Basit Bir Güncelleme Hatası Global Yazılım Sistemini Alt Üst Etti

Mobil Uygulama Geliştirme Hizmeti Haber Basit Bir Güncelleme Hatası Global Yazılım Sistemini Alt üst Etti

Basit Bir Güncelleme Hatası Global Yazılım Sistemini Alt Üst Etti

Mobil Uygulama Geliştirme Hizmeti Haber Basit Bir Güncelleme Hatası Global Yazılım Sistemini Alt üst EttiGlobal yazılım sistemlerinde dünya genelinde yaşanan teknik aksaklık birçok sektörde işlerin sekteye uğramasına neden oldu. Küresel siber krizinin etkilerini İstinye Üniversitesi öğretim üyeleri değerlendirdi. Prof. Dr. Sedat Akleylek, krize global firmalara güvenlik desteği sağlayan uygulamadaki basit bir güncelleme hatasının sebep olduğunu belirtirken, Doç. Dr. Şebnem Özdemir ise yapay zekâ sistemlerinin entegrasyonuna dikkat çekti.

Global yazılım sisteminde dünya genelinde yaşanan teknik aksaklık birçok sektörde iş akışını durdurdu. Bankacılıktan ulaştırmaya, ödeme cihazlarından havalimanlarındaki check-in sistemleri ile süpermarketlerdeki kasaların işletim sistemlerine kadar pek çok alanda sistemler hata uyarısı alarak kullanılamaz duruma geldi. Prof. Dr. Sedat Akleylek, bu durumun basit bir güncelleme hatasından kaynakladığını ifade ederek şu açıklamaları yaptı:

Bu Tip Problemlerin Çözümü Bilinir Ancak Uygulamada Sonuca Ulaşılması Vakit Alır

Öncelikle kısa hatırlatma yapmak istiyorum. Bilişim sistemleri birbiri ile anlık olarak haberleşmekte, birbirleri ile sürekli iletişim halinde olup problemli durumları çözmek için güncelleme ihtiyacı duymaktadır. Bir bilişim sistemini zincirin halkaları gibi düşünebiliriz. Sistemin verimli ve problemsiz çalışabilmesi için kendi içinde uyumlu olması gerekiyor. Bugün yaşadığımız problemi büyük ölçekli firmaların veya kurumların kullandığı sistemlere güvenlik desteği sağlayan bir uygulamadaki basit bir güncelleme hatası olarak özetleyebiliriz.

Crowdstrike Logo Microsoft Crowdstrike uygulaması gerçek zamanlı saldırıları tespit etme ve önleme için kullanılmaktadır. Bu uygulamada yapılan hatalı bir güncelleme sonucunda sunucular ilgili güvenlik politikaları veya çalışma prensipleri nedeniyle kendini durdurmaya ya da yeniden başlatmaya çalıştı. Bu tip problemlerin çözümü teoride bilinmekte olup uygulamada sonuca ulaşılması vakit almaktadır. Yapılacak işlem güncellemenin geriye alınması ve sistemlerin yeniden güvenli sürümü yüklenerek geri başlatılmasıdır. Buradan çıkarmamız gereken en önemli ders, problemsiz çalışan sistemlerde yapılacak en küçük iyileştirmenin bile güvenlik ve güvenilirlik kontrollerinin başka ortamlarda denenmesidir. Hatalı güncellemeden etkilenen bilgisayarlar ve sunucular otomatik olarak çevrimdışı hale gelmekte ve kendini kurtarma, ön yükleme çevrimine girmeye zorladığı için sisteme erişebilirlik ortadan kalkıyor. Bundan dolayı, ana sistem isteklere cevap verememeye başlıyor.

Bu Tarz Problemler Aslında Ülkemiz İçin Yeni Fırsatları Ortaya Çıkarıyor

Günümüzde işlemlerimizi anlık sonuçlandırma ihtiyacımız var. Örneğin, havale, EFT gibi para transferi faaliyetleri anlık yapılmadığı durumlarda karşılıklı mağduriyetler yaşanabiliyor. Bilişim sistemlerimiz modüllerden, modüller alt modüllerden/fonksiyonlardan meydana geliyor. Her fonksiyon ihtiyaç duyulan başka bir problem çözmeye yönelik tasarlanıyor ve bu fonksiyonların uyumlu bir şekilde çalışması beklenir. Bu beklenti entegrasyon faaliyetlerinin ne kadar problemsiz yapılması gerektiğinin önemini bir kez daha vurgulamakta. Bu tip problemler aslında ülkemiz için yeni fırsatları ortaya çıkarıyor. Kullanılan hazır ürünler için yerli ve milli muadillerin yapılması ile bu tip global problemlerden kaçmak mümkün Haberlerden edindiğimiz bilgilere göre Çin, Rusya gibi bu tip ürünleri minimum düzeyde kullanan ülkelerde bu krizin etkilerinin sınırlı olduğunu görüyoruz.

Siber Saldırı Değil 

Buradaki temel problem güncellemenin uygulamadaki etkilerinin yeterli düzeyde test edilmemesinden kaynaklı. Yazılım geliştirme yaşam döngüsünü ele aldığımızda test ve kalite yönetim faaliyetlerinin her bir aşama için yapılması gerektiğinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Güncelleme yapılan Crowdstrike uygulaması siber saldırı tespit ve önleme odaklı olmasına rağmen uygulamanın yanlış zamanda uyarı vermesi neticesinde problem yaşandığı ifade edildi. Bu yüzden, bu yapıyı siber saldırı olarak değerlendirmek doğru olmaz.

“Bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür”

Siber saldırılar günlük hayatımızda sıkça kullandığımız web ve mobil uygulamaların hizmet verememesine, istenilen işlevlerini yerine getirememesine yol açmaktadır. Sistem güvenliğinde gizlilik, erişilebilirlik ve bütünlük kavramları ön plana çıkmaktadır. Çevrimiçi veya çevrimdışı sistemler farklı tarzda siber saldırılara hedef olabiliyor. Çevrimdışı başka bir ifadeyle internete bağlı olmayan sistemlere takılabilecek zararlı yazılım bulaşmış bellekler ile sistem ele geçirilebilir. “Bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür” cümlesi kullanılan bilişim sistemlerindeki her modülün ve fonksiyonun gerekli olan tüm test ve analiz işlemlerinden geçirilmesi gerektiğini bize hatırlatmaktadır. Kullanılan cihazlardaki kişisel bilgi güvenliği ve zararlı yazılımlar için gerekli önlemlerin alınması elzemdir. Kişisel cihazların başkalarına kullandırılmaması başka bir ifadeyle “kişisel siber hijyen” kavramına uygun hareket edilmesi gerekmektedir.

“Bankada parası olanlar için risk gözükmüyor”

Belirtilen problemler sistemin gizliliği ve bütünlüğüne yönelik herhangi bir tehdit içermediğinden, bu açıdan risk gözükmemektedir. Son kullanıcıların yine de kendi güvenlikleri için ilgili uygulamalarını ilgili kurumlardan problem giderilmiştir bilgisi gelmeden kullanmamaları en garantici yaklaşım olacaktır.

