Akreditiflerde İstenen Clean On Board İbareli Konşimentolar

Akreditiflerde en önemli belgelerden bir tanesi hiç kuşkusuz ki Deniz Konşimentosudur. Deniz konşimentosu malın taşıma senedidir. Konşimento adeta malın tapusudur. İhracatçı tarafından geminin bordasına / gemiye yüklenen malları teslim alan kaptan malı ithalatçının ülkesine götürecek ve ithalatçının ülkesindeki limana konteylerleri / malları indirecektir. Mallar gemiye sorunsuz olarak temiz bir şekilde (clean) yüklendikten / geminin hareketinden sonra geminin bağlı bulunduğu deniz acentesi tarafından deniz konşimentosu düzenlenir ve malı yükleten ihracatçıya (shipper) teslim edilir. İhracatçıya teslim edilen deniz konşimentosu adeta gemiye yükletilen malların taşıma senedidir. Malın tapusudur. Konşimento kimin elinde ise adeta malın sahibi o kişi veya kurumdur.

Böylesine değerli bir evrak için akreditifin tarafı olan ithalatçı tarafından (applicant), ihracatçı (beneficiary) lehine açtırılan akreditiflerde yukarıda kısacık açıklamasını yapmaya çalıştığın deniz konşimentosunun şekli, olması gereken bilgiler, markalar, konşimento tarihi hakkında olması gereken düzenlemeleri akreditif metnine yazdırırlar. Ve hemen her akreditifte şu ifadeye yer verirler;

“Full set ocean bill of lading and marked clean on board…/ tam takım deniz konşimentosu ve malların gemi güvertesine temiz bir şekilde yüklendiğini ifadesi yazılı…”

İthalatçı kendi açısından haklı görünmektedir. Malların hasarsız bir şekilde gemi bordasına yüklenmesi ve kendi ülkesine getirilmesi esastır. İhracatçı akreditiften doğan alacağını alabilmesi için, akreditifte talep edilen her şartın yerine getirilmiş olması gerekmektedir. Akreditifteki şartlar yerine getirilmediği taktirde, akreditif koşulları ile sunulan evraklar arasında uygunsuzluk / farklılık oluşur ki bu da rezerv oluşmasına neden olur. Rezervli akreditif evraklarına asla ödeme yapılamaz.

İhracatçı malını gemiye yükledikten sonra deniz konşimentosunu alacaktır doğal olarak. Ancak deniz acenteleri deniz konşimentolarını tanzim ederken, konşimentoda yer alan bilgiler arasında ihracatçının talep ettiği “Clean on Board” ifadesini yazmak yerine sadece “On Borad” ifadesini yazmayı tercih etmektedirler. Konşimentoda sadece “on board” ibaresi yer alan konşimentolar bankalara ibraz edildiğinde ise bankalar konşimentonun bire bir akreditifte talep edilen bilgilerin noksansız olarak konşimentoya yazılmasını istediklerinden,  “clean on borad” yerine sadece “on board” ibaresinin noksanlık / farklılık olduğunu düşünerek akreditifin asli evrağı olan deniz konşimentosunun rezervli olduğuna karar verirler, rezervli evrak ibrazında ise asla akreditif bedelini ödememektedirler. Çeşitli kurumlarda verdiğim eğitimlerde, bilhassa ihracatçı birliklerinde verdiğim eğitimlerde ihracatçıların dile getirdikleri konunun özeti şu şekildedir; Akreditif koşullarında konşimentonun üzerinde “clean on board” ibaresi olması istenmesine rağmen deniz nakliyat acentesi hiçbir şekilde “clean on board” ibaresini yazmayıp, sadece “on board” ibaresini yazmakta, bunun sonucunda ibraz ettiğimiz deniz konşimentosu akreditif koşullarına uymamakta ve bankalar da bu konşimentoyu rezervli evrak olarak kabul ediyorlar.

Sizce bankalar bu konşimentoya rezerv (uygunsuzluk / farklılık) koymakta haklı mıdırlar?

