TURYİD (Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmecileri Derneği) Başkanı Kaya Demirer, sektör olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan uzunca bir süredir bizzat talep edilen, kredi kartı ile bahşiş ödenmesi yasal düzenlemesini sektör çalışanlarıyla birlikte desteklediklerini açıkladı.
Demirer, yeni düzenlemenin pandemi dönemi ile başlayan, enflasyon ile tepe noktasına ulaşan servis personeline nakit olarak bırakılan bahşiş gelirlerinin azalmasına çözüm olacağını belirterek, bahşişin kredi kartı ile ödenebilmesi ve işletme hesabına girmeden farklı bir hesapta toplanmasının çalışanların gelirine ciddi oranda bir artış sağlayacağını ve bunun kayıtlı ekonomi adına önemli bir adım olduğunu belirtti.
Yeni düzenleme ile sistem şeffaf olarak takip edilebiliyor ve ödeme yapan kişi/kurum nakit bulundurma zorunluluğu olmadan bahşiş verebiliyor ve gider olarak kayıt altına alabileceği bir belge oluşturuyor.
Zorunlu Değil Gönüllü Ödeme
Kaya Demirer, restoranlarda ödenen hesaplarda kredi kartı kullanımının yüzde 95’lere varan bir orana çıkması ile birlikte tamamen gönüllülük esasına dayalı olarak, çalışandan alınan hizmeti mükafatlandırmak amaçlı bir lütuf/armağan kapsamında verilen bahşişin kredi kartı yöntemiyle ödenmesi durumunun mevcut yasalar çerçevesinde ancak hesap pusulalarında yer alan “servis ücreti” namı altında mümkün olduğunu ve bu durumda da ücretin tanımı içinde değerlendirilmek zorunda olduğunu, buna bağlı olarak da yüzde 55’e varan kesintiler sonrası çalışana aktarılan servis ücreti hak edişinin çok azaldığını ve bu durumun çalışanların alın teri olarak gördükleri kazançlarını erittiğini vurguladı.
Yeni düzenlemeyle birlikte müşteriler için zorunlu bir ödeme olmaktan çıkacak olan bahşişin sadece yüzde 10’luk bir vergi kesintisi sonrası çalışanlara aktarılacağını ifade eden Demirer, mevcut durumda yer yer karşımıza çıkan (ve fakat ülke geneline bakıldığında kullanımı yaygın olmayan) servis ücreti adı altında zorunlu olarak tahsil edilen her 100 TL’de personelin eline net 45-50 TL civarı para geçtiğini, önerilen gönüllülük esasına dayalı uygulama ile bu tutarın 90 TL’ye çıkacağını söyledi.
Nitelikli İş Gücüne ve Kayıtlı Ekonomiye Destek
Yeni uygulama ile çalışanlar için daha fazla gelir oluşacak ve gelirlerin tamamı kayıtlı gelir olacaktır, böylece kazançlarının tamamını belgeleyebilecekler. Nakit bahşişleri gelir olarak gösteremeyen sisteme veda edilecek.
Gelir İdaresi için kayıt dışı olan nakit bahşiş ekonomisi üzerinden yüzde 10 ile ilave gelir sağlanacağı gibi yeni düzenleme, sektör çalışanlarının gelirlerini arttırarak nitelikli iş gücünün sektöre kazandırılmasını sağlayacak ve ülkemizin misafirperverlik geleneğine katkı sağlayacaktır. Ayrıca, bahşişlerin kayıtlı ekonomiye dahil edilmesinin sektördeki şeffaflığı ve vergi uyumunu artırması öngörülüyor.
Yeni Düzenlemeyle Bahşiş Gelirinin Artması Hedefleniyor
Çalışanlar, kredi kartı ile bahşişin tahsilatına izin veren düzenlemenin gelirlerini artıracağı konusunda son derece eminler ve mutluluk duyduklarını açıkça ifade ediyorlar. Ancak diğer taraftan önemli bir talepleri var; alın teri ile kazanılan bahşişlerinin üzerinde her ne nam altında olursa olsun bir üst limit kısıtlaması olmamasını istiyorlar. Emeğin ve hizmetin takdirinin tamamen müşteriye bırakılması yönünde görüş bildiriyorlar. Elde edecekleri aylık bahşiş gelirlerinin aylık asgari brüt ücret ile sınırlanması durumunda, çalışanların ay içinde sürekli olarak bahşiş gelirlerini takip edeceklerini ve üst limite yaklaşması durumunda ise misafirleri tekrardan nakit ödemeye yönlendirecekleri yönünde uyarıda bulunuyorlar. Gelir idaresinin kayıt altına almak istediği ekonomide aksaklıklara yol açacak olan bu durumun istenilen hedefi ıskalama noktasına getirebileceğinin altını çiziyorlar. Bahşiş oranlarının dünya genelinde olduğu gibi yüzde 10’dan başlayarak, alınan hizmetin kalitesine göre yüzde 15 ve hatta yüzde 20’ye kadar yükseleceğine inanan çalışanlar, ek gelir getirecek yeni düzenlemenin özellikle turizm bölgelerindeki istihdamı olumlu yönde etkileyeceğine ve daha nitelikli elemanların sektöre kazandırılmasına katkı sağlayacağına inanıyorlar.
