Küçülen ve daha hızlanan dünyada ülkeler, konumlarını koruyarak daha ileri bir refah seviyesi ve bilgi toplumu olmayı hedeflemektedirler. Gelişmiş ülkelerin yeni kaynaklar ihtiyacı ve gelişmekte olan ülkelerin hızla kalkınma arzuları, yeni rekabet ortamları oluşturmuş ve tüm ülkeler bu yarışta öne geçmek amacıyla yeni ve etkili yöntemleri geliştirmek için farklılaşma yollarını arama çabası içerisine girmişlerdir.
Bu süreçte bir taraftan ülkeler arasında rekabet artarken diğer taraftan artan ülkelerarası ticaret hacmi ile birlikte uluslararası alanda rekabet edebilen, yenilikçi işbirlikçiler de ortaya çıkmıştır. Küreselleşme de ortaya çıkan önemli bir düşünce, alıcıların satın alma gücü yoksa üretici ülkenin o malı üretmesinin de bir anlamı yoktur. Bu noktadan hareketle malın alıcısının satın alma gücünün yaratılması yada varsa arttırılması temel amaç ve bununda etkili ve verimli yöntemlerle arttırılması temel süreç olarak karşımıza çıkmaktadır. Temel süreçte çözüm noktası da bölgesel kalkınmanın sağlanması ve bu sayede ülkesel kalkınmaların hızlanmasıdır. Bu çerçevede kurulan işbirlikleri, ulusal kalkınma çabalarında ülkelerin kullandığı yöntemlerden birisi olmaktadır.
…
Yazar:
Doç. Dr. Serap İNCAZ
Nişantaşı Üniversitesi
İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı
Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü Bölüm Başkanı
Yukarıda özeti yayınlanan bu yazının tümünü Satınalma Dergisi Kasım 2014 sayısında bulabilirsiniz.!
Satınalma dergisinin tüm sayılarını Apple Gazetelik (Iphone, Ipad) uygulaması içerisinde bulabilirsiniz!