5 milyar dolarlık dış ticaretin en büyük buluşma noktası Home&Tex başlıyor

Ev tekstili ile dekorasyonuna ait tüm ürünlerin bir arada sergilendiği Home&Tex Fuarı, 25 – 28 Ekim tarihleri arasında CNR EXPO Yeşilköy’de düzenlenecek.

TETSİAD Başkanı Ali Sami Aydın, “Dünyanın dördüncü büyük ev tekstili üreticisi olan Türkiye’de düzenlenen EVTEKS ve Home&Tex fuarları alanında dünyanın en iyileri arasındadır. Bu fuarlar sektördeki ihracat potansiyelimizin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Yaklaşık 5 milyar dolarlık dış ticaretin ve bir o kadar da iç piyasa hareketinin en önemli buluşma noktaları EVTEKS ve Home&Tex fuarlarıdır” dedi.

Fuarın 600 markanın katılımı ile düzenleneceğini belirten CNR Holding Genel Koordinatörü Cem Şenel, “Rusya, Almanya, Fransa, İtalya, Kuzey Afrika, Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere 60’ın üzerinde ülkeden gelen satın almacı heyetleri, katılımcı firmalarımızla buluşturacağız” diye konuştu.

Ev tekstili ve dekorasyon sektörünün ihracatını artırmak amacıyla bu yıl 5’incisi gerçekleştirilecek Home&Tex ‘Ev Tekstili ve Dekorasyon Fuarı’ 26-29 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek. CNR Holding Kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık A.Ş. tarafından Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TETSİAD) iş birliğinde gerçekleştirilecek fuar, 20 bin metrekare alanda CNR EXPO Yeşilköy’de organize edilecek.

TETSİAD Başkanı Ali Sami Aydın, “Dünyanın dördüncü büyük ev tekstili üreticisi olan Türkiye’de düzenlenen EVTEKS ve Home&Tex fuarları alanında dünyanın en iyileri arasındadır. Bu fuarlar sektördeki ihracat potansiyelimizin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Yaklaşık 5 milyar dolarlık dış ticaretin ve bir o kadar da iç piyasa hareketinin en önemli buluşma noktaları EVTEKS ve Home&Tex fuarlarıdır” dedi.

Ev tekstili ihracatı bavul ticareti ile birlikte 5 milyar dolar

Türkiye’nin tasarım ve üretim ağı içinde dünya ev tekstilinde önemli bir yere sahip olduğunu, ifade eden Ali Sami Aydın, “Türkiye, ev tekstil ürünleri ihracatında dünyanın en büyük dördüncü ihracatçı ülkesi konumunda yer alıyor. Türkiye’nin dünya ev tekstili ihracatından almış olduğu pay yüzde 3,6’dır. Ülkemizin diğer rakiplerinden farkı, komşu ülkelerle yapmış olduğu bavul ticaretidir. Bavul ticaretini de dahil ettiğimizde, toplam ihracatımız 5 milyar dolara, ev tekstili pazarından aldığımız pay ise yüzde 6.11’e yükseliyor. Tüm bunlardan daha önemli olan ise sektörümüzün üretmiş olduğu ürünlerin, rakip ülke üretimlerine göre çok daha katma değerli mal olmasıdır” diye konuştu. Dünya ev tekstili ihracatının 2016’da 90 milyar dolar olduğunu belirten Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya ev tekstil ihracatının yaklaşık yarısı olan 44 milyar dolar ihracatı Çin tek başına karşılıyor. Çin’in ardından; Hindistan yüzde 5.41’lik pay (4,8 milyar dolar) ile ikinci sırada, Pakistan ise yüzde 4.25’lük pay (3,8 milyar dolar) ile üçüncü sırada yer alıyor.”

60’ın üzerinde ülkeden alım heyeti fuara geliyor

Ev tekstili ve dekorasyon dünyasındaki son gelişmeler ve trendlerin tanıtılacağı fuarın 600 markanın katılımı ile düzenleneceğini belirten CNR Holding Genel Koordinatörü Cem Şenel, “Fuarda ‘Alım Heyeti Programı’ düzenliyoruz. Rusya, Almanya, Fransa, İtalya, Kuzey Afrika, Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere 60’ın üzerinde ülkeden gelen satın almacı heyetleri, katılımcı firmalarımızla buluşturacağız. Türk fuarcılık sektörünün kriz yaşayacağı tahmin edilen 15 Temmuz’dan sonra düzenlediğimiz fuar organizasyonlarımızda önemli ölçüde yabancı ziyaretçi artışı yakaladık. Home&Tex Fuarı, Almanya, Fransa ve İtalya’nın yanı sıra Rusya’dan yoğun ilgi görüyor. Fuarın alım heyetleri programına bu ülkelerden önemli katılım gerçekleşecek” diye konuştu.

