Düşük Döviz Kuru ve İhracatçılarımız
Düşük Döviz Kurları Piyasanın Gerçeğini Yansıtır mı?
Yansıtmaz elbette. Enflasyonun farklı yönde hızla yükselmesi, TRL faizlerinin yüksekliği karşısında, mehter takımı gibi iki ileri bir geri giden döviz kurları adeta yerinde sayıyor.
Döviz kuru gün içinde yükselme eğilimine girse de tekrar baygınlık geçiriyor ve yerlere seriliyor adeta. Yukarıdaki grafikte de görüldüğü üzere kurlar yükselmiyor, yerinde sayıyor. Uluslararası finans pazarlarında dolar paritesi yükselse de, ülkemizde dolar yerinde sayıyor. Yerinden kalkmıyor, adeta uyuyor.
Dövizin bu hali kuşkusuz ki piyasanın gerçeğini yansıtmadığı gibi, dolara dayalı veri elde etmek bizi yanıltacaktır.
Yakıt Göstergesi Arızalı ve Hatalı Otomobil
Dövizin bu hali neye benzer biliyor musunuz? Yakıt göstergesi hatalı, doğrusu göstermeyen otomobile benzer. Arabanın deposunda ne kadar yakıt olduğunu hiç bilemediğin gibi, bu yakıtın seni uzun yolda nerede naçar bırakacağını da bilemezsin.
İhracatçının Döviz Kurları
İhracatçıların dövizle olan sancısını anlatayım derken yukarıda nelerden bahsettik değil mi?
Düşük döviz kurlarımızın sebep olduğu bir ithalatçı ve üretici ihracatçı arasında geçen bir pazarlık hikayesi;
Türkiye’de bir süt ürünleri imalatçısı… Üretim yaptığı peynirlerin bir kısmını yurt dışına satıyor. Daha doğrusunu söylemek gerekirse; s-a-t-ı-y-o-r-d-u.
Üretim maliyetleri günden güne artınca yurt içine satış yaptığı peynirlerin fiyatı periyodik olarak artmaktadır. Peynirin fiyatı artmak zorunda zira üretim ve hammadde ile işletme maliyetleri sürekli artıyor. Haliyle yurt dışına satış yaptığı peynirlerin de fiyatını arttırmak zorunda kaldı. Üretim maliyetlerini Türk Lirası olarak yapan firma, yurt dışına fiyatlama yaparken Türk Lirası olarak maliyetini hesap ettiği 1 kg peynirin fiyatını 1 USD kuruna bölerek yurt dışına satacağı peynirin fiyatını belirliyordu. Tabii ülkemizde sürekli maliyetler artış gösterip de USD fiyatı artış göstermeyince, USD cinsinden hesapladığı peynir fiyatı oldukça yüksekte kaldı. Yani global pazardaki emsal peynir fiyatının üzerinde bir fiyat oluştu.
İhracatçının yapacağı pek fazla bir seçeneği mevcut olmadığından USD bazındaki peynir fiyatını yurt dışındaki muhtemel peynir alıcılarına teklif etti. Yurt dışındaki peynir alıcıları kuyruğa girip de aman bu peyniri bana say demedi doğal olarak. Pazarlık etti bazıları, bir kısım alıcı almaktan imtina etti. Ancak en ilginç cevabı Hollanda’daki peynir alıcısı verdi;
“Sizin verdiğiniz peynir fiyatı oldukça yüksek, talep etmeniz halinde biz size aynı peyniri USD.2.00 daha ucuz vermeye hazırız.”
Sonuç; Dolar kurunun sabit seviyeye yakın bir şekilde hareket etmesi, yurt dışına verilen ürün fiyatlamasında olumsuz rol oynadı.
İhracatçılar; üretim, fiyatlama, lojistik ve diğer maliyetleri ince eleyip sık dokuyarak yurt dışındaki ithalatçısına (alıcısına) fiyatlama yapmaya çalışır. İhracatçının bu fiyatlaması adeta kumpasla ölçülür gibi milimetriktir. İhracatçı tarafından verilen fiyatlar dünyadaki aynı sektördeki diğer rakiplerinin verdiği fiyatlarla rekabet edebilir ve aynı zamanda ihracatçının bu satıştan kâr ediyor olması esastır.
İthalatçı Yeni Bir Sipariş Verdi
Şu an mal cinsinin ne olduğuna bakmıyorum ve yurt dışına mal satışı ile ilgili gelişmelere bakıyorum:
İthalatçı bir sipariş vermek ister. Ancak ihracatçı bu yeni siparişi aynı fiyatlardan gönderemeyeceğini söyleyen ihracatçı USD.4.000.- / ton fiyat önermiştir. İthalatçı bu yeni fiyatın dünya pazar fiyatlarının oldukça üzerinde olduğunu bahisle siparişini iptal etmiş ve fiyat olan USD.3.650.- / ton olarak Yunanistan’dan ürün satın almıştır.
Yüksek maliyetle ürün üretmek ve düşük döviz kuruyla mal satmaya çalışmak…
Döviz Kurlarının Az Hareket Etmesinden Kim Kaybetti?
Belirsiz piyasada döviz fiyatının yataya yakın bir şekilde hareket etmesinden dolayı şu sonuçlar ortaya çıkacaktır;
- İhracatçılar yurt dışına fiyat tutturamayacaklardır. Kurların düşmesi dolayısıyla Dolar bazında daha yüksek fiyat vermek zorunda kalacak olan ihracatçının fiyatlaması rekabetten uzak kalacaktır,
- İhracat rakamları azalacaktır,
- Ülke ekonomisi ihracat yapılamaması döviz girdisi olamaması dolayısıyla kaybedecektir,
- Dövizin fiyatı piyasa dinamiklerine göre şekillenir. Döviz fiyatının düşmesi veya az hareket etmesi için o ülkede döviz rezervlerinin fazla vermesi, istikrarlı piyasa olması, üretim maliyetlerinin düşük olması, faizlerin yüksek olması, ülkenin sıcak paraya trafiğine maruz kalması gibi etkenler sayılabilir.
Yukarıda sayılan nedenler dövizin hareketsiz kalmasını sağlar ancak dövizin hareketsiz kalması ile birlikte ülkedeki oluşan enflasyon dolayısıyla yüksek faiz maliyeti, ucuz döviz fiyatı da ithalatı patlatır, ihracat rakamları serbest düşüşe geçmese de stabil kalır. Kurların sabit kalması ve maliyetlerin yüksek olması dolayısıyla ihracatçı ihracat yapamaz. Döviz kurlarının yeterince yükselmemesinden dolayı ihracatçılar yurt dışına mal satamayacakları gibi, daha önceden yaptıkları satışlardan dolayı da zarar edeceklerdir. İhracatçı zararına ihracat yapmayacağına göre, ihracat işlemi olmamasından dolayı iş üretemeyecek ve istihdam yaratamayıp, bilakis istihdam kaybı olacaktır.
Bırakın sadece ihracatçının kaybetmesini; çalışanlar, ülkemiz ekonomisi de kaybedecektir.
Reşat BAĞCIOĞLU
ICC Uluslararası Ticaret Odaları
Türkiye Milli Komitesi
Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi