“Aksiyon olmadan vizyon sadece bir hayal, vizyon olmadan aksiyon ise sadece bir aktivitedir. Vizyon ve aksiyon dünyayı birlikte değiştirebilir.” Joel Barker
1990 yıllarında İKY birimleri, istihdam, iş gören seçimi, eğitim, performans yönetimi ve tazminat ile ilgili hedefleri gerçekleştirmek için kurumsal kaynak planlama (ERP) ya da web tabanlı sistemleri kullanmaya başlamıştır. 2000 yıllarında internet kullanımındaki artış sebebiyle kurumlar İKY fonksiyonundaki faaliyetlerini dijitalleştirmeye ve İKY uygulamalarının kapsamını genişletmeye başlamıştır.
Uluslararası danışmanlık firması PwC’nin 2018 yılında “Yapay Zekâ Öngörüleri” adlı raporunda Türkiye’de çalışan personellerin yapay zekâ ile çalışmaya istekli olduğu belirtilmiştir. Raporun sonucuna göre; çalışanların %78’i iş yüklerini dengelemeye yardımcı olacaksa bir yapay zekâ yöneticisiyle çalışmayı isterken, %65’ı yapay zekâ teknolojisi sayesinde sıkıcı ve rutin işlerden kurtulacaklarını, %64’ü yapay zekâ ile yeni iş fırsatlarına sahip olacaklarını ve %50’si de etkin ve verimli iş yönetimi için yapay zekayı kullanmaya istekli olduklarını ifade etmektedirler.
Günümüzde dijital dönüşümün İKY faaliyetlerini şekillendirmesi ve çalışanları yönetebilmek oldukça önem kazanmıştır. Kurumun insan kaynağı, rekabet üstünlüğü sağlayabilmek için önemli ve eşsiz bir kaynaktır. Bu nedenle, dijitalleşmiş insan kaynakları da hedefe ulaşabilmek için ileriye atılmış önemli bir adım olmaktadır.
Bilgi toplumuna geçişle birlikte kurumlar da İK süreçlerinde değişiklikler yaşamıştır. Bu değişimler kapsamında kurumlar aşağıdaki uygulamalara yönelmiştir:
- Aday havuzları çok daha geniş bir şekilde oluşturulmakta,
- Faaliyetler kararlara katılımı destekleyecek şekilde tasarlanmakta,
- Yaratıcılık ve yenilik becerilerini kullanabilecek, iş birliği ortamı oluşturabilecek ekipler kurulmakta,
- Stres yönetimi, yetenek ve beceri geliştirme eğitimleri sağlanmakta,
- İş gücünün kimlik kazanması, örgüte devamlılığının sağlanması konularında teşvik ve ödül sistemleri oluşturulmaktadır.
Dijitalleşme sayesinde küreselleşen örgütler rekabet avantajı da kazanabilmektedir. İş görenin evden çalışabilmesi veya farklı coğrafi bölgelerdeki personellerle etkileşim kurulabilmesi gibi konularda örgütlerin mesafeyle ilgili yaşayabilecekleri olumsuzluklar dijitalleşen İK faaliyetleri ile minimuma indirilebilmektedir.
Dr. Öğr. Üyesi Gözde MERT
Nişantaşı Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi
İşletme Bölüm Başkanı & Gözde Araştırma Şirketi Kurucusu
Detaylı bilgiler için aşağıdaki eseri okuyabilirsiniz:
Mert, G. (2022). İnsan Kaynakları Yönetiminin Dijital Dönüşümü: İK 4.0, Ed. Ceyda Deneçli, Dijital Evrenin Yeni İletişim Kodları II, Nobel Akademik Yayıncılık, Ankara.