Küreselleşen dünya’da firmalar arası rekabetin uluslararası boyutlara gelmesi ve hızla değişen dünyaya adapte olma ihtiyacı sebebi ile tedarik zinciri yönetiminin daha da karmaşık bir yapıya dönüşmesine sebep olmaktadır. Artan rekabet ile birlikte maliyet düşürülmesi, operasyonel süreçlerde kolaylıklar getirmesi ve karlılık odaklı bir yapı olması sebebi ile günümüzde tedarik zinciri yönetiminin önemini artırmıştır. Uzun vadede sürdürebilir bir tedarik zinciri karlılıklara ve firmaların rekabet edebilme kabiliyetlerini etkilemektedir. Bu önem ile doğru orantılı olarak ilk üreticiden- son tüketiciye kadar uzanan geniş bir ağda meydana gelebilecek herhangi bir aksaklıkların sonuçları da aynı oranda büyük olacaktır.
TZ’ye bağlı risk olaylarının sonuçlarının son derece maliyetli olmasından ötürü tedarik zincirinde risk yönetiminin önemi ortaya çıkmaktadır. Pazarların küreselleşmesi, teknolojinin hızlı gelişimi, ekonomik belirsizlikler, taleplerin belirsizliği, lojistik faaliyetlerinde yaşanabilecek muhtemel aksaklıklar tedarik zincirlerini daha kırılgan bir yapıya ve bu risklere karşı daha açık bir hale getirmiştir. Başlangıçta önemsenmeyen bu risk faktörleri hem tedarik zincirlerinin aksamasına hem de büyük ölçekli zararlara neden olabilmektedir. Önceden bu riskleri öngörmek ve sonuçlarını belirleyebilmek son derece zordur ancak sistemli bir yapı ile bu riskleri belirleyebilmek ve önceden tedbir almak ve bu risklerin doğuracağı zararların etkisini hafifletmek etkin bir tedarik zinciri risk yönetimi ile mümkündür.
Uluslararası Standartlar Organizasyonuna göre risk kavramı; bir olayın gerçekleşme olasılığı ile etkilerinin bir birleşimi olarak, ayrıca hedeflerin üzerinde belirsizliğin etkisi olarak tanımlamaktadır (ISO, 2009).
TZY riskleri şu üç kategoriye ayırmak mümkündür;
- Organizasyonel riskler,
- Tedarik zinciri paydaşları arasında ve çevresindeki riskler,
- Dış riskler.
Geçmişten günümüze bakıldığında küresel etki yapan Makro risk kaynakları haricinde tedarik kaynaklı riskler olduğu görülmektedir.
Aşağıdaki tabloda literatürde yapılmış birçok çalışmanın özet halini görebilirsiniz. Yapılan bu çalışmalara göre her bir kategori içerisinden 5 risk alınmış ve önem derecelerine göre sıralanmıştır. Elbetteki bu risk unsurları ülkelere, sektörlere, TZY yapılarına göre değişmektedir. Riski yönetmek için kullanılan sayısız yaklaşım ve teori bulunmaktadır ancak hepsinin ortak noktası 4 ana grup etrafında türetilmektedir;
- Riski tanımlamak
- Riski değerlendirmek
- Eylem planı yapmak
- Takip etmek
Risk yönetimi departmanı olmayan organizasyonlarda, Risk Yönetimi zaman yetersizliği ve belirsizliklerin öngörülememesi gibi sebeplerden dolayı ötelenmekte ya da yapılamamaktadır. Yukarıda da bahsettim gibi Risk Yönetimi’nin önemi TZY yapıları için hayati önem taşımaktadır. Risk yönetiminde Tedarik Departmanı’na şüphesi çok büyük görevler düşmektedir.
Yapılması gereken ilk adım; Risk Yönetimi’nin en önemli parçası olan riskin tanımlanmasıdır. Oluşturulacak mikro ancak yetkin bir grup ile her firma kendi dinamiklerine göre (Üretici, Aracı, Hizmet vs), risk unsurlarının belirlemesi gerekir. Ardından daha önce tanımlanmış risk faktörleri var ise bunların değerlendirilmesi ve/veya yeni tanımlanan risklerin önem sırasına göre derecelendirilmesi ve risk yönetim hedeflerinin belirlenmesi gerekir. Olası bir zararın boyutları da bu aşamada öngörülmelidir. Daha sonrasında belirlenen bu hedeflere uygun eylem planlarının hazırlanması gerekir. Eylem planı yapmanın amacı riskin olası etkilerinin azaltılması üzerinedir. Risk hafifletici stratejiler ile firmaların riskin olası sonuçlarından ne kadarına katlanabileceklerinin belirlenmesi ve bu doğrultuda etkilerini hafifletmeye yönelik eylem planının hazırlanması gerekir. Ancak bu eylem planını oluştururken firmanın sektördeki mevcut konumunu korumak esas alınmalıdır. Risk yönetiminin son aşaması olan takip ve gözlem yapmak ortadan kalkan risk unsurlarını ya da oluşan yeni risk faktörlerini zamanında tespit etmeye yaramaktadır. Ayrıca oluşturulacak bir veri tabanı ile ileriki yıllarda yapılacak risk yönetimin stratejilerini belirlemede bir kılavuz niteliği taşımaktadır.
Kaynakça
- Merve K. Ve Seniye F. “Supply Chaın Rısks: Lıterature Review And A New Categorızatıon”. Beykent Üniversitesi Fen Ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Sayı 10(1) 2017, 31 – 60
- Ahmet A. Ve Ali B. “Tedarik Zinciri Risklerinin Tedarik Zinciri Performansı Üzerinde Etkisi: Üretim İşletmelerinde Bir Araştırma”. Paradoks Ekonomi, Sosyoloji Ve Politika Dergisi, 2018, Cilt/Vol: 14, Sayı/Num: 2 / Issue-1, Page: 1-18
- Hamit E. “Tarihsel Tecrübeler Işığında Tedarik Zinciri Risk Yönetiminin Önemi”. Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Sayı: 50, Temmuz-Aralık 2017 ss. 121-139
- Hamit E. “Tedarik zinciri risk yönetimi: Kavramsal çerçeve ve tedarik yönlü bir literatür araştırması”. Pamukkale Univ Muh Bilim Derg, 24(4), 764-796, 2018
- Müge K. Ve diğerleri “Yükselen Ekonomilerde Kriz, Kriz Yönetimi ve Pazarlama Stratejileri”.İzmir Ekonomi Üniversitesi yayınları, No:35
- – – – – – – – – – – — – – – – – – – – – – — – – – – — – – – – – —
Tedarikçi Performans Değerlendirme Eğitimi:
Tedarikçi İlişkileri ve Tedarikçi Performans Değerlendirme Eğitim (2 gün) içeriğini incelemek için https://satinalmadergisi.com/egitim.pdf Eğitim Kataloğunu indirebilirsiniz.
Ekibinizin ihtiyacı doğru eğitim teklifini almak için talebinizi egitim@satinalmadergisi.com e-posta adresimize iletebilirsiniz.