Emekli
Emekli denince; yaşamı boyunca belli bir süre çalıştıktan sonra, çalışma hayatına nokta koymuş emekli aylığı ve birikimi, emekli ikramiyesi ile geçimini sağlamaya çalışan yerini gençlere bırakmış, gençliğindeki simsiyah saçları da nankörlük edip ya beyazlaşmış, ya da emekliyi saçları da terk etmiş, kafası kel biri olduğunu düşünürüz.
Mesela emekli olduğunda, gençlerin zor iş bulduğu ülkemizde emeklilerin tekrar çalışma şansı yok denecek kadar azdır. Emekli olduktan sonra çalışabilen kişiler ya iyi bir mesleki kariyeri, ya yeri doldurulamayan bir kişi ya da genç çalışan nüfusun aldığı ücretin çok altında hayat standartlarının altında bir ücrete çalışan kişiler olarak düşünüyorum.
Ancak emekli olup da kendi işini kuran beyaz yakalıları da anmadan geçmek istemiyorum. Geçerli bir bilgi birikimi ve tecrübesini hiçbir işyerinde kadrolu çalışmayıp sadece;
- çeşitli nam altında danışmanlık,
- tecrübe satmak,
- emlak komisyonculuğu,
- bilirkişilik,
- eğitmenlik,
- bakım ve onarım-tamircilik
- serbest çalışma
işlerini yaparak adeta çalışma hayatlarında bir ikinci baharı yaşamakla birlikte gelir kısmında da üst segmentlerde yer almaya çalışıyorlar.
Çalışan Emekliler
Yukarıda saydığım koşullarda çalışan emeklilerin enflasyon karşısında pek sıkıntı çektiklerini söylemem zor olsa da, en azından kimseye muhtaç olmadan rahatlıkla harcama yapabiliyor, sosyal hayatlarından da ödün vermemeye çalışıyorlar.
Çalışan emeklilerin gerek piyasa / çarşı Pazar enflasyonu, gerekse TUİK’in belirlediği resmi enflasyon rakamlarından pek etkilenmeden, kazandıkları gelir ile hayatlarını rahatlıkla idame ettirebililirler.
Demem odur ki çalışan emekliler, emekli aylıkları ile birlikte serbest kazançlarını bir araya getirdiğinizde çalışan emeklinin karşısında enflasyon, hayat pahalılığı, hizmet ve mallara gelen zamlar “vız gelir tırıs” gider.
Bu konuna umarım neyi söylemeye çalıştığımı anlatabilmişimdir.
Çalışmayan Emekliler
Şimdi geldik zurnanın zırt dediği yere. İşte anlatmakta zorlanacağım konu da buydu. Çalışmayan emeklinin halini bırakın anlatmayı, düşünmek dahi istemiyorum.
Emekli, en taban seviyeden emekli aylığı alıyor, bir de çalışma yaşamı boyunca herhangi bir tasarrufa sahip olmayıp, evi olmayan kirada oturan emeklilerden söz edecek olursam, yazıma nerede başlayıp, nerede bitireceğimi doğrusu ben de bilemiyorum. Emekli 7.500.- Lira maaş alıyor. Gerçi maaşlarına temmuz ayı itibari ile % 25 zam yapıldı ve yine de aynı para olan TRL.7.500.- alıyor diyorlar ya, işte onun hikayesini anlatmaya çalışacağım
Gelecek hafta emeklinin enflasyon karşısında aldığı emekli maaşı, enflasyon oranları ve emeklinin çilesini ele alacağım. Yazımı okuyan emeklinin yarası bir kez daha kanayacağa benziyor. Yalan yanlış, şişirme ve gerçek dışı bir şeyler yazmayıp bugünkü piyasadaki emeklinin halini ve enflasyonun ne olduğunu anlatacağım.
Reşat BAĞCIOĞLU
ICC Uluslararası Ticaret Odaları
Türkiye Milli Komitesi
Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi