Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre Temmuz ayına enerji tüketimi rekoru kırılarak başlangıç yapıldı. Uzmanlar bu tüketimin altında yatan en önemli sebebin, sıcak havalar ve sanayi üretimindeki artış olduğunu belirtirken, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasının hem ülke hem de bireyler için uzun vadede çok ciddi kazanımları da beraberinde getireceğini vurguluyor. Bilinenin aksine enerji tüketimi kışa göre yaz aylarında daha fazla artıyor. Özellikle serinlemek için kullanılan klima vb. serinleme ve iklimlendirme cihazlarının kullanımındaki artış, tüketimi en yüksek seviyeye taşıyor. Böyle bir durumda kesintisiz ve ekonomik olarak enerji sağlamanın sürdürülebilir çözümü ise “güneş”te… Güneş santrallerine yapılacak her yatırım, yazın yüksek elektrik tüketimini karşılamaya dönük benzersiz bir fırsat sunuyor. Güneş ışıklarının en verimli olduğu saatlerde, maksimum verimle çalışan santraller, serinlik için en doğal kaynak oluyor.
Türkiye, 3 Temmuz günü, 927 milyon 875 bin kilovatsaat enerji tüketimi ile tüm zamanların en yüksek enerji tüketim rekorunu kırdı. Sanayi üretimindeki artış ve sıcak havalarda klima vb. iklimlendirme cihazları kullanımı ise bu tüketimin başlıca etkenleri arasında bulunuyor.
Güneş santralleri sayesinde güneş ile “serinlemek” mümkün
Tunçmatik Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özer, yaz aylarında artan elektrik tüketiminin, güneş santralleri sayesinde bir sorun olmaktan çıktığını söyledi. Özer, geçtiğimiz yıllara göre bu sene en fazla tüketimin yapıldığı böyle bir günde, herhangi bir kesinti yaşanmamasının sebepleri arasında güneş enerji santrallerinin de enerji üretimini desteklemesi olduğunu vurguluyor. Türkiye’nin, güneş verimliliği konusunda, Avrupa’da, İspanya’dan sonra en büyük potansiyeli barındırdığına dikkat çeken Özer, yaz aylarında sıcaklığın en yüksek seviyelere çıktığı öğle saatlerinin, güneş santrallerinin en verimli çalıştığı zaman dilimi olduğunun da altını çiziyor. Özer, güneş santrallerinin bu yönüyle de şehirlerin enerji ihtiyaçlarını karşılamada milli bir enerji kaynağı olduğunu belirterek, güneşe karşı serinlemek için güneş ışıklarını enerjiye dönüştürmek sadece güneş santralleri ile mümkün olduğunu söylüyor.
Türkiye’nin güneş potansiyeli Avrupa’da ikinci
Güneş enerjisini en aktif kullanan Avrupa ülkesinin Almanya olduğunu söyleyen Özer “Almanya’nın en yüksek verimle güneş enerjisi elde ettiği bölge, Türkiye’nin verimi en düşük alanı Doğu Karadeniz bölgesinden bile daha düşük kapasiteye sahip. Bu potansiyeli iyi bir şekilde değerlendirirsek, artan enerji tüketimi karşısında oluşacak kaynak ihtiyacını güneş ile karşılamış oluruz” diyor.
Dünya güneşe yatırım yapıyor
Solar Power Europe raporuna göre, global güneş pazarında yıllık kapasite artışı 2016 yılında beklenenin çok üstünde; yüzde 50 büyüdü. Günümüzde 307 GW civarında olan global güneş enerjisinden elektrik üretiminin 2021 yılında 1 TW seviyelerine çıkacağı öngörülüyor. 2030 yılında ise, dünyadaki toplam elektrik ihtiyacının en az yüzde 15’inin güneşten sağlanacağı düşünülüyor. Dünyada yıllık eklenen kapasite 2015’te 51 GW‘tan 2016’da 76 GW’a yükseldi. Avrupa’da 2016 yılında toplam elektrik ihtiyacının %4’ü güneşten elde edildi. 2016’da Avrupa’da yapılan enerji yatırımlarının yüzde 75’i güneş ve rüzgar oldu.
Tunçmatik yakın zamanda güneşe 73 milyon dolar yatırdı
Tunçmatik, toplam 73 milyon dolarlık yatırımla Uşak, Kütahya, Muğla, Afyon, Karaman, Elazığ, Ankara ve Mersin’de güneş santralleri kuruyor. 2017 sonunda tamamlanacak santraller yılda yaklaşık 123 milyon kWh elektrik enerjisi üretilecek. Bu rakam yaklaşık 41 bin hanenin bir yıllık enerji kullanımına denk enerjiye dönüşüyor. Söz konusu güneş yatırımı yılda 58 milyon TL’lik ekonomik değer üretecek, 63 bin ton karbon salınımını engelleyecek.