Tecrübe ve Kurumsal Hafıza
Cavit Soy
Tecrübeyi dinlemek, yararlanmak ve ona saygı duymak gerekir. Tecrübe yıllar içinde nice gayretler ve mücadeleler sonucunda oluşan bir olgudur. Engelleri aşa aşa, problemleri çöze çöze, badireleri atlata atlata, zorluklara katlanarak, okuyarak, deneyerek, geliştirerek ve sınayarak elde edilir. Tecrübe aynı zamanda kendinden daha tecrübeli olanları dinlemek, onlara saygı duymak, onlardan çok şey öğrenmek, dinlemek ve gözlemlemektir. Değerini hiçbir şeyle ölçemediğimiz gibi, sadece teoride kalarak ta geliştiremeyiz ve artıramayız. Pratikte yaşanmışlıktır, yaşanmışlıktan ders almaktır tecrübe…..
Tecrübeli insan, cümlenin sonunun nereye varacağını bilir, tartışmanın hangi noktaya gideceğini kestirir, bin düşünüp bir konuşur. Yıllar içinde insanların neye, nasıl tepki vereceğini öğrenmiştir. Riske girmekten ve inisiyatif almaktan korkmaz. Her problemin üstüne üstüne gider. Fikirlerini ve tecrübelerini aktarmaktan çekinmez, bilgisini saklamaz, paylaşıldıkça ve tartıştıkça artacağını bilir. Eleştirilere açıktır, ancak saygı sınırları çerçevesinde. Samimiyetinin ve dürüstlüğünün sorgulanmasına müsaade etmez, kendinden emindir. Tecrübe dağın zirvesidir. Çıkması zor ve meşakkatli, ancak “ben oldum” denilirse inmesi kolaydır.
Tecrübe sayesinde insan pratiklik, hız, sıfır hata, kapsamlı ve her yönden bakabilme, olası aksilikleri öngörme, sonuçları önden görüp hesaplayabilme gibi yetenekler kazanır. Bunlar parayla satın alınamayacak kadar değerli vasıflardır. Öte yandan yine tecrübesine dayanarak hiçbir zaman “ben oldum” denilmez. Yeni kuşağın yeni ve orijinal fikirlerine açıktır.. “Ben de öğrenmek istiyorum” diyerek aralarına katılmaktan zevk alır.
Tecrübeli insan en başta kendinden daha bilgili ve tecrübeli insanlara saygı duymayı öğrenmiştir. Bükemediğin eli öpmediğin, gururunu kıramadığın, akil insanlara danışmadığın sürece hiçbir zaman tecrübe kazanamazsın. Akil insan çözüme odaklanan, kolaylaştırıcı rol oynayan, dinlemesini bilen ve yol gösterendir. Haklı olmaktan ziyade gerçeğin ortaya çıkması peşindedir.
20. yüzyıl sanatının önemli isimlerinden ünlü ressam Pablo Picasso’nun “40 artı 5 dakika” sözü çok meşhurdur… İspanyol ressam ve heykeltıraş olan Pablo Picasso’nun bir anısı çok konuşulur ve bu konuda çok çeşitli uyarlamalar vardır… Tecrübeyi, çok çalışmayı ve emeği vurgulamak için anlatılan hikâyesi farklı şekillerde anlatılır. Picasso bir lokantada otururken garson onu tanır… Ve ona bir kâğıt uzatıp üzerine bir resim çizmesini ister.
Picasso kırmaz ve hemen bir resim çizer. 5 dakika içinde kâğıdı garsona verir ve bin dolar ister. Garson çok para istediğini vurgulayarak “Ama 5 dakikada çizdiniz. Bunun için bin dolar mı istiyorsunuz” diye tepki gösterir.
Picasso’nun cevabı: Sadece 5 dakika değil, 40 yıl artı 5 dakika
Kaynak: https://picassonun-kirk-yil-arti-bes-dakika-hikâyesi-nasildir.nedir.org/
Şirketlerde yıllar içinde edinilen tecrübe ve bu tecrübeye sahip insanların birikimleriyle kurumsal hafıza oluşur. Yani geçmişle gelecek arasında köprü vazifesi görür. Tecrübe ve bilgi birikimleri saklanır, depolanır ve günü geldiğinde tekrar gün yüzüne çıkarılır. Kişilere bağlı olduğu kadar, kişilerden bağımsız da kurumsal hafıza ve şirket kültürü oluşturulabilir ve sürdürülebilir.
Kurumsal hafıza için öncelikle tecrübeli kişileri kuruma katma veya yeni kişileri uzun yıllar tutabilme becerisi gerekir. Eskilerin yenilere ortak aklı aşılaması ile geliştirilir. Şirketin veya üretim yapılan fabrikanın her birimin kendine has tecrübeleri, kültürü ve hafızası olabilir. Her birim kendi içinde nesilden nesile birikimlerini aktararak yol alır.
Kurumsal hafızayı güçlendirmek için dikkat edilecek hususlar:
- Toplantılar, kurum içi yazışmalar, e-postalar, raporlar, projeler çalışmaları, analizler, tablolar, günlükler, fotoğraflar, etkinlikler, sözleşmeler kayıt altına alınmalı ve hem dijital ortamda hem de klasörlerde saklanmalı ve arşivlenmeli,
- Hem kişilerin hem de çalışmaların yedekleri olmalı, gelecek yıllar göz önünde bulundurularak her çalışan bir eğitici gibi düşünülmeli,
- İşten çıkan personelle yerine gelecek personel arasında belirli bir süre devir-teslim programı uygulanmalı,
- Kritik görevlerde çalışan ve işinden memnun olduğunuz personelin devamlılığını artırma yönünde önlemler alınmalı.
Ayrıca okumanızı tavsiye edeceğim güzel bir çalışma ve yazı daha var. Esen kalın.
https://hrdergi.com/bir-tehdit-kaynagi-olarak-tecrube-1186
Cavit SOY