Haberlerde yine bilindik bir başlık; Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayı işsizlik verilerini açıkladı.
Ve altında bir sürü oranlar, yüzdelikler, tahminler vs. vs. vs.
Sonuç: GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK YÜZDE 20,4 OLDU
15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre değişim göstermeyerek yüzde 20,4 oldu.
Sonuç: HER BEŞ GENÇTEN BİRİ İŞSİZ
Gençler; İş, Sizlik Değil, Bizlik Bir Sorun…
Yani 2022 yılında 15-24 yaşında olan arkadaşlar, 1998-2007 doğumlu olan kardeşlerimiz sizler işsiz olarak nitelenseniz de bu iş sizlik bir konu değil. Lütfen rahat olun ve olayı üzerinize alıp gerilmeyin.
Neden mi?
Çünkü konu sizlere bir iş bulamayan bizlerin, biz büyüklerin konusu olmalı. Kamuda ya da özel sektörde yönetici olan, siyaset yapan ya da ticaret yapan, eğitim veren ya da mal üreten herkesin konusu hatta ciddi bir sorunu olmalı.
Bu kadar genci üretime katamamak,
Bu kadar genci ekonomik özgürlüğüne kavuşturamamak,
Bu kadar genci sosyal hayattan kopartmak.
Ne yaptık da ya da ne yapamadık da bu genç, sağlıklı ve enerjik insanları çalıştıramadık. Ekonomimize dahil edemedik. İşsiz bıraktık.
Gençler; bu iş sizlik değil, bu iş bizlik !
Evet sayın emsalim büyükler, hatta saygı değer büyüklerimiz olan büyükler. Bu haber her yıl birçok kez ekranlarda gözüküp dururken biz ne yapıyoruz.
Ve nasıl oluyor da Gelişmiş Devletler işçi açığını kapatamazken, bizim nüfusumuzun 5’te 1’i iş bulamıyor.
Beylik cevaplara bakalım mı biraz:
- Çalışmak istemiyorlarmış! / Biz neden istetemiyoruz?
- İş beğenmiyorlarmış! / Biz neden beğendiremiyoruz?
- Hiç istek yokmuş bunlarda! / Biz neden motive edemiyoruz?
- Tecrübeleri de yokmuş! / Biz neden yetiştiremiyoruz?
Bakın bu benim favorim işte;
- Efendim bütün gün ellerinde telefon, sosyal medya maymunu olmuşlarmış! / Hah, işte orada durun bakalım…
Bizler vermedik mi onların eline telefonu, tableti.
- “Aman dursun yemeğini yesin, dur kafamı dinleyeyim biraz, of uslu dursun, sağı solu kurcalamasın.” Dedik verdik telefonu o minik parmaklarının arasına. Bir de marifet gibi anlattık, ne kadar zeki hemen öğrendi diye.
Sevgili dostlar hiç kızmayalım ama bu çocukları biz ekrana yapıştırdık.
Sayın Büyükler,
Beyler,
Hanımlar,
Abiler,
Ablalar!
İğneyi gençlere batırmadan önce çuvaldızı şöyle kemiğimize kadar kendimize bir batıralım bakalım, acı var mı acı?
Size bir cümle vereceğim şimdi bunu lütfen bir yere yazın, çünkü ben öyle yaptım.
“GENÇLERİNİ İHMAL EDENLER, GELECEKLERİNİ İMHA EDERLER!”
Yusuf Kaplan[1]
Gerisi size kalmış,
Saygılarımla.
Zafer URFALIOĞLU
[1] Sözün sahibi olarak ben bu kaynağı buldum: https://tr.wikipedia.org/wiki/Yusuf_Kaplan