“Yapay zekâ sistemlerinin entegrasyonu hem koruma hem saldırı tarafında sistemleri güçlü ya da güçsüz hale getirecektir”

Doç. Dr. Şebnem Özdemir ise, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Bunun şu anda olmuş olması geçmişte hiç olmadığı ya da gelecekte de olmayacağı anlamına gelmiyor. Dijital dünya henüz sınırlarını bilmediğimiz, kimin ne yapabileceği konusunda net bir fikrimizin olmadığı, birbirleriyle konuşan sistemler arttıkça bu sistemler arasındaki karar alma ve hareket etme mekanizmasının çözümlenemeyeceği bir noktada. Tabii öyle olunca ister siber saldırı ister sistemler arasındaki problemlerden kaynaklı, bu tarz olaylar giderek artacaktır.

Özellikle yapay zekâ sistemlerinin entegrasyonu hem koruma hem saldırı tarafında sistemleri güçlü ya da güçsüz hale getirecektir. Üretmediğimiz her sistemin mahkûmuyuz, sınırlarını tam olarak keşfedemediğimiz hizmetlerin bize ne getireceğini bilemeyiz. Örneğin bir lokantada bize yemeği getiren garsonu görebiliriz, yemeyi görebiliriz ama arka tarafta o yemeğin nasıl hazırlandığını bilemeyiz. Dış kaynaklı alınan her ürün masaya hazır gelen sizin pişirmediğiniz bir yemek gibidir.

Mobil Uygulama Geliştirme Hizmeti Haber Basit Bir Güncelleme Hatası Global Yazılım Sistemini Alt üst EttiSorunun kaynağının şimdilik siber saldırı olmadığı söyleniyor. Sonuçta Microsoft gibi büyük bir devin siber saldırı altında cevap veremiyor olması dünya sahnesinde onu gülünç bir duruma düşürecektir. Dolayısıyla burada ‘siber saldırı oldu’ açıklamasının hiçbir zaman geleceğini düşünmüyorum. Saldırının kaynağının sistem içerisindeki bir başka program olduğu ifade edildi. Programın içerisindeki bug adı verilen öngörülemeyen bir hatadan dolayı mı yoksa programın doğası gereği mi oluştuğuna dair henüz bir bilgi de yok.”

Şirketlerde Bilgi Yönetimi ve Veri Toplama

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem şirketlerde Bilgi Yönetimi Ve Veri Toplama

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem şirketlerde Bilgi Yönetimi Ve Veri ToplamaŞirketlerde Bilgi Yönetimi ve Veri Toplama

Doç. Dr. Duygu HIDIROĞLU

Günümüzde çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren pek çok şirket için veri toplama hayati önem taşıyor. Hemen hemen her endüstride ancak bilgi yönetimini doğru yapabilme becerisine sahip şirketlerin uzun yıllar hayatta kalabildikleri görülüyor. Ayrıca teknolojik gelişmelerin yakından takibi ve işletmelerin örgütsel sistemlere uyumunun sağlanması da sürdürülebilirlik açısından son derece önemli. Bu bakımdan günümüzde şirketlerin veri toplama ve depolama aracı olarak gelişen ileri teknolojik araçları takip etmeleri, bu teknolojilere yatırım yapmaları ve şirket çalışma ortamlarında bu teknolojileri etkin biçimde kullanmaları gerekiyor.

Günümüzde kaydedilmiş gerçek verilerden oluşan veri tabanına sahip şirketler ellerinde bulunan bu verileri analiz ederek; çıkan bulgu ve istatistikleri yorumlama kabiliyetine de sahip olmalılar ki şirketlerinin başarısına engel olan birçok sorunun kaynağını kolayca keşfedip çözebilsinler.  Çünkü veriler analiz edilip doğru yorumlandığında şirketler birçok sorunun cevabına kolaylıkla ulaşabiliyor.

Şirketlerin diğer şirketlere kıyasla piyasada daha uzun soluklu faaliyet göstermeleri sorunlara hızla çözüm bulma ve müşteri taleplerine hızla cevap verebilmekten geçiyor. Bunun nedeni ise çok açık: Artık doymuş piyasalarda birçok güçlü rakip şirket varken ne fiyatla, ne kaliteyle rekabet edebilmek mümkün. Rekabette üstünlük yakalamak, bilgi yönetimini doğru yaparak, müşterilerle hızlı iletişim kanalları kurmak ve erişilen bilgileri doğru yorumlayarak, doğru gelecek tahminlerinde bulunmaktan geçiyor. Bilginin başarılı yönetimi ise gelişen teknolojinin takibi ve yenilikçi vizyona sahip olmayla doğrudan alakalı.

Şirketlerin gerçekçi verilerden oluşan veri tabanına ulaşabilmeleri daha gerçekçi gelecek öngörülerinde bulunmalarına ve bunun neticesinde uzun ömürlü olmalarına imkan tanıyor. Veri tabanına sahip bu şirketler sorunların giderilmesinde daha yenilikçi yöntemler geliştirmek için gereken bilgiye hızlıca ulaşıyor ve belirsizliklerin oluşturduğu riskleri ortadan kaldıran stratejiler geliştirebiliyor. Örneğin, bir şirketin muhasebe departmanında her an yüzlerce ürün fiyat, alış, satış vb. veriler kayıt altına alınıyor. Pazarlama ve satış bölümü birçok müşteri verilerini kaydediyor; satın alma bölümü ise tedarikçi verilerini kayıt altına alıyor. Ancak söz konusu bu veriler ham veriler ve şirket amaçları için yeteri kadar kullanılabilir durumda değiller. Bu verilerin şirketin geleceğine yönelik alınması gereken kararlarda verimli biçimde kullanılabilmeleri ise ancak verilerin faydalı ve kullanılabilir bilgiye dönüştürülebilmeleri ile mümkün. Bu sebeple veri toplama kabiliyeti kadar şirket içi bilgi yönetimi becerilerinin de geliştirilmesi kritik önem arz ediyor. Bu bağlamda başarılı bilgi yönetimi için şirketlerin son dönemde sıkça başvurulan “yatay teknoloji transferi”’nden faydalanmaları gerekiyor.

Yatay teknoloji transferinde, veriler yatay teknolojiler yardımıyla şirket çalışanları ve sahipleri tarafından kullanılabilecek bir veri setinde depolanıyor. Bu veri seti aynı zamanda merkezi bir elektronik veri tabanı. Yatay teknolojilere başvuran bir şirkette ürünlerin ortalama aylık satışlarını bilmek isteyen yönetim kurulu üyeleri, elde edilen satış verilerine hızla ulaşarak; bireysel olarak bu verileri değerlendirebiliyor. Aynı zamanda yatay teknolojiler; çapraz sorgulamalar yöntemiyle verilerin doğruluğunu kontrol etmeye de imkan tanıyor. Söz konusu bu kontrol şamasında, veri seti ayrı veri tabanlarında düzenlenmiş bir biçimde bulunuyor ve şirket yöneticilerinin verileri değerlendirme süreci bittikten sonra ise veriler ortak bir merkezi veri tabana taşınıyor. Merkezi veri tabanındaki veriler; özenle sıralanıyor, özetleniyor ve saklanıyor.

