​İGA, lise öğrencilerini göklere ulaştırmaya devam ediyor

İstanbul Yeni Havalimanı’nın inşaat ve işletmesini üstlenen İGA, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İTÜ işbirliği ile bu yıl ikinci kez düzenlediği ‘İstanbul Liseler Arası Model Uçak Yarışması’nın ön elemelerini tamamladı. İstanbul genelinde 30 farklı okuldan 172 öğrencinin başvurduğu programda, 46 öğrenci ön elemeleri geçerek eğitimlere katılmaya hak kazandı. Öğrenciler İTÜ akademisyenlerinden üç hafta teorik, beş hafta ise model uçak tasarım ve uygulama eğitimleri alarak finalde düzenlenecek yarışmada kendi tasarladıkları model uçaklarla göklere dokunacak.

Türkiye’yi sivil havacılıkta zirveye taşıyacak, dünyanın tek çatı altında sıfırdan yapılan en büyük havalimanını inşa eden İGA, bu proje ile gençlerin havacılık alanına daha çok yönelmesi ve bu alanda kaliteli iş gücü yaratılmasını hedefliyor. Henüz lisedeyken öğrencilerin kariyer seçimlerine destek olmaktan ve onlara üniversitede akademik eğitim deneyimini yaşatmaktan mutluluk duyduklarını belirten İGA Havalimanları İnşaatı CEO’su Yusuf Akçayoğlu şöyle konuştu: “Geçtiğimiz yıl yüzü aşkın öğrencinin başvurduğu programımızda eğitimleri tamamlayan 31 öğrenci ekipler halinde model uçaklarını tasarladı. Öğrencilerin mutluluğunu ve akademisyenlerle birlikte çalışmaktan duydukları heyecanı paylaşırken, final yarışmamızda göklere ulaşan model uçaklarıyla geleceğimizin ne kadar parlak olduğunu görüp tekrar gururlandık. Bu yıl da programa ilgi artarak devam ediyor. Havacılık sektörüne katma değer sağlamak ve İstanbul Yeni Havalimanı ile sivil havacılıkta bir merkez olacak konumlanacak olan ülkemizde gençlerin bu alana ilgisinin artmasını sağlamak misyonumuzun bir parçası. 25 Mart’ta eğitimlere başlayan öğrencilerimizin finalde yarıştıracakları tasarımlarını görmek için sabırsızlanıyoruz”.

İGA yetkilileri 8 Nisan Cumartesi günü İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Serkan Gür ve İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı İbrahim Özkol ve Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi akademisyenlerinin de katılımıyla öğrencilerle motivasyon kahvaltısında bir araya geldi. Etkinlikte öğrencileri başarılarından dolayı tebrik eden İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Özkol, İGA ile böyle özel bir projede yer aldıkları için duydukları memnuniyeti dile getirdi.

Final yarışması 14 Mayıs’ta

Seçilen 46 öğrenci, İTÜ Ayazağa Kampüsü’nde gerçekleştirilecek eğitimlere katılacak ve model uçaklarını tasarlayacak. İnsansız hava araçları konusunda uzman İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğretim üyeleri tarafından verilecek teorik eğitimler, devamında grup çalışmaları ile desteklenecek. Teorik eğitimlerin sonunda bir değerlendirme sınavına giren katılımcılar arasında 20 öğrenci, gruplar halinde, bir model uçağı adım adım tasarlayacakları ve beş haftasonu sürecek bir pratik eğitimden geçecekler. 14 Mayıs’ta yapılacak yarışma finalinde ise öğrenciler yaptıkları model uçakları jürilerinin beğenisine sunacak ve birincilik ödülü için yarışacak. Yarışmayı birinci olarak tamamlayan takım, teknoloji marketlerinde geçerli olacak 6 bin TL değerinde hediye çeki kazanacak; ikinci takım 4 bin TL, üçüncü takım ise 2 bin TL değerinde hediye çekiyle ödüllendirilecek. Ayrıca ödüle hak kazanan tüm öğrenciler İstanbul Yeni Havalimanı proje sahasını gezme ve bu projede staj yapma şansı elde edecekler.

