Liderlikte Yeni Sabit: İnsan Performansı Ekseninde Yönetişim
M.Efsun YÜKSEL TUNÇ
Uzun yıllar boyunca iş dünyasında başarıyı tanımlarken hep somut verilere odaklandık. Büyüme rakamları, operasyonel verimlilik, finansal kârlılık… Oysa zamanla fark ettik ki bu göstergelerin ardında yatan gerçek itici güç, insan. Bugün artık daha açık bir şekilde şunu konuşuyoruz: Sürdürülebilir başarı, insan performansını merkezine almayan hiçbir sistemle mümkün değil.
Deloitte’un 2025 Global Human Capital Trends raporu da bu bakışı destekliyor. Rapor bize güçlü bir şekilde hatırlatıyor ki: “Human performance isn’t a zero-sum equation between human and business outcomes.” Yani insan performansı ile iş sonuçları birbirine karşıt değil; aslında birbirini besleyen iki unsur. Birini seçmek zorunda değiliz. Tam aksine, birlikte tasarlamamız gerekiyor.
İçinde bulunduğumuz liderlik çağında çoğumuz kendimizi karar anlarında zor bir ikilemde buluyoruz: Bir yanda iş hedefleri, kâr-zarar tabloları, diğer yanda çalışan memnuniyeti, gelişim fırsatları ve iyilik hali. Bu yazıyı birlikte okurken kendimize şu soruyu sorabiliriz:
Gerçekten bir seçim yapmak zorunda mıyız?
Deloitte bize çok net bir yanıt veriyor: Hayır, bu bir seçim değil. Bu bir denge meselesi. Liderliğin yeni sabiti de işte tam burada yatıyor. Performans denilince aklımıza hâlâ çoğunlukla yıllık değerlendirme görüşmeleri geliyor. Raporun da altını çizdiği gibi sadece süreci iyileştirerek insan performansını artırmak mümkün değil. Asıl yapılması gereken şey, bütünsel bir sistem tasarlamak. Bu sistem, liderlik yaklaşımından, kültüre; günlük iş akışlarından, geribildirim mekanizmalarına kadar birçok öğeyi birlikte içeriyor.
Peki biz liderler olarak bu sistemin neresindeyiz? Her gün verdiğimiz küçük kararlarla, seçtiğimiz kelimelerle, zaman ayırdığımız insanlarla aslında performansı biz şekillendiriyoruz. Bu yüzden artık yalnızca sonuçlara değil, sonuçlara giden yollara da dikkat etmeliyiz.
Evet, liderlik karar vermekle başlar. Fakat hangi veriye bakarak karar veriyoruz? Sadece hızlı ulaşılabilen ölçütlerle mi ilerliyoruz? Yoksa uzun vadeli etkileri, insan üzerindeki yankısını da hesaba katıyor muyuz? Kararlarımızda duygusal zekâyı, empatiyi, niyeti ve anlamı gözettiğimizde sadece işleri değil, insanları da büyütüyoruz. Aslında liderliğin dönüşümü burada gizli: veriyle yön bulmak ve değerle yön vermek.
Arabanın hızı, sadece motoruna değil; onu tasarlayan, geliştiren ve kullanan insanların enerjisine bağlı. Aynı şey kurumlar için de geçerli. Yüksek performanslı sistemler ancak yüksek insan potansiyeli ile sürdürülebilir. Bu, bize kurumlarımızda belki de en çok yatırım yapmamız gereken yeri gösteriyor: İnsanı merkeze alan liderlik.
Bu yazıyı okurken, bireysel liderlik yolculuğumuza da dönebiliriz. Çalışanlarımızla yaptığımız bir görüşme, bir e-postaya verdiğimiz yanıt, bir karar sürecinde gösterdiğimiz sabır veya acele… Hepsi insan performansını doğrudan etkileyen davranışlar. Biz liderler olarak bir kişinin gelişimini önemseyip desteklediğimizde, sadece o kişiyi değil; ekibi, kültürü, hatta organizasyonun geleceğini dönüştürüyoruz. Belki farkında olmadan bir yeteneği sistemde tutuyor, bir potansiyeli ortaya çıkarıyor ya da bir ilham zinciri başlatıyoruz. Ve bu zincirin ilk halkası, sadece şunu sormakla başlıyor: “Benim bu kararımdan kim nasıl etkileniyor?”
Özetlersek, liderlik artık sadece yön belirlemek değil, insan potansiyelini harekete geçirecek sistemleri kurmak ve yaşatmak. Bu sistemin parçaları neler olabilir?
– Sürekli ve iki yönlü geribildirim
– Gelişime açık kültür
– Niyet odaklı karar alma
– Sağlıklı boşluklar (Slack) bırakabilmek
– Ruhsal ve fiziksel iyilik hali için alan açmak
– Anlamla bağlantılı iş tasarımı
Sadece sonuçları hedeflemek değil; süreci de onurlandırmak gerekiyor. Sadece iş hedefleriyle değil; insan hikâyeleriyle ilerlemek gerekiyor. Çünkü en yüksek performans, insanı gerçekten gören ve değer veren liderlikle başlar.
M.Efsun YÜKSEL TUNÇ
Eğitmen ve Yönetim Danışmanı
Yaşam ve Yönetici Koçu
efsun@indus.com.tr
https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/
Instagram @indusefsun
#liderlik #insanperformansı #sürdürülebilirbaşarı #anlamliderliği #insanodaklıyönetişim #kurumkültürü #performanstasarlamak #kararalmak #denge #işsonuçları #çalışanbağlılığı #geleceğinlideri #liderlikvedönüşüm #liderlikteyeniyol #birliktebüyümek