Yeşil Lojistik

Yeşil Lojistik Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Yeşil Lojistik

Vefa TOROSLU

Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bağımsız Denetçi

vefa.toroslu@gmail.com

1. Giriş

Yeşil Lojistik Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemLojistik; doğru ürünün, doğru miktarda, doğru şekilde, doğru yerde, doğru zamanda, doğru fiyatla, doğru müşteriye ulaştırılması sürecidir. Lojistik maliyetler ise, işletmelerin lojistik faaliyetleri gerçekleştirmek amacıyla katlandıkları maliyetlerin bütününü ifade etmektedir. Bir başka deyişle işletmelerin lojistik faaliyetler için katlandıkları özverilerin parasal tutarıdır.

Lojistik faaliyetler hammaddelerin ve ürünlerin bulunduğu yer ile üretim yeri arasında ve üretim yeri ile tüketim merkezleri arasında gerçekleştirilen faaliyetler olup, bu merkezler arasında bir köprü işlevi görmektedir. Lojistik faaliyetler, üretim ve tüketim yerleri arasındaki mesafe ve zaman aralığının, dolayısıyla pazar yerindeki gereksinmenin yeterli ve ekonomik bir biçimde anında karşılanamamasının bir sonucudur. Lojistik faaliyetler; talep tahmini, üretim planlaması, satın alma, nakliye, stok yönetimi, depolama, elleçleme, ambalajlama, sipariş yönetimi, müşteri hizmeti, yer seçimi şeklinde sıralanabilir.

Yeşil lojistik, lojistik yaklaşımlardan biri olup, günümüzde sürdürülebilirlik kavramı çerçevesinde önemi giderek artmaktadır. Sürdürülebilirlik, tüm insanların potansiyellerini gerçekleştirmelerini ve aynı anda dünyanın yaşam destek sistemini koruyup geliştirecek şekilde yaşam kalitelerini iyileştirmelerini sağlayan dinamik bir süreçtir. Bir başka deyişle sürdürülebilirlik, günümüzün ve gelecek kuşakların ihtiyaçlarını tehlikeye atmadan, bugünün ihtiyaçlarını karşılayabilmek anlamına gelmektedir.

Lojistik faaliyetler küresel tedarik zincirlerinin hayati bir unsuru olmakla birlikte, kaynak tüketimi, karbon emisyonları ve ekolojik ayak izi açısından önemli bir baskı unsuru oluşturmaktadır. Bu olumsuz etkileri en aza indirgemek ve lojistik operasyonları sürdürülebilirlik ilkeleriyle uyumlu hale getirmek amacıyla “yeşil lojistik” kavramı ortaya çıkmıştır.

Yeşil lojistiğin önemi, geleneksel tedarik zinciri modellerini çevresel duyarlılıkla yeniden yapılandırılarak çevreye duyarlı yeni alternatifler sunmasından kaynaklanmaktadır. Bu yaklaşım, enerji verimliliği yüksek araçların kullanımı, optimizasyon algoritmalarıyla rota planlaması, alternatif yakıtların benimsenmesi, tersine lojistik uygulamaları ve atık yönetimi gibi stratejileri kapsamaktadır. Yeşil lojistik, sadece ekolojik fayda sağlamakla kalmaz, aynı zamanda operasyonel maliyetlerin azaltılması, kurumsal itibarın güçlendirilmesi ve yasal uyumluluğun güvence altına alınması gibi somut ekonomik avantajlar da sağlar. Dolayısıyla yeşil lojistik, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada işletmeler için vazgeçilmez bir stratejik dönüşüm aracıdır.

 2. Yeşil Lojistik Kavramı

Küreselleşme sürecinde hızla gelişen teknoloji ve artan sanayileşme, küresel ısınma, iklim değişikliği, sürdürülebilir kalkınma, çevresel sorumluluklar ve doğal kaynakların tükenme noktasına gelmesi gibi konuları ön plana çıkarmıştır. Bu çerçevede tüm dikkatler çevre üzerine odaklanmıştır. Özellikle karayolu taşımacılık faaliyetlerinin artmasıyla birlikte; hava kirliliği, gürültü kirliliği, CO2 emisyonları gibi olumsuzluklar meydana gelmiştir. Bu olumsuzluklar da işletmeleri yeşil lojistik uygulamalarına yönelmiştir.

Geleneksel lojistik yaklaşımı genellikle, çevresel sürdürülebilirlikle ilgili sorunları karar verme aşamasında bir kenara bırakmaktaydı. Geleneksel lojistik; taşıma, depolama, paketleme ve stok yönetiminin üreticiden tüketiciye olan dağıtımını organize ederken, çevresel değerlendirmeler geri dönüşüm ve ürün imhası için yeşil lojistik adı altında yeni bir alt kavram ortaya çıkarmıştır. Basit ekonomik büyümeye dayalı olan ve ekolojik çevrenin korunmasını göz ardı eden bu geleneksel gelişim modelinin değiştirilmesini sağlayan yeşil lojistik, kaynak temelli ekonomiden teknoloji temelli sisteme entegre şekilde geçişin de önünü açmaktadır.

Yeşil lojistik, yük dağılımı açısından enerji ve çevresel ayak izini azaltmaya çalışan tedarik zinciri uygulamalarını ifade etmektedir. Örneğin, bir işletme ambalaj malzemelerinin miktarını azaltmayı, başka işletme ise alternatif yakıtları kullanmayı hedeflerken her iki durumda da her işletme yeşil lojistik stratejisi uygulamaya çalışmış olmaktadır. Yeşil lojistik, lojistik faaliyetlerin ekolojik etkilerini ölçmek ve en aza indirmek için yapılan tüm girişimleri kapsamakta, menşe noktası ile tüketim noktası arasındaki mal ve hizmetler ile bilginin ileri ve geri akışlarında yer alan tüm faaliyetleri içermektedir.

Yeşil lojistik, karbon emisyonlarını azaltmayı amaçlayan gelişmiş lojistik teknolojisi ve çevre yönetimi ile lojistik sistemlerin planlanması, kontrolü, yönetimi ve uygulanmasını ifade etmektedir. Bir başka deyişle yeşil lojistik kaynak kullanımının optimum seviyede gerçekleştirilmesi, gereksiz kaynak tüketiminin ve israfın ortadan kaldırılması, ulusal ve uluslararası planlama yoluyla çevre kirliliğinin minimum düzeyde kalmasının sağlanması, kaynak tahsisinin optimize edilmesidir. Yeşil lojistikte lojistikle ilgili tüm faaliyetlerin çevresel etkilerinin hem ileriye hem de geriye doğru bağlantısı incelenmektedir.

Yeşil lojistik, ürün geliştirme ve çevreye duyarlı ürün ve hizmet üretme stratejilerinin birleştirildiği yeni bir yönetsel yaklaşımdır. Ürünlerin ve hizmetlerin çevreye duyarlı bir şekilde üretilmesi, satın alınması, dağıtımının yapılması, ömrünü tamamlamış ürünlerin geri dönüşümlerinin yapılması ve yeniden üretime kazandırılması, iade veya defolu ürünlerin farklı satış kanallarında yeniden satışa sunulması kapsamında yapılan lojistik faaliyetlerin tümüdür.

 3. Yeşil Lojistiğin Amaçları

Yeşil lojistiğin temel görevi, çevresel ve sosyal faktörleri dikkate alarak mal ve hizmetlerin sürdürülebilir üretimini ve dağıtımını sağlamaktır. Dolayısıyla yeşil lojistiğin hedefi, sadece temel lojistik politikaları uygulayan işlemeler üzerindeki etkiyle değil, aynı zamanda kirliliğin çevre üzerindeki etkisi gibi toplumsal çevre üzerindeki daha geniş etkilerle de ilgilidir.

Yeşil lojistik modellerinin amaçları ekonomik amaç, toplumsal amaç ve çevresel amaç olmak üzere üç ana amacı kapsar. Ayrıca her amacın kendi alt kriterleri de vardır.

Yeşil Lojistik şekil
Yeşil Lojistiğin Amaçları

Yeşil lojistik faaliyetleri etkin bir şekilde uygulandığında işletmelerin kontrol mekanizmasını güçlendirmekte, organizasyonların stratejik amaçlarına ulaşmada önemli bir rol oynamaktadır. Bunun dışında sağladığı geri dönüşümle birlikte çevresel imajı artırmakta ve daha etkin kaynak kullanımı sağlamaktadır. Ayrıca, yeşil lojistik faaliyetleri, çevrenin maruz kalacağı olası riskleri azaltarak işletmelerin yıkıcı rekabet ortamında pazar paylarının artmasına ve rekabet avantajı elde edilmesine olanak sağlamaktadır.

 4. Yeşil Lojistiğin Bileşenleri

Yeşil lojistiğin temelini oluşturan yeşil tedarik zincirinin ana bileşenleri yeşil satın alma, yeşil üretim, yeşil pazarlama/dağıtım ve tersine lojistiktir.

Yeşil Lojistiğin Bileşenleri şekil
Yeşil Lojistiğin Bileşenleri

Yukarıdaki şekilde gösterilen yeşil lojistiğin bileşenleri aşağıda tanımlanmıştır.

a. Yeşil Satın Alma: Satın alma sürecinde üründe kullanılan hammadde ve malzemelerin azaltılmasını, üreticilerin kim olduğunu, faydalı ömrün sonunda ürünün nasıl bertaraf edileceğini, yeniden kullanılmasını ve geri dönüştürülmesini içeren faaliyetler dahil olmak üzere çevresel etkilerin dikkate alındığı satın alma olarak tanımlanmaktadır.

b. Yeşil Üretim: Düşük çevresel etkilere sahip girdileri kullanan yüksek verimli, az veya hiç atık üretmeyen üretim süreçleri olarak tanımlanmaktadır.

c. Yeşil Dağıtım/Pazarlama: Pazarlama faaliyetlerinin çevre kirliliği ve enerji tüketimi üzerine etkilerinin incelendiği, çevre ve doğa dostu pazarlama ve optimal dağıtım ağının oluşturulması çabalarını ifade etmektedir.

d. Tersine Lojistik: Bir üreticinin daha önce sevk edilen ürünleri olası geri dönüşüm ve/veya yeniden üretim için tüketim noktasından itibaren geriye doğru kabul ettiği süreç olarak tanımlanmaktadır.

 5. Yeşil Lojistiğin Geleneksel Lojistik İle Karşılaştırılması

Geleneksel lojistik ile yeşil lojistik modellerinin karşılaştırılması aşağıdaki tabloda yapılmıştır.

Geleneksel Ve Yeşil Lojistik Farkı Tablosu

Üretim ve dağıtım kanalları için geleneksel lojistik modeller, operasyonel kısıtlamalar dikkate alındığında maliyetleri en aza indirmeyi hedeflemektedir. Yeşil lojistik ise maliyet minimizasyonunun yanı sıra ekolojik dengeyi de dikkate alarak hedeflerini gerçekleştirmeyi tercih etmektedir. Geleneksel lojistik genellikle fiyatı temel alarak optimal seçimler yapmaya çalışır. Buna karşılık yeşil lojistik hem fiyat hem de ekolojik seçimleri kendi bünyesinde toplar. Dönemler itibariyle değerlendirilecek olursa geleneksel lojistik modeli kısa dönemli ilişkilerde daha başarılıyken, yeşil lojistik modeli daha çok uzun dönemli ilişkiler geliştirmede başarılıdır. Geleneksel lojistik modelinde seçim ve yöntemleri değiştirebilme hızı oldukça esnek ve hızlı yapılabilirken yeşil lojistik modelinde bu durum tam tersidir.

Yeşil Lojistik Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemVefa TOROSLU

Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bağımsız Denetçi

vefa.toroslu@gmail.com

 

 

Kaynakça

 Fatma KILIÇ, Uluslararası Ticaretin Önemi Kapsamında Sürdürülebilir Lojistik, Hüseyin Ali KUT-vd. (Editör), Uluslararası Ticaret ve Lojistikte Güncel Yaklaşımlar ve Değerlendirmeler-4, Efe Akademi, İstanbul, 2022

Gözde Arcan YILMAZ-Hilal Yıldırır KESER, “Uluslararası Taşımacılık Sektörünün Etkinliğinde Yeşil Lojistik”, IV. International Caucasus-Central Asia Foreign Trade and Logistics Congress Proceeding Book, Adnan Menderes Üniversitesi, Aydın, 2018

Gül EKİNCİ, Değişen Dünya’da Öne Çıkan Üretim Faaliyetleri ve Yeşil Lojistik Ürünler, Zeynep KÖSE-Fatma Gül BİLGİNER, 21. Yüzyıl İş ve Ekonomi Dünyasının Değişen Dinamikleri, Hiper Yayın, İstanbul, 2019

Kadir AKSAY-Dilara Ünüvar ÜNLÜOĞLU, Paradokslar, Bileşenler ve İyi Örnekler Bağlamında Yeşil Lojistik, Neslihan Coşkun KARADAĞ-Abdullah BALCIOĞULLARI, Sosyal Bilimlerde Güncel Araştırma ve İncelemeler-II, Akademisyen Kitabevi, Ankara, 2022

Paşa GÜLTAŞ-Mustafa YÜCEL, “Yeşil Lojistik: Yeşil Ulaşım Hizmetleri Malatya Büyükşehir Belediyesi Örneği”, Akademik Yaklaşımlar Dergisi, Cilt: 6, Sayı:2, Kış 2015

Serkan GÜVERCİN, “Sürdürülebilir Kalkınma İçin Yeşil Lojistiğin Önemi Dünya ve Türkiye’deki Uygulama Örnekleri”, Sosyal Bilimler Dergisi, Yıl: 5, Sayı: 19, Ocak 2018

Shuzhu ZHANG, vd., “Swarm Intelligence Applied in Green Logistics: A Literature Review”, Engineering Applications of Artificial Intelligence, Vol. 34, 2015

Satınalma Dergisi Aralık 2025, Yıl:13, Sayı:156

Kapak Aralık 2025

Değerli Yöneticiler, sevgili okurlarımız,

Prof.dr.murat ErdalBir yılı daha birlikte tamamlıyoruz. Aslında sadece bir yılı değil; yüzlerce satın alma siparişini, sayısız tedarikçi görüşmesini, onlarca toplantıyı ve alınan birçok stratejik kararı da beraberce uğurluyoruz. Yeni yıla ilişkin şirket, departman ve kişisel hedefler tek tek masaya yatırılıyor, yol haritaları gözden geçiriliyor.

2025, tedarik zinciri ve satın alma profesyonelleri için yine kolay bir yıl olmadı. Maliyet baskıları, kur ve fiyat artışları, zorlu sözleşme müzakereleri, sürdürülebilirlik ve çevresel zorunluluklar derken; “rutin” sandığımız hiçbir iş aslında rutin olmadı. Yöneticilerle yaptığım her toplantıda aldığım izlenim şu: Satın alma fonksiyonu her geçen gün maliyet odaklı bir operasyondan, değer üreten stratejik bir iş ortağına doğru daha net bir biçimde evriliyor.