Akreditif düzenlemelerine ilişkin Uluslar arası Ticaret Odaları’nın (ICC – International Chamber and Commerce) hazırlamış olduğu UCP 600 Sayılı Bröşür’un (Uniform Customs and Ptactice for Documentary Credits Brochure no 600, 2007 revision) Madde 27 şöyle söylemektedir;

“TEMİZ TAŞIMA BELGESİ

Bir banka sadece temiz bir taşıma belgesini kabul edecektir. Temiz bir taşıma belgesi malların veya malların ambalajının  kusurlu bir durumunu açıkça ifade eden bir ibare veya kayıt taşımayan bir belgedir. Bir akreditif bir taşıma belgesinin “clean on board” olması şartını içerse bile “clean” sözcüğünün bir taşıma belgesinde gözükmesi gerekmez.”

Uluslar arası Ticaret Odaları’nın (ICC) ilgili bröşür hükümleri gereğince yapmış olduğu açıklama gayet açık. Bir konşimentoda “clean on board” talep edilse de sadece “on board” olarak bir ifade yazılması ve mallarla ilgili bir kusur, hasar durumu açıkça beyan edilmemişse bu deniz konşimentosu kabul edilecektir ifadesi sorunu çözmektedir.

Bankalar yukarıdaki açıklamalar dahilinde tanzim edilmiş bir deniz konşimentosuna rezerv koyamazlar. Ola ki “clean on board” ifadesinin yazılı olmayıp da sadece “on board” yazan bir konşimento için rezerv yiyen ihracatçının yakınmalarına ne demeli?

Gerek bu şekilde davranış sergileyen bankalar, gerekse ihracatçılar derslerine daha iyi çalışmak durumundadırlar. Deniz konşimentosunda sadece “on board” var diye rezerv koyan bankalar ile ihracatçılar akreditif düzenlemelerine ilişkin Uluslar arası Ticaret Odaları’nın (ICC – International Chamber and Commerce) hazırlamış olduğu UCP 600 Sayılı Bröşür’un (Uniform Customs and Ptactice for Documentary Credits Brochure no 600, 2007 revision) Madde 27 hususunu gözden kaçırıyorlar demektir. Bankaların hatalı olduğu kadar ihracatçının da hatası ve bilgi nosanlığı olduğu su götürmezdir. İhracatçı akreditif bazında verdiği evrağın doğruluğundan emin olamazlarsa, kendilerini savunamazlarsa, bankaların her “rezerv” kelimesine teslim olmak zorunda kalacaklar. Halbuki bilgi güçtür, bilgili olan masaya yumruğunu vurup böylesi bir rezervin asla söz konusu olamayacağını uluslar arası kurallar gereği işin doğrusunu anlatıyor olması gerekirdi.

Peki konşimentoda sadece “on board” ibaresi yazdığı için söz konusu deniz konşimentosuna rezerv koyup ihracatçıya ödeme yapmayan bankalar için ne demeli?

8.250+ Tedarikçiye Satınalma Taleplerinizi İletin.

Başta Satınalma, İdari İşler, Pazarlama ve tepe yönetim olmak üzere alım kararını veren tüm birimler için online teklif alma platformları, iş ve zaman kayıplarını en aza indirmek için çok iyi bir araç haline geldi. Bir ürün/hizmet için alternatif tedarikçileri ve fiyatları görüp karşılaştırma yapma ve değerlendirme süreçlerini kolaylaştıran bu platformlar ayrıca iş verimliliğini artıyor ve teklif alıp verme süreçlerini kısaltıyor.

8.250’den fazla tedarikçi ve satınalmacının bulunduğu Buyer Network İş ve Ticaret Platformu’nda, şirketinizin satınalma ihtiyaçları için talep oluşturun ve platform içerisindeki tedarikçilerden hızlıca teklif toplayın.

Böylelikle satınalma işlerinizi kolaylaştırın ve süreci hızlandırın.