Albaraka Türk 110 Milyon TL Tutarında Kira Sertifikası İhraç Etti

Albaraka Türk, nitelikli yatırımcılara yönelik 110 milyon TL tutarında başarılı bir Kira Sertifikası (Sukuk) ihracı gerçekleştirdi.

Türkiye’deki 30 yıllık tecrübesiyle katılım bankacılığı sektöründe ilklerin öncüsü Albaraka Türk, 31 Mart 2017’de bir kez daha nitelikli yatırımcılara yönelik 179 gün vadeli Kira Sertifikası (Sukuk) ihracını gerçekleştirdi.

2016 yılında yatırımcılarına yönelik ürün çeşitlendirme çalışmaları kapsamında yurt içi Kira Sertifikası ihraçlarına başlayan Albaraka Türk, 2016’nın Nisan, Haziran, Ekim ve Aralık aylarında nitelikli yatırımcılara yönelik ortalama 179 gün vadeli toplam dört adet kira sertifikası ihracı gerçekleştirdi. İhraçlar, Finans Yatırım Menkul Değerler A.Ş. aracılığıyla, Sermaye Piyasası Kurulu’ndan alınan 1 milyar TL’lik üst tavan onayı kapsamında, Bereket Varlık Kiralama Şirketi tarafından Yönetim Sözleşmesi’ne dayalı olarak tamamlandı.

Yeni yatırım bankacılığı uygulamalarını başarıyla hayata geçiren Albaraka Türk, aynı zamanda yatırımcı tabanını genişletmeye devam ediyor. Planlarına uygun olarak yatırım bankacılığı uygulamalarıyla çok çeşitli yatırımcı kitlesine ulaşan Albaraka Türk, hem 2016 yılında gerçekleştirdiği ihraçlarda, hem 31 Mart 2017 tarihli Kira Sertifikası (Sukuk) ihracında bankalar, portföy yönetim şirketleri, yatırım şirketleri, sigorta ve emeklilik fonlarının yanı sıra, nitelikli yatırımcı olan bireysel müşterilerin de ilgisini çekti.

Albaraka Türk, yatırımcılarına yönelik farklı çözümlerinin başarısını özellikle son gerçekleştirilen Kira Sertifikası (Sukuk) ihracı ile yeniden ortaya koydu . İhraç için planlanan nominal tutar 100 milyon TL iken, 31 Mart 2017 tarihinde 179 gün vadeli ihraç 110 milyon TL olarak gerçekleşti. Beklenenin üstünde gelen talepler, Albaraka Türk’ün piyasadaki güçlü itibarını ve duyulan güveni bir kez daha gözler önüne serdi.

Perakendenin Dünya Finalinde Boyner Grup’a Ödül

Boyner Grup, Dünya Perakende Kongresi kapsamında verilen ve perakende sektörünün en prestijli ödülü olarak kabul edilen “Dünya Perakende Ödülleri”nde Türkiye’ye birincilik getirdi. Grup, Dubai’deki finalde Asistanım projesiyle “En İyi Dijital Müşteri Deneyimi” ödülünü kazandı.

Türkiye’nin halka açık, gıda ve elektronik dışı en büyük perakende grubu Boyner Grup, perakende sektörünün, küresel çapta başarılı uygulamalarının ödüllendirildiği Dünya Perakende Ödülleri’nde (World Retail Awards) mağazacılıkta sınırları kaldıran Asistanım uygulamasıyla “Best Digital Customer Experience Initiative / En İyi Dijital Müşteri Deneyimi’’ kategorisinde şampiyonluğu Türkiye’ye getirdi. Dubai’de düzenlenen Dünya Perakende Kongresi’nin kapanışındaki ödül töreninde ödülü Boyner Grup Proje Yöneticisi Seda Çınlar aldı.

