Yapay Zekâ 2025 Raporu

Efsun Yüksel Tunç
Efsun Yüksel Tunçhttps://www.indusdanismanlik.com
Efsun Yüksel, 1991’den bu yana çalışma hayatında olup, yöneticilik, insan kaynakları ve satış deneyimleriyle eğitim ve yönetim danışmanlığı alanında uzmanlaşmıştır. İstanbul Üniversitesi’nde aldığı eğitimin ardından Londra’da işletme eğitimini tamamlamış, psikoloji, NLP, yönetici koçluğu ve beden dili uzmanlığıyla kişisel gelişim alanlarında yetkinleşmiştir. 2001’de Türkiye’de, 2014’te Londra’da kurduğu Indus Consulting ile lokal ve global firmalara liderlik, kişisel gelişim, satış eğitimleri ve yönetim danışmanlık hizmetleri sunmaktadır.
spot_imgspot_img

Yapay Zekâ 2025 Raporu

Yapay Zekâ 2025 Raporu Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemDünya, yapay zekâ (YZ) devriminin eşiğinde; 2025 itibariyle elimizde net bir gerçek var: YZ artık “yeni bir teknoloji” değil — birçok şirket için günlük iş akışının bir parçası. Ancak bu yaygınlık, otomatik olarak “değer yaratan dönüşüm” anlamına gelmiyor.

McKinsey & Company’nin yeni yayınladığı The State of AI in 2025: Agents, Innovation, and Transformation raporu, bu gerçeği çok açık biçimde ortaya koyuyor. Raporu okurken, “AI kullanıyor olmak” ile “AI ile gerçek değer yaratmak” arasındaki farkın ne kadar derin olduğunu görüyoruz. Bu farkı kapatmak için hangi adımların gerektiğini anlamak adına, rapordaki bulguları ve onların kurumlar için ne ifade ettiğini iyi analiz etmek şart.

Raporun öne çıkan 10 içgörüsünü değerlendirdiğimizde karşımıza çıkanlar:

  1. Kullanım %88: AI artık istisna değil norm.

Rapor, şirketlerin %88’inin en az bir iş fonksiyonunda düzenli olarak AI kullanmaya başladığını söylüyor — bu oran geçen yıla göre ciddi bir artış. Bu, teknolojinin yaygınlaştığını ve “deneme” döneminin geride bırakıldığını gösteriyor. Fakat bu, yatırımın kendiliğinden değer üreteceği anlamına gelmiyor.

  1. Ölçeklendirme hâlâ zayıf: Tek birimden kuruma geçişte büyük boşluk var.

Raporun altını çizdiği çarpıcı gerçek: Şirketlerin yalnızca üçte biri — yaklaşık %33 — AI programlarını tüm kuruma yayabilmiş. Deneysel çözümler, departman düzeyinde, dar alanlarda işe yarayabilir; fakat gerçek dönüşüm için kurumsal ölçeklendirme, liderlik buy-in’i ve yeniden tasarlanmış süreçler gerek.

  1. Ajanik AI (Agentic AI) yükseliyor fakat yaygınlık hâlâ düşük.

Şirketlerin %62’si ajan-AI sistemlerini ya deniyor ya kullanıyor; ancak yalnızca %23’ü bu sistemleri bir veya iki fonksiyonda ölçekleyebilmiş. Ajan-AI’ler, çok adımlı görevleri bağımsız yürütebilme becerisiyle dönüştürücü potansiyel sunuyor. Ancak bu potansiyelin karşılığı süreç, kültür ve sorumluluk altyapısı gerektiriyor.

  1. Verimlilik başlangıç; gerçek kazanç inovasyon ve büyümede.

AI’nın en somut faydaları yazılım geliştirme, üretim ve BT gibi operasyonel alanlarda görülüyor. Ancak rapor, gelir artışı, yeni ürün/hizmet geliştirme ve müşteri deneyiminde kazancın en çok pazarlama, satış ve ürün geliştirme alanlarında gerçekleştiğini vurguluyor. Bu da gösteriyor ki; AI, yalnızca “maliyet düşürme aracı” değil — doğru kullanıldığında “rekabet avantajı ve büyüme motoru.”

  1. Finansal etki sınırlı — birçok kurum somut kazanç görememiş.

Şirketlerin yalnızca %39’u AI uygulamalarının faiz + vergi öncesi kârlarına (EBIT) anlamlı bir katkı yaptığını belirtiyor; çoğunlukta bu katkı %5’in altında kalıyor. AI yatırımı, her ne kadar cazip görünse de finansal dönüşü kolektif bir başarıyla, sadece teknolojik altyapıyla değil; süreç, insan ve kültür yönetimiyle geliyor.

  1. Başarı, iş akışlarını yeniden tasarlayanlarda.

Raporda öne çıkan bir başka madde: Başarılı kurumlar, sadece otomasyon değil — iş süreçlerini baştan yaratıyor, görev tanımlarını revize ediyor, rol dağılımlarını güncelliyor. Bu, “AI adapte etmek” değil; “organizasyonu AI çağının ritmine göre yeniden kurgulamak” demek.

  1. Risk ve etik sorumluluk yükseliyor.

AI yaygınlaştıkça veri yönetimi, şeffaflık, etik standartlar, insan–makine karar dengesi gibi konular da kritik hale geliyor. Rapor bu konulara dikkat çekiyor. Bu da bize şunu gösteriyor, teknoloji kadar, yönetişim de önemli. AI süreçlerinin güvenli, hakkaniyetli ve sorumlu olması artık bir tercih değil — zorunluluk.

