Küresel Krizlerde Satın Alma Kararları Nasıl Şekillenir?
Bir taş suya düştüğünde, yalnızca düştüğü noktayı değil, tüm yüzeyi etkiler. Tedarik zinciri de böyledir. Bir üretim tesisinin kapanması, bir konteynerin gecikmesi, bir ülkenin liman grevi ya da bir ham madde krizinin başlaması… Bunların her biri sadece yerel bir sorun değildir. Bunlar zincir tepkiler yaratır. Ve bu tepkiler, satın alma profesyonellerinin kararlarını yeniden tanımlar.
Bu yazıda, küresel krizlerin tedarik zincirindeki domino etkisini, satın alma kararlarının nasıl şekillendiğini ve bu dalgaların içinde nasıl stratejik bir kaptan gibi yol alınabileceğini birlikte ele alacağız.
Eskiden kriz dönemleri geçici sayılırdı. Şimdi kriz, yönetilmesi gereken bir sürekli değişken haline geldi. COVID-19 pandemisi, Ukrayna-Rusya savaşı, enerji krizi, konteyner krizi, iklim felaketleri… Tüm bu yaşananlar bize tek bir şey öğretti: Tedarik zinciri artık kırılgandır. Ve her karar, zincirin tamamını etkiler.
Zincir tepkisi, tedarik zincirinin herhangi bir halkasında yaşanan bir değişimin, diğer tüm halkalara dalga dalga yayılmasıdır.
Bir konteyner gecikir → Üretim aksar
Üretim aksar → Müşteri teslimatları kayar
Teslimatlar kayar → Satış hedefleri şaşar
Satışlar düşer → Bütçe sapmaları başlar
Ve bu döngüde, her şeyin başlangıç noktası çoğu zaman bir satın alma kararıdır.
Kriz anında satın alma kararları neden daha kritik hale gelir sorusu çok tartışılan bir konudur.
- Zaman baskısı artar.
- Bilgi akışı bulanıklaşır.
- Risk algısı yükselir.
- Karar verirken içgüdüler ve deneyimler devreye girer.
Bu koşullarda alınan kararlar, sadece bugünü değil; markanın itibarını, müşteri bağlılığını ve operasyonel sürekliliği doğrudan etkiler.
Kriz dönemlerinde tetiklenen karar dinamiklerini 4 başlıkta özetleyebiliriz.
- Kısa Vadeye Aşırı Odaklanma
Kriz anında ilk refleks “bugünü kurtaralım” olur. Ancak bu refleks, uzun vadede daha büyük riskler doğurabilir.
Öneri: Kısa vadeli çözümler üretirken, uzun vadeli stratejiyi zayıflatmamaya özen göstermektir.
- Güvenilir Tedarikçiye Bağlanma Eğilimi
Kriz döneminde bilinen, tanıdık tedarikçiye sarılma eğilimi yüksektir. Ancak bu da alternatif yaratma refleksini törpüler.
Öneri: Tedarikçi çeşitliliğini artıran “Plan B” yapıları kurgulamaktır.
- Fiyat Odaklılık Yerine Esneklik Arayışı
Kriz zamanlarında en düşük fiyat değil, en yüksek esneklik değer kazanır. Teslim tarihi esnek olan, hızlı cevap verebilen tedarikçiler ön plana çıkar.
Öneri: Değerlendirme kriterlerine “kriz tepkisi puanı” eklemektir.
- Stok Politikalarının Değişmesi
“Just in time” yaklaşımı, krizlerde “just too late” olabilir. Birçok firma yeniden “güvenli stok” anlayışına dönmeye başladı.
Öneri: Kritik ürünlerde minimum güvenlik stoğu belirlemek ve tedarik süresine göre güncellemektir.
Tüm bu süreçlerde stratejik düşünme için 5 yaklaşımı tercih edebiliriz.
- Kriz Simülasyonları yapmak
Farklı kriz senaryoları için “biz ne yapardık?” tatbikatları, refleksleri geliştirmeye yardımcı olur.
- Tedarikçi Risk Haritası oluşturmak
Hangi tedarikçi ne kadar kırılgan? Coğrafi, politik, iklimsel ve finansal kriterlerle analiz edilmesi faydalı olacaktır.
- Erken Uyarı Sistemleri kurmak
Küresel haber akışını, sektör raporlarını, ham madde trendlerini izleyen bir “zayıf sinyal” mekanizması oluşturulabilir.
- Çevik Satın Alma Ekibi Yapısı geliştirmek
Roller net, sorumluluklar esnek olmalı. Krizde hız kazanmanın yolu, hiyerarşiyi hafifletmekten geçer.
İletişim Şeffaflığına Yatırım yapmak
- Krizde bilgi, altın değerindedir. Doğru bilgiye erken ulaşan, doğru kararı erken alır.
Kriz anlarında alınan kararlar, aslında “bir sonraki normale” zemin hazırlar. Ve bu zemin; sadece kayıplarla değil, yeniden yapılanmayla da şekillenir. Kimi firmalar krizde boğulur, kimi firmalar krizle birlikte yeniden doğar. Farkı yaratan, zincirin en zayıf halkasındaki vizyoner düşünmedir.
Küresel krizlerde satın alma, sadece sipariş değil; stratejik rehberlik sürecine dönüşür. Ve bu süreçte her karar, sadece rakam değil; bir mesajdır.
“Hazırlıksız yakalanmadık.”
“Alternatiflerimiz vardı.”
“İlk dalgadan sonra biz hâlâ buradayız.”
Bunlar kurumun iç sesi değil; piyasanın, müşterinin, yatırımcının kulağına giden güçlü mesajlardır. Aklımızda tutalım, krizi yöneten, zinciri yönetir. Zinciri yöneten, pazarı şekillendirir.
Efsun YÜKSEL TUNÇ
Eğitmen ve Yönetim Danışmanı
Yaşam ve Yönetici Koçu
efsun@indus.com.tr
https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/
Instagram @indusefsun