Veri tabanlarının birçok işlevi bulunuyor. Çoğu departmandan yönetici istediği an verileri sistemden çekerek sorgulamalar yapabiliyor ve istediği veriyi inceleyebiliyor. Veri tabanında bir sorgu yapıldığında, bilgisayar yazılımı bu sorgu ile neyin alakalı olduğunu ve neyin olmadığını belirleyerek büyük hacimli veri setinin gözden geçirebiliyor. Veri madenciliği olarak bilinen bu süreç, gelecekle ilgili doğru tahminleri yapmaya imkan tanıyan eğilimleri kullanıcıya ulaştırıyor.

Özetle günümüzde veri toplamayı etkin yapabilmek, bilgi yönetimini başarılı biçimde gerçekleştirebilmek ve ileri teknolojik sistemleri kullanarak verilerin doğru analizini yapabilmek; hangi sektörde olursa olsun şirketlerin rekabet avantajı yakalayabilmelerinde oldukça etkili. Özellikle büyük hacimli verileri kısa sürede depolayıp analiz ederek gerektiğinde şirketlerin stratejilerini geliştirirken faydalanacakları bilgilere kolayca dönüştürülebilen teknolojiler şirketlerde hayat kurtarıyor.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem şirketlerde Bilgi Yönetimi Ve Veri ToplamaDolayısıyla, bilgi yönetimini başarılı biçimde gerçekleştirebilmek için şirketlerin gelişmiş teknolojili altyapıya ve ileri teknolojik imkanlara sahip olmaları son derece elzem. Bunun yanı sıra bilgi yönetimi ve veri madenciliği konularında şirket çalışanlarının ve yöneticilerin beceri kazanmaları ise şirket başarısının devamı için olmazsa olmazlar arasında yer alıyor.

Doç. Dr. Duygu HIDIROĞLU

Türk Demir-Çelik Sektörü 2024 Yılının İlk Yarısında 2022 ve 2023 Yıllarındaki Kötü Gidişi Durdurdu

Satınalma Eğitimleri Haber Türk Demir çelik Sektörü 2024 Yılının İlk Yarısında 2022 Ve 2023 Yıllarındaki Kötü Gidişi Durdurdu

Satınalma Eğitimleri Haber Türk Demir çelik Sektörü 2024 Yılının İlk Yarısında 2022 Ve 2023 Yıllarındaki Kötü Gidişi Durdurdu2022 ve 2023 yıllarında ihracatta 9 milyar dolarlık kan kaybı yaşayan Türk demir-çelik sektörü, Uzakdoğu ülkelerinin ihraç gemilerinin Süveyş Kanalı’ndan geçişlerde yaşadığı sorunlardan dolayı 2024 yılının ilk altı ayında ihracattaki performansını artırdı.

Türkiye, 2024 yılının 6 aylık döneminde demir-çelik ihracatını yüzde 31’lik artışla 6,7 milyon tondan 8,8 milyon tona yükseltti. Demir-çelik sektörünün ihracat geliriyse 8 milyar 178 milyon dolardan 8 milyar 853 milyon dolara çıktı.

Yüksek enerji fiyatları ve Türkiye’deki yüksek enflasyon kaynaklı girdi maliyetlerindeki artış yüzünden 2022 yılı üçüncü çeyreğinden itibaren ihraç pazarlarındaki rekabetçiliklerini Uzakdoğu ülkelerine kaptırdıklarını dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Yalçın Ertan, 1,5 yıllık süreçte Türkiye’nin demir-çelik ihracatında Avrupa’nın payının yüzde 45’ten yüzde 32’lere gerilediğini aktardı.

Yalçın Ertan“Avrupa’daki pazarlarımızı 2022 ve 2023 yıllarında Çin, Güney Kore, Japonya ve Vietnam’a kaptırdık” diyen Ertan, “İsrail-Filistin savaşı sonrasında Süveyş Kanalındaki problemlerden dolayı Süveyş geçişleri 2024 yılı Ocak ayından itibaren hızla azalmaya başladı. Şu anda yüzde 10’lara düştü. Kuru yük ve konteyner gemilerinin geçişleri; 1650’lerden 150-160 bandına geriledi. Çin’den ve Uzakdoğu’dan Avrupa ve Akdeniz ülkelerine ortalama 30 gün olan seyir süresi 65-70 güne çıktı. Bir de navlun fiyatları tonaja göre konteynerlerde 2-3 misli, kuru yük gemilerinde 1 misli arttı. Böyle olunca biz rekabetçiliğimizi tekrar kazanmaya başladık. İlk 6 ayda bilhassa sıcak rulo saç ve yassı mamuller olmak üzere toplam çelik ihracatımız Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 30’lar seviyesinde arttı” şeklinde konuştu.

Türkiye’de Ekonomik Şartlarda Bir İyileşme Yok

“Avrupa’da kaybettiğimiz bize ait olan pazarları bir nebze de olsa geri almaya başladık” tespitinde bulunan Ertan sözlerini şöyle sürdürdü; “Ancak bu süreçte Türkiye’de ekonomik şartlarda henüz istenilen bir düzeyde düzelme maalesef yok. Yüksek girdiler halen aynı yerde orada bir iyileşme yok. Üstelik son elektrik zammı olumsuzluğu da var. Diğer kalemlerde de girdi maliyetleri sürekli artıyor. “Sektörümüzün üzerine büyük yük bindiren yüksek enerji maliyetlerinin yanı sıra Avrupa Yeşil Mutabakatına uyum kapsamında ihracatçı firmaların yapmak durumunda oldukları yatırımlar da var. Kur artışının enflasyon artışı karşısında düşük kalması, döviz bozdurma zorunluluğunu da ilave edersek bunların tümü ihracatçılar açısından büyük engel teşkil ediyor. Diğer yandan dahilde işleme rejimi uygulamasında değişikliğe gidileceği hususu gündemde yer alıyor. Sektörümüzü rakiplerine karşı dezavantajlı konuma geçirmeyecek şekilde bir düzenleme yapılmasının elzem olduğunun altını çizmek isterim.”

