Kamu kurum ve kuruluşlarının mal, hizmet ve yapım işleri ile ilgili alımlarının büyüklüğü ülke ekonomisinde önemli bir paya sahiptir. Kamu adına söz konusu alımları yerine getiren kurumlar ev ödevlerini yerine getirme becerisini ortaya koyarken sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan etkin ve verimli hizmetler ortaya koyarak, kanunlarla verilmiş yetkileri en iyi şekilde değerlendirip harcama yoluyla ihtiyaç duyulan alımları yapmak zorundadır.
Bu görev yerine getirilirken yetişmiş kalifiye eleman unsuru çok önemlidir. Satınalma mevzuatı sürekli gelişen ve değişen bir yapıya sahip olduğundan bu değişikliğe uyum sağlayabilecek, mevzuat ve etik değerleri içselleştirmiş personellerin iş başında olması ortaya çıkan sonucu direkt olarak etkilemektedir.
Şirketlerin satınalma departmanında çalışan personellerin yetkinliği, şirketlerin yüklenmiş olduğu işlerde karşılaşılması muhtemel sorunların önlenmesi veya çözülmesi açısından değerlidir. Özellikle kamu alımlarına/ihalelerine katılan firmaların kamu ihale mevzuatına hakim personelleri bulundurmaları zaruridir. Bu personeller ile ilgili gerekli eğitimler belirli periyotlar ile sürekli olarak yapılmalıdır.
Kamuda görev yapan ve satınalma biriminde çalışan personeller içinde yukarıda bahsetmiş olduğum durum söz konusudur. Kamuda çalışan personellerin birçoğunun satınalma birimlerinde çalışmak istemediği bilinmektedir. Bu tercihin birçok farklı nedeni bulunmaktadır. Hesap verme zorunluluğu, söz konusu işlerin mesai dışında da zihinleri meşgul etmesi, teşvik edici ücret politikasının olmaması, kurumu direkt olarak zarara uğratma endişesi gibi birçok nedeni sayabilirim.
Çalışanların satınalma birimlerine yönelimini/isteğini arttırmak ve bu birimleri daha cazip hale getirebilmek için yukarıda belirtmiş olduğum endişelerden uzaklaştırıcı, teşvik edici ücret politikası ile desteklenmesi ve ilgili mevzuat eğitimlerinin sürekli olarak sağlanması gerekmektedir.
2022 yılında Vizyoner Dergisinin 35 inci sayısında yayımlanan, Kerem ŞAFAK ve Doç. Dr. Ayhan ULUDAĞ imzalı “Sağlık Kurumlarındaki Satınalma Çalışanlarının E-Eksiltme İhale Usulüne İlişkin Tutumlarının İncelenmesi” başlıklı araştırma makalesi bazı verilerin / durumların ortaya konulması açısından çok değerli bir çalışmadır.
Bu çalışma, Sağlık Bakanlığına bağlı kuruluşlarda çalışan 641 adet satınalma personeli üzerinden gerçekleştirilmiştir. Bu personellerin %20,8’i Genel İdari Hizmetler Sınıfı (GİHS), %44,2’si Sağlık Hizmetleri Sınıfı (SHS) ve %35’i Yönetici sınıfında çalıştığı belirtilmiştir.
Araştırmaya katılan katılımcıların %49,1’i satınalma eğitimi alırken, %50,9’u eğitim almadığı belirtilmiştir. Satınalma gibi bir birimde görev yapan personellerin yarısının mesleki eğitim almamış olması düşündürücü bir durumdur.
Bu çalışmada ki, önemli bir diğer tespit ise araştırmaya katılanların %70,7’si satınalma biriminde isteyerek çalışırken, %29,3’ü ise isteği dışında bu birimde çalışmakta olduğu tespitidir. Bu tespit ise yukarıda açıklamaya çalıştığım nedenlerin sonuçlarını göstermesi açısından önemlidir. Çalışanların yaklaşık olarak %30’ nun isteği dışında satınalma biriminde çalıştırılması, hedeflenen sonuncun / performansın ortaya çıkmasını engelleyici bir durumdur. Bu çalışmada yer alan 641 katılımcının yaş ortalaması 37, memuriyet yılı ortalaması 13,5 ve satınalma da ki çalışma süresinin ortalaması ise 8 yıl olarak tespit edilmiştir.