  1. Kültür ve liderlik olmadan dönüşüm tamamlanmıyor.

Raporun temel vurgularından biri: AI’yı başarıyla kullanan şirketler, teknolojiyi bir proje değil; organizasyonel evrim olarak görüyor. Sadece araçları kullanmak yetmiyor; kurumsal öğrenme, adaptasyon ve herkesin “yeni dünya”ya hazırlanması gerekiyor.

  1. Öğrenme kapasitesi, modelin gücünden daha belirleyici.

AI modelleri ne kadar güçlü olursa olsun; kurumların öğrenme, uyumlanma ve uygulama kapasiteleri başarıyı belirleyen en kritik faktör. Özellikle yeniden yapılanma süreçlerinde bu yeti test ediliyor. Rapor, bu gerçeği açıkça ortaya koyuyor.

  1. AI çağında rekabet artık insan + süreç + kültür uyumu ile kazanılıyor.

Genel tablo şu: AI yaygın; ancak değer, yalnızca teknolojiyle değil — insan, liderlik, strateji ve kültürün bir araya gelmesiyle ortaya çıkıyor. Bu birleşim, kurumsal geleceği şekillendirecek olan asıl güç.

Raporu detaylı değerlendirmeli ve işimize, kurumumuza, sektörümüze göre aksiyonlar almalıyız. Temel anlamda yapılabilecekleri listelersek:

  • Teknoloji değil dönüşüm odaklı strateji inşa etmeliyiz.

AI’yı “yeni bir araç” olarak değil, “yeni bir iş yapış biçimi” olarak görmeliyiz. Bu, yalnızca araçları değil; süreçleri, rolleri, karar mekanizmalarını ve kurum kültürünü yeniden düşünmeyi gerektirir.

  • Pilot yerine ölçeklendirme odaklı olmalıyız.

Küçük deneyler iyidir, fakat gerçek etki için kurumsal ölçek gerekir. AI programlarının yalnızca birimlerde değil; tüm organizasyonda çalışmasına özen göstermeliyiz.

  • İnsan + Süreç + Teknoloji = Dönüşüm üçlüsünü kurmalıyız.

Teknolojiyi kullanırsak, araç olur. Fakat onu kültürle, süreçle, liderlikle desteklersek dönüşüm olur.

  • Ölçülebilir hedefler koymalıyız.

EBIT etki oranı, verimlilik kazanımı, müşteri memnuniyeti, inovasyon kapasitesi gibi net göstergeler belirleyin ve yatırımınızı bu metriklere göre yönlendirin.

  • Risk yönetimi & etik standartlarını merkezde tutmalıyız.

Veri kalitesi, karar doğruluğu, şeffaflık, sorumluluk — AI stratejisinin vazgeçilmez parçaları olmalı.

2025, yapay zekânın “her yerde olduğu”, şirketlerin çok büyük kısmının en az bir fonksiyonda AI kullandığı bir yıl. Gerçek kazanç, sürdürülebilir kârlılık, verimlilik, inovasyon, müşteri memnuniyeti, esneklik, hâlâ yalnızca bazı vizyoner, hazırlıklı ve dönüşüm odaklı şirketlerin elinde.

AI başarısı, modelin gücünden değil; organizasyonun öğrenme, adaptasyon ve strateji kapasitesinden doğuyor. Yeni dönemde rekabet avantajı, sadece teknolojide değil; insanda, süreçte ve kültürde uyumu yakalamış şirketler tarafından kazanılacak. Ve bu yüzden her ne kadar modeller, araçlar, veri setleri çağının öne çıkan başlıkları olsa da asıl yatırım insana, adaptasyona, öğrenme kasına yapılmalı. Çünkü yapay zekâ, aslında insan zekâsının ta kendisiyle; doğru zaman, doğru zemin ve doğru adımla buluşturulduğunda gerçek gücünü gösteriyor.

Yapay Zekâ 2025 Raporu Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemM. Efsun Yüksel Tunç

Eğitmen ve Yönetim Danışmanı

Yaşam ve Yönetici Koçu

efsun@indus.com.tr

https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/

Instagram @indusefsun

www.efsunyuksel.com

 

 

Efsun Yüksel Tunç
Efsun Yüksel Tunçhttps://www.indusdanismanlik.com
Efsun Yüksel, 1991’den bu yana çalışma hayatında olup, yöneticilik, insan kaynakları ve satış deneyimleriyle eğitim ve yönetim danışmanlığı alanında uzmanlaşmıştır. İstanbul Üniversitesi’nde aldığı eğitimin ardından Londra’da işletme eğitimini tamamlamış, psikoloji, NLP, yönetici koçluğu ve beden dili uzmanlığıyla kişisel gelişim alanlarında yetkinleşmiştir. 2001’de Türkiye’de, 2014’te Londra’da kurduğu Indus Consulting ile lokal ve global firmalara liderlik, kişisel gelişim, satış eğitimleri ve yönetim danışmanlık hizmetleri sunmaktadır.

PAYLAŞIMLAR

Lütfen yorumunuzu girin !
Lütfen adınızı giriniz.

Şirketler için Eğitim Kataloğu

📚 Eğitim Kataloğu
💼 B2B Satış Geliştirme