İhracatta Ürün Deseni Değişti Ege Bölgesi Geride Kaldı

Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği’nin 2024 yılı Ocak – Haziran döneminde ihracatının yüzde 8’lik azalmayla 1 milyar 286 milyon dolardan 1 milyar 181 milyon dolara gerilediğine değinen Ertan, “Ege Bölgesi’nin ihracat kalemleri profil ve inşaat çeliği ağırlıklı. Türkiye genelinde ise; bu artış özellikle inşaat çeliği, sıcak yassı rulo, soğuk yassı rulo, kaplamalı yassı mamuller ve borulardan kaynaklanıyor. Buradaki ivme de Türkiye genelini yukarı çekiyor. Biz de bu yassı mamuller ihracatı daha düşük seviyede olduğu için bizi aşağı çekiyor. Bir de Ege Bölgesi’nde inşaat çeliği ihracatı ağırlıklı olarak Yemen’e yapılıyor. Yemen’e yapılan inşaat çeliği ihracatı oradaki problemlerden dolayı geçtiğimiz yıla kıyasla azaldı. Bütün bunlar üst üste gelince bizim ihracatımız Türkiye geneline göre geride kaldı. Biz geçen sene daha yukarıdaydık niye geçen sene profil ihracatı çok daha fazla artmıştı. İhraç edilen ürün deseni değiştiği için Ege Bölgesi olarak Türkiye ortalamasının çok az da olsa gerisinde kalmış olduk. Ancak Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği olarak son 12 aylık ihracatımız yine 2,5 milyar dolar seviyelerinde seyrediyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Türk Demir Çeliği En Çok Almanya’ya İhraç Edildi

Satınalma Eğitimleri Haber Türk Demir çelik Sektörü 2024 Yılının İlk Yarısında 2022 Ve 2023 Yıllarındaki Kötü Gidişi DurdurduTürkiye’nin demir-çelik ihracatında 2024 yılının ilk yarısında öne çıkan ülkeler; 1 milyar 69 milyon dolarlık tutarla Almanya, 958 milyon dolarla İtalya ve 924 milyon dolarlık ihracatla Romanya oldu. Ege Bölgesi’nden yapılan demir-çelik ihracatında yine Almanya 150 milyon dolarlık taleple zirvede yer alırken, 89 milyon dolarla Amerika Birleşik Devletleri ve 75 milyon dolarla İngiltere sıralandı.

Yeterlik Bilgileri Tablosunda İstenen Bilgilerin Beyan Edilmesi?

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yeterlik Bilgileri Tablosunda İstenen Bilgilerin Beyan Edilmesi

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yeterlik Bilgileri Tablosunda İstenen Bilgilerin Beyan EdilmesiYeterlik Bilgileri Tablosunda İstenen Bilgilerin Beyan Edilmesi?

Mehmet ATASEVER

S.B. Strateji Geliştirme E. Bşk. KİK E.  Üyesi

İtirazen Şikayet Konusu; İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle; İhale üzerinde bırakılan istekli tarafından yeterlik bilgileri tablosunda teklif etmiş olduğu cihazların yaş bilgilerine ilişkin İdari Şartname’nin 7.5.4’üncü maddesinde beyan edilmesi gerektiği belirtilen bilgilerin eksik beyan edildiği iddialarına yer verilmiştir.

27.06.2024 tarihli ve  2024/UH.II-814 sayılı Kamu İhale Kurulu Kararına Göre;

Yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 59/A maddesinde “(1) (Değişik fıkra: 13/09/2019-30887 R.G./3. md.) İhaleler, e-teklif alınmak suretiyle bu maddeye uygun olarak yapılabilir.

(5) e-teklifler EKAP üzerinden, yalnızca teklif mektubu ve ekleri doldurularak hazırlanır ve e-imza ile imzalanarak ihale tarih ve saatine kadar gönderilir. Ortak girişimlerde e-teklifin ortakların tamamı tarafından e-imza ile imzalanması zorunludur. Kısmi teklife açık ihalelerde teklif mektubu eklerinin her bir kısım için ortak girişimlerin katıldığı ihalelerde ise yeterlik bilgileri tablosunun her bir ortak tarafından ayrı ayrı doldurulması gerekmektedir.

(9) İhale dokümanında belirtilen geçici teminat mektubu, katılım belgeleri ve yeterlik kriterleri ile fiyat dışı unsurlara ilişkin değerlendirme, istekliler tarafından beyan edilen bilgi ve belgelerden; EKAP veya diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının internet sayfası üzerinden sorgulanarak temin veya teyit edilebilenler için sorgulama sonucunda elde edilen bilgiler; belirtilen yöntemle temin veya teyit edilemeyenler için ise yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilen bilgiler esas alınarak yapılır. Bu değerlendirme sonucunda ihalede öngörülen şartları sağlamadığı anlaşılan teklifler değerlendirme dışı bırakılır.

…” hükmü yer almaktadır

İdari Şartname’nin 2’nci maddesinde “2.1. İhale konusu işin/alımın;

  1. a) Adı: MÜDÜRLÜĞÜMÜZE BAĞLI HALK SAĞLIĞI LABORATUVARININ İHTİYACI OLAN 24 AY SÜRELİ SONUÇ KARŞILIĞI LABORATUVAR (HEMOGLOBİN VARYANT ANALİZİ TESTİ) HİZMET ALIMI İHALESİ
  2. b) Türü: Hizmet alımı
  3. c) İlgili Uygulama Yönetmeliği: Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği ç) Yatırım proje no’su (yapım işlerinde): Bu madde boş bırakılmıştır.
  4. d) Kodu:
  5. e) Miktarı: Hemoglobin varyant analizi (HPLCG) 10.977.978,96 PUAN Ayrıntılı bilgi idari şartnamenin ekinde yer almaktadır.
  6. f) İşin yapılacağı/malın teslim edileceği yer: Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Laboratuvarı” düzenlemesi yer almaktadır.

Anılan Şartname’nin 7.5.4’üncü maddesinde “7.5.4. İsteklinin teklifi kapsamında sunması gerektiği bu şartnamenin 7 nci maddesi dışındaki maddeleri ile teknik şartnamede belirtilen aşağıdaki belgeler:

Belge Adı Açıklama
cihaz yaşı Cihazın seri numarası, üts kodu v.b. Yaş tespiti için gerekli ayırt edici bilgilere yer verilecektir. (Teklif edilecek cihazlar, sözleşme sonuna kadar Onbeş (15) yaşını geçmemiş olacaktır.)
UBB/ÜTS Ürün (Barkod) Numarası Teklif edilen ürünlere ait UBB/ÜTS numaraları beyan edilecektir.

 

düzenlemesi yer almaktadır.

Aktarılan düzenlemeler çerçevesinde, isteklilerin teklif etmiş oldukları cihazların sözleşme sonuna kadar on beş (15) yaşını geçmemiş olmaları gerektiği ve cihazların yaşlarının ne olduğunun teklif değerlendirmesi sürecinde anlaşılabilmesi için teklif edilen cihazlara ilişkin seri numarası, üts kodu v.b. ayırt edici bilgilerin yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilmesinin bir yeterlik kriteri olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.

İhale üzerinde bırakılan istekli ……. Kimya Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından yeterlik bilgileri tablosunda aktarılan yeterlik kriterine ilişkin olarak yeterlik bilgileri tablosunun ilgili satırında “cihaz yaşı, TARİH: 16.04.2024 SAYIN İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ SAĞLIK BAKANLIĞI BAKAN YARDIMCILIKLARI YENİŞEHİR/DİYARBAKIR YAŞ TAAHHÜTNAMESİ Başkanlığınızca 2024/269242 kayıt no ile yapılacak olan MÜDÜRLÜĞÜMÜZE BAĞLI HALK SAĞLIĞI LABORATUVARININ İHTİYACI OLAN 24 AY SÜRELİ SONUÇ KARŞILIĞI LABORATUVAR (HEMOGLOBİN VARYANT ANALİZİ TESTİ) HİZMET ALIMI İHALESİ firmamız uhdesinde kaldığı takdirde hastaneniz laboratuvarına TOSOH&BIOSCIENCE marka 2 adet G11 model HPLC cihazı kuracağımızı, cihazlarımızın sıfır olduğunu sözleşme süresi sonunda da cihazlarımızın yaşının 15 yılı geçmeyeceğini, halen üretilmekte olduklarını ve cihazlarımızın yaş belgelerini muayene komisyonunuza teslim edeceğimizi kabul ve taahhüt ederiz.” beyanlarına yer verildiği tespit edilmiştir.

Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 59/A maddesine çerçevesinde e-teklif alınmak suretiyle yapılan ihalelerde isteklilerin yeterlik bilgileri tablolarında istenen yeterlik kriterlerine ilişkin bilgi girişlerini yapmaları, beyan edilen bu bilgilerden EKAP veya diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının internet sayfası üzerinden sorgulanarak temin veya teyit edilebilenlerin bu yöntemle teyit edilmesi, anılan yöntemle teyit edilemeyenlerin ise isteklilerin beyanları çerçevesinde değerlendirilmesi ve eğer beyanlar ihalede istenen yeterlik kriterlerini sağlıyor ise bunların teyidi için gerekli belgelerin, belgelerin sunuluş şekline uygun olarak sunulmasının istenmesi ve sunulan belgeler üzerinden bir inceleme yapılarak değerlendirme sürecinin tamamlanması gerekmektedir.

İhale üzerinde bırakılan istekli …………. Kimya Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından yeterlik bilgileri tablosunda İdari Şartname’nin 7.5.4’üncü maddesinde belirtilen cihazların yaşına ilişkin yeterlik kriterinin sağlandığına yönelik beyanı incelendiğinde ise sadece teklif edilen cihazların yaşına ilişkin taahhüt içeren genel ifadelere yer verildiği, anılan Şartname maddesinde teklif edilen cihazlara ilişkin seri numarası, üts kodu v.b. ayırt edici bilgilerin yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilmesi gerektiğinin belirtildiği ancak istekli tarafından marka model ile sayısını belirttiği teklif etmiş olduğu cihazların yaşlarına ilişkin İdari Şartname’de istenilen ayırt edici bilgilerden hiçbirisine yer verilmediği anlaşılmıştır. Dolayısıyla, yeterlik bilgileri tablosundaki aktarılan bilgilerin eksik olması durumunda bu eksikliğin cihazların yaşlarını gösteren belgelerin fiziki ortamda istenmek suretiyle giderilerek yeterlik kriterine ilişkin değerlendirme yapılması imkanı bulunmadığından, iddianın yerinde olduğu soncuna varılmıştır.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yeterlik Bilgileri Tablosunda İstenen Bilgilerin Beyan EdilmesiMehmet ATASEVER

S.B. Strateji Geliştirme E. Bşk.

KİK E.  Üyesi

Alım Talebi: Sıvı Silikon

Alım Talebi Sıvı Silikon

Bir firmamız için, alçı, reçine ve çimento dökümünde kullanılmaya uygun, 500 gr. lık, 1 kiloluk ve 4 kiloluk paketlerde / kutularda ve farklı renklerde olmak üzere toplamda 500 kiloluk alım yapılacaktır. Teslim yeri İzmir – Menemen olup, ödeme şekli peşindir (nakit).

İlgili olan üretici ya da satıcıların, renkler ve diğer teknik detaylar için aşağıdaki adımların ardından, iletişime geçmesi rica olunur.

Alım Talebi Sıvı Silikon

Teklif Vermek İçin;

  1. SATINALMA DERGİSİ’ne abone ol.
  2. Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK işlemlerini tamamla.
  3. Ödeme sonrasında FİRMA BAŞVURU FORMU’nu doldur.

https://satinalmadergisi.com/satici/

TEKLİF VERME : İhtiyacın detaylarını öğrenmek ve teklif vermek için Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK (600 TL) SATIN ALMANIZ GEREKMEKTEDİR. Aboneliğiniz 1 yıl geçerli olup bir sene boyunca tüm alım taleplerine teklif verebileceksiniz.

Yetenek Yanılgısı

Satınalma Dergisi Yetenek Yanılgısı

Yetenek YanılgısıSatınalma Dergisi Yetenek Yanılgısı

Prof. Dr. Umut OMAY
İstanbul Üniversitesi

Günlük dilde birbirleriyle karıştırılan ve bu nedenle birbirlerinin yerine kullanılan birçok kavram var. Daha önce “iş ve meslek karmaşası” başlıklı yazımda bu duruma ilişkin bir örnek vermiş ve çoğunlukla birbirlerinin yerine kullanılsalar da iş ile meslek kavramlarının birbirlerinden farklı olduğuna değinmiştim (1).

Yetenek ve beceri kavramları da benzer biçimde birbirlerinin yerine kullanılan ve kafa karışıklığına neden olan kavramlar arasında sayılabilir.

Mozart’a atfedilen bir hikâyeye göre bir öğrencisi kendisine senfoni bestelemeyi öğretmesini ister. Mozart da daha basit yapılı eserlerle başlamayı önerir. Bunun üzerine öğrenci “Ama siz daha 8 yaşında senfoni besteliyordunuz” diye itiraz ettiğinde Mozart çok kısa bir yanıt verir: “Ama kimseden bana öğretmesini istemedim!”.

Bu hikâyenin yetenek ile becerinin ayrımına ilişkin çarpıcı bir örnek olduğunu düşünüyorum.

Bu yönüyle yeteneğin doğuştan gelen, becerinin ise sonradan öğrenilen ya da edinilen özelliklerle ilişkili olduğu söylenebilir. Buna ilişkin bir başka yorum ise yeteneğin potansiyeli, bunun ne kadarının kapasiteye dönüştüğünün ise beceriyi gösterdiği şeklinde yapılabilir (2). Dolayısıyla yetenekli olmak ile becerikli olmak aslında farklı şeyleri ifade etmiyor.

Peki, acaba iş hayatında hangisini ön plana almak gerekir? Yetenek mi yoksa beceri mi?

Bu sorunun yanıtını vermek kolay değil. Özellikle “yetenek savaşlarının” ve “yetenek yönetiminin” gündemde olduğu bir dönemde bu soruyu doğru anlamak ve yanıtlamak oldukça önemli bir hale geliyor.

Ne var ki, yetenek yönetimi konusunda yazılanların önemli bir kısmının “yetenek nedir?” sorusunu sormadığı görülüyor. Odak noktası çoğunlukla yetenek yerine yetenek yönetiminin kendisinde. Bu durumda da yetenek yönetimi “… bir işletmenin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli beceri ve yatkınlığa sahip çalışanları çekmek, geliştirmek, elde tutmak ve kullanmak…” olarak tarif ediliyor (3).

Burada bir karmaşa olduğu çok açık. Zaten bazı yazarlar da bu duruma değinerek, yetenek yönetimi literatüründeki yetenek kavramının muğlaklığına ve içinin tamam doldurulamadığına işaret ediyorlar (4).