Asistanım Global Uygulamalarla Yarıştı

Geçtiğimiz yıl başlayan ve tüm Boyner grup mağazalarında hayata geçirilmesi hedeflenen dijital uygulama ‘’Asistanım’’ ile perakende dünyasının global markalarının yarıştığı ödüllerde birinci olan Boyner Grup, En İyi Dijital Müşteri Deneyimi kategorisi finalindeDress in the City, El Corte Ingles, Marks&Spencer, Geant, Saudi Telecom, Singapore Telecom, Superdry ve Seymour Powell ile yarıştı.

2007’den bu yana gerçekleştirilen Dünya Perakende Ödülleri’nde bugüne kadar çeşitli kategorilerde ödül alan markalar arasında; Apple, Amazon, Vodafone, Net-a-Porter, Louis Vitton, Marks&Spencer, Macy’s, Ikea, Verizon ve Starbucks gibi önemli global markalar bulunuyor.

Perakendenin dünya finalinde Türkiye’ye birincilik getiren “Asistanım” satış danışmanlarına sağlanan özel tasarlanan mobil terminaller sayesinde hem müşterilerin hem de satış danışmanlarının hayatı kolaylaşıyor. Tüm mağazalardaki stokların ve ürünlerin anlık kontrol edilebildiği cihazlar sayesinde mağazalar sınırsız hale geliyor. Boyner Grup için özel olarak geliştirilen ve yüzde 100 yerli olan “Asistanım” uygulaması stok kontrolü dışında içinde ödeme sistemi de bulunmasıyla fark yaratıyor. “Asistanım”, Beymen mağazalarında ve Boyner Grup şirketlerinin tamamında kullanılıyor.

Türk şirketinin CDN platformu dünya devlerini geride bıraktı

Bağımsız ölçümleme şirketi Cedexis’in verilerine göre, Medianova’nın CDN platformu Türkiye’nin en hızlısı konumunda bulunuyor. Medianova CEO’su Serkan Sevim, “Aralarında dünya devlerinin de bulunduğu rakiplerimizi geride bırakmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

Medianova’nın CDN platformu ile Türkiye’nin en hızlısı unvanını alarak küresel rakiplerinin önüne geçtiğini söyleyen CEO Serkan Sevim, “Aralarında dünya devlerinin de bulunduğu tüm rakiplerimizi geride bırakmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bağımsız ölçümleme şirketi Cedexis’in bulut servislerinin son kullanıcı gözünden anlık olarak ölçümlenmesine dayanan ‘Real User Monitoring’ (RUM) verilerine göre, Medianova Türkiye’de en hızlı CDN konumunda bulunuyor. Aynı verilere göre, Avrupa ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde de ilk üç şirket arasında yer alıyoruz” dedi.

Artık globalde müşterilerin birebir kullanıcı gözünden yapılan ölçümlere göre üstün performans talep ettiklerini belirten Sevim, “RUM trendi ile birlikte dijital performanslar gerçek kullanıcı gözünden ölçülmeye başlandı. Bu trendle doğal olarak kendini RUM ile kontrol eden ve geliştiren CDN’ler öne çıkıyor. Buna göre şu an Türkiye’nin en hızlı CDN’i olarak hizmet veriyoruz. Bir Türk şirketi olarak geldiğimiz nokta gerçekten gurur verici” diye konuştu.

Yerli bir firma olarak 10 yıldır CDN hizmeti veriyor olmalarının önemli bir nokta olduğuna dikkat çeken Sevim, “RUM verilerine göre, bir son kullanıcı Medianova CDN platformunda bulunan bir video servisini ortalamada 1,12 saniyede seyretmeye başlıyor. Ayrıca 20 milisaniye gibi son derece kısa bir sürede bir görseli kullanıcının internet tarayıcısına yüklemeye başlıyoruz. Bunlar performans anlamında Türkiye’de daha önce konuşulmayan değerler. Bugün dünyanın en büyük oyun şirketlerinden ikisinin de altyapısında Medianova CDN’i kullanıyor olması, ülkemizin teknoloji ihracatı açısından da önem taşıyor” dedi.