Ayrıca ürünün piyasa fiyatlarını kolayca karşılaştırabilir, alternatif tedarikçileri görebilir ve değerlendirmenizi yapabilirsiniz.

Fırtınada Uyumak

Kişisel gelişim kitaplarında sıkça birbirine benzeyen hikayeler ile karşılaşırız,

Günümüzde internetin yaygınlaşması ile birlikte yazarının kim olduğu bilinemeyen birçok hikâye çeşitli değişimlere ya da eklemelere maruz kalarak kulaktan kulağa yayılmıştır. Bende bu hikâyeyi bir iş görüşmesinde şahsına değer verdiğim bir insandan dinlemiştim.

Bir de benim dilimden okumanız için sizlerle paylaşıyorum.

Şehir hayatından bıkan karı koca emekli olduktan sonra ellerindeki para ile bir çiftlik alıp sessiz bir hayat sürmeye karar vermişler, ellerindeki para yüksek bir tepede bir çiftlik satın almaya ancak yetmiş, arkadaşları bu çiftliği almamaları konusunda çok ısrar etmiş olsalar da kısmet deyip almışlar çiftliği.

Yerleştikten sonra işleri idare edemeyeceklerini anlayan çift bir yardımcı bulmaya karar vermişler, ama ne yakındaki köylerden ne de uzaktakilerden kimse onların çiftliğinde çalışmak istemiyormuş.

Müracaat edenlerin hepsi çiftliğin yerini görünce çalışmaktan vazgeçiyor, burası çok yüksek dağın başı fırtına çıksa burada yaşanılmaz siz de vazgeçseniz iyi olur diye de nasihat veriyorlarmış.

Nihayet çelimsiz, orta yaşlı bir adam işi kabul ettiğini söylemiş. Adamın haline bakıp ‘Çiftlik işlerinden anlar mısın?’ diye sormadan edememişler ‘Sayılır’ demiş adam, ‘Fırtına çıktığında uyuyabilirim’. Bu ilgisiz sözü biraz düşünüp, sonra boş verip çaresiz adamı işe almışlar. Haftalar geçtikçe adamın çiftlik işlerini düzenli olarak yürüttüğünü de görünce rahatlamış iyi ki bu adamı işe aldık diye konuşmuşlar aralarında.

Ta ki o fırtına çıkana kadar:

Gece yarısı, fırtınanın o müthiş uğultusuyla uyanmışlar. Öyle güçlü bir fırtınaymış ki bina çatırdıyor, adeta yer yerinden oynuyormuş.

Çiftlik sahibi yatağından fırlayıp adamın odasına koşmuş, ‘Kalk, kalk! Fırtına çıktı. Her şeyi uçurmadan yapabileceklerimizi yapalım.’ Adam yatağından bile doğrulmadan mırıldanmış: ‘Boş verin efendim, gidin yatın. İşe girerken ben size fırtına çıktığında uyuyabilirim demiştim ya.’ Çiftçi adamın rahatlığına çıldırmıştı.

Kızgın ve öfkeli bir tavırla aklından “ertesi sabah ilk işim onu kovmak olacak ama şimdi fırtınaya bir çare bulmam gerekiyor” deyip saman balyalarına koşmuş. A-aa! Saman balyaları birleştirilmiş, üzeri branda ile örtülmüş, sıkıca bağlanmış, ahıra koşmuş, ineklerin tamamı bahçeden ahıra sokulmuş, ahırın kapısı desteklenmiş ineklerin kuzuların yemlikleri dolu keyifleri yerinde. Tekrar evine yönelmiş adam, evin kepenklerinin tamamı kapatılmış her türlü önlem alınmış.