Konuyla ilgili literatür incelendiğinde yetenek yönetimi açısından yetenek olarak ifade edilen özelliğin aslında günlük dildekinden farklı bir anlam kazandığı ve ilgili örgütün ihtiyaçları çerçevesinde şekillendiği görülüyor (4). Bu nedenle yetenek, tıpkı vasıf gibi (5), piyasa ve işveren tarafından belirlenen bir özellik taşıyor. Bunun sonucunda da, iş hayatında artık belirli becerilere sahip çalışanlar ve çalışan adayları yetenekli olarak kabul ediliyor.

Satınalma Dergisi Yetenek YanılgısıDolayısıyla yetenek yönetimi denildiğinde aslında potansiyelin değil, kapasitenin ön planda tutulduğunu bilmek önemli. Diğer bir ifade ile piyasada aranan bir yetenek denildiğinde, aslında piyasada yetenek olarak tarif edilen ve aranılan şeyin doğuştan gelen değil, sonradan kazanılan özellikler olduğunu anlamamız gerekiyor. Önemli olan, potansiyelimizi sonuna kadar zorlayarak kapasiteye dönüştürebilmek, kısacası, yeteneğimizi görünür kılarak ispatlayabilmek. Evet, Mozart doğuştan yetenekli bir dehaydı. Ama unutulmaması gereken nokta, bu üstün yeteneğini, 8 yaşında senfoni besteleyerek görünür hale getirip ispatlamış olmasıdır.

Prof. Dr. Umut OMAY

Kaynaklar

(1) Omay, U. (2022), “İş ve Meslek Karmaşası”, Çevrim içi: https://satinalmadergisi.com/is-ve-meslek-karmasasi/, (01.06.2022).

(2) Omay, U. (2022), Çalışma Psikolojisi, İ.Ü. Auzef Yayınları, s. 148.

(3) Gurchiek, K. (2006), “Talent management: a key component of HR”, Çevrim içi: https://www.shrm.org/topics-tools/news/talent-management-key-component-hr, (17.07.2024).

(4) Gallardo-Gallardo, E., Dries, N. & González-Cruz, T. F. (2013). What is the meaning of “talent” in the world of work? Human Resource Management Review, 23, pp. 290–300.

(5) Omay, U. (2022), “Vasıf Yanılgısı”, Çevrim içi: https://satinalmadergisi.com/vasif-yanilgisi/, (05.05.2022).

PROF. DR. UMUT OMAY – MAKALE LİSTESİ

GİRİŞİMCİLİK VE YÖNETİCİ GÜÇLENDİRME

PAZARLAMA

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ

İŞ DÜNYASINDA TUTUM VE DAVRANIŞ

DİĞER KONULAR

Sürdürülebilirlik Eğitimi – Sürdürülebilirlik Test 2

Surdurulebilirlik Okulu Test2

YEŞİL SATINALMA ve SÜRDÜRÜLEBİLİR TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

EĞİTİM YAZI DİZİSİ

Sürdürülebilirlik Eğitimi – Sürdürülebilirlik Sınav Soruları – 2

Hazırlayan: Prof. Dr. Murat ERDAL
İstanbul Üniversitesi Tedarik Zinciri Yönetimi ABD Başkanı

Şirket Sürdürülebilirlik Komite Üyelerinizle paylaşınız.
Kamu Gözetim Kurumu (KGK) Sürdürülebilirlik Denetçiliği Sınavına hazırlananlar için faydalı olması dileğiyle.

Okuyucularımız için her hafta kişisel ve mesleki gelişimi destekleyici materyaller hazırlıyoruz. Geçen hafta Sürdürülebilirlik Eğitimi – Sürdürülebilirlik Sınav Soruları (Test-1) bir hayli ilgi gördü. Bu testi henüz çözmemiş yöneticilerimiz için aşağıda linkini paylaşıyorum.

Sürdürülebilirlik eğitimi konusunda teklif almak için talebinizi egitim@satinalmadergisi.com a iletiniz.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK EĞİTİMİ 

Sürdürülebilirlik Eğitimi – Test 1

TEST – 2 için kahvenizi alın.

Tam erişim için profesyonel üyelik gereklidir. Üyelik satın alarak hesabınızı oluşturabilirsiniz. Üye iseniz giriş yapınız.
Hesap Oluştur


ÖĞRENME MERKEZİ TEST ARŞİVİ

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK EĞİTİMİ 

Sürdürülebilirlik Eğitimi – Test 1

Sürdürülebilirlik Eğitimi – Test 2 

MÜZAKERE EĞİTİMİ  

Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Test – I 

Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Test – II

Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Test – III

Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Test IV

Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Test – V 

SATINALMA EĞİTİMİ

Satınalma Eğitimi Test – 1

Satınalma Eğitimi Test – 2

Satınalma Eğitimi Test – 3

Başarılar dilerim.

EĞİTİM KOORDİNATÖRÜ
Prof. Dr. Murat ERDAL
İstanbul Üniversitesi
egitim@satinalmadergisi.com 

Schneider Electric 2024 Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri Başvuruları Başladı

Satınalma Eğitimi Schneider Electric 2024 Sürdürülebilirlik Etki ödülleri Başvuruları Başladıt

Satınalma Eğitimi Schneider Electric 2024 Sürdürülebilirlik Etki ödülleri Başvuruları BaşladıtSchneider Electric, Türkiye’deki iş ortakları, müşteri ve tedarikçilerini 2024 Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri’ne başvurmaya davet ediyor. Programa, tüm dünyadan başvuru yapılıyor.
Başvuru süreci önceki yıllara göre daha basit hale getirilirken, adayların strateji geliştirme, dijitalleşme ve karbonsuzlaştırma yoluyla nasıl sonuç elde ettikleri değerlendirilecek.
15 Ekim 2024 tarihine kadar başvurulabilen Schneider Electric 2024 Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri’ni kazananlar ülke, bölge ve küresel düzeyde belirlenecek ve sonuçlar 2025 yılının başında açıklanacak.

2023 yılında gerçekleşen programda, MEA (Orta Doğu ve Afrika) Bölgesi’ndeki 6 finalistin üçü Türkiye’den olmuştu

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümünde lider Schneider Electric, Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri’nin üçüncüsü için başvuruların açıldığını duyurdu. 2022’de başlatılan ödüller, Schneider Electric iş ortakları, müşteri ve tedarikçilerinin daha sürdürülebilir ve elektrikli bir dünya yaratmadaki katkılarını onurlandırıyor. Başvuruların 15 Ekim 2024 tarihine kadar yapılabileceği Schneider Electric Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri’ni ülke, bölge ve küresel düzeyde kazananlar 2025 yılının başında açıklanacak.