Serkan Sevim’in verdiği bilgilere göre, dünyanın en büyük 10 bin internet sitesi arasında yapılan bir araştırmaya göre, bu grupta CDN kullanım oranı yüzde 48,3 civarında bulunuyor. Dünyanın en büyük 1 milyon internet sitesinde ise bu oran yüzde 14,7’ye düşüyor. Sevim bu durumu, “Yüksek trafikli web siteleri daha büyük sorunlarla uğraştığı için CDN’in faydasını çok daha net görebiliyor” sözleri ile açıklıyor.

“Airpreneurs” programı İzmir’de

– Havacılık ve uzay sektörünün lideri Boeing, Türkiye Girişimcilik Vakfı ile birlikte üniversite öğrencilerine yeni bir fırsat sunuyor. Gençleri havacılık alanında daha girişimci kılmak ve bu alanda yeni fikirlerin ortaya çıkmasını sağlamak amacıyla geliştirilen ve lansmanı Ankara Bilkent Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “Airpreneurs” programının beşinci ayağı Dokuz Eylül Üniversitesi ve Katip Çelebi Üniversitesi ile birlikte İzmir’de gerçekleştirildi.

Program önümüzdeki aylarda Elazığ Fırat Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi olmak üzere 2 ayrı üniversite ile birlikte gerçekleştirilecek.

Program, “hackathon” olarak adlandırılan yuvarlak masa workshoplarıyla yeni fikirlere ilham olacak, öğrencilerin fikirlerini yarıştırabilecekleri her branştan öğrenciler için hazırlanmıştır. Program sonunda iki kişi, konferanslar ve havacılık alanındaki yatırımcılarla bir araya gelme imkanı tanıyan aynı zamanda da kapsamlı bir iş ağı olan Startup İstanbul ve Startup Turkey’e katılma hakkı kazanacak.

​Japonya’nın dev akü markası Türkiye pazarında!

Dünya akü sektörünün öncü markalarından Yuasa, ilk kez Türkiye pazarında sektörle buluşuyor. Yuasa yeni nesil akü teknolojilerini 6-9 Nisan tarihleri arasında İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Automechanika fuarında Türkiye pazarına tanıtıyor

 

Dünya akü sektörünün öncü markalarından Yuasa,6-9 Nisan’da Türkiye ve Avrupa’nın otomotiv endüstrisi liderlerini bir araya getiren fuarıAutomechanika İstanbul’da sektörle buluşuyor.

İnci GS Yuasa İcra Kurulu Direktörü Cihan Elbirlik, “Her yıl katılmaya özen gösterdiğimiz Automechanika İstanbul’da bu yıl YUASA markamızı otomotiv endüstrisinin profesyonelleri ile buluşturmanın heyecanını yaşıyoruz. Japon teknolojisini yerel ve uluslararası pazardaki tecrübemizle birleştirerek her zaman en iyiyi hedefledik ve bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz. İleri teknoloji ile geliştirilen ve yüksek performans sunan YUASA markalı akülerimiz, SMF (bakım gerektirmeyen), Asia, Ağır Vasıta, AGM ve EFB serileri ile 2017 itibariyle perakende satış noktalarında yerini almaya başladı. İnci GS Yuasa olarak yenilikçi yapımızı güçlendirmeye ve sektörün ihtiyaçlarına en hızlı ve en kaliteli şekilde cevap vermeye devam edeceğiz” dedi.

Ege’nin ilk plastik ve ambalaj teknolojileri fuarı PlastPak 2017 İzmir’de kapılarını açtı

2016 yılında miktarda 1 milyon ton, değerde ise 3,2 milyar dolarlık plastik üretimine imza atan Egeli plastikçiler, ekonomiye 1,2 milyar dolar katma değer sağladı. 342 firma ile sektörün İstanbul’dan sonraki ikinci merkezi kabul edilen İzmir, plastik ve ambalaj sektöründen firmaları buluşturdu. PAGEV, Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD), EGEPLASDER, TÜYAP iş birliği ve Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) himayelerinde düzenlenen bölgenin ilk plastik ve ambalaj teknolojileri fuarı PlastPak 2017 Fuarİzmir’de kapılarını açtı. Ege’nin en büyük sektör buluşması olmaya aday gösterilen PlastPak Fuarı ile birlikte İzmir’in plastikçiler için önemli ticaret merkezlerinden biri olması hedefleniyor. Fuar kapsamında gerçekleştirilen “Ege Bölgesi Plastik Sanayi Buluşması” ile bir araya gelen sektör temsilcileri hem Ege bölgesinin hem de değişen dünyada plastik sektörünün rolünü önemli konuşmacılarla mercek altına aldı.