Çiftçi rahatlamış bir halde odasına dönmüş, yatağına yatmadan ihtiyarı sabah kovma düşüncesi ile yüzleşince yüzü kızarmış. Fırtına uğuldamaya devam ederken yatağına uzanan adam gözlerini kapatırken yüzünde bir tebessüm ile mırıldanmış:

“Fırtına çıktığında artık ben de uyuyabilirim”

Son zamanlarda analitik düşünceye sahip sorumluluk alabilecek yönetici ilanları ile karşılaşıyoruz, lakin bu ilanları verirken bizim koyduğumuz kurallar dâhilinde çizgilerini bizim belirlediğimiz sınırlar içerisinde olmak kaydıyla yazmayı unutuyoruz. Hâl böyle olunca sorgulama kurallara uy politikası sonuç vermiyor.

Yöneticinin korku ile değil bilgi, beceri ve deneyimleri ile liderliğini sergileyebileceği, başarının kişisel birikimler ile değil ekip ruhu üzerine yapılan planlarla kazanıldığını ve asla tesadüfen oluşmadığını kabullenmemiz gerekiyor.

Yitirdiğimiz güven duygularını geri kazanarak ülkemizin geleceğini garanti altına alabiliriz, yoksa güvensiz bir ortamda küçük bir rüzgârda savrulup gideriz.

Sevgiyle kalın…

Buyer Network ile Çalışanlarınıza Değer Katın.

Şirketler, stratejik hedeflerine ulaşmak ve çalışan motivasyonunu yükseltmek için çalışanlarına kurumsal eğitimler vermesi gerektiğinin önemini kavramış bulunmakta.

Çalışanlar üzerinde yapılan bir araştırmaya göre iş yeri mutluluğuna etki eden faktörlerden birinin “kendini geliştirme fırsatları” olduğu gösteriliyor. Bizler “yaşam boyu öğrenme” içgüdüsü ile doğan canlılarız ve öğrenme arzumuz hiç bitmiyor. Dolayısıyla iş yerinde çalışanlar, işini daha iyi yapmanın bir yolunu bulma ihtiyacı hissettiriyor.

Günümüz işverenleri ise çalışanlarının kurum içi ve kurum dışı eğitimlere katılmasını sağlayarak onlara yatırım yapıyor. Böylelikle hem şirket hedeflerine yaklaşıyor hem de çalışan motivasyonunu artırıyor.

Fakat bu eğitimlerin sık olması çalışma süresini kısaltıyor ve iş performansını düşürüyor. Bu yüzden şirketler online kurumsal eğitimlere başvuruyor. Böylelikle çalışanlar istedikleri zamanda ve yerde istedikleri eğitimleri alabiliyor.

Buyer Network İş ve Ticaret Platformu‘nun Avantajlı Şirket Paketi sayesinde şirketler 10 çalışanına kurumsal hizmet hediye edebiliyor. 8250+ üyenin bulunduğu bu büyük iş ve ticaret platformunda çalışanlar Öğrenme Merkezi modülü ile Pazarlama, Satınalma, Tedarik Zinciri Yönetimi, İnsan Kaynakları, Lojistik, Dış Ticaret, Hukuk vb. birçok alanda uzaktan eğitim imkanına sahip olabiliyor. Bunlara ek olarak Buyer Network’ün düzenlediği konferans ve eğitimlerden de ayrıcalıklı olarak yararlanabiliyor.

Bu Avantajlı Şirket Paketi sayesinde çalışanlar;

  • Firma Araştırma
  • Ürün/Hizmet Araştırma
  • Satınalma Talepleri Ekleme
  • Özgeçmiş (CV) Ekleme – İş İlanlarına Başvuru
  • Konferanslara Katılım Hakkı (Ücretsiz Olanlar İçin Geçerlidir)
  • Kampanyalardan Yararlanma
  • Araştırma Raporlarına Erişim
  • Öğrenme Merkezi ve Uzaktan Eğitim İmkanı
  • Açık ve Kurumsal Eğitimlerde İndirim Hakkı
  • Yönetici Yerleştirme Hizmetlerinden Yararlanma

hizmetlerine sahip olabiliyorlar.