30 bin ziyaretçi hedefi

Şenel, Home&Tex’in Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri başta olmak üzere çok sayıda sektör profesyonelini bir araya getireceğini aktararak, “Geçtiğimiz yıl 96 ülkeden 22 bin 134 ziyaretçiye ev sahipliği yapan fuarımızda, bu yıl 30 bin ziyaretçi hedefliyoruz. Home&Tex; sergilenen ürün ve hizmetlerin yanı sıra etkinlikleriyle bu yıl da göz doldurmaya devam edecek. Fuar alanında düzenlenecek seminerler, trend alanı, üniversitelerin ilgili bölümlerin yapacağı sunumlar ve çeşitli atölye çalışmalarının, katılımcı ve ziyaretçiler tarafından ilgiyle takip edilecek” diye konuştu.

TPF Heyetinden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ziyaret

Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Heyeti, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ile bir araya geldi. Toplantıda, yürürlüğe girmesi planlanan Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği hakkında görüş ve önerilerini paylaşan TPF heyeti, uygulama kapsamında hayata geçirmeyi planladıkları projeleri aktardı

Organize perakendenin en büyük çatı örgütü Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) heyeti, Başkan Mustafa Altunbilek önderliğinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı ziyaret etti. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ve Çevre Yönetimi Genel Müdürü Muhammet Ecel ile görüşen TPF heyeti, Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği Taslağı üzerine görüş ve önerilerini yetkililere sundu. Yönetmelik taslağında belirtilen plastik poşetlerin ücretli satışı, uygulamanın detayları ve kapsamı konusunda taleplerini de paylaşan TPF heyeti uygulamanın hayata geçirilmesi için gerekli desteği vereceklerini iletti. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ise plastik poşetlerin kullanımına yönelik çalışmaların devam ettiğini bildirdi.

PLASTİK POŞET UYGULAMASINA DESTEK

Toplantıda doğada çözülmesi yüzyıllar süren hem geleceğimizi hem insan sağlığını tehdit eden plastik poşet kullanımının satış noktalarında ücretli olması yönünde yasal düzenlemeyi desteklerini ifade eden Altunbilek, “Bir markette yılda 10 ton poşet kullanılıyor. TPF çatısı altında 3 bini aşkın market, Türkiye genelinde ise yerel, ulusal ve indirim mağazalarına bağlı 26 binin üzerinde şube mevcut. Her mağaza için yaklaşık 8 bin TL poşet gideri olduğu düşündüğümüzde bu uygulamanın hem doğamıza hem de ekonomimize katkı sağlayacağı ortadadır” dedi. Türkiye genelinde kapsamlı bir kampanyayı da hayata geçirmeyi planladıklarını aktaran Altunbilek, “Müşterilerimize gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak, sağlıklı bir yaşam sunmak için poşet kullanımının zararlarını anlatacağız. Bu süreçte biz de üzerimize düşeni yaparak Müşterilerimizi alışverişlerde file, bez torba kullanımına yönlendireceğiz” dedi.

Toplantıya Mustafa Altunbilek ile birlikte TPF Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Korkmaz, TPF Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Şekerci, Ankara PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Karagöz, Ankara PERDER Yönetim Kurulu Üyesi Cavat Durmaz, Makromarket Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Songör, TPF Genel Koordinatörü Zafer Yayla, Ankara PERDER Koordinatörü Derya Yener katıldı.

Yerli araç üretiminin alt yapısı geleceğe hazır

Kolejli İş Adamları Derneği (KİD), her ay geleneksel olarak gerçekleştirdikleri İstanbul buluşmasında Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar’ı ağırladı. KİD İstanbul Komite Başkanı Barış Öney’in açılış konuşması ile başlayan organizasyon KİD Yönetim Kurulu Başkanı M. Hakan Çınar’ın sunumu ile devam etti. Çınar konuşmasında Kolejli İş Adamları Derneği’nin faaliyet alanlarına ve kuruluş amaçlarına değinirken Türkiye ekonomisine kattıkları faydadan da bahsetti. Ayrıca Ankara Esenboğa Havaalanı’nın uluslararası uçuşları hakkında bulundukları girişimlerden sonuç alamadıkları vurgulayan Çınar, “ Bu konudaki çalışmalarımız tüm hızı ile devam edecek. Ankara’nın Global iş dünyasını yakından ilgilendiren konumunun böyle bir olanağının olmaması ön görülebilir değil. Bu konuyu en yakın zamanda sonuçlandırmayı planlıyoruz” dedi. KİD Başkanı M. Hakan Çınar konuşmasının ardından sözü Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar’a bıraktı.