Dünyanın en büyük ikinci, Türkiye ve Avrasya’nın en büyük fuarı olan PlastEurasiaFuarı’nı düzenleyen Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) ve Avrasya Ambalaj Fuarı’nı düzenleyen Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD); Türk plastik ve ambalaj sektörünün gelişmesi ve büyümesi adına çalışmalarını sürdürüyor.Sektörün gücünü Ege’de de göstermeye kararlı olan PAGEV, ASD ve EGEPLASDER güçlerini birleştirdi ve bu yıl bir ilke daha imza atarak TÜYAP iş birliğiyle ve Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) himayelerinde 8 Nisan 2017 Cumartesi günü İzmir’de PlastPak 2017 Plastik ve Ambalaj Teknolojisi Makine ve Malzemeleri Fuarı’nın açılışını yaptı. Ege Bölgesi’nin en büyük sektör buluşması olmaya aday PlastPak 2017 ayrıca İzmir’in konumu, kapsamı, bölgesel kimliği ve dinamik yapısıyla sektörünün en önemli ticaret merkezlerinden biri olacak.

Fuarİzmir’de 8-12 Nisan 2017 tarihleri arasında ziyaretçilerini bekleyen PlastPak 2017 kapsamında plastik makineleri, kimyasal ve hammaddeler, kalıp, ısı ve kontrol cihazları, makine yan ve ara sanayi, hidrolik ve pnömatik sistemler, ambalaj makineleri, ambalaj ürünleri, ambalaj üretimine yönelik yardımcı cihaz, donanım ve sistemler, hammadde ve ara ürünler, hizmetler ve geri dönüşüm ile ilgili ürünler sergilenecek.

Ege Bölgesi 2016 yılında 3,2 milyar dolarlık plastik üretti…

Türkiye’nin en büyük ikinci sanayi bölgesi olan Ege’de hammadde, kauçuk malzemeleri ve makina üreticileri dâhil olmak üzere plastik sektöründe faaliyet gösteren 502 firma bulunuyor. Firmaların 342’sine ev sahipliği yapan İzmir ise İstanbul’dan sonra plastik sektörünün ikinci büyük merkezi konumunda yer alıyor. Egeli plastikçiler, Türkiye plastik sektörü toplam istihdamının yüzde 12’sini oluşturan 30 bin kişiye istihdam sağlıyor. Ege Bölgesi’nden gerçekleştirilen plastik mamul üretimi 2016 yılında miktarda 1 milyon 68 bin ton, değerde ise 3,2 milyar dolar oldu. Bölge plastik sektörü ekonomiye 1 milyar 280 milyon dolar katma değer sağladı.

2016 yılında Ege Bölgesi’nden 113 bin tonu hammadde, 233 bin tonu mamul olmak üzere toplam 345 bin ton ihracat yapıldı. Bölgenin plastik mamul tüketimi ise 2016 yılında 1 milyon 578 bin tona ulaştı.

PAGEV Ege Bölgesi plastik sanayicilerini bir araya getirdi…

Fuar’ın açılışının ardından PAGEV, 2016 yılında üretim, ihracat ve tüketimde önemli başarılara imza atan Egeli Plastikçileri “Ege Bölgesi Plastik Sanayi Buluşması”nda bir araya getirdi. PAGEV ve TOBB Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sanayi Meclisi Başkanı Yavuz Eroğlu’nun ev sahipliğini üstlendiği toplantıya EBSO Başkan Yardımcısı Erdoğan Çiçekçi, ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, EGEPLASDER Başkan Yardımcısı Şener Gencer ile sektörün önde gelen temsilcileri katıldı.