Ayrıca paket sahibi çalışanlar, Ocak 2020’de 85. sayısı yayımlanan ve her ay basılı olarak çıkan Satınalma Dergisi’ne ve tüm arşivine de dijital ortamdan erişebiliyorlar.

Kurumsal eğitimlerinizi online platforma taşımak ve bu eğitimlerle çalışanlarınıza değer katmak için buraya tıklayarak Avantajlı Şirket Paketi’ni inceleyebilirsiniz.

Diğer Buyer Network Bireysel Üyelik Paketlerine ulaşmak için: https://buyernetwork.net/bireysel-uyelik
Buyer Network Kurumsal Paketlerini incelemek için: https://buyernetwork.net/kurumsal-uyelik

“Deli” Petro – Bir Kariyer Gelişimi Öyküsü

Bugünkü kariyer sohbetleri yazımda tarihteki ilginç bir karakter üzerinden hareket edeceğim: Rus tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Çar 1. Peter yani Rusların deyimiyle “Muhteşem”, Osmanlı’nın deyimiyle “Deli” Petro.

Küçük yaşlarda taç giyen ve hayatı yaşayarak öğrenen bu adam, Çarlığının ilk yıllarında İsveç Krallığı ve Osmanlı İmparatorluğuyla girdiği her savaşı kaybetmişti. Ama asla pes etmemesi, her yenilgiden dersler çıkararak mücadeleye devam etmesi ilgi çekicidir. Sonunda tüm bu çabaları atalarımızın ona “Deli” lakabını takmasıyla (bu sözcük güçlü, kudretli, gözü kara anlamına da gelir) sonuçlansa da Peter, konuya başka bir açıdan yaklaşıyordu: ”Yenile yenile bir gün yenmeyi öğreneceğiz.” Ve başardı da. Bir gün İsveç’i de Osmanlı’yı da yenmeyi öğrendi.

Bunu nasıl yaptı?

Onun başarıya olan bu isteğinin çocukça bir heves olmadığı kişisel gelişim kitaplarına konu olabilecek adımlarından anlaşılabilir.

Öncelikle ortaya bir vizyon koydu. Bu vizyon kuzeyde de güneyde de ilerlemek, sıcak denizlere inmek ve bunları yaparken de o zamana kadar bir devlet kültürü olmayan Rusya’yı çağdaş ülkeler seviyesine getirmekti.

Bu vizyon doğrultusunda hiçbir yenilgiye, kesin yenilgi gözüyle bakmadı. Bunlar onun gözünde ancak geçici başarısızlıklardan ibaret olabilirdi ve bir sonraki deneme için hazırlık niteliği taşıyordu. O, gördüğü o büyük resme inanıyordu.

Yıllar ona sorunlar karşısında suçlu sorumlu aramak yerine, çözüm odaklı yaklaşım sergilemeyi öğretti. Her yenilgiden sonra, bu sonucun nereden kaynaklandığını araştırıyor, görüşlerini almak için Batıdan konunun uzmanlarını ülkesine davet ediyordu. Gençlik yıllarında henüz genç bir Çar iken, tüm Avrupa’yı gezmiş, yıllarca başka ülkelerde yaşamıştı. O nedenle gelişmiş bir ülkenin neye benzediğini biliyordu. Oluşturduğu stratejilerin ülke kültürünün kurbanı olmaması için öncelikle ülkesindeki kültürü değiştirmeye karar verdi. Kılık kıyafet, harf ve takvim devrimleri yaptı, eğitime önem verdi. Bizdeki Yeniçeri ocağının kaldırılması gibi bir devrimi o, bizden yüzyıl önce yapmış, eski orduyu kaldırmış, yerine sıfırdan yeni bir ordu kurdurmuştu.