Açıkçası memuriyet süresi ortalaması ile satınalma çalışma süresi ortalaması arasında büyük bir fark gözükmektedir. Bu durumun yazımın başında belirtmiş olduğum nedenlere bağlı olduğunu düşünmekteyim. Satınalma biriminde/alanında çalışmanın cazip hale getirilmesi, bu birimde ki çalışma süresinin ve mesleki uzmanlık seviyesinin artmasını sağlayacaktır. Katılımcıların öğrenim durumları ise tabloda gösterilmiştir.
Araştırmada, satınalma biriminde lise mezunu çalışanların çok düşük bir oranda olduğu, ağırlıklı olarak lisans mezunu personellerin çalıştığı görülmektedir.
Söz konusu çalışmada dikkatimi çeken ve açıkçası eğitimin karar verme sürecine etkisini anlamlandırması bakımından önemli bulduğum diğer bir tespit ise, satınalma çalışanlarının öğrenim durumu düştükçe sorulan sorulara verilen cevaplarda ki “Kararsızım” cevabının oranın yükselmesidir. Örneğin, çalışmada “Satınalma Çalışanlarının Öğrenim Durumu Değişkeni İle E-Eksiltmenin Personel Tasarrufu Sağlama Durumu Arasındaki İlişki” incelenirken, Lise mezunlarının yaklaşık %78’ nin “Kararsızım” seçeneğini seçtiği, Yüksek Lisans mezunu personellerin ise sadece yaklaşık %11’nin bu seçeneği seçtiği görülmektedir.
Mesleki uzmanlık bakımından, Kamu İhale Kurumu istatistiklerine göre Belediyeler ve Diğer Özel Bütçeli Kuruluşlardan sonra en yüksek alımı gerçekleştiren üst idare Sağlık Bakanlığı olduğundan kurum personellerinin diğer diğer kamu kurumlarında ki personellere göre daha iyi bir noktada olduğunu düşünmekteyim.
Kamu veya özel fark etmeksizin çalışanların bilgi düzeninin arttırılması ve doğabilecek sorunların önüne geçebilmesi için bu birimlerde çalışan personellere belirli aralıklarla eğitimler verilmelidir. Mesleki uzmanlaşmaya yönelik çalışmalar yapılmalı ve mesleki eğitim alanların satınalma birimlerinde istihdamı sağlanmalıdır.
Belirtmiş olduğum üzere satınalma mevzuatı sürekli gelişen ve değişen bir yapıya sahiptir. Kamu alımları yalnızca alışılagelen bir büro etkinliği olarak algılanmamalıdır.
Yapılan çalışmanın neticesinde de belirtildiği üzere aslında bir firmanın ya da kurumun satın alma reformundan tam olarak yararlanabilmesi için, satın alma işlevi stratejik yönetim seviyesinde kurulmalıdır.
Satınalma birimlerinde çalışanların eğitim konusunda eksikliklerinin bulunduğunu rahatlıkla söyleyebilirken, İdarecilerin bu eksikliklerin giderilmesi noktasında gerekli hassasiyette olmaları gerekmektedir. Özellikle bu birimlerde çalışanların gönüllülerden seçilmesinin etkinlik ve verimlilik açısından önemli olduğunu düşünenlerdenim.
Yusuf YOGUN
Teknik Öğretmen
Çok gerçekçi ve harika tespitlerin olduğu faydalı bir yazı olmuş, diliyorum ki yetkililerimiz bu yazıyı dikkate alıp gerekli çözümler için kolları sıvarlar, tebrikler Yusuf Bey.
Teşekkürler Abdullah bey.
Umarım bu konuda bazı adımlar atılır.
Elinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş. Tebrikler Yusuf bey