Ege Bölgesi plastik sektörünün de değerlendirildiği toplantı çerçevesinde “Değişen Dünya Ekonomisinde Türkiye ve Plastik Sektörünün Rolü” başlıklı bir de panel düzenlendi. Moderatörlüğünü PETKİM Petrokimya Holding A.Ş.’den Mevlüt Çetinkaya’nın üstlendiği panelde SOCAR Türkiye Danışmanı Hayati Öztürk, Polinas Genel Müdürü Merih Ceyhan ve Dünya Gazetesi Köşe Yazarı Rüştü Bozkurt konuşmacı olarak yer aldı. Son dönemde küresel ekonomideki değişkenlerin Türkiye ve plastik sektörüne etkileri ele alındı ve firmaların bu konuda üstlenmesi gereken rol aktarıldı.

PlastPak 2017 Fuarı açılışının ardından Ege Bölgesi Plastik Sanayi Buluşması’nda sektör temsilcileri ile bir araya gelen PAGEV ve TOBB Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sanayi Meclisi Başkanı Yavuz Eroğlu konuşmasında Ege Bölgesi’nin üretim, ihracat, istihdam ve katma değeriyle sektörde önemli bir payı üstlendiğini söyledi. Yavuz Eroğlu, “Ege Bölgesi 2016 yılında ulaştığı miktarda 1 milyon 68 bin ton, değerde ise 3,2 milyar dolarlık plastik mamul üretimi ile sektörün bu bölgedeki etkinliğini gözler önüne seriyor. PAGEV olarak ASD, EGEPLASDER, TÜYAP işbirliği ve EBSO himayelerinde, firmalarımızın gösterdiği başarılı performansı bu fuarla pekiştirmek istedik. Bu yıl ilk kez düzenlediğimiz PlastPak 2017 Plastik ve Ambalaj Teknolojisi Makine ve Malzemeleri Fuarı ile Egeli plastik firmalarımız gücünü gösterme fırsatı bulacak. Plastik, ambalaj ve makine sektörlerinde faaliyet gösteren önemli firmalar ile yurtiçi ve yurtdışından gelecek on binlerce imalatçı ve profesyonel ziyaretçiyi aynı çatı altında buluşturacak fuar sayesinde en son teknolojiler ve hizmetler yakından görülebilecek. PlastPak Fuarı’nın tıpkı PlastEuraisa ve Avrasya Ambalaj Fuarı gibi önümüzdeki yıllarda giderek büyüyeceğine inanıyoruz” dedi.

Fuar vesilesiyle sektör temsilcileri ile bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, “Egeli üreticilerimiz ve sektörümüzün değerli temsilcileri ile bir arada olmak, sektörün mevcut durumu ve geleceği konusunda görüş alışverişinde bulunmaktan son derece mutluyuz. Türk plastik sektörü, üretim ve ihracat rakamları ile gurur duyacağımız bir performans gösteriyor. Dünyanın en büyük 6’ıncı, Avrupa’nın ikinci büyük üreticisi konumundayız. Bu başarıda payı olan firmalarımızı yürekten kutluyorum. Diğer yandan sektörümüzün vizyonunu ve gelecek stratejilerini belirlemek, değişen dünyaya ve ekonomiye ayak uydurabiliyor olmamız gerekiyor. Bunun için İzmir’deyiz. PAGEV olarak üstlendiğimiz misyon ile Türkiye’nin önemli sanayilerinden biri olan plastik sektörünün İzmir ve Ege Bölgesi’ndeki gelişimine desteğimizi sürdürmeye ve her zaman firmalarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Dünyaca ünlü Heafey Group en yeni projesi Ocean Conrad Resort’u tanıttı

Dünyaca ünlü Amerikalı gayrımenkul şirketi Heafey Group , Florida’nın en güzel sahillerinden Fort Laudardale de yer alan Ocean Conrad Resort projesini Türk yatırımcılara tanıttı.

