“Hayatımı sadece ben değiştirebilirim. Kimse benim için bunu yapmaz”. Carol Burnett
Son yıllarda Dünya üzerinde yaşanan gelişmelere bağlı olarak içsel anlamda çelişkiler ve duygusal denge kayıpları yaşıyoruz. Çoğumuz kaygı ve endişe içerisinde, depresif bir haldeyiz. Bu durumlarla baş etmeye çalışırken bir yandan da yaşamak, üretmek ve hayatımıza kaldığımız yerden devam etmek sorumluluklarıyla mücadele ediyoruz.
Her yeni bir günde farklı gelişmelere şahit olduğumuz Dünyamızda, söz konusu değişimlerin getirdiği çeşitli etkilerle daha iyi hissetmek için hayatımızın farklı alanlarında motivasyona daha çok ihtiyaç duyar olduk. Ancak eskiye nazaran daha zor motive olduğumuz da başka bir sorun. Bu sorun her yaştan ve her kesimden insan için ortak bir sorun haline geldi. Ayrıca motive olduğumuz kaynaklar da ciddi anlamda değişti.
Bu sorunun önemli bir nedeninin, insanın söz konusu değişimleri yönetirken ruhsal bir varlık olduğunu unutarak, değişime uyun sağlamada zorlanması konusu olduğunu düşünüyorum. Kısacası, ruh, kalp ve beden arasında bir denge kaybı yaşadık. Fark ederek toparlanmaya çalışsak da kendimizi tanımakta ve yönetmekte zorlandığımız, sancılı bir dönemlerden geçiyoruz. Tüm bunlar her şeyi dışarda arama ihtiyacımızı birden bire yükseltti. Çünkü değişimler bizi ciddi anlamda zorladı. Kendimize tutunacak bir dal bulmanın iyi hissettireceğini düşünerek ve geçici mutluluklarla avunmaya çalıştık hala da bu durumla beslenmeye devam edenlerimiz var. Ne yazık ki elimizde olan bu geçici dayanak dışsal motivasyon kaynaklarına olan bağımlılığımıza ve dolayısıyla mutsuzluğumuza neden oluyor.
Tüm bu gelişmelerden olumlu etkilenip, farkındalığı artanlarımız da oldu elbette. Bu kişiler kendileri için birer kişisel dönüşüm hikâyesi yazdılar. Ve özlerine dönerek bu zor durumları aşmanın yolunun, kalıcı motivasyon kaynağından yani İç Motivasyondan geçtiğini fark ettiler. Kısacası “BEN”’i buldular.
Peki BEN’i nasıl harekete geçireceğiz ? Onu nasıl kalıcı hale getirip ruhumuzdan ve bedenimizden ayırmayacağız ? Bize ne gibi faydalar sağlar ?
Motivasyon genel anlamıyla, harekete geçme, bir amaca ulaşmak için harekete geçiren güç olarak ifade edilebilir. İstenilen davranışı başlatma ve devam ettirme hareketi olarak da tanımlanabilir. Dış kaynaklara bağlı olarak dış motivasyondan, iç kaynaklara bağlı olarak iç motivasyondan bahsedebiliriz.
Motivasyonu ana hatlarıyla çevresel ve kişisel değerlerimiz belirler. İçsel motivasyon, kişisel değerlerle yakından ilgilidir. Kalıcı etki yaratır. Hedefe giden yolda en önemli güç kaynağımızdır. Bu motivasyon kaynağı tamamen kişinin kendisiyle ilgilidir. Genellikle iyi ruh haline sahip kişilerin içsel motivasyonunun yüksek olduğu söylenir. İç motivasyonu yüksek kişilerin hayat enerjileri de yüksektir, Kendilerini pozitif hisseder, başkalarına da ilham olur ve onları da mutlu etmeye çalışırlar. Kendilerini iyi tanırlar. Stres ve zaman yönetimini verimli uygularlar. Dengeli ve farkındalıklı bir yaşam sürme konusunda başarılıdırlar. Fiziksel ve ruhsal sağlıklarına dikkat ederler. Öz farkındalık ve öz yeterlilik sahibidirler. İyimser ve umutludurlar. Anın kıymetini bilirler. En önemlisi sürekli kendileriyle uğraş içerisindedirler. Deneyimleriyle kendine inanarak yolda kalmayı tercih ederler. Dönüşüm, gelişim ve sürekli öğrencilik onlar için kaçınılmazdır.
Bazı kişilerin içsel motivasyonu kişisel özellikleri ve karakterinin bir parçası iken bazıları için içsel motivasyonu sağlamak ve bunu düzenli olarak korumak zordur. İşte bu noktada kendimize dönerek içsel motivasyonumuzu nasıl arttıracağımızın yollarını keşfetmek için yola çıkmamız ve bu yolda bize eşlik edecek rehberler edinmemiz gerekir. Bu rehberler neler olabilir diye düşünecek olursak,
Size birkaç tavsiye vermek isterim.
- Önce kendimizle sohbet etmeli ve güzel bir kişisel SWOT analizi yaparak işe başlamalıyız. Kendimizi tanımadan yol alamayız.
- Hayat amacımızı mutlaka belirlemeli o yönde ilerlemeyi düşünmeliyiz.
- Bir liste yapıp mutluluk kaynaklarımızı, ne tür durumlarda kendimizi iyi hissettiğimizi, kendimize nelerin iyi geldiğini belirlemeliyiz.
- Bizi üzen duygu durumlarını ve olayları da mutlaka belirlemeliyiz.
- Zorlandığımız yerlerde kitaplardan, bize yararı dokunacağını düşündüğümüz kişilerden (koç, mentor, kişisel gelişim uzmanı, psikolog ) destek almalıyız.
- Farkındalık bu yolda önemli bir kılavuzumuz olmalı. Bu nedenle farkındalık çalışmalarından, ruhsal aktivitelerden yararlanmak, kendinizle kaliteli zaman geçirmek son derece yararlı olacaktır.
Günümüz şartlarında iç motivasyonu korumak elbette zor, bunu kabul ediyorum. Ama üzerinde çalıştığımızda hayatımızın değişik alanlarında olumlu etkilerinin çok büyük olduğunu göreceğiz. Çünkü iç motivasyon mutluluğun, dengenin, hayat amacının vazgeçilmez bir parçasıdır. Ayrıca dış kaynaklar geçicidir. Ancak iç kaynağımız hep bizimledir. İçimizde gizli bir cevherdir. Onu besleyip büyüttükten ve koruduktan sonra artık BEN BENİMDİR !
Saygılarımla,
Nurten KILIÇPARLAR