Satınalma Dergisi olarak bu dönüşümün hem tanığı hem de parçası olmaya gayret ediyoruz. Eğitim ve projelerde hep benzer sesi duyuyorum:

“Murat Hocam, gelişim adımları neler olmalı? İyi çalışan bir sistemi nasıl kurgulamalıyız?”

Yıl sonu değerlendirmelerinde, satın alma ve tedarik zinciri profesyonelleri olarak şu soruları da gündemimize almamızda fayda olduğuna inanıyorum: Bu yıl hangi alanlarda gerçekten güçlendik, hangi konuları erteledik; gelecek yıl için hangi eğitimleri ve projeleri ajandamızın ilk sırasına taşıyacağız?

Satın alma ve tedarik zinciri mesleği önümüzdeki yıllarda daha da fazla veriyle, daha fazla stratejik kararla, daha fazla teknoloji ve mevzuatla iç içe geçecek. Biz de Satınalma Dergisi ve BuyerNetwork ekosistemiyle, bu yolculuğunuzda sizlere eşlik etmeye devam edeceğiz. Amacımız; sahadan gelen gerçek gündemi, iyi uygulama örneklerini ve ders çıkarılacak vakaları görünür kılmak, ortak aklı çoğaltmaktır.

Yeni yılın sizlere sağlık, huzur, bereket ve güçlü iş birlikleri getirmesini diliyorum.

Satınalma ve tedarik zinciri ekiplerinizle, çalışma arkadaşlarınız ve tedarikçilerinizle birlikte iyi ki varsınız.

Prof. Dr. Murat ERDAL
Satınalma Dergisi – Editör

Satınalma Dergisi Aralık 2025
Satınalma Dergisi Aralık 2025

Dahilde İşleme Rejimi (DİR) Kapsamında Üretilmiş Eşyanın İhracatında İzlenecek Yol

Dahilde İşleme Rejimi (di̇r) Kapsamında üretilmiş Eşyanın İhracatında İzlenecek Yol Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Dahilde İşleme Rejimi (DİR) Kapsamında Üretilmiş Eşyanın İhracatında İzlenecek Yol

Kerim çoban Ve Sefa Yayla

Dahilde İşleme Rejimi (di̇r) Kapsamında üretilmiş Eşyanın İhracatında İzlenecek Yol Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemDahilde İşleme Rejimi (DİR), Ekonomik Etkili Gümrük Rejimlerinden Birisi Olup, serbest dolaşımda olmayan eşyanın, dahilde işleme rejimi çerçevesinde, Türkiye`de işlenerek veya başka eşyanın üretiminde kullanılarak Türkiye Gümrük Bölgesinden ihraç edilmek kaydıyla, geçici olarak ithal edilmesi, ithal edilen eşyaya ait vergilerin, kural olarak, giriş sırasında, tahakkuk ettirilmesi; ancak, tahsil edilmeyerek, geçici olarak ithal edilen eşyanın işlem görmüş ürünler şeklinde ihraç edilmesi halinde iade edilmek üzere, 6183 Sayılı Kanunda öngörülen teminat türlerine göre teminata bağlanmaktadır. Eşya geçici olarak ithal edilmiş olmasına karşın, yapılan bu tahakkuk, geçici değil kat`i tahakkuk işlemi olup, eşyanın ihraç edilmiş olması halinde, Gümrük Yükümlülüğü ortadan kalktığından, teminatta geri alınmaktadır.

Serbest dolaşımda bulunmayan ve dahilde işleme rejimi kapsamında geçici olarak ithal edilen eşya nihai olarak yurt dışına ihraç edileceğinden, bu eşyanın Türkiye Gümrük Bölgesine girişinin serbest dolaşıma giren eşya ile aynı kapsamda ve aynı hukuki statüde değerlendirilmesi mümkün değildir. O nedenle vergileri tahsil edilmeyip teminata bağlanır.

– Dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni ihracat taahhüdü, belgede/izinde belirtilen şartlar da dikkate alınmak suretiyle, dahilde işleme rejimi hükümleri çerçevesinde eşdeğer eşya ve/veya ithal eşyasından elde edilen işlem görmüş ürün ile değişmemiş eşyanın başlamış işlemler dahil olmak üzere ihraç edildiğinin tespiti kaydıyla kapatılır.

– “Dahilde işleme rejimi, gümrük kontrolü altında işleme rejimi ile geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlali hâlinde, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası verilir” hükmüne amirdir.

– Normal şartlarda, dahilde işleme belgesinde, hem izin sahibi firma hem ithalatçı firma hem de ihracatçı firma aynıdır. Eşyanın ihracat beyannamesinde 3151 rejim kodu ve Çıkış Kod 5 (ekspertiz raporu) ayniyet şartına göre gümrük işlemlerince tekemmül ettirilmektedir.

Ayrıca, beyannamenin 44 no.lu hanesine dahilde işleme belgesi sayı ve tarihi de yazılır. İhracat beyannamesi serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile de ilişkilendirilir.

– “İthal edilen eşyanın ihraç edilen işlem görmüş ürünün bünyesinde kullanıldığına ilişkin dahilde işleme izin belgesinde yer alan şartların yerine getirildiğinin teknik, bilimsel veya idareden kaynaklanan bir nedenle tespit edilememesi halinde, söz konusu şartın yerine getirildiği, firmanın stok ve muhasebe kayıtları dikkate alınarak düzenlenecek Yeminli Mali Müşavir Raporu ile tevsik edilebilir”.

–  “(1) Gümrük idaresince, dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamındaki işlemler; 2006/12 sayılı Tebliğ, genelgeler, talimatlar ve belgenin özel şartlar bölümünde belirtilen hükümler ile ihracat rejimi ve ilgili gümrük mevzuatı hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilir.

(2) Gümrük idaresince;

a) Dahilde işleme izin belgesinin/dahilde işleme izninin ithalat bölümünde belirtilen eşyanın;

1) Belge/izin süresinin geçerli olması,

2) Belgede/izinde kayıtlı gümrük tarife istatistik pozisyonunda olması,

3) Belgede kayıtlı satır kodunda olması,

4) Cinsinin değişmemesi,

5) Miktarın (belgede/izinde kayıtlı birimlerle) aşılmaması,

6) Belge/izin kapsamında varsa indirimli teminat uygulamasına ilişkin hususlar saklı kalmak üzere, vergilerin teminata bağlanması,

7) İthalat rejiminde ithali belli kurum veya kuruluşların müsaadesine bırakılmış eşya için, ithalat esnasında bu kurum veya kuruluşların müsaadesinin/ izninin aranması (Şartlı muafiyet sistemi çerçevesinde izin kapsamında yapılan ithalatta İthalat Rejim Kararının 7 nci maddesi hükmü hariç olmak üzere),

kaydıyla ithalatına izin verilir.

b) Belge/izin kapsamındaki ihracata ilişkin gümrük beyannamesi üzerinde;

1) Belgede/izinde kayıtlı gümrük tarife istatistik pozisyonunun,

2) Belgede kayıtlı satır kodunun,

3) Belgede/izinde belirtilen ihraç ürününün adının, özelliğinin ve miktarının (belgede/izinde kayıtlı birimlerle),

4) İlgili belge veya belgelerin sayısını içeren satır kodunun/izin veya izinlere ilişkin beyanname sayısının,

5) Firmanın imalatçı-ihracatçı veya ihracatçı sıfatıyla unvanının,

6) İhracatçı, dış ticaret sermaye şirketi ve sektörel dış ticaret şirketi adına düzenlenen belge/izin üzerinde kayıtlı bulunan yan sanayici unvanının,

7) İmalatçı-ihracatçı adına düzenlenen belge/izin üzerinde yan sanayici kaydının bulunması ve ihraç konusu eşyanın tamamının veya bir kısmının ya da üretiminin bir alt aşamasının yan sanayicinin üretimi ile gerçekleşmesi durumunda, bu yan sanayici unvanının,

yer alması kaydıyla ihracata izin verilir.

c) İthalat ve ihracat esnasında belgenin özel şartlar bölümündeki hükümler de dikkate alınarak işlem yapılır. Ancak, geçici veya kati anti-damping vergisi veya sübvansiyon vergisine tabi eşyanın ithalatında, belgenin özel şartlar bölümünde konuya ilişkin hüküm bulunup bulunmadığına bakılmaksızın sadece anti-damping ve sübvansiyon vergisine indirimli teminat uygulanmaz, bunun dışında bu ithalattan doğan vergi indirimli teminat uygulamasından yararlandırılır.

ç) Önceden ihracat konusu işlem görmüş ürünün ihracat vergisine tabi eşdeğer eşyadan elde edilmesi halinde, ihracat vergisi kadar teminat alınır.

d) İhracatın, A.TR dolaşım belgesi eşliğinde Avrupa Topluluğuna üye ülkelere veya menşe ispat belgeleri eşliğinde Avrupa Topluluğuna üye ülkelere, Pan-Avrupa Menşe Kümülasyonuna taraf ülkelere, Pan-Avrupa-Akdeniz Menşe Kümülasyonuna taraf ülkelere veya Serbest Ticaret Anlaşması imzalanmış bir ülkeye yapılması halinde, bu Tebliğin 33.maddesi hükmü çerçevesinde varsa telafi edici vergi tahsil edilir.

e) İlgili firma tarafından sonradan A.TR dolaşım belgesi veya menşe ispat belgeleri düzenlenmesinin talep edilmesi halinde; bu durum, ilgili gümrük idaresince taahhüt kapatma işlemini tekemmül ettiren ilgili bölge müdürlüğüne/ilgili gümrük idaresine bildirilir ve bu mercilerden alınacak cevabi yazı çerçevesinde, varsa ödenmesi gereken telafi edici verginin tahsil edildiğinin tevsiki kaydıyla ilgili gümrük idaresince A.TR dolaşım belgesi veya menşe ispat belgelerinin vize edilmesi işlemleri tesis edilir.

f) İhracat esnasında, belge özel şartında aksine bir hüküm olmadığı takdirde belge kapsamında önceden ithalatın yapılmış olması şartı aranmaz.

g) Belge üzerinde ihracı taahhüt edilen işlem görmüş ürünün gümrük tarife istatistik pozisyonu ile teknik ve ticari adı bakımından fiziki unsurları itibarıyla aynı madde olduğunun ilgili belge üzerinde görülmesi, çıkış esnasında gümrük beyannamesi ile ilgili işlemlerin sonuçlandırılması için gerekli ve yeterli şartları oluşturmakta olup, belgenin özel şartlar bölümünde aksine bir hüküm olmadıkça ayrıca ekspertiz raporu ve ayniyet istenmez.

ğ) Dahilde işleme izni kapsamında ihraç edilen işlem görmüş ürünün, ithal edilen eşyadan elde edilmediğine ilişkin karinelerin bulunması halinde, bu ürün için ekspertiz raporu istenebilir.

h) İhracatçı birlikleri genel sekreterliklerinin belge ihracat taahhüdünün kapatılmasına ilişkin yazısı ile, gerçekleşen ithalat ve ihracata ilişkin gümrük beyannameleri listeleri dikkate alınarak ithalat esnasında alınan teminat ve vergi, bu Tebliğin 40.maddesi hükmü çerçevesinde geri verilir.

ı) Bu maddenin (h) bendinde belirtilen gerçekleşen ithalat ve ihracata ilişkin gümrük beyannameleri listelerindeki gümrük beyannamelerinin ve eki belgelerin Bakanlık veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının denetim birimlerince yapılan inceleme ve soruşturma sonucunda, sahte olduğunun veya üzerinde tahrifat yapıldığının ya da gerçek dışı olduğunun veya gerçeği yansıtmadığının tespiti halinde,  alınan teminat/ firmaya iade edilmez, gerekli işlemlerin yapılmasını teminen ilgili bölge müdürlüğüne bilgi verilir.

Dahilde işleme rejimi kapsamında, üretilmiş olan mamul eşyanın ihraç kayıtlı olarak satılması halinde; bazı özel durumlar ortaya çıkmaktadır. 

– Dahilde işleme rejimi çerçevesinde üretilen eşyanın “ihraç kayıtlı” satılması halinde; Aracı ihracatçı ile yapılan ihracata ilişkin gümrük beyannamesi üzerinde, belge/izin sahibi ve varsa yan sanayici unvanları ile belge satır kodunun/izne ilişkin beyanname sayısının kaydedilmiş olması kaydıyla, ilgili gümrük idaresince ihracata izin verilir.

– İhraç kayıtlı satış faturası aşağıda belirtilen şekilde tanzim edilir.

– “İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.

Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur.

Formun Üstü

İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.

Formun Altı

Tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından KDV Kanunun 32.maddesi hükmü uygulanmaz.

Formun Üstü

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek Katma Değer Vergisi, ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamaz.

Formun Altı

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken Katma Değer Vergisi, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır.

Formun Üstü

İhracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebilir.”

Formun Altı

Uygulamada ihraç kayıtlı satış faturasına  “ihraç kayıtlı satılmıştır.” İbaresi de yazılır.

Eşyanın üretiminde yurt içi girdi kullanılıyor ve bu girdiler vergiler muaf değil ise, dahilde işleme belgesi sahibi ithalatçı firma, ödediği KDV’yi mahsup, iade, indirim konusu yapabilmesi için, ihraç kayıtlı satış faturasında ve ihracat beyannamesi 4 no.lu hanede “imalatçı firma bilgilerinin yer alması gerekir”

– Tescil-terkin uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ait bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ihracatçı lehine ortaya çıkan kur farkları için ihracatçı tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir. Söz konusu KDV imalatçı tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir. İmalatçı lehine kur farkı ortaya çıkması halinde 25 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin D bölümüne göre işlem yapılması gerekmektedir.

Ayrıca, eşyanın teminata bağlanan vergilerin geri alınabilmesi için Aracı İhracatçı tarafından, ihracat beyannamesi 44 no.lu hanesine, dahilde işleme belgesi sayı tarihinin yazılması ve eşyanın fiili ihracatından sonra (intaç tarihinden sonra), ihracat beyannamesinin kapatılmasından sonra ancak, üretim girdilerinin dahilde işleme rejimine girişi anında teminata bağlanan vergilere ilişkin teminat çözülebilmektedir.  Aracı ihracatçının herhangi bir hatası nedeniyle dahilde işleme rejimi şatlarının ihlali halinde, teminat irat kaydedilmekte, ayrıca şartları var ise, Gümrük Kanununun 238 inci maddesine göre de idari para cezası uygulanmaktadır. Ve hatta eşyanın kanununa aykırı olarak gümrük gözetiminden çıkarılması halinde yine şartları oluşmuş ise 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele kanunu hükümlerine göre de işlem yapılmaktadır.