Başvuru ve seçim kriterleri, Schneider’in sürdürülebilirliğe yönelik entegre yaklaşımını yansıtıyor. Ödül programının odak noktası, elektriklendirme, azaltma ve ikame etme çabalarıyla karbonsuzlaştırma olurken, aynı zamanda strateji geliştirme, dijitalleştirme ve karbonsuzlaştırma eylemleriyle Elektrik 4.0 geleceği yaratmaya yönelik girişimlere de daha geniş bir açıdan bakılıyor. Ödül program ayrıca, enerji verimliliğinin artırılması, dijital araç ve teknolojilerin uygulanması ve etki ve yeniliğin diğer örneklerini içeriyor. Kazananlar, dünya çapında tanınarak yeni iş fırsatlarından da faydalanıyor.

Schneider Electric Türkiye ve Orta Asya Bölge Başkanı İsmail Yamangil, “İnovasyon ve bağlılık bir araya geldiğinde, anlamlı değişiklikler yapabileceğimize ve kalıcı bir etki yaratabileceğimize inanıyoruz. Bu ödül programı ile, daha sürdürülebilir, elektrikli ve dijital bir dünya için hedeflerini eyleme dönüştürmek için çaba gösterenleri onurlandırmak istiyoruz.” dedi.

2023 yılında MEA (Orta Doğu ve Afrika) Bölgesi’ndeki 6 finalistin 3’ünün Türkiye’den olduğunu belirten Schneider Electric Türkiye ve Orta Asya Bölge Başkanı İsmail Yamangil, “Bu başarı, Türkiye’deki iş ortaklarımız, tedarikçilerimiz ve müşterilerimizin sürdürülebilirlik konusundaki başarılarını ve bu alandaki liderliklerini gösteriyor. Bu nedenle, Türkiye’deki tüm paydaşlarımızı bu yıl üçüncüsünü gerçekleştireceğimiz Schneider Electric 2024 Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri’ne katılmaya davet ediyoruz.” şeklinde konuştu.

2023 küresel ödülünü kazanan Henkel’in Küresel Kilit Müşteri Yöneticisi Pia Oelze ise, “Bu ödül, kişisel başarıyı, Henkel ve Schneider Electric arasında çözüm odaklı sürdürülebilirlik programlarını keşfetmek için olağanüstü ekip çalışmasını ve daha iyi bir yarın yaratmak için kaydettiğimiz toplu ilerlemeyi temsil ediyor” dedi.

Nasıl Başvurulur?

Başvurular Schneider Electric web sitesi üzerinden kabul edilmeye başlanırken, son başvuru tarihi ise 15 Ekim 2024 olarak belirlendi  (Linkten başvurabilirsiniz). Tüm adaylar ve başvurular ülke ödülleri için kısa listeye alınacak, ardından ülke kazananları bölgesel finallere girecek ve son olarak küresel ödül için değerlendirilecek. Küresel ödülleri kazananlar 2025’in başlarında açıklanacak.

Geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen ödül programı 60 ülkeden 400’ün üzerinde başvuru alırken, 12 şirket küresel Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri için seçildi ve kazananlar 3 Nisan 2024’te Paris’teki Schneider Electric İnovasyon Zirvesi’nde açıklandı.

2024 Sürdürülebilirlik Etki Ödülleri, Schneider’in geniş iş ortağı ekosistemini daha sürdürülebilir bir gelecek sunmak için güçlendirmeyi amaçlayan Sürdürülebilirlik için Ortaklık girişimini hızla büyütüyor. Bu girişimin son kilometre taşı ise dünya çapındaki şirketlerin karbonsuzlaştırma yolculuklarını hızlandırmaları için ücretsiz bir eğitim kaynağı olan Schneider Electric Sürdürülebilirlik Okulu‘nun lansmanı oldu.

Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Eğitim Programları 

Standart eğitim programı Sürdürülebilirlik Tedarik Zinciri Yönetimi
 2 gün ve Genişletilmiş Sürdürülebilirlik Eğitim Programı ise 6 tam gün üzerinden gerçekleştirilmektedir.

Sustainability Supply Chain1. gün- Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Yönetimi
2. gün- Döngüsel Stratejiler ve KPI’lar
3. gün- Kurumsal Sürdürülebilirlik
4. gün- Etik ve Davranış Kuralları
5. gün- Sürdürülebilirlik Raporlaması
6. gün- Sürdürülebilir Pazarlama

Eğitim Koordinatörü: Prof. Dr. Murat ERDAL
merdal@istanbul.edu.tr

Satınalma ve Tedarik Zinciri Eğitim Kataloğu
Eğitim kataloğunu indirmek için https://satinalmadergisi.com/egitim.pdf

Şehir dışı eğitimlerde uçak ve otel konaklama organizasyonu eğitim alan firma tarafından karşılanmaktadır.

Eğitim Gün Planı: 9:30 – 12:30, 1 saat öğle arası, 13:30 – 16:30

Şirketiniz için en doğru teklifi egitim@satinalmadergisi.com üzerinden alabilirsiniz.

Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri Sektöründen Yılın İlk Yarısında 3,8 Milyar Dolarlık İhracat

Satınalma Eğitimi Mobilya, Kâğıt Ve Orman ürünleri Sektöründen Yılın İlk Yarısında 3,8 Milyar Dolarlık İhracat

Satınalma Eğitimi Mobilya, Kâğıt Ve Orman ürünleri Sektöründen Yılın İlk Yarısında 3,8 Milyar Dolarlık İhracatTürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), 2024 Haziran ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Geçtiğimiz ay 737 milyon dolar ihracat yapan mobilya, kâğıt ve orman ürünleri sektörü, haziran ayında, 9 günlük bayram tatilinin etkisi ile 545 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Sektör 2024 yılının ilk altı ayında 3,8 milyar dolarlık ihracata ulaşırken, ihracat payının en çok arttığı ülke yüzde 25,64 ile Amerika Birleşik Devletleri, ihracatın en çok yapıldığı ülke ise 526 milyon dolar ile Irak oldu.

Türkiye’nin 2024 yılı ilk 6 ayına dair ihracat verileri Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından paylaşıldı. Yılın ilk 6 ayında Türkiye’nin ihracatı 125 milyar 446 milyon 326 bin dolar olarak kayıtlara geçti. 2023 yılı haziran ayında 664 milyon dolar olan mobilya, kâğıt ve orman ürünleri sektörü ihracatı, bu yılın aynı ayında 545 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Sektör yılın ilk altı ayında 3,8 milyar dolar ihracat gerçekleştirirken en çok ihracat yapılan ülkeler arasında ise ilk sırayı 526 milyon dolar ile Irak aldı. İkinci sırada 200 milyon dolar ile Birleşik Krallık, üçüncü sırada ise 182 milyon dolarlık ihracat ile Amerika Birleşik Devletleri yer buldu. Listenin devamında Almanya, İran, Fas, Libya, Fransa ve Romanya gibi ülkeler bulunurken, ihracat payının en çok arttığı ülke ise yüzde 25,64 ile Amerika Birleşik Devletleri oldu.

