Kriz Geçer, Güç Kalır: 7 Maddede Finansal Esneklik
Doç. Dr. Gözde MERT
“Krizde planı olmayanlar, başkasının planına mecbur kalır.” – Doç. Dr. Gözde MERT
Son yıllarda yaşanan küresel belirsizlikler – COVID-19 pandemisi, tedarik zinciri krizleri, bölgesel çatışmalar ve doğal afetler – KOBİ’lere finansal dayanıklılığın bir lüks değil, bir zorunluluk olduğunu açıkça gösterdi. Artık sadece bir krizi atlatmak değil, sonrasında hızla toparlanmak ve sürdürülebilir büyüme yakalamak da başarı ölçütleri arasında.
- Nakit Akışı Yönetimi: Satış Değil, Nakit Kurtarır
Satışların artması, bir KOBİ’nin sağlıklı olduğu anlamına gelmez. Asıl önemli olan, satışların zamanında tahsil edilmesi ve giderlerle dengeli bir şekilde yönetilmesidir. Türkiye’de 2024’te yaşanan yüksek enflasyon ve faiz oranları, birçok KOBİ’yi nakit darboğazına sokmuştur. Bu deneyim, KOBİ’lerin tahsilat sürelerini daha gerçekçi şekilde planlaması, gecikmelere karşı likidite rezervi oluşturması ve faktoring gibi alternatif enstrümanları değerlendirmesi gerektiğini ortaya koymuştur.
- Risklere Karşı Finansal Kalkan: Kur ve Faiz Dalgalanmalarına Hazırlıklı Olun
İthal girdilere bağlı KOBİ’ler için döviz kuru değişkenliği büyük bir tehdit. 2025 itibariyle hedging stratejileri (forward sözleşmeleri, sabit kurla anlaşmalar) ve faiz riskine karşı sabit faizli krediler gibi koruyucu finansal araçlar, işletmeler için vazgeçilmez hale geldi. Kredi Garanti Fonu (KGF) destekli krediler de bu süreçte önemli bir güvence sunuyor.
- Tedarik Zinciri Dayanıklılığı: Plan B’niz Var mı?
Pandemi sonrası dönemde, tek tedarikçiye veya tek pazara bağlı olmanın ne kadar riskli olduğu görüldü. Bugünün başarılı KOBİ’leri, çoklu tedarikçi stratejisi, yerel kaynak kullanımı ve esnek lojistik çözümleri ile süreçlerini sağlamlaştırıyor. Ayrıca dijital tedarik zinciri yönetimi sayesinde riskler erken tespit edilip anlık çözümler geliştirilebiliyor.
- Krizlere Karşı “Hayatta Kalma Planı”: Afet ve Acil Durum Senaryoları
İş sürekliliği planları, kriz zamanlarında işletmenin panik yerine bilinçli ve sistematik hareket etmesini sağlar. Kritik süreçlerin alternatif yöntemlerle sürdürülebilirliği, veri yedekleme politikaları, uzaktan çalışma düzenine geçiş senaryoları ve kilit personel organizasyonu artık her işletmenin acil durum klasöründe yer almalı. 2023 depremlerinden sonra bu farkındalık hızla artmış ve devlet destekleri de bu yönde yoğunlaşmıştır.
- Alternatif Finansman Kanalları: Fintech ve Kitle Fonlaması Dönemi
Yüksek faiz oranları geleneksel krediye ulaşımı zorlaştırırken, KOBİ’ler fintech çözümlerine, online kredi platformlarına, dijital faktoring ve kitle fonlaması gibi yeni finansal kaynaklara yöneliyor. Örneğin, bir e-ticaret KOBİ’si satış verilerini analiz eden bir fintech üzerinden birkaç gün içinde kredi alabiliyor. Tedarik zinciri finansmanı sayesinde büyük müşterilere satış yapan KOBİ’ler, alacaklarını erkenden nakde çevirme fırsatı buluyor.
- Gelir Çeşitliliği: Tek Müşteriye Bağımlı Kalan Batar
KOBİ’lerin büyük krizlerde en çok zorlandığı konulardan biri, müşteri portföyünün darlığı. 2025’te başarılı işletmeler, hem müşteri tabanını genişletiyor hem de ürün/hizmet çeşitliliğini artırarak farklı segmentlere hitap ediyor. Turizme yönelik bir KOBİ, dört mevsime uygun ürünlerle riski dağıtabilir; sadece iç pazara çalışan bir firma ihracata yönelerek ekonomik daralmalardan korunabilir.
- İnsan Kaynağı: Krizde En Güçlü Dayanağınız
Sadık, yetkin ve motive çalışanlara sahip olmak, kriz dönemlerinin en büyük avantajıdır. Bu nedenle KOBİ’ler, çalışanlarına esnek çalışma modelleri, performans bazlı ödüller, eğitim fırsatları sunarak bağlılıklarını artırıyor. Pandemiyle test edilen uzaktan çalışma altyapısı, artık kriz anlarında iş sürekliliğinin garantisi olarak görülüyor.
Doç. Dr. Gözde MERT
İstanbul Nişantaşı Üniversitesi
İşletme Bölüm Başkanı
Kalite ve Yönetişim Koordinatörü
www.gozdemert.com
gozde.mert@nisantasi.edu.tr