Avrupa Birliği pazarında satılacak bir ürün; eğer Avrupa Birliġi Direktiflerinden birinin veya birkaçının kapsamına giriyorsa CE Markasını taşıması yasal bir zorunluluktur. “CE” Markası adını Fransızca “Avrupa’ya Uygunluk” anlamına gelen “Conformité Européene” kelimelerinin baş harflerinden almıştır. Bu düzenleme, üreticilerin CE işaretini ürünlerin üzerinde, ambalajlarında ve ürün hakkındaki her türlü doküman üzerinde kullanmalarını zorunlu kılmaktadır.

CE işareti üreticilere, ürünlerinin bazı standartlara ve gereksinimlere uygunluğunu sağlama yükümlülüğünü verirken kullanıcılarında ürünün temel kalite ve güvenlik standartlarına uyduğunu bilmesini sağlar. CE İşareti, pek çok kullanıcı tarafından bir kalite sembolü olarak bilinmektedir, CE İşareti/ (belgesi), ürünlerin, amacına uygun kullanılması halinde insan can ve mal güvenliği, bitki ve hayvan varlığı ile çevreye zarar vermeyeceğini, diğer bir ifadeyle ürünün güvenli bir ürün olduğunu gösteren bir işarettir. CE işareti ve eşya markası gibi belgelerin, etiket üzerinde gösterilme mecburiyeti bulunabilir.

Ticarette Teknik Düzenlemeler Yönetmeliği (16.08.2023 t. 32281 s. R.G.) kapsamında, İhracatçı ve ithalatçının sorumluluğu başlıklı 8 inci maddesine göre;

(1) İhracatçı, ihraç edeceği ürünlerin aşağıdaki şartlara uygun olmasından sorumludur:

a) Avrupa Birliği üyesi ülkelere ihraç edilen ürünler, 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanununun 2.maddesinin ikinci fıkrası kapsamında piyasaya arz edilmiş sayılır.

b) 7223 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Avrupa Birliği üyesi ülkeler dışındaki ülkelere ihraç edilen ürünlerin güvenli olması, tağşişe konu olmaması veya ürüne ilişkin işaretleme, etiketleme ve belgelendirmenin alıcıyı yanıltmayacak şekilde yapılması zorunludur…”

Not: Bu konu başta olmak üzere, YYS Yıllık Faaliyet Raporu Hazırlanması, YYS Yıllık Zorunlu Eğitimlerinin Verilmesi, YYS Revizyonları, Ön İzleme, Yeni YYS Belgesi Hazırlıkları ve YYS Belgesi Alım Süreci, YYS Başvuru Formlarının Doldurulması, YYS Danışmanlığı, vb. Tüm YYS Süreçleri hakkında daha fazla ayrıntılı bilgiyi, Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatı konularında gerekli Hukuki ve Mevzuat Desteğini, İdari ve Adli İtiraz Süreçleri, Dava Açılması, Dava Aşamalarının Takibi, İlgili Mevzuat Ve Hukuki Açılardan Gerekli İtiraz Ve Savunmaların Yapılarak Dava Sonucunun Olumlu Sonuçlandırılması, Sonradan Kontrol/ Firma İncelemesi Yaptırılması, Antrepo Açma , Antrepo Genişletme, AN6, AN7, AN8 Raporlarının düzenlenmesi, … vb, işlemleri, Sürekli/ Düzenli, Aylık, Yıllık Gümrük ve Dış Ticaret Danışmanlığı, Olay (Konu) Başı Gümrük ve Dış Ticaret Danışmanlığı, Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatı Eğitimleri, … vb. konularında yardım, destek, danışmanlık ve benzeri hizmetleri -İsterseniz- Firmalarımız “Çoban Gümrük Dış Ticaret Denetim, Danışmanlık ve Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği A. Ş.”den veya “Çözüm Denetim Gümrük Dış Ticaret Ve Danışmanlık A. Ş.”den alabilirsiniz.

Değerlendirme ve Sonuç:  

Dahilde işleme rejimi çerçevesinde ithal edilen eşyadan üretilmiş ürünler (Söz konusu eşyalar millileştirilmeden) ancak aracı ihracatçı kapsamında ihraç edilmek şartıyla ve “İhraç Edilmek Kaydıyla”) dahilde satabileceğinden, yukarıda yer alan mevzuat hükümleri ile 2006/12 sayılı Tebliğinin Aracı İhracatçı İle İhracat Başlıklı 29 uncu maddesin (2) inci fıkrasına göre “Aracı ihracatçı ile yapılan ihracata ilişkin gümrük beyannamesi üzerinde, belge/izin sahibi ve varsa yan sanayici unvanları ile belge satır kodunun/izne ilişkin beyanname sayısının kaydedilmiş olması kaydıyla, ilgili gümrük idaresince ihracata izin verilir.” Hükmü çerçevesinde ilgili belgeler üzerinde ilgili imalatçı firmanın isminin yer alması zorunludur.

Kısacası, DİR kapsamında, DİİB veya Dİİ sahibi firmanın ismi ve ilgili diğer zorunlu bilgiler, ilgili belgelerde gözükmeden dahilde işleme rejimi çerçevesinde ithal edilen eşyanın “İhraç Şartıyla” dahilde satılması mümkün değildir.

Ayrıca, DİR (DİİB veya Dİİ) kapsamında yapılan bir ihracatta ve/veya ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından ihracatçılara teslim edilen mallara/ eşyalara ilişkin belgeler üzerinde (İlgili satış faturası, ilgili  ihracat beyannamesi, taşıma belgeleri, vb.) belge/izin sahibi ve varsa yan sanayici firmaların isimleri, unvanları, DİİB veya Dİİ sayılısının, belge satır kodunun, ilgili GTİP veya GTİP’lerin, vb. hususların kaydedilmiş olması zorunludur. Aksi takdirde ilgili ihracat beyannamesi veya beyannameleri DİR’de, DİİB veya Dİİ’de, ihracat taahhüdü kapatmalarında dikkate alınmaz. İlgili İhracat Taahhüdü kapatılamaz (Farklı durumlara göre, karşılığı ilgili mevzuat hükümlerinin gerektirdiği çeşitli müeyyideler, Örneğin Gümrük Kanununun 238/1maddesi, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3, 4 ve ilgili Diğer Maddeleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204 veya 207.maddesi, vb. uygulanır.

Dahilde İşleme Rejimi (di̇r) Kapsamında üretilmiş Eşyanın İhracatında İzlenecek Yol Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemDiğer seçenekte ise kesin ithal edilmiş eşyadan üretilmiş ürünün iç piyasaya satılması halinde, söz konusu müşterinin ihracat belgelerinde üretici firmanın ismi gözükmeden ihracat yapması mümkündür. Ancak ithal edilen ülkede ürün üzerinde “firmanın markasının” gözükmemesi için eşyanın CE belgesine tabi olup olmaması önemlidir. CE belgesi ancak üreticinin ürettiği etiketin eşya üzerinde gözükmesine bağlıdır. Bu durumunda ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir.

Sevgi ve Muhabbetle, Sağlıcakla Kalınız.

Kerim çoban Ve Sefa Yayla

Kerim ÇOBAN

Emekli Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi

(Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviri “YGM”)

Çoban Gümrük Dış Tic. Den. Dan. ve YGM A. Ş.

www.cobangumrukdenetim.com

www.cozumdenetim.net

E Mail: info@cobangumrukdenetim.com

kerim.coban@cobangumrukdenetim.com

k.coban0306@gmail.com

Tıbbi Sarf Malzemesinin Farklı Marka Olması Gerekçe Gösterilerek İptal Edilen İhale?

Tıbbi Sarf Malzemesinin Farklı Marka Olması Gerekçe Gösterilerek İptal Edilen İhale Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Tıbbi Sarf Malzemesinin Farklı Marka Olması Gerekçe Gösterilerek İptal Edilen İhale?

Mehmet ATASEVER

Simdata Danışmanlık Y.K. Başkanı

Tıbbi Sarf Malzemesinin Farklı Marka Olması Gerekçe Gösterilerek İptal Edilen İhale Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİtirazen Şikayet Konusu; Başvuru sahibinin dilekçesinde özetle; kısmi teklife açık ve 4 kısımdan oluşan itirazen şikayete konu ihaleye katılarak bütün kısımlar için teklif verdikleri, ihalenin “Nazal Yüksek Akış Devresi Yetişkin” isimli 1’inci kısmında ihale üzerinde bırakılan isteklinin teklif ettiği malzemenin bu kısmın Teknik Şartnamesinin 2 ve 7’nci maddelerine ve bu Teknik Şartname’nin “Isıtıcılı Nemlendiricili Yüksek Akış Cihazı” bölümündeki 7’nci maddesine uygun olmadığı, ihalenin “Nazal Yüksek Akış Kanülü Yetişkin” isimli 2’nci kısmının, 1’inci kısmın Teknik Şartnamesinin 7’nci maddesindeki özellik gerekçe gösterilerek iptal edildiği, bu kısmın iptal edilmeyerek 1  ve 2’nci kısımlarda ihalenin üzerlerinde bırakılması gerektiği, ihalenin “Nazal Yüksek Akış Kanülü Pediatrik-Yenidoğan” isimli 3’üncü kısmında ve “Nazal Yüksek Akış Devresi Pediatrik-Yenidoğan” isimli 4’üncü kısmında ihale üzerinde bırakılan isteklinin teklif ettiği malzemelerin farklı marka malzemeler olduğu ve bu malzemelerin birbiriyle uyumlu olmadığı, bu isteklinin ayrıca 3’üncü kısımda teklif ettiği malzemenin bu kısmın Teknik Şartnamesinin 11’inci maddesine uymadığı, ihalenin 4’üncü kısmında ihale üzerinde bırakılan isteklinin teklif ettiği malzemenin bu kısmın Teknik Şartnamesinin 2’nci maddesine ve bu Teknik Şartnamenin “Isıtıcılı Nemlendiricili Yüksek Akış Cihazı” bölümündeki 7’nci maddesine uygun olmadığı, teklif edilen malzemelerin farklı marka malzemeler olduğu ve bu malzemelerin birbiriyle uyumlu olmadığı iddialarına yer verilmiştir.

Konu İle İlgili Emsal Kamu İhale Kurulu Kararına Göre;

Yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhale komisyonu” başlıklı 6’ncı maddesinde “İhale yetkilisi, biri başkan olmak üzere, ikisinin ihale konusu işin uzmanı olması şartıyla,  ilgili idare personelinden en az dört kişinin ve muhasebe veya malî işlerden sorumlu bir personelin katılımıyla kurulacak en az beş ve tek sayıda kişiden oluşan ihale komisyonunu, yedek üyeler de dahil olmak üzere görevlendirir. …” hükmü,

Aynı Kanun’un “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’uncu maddesinde “İhaleye katılacak isteklilerden, ekonomik ve malî yeterlik ile mesleki ve teknik yeterliklerinin belirlenmesine ilişkin olarak aşağıda belirtilen bilgi ve belgeler istenebilir.

…b) Mesleki ve teknik yeterliğin belirlenmesi için;

…9) İdarenin talebi halinde doğruluğu teyit edilmek üzere, tedarik edilecek malların

numuneleri, katalogları ve/veya fotoğrafları…” hükmü,

Aynı Kanun’un “Bütün tekliflerin reddedilmesi ve ihalenin iptali” başlıklı 39’uncu maddesinde “İhale komisyonu kararı üzerine idare, verilmiş olan bütün teklifleri reddederek ihaleyi iptal etmekte serbesttir. İhalenin iptal edilmesi halinde bu durum bütün isteklilere derhal bildirilir. İdare bütün tekliflerin reddedilmesi nedeniyle herhangi bir yükümlülük altına girmez. Ancak, idare isteklilerin talepte bulunması halinde, ihalenin iptal edilme gerekçelerini talep eden isteklilere bildirir.” hükmü,

Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “İhale komisyonunun kurulması ve çalışma esasları” başlıklı 17’nci maddesinde “(1) İhale yetkilisi, ihaleyi gerçekleştirmek üzere Kanun’un 6’ncı maddesi gereğince, ihale ilanı veya ön yeterlik ilanı ya da davet tarihini izleyen en geç üç gün içinde ihale komisyonunu oluşturur.

(2) İhale komisyonu, tek sayıda olmak üzere başkan dâhil en az beş kişiden oluşur. Üyelerden en az ikisinin ihale konusu işin uzmanı ve diğer bir üyenin muhasebe veya mali işlerden sorumlu personel olması zorunludur. İhale komisyonunun görevlendirilmesi sırasında komisyonun eksiksiz toplanacağı dikkate alınarak, asıl üyeler ile bu üyelerin yerine geçecek aynı niteliklere sahip yeterli sayıda yedek üyenin isimleri ve bu üyelerin komisyonda hangi sıfatla yer alacakları belirtilir…” hükmü,

Anılan Yönetmelik’in “Yeterliğin belirlenmesinde uyulacak ilkeler” başlıklı 26’ncı maddesinde “…(2) Yeterlik değerlendirmesi için istenecek belgelerin ve yeterlik değerlendirmesinde aranılacak kriterlerin, ihale veya ön yeterlik ilanı ile idari şartnamede veya ön yeterlik şartnamesinde ya da davet yazısında belirtilmesi zorunludur…” hükmü,

Aynı Yönetmelik’in “Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman ve demonstrasyon” başlıklı 43’üncü maddesinde “(1) Teklif edilen malın teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygunluğunu belirlemek amacıyla numune, teknik bilgilerin yer aldığı katalog, teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman ile fotoğraf istenebilir ve/veya demonstrasyon yaptırılabilir. Özel imalat süreci gerektiren mal alımları hariç, teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman istenmesi durumunda katalog istenmesi zorunludur. Katalog istenen ihalelerde, teknik şartnamede teknik kriter olarak düzenlenen ancak katalogda yer almayan hususlara yönelik kanıtlayıcı belge ve/veya açıklamalar aday veya istekliler tarafından başvuru veya teklifleri kapsamında sunulur.

(2) Numunelerin sunulması ve bunların değerlendirilmesine yönelik yapılan düzenlemelerde aşağıdaki hükümler esas alınır:

a) İdare tarafından hangi kalem/kalemler için ve kaç adet numune isteneceği, numunenin hangi aşamada ve kimler tarafından sunulacağı, numunelerin değerlendirilmesinde hangi yöntemin kullanılacağı ile diğer hususlara, ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede yer verilir. Son başvuru tarihi/ihale tarihi ve saatinden önce numunelerin idareye sunulacağına ya da bu tarih ve saatten önce numune değerlendirmesi yapılarak sadece numunesi uygun görülenlerin başvuruda bulunabileceğine veya teklif sunabileceğine ilişkin düzenleme yapılamaz.

b) Numune sunulması istenen kalem/kalemler için uygun sayı ve nitelikte numune alınması idarenin sorumluluğundadır. Malın niteliğinin birden fazla numune değerlendirmesi yapmaya uygun olup olmadığı ile malın kullanım ömrü dikkate alınarak en az bir adet numunenin idarede muhafaza edilmesi gerekir. Kurul ya da yargı kararları üzerine yeniden değerlendirme, muhafaza edilen numune üzerinden yapılır.

c) Numune değerlendirmesi, ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede düzenlenen aşağıdaki yöntemlerden biri vasıtasıyla yapılır:

1) İhale komisyonu, numuneyi doğrudan inceleyerek, üyelerinin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebilir.