Gerçekleştireceğine inandığı bir vizyonu vardı ve bunu çok istiyordu ve bu, çocuksu bir istek değildi. Ayakları yere basan, gerçekleştirilebilir bir hedefti. Bu hedefe göre stratejiler belirledi. Konunun uzmanı profesyonellerden teknik destek aldı. Ardından planın işlemeyen kısımlarını, yenileriyle değiştirdi. Zor bir yolculuktu, ama Peter’in attığı her adım doğruydu. Bu adımlar, değişim için günümüz modern dünyasında da halen geçerlidir:

  • Bir Çar bile olsa, bir kariyer hedefi vardı. Tarihte daha farklı anılmak, onun en büyük kariyer hedefiydi.
  • Yaptığı işte başarılı olmak isteyen herkes gibi, kendisi için anlam ifade eden amacına ulaşmak için akılcı ve esnek bir strateji planı hazırladı.
  • Bu planı hazırlarken dışarıdan bakan uzman gözlerden, konunun uzmanlarından teknik destek aldı.
  • Harekete geçti ve elinden gelenin en iyisini yaptı.
  • Yenilgileri, nihai bir yenilgi olarak değil, geçici başarısızlık olarak farklı bir bakış açısıyla yeniden çerçeveledi. Ve geçici başarısızlıklarından her seferinde bir şeyler öğrendi. Strateji planında değişiklikler yaptı, sonra yeniden denedi.
  • Asla vaz geçmedi, ne amacından, ne kendine olan inancından ne de kararlılığından.

2020 Yılında Müşteri ve Tüketici Grupları

Dünya ekonomisine baktığımızda, 2020 Yılında Müşteri ve Tüketici Grupları ticaretin her alanında söz sahibi olacaklardır. İşletmeler, ürettikleri veya tedarik ettikleri nitelikli ürünlerini piyasaya sürerek, Müşteri ve Tüketicilerin duygularına dokunacaklardır. Ticari faaliyet gösteren her firma, hedef kitlesine özel sunumlar yaparak, onları sadık müşteri haline getireceklerdir.

Son yıllarda ticaret, savaş pazarlaması (war-marketing) haline dönüşmüştür. Yeni müşteri grupları eski müşteri gruplarından daha fazla maliyet taşımaktadır.

Geçmiş yıllarda büyük ekonomi (maliyet) gerektiren yeni müşteri grupları artık günümüzde niche yatırım fırsatları için vazgeçilmezdir.

Zaman yapısı değerlendirildiğinde;

  • X Kuşağı,
  • Y Kuşağı,
  • Z Kuşağı,
  • Alpha, Alfa Kuşağı,

toplumumuzda yer almaktadır.

Bütün üretim faktörleri; X Kuşağı, Y Kuşağı ve Z Kuşağına uygun üretimi yapılmaktaydı. Şimdi aramıza yeni katılım sağlayan; Alpha, Alfa Kuşağına uygun ürünlere ve girişimlere tanık olacağız.

İşletmeler, ürünlerini pazarda sunarken, hedef kitlelerini çok iyi tanımlamalı ve istek ve ihtiyaçlarını ön planda tutmalıdırlar.

Alfa Kuşağı sadece istek ve ihtiyaç güdümlü olmayıp, onların kalplerinizde fethetmeniz gerekecek. Her bir Alfa Kuşağı bireyini, dinlemeniz, değer vermeniz ve duygularını anlamanız gerekecektir.

Demografik özelliklere göre gelişim gösteren toplumlar, ürün ve hizmet satınalımı yaparken, deneyimleyerek ürünlere sahip olmak isterler.

İşletmeler, ister sanal mecralarda ister fiziki yerlerde konumlanmış olsun, her bir ürün veya hizmeti müşterilerine ve tüketicilerine deneyimleterek sunumlarını yapacaklar.

Müşteri ve Tüketici grupları Stratejik Pazarlama Yöntemlerini kullanmaya başlayarak, önemli satış hacimlerini yakalanacaklardır.

UYGUR Consulting, işletmelere fark yaratan çözümler sunacak ve pazarda sürdürülebilir yaklaşımlar entegre edecektir.

Toplum bireyleri, dijital mecralarda ve fiziki yerlerde arzu ettiği ürün gruplarını;

  • Fijital Teknoloji,
  • Arttırılmış Sanal Gerçeklik,
  • Hologram,

deneyimleri ile tecrübe edecekler.

