Evliliğinizi Nasıl Alırsınız?

Alım - Satım

Satınalma Dergisi
Satınalma Dergisihttps://satinalmadergisi.com
KURUMSAL PAZARDA 11. YIL HABER: dergi@satinalmadergisi.com REKLAM: reklam@satinalmadergisi.com ABONELİK: abone@satinalmadergisi.com Tel : (546) 740 10 10

Bazı şirketler, yüksek performans, kalite,pazarlık gücü ve düşük maliyet güvencesinin sağlanması amacı ile birkaç onaylı tedarikçi ile çalışma politikalarını uygularken; bazı şirketler ise tek tedarikçi ile uzun vadeli bir iş ilişkisine girmenin kaliteyi geliştirme ve maliyetleri azaltma açısından daha etkili olacağını savunmaktadır.
Bugün özellikle ekol durumuna gelmiş firmalar ile onların uzak ara rakiplerine baktığımız zaman aradaki en belirgin farkın tedarikçi sayılarında olduğunu görmekteyiz.

Son yıllarda Toplam Kalite Yönetimi uygulayan firmalar, yoğun ve sürekli çalıştıkları tedarikçi firma analizleri yaparak, tedarikçi sayılarını gözden geçirdiler. “En iyisi bu“ dediğimiz kabul görmüş kuralları bir kenara ittiler.Tedarikçi sayısının konsolide edilmesiyle satınalma süreçlerinin daha yalın hale getirilmesinin faydalı olacağını ön plana çıkardılar. Rasyonelleşme ve söz konusu sürecin doğru şekilde yönetilmesinin, maliyet, lojistik, kalite performansı vs gibi konularda birçok rekabetçi kazançlar sağlayacağını rakamlarla ortaya koydular.

Bir anlamda evlerini temizleyip, kendilerine iş yükü getiren düzeni bozarak, yeni bir değer düzeni getirdiler.

Tedarikçi sayısı seçim stratejimizde, satınalma faaliyetlerimizin az tedarikçi ile mi, yoksa çok tedarikçi ile mi yapılacağı konusu her sektör ve her şirket açısından farklılık gösterir. Ancak, çalışmayı düşündüğümüz onaylı tedarikçi sayımızın konsolidesini, satın alacağımız ürünlere, ürünlerin önemine ve şirket politikalarına göre belirlememizin en doğru satınalma politikası olduğu net olarak bilinmektedir.

Hedefimiz hep aynı: Tedarikçiyi güçlendirerek, en düşük maliyetle, en yüksek değerli fayda ile verimli ve kaliteli ürün satın almak…
Ve biliyoruz ki, günümüz satınalmasında başarımız, odaklanma ve hızımıza bağlı…

Bu nedenle işletmemizi ve iş süreçlerimizi çok iyi anlayan, sağlıklı minimum tedarikçi ile iş ilişkileri geliştirmek, süreklilik arz eden çalışma sistemine adapte olmak hepimizin gündeminde…Bizler artık, daha az sayıdaki tedarikçiye odaklanarak, ortak hedefler doğrultusunda verimli ve satınalma yaptığımız firmaya daha yakın çalışmayı tercih ediyoruz. Değerlerimizi, kendi değerleri yapan firmaları önemsiyoruz.Bu nedenle biz modern satınalmacılar, karşımızda ortak güç birliği oluşturabileceğimiz, katma değer yaratabileceğimiz tek bir tedarikçi ile beraber yürüme kararını dikkatle hayatımıza uygulamaya çalışıyoruz.

Doğru şekilde yönetilen tek tedarikçi gücünü arkamıza alarak birçok rekabet avantajı sağlayabiliriz. Bu nedenle, özellikle üretim yapan firmalarımızda, satınalma performans kriterlerinin önem sıraları revize edilmiştir. Maliyeti düşüren en iyi aksiyon planı kabul edilmesi nedeni ile artık performans değerlendirmelerinde ilk sıralardaki hedefimiz, “tedarikçi sayısının rasyonel hale getirilmesi, emniyetli şekilde bu sayının “tek”leştirilmesi” olmaya başlamıştır.

Tek tedarikçiden bahsederken, sadece tek ürünü tek firmadan almak anlamını çıkartmamamız gerekir. Bu önemli bir detaydır zira satın aldığımız farklı ürünleri ortak tedarikçide konsolide etmek de bir tedarikçi sayısı rasyonelize etme stratejisi olabilir. Yani çalıştığımız firmalara, onlardan almadığımız ürünler için de temin izni verilmesi ve böylece tedarikçi sayısının azaltılması söz konusu olabilir.

Tek tedarikçi demek, düşük maliyet demektir. Satınalma-tedarikçi ilişkilerini bütünleştirerek düzeni ve sistemi stabilize etmeyi sağlayan bir strateji olarak karşımıza çıkar.