“Yerli araç üretiminde teknolojiyi takip edecek kurulu bir alt yapı mevcut”

Teknolojinin hızla gelişimi ile hızlı ve çevik olunması gerektiğinin altını çizen Aclan Acar, yerli araç üretiminin teknolojik alt yapısı ile ilgili şunları söyledi; “ Bir şeyi bilmek ayrı onu uygulayabilmek çok ayrı. Türkiye teknolojik alt yapısı ile neleri takip etmesi gerektiğini biliyor. Uygulanması sürecini hep birlikte göreceğiz. Ancak tabiî ki yenilenmesi ve bünyesine katması gereken çok fazla şey var. Artık direksiyonsuz araçların üretildiği ve tamamen elektrikli araçlara geçildiği bir çağdan bahsediyoruz. Üretilen araçlar insansız bir şekilde 60 km gidebiliyor, park edebiliyor. Üretimler şu anda dörtte birini tamamlamış durumda. Elektrikli araçların yaygınlaştırılması ilk kez Japonya’dan başlayacak. Bu noktada sorulması gereken bir başka soru acaba teknolojik anlamda uygulamaya almalı mıyız? Dünya elektrikli araç kullanımını yaygınlaştırmanın yanı sıra zorunlu hale getirmeyi planlıyor. Biz dizel araç teknolojisini geliştirmek için uğraşıyoruz. İhracat açısından bu değişimi yapabilmemiz lazım. Ancak çok rahat yaşayamıyoruz. Dizel araç üretimi Avrupa’da bitti. Bizde kurulmuş bir kapasite mevcut. Bu kapasiteyi dönüştürebiliyor olmamızda hızlı ve çevik olmamız kazanacak. Uygulama süreçleri nasıl tamamlanacak hep birlikte göreceğiz”

“Dijital sistemler geleceği etkileyecek”

İş dünyasının olmazsa olmaz ilkelerinden bahseden Aclan Acar, dijitalleşme süreçleri ile ilgili kurumsal firmaların yapması gerekenleri anlattı. Dijitalleşme çağında markaların firmalarına somut fayda sağlayacak veriler sunması gerektiğini vurgulayan Acar, Doğuş Grubu’nun dijitalleşme sürecindeki yatırımlarından bahsetti. Özellikle kadınların son dönemde iş hayatında önemli bir yer edindiğinin altını çizen Aclan Acar, “ Erkek egemen bir toplum düzeninden eşitlik arz eden bir toplum haline geliyoruz. Biz de Doğuş Grubu olarak eşitlik platformu kuruyoruz. Üst düzey şirketlerde kadınlarımızı da hazırlayan bir alt yapı hazırlıyoruz. Kendi içimizde dijital dünyayı yakından takip eden birimler kurduk. Tüm gelişmelerden haberdar olmamız gerekiyor” dedi.

“Yapay zekanın erişimi artıyor ve ürkütücü boyutlara geliyor”

Son günlerde en çok tartışılan yapay zeka konusuna da değinen Aclan Acar, “Yapay zekanın önemi artıyor. Ürkütücü boyutlara gelmesinin sebebi ise bazı meslek gruplarını bitireceği yönünde. Biliyorsunuz kendi aralarında dil geliştiriyorlar ve öğreniyorlar. Bu da birçok meslek grubunun ileride son bulacağının sinyallerini veriyor. Bazı meslek dallarını sanal gerçeklikle tamamlayabilir miyiz biz de bunlar üzerinde çalışıyoruz. İş dünyası olarak somut fayda sağlayabildiğiniz noktada fark yaratıyor olacağınız bir döneme giriyoruz” dedi.

“Otomotiv sektörü yürüyen teknoloji olarak adlandırılabilir ”

Teknolojik gelişmelerin yakından takip edilmesi gerektiğinin globalleşmenin en önemli şartlarından olduğunu vurgulayan Aclan Acar, “Dijital entegrasyon çok ileri seviyede. Bunu araçların iç donanımlarıyla bile gözlemlemek mümkün. Sürekli olarak yeni teknolojiler gelişiyor. Volkswagen yeni bir teknoloji geliştirmiş artık el hareketleriniz ile aracın içerisinde komut vermeniz mümkün olacak” diye bilgi verdi.