2) İhale komisyonu, uzman üyelerinin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebilir.

3) İhale komisyonu, uzman üyelerinin tamamı ile alıma konu malı/malları kullanacak personel arasından görevlendirilen kişi veya kişilerin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebilir.

ç) Ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede istenen sayıda ve nitelikte numune, şartnamede yapılan düzenlemeler çerçevesinde idareye teslim edilir. Teslim edilen numunenin üzerinde; ihale bilgileri, numune sunulan kalem bilgileri ve aday veya istekli bilgilerine yer verilir. İdare tarafından numune bir tutanak ile teslim alınır ve talep edilmesi halinde tutanağın bir sureti aday veya istekliye verilir.

d) İdare tarafından gerekli görülen hallerde, numune değerlendirmesinin yapılacağı yer, tarih ve saat bilgisi aday veya isteklilere bildirilir. Numune değerlendirmesinde numunenin fiziksel nitelikleri ile teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygun olup olmadığı kontrol edilir. Yapılan inceleme sonucunda düzenlenen numune inceleme raporunda/tutanağında numunenin uygunluk durumu belirtilir ve uygun bulunmaması durumunda buna ilişkin gerekçelere yer verilir. Numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde numunelere yönelik nihai değerlendirme ihale komisyonu tarafından yapılır ve bu değerlendirmelere ihale komisyonu kararında yer verilir.

(3) Demonstrasyon işlemine yönelik yapılan düzenleme ve değerlendirmelerde ikinci fıkradaki hükümler esas alınır. …” hükmü,

Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Tekliflerin alınması ve değerlendirilmesi” başlıklı 16’ncı maddesinde “…16.9. Katalog, kılavuz, çizim, fotoğraf vb. belgeler ve/veya numune  istenen ihalelerde, tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında bu belgelerden ve/veya numune üzerinden teknik şartnameye uygunluk değerlendirmesi yapılır. Tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında anılan belgeler ve/veya numune üzerinden teknik değerlendirme yapılmasının öngörülmemesi halinde ise bu durumun ihale dokümanında belirtilmesi koşuluyla istenen belgelerin ve/veya numunenin sadece teklif ekinde sunulup sunulmadığına bakılır…” açıklaması,

20.08.2025 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen 2025/1013120 İhale Kayıt Numaralı 4 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme (Nazal Yüksek Akış Kanülü) Alımı İşi’ne ait 24.09.2025 onay tarihli ihale komisyonu kararına göre 1’inci kısımda ihalenin …………… üzerinde bırakıldığı, 1’nci Kısım Nazal Yüksek Akış Devresi Yetişkin Teknik Şartnamesinin 7’nci maddesinde “Devre nazal akış kanülüyle uyumlu olmalı, ihtiyaç olması halinde bağlantı konnektörü kullanılabilmelidir.” düzenlemesine istinaden “Nazal Yüksek Akış Kanülü Yetişkin” isimli 2’nci kısmında teklif edilen tıbbi sarf malzemesinin farklı marka olmasından dolayı bütün teklifler reddedilerek 2’nci kısmın iptal edildiği, 3 ve 4’üncü kısımlarda ……………….Healthcare Sağ. San. ve Tic. Ltd. Şti. ihalenin üzerinde bırakılmasına karar verildiği görülmüştür.

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun yukarıda aktarılan hükümleri gereğince ihale komisyonunun tek sayıda olmak üzere başkan dâhil en az beş kişiden oluşacağı, üyelerden en az ikisinin ihale konusu işin uzmanı ve diğer bir üyenin muhasebe veya mali işlerden sorumlu personel olmasının zorunlu kılındığı anlaşılmaktadır.

Diğer taraftan yine aktarılan Yönetmelik hükümleri gereğince ihale komisyonunun, numuneyi doğrudan inceleyerek, üyelerinin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yapabileceği veya uzman üyelerinin tamamı  tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebileceği veya uzman üyelerinin tamamı ile alıma konu malı/malları kullanacak personel arasından görevlendirilen kişi veya kişilerin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebileceği, idare tarafından gerekli görülen hallerde, numune değerlendirmesinin yapılacağı yer, tarih ve saat bilgisinin aday veya isteklilere bildirileceği, numune değerlendirmesinde numunenin fiziksel nitelikleri ile teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygun olup olmadığının kontrol edileceği, yapılan inceleme sonucunda düzenlenen numune inceleme raporunda/tutanağında numunenin uygunluk durumunun belirtileceği ve uygun bulunmaması durumunda buna ilişkin gerekçelere yer verileceği, numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde numunelere yönelik nihai değerlendirmenin ihale komisyonu tarafından yapılacağı ve bu değerlendirmelere ihale komisyonu kararında yer verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

İdari Şartnamenin 7.7’nci maddesinde, teklif edilen her bir kalem için 1 adet numunenin ihale tarihinden sonra belirlenecek tarih de satınalma servisine teslim tutanağıyla birlikte sunulacağı, sunulan ürünlerin teknik şartnameye uygunluğunun inceleneceği, uygun olmayan ürünlerin değerlendirme dışı bırakılacağının düzenlendiği görülmüştür.

Bu kapsamda, alımı yapılacak ürünlerin istenen teknik kriterleri sağlayıp sağlamadığına ilişkin ihale dokümanı düzenlemeleri kapsamında usulüne uygun olarak yapılmış numune değerlendirme işlemlerinde yetki ve sorumluğun ihale işlemlerini yürütmekle görevli ihale komisyonuna ait olduğu, Kurum tarafından yapılan itirazen şikâyet incelemesinin ihale işlem dosyası üzerinden yapılması nedeniyle, bu yöndeki itirazen şikâyet başvurularında, numune değerlendirmesi ile ilgili iş ve işlemlerin idare tarafından usulüne uygun biçimde yerine getirilip getirilmediği ve numune değerlendirme tutanağında yer verilen tespitlerle, alınan ihale kararı arasında uyumsuzluk bulunup bulunmadığı yönlerinden inceleme yapılmaktadır.

Yapılan incelemede geçerli teklif sahibi isteklilere gönderilen “Beyan edilen bilgileri  tevsik eden belgelerin sunulması ve/veya numune/demonstrasyon işlemlerine ilişkin ürün örneklerinin verilmesi/kurulumlarının yapılması/aşırı düşür teklif açıklamalarının sunulması” konulu yazılarla “…numune/demonstrasyon değerlendirmesi için teklif ettiğiniz ürün/ürünlere  ilişkin örnekleri 27.08.2025 tarihine kadar ….ulaştırarak… hazır bulunmanız  gerekmektedir.” şeklinde bildirim yapıldığı, numune teslim tutanaklarının ihale işlem dosyasında yer aldığı, ihale işlem dosyasında her bir kısma ilişkin hazırlanması gereken numune değerlendirme tutanaklarının yer almadığının tespiti üzerine 30.10.2025 tarihli Kurum yazısı ile “İhalenin 1, 2, 3 ve 4 üncü kısımlarına ilişkin varsa numune değerlendirmesi raporları/tutanakları”nın gönderilmesi hususu talep edilmiştir. İdarenin 03.11.2025 tarihinde Kurum kayıtlarına alınan 31.10.2025 tarihli cevabi yazısında “… sunulan ürünlerin Teknik Şartnameye uygunluğu ihale komisyonunda bulunan işin uzmanı üyeler tarafından değerlendirilmiş ve ihale komisyon kararında yazılmış olup ayrıca bir numune değerlendirme tutanağı tutulmamıştır.” Bilgisine yer verilmiştir.

Başvuruya konu ihalenin tüm kısımlarında numune değerlendirme tutanağı  hazırlanmadan ihalenin 1, 3 ve 4’ncü kısımlarının sonuca bağlandığı, 2’nci kısmının, “Nazal Yüksek Akış Devresi Yetişkin” isimli 1’nci Kısım Teknik Şartnamesinin 7’nci maddesindeki “Devre nazal akış kanülüyle uyumlu olmalı, ihtiyaç olması halinde bağlantı konnektörü kullanılabilmelidir.” düzenlemesine istinaden “Nazal Yüksek Akış Kanülü Yetişkin” 2’nci kısmında teklif edilen tıbbi sarf malzemesinin farklı marka olması gerekçe gösterilerek iptal edildiği anlaşılmıştır. Bu itibarla ihalede teknik değerlendirmelerin numune değerlendirme tutanağı hazırlanmadan yapılmış olduğu anlaşılmış olup, bu hususun Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 43’üncü maddesi ve İdari Şartname’nin 7.7’nci maddesinde yer alan düzenlemeye aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.

Sonuç olarak, yukarıda belirtilen mevzuata aykırılıkların düzeltici işlemle giderilebilecek nitelikte olduğu tespit edildiğinden, ihalenin 2’nci kısmında ihalenin iptali kararı iptal edilerek ve 1, 2, 3 ve 4’üncü kısımlarda numune değerlendirme işlemlerinin teknik şartnamelerde belirtilen özellikler çerçevesinde Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 43’üncü maddesine uygun olarak yapılması ve bu aşamadan sonraki ihale işlemlerinin mevzuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

Tıbbi Sarf Malzemesinin Farklı Marka Olması Gerekçe Gösterilerek İptal Edilen İhale Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemMehmet ATASEVER

Simdata Danışmanlık Y.K. Başkanı

Sağlık Bak. SGB E. Bşk./KİK E. Üyesi

Mhatasever@gmail.com

Mehmetatasever.org

DHL’in 2025 Yılındaki En Sıra Dışı Teslimatları

Dhl Sıradışı Teslimatlar
  • DHL, 2025 yılında dünya çapında gerçekleştirdiği en sıra dışı beş teslimatı açıklıyor.
  • Listede 17 antilop, kurtarılan bir babun, 37 tonluk bir sanat eseri ve Michael Schumacher’in imzaladığı bir kask yer alıyor.

10 Aralık 2025: İnsanlar genellikle dünyanın önde gelen lojistik sağlayıcısı DHL Group ile koliler, uçak yükleri ve paketlenmiş nakliye konteynırları bağdaştırıyor. Ancak bu, şirketin yıl boyunca taşıdığı gönderilerin yalnızca görünen yüzü. Şirketin 2025’te gerçekleştirdiği en olağanüstü sevkiyatlar ise çeşitlilik gösteriyor.

ABD’den Kenya’ya – Nadir Antiloplar Evine Dönüyor

Hayatta kalmak için 13 bin kilometre: Şubat 2025’te DHL, 17 dağ bongosu antilobunu Loxahatchee, Florida’daki bir koruma merkezinden Afrika’nın en yüksek ikinci zirvesi olan Kenya Dağı’nın yamaçlarındaki bir yaban hayatı sığınağına taşıdı. Bu hayvanlar, 1970’lerde Kenya’dan getirilen dağ bongolarının soyundan geliyor. Bugün, on yıllarca süren kaçak avlanma, habitat kaybı ve orman tahribatı nedeniyle tür kritik derecede tehlike altında ve vahşi doğada hayatta kalanların sayısı 100’ün altında. Florida bongolarının yolculukları boyunca güvenliğini ve konforunu sağlamak için DHL, bir yaban hayatı koruma kuruluşu tarafından sağlanan özel yapım kafeslerle donatılmış özel bir uçuş gerçekleştirdi. Hayvanlar, bir veteriner ve iki bongo uzmanından sürekli özel bakım aldı. Yeni sığınakları, üreyip gelişebilecekleri güvenli bir ortam sunuyor. Yavruları bir gün vahşi doğaya dönerek Kenya Dağı ormanlarını doğal evleri olarak yeniden sahiplenecek.

Kıtalar Arasında, Efsanelerin İmzasını Taşıyor – Uzaklara Yolculuk Yapan Bir Kask Michael Schumacher ile Buluşuyor

İsviçre’den Brezilya’ya: Mart 2025’te benzeri olmayan bir kask kıtalar arası bir yolculuğa çıktı. Yolculuğu sırasında kask, yaşayan 20 Formula 1® dünya şampiyonunun tamamı tarafından imzalanarak motor sporları tarihinin eşsiz bir parçası haline geldi. Özellikle duygusal bir imza vardı: 2013’te geçirdiği ağır kayak kazasından bu yana gözlerden uzak bir yaşam süren ve bugüne dek yedi kez dünya şampiyonu olan Michael Schumacher’in baş harfleri “M.S.”, eşi Corinna’nın rehberliğinde kaska işlendi. Kaskın bir kopyası daha sonra “Demansla Yarış” (Race Against Dementia) hayır kurumuna fon sağlamak amacıyla bir çekiliş ödülü olarak sunuldu. Üç kez Formula 1® şampiyonu Sir Jackie Stewart tarafından kurulan organizasyon, eşine konulan teşhisin ardından kendisi için büyük önem taşıyan demansın önlenmesi ve tedavisine yönelik araştırmaları finanse ediyor. DHL, sıkı güvenlik önlemleri altında kaskı şampiyonların imzalarını ekleyebilmeleri için İsviçre’den evlerine taşıdı. Rota, İspanya’da İbiza, İngiltere’de Londra ve Brezilya’da Brasília duraklarını kapsadı.

151 Ayı Heykeli Almanya’dan Singapur’a Yolculukta

Haziran 2025’te, 151 adet gerçek boyutlu ayı heykeli, Berlin yakınlarındaki Wustermark’tan Singapur’a yaklaşık 10.000 kilometrelik bir yolculuğa çıktı.  Her biri yaklaşık 2 metre boyunda ve fiberglastan üretilmişti. “United Buddy Bears” (Birleşmiş Dost Ayılar) olarak bilinen bu renkli sanat projesi, barış ve hoşgörü mesajı yaymak amacıyla 2002 yılında Berlin’de başlatıldı. Her ayı farklı bir ülkeden bir sanatçı tarafından boyanıyor ve o ulusun kültürünü simgeliyor. DHL, bu değerli sanat eserlerinin güvenli nakliyesini üstlendi. Toplam ağırlığı 37 tonu bulan gönderi, sekiz deniz konteynerine yüklendi, vinçle kamyonlara taşındı ve Hamburg Limanı’na götürüldü. Ayılar buradan Singapur’a deniz yolculuğuna çıktı ve uluslararası anlayışı geliştirme misyonlarını sürdürerek iki ay boyunca burada sergilendi.