Sanal mecralarda, Yapay Zeka teknolojilerinde faydalanarak, müşteri ve tüketici gruplarının alışkanlıklarına uygun pop-up uygulamaları başlayacaktır.

Her işletme, dijital mecralarda yer alarak akıllı cihazlarda Digital App uygulaması ile hedef kitlelerine ulaşmakta zamandan tasarruf edecek, satışlarından max kar elde edeceklerdir.

Ticari faaliyet gösteren işletmeler, toplumun ihtiyaçlarına odaklanarak, bireylerin duygularına dokunacaklardır.

İşletmeler, satışlarını arttırabilmek için Neuro Marketing Bilimi eğitimi alarak, güncel pazarlama ve satış stratejilerini öğrenerek iş hayatında uygulayacaklardır.

Yönetici Geliştirme Programı Yönetim Vakası Sonucu Yayınlandı.

Buyer Network Yönetici Geliştirme Programı kapsamında yer alan ve yönetim becerilerini geliştirmeye yönelik vaka hakkındaki çözümler değerlendirilmiştir.

Sayın Dilek Sezer Tezel’in vaka çözümü başarılı bulunmuştur.

Bu vakaya katılan tüm arkadaşlarımıza katılımları için teşekkür ederiz.

Prof. Dr. Murat ERDAL

Tedarik Zinciri Yönetimi Eğitimi

23 Ocak 2020 Perşembe Saat: 13:30 – 17:00
Aktif iş hayatında yer alan yöneticilere yöneliktir.
Kontenjan 20 kişi ile sınırlıdır. Ücretsizdir.
Katılım için kayıt zorunludur. Firma ve pozisyon belirtilmelidir.
Onay bilgisi tarafınıza bildirilecektir.

Yer: Temesist Akademi, Temesist Depo Raf Sistemleri Büyük Toplantı Salonu, İkitelli OSB. Keresteciler Sanayi Sitesi 15. Sok. 14/A Blok Başakşehir


 

Eğitmen: Atilla YILDIZTEKİN

Genel amaçlı “Tedarik Zinciri Eğitim Programı”

Ana Başlık
Küresel rekabet karşısında Tedarik Zinciri yönetimi ile artı değer yaratılması

İçerik
Küreselleşen dünyada artan rekabet işletmelerin uzun dönem performanslarını olumsuz etkilemektedir. Doğru Tedarik Zinciri Yönetimi kurumlara küresel pazarda rekabet avantajı yaratmaktadır..

Eğitim tedarik zincirlerini tanıtmakta, uygulamalar konusunda bilgi vermekte, tedarikçi ilişkilerini ve tedarik zincirinin geleceğini içermektedir.

Eğitimin Adı
Küreselleşen Dünya Ticaretinde Tedarik Zinciri Yönetimi

Başlıklar
Tedarik Zinciri Yönetimi
Tedarik Zincirini Yönetimi eski, yeni ve gelecekteki tanımları
Tedarik Zinciri Yönetiminin amaçları
Tedarik Zincirinin yeni süreçleri
Tedarik Zincirinin zaman içinde gelişmesi
Tedarik Zincirinin Gereksinmeleri
Tedarik Zincirinin Yararları
Tedarik Zincirinin başarı faktörleri Doğru Ürünü
Tedarik Zincirinde Maliyetler
Tedarik Zincirinde Performans
Tedarik Zincirinin Ölçümlemesi
Tedarik Zincirinde Hatalar
Dağıtım Ağı’nın Tasarlanması ve Fiziksel Dağıtım
Tedarik Zincirinde Dağıtım Politikaları
Tedarik Zincirinin Koordinasyonu
Tedarik Zincirinde Ürün Stoğu Tazeleme
Tedarik Zincirinde İşbirliği
Kontrat Yönetimi
Katalog ve Fiyat Listesi Yönetimi
Sipariş Yönetimi
Taşımanın dijital yönetimi
Taşımadaki sistemler