Resmi Tatiller Aksamaya Neden Oluyor

Dünya ticaretinde son yıllarda yaşanan durgunluk ve krizlere rağmen mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörü hedefleri doğrultusunda yüksek enerjiyle çalışmaya devam ediyor. Sektörün haziran ayı ihracatına dair değerlendirmede bulunan İstanbul Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Özkan, “Tüm sektör temsilcilerimizle birlikte, önümüze koyduğumuz 8 milyar dolarlık hedef doğrultusunda yoğun ve yüksek enerjiyle çalışmaya devam ediyoruz. Daha önceleri de söylediğimiz gibi resmi tatillerde ister istemez ihracatta düşüş görüyoruz. Haziran ayında 9 günlük bayram tatilinin olması da ihracatımızı ister istemez etkiledi. Son aylarda yükselen bir istikrarımız mevcut ve yılın ikinci yarısında uzun süreli resmi tatiller bulunmuyor. Bu nedenle yakaladığımız ivmeyi sürdürerek hedefimize başarıyla ulaşmayı ümit ediyoruz. Şartların zorlu olduğunun farkındayız ancak mesela, hedef pazarlarımızdan Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Pazar payımızı her geçen gün artırıyoruz. İhracatçılarımızın ve üreticilerimizin her biri kıymetli çalışmalar gerçekleştiriyor. Hep birlikte yerli üretimi dünyaya yaymak için gayret gösteriyoruz. İnanıyoruz ki, hem bu yıl hem de gelecek yıllar için hedeflerimize bu inançla ulaşacağız” dedi.

Yıllık İzinde İken Hastalık Raporu Alan İşçi; İzinle Çakışan Raporlu Gün Sayısı Kadar İznini Uzatabilir mi?

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yıllık İzinde İken Hastalık Raporu Alan İşçi; İzinle çakışan Raporlu Gün Sayısı Kadar İznini Uzatabilir Mi

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yıllık İzinde İken Hastalık Raporu Alan İşçi; İzinle çakışan Raporlu Gün Sayısı Kadar İznini Uzatabilir MiYıllık İzinde İken Hastalık Raporu Alan İşçi; İzinle Çakışan Raporlu Gün Sayısı Kadar İznini Uzatabilir mi?

Lütfi İNCİROĞLU

Yıllık izin Anayasal temeli olan işçinin ücretli din­lenme hakkıdır. Bu haktan vazgeçilemez. Paraya dönüşmez. Her yıl Kanunda yazılı süreler kadar işçinin dinlendirilmesi gerekir. Başka bir deyişle, işverence, işçinin yıllık ücretli izninin yılı içerisinde kul­landırması esastır. Örneğin 1 Ocak 2023 tarihinde işe başlayan işçi, 1 Ocak 2024 tarihinde yıllık ücretli izne hak kazanır. Bu durumda işveren işçinin hak kazandığı yıllık ücretli iznini 2024 yılı sonuna kadar kullandırmakla yükümlüdür.

4857 sayılı İş Kanununa göre, yıllık ücretli izinlerin bir bölümünün on günden az kullandırılamayacağı yönündeki düzenleme yıllık izin kullanma süresinin asgari sınırını belirlemiştir (İşK m.56/3). En az yıllık izin kullanma süresinin on gün olması yasal çalışma koşulları arasındadır. Kural olarak on günden kısa süreli izinler, yıllık izin yerine “işverence verilen diğer izinler” olarak değerlendirilmelidir. Bu nedenle, yılda işçiye on günden az izin süresi tanınması haklı fesih nedeni sayılır. Ancak Yargıtay’ın son yıllarda verdiği kararlarında, on günden kısa süreli yıllık izin talebinin işçiden gelmesi ha­linde, bu izinlerin yıllık izinden düşülmesini kabul etmektedir[1].

4857 sayılı Kanun m.53’e göre de “İşyerinde işe başladığı günden iti­baren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir”. 4857 sayılı Kanun’un 56/5 maddesine göre; ”yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan Ulusal Bayram, Hafta tatili ve Genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz”. Ayrıca, işveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez (m.56/4)”. İşveren tarafından iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde İş Kanunu’nun 17 nci maddede belirtilen bildirim süresiyle, 27 nci madde gereğince işçiye verilmesi zorunlu yeni iş arama izinleri yıllık ücretli izin sü­releri ile iç içe giremez (m.59/2).

Yıllık izin kullanırken işçinin hastalık raporu alması ha­linde; bu durumu işverene bildirmeli, raporla çakışan yıllık ücretli izin gün sayısı ile rapor süresi yıllık izin süresi içinde kalmışsa; rapordan sonraki kalan izin gün sayısı kadar kullanılmayan yıllık izin işverence işçiye verilmelidir. Veya işçi; yıllık izin içinde kalan rapor süresinden sonra daha kullanılacak yıllık izin günü kalmışsa o günleri de kullanıp işbaşı yapar, daha sonra sadece raporlu günlerle çakışan gün sayısı kadar işverenden yıllık ücretli izin talep edebilir.

Yıllık izinde iken hastalık raporu alan işçi; yıllık ücretli izinle çakışan raporlu gün sayısı kadar yıllık ücretli iznini uzatamaz. Çünkü, işyerinde işin yürütümü; izin süresine göre planlanmış olacağından, işyerinde aksaklıklar meydana gelebilir. Şayet; rapor süresi yıllık izin süresini aşacak şekilde de­vam ediyorsa; doğal olarak bu durum işverene bildirilir, rapor süresi biti­minde işbaşı yapılır, bu durumda da rapor süresi ile çakışan yıllık izin günleri daha sonra işverenden talep edilerek, kullanılmayan süre kadar yıllık izin kul­lanılır.

Diğer taraftan, hastalık sebebiyle uzun süre rapor kullanmak zo­runda kalan işçinin yıllık izin hakkı konusunda da; Uğranılan kaza veya hastalık sebebiyle işçinin uzun süre işe gidememesi halinde, o tarihteki hizmet süresine göre hesaplanacak bildi­rim süresine altı hafta daha eklenir ve eğer raporlu olunan süre bu şekilde hesaplanacak süreden daha fazla ise, fazla olan kısım yıllık ücretli iznin he­saplanmasında değerlendirmeye alınmaz.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yıllık İzinde İken Hastalık Raporu Alan İşçi; İzinle çakışan Raporlu Gün Sayısı Kadar İznini Uzatabilir MiSonuç olarak, Yıllık izinde iken hastalık raporu alan işçi; yıllık ücretli izinle çakışan raporlu gün sayısı kadar yıllık ücretli iznini uzatamaz. Çünkü, işyerinde işin yürütümü; izin süresine göre planlanmış olacağından, işyerinde aksaklıklar meydana gelebilir. Şayet; rapor süresi yıllık izin süresini aşacak şekilde de­vam ediyorsa; doğal olarak bu durum işverene bildirilir, rapor süresi biti­minde işbaşı yapılır, bu durumda da rapor süresi ile çakışan yıllık izin günleri daha sonra işverenden talep edilerek, kullanılmayan süre kadar yıllık izin kul­lanılır.

Lütfi İNCİROĞLU

[1] ÇİL, Şahin, İş Hukuku Yargıtay İlke Kararları, 1348.

Kayıt Formu

Kayıt için Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası ve 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) Usul ve Esasları Uyarınca Kişisel Verilerinizin Korunması Hakkında Müşteri Aydınlatma Metnin okunması ve kabul edilmesi gereklidir.