Saadoon’u Kurtarmak – Genç Bir Babun Orta Doğu’dan Doğu Afrika’ya Taşınıyor

Sıra dışı bir yolcu: Kasım 2025’te Bahreyn’den Doğu Afrika’daki Cibuti’ye giden bir DHL uçağı oldukça sıra dışı bir yolcu taşıdı: Saadoon adlı genç bir erkek babun. Saadoon, 2024 yılında, babunların doğal olarak bulunmadığı Bahreyn’de henüz üç aylıkken terk edilmiş ve kritik durumda bulundu. Yasa dışı yaban hayatı ticaretinin kurbanı olan Saadoon, bir hayvan refahı kuruluşu tarafından bir yılı aşkın süren yoğun bakımının ardından kendi türüne uygun bir ortama ihtiyaç duymaya başladı. Cibuti’nin iklimi ve ekosistemi tam da bunu sunuyordu. DHL, Saadoon’u Bahreyn’in Muharraq kentinden Cibuti havalimanına uçurdu ve oradan Cibuti Şehri yakınlarındaki özel bir sığınağa transfer etti. Özel tasarlanmış taşıma kutuları, veteriner gözetimi ve refakatçi sayesinde uçuş sırasında stresi minimuma indirildi. Şimdi ihtiyaçlarına uygun bir sığınakta yaşayan Saadoon, bu zeki primatlar arasındaki sosyal bağ için gerekli olan dişi bir babunla yeni bir evi paylaşıyor.

Paraguay’dan Peru’ya- Güney Amerika’nın İkonik Kulüp Futbol Kupası Harekete Geçiyor

Kasım 2025’te: DHL, Güney Amerika’nın en prestijli kulüp futbolu karşılaşması olan CONMEBOL Libertadores Finali’nin ikonik kupasını taşıdı. Yolculuk, Paraguay’ın Luque kentindeki CONMEBOL merkezinde başladı ve 29 Kasım’da belirleyici maçın oynandığı Peru’nun Lima kentinde sona erdi. Avrupa’nın UEFA Şampiyonlar Ligi’ne eşdeğer olan CONMEBOL Libertadores, Güney Amerika’nın en iyi kulüplerini hem kıtanın en prestijli ödülünü hem de FIFA Kulüpler Dünya Kupası’nda kıtayı temsil etme ayrıcalığını kazanmak için bir araya getiriyor. Coşkulu atmosferi ve tutkulu taraftarlarıyla bilinen final, dünya çapında milyonlarca kişi tarafından izlenen bir spor şöleni. CONMEBOL’un Resmi Lojistik Ortağı olarak DHL, kupanın güvenli ve zamanında teslim edilmesini sağladı. Yaklaşık bir metre yüksekliğindeki kupa, özel güvenlik kilidi bulunan özel bir metal kasada taşındı ve kusursuz parlaklığını korumak için yalnızca eldivenle tutuldu. Kasanın içinde mühürlü olmasına rağmen kupa heyecan yarattı; onu gören taraftarlar fotoğraf çekmek ve anı paylaşmak için bir araya geldi. Bu yıl, São Paulo’dan Palmeiras takımına karşı oynanan unutulmaz bir Brezilya derbisinin ardından Rio de Janeiro’dan Flamengo takımı kupayı kazandı.

1765350807 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 3 (1)

1765350806 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 1 1765350811 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 8 1765350810 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 7 1765350809 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 6 1765350808 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 5 1765350807 Dhl S Ra D Telimat B Lteni G Rsel 2

Şirketler ve Yapay Zekanın Geleceği: “Microsoft AI & Security Summit”

Satınalma Ve Tedarik Zinciri Yönetiminde Yapay Zeka Eği̇ti̇mi̇ Haber şirketler Ve Yapay Zekanın Geleceği “microsoft Ai & Security Summit”

Şirketler ve Yapay Zekanın Geleceği: “Microsoft AI & Security Summit”

Satınalma Ve Tedarik Zinciri Yönetiminde Yapay Zeka Eği̇ti̇mi̇ Haber şirketler Ve Yapay Zekanın Geleceği “microsoft Ai & Security Summit”Microsoft Türkiye tarafından düzenlenen “Microsoft AI & Security Summit” etkinliğinde Microsoft yöneticileri ve iş ortakları, farklı sektörlerden liderler ve bilişim profesyonelleri bir araya geldi. Etkinlikte konuşan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin, “Yapay zekâya yapılan yatırımların getirisini somut şekilde görmeye başladık. Güçlü ve etkili yapay zekâ, bulut ve güvenlik çözümlerimizle müşterilerimizi dijital dönüşüm yolculuklarında güçlendiriyoruz. İnovasyona liderlik ederken, güvenlik ve sorumluluğu her şeyin merkezine koyuyoruz ” dedi.

Microsoft Türkiye tarafından 9 Aralık Salı günü Kuruçeşme Divan’da düzenlenen “Microsoft AI & Security Summit” etkinliğinde Microsoft yöneticileri ve iş ortakları; farklı sektörlerden liderler ve bilişim profesyonelleri bir araya geldi. Yapay zeka teknolojilerinde ve siber güvenlik alanında yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği etkinlik kapsamında canlı demolara, breakout seanslara ve Microsoft Türkiye iş ortaklarının ve müşterilerinin konuk olduğu panellere yer verildi. Microsoft’un global yöneticilerinin de konuşma yaptığı organizasyonun sponsorluğunu Este, Peakup, Veripark, DataMarket, BTS & Partners, Netaş, Prodigi Solutions ve Arena, üstlenerek, ürünlerini katılımcılara tanıttılar. LCW, Boyner, Enerjisa Enerji ve Architect de organizasyona demo standlarıyla destek veren markalar arasında yer aldı. Microsoft iş  ortaklığıyla geliştirilen yapay zeka platformu can.ai yetkinlikleriyle güçlenen Togg akıllı cihazı T10F de etkinlik alanında sergilenerek büyük ilgi topladı.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin, “Dönüşüm çoktan başladı ve olumlu sonuçlarını alan şirketler bugün burada. Bu firmalara ‘Öncü Şirketler’ diyoruz; yapay zekâyı tüm süreçlerinde benimseyen ve faydasını en hızlı görenler onlar. Yapay zekâyı insan, süreç ve inovasyonun merkezine stratejik olarak yerleştirerek gerçek iş etkisi yaratan şirketler. Yapay zekâ artık sadece bir kavram ya da uzak bir hayal değil; her gün yaşantımızı ve iş yapış şeklimizi değiştiren bir gerçeklik. Microsoft olarak geleceğe dair hayal ya da konsept değil, yapay zekada doğrudan somut sonuçlar vadediyoruz. Yapay zekâ, bulut ve güvenlik alanlarındaki güçlü ve etkili çözümlerimizle, müşterilerimize artan kârlılık, daha verimli iş süreçleri, yükselen çalışan ve müşteri memnuniyeti oranı ve küresel ölçekte rekabet avantajı sunuyoruz ve onları dijital dönüşüm yolculuklarında güçlendiriyoruz. İnovasyona liderlik ederken, güvenlik ve sorumluluğu her şeyin merkezine koyuyoruz. Müşterilerimize sözümüz, onları bu heyecan verici yapay zekâ yolculuğunun ön koltuğuna oturtmak ve bu yolculuk çoktan başladı. Harekete geçme zamanı şimdi” dedi.

Levent Özbilgin, açılış konuşmasının ardından Microsoft Güney Avrupa Genel Müdürü Kristina Tikhonova ile Güney Avrupa Bölgesi CTO’su Yannis Stathopoulos’u konuk ettiği panelin de moderatörlüğünü üstlendi. Panelde yapay zeka tabanlı teknolojileri efektif kullanan öncü şirketlerin özelliklerinden bahseden Tikhonova, “Yapay zekâ, tarihin en hızlı yayılan teknolojisi olarak iş dünyasında dönüşümü hızlandırıyor. Microsoft, yapay zeka, bulut kapasitesi ve siber güvenlik çözümleriyle Türkiye’deki organizasyonların dönüşüm yolculuğunu destekliyor. Söz konusu öncü firmalar yatırımın geri dönüşünü 3 kat daha fazla alırken; müşteri deneyimi ve maliyet verimliliğinde de 4 kat daha iyi sonuçlar elde etmeye başladılar” dedi. Stathopoulos ise başarının anahtarının yerel iş ortağı ekosistemine yatırım yapmaktan geçtiğini belirtirken, siber güvenlik alanındaki gelişmelerin önemine dikkat çekti.

Panelin ardından Microsoft Türkiye’nin yazılım mühendisleri ve yapay zeka uzmanlarından oluşan geniş bir kadro, Microsoft Türkiye Ticari Satışlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cüneyt Batmaz’ın liderliğinde kapsamlı bir Copilot demosu gerçekleştirdi. Kurgusal bir perakende şirketi üzerinden farklı kullanım senaryolarının gerçek zamanlı şekilde paylaşıldığı demoda GitHub Copilot ve agent / ajanlar aracılığıyla nasıl derinlikli analizlerin yapılabildiği ve web sayfalarının daha kullanıcı dostu formata evrilebildiği gösterildi.

Etkinlik kapsamında SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan, Boyner CTO’su Cihan Yıldız ve OYAK Maden Metalürji Bilgi Teknolojileri Direktörü Gökhan Yavuz’un katkılarıyla gerçekleşen SAP RISE on Azure özel oturumunda, Microsoft bulutunun SAP RISE dönüşümünde sağladığı faydalar sektördeki karar vericilerle paylaşıldı.

Satınalma Ve Tedarik Zinciri Yönetiminde Yapay Zeka Eği̇ti̇mi̇ Haber şirketler Ve Yapay Zekanın Geleceği “microsoft Ai & Security Summit”Microsoft Türkiye yöneticilerinin ve iş ortaklarının katılımıyla düzenlenen paralel breakout seanslarında ise agent / ajanlar dünyasından işletmelerde üretken yapay zeka uygulamalarına, kadın liderlerin yönettiği öncü firmalardan Copilot’un uygulama alanlarına ve agentlarla yeniden şekillenen güvenlik çözümlerine kadar birçok farklı konu masaya yatırıldı.


 

Satinalmada Yapay Zeka
Satınalma ve Tedarik Zinciri Uzmanları için Yapay Zeka Eğitimi

Eğitim içeriği için tıklayınız. 

Satınalma ve Tedarik Zinciri Uzmanları için YAPAY ZEKA UYGULAMALARI EĞİTİMİ

Anahtar Sözcükler: yapay zeka, büyük dil modeli, teknoloji, eğitim, teknoloji raporu, satın alma, tedarik zinciri 

Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı: TR KDS’nin Temel İlkeleri ve Ulusal Kredi Sisteminin Çerçevesi

Karbon Kredilendirme Ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı Tr Kds’nin Temel İlkeleri Ve Ulusal Kredi Sisteminin çerçevesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı: TR KDS’nin Temel İlkeleri ve Ulusal Kredi Sisteminin Çerçevesi                     

Gül SALDIRANER

EG Partner – SMMM – Bağımsız Denetçi
www.eg-econsulting.com

Karbon Kredilendirme Ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı Tr Kds’nin Temel İlkeleri Ve Ulusal Kredi Sisteminin çerçevesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİklim değişikliğinin etkileri artık yalnızca çevre ve ekosistemlerle sınırlı değil; üretimden tedarik zincirine, dış ticaretten enerji maliyetlerine kadar ekonomik yapıların tamamını etkileyen bir gerçeklik haline geldi. Aşırı sıcaklıklar, düzensiz yağışlar, uzun kuraklık dönemleri ve orman yangınları, ülkeleri iklim politikalarını gönüllü tedbirlerin ötesine taşıyıp bağlayıcı hukuki düzenlemelere yönelmeye zorladı. Paris Anlaşması da bu dönüşümün küresel çerçevesini oluşturuyor ve ülkeleri hem ulusal emisyon azaltım hedefleri belirlemeye hem de karbon piyasaları kurmaya teşvik ediyor.

Bu dönüşüm, 2025 yılında yürürlüğe giren 7552 sayılı İklim Kanunu ile yeni bir safhaya evrildi. Kanun, emisyon azaltımı, uyum politikaları, izin süreçleri, denetim mekanizmaları ve finansman araçlarını kapsayan bütüncül bir yapı sunarak Türkiye’nin iklim politikasını ilk kez yasal bir zemine taşıdı. Kanunda belirlenen karbon yönetimi çerçevesinin uygulanabilmesi için bu yapının ikincil düzenlemelerle tamamlanması öngörülmüştür. Bu doğrultuda, karbon piyasasının iki temel ayağını oluşturan ve birbirini tamamlayan taslak düzenlemeler hazırlanarak kamuoyu görüşüne açılmıştır:

  1. Türkiye Emisyon Ticaret Sistemi (TR-ETS) Yönetmeliği Taslağı – Zorunlu karbon fiyatı ve tahsisat sistemi
  2. Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı – Ulusal karbon kredisi, gönüllü piyasa ve uluslararası karbon işlemleri

Bir önceki yazımda ETS taslağını ele almıştık. Bu yazıda ise ikinci halkaya, yani Türkiye Karbon Denkleştirme Sistemi (TR KDS) ile oluşturulan yeni kredi mekanizmasına odaklanıyoruz.

Arka Plan

Küresel iklim yönetişimi, Paris Anlaşması’nın uygulama dönemine geçilmesiyle birlikte daha bütüncül ve düzenleyici bir nitelik kazanmıştır. Ülkeler, yalnızca ulusal katkı beyanları oluşturmakla kalmayıp, emisyon azaltımını destekleyecek piyasa mekanizmalarını, izleme-raporlama altyapılarını ve finansman araçlarını da geliştirmekle yükümlü hale gelmiştir.

IPCC’ye göre küresel sıcaklık artışının 1,5°C sınırında tutulabilmesi, emisyonların çok hızlı ve kalıcı biçimde azaltılmasını gerektirmektedir. Ancak mevcut teknolojik ve ekonomik koşullar, bazı sektörlerde emisyonların kısa vadede tamamen ortadan kaldırılmasını mümkün kılmamaktadır. Bu nedenle doğrudan azaltım çabalarının yanı sıra, doğrulanmış azaltım ve giderim projeleri yoluyla emisyonların başka alanlarda dengelenmesi, uluslararası politika mimarisinin tamamlayıcı bir unsuru haline gelmiştir.

Temmuz ayında yürürlüğe giren İklim Kanunu ise, uluslararası iklim rejimine uyum çerçevesinde karbon yönetimine ilişkin temel piyasa araçlarını tanımlayarak; emisyon ticareti, karbon kredileri ve uluslararası karbon transfer mekanizmalarının ulusal düzeyde yapılandırılmasına yönelik hükümler içermektedir. Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı da bu çerçeveyi detaylandırarak, gönüllü piyasalar ve uluslararası karbon işlemlerine ilişkin kuralları ulusal bir sistem altında toplayan tamamlayıcı düzenleme niteliği taşımaktadır.