Tek tedarikçiye odaklanmak, tedarikçi ilişkileri yönetimini kolaylaştırır. Çünkü firma kültürümüze ve iş yapış şeklimize esnek olarak adapte olabilen; isteklerimize kolaylıkla cevap verebilen, dil ve anlayış birliği oluşturduğumuz bir tedarikçi yaratırız.
Tek tedarikçimizi, bir nevi rekabet üstünlüğü sağlayacak ana kaynağımız ve paydaşımız olarak görürüz. Bu çalışma sistemi ile, kendi zincirimize entegre olmuş tek tedarikçi ile kuvvetli bir bağ oluşturduğumuzu unutmamamız gerekir. Başarı için, yeteri miktarda bilgi paylaşımının, satınalma hedef ve stratejilerimizin net olarak paylaşılmasının karşılıklı güveni artırdığı gerçeğini bir kenara itemeyiz. Zira tedarikte güvenin, rekabet avantajı yaratmak için zemin hazırlayan bir birlik olma duygusu olduğu inkâr edilemez bir gerçektir.

Bu çalışma sistemi, tedarikçimize ve bizlere faaliyet alanlarımızda daha farklı stratejik sorumluluklar yükler. Ancak bu farklı sorumluluklar; pazar araştırmaları, stratejik uygulamalar ve yeni alımların bulunmasında bizlere zaman kazandırır. Yeni fırsatlar tanır. İş verimliliğimizin artması ile birlikte tedarikçilere gereğinden fazla zaman harcama maliyetimizi yok eder.

Aldığımız bu stratejik karar ile stok maliyetlerimizde de azalma elde ederiz. Sevkiyat/teslimat sayılarının azaltılarak alım ölçeğinin büyütülmesi, tüm lojistik (taşıma, depo vs) maliyetlerinde düşüş sağlanacağı anlamına gelir.

Tek olan tedarikçi için, artık biz büyük bir müşteriyizdir. Bu nedenle “Ürün geliştirme” ve ya “Sadece bize üret” ve ya “Adıma markalı ürünümü yap” deme şansımız her zaman daha fazladır. Bununla birlikte tek tedarikçi ile çalışmada EDI (Electronic Data Interchange) data bağlantısı ve konuşan sistemler kurulması daha kolaydır. İletişim maliyetlerimizi azaltır, satınalmalarımızın takibini kolaylaştırır.

Ortak bir gelecek üzerine kurulu hedefsel projeler, şirket sistemlerimizin değerlendirilmesi, gerekiyorsa karşılıklı uyum revizelerinin yapılması ve sistemlerin etkin uygulanmasını gerektirir. Bu nedenle, ekibimizde, tek tedarikçi yaklaşımının beraberinde getireceği riskleri (finansal risk, iş gücü riski, kur riski, politik riskler, doğal afet vs ) görüp kontrol altında tutabilen, fırsatları ise çok iyi kullanabilen satınalma yöneticilerinin olması hayati önem taşıyacaktır.

Bu sistemin, kader birliği yaptığımız tek tedarikçi performansını da artırdığını bilmeliyiz. En önemli getiri tedarikçimizin problem çözücü olmaktan çok, problem önleyici duruma geçtiğini görmemizdir. İş ortağımız, kendisi ile yapacağımız “risk ve ödül paylaşımı” antlaşmaları ile birlikte; iş süreçlerimizin her adımında en etkin, en verimli tedarik hizmetini sunmaya gayret edecektir. Firma, sorumluluk ve riskleri gözden geçirerek kabul görmüş kurallardan uzaklaşacaktır. Günahıyla sevabıyla birlikte paylaşım stratejisini oluşturacaktır.

Tekrar hatırlayalım : Günümüzdeki satınalma anlayışı tedarikçi ile güç ilişkilerinin değil; empati, iletişim ve paylaşım anlayışıdır.
Kader birliğidir, duygudaşlıktır, adanmışlıktır.
Tek eşli evliliktir ki tadına doyum olmaz…Yeter ki bizler eşimizi doğru seçelim..

Selda YÜKSEKBAŞ

The Marmara Hotels – Satınalma Müdürü

yuksekbasselda@gmail.com

PAYLAŞIMLAR

Lütfen yorumunuzu girin !
Lütfen adınızı giriniz.

  • Çin'den Ürün Tedariki
  • Küresel Ürün ve Firma Araştırması
  • Ülke / Pazar Analizi ve Raporlaması
  • Akreditif, Gümrük ve Dış Ticaret Danışmanlığı

Dünyaya Açıl

Satınalma Dergisine ABONE OL

Dijital Abonelik ile Satınalma Dergisinin yayınlanmış tüm sayılarına erişebilir, Buyer Network Öğrenme Merkezi'nde eğitim dokümanlarına ulaşabilirsiniz.

SATINALMA DERGİSİ 11 YILLIK ARŞİVİ

Tüm Arşive ve Gelecek 12 Sayıya Dijital Erişim

Buyer Network Öğrenme Merkezi

Kariyerinizi Geliştirecek Uzaktan Eğitim Seçeneklerine Sahip Olun

ŞİRKET ÜYELİK AVANTAJI

10 Yöneticiye Kadar Geniş Takımlar için Şirket Paketini Satın Alın

Satınalma Operasyonları Dijitalleşiyor !

 

 

 

 

 


 

 

 

This will close in 20 seconds