Kriz Dönemlerinde Devlet Desteklerinin Önemi
Doç. Dr. Duygu HIDIROĞLU
Devletler zorunlu ve haklı olarak kriz dönemlerinde; geçim kaynaklarının ve işletmelerin üretim kapasitelerinin yok olmaması için büyük miktarda destek politikalarını hayata geçirmektedir. Ancak ekonomik sıkıntılar giderilmeye başlandığında, hükümetlerin küresel ekonomide haksız rekabet ve çarpıklık kaynağı haline gelmelerini önlemek için sağladıkları destekleri ve önlemleri güncellemeye ve tasarlamaya dikkat etmeleri gerekmektedir.
Kriz dönemlerinde sorunların ne kadar devam edeceğini kestirmek mümkün değildir. Hükümetlerin her planladığı ve planlayacağı desteğin tasarlanma biçimi ise oldukça önemlidir ve bu hususta hassas olunması gerekmektedir. Çünkü küresel ekonomiyi kalkındırması beklenen desteklerin tasarlanma şekli bu desteklerin kimlere fayda sağlayacağını da etkilemektedir.
Bugünlerde hükümetlerce planlanan ve işletmelere sağlanan desteklerin sonraki dönemlerde küresel düzeyde ülkelerin ve işletmelerin oyun alanı ve pazar payları üzerinde önemli bir etkisi olacaktır. Birçok araştırma enstitüsü son kriz döneminde alüminyum ve yarı iletkenler gibi endüstriyel veriler üzerinde çalışarak; yüksek düzeyde devlet desteğinin özellikle bu sektörlerdeki üretim seviyeleri üzerinde etkisinin büyük olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Devlet destekleri aynı zamanda küresel rekabet üzerinde de oldukça önemli bir etkiye sahiptir.
Söz konusu enstitülerinin yaptığı kriz dönemine yönelik araştırmalar; özellikle gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde finansal sistem yoluyla piyasa dışı krediler ve devlet kredilerinde eşitlik sağlanmaması halinde; yani devlet desteklerine aşırı şekilde ağırlık verilen piyasalarda yüksek hükümet desteklerine bağlı şeffaf olmayan haksız rekabet gibi istenmeyen eğilimlerin ortaya çıkmasının muhtemel olacağını vurgulamıştır.
Finansal araçların krizin atlatılmasında önemi büyüktür ve yaygın olarak kullanılması söz konusudur. Finansal araçların ve piyasa düzeninin önemi göz önünde bulundurulduğunda hükümetlerin özellikle kriz döneminde yeni hisse senedi piyasa düzenlemeleriyle finansal durumları kötü olan şirketleri kısa vadede desteklemeleri uygulanması gereken etkili bir yöntem olacaktır.
Devletlerin kriz döneminde uygulayacakları yeni finansal düzenlemelere nasıl şekil verdikleri ve esnek davranıp davranmama konusunda alacakları finansal kararlar kritik önem arz etmektedir. Çünkü hükümetlerin bu konuda sergiledikleri tavır küresel ekonomide rekabetin gelecekteki şeklini belirleyecektir.
Devletlerin hangi sektörlerde daha uzun süre yer alması gerektiğini ve mümkün olan en kısa sürede ise hangi sektörlerden uzaklaşması gerektiğini belirlemeleri ve dikkatle değerlendirmeleri gerekmektedir. Mevcut kriz, devletlerin ekonomideki rolünde daha uzun süreli bir değişikliğe yol açabilir. Krizle ilgili bu belirsizlik ise hükümetlerin desteğini şekillendirmede hangi yeni ticari kuralların düzenlenmesine karar verilmesini zorlaştırmaktadır. Tarımdan fosil yakıtlara kadar çeşitli sektörler için verilen desteklerin bir kez verildikten sonra, geri kaldırılmasının zor olabileceği göz önüne alındığında; çeşitli sektörlere yönelik tanınan devlet desteklerinin nasıl ve ne şekilde hangi tasarıyla sağlanması gerektiğini belirlemenin önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır.
Birbirine bağlı sektörlerin varlığı düşünüldüğünde haksız rekabet oluşturmaması için devlet desteklerinin ulusal düzeyde eşit şekilde dağıtılmasını öngören tasarının dikkatle hazırlanması gerekmektedir. Geçmişte birçok ekonomik krizde yaşanan ve bu krizde de endişe duyulmasına neden olan devlet desteklerinin büyük şirketlere küçük ve orta ölçekli işletmelerden daha fazla fayda sağlaması durumudur. Büyük şirketler birbirine bağlı sektörlerde birçok firmaya sahip olduklarından sağlanan devlet destekleri ayrıcalıklarından da orantısız şekilde en fazla fayda sağlayan gurup olmaktadırlar. Tabiri caizse klasik söylem: para parayı çekmektedir.
Dünya genelinde ülkelerdeki zenginlik ve gelirin fazla olduğu sınıfın sağlanan hükümet desteklerinden en çok fayda gören sınıf olduğu ve bu durumun ekonomilerde fırsat eşitsizliğine neden olduğu bir gerçektir. Bu bakımdan devlet tarafından verilen desteklerin kazanılmış menfaatlerden ziyade kamu yararını ve kurumsal refahtan ziyade kamu refahını hedeflendiğinden emin olacak şekilde tasarlanmasını sağlamak, adil bir ekonomik sistemin devamı için kriz dönemlerinde yapılması gerekenlerin başında gelmektedir.
Doç. Dr. Duygu HIDIROĞLU