Karbon Görsel

Yönetmelik taslağını değerlendirmeden önce, çerçevenin daha net anlaşılabilmesi amacıyla karbon piyasalarının temel kavramlarını kısaca açıklamak yerinde olacaktır.

Karbon Kredisi Nedir?

Karbon kredisi, doğrulanmış bir sera gazı azaltımı veya giderimi karşılığında üretilen ve piyasalarda işlem görebilen bir sertifikadır. Uluslararası standartlara göre her bir karbon kredisi, 1 ton CO₂ eşdeğerinin atmosfere salımının önlendiğini veya atmosferden giderildiğini ifade eder. Bu krediler; belirlenmiş metodolojilere göre geliştirilen projelerin izlenmesi, bağımsız doğrulayıcılar tarafından denetlenmesi ve kayıt sistemlerine işlenmesi sonucunda oluşturulur. Bu yönüyle karbon kredisi, ölçülmüş bir iklim faydasının finansal olarak temsil edilen karşılığıdır.

Karbon Denkleştirme (Offsetting) Nedir?

Karbon denkleştirme, bir kurumun tamamen ortadan kaldıramadığı emisyonlarını, başka bir yerde gerçekleştirilen doğrulanmış azaltım veya giderim projeleri aracılığıyla telafi etmesi sürecidir. Bu işlem, oluşturulmuş karbon kredilerinin kullanılması, yani itfa edilmesi yoluyla gerçekleştirilir. Dolayısıyla, karbon kredisi doğrulanmış iklim faydasını temsil eder; karbon denkleştirme ise bu faydanın bir kurumun emisyonlarını dengelemek amacıyla kullanılmasını ifade eder. Denkleştirme işlemi, ilgili karbon kredilerinin kalıcı biçimde itfa edilmesiyle sonuçlanır. Bu nedenle, uluslararası karbon piyasalarında bir kredinin yalnızca tek bir aktör tarafından talep edilmesi temel ilke olarak kabul edilmektedir. Bu mekanizma, aynı kredinin yeniden piyasaya sürülmesini engelleyerek karbon muhasebesinde çift kullanım riskini ortadan kaldırır.

Karbon Kredisi ve Denkleştirmenin Temel İşleyişi

Uluslararası standartlarla uyumlu kredilendirme süreçleri genel olarak aşağıdaki adımlarla ilerler.

  1. Proje geliştirme – iklim faydası yaratan bir faaliyet tasarlanır.
  2. Bağımsız doğrulama ve kayıt – proje metodolojiye göre incelenir ve kaydedilir.
  3. İzleme ve ölçüm – proje uygulandıkça sağlanan azaltımlar ölçülür.
  4. Doğrulama – bağımsız kuruluş verileri denetler.
  5. Kredi oluşturma – doğrulanan miktar krediye dönüştürülür.
  6. Kayıt sistemi – kredi benzersiz bir numarayla sisteme girilir.
  7. İtfa (retirement) – işletme krediyi kullanır ve artık yeniden satılamaz.

Bu aşama, kredinin yalnızca bir kez kullanılabileceğini ve bir daha piyasada işlem göremeyeceğini garanti eder.

Karbon Denkleştirme Projelerine Örnekler

Bu liste uluslararası kabul görmüş kategorilere dayanır.

  • Yenilenebilir enerji (rüzgâr, güneş)
  • Metan yakalama (çöp depolama alanları, biyogaz)
  • Temiz ocak ve pişirme çözümleri
  • Orman koruma ve yeniden ağaçlandırma
  • Toprak karbonu artırma uygulamaları
  • Karbon giderim teknolojileri (biyokömür, DAC, mineralizasyon)

Karbon Neutral

Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Taslak Yönetmeliği

Amaç ve Kapsam

Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı’nın amacı, Türkiye Karbon Denkleştirme Sistemi’nin (TR KDS) kurulmasına ve uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Bu çerçevede taslak; Türkiye sınırları içinde yürütülen program ve projelerden karbon kredisi üretilmesi, bu kredilerin ulusal sistemde kayıt altına alınması, denkleştirme işlemlerinin yürütülmesi ve Türkiye’de üretilen karbon kredilerinin uluslararası karbon piyasalarında kullanılmasına ilişkin hükümleri düzenlemektedir.

Taslağın kapsamı özellikle dört ana başlık altında şekillenmektedir:

  1. TR ETS kapsamı dışında kalan faaliyetlerden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının azaltımı veya giderimine yönelik program ve projelerden karbon kredisi üretilmesi ve bu kredilerin TR KDS kapsamında ticareti,
  2. Gönüllü taahhütlere ve TR ETS kapsamındaki tesislerin denkleştirme amacıyla karbon kredisi kullanımına ilişkin düzenlemeler,
  3. Türkiye’de gerçekleştirilen program ve projelerden üretilen karbon kredilerinin uluslararası karbon piyasalarında yetkilendirilmesi ve kullanımına yönelik esaslar,
  4. Uluslararası karbon kredilendirme programlarının kayıt sistemlerinde, Türkiye’de uygulanmış veya uygulanmakta olan program ve projelerin takibine ilişkin hükümler.

TR KDS’nin Temel İlkeleri: Turkuaz Kredi Sistemi

TR KDS, ulusal ve uluslararası iklim politikalarıyla uyumlu olacak şekilde kurgulanmış bütüncül bir karbon denkleştirme çerçevesidir. Sistem; ilgili kurumlar arasında işbirliği, koordinasyon ve düzenli bilgi paylaşımını esas alır. TR KDS kapsamında üretilen krediler “Turkuaz Kredi” olarak adlandırılır ve her biri bir ton CO₂ eşdeğerini temsil eder.

Program ve projelerin Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) ile uyumlu olması zorunludur. Her bir çalışmanın, iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik hedefi de kapsamak üzere, en az üç SKA’ya katkı sağlaması gerekir. Sisteme başvuran projelerin daha önce herhangi bir uluslararası karbon standardı kapsamında kredi üretmemiş veya YEK-G gibi enerji niteliği sertifikalarına konu olmamış olması gerekir.

Ayrıca TR KDS’de bütünlüğü ve bağımsızlığı sağlamak amacıyla, bir projenin geçerli kılma ve doğrulama işlemleri aynı kuruluş tarafından yürütülemez.

TR KDS’de Kurumsal Yapı ve Sorumluluklar

Türkiye Karbon Denkleştirme Sistemi (TR KDS), Başkanlık, TSE, TÜRKAK ile geçerli kılıcı ve doğrulayıcı kuruluşların görev paylaşımıyla işleyen çok katmanlı bir yapıya sahiptir. Sistemin bütünlüğü, güvenilirliği ve uluslararası standartlarla uyumu bu kurumsal işleyiş üzerinden sağlanmaktadır.

Başkanlık, TR KDS’nin genel yönetiminden, sistemin güvenilirliğini gözetmekten ve gerekli hâllerde proje süreçlerini incelemekten sorumludur. Metodolojilerin geliştirilmesi sürecini koordine eder, TSE ile işbirliği içinde teknik incelemeleri yürütür ve ulusal kayıt sistemine yönetici erişimine sahiptir.

Türk Standardları Enstitüsü (TSE), metodolojilerin oluşturulmasından proje başvurularının alınmasına, kayıt süreçlerinin yürütülmesinden Turkuaz Kredilerin itfasına kadar tüm teknik ve idari süreçleri işletir. Geçerli kılma ve doğrulama personelinin eğitim esaslarını belirler, TR KDS’ye ilişkin kılavuz ve prosedürleri yayımlar ve yıllık faaliyet raporlarını hazırlar.

TÜRKAK, geçerli kılıcı ve doğrulayıcı kuruluşların akreditasyonunu uluslararası standartlar (ISO 14064-2, ISO 14064-3, ISO 17029) doğrultusunda yürütür. Ayrıca akreditasyon kararlarını ve değişikliklerini kamuoyuna ve yetkili kurumlara bildirir.

Geçerli kılıcı ve doğrulayıcı kuruluşlar ise projelerin TR KDS gerekliliklerine uygunluğunu teyit eden teknik süreçlerden sorumludur. Geçerli kılma aşamasında metodolojinin uygunluğunu inceleyerek görüş oluşturur; doğrulama aşamasında proje verilerinin doğruluğunu değerlendirir ve raporlar.

Bu kurumsal yapı, TR KDS’nin güvenilir, izlenebilir ve uluslararası standartlarla uyumlu şekilde işlemesini sağlayan temel bileşenleri oluşturur.

TR KDS’nin İşleyişi: Metodoloji, Başvuru, Doğrulama ve Turkuaz Kredi İhracı

Türkiye Karbon Denkleştirme Sistemi (TR KDS), metodolojilerin geliştirilmesinden program ve proje başvurularının alınmasına; geçerli kılma, kayıt, izleme ve doğrulama süreçlerinden doğrulanan azaltımların Turkuaz Kredi olarak ihracına kadar tüm aşamaları kapsayan kurumsal bir yapıya sahiptir. Metodolojiler Başkanlık ve TSE işbirliğiyle geliştirilmekte; projelerin başvuru, kayıt ve geçerli kılma süreçleri TSE tarafından yürütülmektedir. İzleme ve doğrulama bağımsız kuruluşlarca gerçekleştirilir ve doğrulanan emisyon azaltımları, proje sahibinin Türkiye Karbon Denkleştirme Kayıt Sistemi’ndeki hesabına Turkuaz Kredi olarak aktarılır. Kredilerin ihraç, devir, iptal ve itfa işlemleri de aynı kayıt sistemi üzerinden şeffaf biçimde izlenir.

1. Metodolojilerin Geliştirilmesi

TR KDS kapsamında uygulanacak tüm program ve projeler, sistem tarafından teknik incelemesi yapılmış ve Başkanlıkça onaylanmış metodolojiler temelinde yürütülür.
Gerçek veya tüzel kişiler metodoloji geliştirmek üzere Başkanlığa başvurabilir; başvuru bedelinin ödenmesiyle süreç resmen başlar. Başkanlık tarafından uygun bulunan başvurular değerlendirilmek üzere Türk Standartları Enstitüsü’ne (TSE) iletilir. TSE tarafından geliştirilen veya uygun bulunan metodolojiler, metodoloji geliştirme bedelinin ödenmesini takiben Başkanlık tarafından onaylanarak yürürlüğe girer. Metodoloji hazırlama ve değerlendirme süreçlerinin teknik ayrıntıları ise Başkanlık ve TSE tarafından müştereken yayımlanacak bir tebliğ ile belirlenir.

2. Program ve Proje Başvuruları

Program veya proje sahibi kuruluşlar, TR KDS’nin esaslarına uygun şekilde TSE’nin belirlediği başvuru usulüne göre başvuruda bulunur. TSE, başvuru dosyalarını 10 iş günü içinde inceler ve TR KDS gerekliliklerine uygunluğunu değerlendirir.
Uygun bulunan başvuruların kayıt bedeli ödendikten sonra süreç resmen başlar. Bu aşamadan sonra proje, akredite bir geçerli kılıcı kuruluş tarafından incelenir ve geçerli kılma raporu hazırlanır. Rapor, proje sahibi tarafından TSE’ye sunulur.

Geçerli kılınan program veya projeler, Türkiye Karbon Denkleştirme Kayıt Sistemi’nde proje sahibi adına açılan hesaba işlenir.
Proje sahipleri tarafından yapılacak değişiklik talepleri de TSE tarafından değerlendirilir; onaylanan değişiklikler, değişiklik bedelinin ödenmesinden sonra kayıt sistemine işlenir.

Kayıt sisteminin hesap türleri ve işlem kuralları ise TSE tarafından yayımlanacak uygulama esasları ile belirlenir.

3. İzleme, Doğrulama ve Turkuaz Kredi İhracı

Geçerli kılınmış bir proje, metodolojisinde belirtildiği şekilde yıllık olarak izlenir. İzleme süreci; beklenen sera gazı azaltım veya giderimi ile Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına katkıya ilişkin çıktıları kapsar.
Proje çıktıları, ilgili alanda akredite edilmiş bağımsız bir doğrulayıcı kuruluş tarafından doğrulanır ve doğrulama raporu hazırlanır. Bu rapor proje sahibi tarafından TSE’ye iletilir.

Doğrulama raporunda teyit edilen emisyon azaltım veya giderim miktarı kadar Turkuaz Kredi, proje sahibinin TR KDS’deki hesabına ihraç edilir. Kredi ihracı, ilgili bedelin ödenmesini takiben gerçekleştirilir.

Projelerin kredilendirme dönemleri, metodolojideki kriterler esas alınarak proje sahibi talep ettiğinde ve yenileme bedeli ödendiğinde uzatılabilir.

Turkuaz Kredilerin ihracı, devri, iptali, geri çekilmesi ve itfa işlemleri ise tamamen Türkiye Karbon Denkleştirme Kayıt Sistemi üzerinden yürütülür.

Denkleştirme İşlemleri

Bu bölüm, karbon kredilerinin hem Türkiye Emisyon Ticaret Sistemi (TR ETS) hem de gönüllü taahhütler kapsamında nasıl kullanılacağını düzenleyen esasları ortaya koymaktadır.

1. Genel İlkeler

Karbon Kredilendirme Ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı Tr Kds’nin Temel İlkeleri Ve Ulusal Kredi Sisteminin çerçevesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemDenkleştirme süreçlerine ilişkin kurallar ve sınırlar Başkanlık tarafından belirlenir. Bu süreçte uygulanacak tüm kıstaslar ve sınırlamalar ayrıca Başkanlıkça açıklanır ve resmî internet sitesinde yayımlanır. Turkuaz Kredilerin herhangi bir takas garantisi bulunan organize piyasalarda işlem görebilmesi için Başkanlık onayı zorunludur.

2. Karbon Kredilerinin TR ETS’de Kullanımı

Türkiye’de üretilmiş karbon kredileri ile TR KDS kapsamında oluşturulan Turkuaz Krediler, TR ETS kapsamındaki yükümlülüklerin belirli bir oranının karşılanmasında kullanılabilir. Bu orana ilişkin üst sınır, dönemsel olarak Başkanlık tarafından açıklanır.

Denkleştirme amacıyla kullanılacak kredilerin:

  • ETS kapsamı dışındaki faaliyetlerden üretilmiş olması,
  • Denkleştirmede kullanılacak karbon kredilerinin, üretildikleri tarihten itibaren beş yılı aşmamış olması gerekir.

YEK-G belgeleri ve enerji niteliği sertifikaları TR ETS’de denkleştirme için geçerli kabul edilmez.

3. Turkuaz Kredilerin Gönüllü Taahhütlerde Kullanımı

TR ETS kapsamında tahsisat teslim yükümlülüğünü karşılamak için kullanılan Turkuaz Krediler, gönüllü taahhütlerde tekrar kullanılamaz. Gönüllü amaçlarla kullanılmak istenen Turkuaz Krediler, proje sahibinin talebi üzerine TR KDS kayıt sisteminde itfa edilerek kalıcı biçimde devre dışı bırakılır.

