Sektör geniş, deniz derya.. Uçsuz bucaksız çöl misali…
Havayolu, karayolu, denizyolu, demiryolu, intermodal taşıma, satış, pazarlama… ve uzatabileceğim bir çok uzmanlık alanı.
İşte tam da bu noktada karışıyoruz ve elmanın çöpü ile armudun sapını ayıramaz hale gelip, ilaç satan arkadaşlarımızı uzmanlık alanlarından saptırıp sektörümüze kattık, tekstil mağazalarında satış danışmanlığı yapan arkadaşlarımızı sektörümüze kattık, hem de çoğunu da sıfır eğitim ile yaptık bunu.
Bu neye sebep oldu zaman içinde peki;
Olay;
LOJİSTİK ŞİRKETİ SATIŞ PERSONELİ:
Merhaba,
Sizleri X Uluslararası Nakliye şirketinden arıyorum, uluslararası taşımalarınız ile ilgili sizlere destek olmak istiyoruz, bunları görüşmek için uygun bir zamanınızda sizlere kısa bir ziyaret yapmak isteriz.
Y TEKSTİL DIŞ TİCARET SORUMLUSU:
Size de merhaba, bizler askılı tekstil malzemeleri gönderiyoruz, barkod sistemli çıkışlar ve swap body araçlar ile çıkış talebimiz oluyor. Öncelikle bir fiyat alalım. Çünkü bir çok firma bu taşıma sistemini gerçekleştiremiyor. Yapsa da sağlıklı olmuyor.
LOJİSTİK ŞİRKETİ SATIŞ PERSONELİ:
Tabii ki siz detayları iletin fiyatlandırma yapalım….
…
SONUÇ:
Lojistik şirket personeli aslında swap bodynin ne olduğunu bilmez, stanga da taşıma seklinde hesaplamanın nasıl yapılacağı hususunda bir fikri olmadığı için m3 üzerinden fiyatını sunar ve yükleyici firmaya cazip geldiği için kabul eder.
Ürünler askılarda şirketin deposuna gelir, lojistik şirket bir güzel bu ürünleri paletlerin üstlerine doğru x bir stangaya takar ve yollar. Üstüne üstlük yolladığı aracın tentesinde oluşan minik bir de yırtık vardır.
Ürünleri teslim edilir, firmadan CMR üzerine yazılı hasar notları gelir. Ürünlerin hepsi ütüsü bozuk poşetler ıslak, beden sıralaması dağılmış şekilde gitmiştir.
Müşterinin talebi tabii ki çok fazladır, sigorta süreci başlatmak ister ve yazılı olarak ilk telefonda görüştüğü her şeyi beyan etmiştir.
Lojistik şirketinin satışçısı bu detayları bilmediğinden dolayı firma sigorta sürecinde de kendi şirketinin hukuki boyutunda de haksız çıkmıştır.
Canlandırdığım senaryo hemen hemen her gün her lojistik şirketinde yaşanan ve yaşanabilecek olaylardan sadece bir tanesidir, bu senaryonun çok daha vahim noktalara geldiği, insan canına bile mal olduğu durumlar yaşanmaktadır.
Satış ve pazarlama bizim sektörümüzde özellikle çok hassas ve ehemmiyet taşıyan hususların başında gelmektedir. çünkü bilmediğin bir şeyi satmak hem şirket olarak seni temsil eden kişiyi zor durumda bırakacağı gibi hem de sektörde olan isime zarar vermektedir.
Karayolunda, havayolunda, denizyolunda hesaplamaların dahi farklı olduğu hususunda bile fikir sahibi olamıyoruz maalesef.
Bir karayolu operasyon uzmanının 1 SDR’nin açılımının ne olduğunu bilmemesi, CMR’nin açılımında neye vardığını bilmemesi bizim eksiğimizden kaynaklanmaktadır.
Sektörden mezun olmuş deneyimsiz ancak işin teorik boyutuna hakim genç arkadaşlarımıza fırsat vermekten ziyade, onları eğitip sektöre katmak yerine, tabiri caiz ise gözü acık olsun ama işi öğretiriz deyip sonra işi de öğretmeyip kendimize zarar verdiğimizin bilincini maalesef daha oturtamadık.
Oysa ki ; deneyimlerimizi paylaşırken, aynı zamanda çalışanlarımızı eğitimlere de yönlendirdiğimiz takdirde daha bilinçli bir lojistik camiası oluşturacağımızdan eminim.
Demem o ki; eğitim her şeyin basında geliyor, işi yaparken baslarken hiç umursamadığınız evrak yapıyor dediğimiz arkadaşlarımızın yapacağı minicik bir incoterms hatası dahi kar tanesinin yuvarlanarak büyümesi gibi üzerimize koskoca bir çığ olarak gelebilir.