“ Nakit açığı olan işlere girmeyin”

2008’de yaşanan krizin yansımalarının hala devam ettiğini belirten Aclan Acar, doların bir muadilinin olmadığını ve Euro gibi uzak doğu paralarının da ilerleyen süreçlerde değer kazanabileceğini vurguladı. Amerika’da beklenen faiz artışının da tüm para birimlerini etkileyeceğini ileten Acar, nakit sıkıntılarının yaşanması konusuna da değindi. “ Para politikası ile ekonomi yönetme işi sıkıştı. Dünyadaki birçok merkez bankasının öteleyerek çözüm üretme çalışmaları daha büyük sorunlara yol açarak nakit akışını azalttı. Aktarılan paralar likitte ekonomiye katkı sağlamamaya başladı. Kendi iş hayatınızda nakit açığı olan işlere girmeyin. Tahsil edilmemiş satış satış değildir. Global bir sorun olarak karşımıza çıkan rezerv para problemi Amerika’da uygulanacak yanlış bir politika ile tüm dünyayı etkileyecek noktada. Çünkü doların eşdeğer olarak uluslararası geçerliliği olan başka bir para birimi yok. Batı artık tüm gelişmelerin gerisinde kalıyor. Batı’dan Doğu’ya akan gelişimi yakından takip etmeliyiz. Taşeronluk sistemi ile sürdürülebilirlik güçleşiyor. Bu sistemin değiştirilmesi gerekiyor” dedi.

Kurumsal firmaların ekonomik alt yapılarının yanı sıra iç işlerinde yapmaları gerekenleri iş tecrübeleri ile birlikte paylaşan Aclan Acar, finans sektörüne atılma hikayesini de KİD üyeleri ile paylaştı. Kolejli İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Ertuğrul, tarafından katılımlarından dolayı Aclan Acar’a teşekkür plaketi teslim edildi.

Özyeğin Ailesi’nin sanata büyük desteği

12. yaşını kutlayan Contemporary Istanbul, bu yıl seçici kurulu ile fuara katılımcı olarak galerileri belirlerken, hedeflemiş olduğu bölgesel katılım çerçevesinde Doğu Avrupa galerilerinin de yer aldığı bir seçkiye yöneldi. Bu nedenle fuara ilk kez, Özyeğin Ailesi’ne ait Anchor Grup şirketinin desteğiyle üç Romen galeri katıldı.

Contemporary Istanbul bu sene seçici kurulu ile katılımcı galerileri belirlerken hedeflemiş olduğu bölgesel katılım çerçevesinde Doğu Avrupa ülkelerinin galerilerinin de yer aldığı bir seçkiye yöneldi. Bu ülkelerin içinde yer alan Romanya’nın Bükreş ve Cluj kentlerindeki galeriler Contemporary Istanbul Galeri İlişkileri tarafından tek tek ziyaret edildi. Bu ziyaretlerin neticesinde Romanya’daki çağdaş sanat pazarı ve sanat galerilerinin İstanbul’daki pazara benzer sıkıntıları da gözlendi. Aynı ziyaretlerde Romanya’nın başkenti Bükreş’te en önde gelen alışveriş merkezi yatırımının Özyeğin Ailesi’ne ait Anchor Grup şirketi tarafından gerçekleştiriliyor olması üzerine, FİBA Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin ile Contemporary Istanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli arasındaki görüşme neticesinde üç Romen galerinin katılımı Anchor Grup tarafından sahiplenildi. Geniş iş hacmine sahip olan şirket bulunduğu ülkedeki çağdaş sanat ve sanatçılarına desteklemek amacı ile üç Romen galerinin Contemporary Istanbul’a katılımını destekledi. Bu sayede Eastwards Prospectus (Bükreş), Nicodim Gallery (Bükreş) ve Plan B (Cluj) ilk kez Contemporary Istanbul’a katılma imkanı bulmuş oldu.

FİBA Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin konu ile ilgili şunları söyledi;

“Sadece Romanya değil, dünyada bir çok ülkede iş yapmakta olan grubumuz, başta Türkiye olmak üzere diğer ülkelerin de çağdaş sanatına, o ülkelerde bulunan şirketlerimizle de destek olmayı prensip olarak benimsiyor.” Contemporary Istanbul’un 2016’da gerçekleştirilen ve 2017’de kitap haline getirilen Collectors’ Stories sergisinde de Tony Cragg’in Bakış Açıları eseri ve Liu Wei’nin Gökyüzü Sınırlarının Ötesinde, No. 6eseriyle Murat Özyeğin yerini almıştı.