Kamu kurumları, Turkuaz Kredilerin gönüllü taahhütlerde kullanımını artırmak amacıyla teşvik mekanizmaları geliştirmekle yükümlüdür.

Yetkilendirme Süreçleri

Taslak yönetmeliğin yetkilendirme hükümleri, Türkiye’de üretilen karbon kredilerinin uluslararası piyasalarda kullanılabilmesi için gerekli kurumsal çerçeveyi tanımlar. Bu kapsamda temel yetki, Karbon Piyasası Kurulu kararları doğrultusunda Başkanlığa verilmiştir.

Başkanlık; karbon kredisi sahibi kurum ve kuruluşları yetkilendirme, uluslararası piyasa kullanımına ilişkin politikaları belirleme ve gerekli düzenlemeleri yürütme görevini üstlenir. Uluslararası piyasada kullanılacak karbon kredileri için yetkilendirme belgesi alınması zorunludur ve başvuru süreçlerine ilişkin teknik ayrıntılar Başkanlık tarafından ayrıca yayımlanır.

Karbon Piyasası Kurulu; uluslararası piyasaya konu olabilecek sektörleri, proje türlerini, metodolojileri ve sınırlamaları belirler. Başkanlık, kurul kararları doğrultusunda teklif çağrısına çıkarak uluslararası kullanıma uygun projeleri seçer ve uygun görülen karbon kredileri için yetkilendirme belgesi düzenler. Yetkilendirilmiş krediler Türkiye Uluslararası Karbon Kayıt Sistemi’ne kaydedilir ve belirlenen süre dışında kullanılamaz.

Paris Anlaşması’nın 6. maddesi kapsamında yetkilendirilmiş karbon kredilerine ilişkin yetkilendirme belgeleri ise Karbon Piyasası Kurulu kararları doğrultusunda Başkanlık tarafından iptal edilebilir veya kapsamı değiştirilebilir.

Yetkilendirme süreci, çifte sayımın önlenmesini teminen ulusal katkı beyanında gerekli düzenlemelerin yapılmasını da kapsar. İtfa edilmiş kredilere yetkilendirme belgesi verilmez; yanıltıcı bilgi veya belge tespiti halinde ise yetkilendirme iptal edilir.

Genel olarak bu bölüm, Türkiye’de üretilen karbon kredilerinin uluslararası piyasalara aktarımını düzenleyen, şeffaflık ve bütünlüğü esas alan bir yetkilendirme yapısını ortaya koymaktadır.

Uluslararası Karbon Kayıt Sistemi

Taslak, Türkiye’de uluslararası karbon kredilendirme programları kapsamında geliştirilen projelerin izlenmesi için Türkiye Uluslararası Karbon Kayıt Sistemi’nin kurulmasını öngörmektedir. Sistem; yetkilendirilmiş projelerin, uluslararası programlarca kredilendirilmiş faaliyetlerin ve ithal edilen karbon kredilerinin ulusal düzeyde takibini sağlar. Türkiye’de geliştirilen projelerin bu sisteme kaydı zorunludur. TR KDS dışında karbon kredisi üretimine başlamış projelerin, sistem kayıt almaya başladıktan sonra 90 gün içinde; henüz herhangi bir uluslararası karbon programına kayıt olmamış projelerin ise kayıt tarihinden itibaren en geç 90 gün içinde sisteme kaydedilmesi gerekir. Gerekli durumlarda Başkanlık ile uluslararası standartlar arasında protokoller yapılarak kayıt sistemlerinin entegrasyonu sağlanabilir. Hesap türleri, işlem kuralları ve katkı payları ise Başkanlık tarafından yayımlanacak usul ve esaslara göre belirlenir.

Denetim, Şeffaflık ve Yaptırımlar

TR KDS kapsamında görev yapan geçerli kılıcı ve doğrulayıcı kuruluşlar, TSE ve TÜRKAK tarafından yürütülen denetimlerde tüm bilgi ve belgeleri —muhasebe kayıtları dâhil— eksiksiz ve zamanında sunmakla yükümlüdür. Denetimin engellenmesi, yanıltıcı bilgi verilmesi, tespit edilen uygunsuzlukların belirlenen sürede giderilmemesi veya geçerli kılınmış/ doğrulanmış raporlarda ciddi hatalar bulunması hâlinde, ilgili kuruluşların yetkisi Başkanlığın görüşü alınarak TÜRKAK tarafından iptal edilir. Yetkisi iptal edilen kuruluşlar üç yıl boyunca yeniden akreditasyon başvurusu yapamaz. Geçerli kılma ve doğrulama süreçlerine ilişkin tüm teknik ve kurumsal kurallar ise TSE tarafından yayımlanan TR KDS usul ve esasları ile belirlenir.

Şeffaflık ilkesi gereği, Turkuaz Krediler de dâhil olmak üzere karbon kredilerinin üretimi, kullanımı ve itfasına ilişkin yıllık veriler Başkanlığın resmî internet sayfası üzerinden kamuoyuna açıklanır.

Yaptırımlara ilişkin hükümler uyarınca, projelere dair yanlış veya eksik beyan verilmesi hâlinde söz konusu karbon kredileri hem TR ETS yükümlülüklerinde hem de gönüllü taahhütlerde kullanılamaz. TR ETS kapsamında denkleştirme sınırlamalarına aykırı davranılması durumunda ilgili tesis yükümlülüğünü yerine getirmemiş sayılır. Ayrıca, uluslararası kayıt sistemine kaydolma yükümlülüğünü yerine getirmeyen proje sahipleri hakkında da İklim Kanunu’nun ilgili yaptırım hükümleri uygulanır.

Sonuç

Karbon Kredilendirme ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı, Türkiye’nin karbon piyasası yapısını TR ETS ile birlikte tamamlayan ve ulusal iklim politikasını daha bütüncül bir temele oturtan önemli bir düzenleyici adımdır. Taslak; karbon kredilerinin üretilmesi, doğrulanması, ulusal kayıt sistemine tescil edilmesi ve uluslararası karbon piyasalarında kullanılmasına ilişkin süreçleri ayrıntılı biçimde tanımlayarak hem yatırımcılar hem de kamu otoriteleri için öngörülebilir ve şeffaf bir çerçeve sunmaktadır.

Metodolojik standartların belirlenmesi, bağımsız doğrulama yükümlülüğü ve çifte sayımı önleyen güvenlik mekanizmaları, Türkiye’de oluşturulan karbon kredilerinin uluslararası nitelikte kabul edilebilirliğini güçlendirmektedir. Paris Anlaşması’nın 6. maddesiyle uyumlu bu yapı, Türkiye’nin küresel karbon piyasalarına entegrasyon kapasitesini artırmaktadır.

Karbon Kredilendirme Ve Denkleştirme Yönetmeliği Taslağı Tr Kds’nin Temel İlkeleri Ve Ulusal Kredi Sisteminin çerçevesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemTaslağın sahadaki işleyişi; kayıt sistemi, doğrulama süreçleri ve proje geliştirme faaliyetlerinin kendi çerçeveleri içinde hayata geçirilmesiyle bütünlük kazanacaktır. Bu bütünleşik yapı, Türkiye’nin karbon piyasasını daha izlenebilir, şeffaf ve uluslararası standartlarla uyumlu bir yapıya taşıyacak önemli bir adımı temsil etmektedir.

Gül SALDIRANER

EG Partner – SMMM – Bağımsız Denetçi
www.eg-econsulting.com

KAYNAKLAR/ REFERENCES

[1] İklim Değişikliği Başkanlığı, –  Taslaklar. https://iklim.gov.tr/taslaklar-i-2124

Performans Nedeniyle İş Sözleşmesi Feshedilirken Hangi Kriterler Dikkate Alınmalıdır?

Performans Nedeniyle İş Sözleşmesi Feshedilirken Hangi Kriterler Dikkate Alınmalıdır Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Performans Nedeniyle İş Sözleşmesi Feshedilirken Hangi Kriterler Dikkate Alınmalıdır?

Lütfi İNCİROĞLU

Performans Nedeniyle İş Sözleşmesi Feshedilirken Hangi Kriterler Dikkate Alınmalıdır Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemPerformans, herhangi bir görevin gereği olarak önceden belirlenen standartlara uygun davranışların gösterilmesi ve beklenen amaçlara yaklaşma derecesi olarak, performans değerlendirme ise çalışanın performansının izlendiği, değerlendirildiği, sonucun kaydedildiği ve çalışana bildirildiği bir süreç olarak tanımlanmaktadır. İşçinin işyerinde performansını etkileyen en önemli faktörler arasında, iş memnuniyeti, çalışan bağlılığı, eğitim ve geliştirme, iş için doğru araçlar, şirket kültürü ve çalışma ortamı sayılmaktadır.

İşverenler yönetim yetkisi kapsamında işyerinde verimliği artırmak için insan kaynaklarını daha etkin kullanma adına personel yönetim sistemi talimatı oluşturarak, çalışanların performansını planlamak, izlemek, yönlendirmek, ölçmek geliştirmek ve ödüllendirmek, için performans yönetim sistemi kurulmasını ve öngörülen performansı gösteremeyen çalışanları ile yollarını ayırmayı tercih etmektedirler. Bu nedenle uygulamada, iş sözleşmesinin feshinde sık başvurulan yollardan biri de işçinin performans düşüklüğü gerekçesi ile yapılan fesihlerdir. Çünkü mevzuatımızda işçinin bedensel ve zihinsel yetersizliği nedeniyle yapılan fesihler geçerli neden olarak kabul edilmektedir. İşçinin yeterliliği, işçinin kişiliği ile ilgili olan nedenleri oluşturur[1].

İşçinin yeterliliğinden kaynaklanan geçerli nedenler 4857 sayılı Kanunun 25 inci maddesinde belirtilenlerin dışında kalan ya da başka bir deyişle haklı neden ağırlığında olmayan ama iş sözleşmesinin devamını olanaksız kılan ve işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen nedenlerdir. İşte 4857 sayılı Kanunun 18 inci maddesindeki işçinin verimliliği ve yeterliliğinden kaynaklı performans düşüklüğüne dayanarak yapılan fesihler bu kapsamda değerlendirilmektedir. Örneğin, ortalama olarak benzer işi görenlerden daha az verimli çalışma, gösterdiği niteliklerden beklenenden daha düşük performansa sahip olma, işe yoğunlaşmasının giderek azalması, işe yatkın olmama, öğrenme ve kendini yetiştirme yetersizliği, sık sık hastalanma, çalışamaz duruma getirmemekle birlikte işini gerektiği şekilde yapmasını devamlı olarak etkileyen hastalık, uyum yeterliliğinin azlığı ve işyerinden kaynaklanan nedenlerle yapılacak fesihlerde emeklilik yaşına gelmiş olma gibi haller sayılmıştır.

Ancak bu haller yukarıda sayılan örneklerle elbette sınırlı değildir. Zamanla, uygulamada çıkacak sorunların yargıya intikal etmesinden sonra yargı kararları ile belirginleşecek başka sebepler de ortaya çıkabilecektir. Ekleyelim ki, Kanunun gerekçelerinde ifade olunan yetersizlikten kaynaklanan sebepler dışında, işçiyle yapılan iş sözleşmesi, işyeri personel yönetmeliği, kurumsal çalışma İlkeleri veya işyerine özgü performans değerlendirme kriterlerinde yer alan işçinin verimliği ile ilgili beklentilerin karşılanamaması halinde de geçerli sebeple fesih uygulanabilir.

Ancak, iş sözleşmesinin işçinin performansına dayalı olarak feshinin mümkün olabilmesi için, işçinin bu konuda savunması alınmalı, gerekiyorsa performansının izlenmesi için kendisine bir süre verilmelidir. Performansa dayalı fesihlerde, feshe temel oluşturan performans ölçümlerinin somut ve ölçülebilir verilere dayanması gerekir. Sübjektif değerlendirmelere dayalı performans ölçümleri, iş sözleşmesinin feshine temel oluşturamaz. İş sözleşmesinin objektif ölçümlerden uzak performans değerlendirmelerine dayalı olarak feshi, işçinin feshin geçersizliği ve işe iade talebi ile yargı yoluna başvurması ve mahkeme sonucunda işe iade kararı ile karşı karşıya kalınması sonucunu doğurur[2].

İşçinin performans ve verimlilik sonuçlarının geçerli bir nedene dayanak olabilmesi için, objektif ölçütlerin belirlenmesi zorunludur. Performans ve verimlilik standartları işyerine özgü olmalıdır. Objektiflik ölçütü o işyerinde aynı işi yapanların aynı kurallara bağlı olması şeklinde uygulanmalıdır. Performans ve verimlilik standartları gerçekçi ve makul olmalıdır. Performans ve verimlilik sonucuna dayalı geçerli bir nedenin varlığı için süreklilik gösteren düşük veya düşme eğilimli sonuçlar olmalıdır. Koşullara göre değişen, süreklilik göstermeyen sonuçlar geçerli neden için yeterli kabul edilmeyebilir. Ayrıca, performans ve verimliliğin yükseltilmesine dönük hedeflere ulaşılamaması tek başına geçerli neden olmamalıdır. İşçinin kapasitesi yüksek hedefler için yeterli ise, ancak işçi bu hedefler için gereken gayreti göstermiyorsa geçerli neden söz konusu olabilir.

Diğer taraftan, performans değerlendirilmesinde objektif olabilmek ve geçerli nedeni kabul edebilmek için, performans değerlendirme kriterleri önceden saptanmalı, işçiye tebliğ edilmeli, işin gerektirdiği bilgi, beceri, deneyim gibi yetkinlikler, işyerine uygun davranışlar ve çalışandan gerçekleştirmesi beklenen iş ve kişisel gelişim hedeflerinde bu kriterler esas alınmalıdır. Bir başka anlatımla, çalışanın niteliği, davranışları ve sonuçta ulaştığı hedef önemli olmaktadır. Bu kriterler çalışanın görev tanımına, verimine, işverenin kurumsal ilkelerine, uyulması gereken işyeri kurallarına uygun olarak objektif ve somut olarak ortaya konmalı ve buna yönelik performans değerlendirme formları hazırlanmalıdır. İşyerine özgü çalışanların performansının değerlendirileceği, “Performans Değerlendirme Sistemi” geliştirilmeli ve uygulanmalıdır[3].

Sonuç olarak, işçinin performans düşüklüğü gerekçesi ile iş sözleşmesini feshinin mümkün olabilmesi için, işçinin öncelikle savunması alınmalı ve gerekiyorsa performansın izlenmesi için kendisine bir süre verilmelidir. Performansa dayalı fesihlerde, feshe temel oluşturan performans ölçümlerinin somut, ölçülebilir ve verilere dayanması gerekir. İşçinin performans ve verimlilik sonuçlarının geçerli bir nedene dayanak olabilmesi için, objektif ölçütlerin belirlenmesi zorunludur.

