Üretim Firmalarında Lojistik Verimlilik ve Optimizasyon
Bugün ürettiği ürünleri müşterisi ile buluşturan bir satıcının, lojistik operasyonlara ayırdığı maliyet, %10’lara kadar çıkabilmektedir. Bu, 100 TL değerinde bir ürün satıyorsanız, depolama ve nakliye için yaklaşık 10 TL harcamanız gerekebileceği anlamına gelir.
Peki müşteri deneyiminden ödün vermeden bu tür harcamalar indirilebilir mi? Bu yazıda bu konuya bakacağız.
Bunu başarmak için ilk etapta işletmelerin doğru personelleri, doğru teknolojileri ve optimize edilmiş lojistik yönetim süreçlerini kullanarak lojistik verimliliğini artırmaya yatırım yapması gerektiğini söyleyebiliriz. Artan verimlilik, lojistik maliyetlerinden tasarruf etmenin yanı sıra teslimat süresini de önemli ölçüde azaltabilecektir ve kalite kontrolünü koruyup müşterileri de memnun edecektir. Tedarik zinciri verimliliğinin optimize edilmesi konusunun büyüyen üretim firmaları için oldukça kritik görülmesinin nedeni de budur.
Lojistik verimlilik nedir?
Lojistik verimlilik, işletmenizin lojistik operasyonlarını ne kadar etkili yönettiğinin bir ölçüsüdür. Müşterilerin siparişlerini hızlı ve uygun maliyetli bir şekilde almasını sağlamak için, satıcı firma yetkililerinin ürün sevkiyatlarının hareketini yakından izlemesi ve optimize etmesi gerekir.
Peki Lojistik verimlilik nasıl ölçülür?
Lojistik verimliliği ölçmek için zamanında sevkiyat, depo kapasitesi, sipariş karşılama doğruluğu, ürün hasar oranı ve çalışan devir oranı gibi KPI’ları izlemeniz gerekir. Veri destekli lojistik planlama da, lojistik verimliliği artırmanın anahtarıdır. Önceden iyi planlama yapmak, gecikmelerin ve kaynak israfının ortadan kaldırılabilmesini sağlayabilir.
Lojistik verimliliği olumsuz etkleyen faktörler:
Lojistik, tedarik zinciri yönetiminin karmaşık bir parçasıdır. Hızla ölçeklenme hedefi olan yeni işletmeler, kaçınılmaz olarak birçok lojistik zorlukla karşılaşmaktadır. Ancak en önemli ve zaman zaman zorlayıcı sıkıntılar şunlardır:
a) Yükselen maliyetler
Yakıt, depolama, amortisman, sigorta ve vergilerden tutun malların taşınması ve depolanması ve insan gücü harcamalarına kadar her şey lojistik maliyet olarak sınıflandırılır.
Dünyada özellikle COVID-19’dan bu yana bu maliyetlerin çoğu artmaktadır, bu da hızlı ve güvenilir nakliyeyi oldukça pahalı hale getirebilmektedir. Bu durum, firmaların karlılığını etkilemektedir. Düşük değerli, ağır ve büyük ürünler satan ama daha küçük olan işletmeler bu krizden daha fazla olumsuz etkilenmektedir.
b) Müşteri beklentileri
Hızlı ve hatta mümkünse ücretsiz teslimat artık her satışta talep edilen bir norm haline gelmiştir. Çoğu müşteri sözleşmede, anlaşmadaki tarihte hatta mümkünse daha erken teslimat bekler. Rekabet avantajı elde etmek ve müşteri memnuniyetini sağlamak için, tam zamanında stratejisiyle desteklenen yüksek performanslı nakliye operasyonları yürütmeniz gerekir.
c) Tedarik zinciri izlenebilirliği
Şirketiniz büyüdükçe, daha fazla parça hareketi olur. Ayrıca şirketiniz büyüdükçe lojistik sorunların ortaya çıkma riski de artar. Bu durum, özellikle uçtan uca envanter görünürlüğünüz yoksa daha fazla geçerlidir. Siz veya müşterileriniz için herhangi bir sürprizle karşılaşmamak adına gerçek zamanlı stok takip mekanizmalarını devreye sokmak önemlidir. Bu amaçla teknoloji destekli lojistik şirketlerinden faydalanılabilir.
d) Kamu düzenlemeleri
Firmalar, siparişlerinin uluslararası nakliyesi söz konusu olduğunda rutin dışı işlemlerle uğraşmak zorunda kalabilmektedir. Aynı şey, yurtdışından hammade getirirken de söz konusudur. Alıcı ülkesinin sürekli değişen süreçleri, izinleri, evrakları ya da kendi ülkenizin ithalat aşamasında değişen vergileri ve korelasyona uğrayan gümrük tarifeleri takip edilmesi gereken süreçlerdir.
Lojistik verimliliğin artırılması
Lojistik verimliliğinizi ve şirketinizin kârlılığını artırmanıza yardımcı olacak bazı uygulanabilir ipuçları şunlar olabilir;
1) Teknoloji ve yazılım
Müşterilerin doğru siparişi doğru zamanda almasını sağlamak için daha iyi, daha veriye dayalı kararlar almanıza yardımcı olacak teknoloji destekli lojistik sistemlere yatırım yapılabilir. Uçtan uca tedarik zinciri kontrolünü sağlamak için GPS izleme, nesnelerin interneti (IoT) gibi sistemler uygulanabilir. Lojistik otomasyon, ayrıca yalın bir tedarik zinciri oluşturmak için zamandan tasarruf sağlayabilir, maliyetleri azaltabilir ve sipariş işleme ve yerine getirme sürecini hızlandırabilir.
2) Temel performans göstergeleri (KPI)
Herhangi bir zamanda lojistik performansı anlamak amacıyla sipariş ölçümlerini, dağıtım ölçümlerini ve depo KPI’larını takip etmek gerekebililir. Ardından, tüm bu verilerden anlam çıkarmak için güçlü iş öngörüleri sunan gerçek zamanlı tedarik zinciri analitiği çalıştırılmalıdır. Tedarik zinciri KPI’ları, taahhüt edilen hizmet seviyelerinin lojistik şirketler tarafından karşılanıp karşılanmadığını kontrol etmeye de yardımcı olacaktır.
3) 3PL kullanımı
Lojistik, herhangi bir işletmenin can damarlarından biridir. Ancak çok sayıda parça hareketi bu durumu firmanın kendi bünyesinde yönetmesini zorlaştırabilir. Dış kaynaklı lojistik hizmet alımının fark meydana getirebileceği nokta burasıdır. Talebe bağlı bir lojistik çözümü, işletmelerin tedarik zinciri verimliliğini artırabilir. Siparişleri ihracat olarak yurtdışına sevk edeceksiniz, nakliye hizmeti veren firmadan size gerçek ama en iyi fiyatları sunan ve hatta alıcı ülke gümrük süreçleri konusunda da rehberlik edecek, tecrübeli çalışanları olan yetkin bir firmayı seçmeniz uygun olacaktır.
4) Yetkin Personel istihdamı
Lojistik alanında çalıştırılan personellerin iş odaklı, analitik düşünebilen ve riskleri bilecek seviyede deneyimli olanları tercih edilmelidir. Bu sebeple, üst düzey yöneticilerin ve İK biriminin personel alırken ince eleyip sık dokuması önemlidir.
Ahmet CORA
Dış Ticaret ve Lojistik Müdürü