Heafey Group Başkan Yardımcısı Carmine Zayoun ve Heafey Group Uluslararası Pazarlama Direktörü Emel Onur’un katılımıyla 6 Nisan 2017 tarihinde düzenlenen Basın Toplantısında, Amerika’da gayrimenkul sahibi olmanın sağlayacağı avantajlar, son zamanlarda Türklerin favori yatırım şekli olan Condo-Hotel modeline yatırım yaparak Green Card alma fırsatı, Türk yatırımcıların Miami ve Fort Lauderdale’deki gayrimenkullere hızla artan ilgisi ve Heafey Group’un en yeni projesi Ocean Conrad Resort hakkında bilgi verildi.

Heafey Group Başkan Yardımcısı Carmine Zayoun “Türkiye’de olmaktan çok mutluyuz. Geçmiş yıllarda Miami ağırlıklı olarak Güney Amerikalı yatırımcılar tarafından tercih ediliyordu ancak son dönemde Türklerin ilgisi çok arttı. Türkler özellikle condo-hotel modelini çok seviyor. Otel onların uzaktaki evi gibi ama kendileri kullanmadıklarında yatırımlarının dünyaca ünlü bir marka tarafından yönetiliyor olması onlara ayrıca güven veriyor. Fort Lauderdale’deki yatırımlar sadece geçen sene %9.8 oranında değer kazandı. Bu da doğru gayrımenkul seçiminin yatırımdaki önemini gösteriyor“ dedi.

Heafey Group Uluslararası Pazarlama Direktörü Emel Onur toplantıda yaptığı konuşmadaSon zamanlarda Florida’ya gelen Türk yatırımcıların sayısı katlanarak artıyor. Miami her zaman sanatçıların ve yatırımcıların gözdesiydi. Şimdi de aralarında şirket üst düzey yöneticileri, doktorlar, avukatların yer aldığı beyaz yakalıların ilgisinin arttığını gözlemliyoruz. Herşeyi bırakıp Amerika’ya taşınmayı düşünmeyen, bir ayağım Florida’da olsun diyen yatırımcılar, özellikle condo-hotel modeline rağbet gösteriyor. Bu şekilde hem yatırımlarının para kazanması, hem de senede 1-2 ay gelip evlerinin tadını çıkartabiliyor olmaları onlara çok cazip geliyor” dedi.

Amerika’nın Venediği: Fort Lauderdale

Fort Lauderdale Miami’nin yarım saat kadar kuzeyinde ve Miami’ye nazaran daha “ekonomik okyanus kıyısı hayatı” ile kendisine “Venice of the America’s” dedirten kanalları, sakin ve homojen demografik yapısıyla tanınan bir şehir.

Heafy Group’un Atlantik Okyanusu kıyısında, Milyarderler Şeridi denilen Ritz Carlton, W, Paramount Four Seasons ve Conrad Resort’tan olusan sahil seridindeki ultra lux yeni yatırımı Ocean Conrad Resort, Türk yatırımcılara Florida yasam stilini sunarken aynı zamanda yatırıma para kazandırmayı amaçlıyor.

Hem yatırım, hem tatil fırsatı

Dünyaca ünlü Fort Lauderdale plajının tam karşısında iki binadan oluşan, nefes kesen Atlantic okyanusu manzaralı Ocean Conrad Resort 24 katlı olup 6inci kat ile 17 katlar arasi condo hotel 18 ile 24 uncu katlar arası rezidanstır.

Arzu eden ev sahipleri dairelerini Hilton Conrad’ a kiralayip senelik % 8 brüt kira geliri garantisi elde edebilirler. Ayrıca dairelerini senede 30 gun Conrad’in bütün imkanlarından yararlanarak ücretsiz kullanabilirler. Bu kapsamda Golf ve Tenis Country club üyeliğini de bedava kazanırlar.

İpek Kağıt’ın Halkla İlişkiler Ajansı Aristo oldu

Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Grubu’nda yer alan, Türkiye’nin en çok bilinen temizlik kağıdı markaları Selpak ve Solo’yu bünyesinde bulunduran İpek Kağıt, yeni dönem iletişim çalışmalarını yürütmek üzere Aristo İletişim’i tercih etti.

Türkiye temizlik kağıdı pazarının lider kuruluşu İpek Kağıt iletişim çalışmalarını Aristo ile birlikte yürütecek.

