DÖVİZİN FİYATLAMASI
Dövizin fiyatlaması piyasa dinamiklerine ve beklentilerine göre göre şekillenir. Bu dinamikler arasında;
- Ülkemiz riskinin ne olduğu,
- TCMB’nin net kullanılabilir döviz rezervleri
- Ödemeler dengesi, dış borç stoklarımız
- İthalat ve ihracat rakamları, dış ticaret açığımız
- TCMB’nin uyguladığı para politikası ve faizler. Dövizin ve Türk Lirası’nın fiyatını etkileyen faktörler
- Ülkemizdeki enflasyon rakamları
faktörlerini saymamız mümkündür.
Ülkemizdeki dövizin fiyatları yukarıdaki etkenler çerçevesinde kendisine yön bulmaktadır. En azından dövizin fiyatlarındaki artış seyri enflasyon oranından aşağı olmayacak şeklinde artış göstermesi piyasanın dengelenmesi açısından önemlidir.
DÖVİZİN FİYATLAMASININ İTHALAT VE İHRACAT RAKAMLARINA ETKİSİ
Kuşkusuz ki devlet teşviklerinin yanında, ihraç mallarının üretiminin maliyetleri çok önemlidir. Üretimin maliyetinden daha düşük bir fiyatla malların yurt dışına satılamayacağı aşikardır. Üretici – ihracatçı firmalar üretim maliyeti ile başa baş gelecek bir fiyatlama ile ürünlerini yurt dışına satmaya çalışıp, dövizdeki yükselişinden elde edeceği kur farkı gelirleri ile yetineceği de olabildiği zamanlar olabilmektedir. İhracatçı istese de arzu ettiği yüksek fiyatlama ile ürününü yurt dışına satma olanağı bulamaz zira global piyasalarda fiyata ve alternatif ürüne erişmek oldukça kolaydır. Yüksek fiyatta malını satmayı arzu eden ihracatçının Pazar kaybına uğrayacağı ve ürününün elinde kalacağı tartışılmaz.
Yukarıdaki iki grafiğe göz atıldığında, her iki grafiğin birbirini teyid ettiği görülmektedir. Haziran 2021 ayında üretim maliyetleri % 42.89 artmış Bu rakamlar TÜİK’e ait olup TCMB sayfasından alınmış verileridir. Piyasanın rakamları öyle mi acaba? Üreticiler maliyetlerini en azından bu listedeki rakamlara göre şekillendirdiklerinde maliyetleri ortalama % 42.89 arttığına göre, yurt dışına verilecek ihracat fiyatlaması da o kadar artacak demektir. İmalatçı – ihracatçı ihraç ürünlerine % 42.89 maliyet zammını koyduğu taktirde, ihracatçımızın yurt dışına malını satamayacağı kesindir. Enflasyonist ülkede maliyetler bire bir ürün maliyetlerine yansıtıldığında pazar kaybolur, bu malı almak isteyen ithalatçı alternatif ürünlere yönelir. Global piyasalarda ürün fiyatlamasına ulaşmak hiç de zor değil.
Bunun yerine üretici ihracatçılar üretim maliyetlerini kendileri sübvanse ederek, aynı süre zarfında döviz kurlarındaki artışından para kazanma yoluna giderler. Tabii buradaki önemli husus; kurların normal seyrinde artış göstermesi ve kur artışının ihracatçıyı üzmemesi. Kurların artışının bir garantisi olmadığı gibi artış gösteren kurların yerinde kalmayacağı da ihracatçının riskleri arasında yer almaktadır. İhracatçıların kur dalgalanmalarına karşı kendilerini korumaları (hedging) tavsiye edebileceğim en güzel bir yoldur.
Kurların normal seyrinde hareket etmesi halinde piyasa dengeleri kendiliğinden oluşur, ihracatçı bu koşullarda fiyatlaması yapar, ithalat ise belli bir dengede kalır.
İmalatçı – ihracatçı firma üretim maliyetlerinin altında yurt dışına fiyatlama yapıp da, dövizin yükselmesinden bir medet beklemesi halinde, kurların yükselmesi ihracatçı bir nebze olsun kurtarır. Ama kurlar iki ileri – bir geri hareketlerle oynaklık içerisinde olması halinde ihracatçının;
- Zor duruma düşeceği,
- İhracatında süreklilik olmayacağı, olsa da ihracat rakamlarının azalacağı,
- Bilançosunda beklenmedik zararlar olacağı,
- Üretimini, ihracatını azaltıp, istihdamı da olumsuz yönde etkileyecek
- Azalan ihracat ülkemiz döviz girdisini olumsuz etkileyecek,
- Kazanamayan veya ihracat yapamayan ihracatçı devletimize daha az vergi ödeyecek, hem firma hem de ülke olarak kaybeden taraf olacağız.
Kasım 2020 ile Temmuz 2021 ayları arasındaki dolar grafiğini sizlerle paylaşmak istedim. Umutlarını dövizdeki kur artışına bağlayan imalatçı – ihracatçı firma, hele hele malını vadeli satmış ise tam bir hüsran yaşayacaktır. Kasım 2020 tarihinde Dolar Türk Lirası fiyatlaması C/8.5100 iken tam 9 ay sonra Dolar Türk Lirası fiyatlaması C/8.5500 civarındadır.
DÖVİZ KIVIRTIP DURMUŞ
Anlayacağınız döviz sahnede kıvırtıp durmuş, göbek atmış ancak ihracatçıya hüsran yaşatmıştır.
Dövizin neden bir arpa boyu yol kat edemediğini gayet iyi biliyorum. Nedenlerini bu yazımda ele almayacağım. Ancak dövizin yukarıdaki grafikte seyrettiği üzere bir ileri – iki geri oynaklık göstermesi ihracatçının canını yakacağı gibi burada asıl göbek atması, sevinçten ağızları adeta fiyonk olması gereken kişilerin ithalatçılar olduğunu söylemekten üzüntü duymaktayım. İthalatçı adeta 9 aylık süre zarfında aynı kurdan ithalat yapmaya devam etmektedir.
İHRACATIMIZ VAR AMA YA İTHALATIMIZ?
İşte dış ticaret rakamlarımız…
İhracatımız var ama ithalatımız daha fazla var. İthalatın daha fazla, ihracatın daha az olmasının nedenlerinin oldukça fazla olduğu gerçeğinin yanında, ihracatçıyı can elinden vuran önemli etken de ülkemizde belli bir enflasyon, üretim maliyetleri olmasına karşın, döviz kurların yaklaşık 9 aydır yerinde sayması, umutlarını döviz kurlarının enflasyon oranında yükselmesine bağlayan ihracatçılar için bir darbe, ithalatçılar için ise bir fırsattır.
REŞAT BAĞCIOĞLU