Oyunlaştırılmış Yetenek Testi Talebi Arttı

Küresel oyun pazarının 2022’de yaklaşık 200 milyar dolarlık hacme sahip olması bekleniyor. Ancak dijital oyunlar artık sadece eğlence değil! İşe alımdan eğitime dek birçok alanda etki ve rol sahibi. PERYÖN – Türkiye İnsan Yönetim Derneği Başkanı Berna Öztınaz kurumların oyunlaştırılmış yetenek testlerine olan talebinin giderek arttığını belirtiyor.

Atari salonlarında başlayan dijital oyun serüveni bilgisayarlara girerek güçlü bir ivme yakaladı. Ardından oyun konsollarıyla yolculuğuna devam etti. Şimdi ise cep telefonlarında ve akıllı cihazlarda… Bu değişim içinde oyunlar da kendini geliştiriyor, farklı sektörleri ve alanları etkiliyor, elbette iş dünyasını ve insan kaynaklarını da…

2019 Küresel Oyun Pazarı Raporuna göre dünya genelinde 2,5 milyardan fazla oyuncu var. Pazarın hacmi önceki yıla göre yüzde 9,6 büyüyerek 2019’da 152,1 milyar dolara ulaştı. Sektör hacminin 2022’de 196 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Oyun pazarında en büyük payı 36,9 milyar dolar gelir ile ABD elde ediyor. Onu sırasıyla Çin, Japonya, Güney Kore ve Almanya izliyor.

Yenilik ve teknolojiye ilgisi yüksek olan genç nüfusu nedeniyle Türkiye, cazip bir oyun pazarı. Ancak Türk geliştiricilerin pazar içindeki payı hala yüzde 5 civarında. 774 milyon dolarlık hacim ile dünyanın 18. büyük oyun pazarı olan Türkiye’de 60’a yakın oyun geliştirici şirket bulunuyor.

İşe alımda oyundan yararlanmak da giderek ilgi çeken bir uygulama. İnsan kaynaklarının hem doğru adaya ulaşma hem de başarılı bir işveren markası olma amacını destekleyen oyunlaştırılmış yetenek testleri son dönemde ölçüm gücü ve yarattığı olumlu aday deneyimi ile kurumlar için öne çıkan bir alternatif oluyor.

Artık daha çok kurumun geleneksel değerlendirme araçlarından uzaklaşıp, değerlendirme testlerine yöneldiğini anlatan PERYÖN – Türkiye İnsan Yönetimi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Berna Öztınaz, “Geleneksel değerlendirme araçlarına kıyasla oyunlaştırılmış yetenek testleri kısa zamanda ve daha fazla veri toplayarak hem aday hem de şirket için daha iyi bir işe alım süreci sağlıyor. Uzun işe alım süreçleri adaylar açısından motivasyon kaybı yaratan ve yorucu olarak algılanırken, oyunlaştırma ise bu süreci daha eğlenceli hale getirdiği gibi işi de kolaylaştırıyor. Şirketlerin son dönemdeki önem verdikleri konuların başında gelen dijital dönüşümü de destekleyen oyunlaştırılmış yetenek testleri, online ve mobil olarak uygulanmakla birlikte istenirse kameralı ya da gözetimli bir ortamda da yapılabiliyor. Biz de kurumların bu konudaki uzman ve sistem taleplerinin giderek arttığını gözlemliyoruz” dedi.

Yönetici Geliştirme Programı Lojistik Vakası Sonucu Yayınlandı.

Buyer Network Yönetici Geliştirme Programı kapsamında yer alan ve lojistik becerilerini geliştirmeye yönelik vaka hakkındaki çözümler değerlendirilmiştir.

Sayın Özgür Yüksel’ın vaka çözümü başarılı bulunmuştur.

Bu vakaya katılan tüm arkadaşlarımıza katılımları için teşekkür ederiz.

Prof. Dr. Murat ERDAL