Mendil sözcüğüyle özdeşleşmiş olan Selpak ve tüketicilerin farklı beklentilerini karşılayan Solo, Silen, Servis markalarıyla kurulduğu yıldan bu yana Türkiye temizlik kağıdı pazarının lideri konumunda bulunan İpek Kağıt; tuvalet kağıdı, kağıt havlu, peçete, mendil, kutu mendil gibi ürünlerini tüketicilerle buluşturuyor.

Aristo İletişim; İpek Kağıt ve markalarına kurumsal iletişim, stratejik medya ilişkileri yönetimi, iç iletişim, ürün ve hizmet iletişimi alanlarında hizmet verecek. Aristo İletişim; İpek Kağıt dışında Eczacıbaşı Hijyen Ürünleri, Eczacıbaşı Profesyonel ve Eczacıbaşı Girişim kuruluşlarının da iletişim çalışmalarını yürütüyor.

Yataş Grup’un Yeni İletişim Ortağı Excel Oldu

Excel İletişim ve Algı Yönetimi, Yataş Grup ve bünyesindeki Türkiye’nin yatak, mobilya ve ev tekstili alanlarında lider markaları Yataş Bedding ve Enza Home’un stratejik iletişim ortağı oldu.

Her geçen yıl yurtiçi ve yurtdışı mağaza yatırımlarıyla dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Yataş Grup; kalitesi, yenilikçi ve fonksiyonel tasarım anlayışı ile yürüttüğü faaliyetlerinin stratejik iletişim çalışmalarını, Nisan ayı itibariyle Excel İletişim ve Algı Yönetimi ile yürütecek.

Yataş, gelişen teknolojisi ve günden güne artan üretim kapasitesiyle genç ve dinamik bir firma olarak; yatak, mobilya ve ev tekstili sektörlerinde liderlik pozisyonunu muhafaza etmek için kendi alanında “ilk”leri gerçekleştirmeye devam etmektedir. Değişen ve yenilenen mağazacılık anlayışıyla mağaza yapılanmasında iki farklı konsepte geçen Yataş, bu iki konsept ile yatak ve mobilya uzmanlığını, modern mağazacılık vizyonuyla birleştirerek, tüketicilerine en kaliteli alışveriş deneyimini sunmaktadır.

Hizmet verdiği marka ve kurumlara özel somut çözümleri, yenilikçi fikirler ve ölçülebilir sonuçlarla sunan Excel İletişim ve Algı Yönetimi, Nisan ayı itibariyle Yataş Grup’un stratejik iletişim çalışmalarını yürütecek ve iletişim liderliğini üstlenecek.

Yataş Grup hakkında

Yataş’ın temelini oluşturan Süntaş A.Ş., 1976 yılında kurulmuş, Anadolu’nun ilk sünger fabrikasıdır. 1979 yılında tesis yatırımlarını büyüterek süngerin yanı sıra süngerli yatak üretimine de başlayan şirket; 1981 yılında yaylı yatak üretimi, 1987 yılında ev tekstili ürünleri, 1993 yılında sofabed ( yataklı kanepe ) ve koltuk takımları üretimine başlayarak ürün gamını geliştirmiş ve markaya olan güveni, zengin hizmet anlayışı ve kalitesiyle pekiştirmiştir. Müşteri memnuniyetini temel ilke edinen Yataş, müşterilerine kaliteli ürünler sunmanın yanında, alanındaki dünya modasını ve son akımları takip ederek, en son yenilikleri ürünlerine yansıtmayı, müşterilerine en iyi hizmeti sunarak onlarla uzun vadeli ilişkiler kurmayı misyon edinmiştir. 2010 yılında, dünyanın 48 ülkesinde faaliyet gösteren bağımsız bir marka değerlendirme kuruluşu olan Superbrands tarafından, Türkiye’nin “süper markası” olarak seçilen Yataş, her geçen yıl dünyaya yayılmaya devam ediyor. Dünyanın pek çok ülkesine ihracat yapan Yataş; kalitesi, yenilikçi ve fonksiyonel tasarım anlayışı ile değişiyor ve gelişiyor.