Bu iş birliğinin gerçekleşmesi ile ilgili Contemporary Istanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, Özyeğin Ailesi’nin desteğinin çok kıymetli ve örnek bir yaklaşım olduğunu belirterek “Bütün dünyada giderek yayılan yatırım ve iş birliklerini sürdüren Türk iş dünyasının bu ve benzeri destekleri, İstanbul’un dünyadaki ilk beş sanat merkezinden biri olması yolundaki kat edeceği mesafede çok büyük önem taşıyor.” dedi.

Contemporary Istanbul ile ilgili gelişmeleri ve etkinlik takvimini www.contemporaryistanbul.com sosyal medyada @contemporaryistanbul (IG: 84,7k) hesabından; #Ci17 ve #CiCalendar17 etiketleri üzerinden takip edebilirsiniz.

Muhasebe Uzmanlığı Kongresi: Finansal Raporlama, Denetim ve Vergi Düzenlemeleri

5 Ekim 2017 – Finansal Raporlama, Denetim ve Vergi Düzenlemelerinde Yeniden Yapılanma ile Meslekteki Teknolojik Gelişmeler
Yer: Marmara Üniversitesi Sultanahmet Yerleşkesi Sultanahmet-İstanbul
Düzenleyen: Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği

 

GÜYAD Genel Sekreterliğine Ahmet Oktay Kavas getirildi

Güneş enerjisi ile ilgili farkındalığı artırmak amacıyla 2016 yılında kurulan Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği (GÜYAD ) Genel Sekreterliği’ne Ahmet Oktay Kavas getirildi. 1995 yılından beri elektrik enerjisi sektöründe çalışan yeni Genel Sekreter ETKB Yap-İşlet-Devret, Yap-İşlet projelerinde Bakanlığa danışmanlık yapmış, Elektrik Piyasası Kanunun yayımlanması sonrasında yeni piyasa yapısının ilk oyuncusu olan Elektrik Üreticilerinin kurduğu Derneğin Müdürlüğünü yapmıştır. Sonrasında portföyünde HES ve JES projeleri olan bir şirkette Genel Müdürlük yapmıştır. HES projelerinin devreye alınması sonrası şirketin enerji sektörüne yeni yatırım yapmak istememesi sonrasında işi bırakmıştır.

Elektrik Enerjisi sektörünün önemli şirketlerinin katılımları ile kurulan Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği başta Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Cem Özkök , “Yönetim Kurulu Üyeleri ve sektörün değerli üyelerinin katkıları ile elektrik enerjisi piyasasında sadece güneş enerjisi yatırımcılarını temsil etmeyip tüm sektörün kamu ile birlikte geliştirilmesine katkı sağlamak amacındayız, bu amaca ulaşmak için GÜYAD Genel Sekreteri olarak Ahmet Oktay Kavas’ın bilgi ve birikiminin GÜYAD ve Elektrik Sektörüne katkı sağlayacağını ummaktayız .” dedi.

Dernekte; Akfen Holding, Altek Alarko, Borusan Enbw, Cengiz Enerji, EnerjiSa, Enerya, Engie, Erikoglu Yatırım, Güriş Holding, Kibar Holding, Limak Enerji, Polat Enerji, Seul Holding, T Dinamik Enerji, TeknoRay, Turcas ve Zorlu Enerji olmak üzere 17 kurucu üyeden meydana geliyor.

Doğtaş ve Kelebek Mobilya’dan Ege’de mağaza atağı

Tarzı, şıklığı ve rahatlığıyla bir mobilyadan çok daha ötesini sunan, mobilya sektörünün öncü markalarından Doğtaş ve Kelebek, 14 ve 15 Eylül tarihlerinde, Manisa ve İzmir’de toplam 6 yeni mağaza daha açtı. Açılışlara Doğtaş Kelebek Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, Doğtaş Kelebek CEO’su Ersin Serbes, Doğtaş Kelebek yöneticileri ve çok sayıda davetli ile basın mensubu katıldı.

Yıl boyunca mağaza zincirine önemli halkalar ekleyen Doğtaş Kelebek Mobilya’nın, yeni mağazaları birer birer hizmete giriyor. 14 ve 15 Eylül tarihlerinde Manisa ve İzmir’de açılan 6 yeni mağazanın, açılış organizasyonu gerçekleştirildi. Açılışlar, Doğtaş Kelebek Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, Doğtaş Kelebek CEO’su Ersin Serbes, Doğtaş Kelebek yöneticileri ve çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleşti.