Performans Nedeniyle İş Sözleşmesi Feshedilirken Hangi Kriterler Dikkate Alınmalıdır Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemPerformans ve verimlilik standartları işyerine özgü olmalıdır. Objektiflik ölçütü o işyerinde aynı işi yapanların aynı kurallara bağlı olması şeklinde uygulanmalıdır. Performans ve verimlilik standartları gerçekçi ve makul olmalıdır. Performans ve verimlilik sonucuna dayalı geçerli bir nedenin varlığı için süreklilik gösteren düşük veya düşme eğilimli sonuçlar olmalıdır.

Lütfi İNCİROĞLU

Kaynaklar:

[1] İNCİROĞLU, Lütfi, Sorulu Cevaplı İş Hukuku Uygulaması, 5. Baskı, İstanbul 2023, s.142.

[2] ERTÜRK, Şükran, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Pratik Çalışmaları, s.161; CENTEL, Tankut, İş Güvencesi, s.74-75; Y9HD.18.10.2017 T., E.2016/25049, K.2017/16105, ÇİL. Şahin, İş Hukuku Yargıtay İlke Kararları, s.267.

[3] Y9HD.18.10.2017 T., E.2016/25049, K.2017/16105; Y22HD.04.07.2018 T., E.2018/8007, K.2018/16757, ÇİL, Şahin, İş Hukuku Yargıtay İlke Kararları, s.267.

İskonto Edilemeyen Finansal Ürünler – 2

İskonto Edilemeyen Finansal ürünler 2 Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

İskonto Edilemeyen Finansal Ürünler – 2

Reşat BAĞCIOĞLU

İskontoyu Anlatmıştık

İskonto Edilemeyen Finansal ürünler 2 Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİndirimli veya mevsim sonu satışlar bir nevi iskontolu işlemlerdir. Ancak benim anlatmaya çalışacağım konular dış ticaret işlemlerindeki iskontolardı.

İskonto Edilemeyen Finansal Ürünler

İşte bu konular tam da bankacıların ihtisas konusu. Bankacılar bir finansal ürünü iskonto edeceği vakit kılı kırk yararlar. Gerçekten “bu iskonto edilemez” dedikleri bir aksaklık yoksa ancak iskonto işlemine girerler.

Demem odur ki;

İskonto yaparken, tekrar rücu edilmeyen işlemleri iskontoya tabii tutarlar.

Anlayacağınız; tam garantili işlemler olması halinde bankalar iskontoyu başlatırlar. Az bişi garantisi olup da biraz da garantisiz işlemler ve ürünler olması halinde, bankacıların alnına silah da dayasanız nafile. İskonto yapmazlar.

Ey Bankacı

Garantisiz Poliçe

Bankalar Şu Konularda İskonto Yapmazlar

Ne nazlı ve iş yapılması zor insanlar şu bankacılar. Pek bir şeyi beğenmiyorlar. Hangi işi yapmaya kalksanız, bankalar illa ki bir şeyleri bulup, bir şeyler çıkartıyorlar ve bakıyorsunuz ki işlem olmamış ve tıkır tıkır dönen dişlinin çarklarına çomak sokmuşlar.

İşte bankacının olmaz dediği ve kaşlarını yukarı kaldırdığı vakit bir daha asla inmeyen işlem türleri;

ısrar Etmeyin

Demek oluyor ki borçlusu tarafından imzalanmamış, adı poliçe de olsa bir kağıt parçası iskonto edilemiyormuş.

Sayemde bunu da öğrendiniz ya… Ben Reşat Bağcıoğlu artık gam yemem. Her hafta bir şeyler anlatıyorum.

Bu durumda bankaların iskonto etmeye yanaşmadıkları finansal ürünlere bir göz atalım.

Imzasız Poliçe

  • Borçlusu tarafından imzalanmamış poliçeler iskonto edilemez.

Reşat Bağcıoğlu, sen bir dâhisin aslında. Benim sayemde borçlar kanununa yeni bir madde daha eklemek gerekecek. Bu hususu şimdiye kadar kim düşündü ki benden başka?

Dahasına bakalım. Bankalar hangi aşamalarda iskontodan kaçınırlar.

  • Banka avali olmayan poliçeler,
  • Banka avali olup ta iskonto edecek bankanın, aval veren bankaya limiti olmayışı,
  • Poliçenin iskonto edecek banka adına tanzimli olmayışı veya iskonto edecek banka lehine cirolu olmayışı,
  • Poliçe ile ilgili olarak iskonto edecek bankanın, aval veren bankadan poliçenin gerçek olup olmadığı, aval kaşesinin ilgili bankaya ait olup olmadığı ve aval kaşesi üzerindeki imzaların bankanın yetkili imzalar olduğunu ve aynı zamanda bankayı risk ve sorumluluk altına sokacak imzalar olduğunun, vade gününde poliçenin aval veren bankaya ibrazı halinde hiçbir kesinti yapılmadan ödenmesinin sağlanmaması,
  • Sadece borçlunun imzasının bulunup, muteber bir bankanın avalinin bulunmaması,

Durumlarında iskonto işlemi gerçekleştirilemez.

Yukarıda bahsetmeye çalıştığım konular kambiyo senetleri ile ilgili olup, ayrıca vadeli bir ihracat akreditifinden doğan alacaklarının da iskonto edilip edilmemesi söz konusu olabilir. Şimdi biz iskonto edilemeyen finansal ürünlerden bahsediyoruz madem,bitraz da akreditife bakalım dilerseniz;

Akreditifler şu şekildeyse iskonto edilemez;

  • Yüklemesi yapılmamış ve negoşe bankasına (negotiating bank) evrak sunulmamış,
  • Amir banka veya teyid banka tarafından alacak vadesi teyid edilmemiş,
  • Ülke riski ile amir bankanın limit sorunu olan,
  • Teyidsiz olup da sadece amir bankanın teyidine haiz,
  • Üzerinde alacak temliği bulunan,
  • Yeni gelmiş ve hiçbir işlem yapılmamış,
  • Evraklar üzerinde rezerv bulunan,
  • Ülke ve banka riskinin var olduğu akreditifler.

Kaldı ki;

“Geline oyna demişler, gelin de oynarım ama yerim dar” demiş.

Bankacılar da aynıdır desem abartı olmaz. Canları bir işi yapmak istemiyorsa veya minicik bir tereddüt ve risk endişesi taşıyorlarsa, ne yaparsanız yapın nafile. Bankacı o işi yapmaz.

Güzel konuşuyorsun Reşat Bağcıoğlu… Sen bankacı iken yukarıdaki sayılan hususlar oluştuğunda o işi yapar mısın diye bir sorsak.

Neden sormuyorsunuz o halde?

Risk gördüğüm işi yapıp da müşterinin gözünde kahraman, bankamın gözünde iş bilmez biri mi olmak daha iyi sizce?

Ben de yapmam arkadaş.

İskonto Edilemeyen Finansal ürünler 2 Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemReşat BAĞCIOĞLU

ICC Uluslararası Ticaret Odaları

Türkiye Milli Komitesi

Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi

Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Programları

Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Mülakatlarında Ne Sorulur
Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Mülakatlarında Ne Sorulur

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMLARI
ÖRGÜN – TEZLİ ve İKİNCİ ÖĞRETİM TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMLARI
Yüksek Lisans Yüksek Hedefler

Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Mülakatlarında Ne Sorulur
Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Mülakatlarında Ne Sorulur

BAŞVURU TARİHLERİ 12-16 Ocak 2026

MÜLAKAT TARİHLERİ 22-23 Ocak 2026

Tezli ve tezsiz seçiminizi kitapçığı okuduktan sonra veriniz.

Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Mülakatlarında Ne Sorulur?

Merhaba,

Programımıza göstermiş olduğunuz ilgi için teşekkür ederiz.
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tedarik Zinciri Yönetimi Tezli ve Tezsiz Yüksek Lisans Programlarımızda sizlerii aramızda görmek isteriz.

Program hakkında kısa bilgilendirme yazımızı paylaşıyorum.
Sağlıklı günler dilerim.  Saygılarımla.

 Prof. Dr. Murat ERDAL – Program Koordinatörü merdal@istanbul.edu.tr 

ÖĞRENCİ PROFİLİ
Program Güz ve Bahar dönemlerinde öğrenci almaktadır.
Farklı sektörlerden 70’e yakın çalışan bulunmaktadır.
Kuvvetli bir network sizi beklemektedir.
YER:
BEYAZIT ANA KAMPÜS (Siyasal Bilgiler Fakültesi Derslikleri)
Marmaray (Vezneciler İstasyonu), Tramvay (Beyazıt).

DEVAM DURUMU: Derslere katılım hususunda %70 devam zorunluluğu bulunmaktadır. Öğrenci portföyümüz, farklı sektörlerden sizler gibi yöneticilerden oluştuğu için, ders gününe denk gelen yurt içi – dışı vb. iş seyahatleri ya da farklı yoğunluklar olduğunda, dersini aldığınız hocalarımıza bilgi vererek mazeret bildirilebiliyor. Ancak bu noktada inisiyatif tamamen hocalarımıza aittir. Yönetmelikte belirtilen, yüksek lisans öğrencilerinin maksimum % 30 devamsızlık hakkı olduğuna dairdir.

DERS PROGRAMI:

BAHAR DÖNEMİ DERSLERİ

  • SATINALMA VE TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ İLKELERİ
  • TEDARİK ZİNCİRİ STRATEJİLERİ
  • KÜRESEL PAZARLAMA
  • VERİ ANALİZİ VE KANTİTATİF KARAR ALMA TEKNİKLERİ
  • PERAKENDE YÖNETİMİ
  • MÜZAKERE TEKNİKLERİ

GÜZ DÖNEMİ DERSLERİ

  • LOJİSTİK YÖNETİMİ
  • TEDARİK ZİNCİRİNDE PERFORMANS YÖNETİMİ
  • TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNDE MODELLEME
  • PROJE YÖNETİMİ
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ve İŞ ETİĞİ
  • PAZARLAMA YÖNETİMİ
  • SÖZLEŞME HUKUKU
  • BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ VE YAYIN ETİĞİ

AKADEMİK KADRO:
Yüksek lisans programımız, dersler ve akademik kadro ile ilgili tüm bilgi bu sitede. https://tedarikzinciri.org

İnceleyiniz.  

BAŞVURU TARİHLERİNİ KAÇIRMAYIN

İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü https://sosyalbilimler.istanbul.edu.tr/tr/_   resmi web sitesi duyurular kısmında ve aşağıdaki platformlar ile bu platformların sosyal medya hesaplarında başvuru duyuruları yayınlanmaktadır.

https://tedarikzinciri.org/

https://satinalmadergisi.com/

https://www.muraterdal.com/

ÜCRETLENDİRME:  Kayıt aşamasında güncel ödeme bilgisi verilecektir.    

MÜLAKAT ÖNCESİ HAZIRLIK:  

  • Yüksek Lisans Mülakatlarında Ne Sorulur? Başlıklı rehberimizi inceleyiniz.
  • Makale Listesi (Prof. Dr. Murat ERDAL) ektedir. Okuma yapabilirsiniz.
  • TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ DERSLERİNİ
    WEB ÜZERİNDEN İNCELEYEBİLİRSİNİZ.
    14 hafta ders içerikleri her sene güncellenmektedir.

Okuma yapabilirsiniz. https://www.muraterdal.com/courses/satinalma-ve-tedarik-zinciri-yonetimi-ilkeleri/ 

  • SATINALMA DERGİSİ – 14. Yıl

Şirket olarak tüm dergi arşivine (156 sayı), araştırma raporlarına ve
bir yıl boyunca 12 sayıya dijital erişim sağlayın. Dijital şirketi aboneliği için https://satinalmadergisi.com/dijital-islem-merkezi/ sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

KİTAPLAR:

  • Erdal, M., Satınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi, 4. Baskı, Beta Yayınevi.
  • Erdal, M. (Editör), Tasarımdan Süreç İyileştirmeye Tedarik Zinciri Yönetimi Başarı Hikayeleri, BETA Basım, İstanbul.
  • Erdal, M. (Editör), Konteyner Deniz ve Liman İşletmeciliği, 2. Baskı, BETA Basım, İstanbul.
  • Erdal, M., Ünal, A., Lojistik Merkez Yönetimi, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yayını, İstanbul.
  • Erdal, M. Saygılı, M., Global Logistics, UTİKAD Yayını, İstanbul.
  • Erdal, M. ve Çancı, M., Lojistik Yönetimi, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yayını, 4. Baskı, İstanbul.
  • Erdal, M. ve Çancı, M., Uluslararası Taşımacılık Yönetimi, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yayını, 4. Baskı, İstanbul.
  • Trakya Lojistik Master Planı, Trakya Kalkınma Ajansı, 2012.
  • Erdal, M., Görçün, Ö., Saygılı M., Depo Yönetimi, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yayını.
  • Erdal, M., Güvenler A., Sandalcı, K., Uluslararası Demiryolu Eşya Taşımacılığı, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yayını, İstanbul.
  • Erdal, M., Görçün Ö. F., Görçün Ö., Saygılı, M., Entegre Lojistik Yönetimi, BETA Basım.
  • Erdal, M., Teknoloji Yönetimi, 2. Baskı, Türkmen Kitabevi, İstanbul,
  • Erdal, M., Saygılı, M., Lojistik İşletmelerinde Yönetim-Organizasyon ve Filo Yönetimi, UTİKAD Yayını, Mataş Matbaası, İstanbul.
  • Erdal, M., Alkan, M., Lojistik ve Dış Ticaret Sözlüğü, UTİKAD Yayını, 2. Baskı, İstanbul.

Anahtar Sözcükler:

Yüksek Lisans, Lisans üstü, Program, İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, EĞİTİM, tedarik zinciri yönetimi, eğitim, Satın alma, satınalma, tedarik, lojistik, üretim, planlama, karar alma, modelleme,  Depo, depolama, depo yönetimi, iç denetim, katma değer, rekabet, maliyet, harcama analizi, tasarruf, değer, Satın alma Dergisi, Dergi, B2B, Profesyonel, değer zinciri, purchasing, procurement, supply, supply chain, supply chain management, Kurumsal Pazar, Analitik, CRM, e-iş, e-ticaret, inovasyon, innovation, satınalma 4.0, tedarik zinciri 4.0, endüstri 4.0, sürdürülebilirlik, Eğitim, yapay zeka, modelleme,


ŞİRKET EĞİTİMLERİ

-> Şirket Eğitimleriniz için Doğru Teklif Alın -> egitim@satinalmadergisi.com

-> Eğitim Kataloğunu İndirebilirsiniz ->   https://satinalmadergisi.com/egitim.pdf