Her sektörün organizasyon şemasında “Lojistik” dikkatimizi çeker. Peki nedir bu lojistik?
İnsanlık tarihi kadar eski olan bir bilim dalıdır diyebilir miyiz? İnsanlık tarihinde var olan savaşlar incelendiğinde devasa sayılabilecek orduların bir yerden başka bir yere nakledilmesi savaş alanında yapılan hazırlıklar, askerlerin ihtiyaçlarının karşılanması bugün lojistik diye adlandırdığımız bilim dalını tanımlamaktadır. Büyük İskender ‘in yaptığı seferler, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul ‘u kuşatması ve fethi, Kanuni Sultan Süleyman’ın Viyana kuşatması… On binler ile ifade edilen orduların nakli, yiyecek ihtiyaçları, silah ve dinlenme ihtiyacı. Bakıldığında tüm bu seferler aslında büyük bir lojistik eşliğinde gerçekleşmiştir. Yakın tarihte yaşanılan savaşlarda da başarılı lojistik faaliyetler gözüküyor. İkinci Dünya savaşı, okyanus ötesinden gelip dev orduları savaştırabilme kabiliyeti de lojistik başarılardandır.
Lojistik askeri alandan çıkıp genele yayılmaya 1950 ‘li yıllarda başlamıştır. Müşterilerin talep ve davranışlarında yaşanan değişim, maliyetlerin artışı, bilgi teknolojisinde hızlı gelişim ile genele yayılma başlamıştır. 1980 ‘lere kadar atılım devam etmiştir. Ve artık günümüzde lojistik vazgeçilmez konumundadır. Askeri terminolojide ordulara ait malzeme, personel, ekipman bakımı, yenilenmesi anlamında kullanılırken artık önemli bir sektör haline gelmiştir. Lojistik müşteri taleplerine zamanında cevap vermek üzere hammaddenin başlangıç noktasından, ürünün son nokta olan tüketiciye verimli bir şekilde akışını sağlamaktadır.
Hala insanların gözlerinde lojistik imajı farklıdır. Lojistik depoculuk değildir, sadece nakliye işlemi de değildir. Taşıma, boşaltma, mal kabul, elleçleme, paketleme, depolama, bilgi sistemleri de lojistik yönetiminin temel taşlarıdır.
Peki perakendecilik neydi? Özetle üretici ile tüketici arasındaki ürün akışını sağlayan aracılık hizmeti diyebilir miyiz? Evet tek bir cümle ile ancak bu kadar net açıklanabilir.
İşte lojistik ve perakendenin birleştiği nokta ortada. Biri üretici ile tüketici arasındaki ürün akışını sağlamak için aracılık yaparken, diğeri bu akışın en iyi şekilde planlanmasını, üretici tüketici arasındaki iki yönlü hareketini sağlamaktadır.
Tabii perakendecilik de insanlar tarafından çok net bilinmiyor. Perakende denince akla promosyonlar, indirimler, satış geliyor. Oysaki işin perde arkasında büyük bir operasyon boy göstermektedir. Perakendecinin amacı optimum stok seviyesi ile maliyeti minimumda tutmak ve planlamayı yaparken hiçbir müşteriyi ürün eksikliği yüzünden mağazadan geri çevirmemektedir.
Perakende lojistiği, direkt tüketiciyi etkileyen bir iş olduğu için ayrı bir önem taşımaktadır. Perakende lojistik hizmetlerinde temelleri ürün cinsi ve depolama süreci oluşturmaktadır. Gıda, kozmetik, hazır giyim şeklinde gruplanarak her gruba ayrı depo alanı sağlanmaktansa tek bir depo içerisinde süreç akışı tasarlanmalıdır. Bu da depo içi ısı, nem, zemin yapısı, havalandırma, dokümantasyon işlemleri , bilgi sistemleri gibi parametrelere dikkati çekmektedir. Perakende lojistik yönetimi için ideal depo tercihinde başlangıç noktası ile teslimat noktası uygunluğu çok önemlidir. Coğrafi yaygınlığı, teslimat süreci , optimum maliyetler,hizmet kalitesi gibi karşılaşılabilecek bir çok parametre bulunmaktadır.
Yazar:
Eda Ekincioğlu
Yukarıda özeti yayınlanan bu yazının tümünü Satınalma Dergisi Ocak 2015 sayısında bulabilirsiniz.!
APPLE iPHONE / iPAD ve ANDROID MOBİL UYGULAMA ÜZERİNDEN TÜM SAYILARA ERİŞEBİLİRSİNİZ.
Apple ve Android uygulamaları ile Satınalma Dergisi’nin Yayınlanmış tüm sayılarına erişebilirsiniz.