Açılışta konuşma yapan Doğtaş Kelebek Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, “Manisa ve İzmir gibi çok önemli iki kentimizde, iki değerli markamız olan Doğtaş ve Kelebek Mobilya’nın birer tane daha mağazasını açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İki markamız da çok uzun yıllara dayanan geçmişe sahip, Türk mobilya sektörünün en önemli oyuncularından biri. Dünya çapında yaygınlığını artıran Doğtaş’ın bugün; yurtiçi ve yurtdışında toplam 195 satış noktası bulunuyor. 122 Kelebek Mobilya, 46 tane de Kelebek Mutfak mağazasına sahibiz. Yılsonuna kadar 40 yeni noktada daha mağaza açmayı planlıyoruz. Doğrudan 1.500, dolaylı olarak 10.000 çalışanımızla büyük bir aileyiz. Büyüme stratejimiz doğrultusunda açtığımız yeni mağazalarımızla ailemizi her geçen gün genişletiyoruz.” dedi.

Doğan, “Türkiye’nin en büyük 500 şirketi arasında yer alıyoruz. Türkiye’nin en beğenilen şirketleri araştırmasında mobilya sektörünün en beğenilen şirketi ödülüne sahibiz. Yine Türkiye’nin en değerli markaları 100 sıralamasına mobilya sektöründen giren tek markayız. Geçtiğimiz aylarda Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından “Tüketici Memnuniyetini İlke Edinen Firma” ödülüne layık görüldük. Bu yıl Türkiye’nin Süper Markaları arasında yer aldık. Ödüller başarılarımızı taçlandırıyor. Yılda 650 bin evlilik ve yaklaşık 150 bin boşanma ile yeni ev taşınması dahil 1 milyon ailenin mobilya ihtiyacı oluyor. Müşterilerimizin beklentilerine cevap veren ürün seçeneklerimizle çok sayıda ailenin evine ürünlerimizle güzellik katıyoruz. Bu durumun değerli Manisalılar ve İzmirliler için de geçerli olacağına inanıyoruz.” diyerek konuşmasına son verdi.

Mücevher sektörü 45. kez İstanbul’da buluşuyor!

Asya kıtasının en büyük fuar organizatörü UBM Asia’nın Türkiye ofisi UBM Rotaforte Uluslararası Fuarcılık A.Ş. tarafından düzenlenen, dünyanın 5. büyük uluslararası mücevher fuarı IstanbulJewelry Show, 45. kez mücevher sektörü temsilcilerini 12-15 Ekim 2017 tarihleri arasında CNR Expo’da (İstanbul Fuar Merkezi) bir araya getirecek. Uluslararası Alım Heyeti Programı kapsamında, mücevher sektörünün hedef ülkelerinden 1000’e yakın sektör profesyoneli de fuarda ağırlanacak.

Dünyanın en büyük 5. ve Türkiye’nin ilk ve tek uluslararası nitelikli mücevher ihtisas fuarı olan IstanbulJewelry Show, 32 yıllık tecrübesiyle UBM Rotaforte Uluslararası Fuarcılık A.Ş. tarafından 12-15 Ekim 2017 tarihleri arasında 45. kez CNR Expo’da (İstanbul Fuar Merkezi) gerçekleşecek.

Fuarda altın, mücevher, pırlanta, renkli taş, değerli ve yarı-değerli taş, inci, gümüş, gümüş takı ve gümüş ev eşyası, altın montür, rafineri, saat, kalıp, vitrin dekorasyon, makine-ekipman ve yan sanayi, kasa, yazılım, lojistik ile aydınlatma ürün gruplarının bulunduğu 800’ün üzerinde yerli ve yabancı mücevher firma ve markası yer alacak. Katılımcılar fuara özel ürün ve koleksiyonlarını, 85’i aşkın ülkeden gelecek 19.000’den fazla sektör profesyonelinin beğenisine sunacak.

Türk mücevherat sektörü hızla büyümeye devam ediyor!

Dünya altın mücevherat üretiminde ilk beş ülke arasında yer alan Türkiye, dünya mücevherat otoriteleri tarafından İtalya’nın en güçlü rakibi olarak gösteriliyor. 1992 yılında sadece 2,8 milyon ABD doları olan altından mamul mücevherci ve kuyumcu eşyası ihracatı, 2016 yılında 3,67 milyar ABD dolarına ulaştı. Yine 2016 yılı rakamlarına göre Türkiye, İtalya’dan sonra hurda kullanımı da dâhil olmak üzere karat kuyumculuk imalatında Avrupa’da ikinci, Çin, Hindistan ve İtalya’dan sonra dünyada dördüncü sırada yer aldı. Avrupa’da hurdadan karat mücevherat yapımında birinci, dünyada üçüncü sırada olan Türkiye, dünyadaki en büyük 11. kuyumcu ihracatçısı konumuna geldi.

