İş Hayatında Çalışan Motivasyonu
Doç. Dr. Duygu HIDIROĞLU
İş hayatında çoğu firma yöneticisi idari görevi süresince mutlaka bir kez de olsa motivasyonunu yitirmiş bir veya birden fazla çalışanı motive etmek mecburiyetinde kalmıştır. Bu mecburiyet uğraşılması gereken onca karmaşık iş ve sorun varken; yöneticilere ekstra külfet oluşturmaktadır.
Motivasyon; işi ertelemek yerine işe bir an önce başlamak, dikkat dağınıklığı karşısında odaklanmaya çalışmak ve başarılı olmanın yollarını çeşitli zihinsel çabalarla bulmaktır. Motivasyon yani işe istekli olmak; şirkette ekip projelerinin başarısını % 40’ını oluşturan önemli bir etmendir. Günümüz yöneticilerinin çoğu ise bu gerçeğin farkında olmadıklarından ya da motivasyon faktörünü çok da dikkate almadıklarından, işe istekli olmayan çalışanlarını nasıl etkili bir şekilde motive edecekleri konusunda birçok hata yaparlar.
Çalışan motivasyonu sağlamanın temelde iki aşaması bulunmaktadır. Bunlardan ilki yöneticilerin çalışanlarının motivasyon eksikliğinin nedenlerini doğru belirlemesi ve tespitidir. İkincisi ise yöneticilerin istenen motivasyonu sağlamak için hedeflenen stratejiyi doğru şekilde uygulamasıdır.
Başarılı yöneticiler eşsiz vizyonları sayesinde, çalışanlarının tutkusunu ilham kaynakları ile motive edebilmektedirler. Böyle yöneticilere karizmatik liderler denilmektedir. Bu yöneticiler alışıla gelmeyen ve daha önce denenmemiş teşvik sistemleri ve ödüllendirme politikaları yardımıyla çalışanların sorumluluklarını yerine getirmelerini sağlarlar. Hatta sergiledikleri yenilikçi yaklaşımlarla çalışanları sorumluluklarından daha fazlasını yapmaya dahi rahatlıkla heveslendirebilirler.
Son dönemde çalışan motivasyonuna odaklanan önemli bir araştırma yöneticilerin çalışanlara yaklaşımlarını ve bu yaklaşımların çalışanların motivasyonlarına etkilerini incelemiştir. Araştırma sonucunda, çalışanların yöneticilerinden aldığı bir iltifatın çalışan üzerinde farklı etkilere neden olabileceği bulgusuna ulaşılmıştır. Araştırmada çalışanlara yöneltilen sorulardan biri “yöneticinizden sizi gerçekten motive eden bir iltifat aldınız mı?” sorusudur. Bu soruya verilen cevap ise “iltifat alıyoruz fakat bu iltifatlar motivasyon sağlamaya yetmiyor” olmuştur. Araştırma sonunda motivasyonu arttırması beklenen iltifatın çalışanlar üzerinde beklenenin aksine olumsuz etki oluşturduğu gözlenmiştir. Bunun nedenin ise çalışanların yöneticilerinden övgü aldıklarında onların iltifatlarını samimi bulmamalarından kaynaklanmasıdır. Çalışanlar yöneticilerinden iltifat aldıklarında aslında, yöneticilerin iltifat ederken ne hakkında konuştuklarını bile gerçekten bilmediklerini savunmaktadır. İltifatın olumlu etki oluşturması beklendiği halde, çalışanlar üzerinde olumsuz bir algı oluşturmuştur. Bu araştırma sonucunda elde edilen sonuçlar ile yapılacak en doğru önerme şöyledir: Çalışanlarının motivasyonunu arttırmak isteyen yöneticiler, iltifat etmek vb. tutumlardan önce çalışanlarına samimi davranarak tutumlarında içten olmalıdır.
Çalışanların motivasyon psikolojisi muazzam derecede karmaşıktır ve motivasyonun birçok kaynağı olduğu düşünüldüğünde; bu kompleks yapıyı çözümlemek ve tek tek çalışanların motivasyon kaynaklarını keşfedebilmek yöneticiler açısından oldukça meşakkatlidir. Motivasyonu etkileyen her dinamiği kontrol altına almak güç olsa da, yöneticilerin çalışanlarına gösterdikleri samimi yaklaşımla onları birey olarak dinleyebilmeleri ve onların isteklerine duyarlı olabilmeleri, çalışanların motivasyonunu arttırmada on derece önemlidir.
Samimi, açık ve güvenilir olmak çalışan motivasyonu sağlamak isteyen bir yöneticide bulunması gereken olmazsa olmaz özelliklerdendir. Bu özelliklerin yanı sıra yöneticiler vizyon sahibi olmalı ve çalışanlarının aidiyet duygularını geliştirecek ve yenilikçi yaklaşımlarla onların işi tamamlamaya yönelik istek ve motivasyonlarını arttırabilecek ödül, prim ve teşvik sistemleri geliştirmelidirler.