Kurumlarda Duygusal Tecrübelerin Gücü

Doç. Dr. Gözde Mert
Doç. Dr. Gözde Merthttps://www.gozdemert.com/
“Doç. Dr. Gözde MERT İktisat alanında lisans, işletme alanında yüksek lisans ve işletme yönetimi alanında doktora, Yönetim ve Strateji alanında ise doçent unvanına hak kazanmıştır. Birçok firmanın, uzman ve yönetici kadrolarında çalışmıştır. Kurucusu olduğu Gözde Araştırma şirketinde, uzun yıllar yönetici ve uzman olarak görev yapmıştır. Halen, Nişantaşı Üniverisitesi’nde İşletme Bölüm Başkanı ve öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. 2018 TÜAD Akademik Baykuş ödülü sahibidir. Yönetim, organizasyon, bilgi yönetimi, felsefe ve iktisat tarihi alanlarından birçok ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmaları ve bu alanlarda yayınlanmış olan kitapları mevcuttur.”
spot_imgspot_img

Kurumlarda Duygusal Tecrübelerin Gücü

Dr. Öğr. Üyesi Gözde MERT
Nişantaşı Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi
İşletme Bölüm Başkanı & Gözde Araştırma Şirketi Kurucusu

“İş hayatı, biriktirdiğiniz duygusal anılarla güzeldir ve bu size, mutluluğun her çeşidini kazandırır. İş yaşamındaki mutluluk; sizin ve kurumunuzun sağlığını korur.” Dr. Gözde Mert

İnsanların; birbirini anlamasında, birbirleriyle olumlu, verimli ilişkiler kurmasında, insanın kendisini çevresine kanıtlamasında, başarılı ve mutlu olmasında duyguların çok önemli yeri vardır. Duygular, zekamızı ve diğer tüm yeteneklerimizi, belli bir seviyede kullanmaya olanak vermektedir. Duygusal becerinin gelişmiş olması, kişiyi daha mutlu kılar. Duygularını yönetemeyen kişiler, içine kapanık olmaktadır. Bu bireyler işine odaklanamaz ve kişisel gelişimlerini gerçekleştiremezler. Duygular, verilecek olan kişisel kararları etkilemektedir. Bu olumlu veya olumsuz bir etki olabilir. Duygular, akıl yürütme sürecine katılmayıp, sadece mantıksal zekâ ile karar verildiği zaman bu kararlar büyük oranda hatalı olmaktadır. Duygular, bireyin dikkatini önemli olan konuya yöneltir ve harekete geçmek için bireyi uyarır. Duyguların, sosyal ortamda büyük bir rolü vardır. Duygu yönetimi, kişiye mücadele etme ve uzun süreli hedefler belirleme konusunda olanak vermektedir. Duygular, kişilere sosyal olarak uyumlu yapmakta ve bireysel değişimi sağlamaktadır. Sosyal etkileşim sonucu kişiler, duygu yaşarlar. Bireyin gösterdiği duygular, diğer kişileri de etkilemektedir. Güçlü olan duygular, karşısındaki kişiye geçmektedir.

Hatıra, görsel, işitsel ve dokunsal girdiler, yüz ifadeleri, koku, tat, ses tonu, müzik ve hayal gücü gibi uyarıcılar, duygularımızı tetikler. Bireyin, bu duygusal uyarıcıların ne olduğunu bilmesi önemlidir. Uyarıcının ne olduğunu anladığında, davranışlarını değiştirmesi ve düzenlemesi mümkün olmaktadır. Kişinin, kriz durumunda hissetmiş olduğu duygular yıkıcı ya da yapıcı şekilde olabilmektedir.  Yüz ifadeleri, duyguları da harekete geçirir. Gülümseyen bir yüz ifadesi mutluluğa, asık bir yüz de üzüntüye neden olmaktadır. Bu nedenle yaşantımızı olumlu yönde düzenlemek, bizim elimizdedir. Kendimizin ve bulunduğumuz sosyal ortamın havasını düzenleyebiliriz.

Duygusal tecrübelerin gücü; kurumsal duygusal hafızaya ulaşılabilirlilik ile artmaktadır. İyi derecede anlaşılmış ve güçlü bir duygusal tecrübe; duygusal tecrübe derecesi, yayılımı ve depolanması ile kurumdaki bildirimsel ve işlevsel hafıza arasında daha güçlü olan bir ilişkinin olmasını kolaylaştırmaktadır.

Çalışanların, önemli bir olay karşısında, verdiği ilk duygusal tepkiyi, daha sonra hatırlamaları ile artırıyor olması kurumun duygusal hayatının sayısal bir ifadesini ortaya koymaktadır. Özellikle, duygusal tecrübenin, net ve iyi bir şekilde hatırlanması; olaya ait detaylı görüntülerin artmasına, duygusal hafızadaki karışıklıkların azalmasına ve duygusal hafızadaki, hataların azalmasına neden olmaktadır (Şekil 1).

Örneğin; geçmişteki bir ürün geliştirme projesinde, ölümcül bir olay yaşanmışsa (prototip testinde ölümle sonuçlanan bir olay gibi); bu olay tüm detaylarıyla hatırlanır ve bireyler bu olayla ilgili, çok güçlü bir hafızaya sahip olurlar. Bir olayla ilgili güçlü bir hafıza; birinin olayın içindeki kişiler ve yapılmakta olan faaliyet gibi sadece ana hatlarını bilinmesini değil, aynı zamanda, bu unsurların bir arada nasıl vuku bulduğunun da hatırlanmasını sağlar. Buradaki önemli husus, bireyin olay anında; orada olduğu, olayı tam olarak idrak ettiği ve olay anını yaşadığı gibi hisleri içeren tecrübenin, farkında olmamasıdır. Olayın her bir anını ve oluşan her şeyin belirli noktalarına kadar olan detaylarını herkes hatırlayabilmektedir. Güçlü hafıza; aynen bir kayıt cihazının, olaya ait görüntüyü tekrar getirmesi gibi, olayların tekrar yaşanmasını sağlar.

Detaylı bilgiler için aşağıdaki kitapları okuyabilirsiniz.

Mert, G. (2017). Organizasyonlarda Bireysel Hafıza, Artikel Yayıncılık, İstanbul.

Mert, G. (2018). Kurumsal Duygusal Hafıza, Artikel Yayıncılık, İstanbul.

 

 

Doç. Dr. Gözde Mert
Doç. Dr. Gözde Merthttps://www.gozdemert.com/
“Doç. Dr. Gözde MERT İktisat alanında lisans, işletme alanında yüksek lisans ve işletme yönetimi alanında doktora, Yönetim ve Strateji alanında ise doçent unvanına hak kazanmıştır. Birçok firmanın, uzman ve yönetici kadrolarında çalışmıştır. Kurucusu olduğu Gözde Araştırma şirketinde, uzun yıllar yönetici ve uzman olarak görev yapmıştır. Halen, Nişantaşı Üniverisitesi’nde İşletme Bölüm Başkanı ve öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. 2018 TÜAD Akademik Baykuş ödülü sahibidir. Yönetim, organizasyon, bilgi yönetimi, felsefe ve iktisat tarihi alanlarından birçok ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmaları ve bu alanlarda yayınlanmış olan kitapları mevcuttur.”

PAYLAŞIMLAR

Lütfen yorumunuzu girin !
Lütfen adınızı giriniz.

Şirketler için Eğitim Kataloğu

Yapay Zeka Lojistik Süreç Yazılımı

Şirketler için Eğitim Kataloğu

Yapay Zeka Lojistik Süreç Yazılımı