Türk fuarcılık sektörünün en büyük alım heyeti IstanbulJewelry Show’da ağırlanacak!

İhracatın artırılması, ihraç ürünlerine yeni pazarlar bulunması ve pazar payının korunması amacıyla T.C. Ekonomi Bakanlığı koordinatörlüğünde, İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) Genel Sekreterliği, Mücevher İhracatçıları Birliği (JTR) ve UBM Rotaforte’nin organizatörlüğünde “Uluslararası Alım Heyeti Programı” gerçekleştirilecek. Program kapsamında Avrupa, Orta Doğu, Amerika, Kuzey Afrika ve Uzak Doğu ülkelerinden 1.000’e yakın sektör profesyoneli fuarda ağırlanacak. Türkiye Mücevher İhracatının %80’ine yakın bölümünün fuar süresince yapılacak iş görüşmeleri ile gerçekleştirilmesi hedefleniyor.

2018 yılının en yeni modelleri IstanbulJewelry Show’da görücüye çıkacak!

Dünyada fason üretim döngüsünden kurtularak, özgün tasarım ürünleriyle adından söz ettiren Türkiye Mücevher Sektörü, 2018 Kış ve İlkbahar mücevher modasına dair trend tasarım ve koleksiyonlarını özel gösterilerle dünya mücevher alıcılarının beğenisine sunacak.

T.C. Ekonomi Bakanlığı, İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB), Türkiye Mücevher İhracatçıları Birliği (JTR) ve KOSGEB tarafından desteklenen, Uluslararası Fuarlar Birliği (UFI) kalite onayı ve Kalite Yönetimi Sistemi ISO 9001 belgelerine sahip IstanbulJewelry Show, her yıl Mart & Ekim fuarlarında toplam 47.000’den fazla sektör profesyonelini, yerel ve uluslararası 845’ten fazla katılımcı ile 90.000 m2’lik alanda bir araya getiriyor.

Fuar Açılış ve Ziyaret Saatleri

12 Ekim 2017 – Perşembe 11.30 – 19.00
13 Ekim 2017 – Cuma 09.30 – 19.00
14 Ekim 2017 – Cumartesi 09.30 – 19.00
15 Ekim 2017 – Pazar 09.30 – 17.00

Otomotiv sektöründe liderleri belirleyen yerli şirket

Otomotiv sektöründeki daralmaya rağmen yaşanan kıyasıya rekabet sektöre umut veriyor. Ana bayiliğini yaptığı markaların Türkiye’de satış liderliğini ele geçirmesiyle dikkatleri üzerine çeken ASF Otomotiv, zirvedeki rekabete damgasını vurdu.

2017 yılının ilk 8 ayında otomotiv sektöründe satışlar bir önceki yıla göre hafif gerilemiş olsa da, dünya devi markaların Türkiye pazarındaki satış rekabeti devam ediyor. Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD) açıkladığı son verilere göre, Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2017 yılı sekiz aylık dönemde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,27 azalarak 555 bin 991 adet satış gerçekleştirdi.

ODD’nin Eylül ayı verilerinde 4 yıl sonra bir ilk de yaşandı. 2013 yılından bu yana hafif ve ticari araç segmentinde en çok satış yapan otomobil ve hafif ticari araç markası olan Volkswagen, 2017 yılının ilk 8 aylık diliminde tahtını Renault’ya kaptırdı. Renault’un yanı sıra Fiat da satışlarda yaptığı atakla Alman devi Volkswagen’i geride bıraktı.

Zirvedeki rekabete ASF Otomotiv damgası

Türkiye’de dünya devlerini temsil eden yetkili satıcılar, yıllardır otomotiv pazarında yaşanan kıyasıya rekabette belirleyici bir rol üstleniyor. 2017 yılının ilk 8 ayında satış rakamlarında lider Renault, ikinci Fiat ve dördüncü sıradaki Ford’un yanı sıra altıncı sıradaki Dacia’nın Türkiye ana bayiliklerini yapan ASF Otomotiv, sektörün zirvesindeki satış rekabetinin önemli markaları arasında yer alıyor. Sektördeki 30 yıllık tecrübesiyle müşterilerine hizmet veren ve üst üste 14 yıldır Türkiye’nin en çok satış yapan yetkili satıcısı konumundaki ASF Otomotiv, zirvedeki dünya devlerinin satışlarına sağladığı katkı ile dikkat çekiyor.

