Bugünkü kariyer sohbetleri yazımda tarihteki ilginç bir karakter üzerinden hareket edeceğim: Rus tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Çar 1. Peter yani Rusların deyimiyle “Muhteşem”, Osmanlı’nın deyimiyle “Deli” Petro.
Küçük yaşlarda taç giyen ve hayatı yaşayarak öğrenen bu adam, Çarlığının ilk yıllarında İsveç Krallığı ve Osmanlı İmparatorluğuyla girdiği her savaşı kaybetmişti. Ama asla pes etmemesi, her yenilgiden dersler çıkararak mücadeleye devam etmesi ilgi çekicidir. Sonunda tüm bu çabaları atalarımızın ona “Deli” lakabını takmasıyla (bu sözcük güçlü, kudretli, gözü kara anlamına da gelir) sonuçlansa da Peter, konuya başka bir açıdan yaklaşıyordu: ”Yenile yenile bir gün yenmeyi öğreneceğiz.” Ve başardı da. Bir gün İsveç’i de Osmanlı’yı da yenmeyi öğrendi.
Bunu nasıl yaptı?
Onun başarıya olan bu isteğinin çocukça bir heves olmadığı kişisel gelişim kitaplarına konu olabilecek adımlarından anlaşılabilir.
Öncelikle ortaya bir vizyon koydu. Bu vizyon kuzeyde de güneyde de ilerlemek, sıcak denizlere inmek ve bunları yaparken de o zamana kadar bir devlet kültürü olmayan Rusya’yı çağdaş ülkeler seviyesine getirmekti.
Bu vizyon doğrultusunda hiçbir yenilgiye, kesin yenilgi gözüyle bakmadı. Bunlar onun gözünde ancak geçici başarısızlıklardan ibaret olabilirdi ve bir sonraki deneme için hazırlık niteliği taşıyordu. O, gördüğü o büyük resme inanıyordu.
Yıllar ona sorunlar karşısında suçlu sorumlu aramak yerine, çözüm odaklı yaklaşım sergilemeyi öğretti. Her yenilgiden sonra, bu sonucun nereden kaynaklandığını araştırıyor, görüşlerini almak için Batıdan konunun uzmanlarını ülkesine davet ediyordu. Gençlik yıllarında henüz genç bir Çar iken, tüm Avrupa’yı gezmiş, yıllarca başka ülkelerde yaşamıştı. O nedenle gelişmiş bir ülkenin neye benzediğini biliyordu. Oluşturduğu stratejilerin ülke kültürünün kurbanı olmaması için öncelikle ülkesindeki kültürü değiştirmeye karar verdi. Kılık kıyafet, harf ve takvim devrimleri yaptı, eğitime önem verdi. Bizdeki Yeniçeri ocağının kaldırılması gibi bir devrimi o, bizden yüzyıl önce yapmış, eski orduyu kaldırmış, yerine sıfırdan yeni bir ordu kurdurmuştu.
Gerçekleştireceğine inandığı bir vizyonu vardı ve bunu çok istiyordu ve bu, çocuksu bir istek değildi. Ayakları yere basan, gerçekleştirilebilir bir hedefti. Bu hedefe göre stratejiler belirledi. Konunun uzmanı profesyonellerden teknik destek aldı. Ardından planın işlemeyen kısımlarını, yenileriyle değiştirdi. Zor bir yolculuktu, ama Peter’in attığı her adım doğruydu. Bu adımlar, değişim için günümüz modern dünyasında da halen geçerlidir:
- Bir Çar bile olsa, bir kariyer hedefi vardı. Tarihte daha farklı anılmak, onun en büyük kariyer hedefiydi.
- Yaptığı işte başarılı olmak isteyen herkes gibi, kendisi için anlam ifade eden amacına ulaşmak için akılcı ve esnek bir strateji planı hazırladı.
- Bu planı hazırlarken dışarıdan bakan uzman gözlerden, konunun uzmanlarından teknik destek aldı.
- Harekete geçti ve elinden gelenin en iyisini yaptı.
- Yenilgileri, nihai bir yenilgi olarak değil, geçici başarısızlık olarak farklı bir bakış açısıyla yeniden çerçeveledi. Ve geçici başarısızlıklarından her seferinde bir şeyler öğrendi. Strateji planında değişiklikler yaptı, sonra yeniden denedi.
- Asla vaz geçmedi, ne amacından, ne kendine olan inancından ne de kararlılığından.