Markaların ve sektörün güçlü yetkili satıcılara ihtiyacı var

Çatısı altında Türkiye’nin en çok satış yapan 6 markadan 4’ünü bulunduran ASF Otomotiv’in Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Fidan, markaların başarılı olabilmek adına güçlü yetkili satıcılara her zaman ihtiyacı olduğuna vurgu yaptı. Sektörde satışların artması için pazardaki güçlü yetkili bayi sayısının da artması gerektiğine dikkat çeken Fidan şöyle devam etti;

“Markalar güçlü yetkili satıcılar ile bölgesel ve yerel pazarlarda lider olabilirler. Finansal gücü yüksek ve daha organize yetkili satıcılar, markaların yayılım stratejilerinde önemli bir yer tutuyor. Bu bağlamda ASF Otomotiv olarak sektördeki liderliğimizi daha da sağlamlaştırmak için bünyemizdeki markaları tek çatı altına topladık.”

“Yıl sonunda otomotiv endüstrisinde toplam satışlar 1 milyon bandını yine görür”

Türkiye otomotiv sektöründe yılın ilk 8 aylık diliminde satışların beklenenden daha iyi gerçekleştiğini söyleyen Fidan, yılın tamamı için öngörülen yüzde 15 daralmanın yüzde 7 ila yüzde 10 aralığında sınırlı kalacağını ifade etti. Yılın ilk 8 ayında yaklaşık 556 bin adet olan toplam satışların yıl sonunda 950 binleri göreceğini belirten Fidan, kamyon ve ağır vasıta araçları da dahil edersek otomotiv endüstrisinde toplam satışların 1 milyon bandını yine göreceğini sözlerine ekledi.

ASF Otomotiv’den “Hurda Teşviği” çağrısı

Otomotiv sektöründe gerek satıcıların gerekse müşterilerin uzun süredir beklediği vergi indirimine de değinen Fidan, 2017 yılı sonuna kadar herhangi bir vergi indirimi öngörmediklerini ifade etti. Ancak vergi indirimi kadar sektörü hareketlendirebilecek “Hurda Teşviği” konusunun da gündeme gelmesi gerektiğini savunan Fidan şu ifadeleri kullandı:

“Pazarın hareketlenmesi için emisyon değerleri yüksek, çevre ve insan sağlığına olumsuz etkisi ve yakıt sarfiyatı yüksekliği nedeniyle enerji kaybına da neden olan yaşlı araçların yenileri ile değişimi için ‘Hurda Teşviği’ destekleyici olabilir.”

Yabancı yatırımcıdan Türk içecek devine yüksek talep

Coca-Cola İçecek’in yedi yıl vadeli 500 milyon dolarlık Eurobond ihracı yabancı yatırımcılardan yüksek talep gördü. 300’den fazla yatırımcıdan 4,5 milyar doların üzerinde talep alan CCI’ın CEO’su Burak Başarır “9 katı talep aldığımız Eurobond ihracımız, yabancı yatırımcının ülkemize olan güveninin göstergesi oldu” dedi.

Anadolu Grubu’nun ana hissedarı olduğu; Türkiye, Orta Doğu, Orta Asya ve Pakistan’da; 25 fabrikası ve 10 bini aşkın çalışanıyla faaliyet gösteren Coca-Cola İçecek (CCI), yedi yıl vadeli yüzde 4.215 sabit kupon ödemeli 500 milyon dolarlık Eurobond ihracı gerçekleştirdi. Çoğunluğu Amerika ve İngiltere olmak üzere İsviçre ve Almanya’nın da arasında bulunduğu ülkelerden 300’ün üzerinde yatırımcıdan 9 katı talep alan bono ihracı, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ve CCI’a duyduğu güvenin göstergesi oldu. İhracı BNP Paribas, Citigroup Global Markets Limited, HSBC Bank PLC, J.P. Morgan Securities PLC ve MUFG Securities EMEA PLC bankaları yönetti.

Bono ihracından sağlanan nakdi, Türkiye ve yurt dışı operasyonlarındaki yatırımlarını sürdürmek ve mevcut bazı kredilerinin yeniden finansmanı için kullanacaklarını ifade eden CCI CEO’su Burak Başarır sözlerine şöyle devam etti: “Türk şirketleri arasında son yıllarda yapılan en düşük faiz oranlı Eurobond ihraçlarından birini gerçekleştirdik. 300 farklı yatırımcıdan ihraç ettiğimiz tutarın 9 katı talep gördük. Şirketimize gösterilen bu ilgi, yabancı yatırımcının Türkiye’ye duyduğu güvenin de tam olduğunun göstergesi. Biz de ülkemize olan sonsuz güvenimizle yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Bunu geçtiğimiz ay açılışını yaptığımız Isparta fabrikası yatırımımızla da gösterdik.”