TURYİD’den Sektöre Çağrı
TURYİD Başkanı Kaya Demirer, “Yeni yasal düzenlemeyi sektörümüzün gelişimi için olumlu bir adım olarak görüyoruz. Bu doğrultuda, Gelir İdaresi Başkanlığı ve ilgili tüm paydaşlarla iş birliği içinde çalışmaya devam edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.









Özet: Türk imalat sanayi sektöründe talep koşullarının zayıf seyri, ikinci çeyreğin son ayında da devam etti. Bunun sonucu olarak, üretim ve yeni siparişler yavaşlarken istihdamda son 20 ayın en hızlı düşüşü kaydedildi. Enflasyon oranlarının azalmaya devam etmesi ise anketin görece olumlu gelişmesi olarak öne çıktı. Firmalar satış fiyatlarını son dört buçuk yılın en düşük oranında artırdı. İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI), imalat sanayinin kaydettiği performansı sergilemek amacıyla tasarlanmış tek rakamlı, bileşik performans göstergesidir. Manşet gösterge; yeni siparişler, fabrika çıkışları, istihdam, tedarikçilerin teslim süresi ve satın alma stokları gibi göstergelerden elde edilmektedir. 50,0 değerinin üzerinde ölçülen tüm rakamlar sektörde genel anlamda iyileşmeye işaret etmektedir.
Yeni siparişlerdeki düşüş ise hem iç hem de dış pazarlardaki zayıflık nedeniyle Mayıs ayına kıyasla hızlandı. Diğer yandan, yurt dışından alınan yeni siparişlerdeki yavaşlama toplam yeni siparişlerdekine göre daha ılımlı seyretti. İş yüklerindeki azalış, Haziran’da imalatçıların istihdam ve satın alma faaliyetlerini bir önceki anket dönemine göre daha yüksek oranda azaltmalarına yol açtı. İstihdamdaki daralma Ekim 2022’den bu yana en yüksek oranda kaydedildi. Girdi maliyetleri enflasyonu Haziran’da üst üste beşinci ay gerileyerek Mayıs 2023’ten bu yana en düşük seviyede ölçüldü. Satın alma maliyetlerinde artış bildiren anket katılımcıları, bu durumun yüksek ham madde ve deniz taşımacılığı fiyatlarının yanı sıra liradaki zayıflıktan kaynaklandığını belirtti. Maliyet enflasyonundaki gevşeme ve talepteki durgunluk nedeniyle firmaların kendi satış fiyatlarını artırma hızı da son dört buçuk yılın en düşük düzeyine geriledi. Son olarak, özellikle Kızıldeniz’de yaşanan sorunlar olmak üzere deniz taşımacılığındaki aksamalara bağlı gecikmeler, tedarikçilerin teslimat sürelerinin daha da uzamasına yol açtı.
Mercedes-Benz Türk, yerli tedarikçilerin kamyon ve otobüs üretim parçalarını tek noktada toplayarak çatı şirketi Daimler Truck AG’nin Brezilya ve Amerika’daki üretim tesislerine Türkiye’den direkt ulaşım sağlayacak ‘Consolidation Center’ı hizmete açtı. Yeni merkez, deniz aşırı ihracat gerçekleştirmenin yanı sıra yerli tedarikçilerin küresel pazardaki rekabet gücünü artırmalarında kaldıraç görevi üstlenecek.
Online alışverişte akıllı telefonlar üzerinden gerçekleştirilen satın almalarda artış yaşanıyor. Shein ve Temu gibi uygulama tabanlı pazar yerleri önemli bir popülarite kazanıyor. Yurtdışından online alışveriş yapanların yüzde 65’i satın alma yapmadan önce teslimat sağlayıcı firmayı bilmek istiyor.
Yapay zeka iş gücü piyasasını dönüştürüyor !
Türkler olarak Orta Asya’dan beri gelen kadim bir kültürümüz var. Köklerimiz çok sağlam. Örf ve adetlerimizin geçmişi çok derinlere dayanıyor. Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan yolda çok sayıda devlet ve uygarlık kurduğumuz için hükümranlık sürdüğümüz toprakların toplumlarından da kültürel alışverişimiz oldu. İslami, Arabi, Farisi, Alevi, Kürdi ve Avrupai kültürlerden etkilendik. Kendi kültürümüzle onların kültürlerini güzelce harmanladık. Nihayetinde kendi öz kültürümüzü büyük ölçüde koruyarak bugünlere geldik.
Yiğitliğiyle, misafirperverliğiyle, yardımseverliğiyle, saf ve temiz oluşuyla, çalışkanlığıyla, ahlakıyla Dünya’ya nam salmıştır Türk insanı. Çok zor zamanlardan geçmiş, nice savaşlar ve badireler atlatmış, nice zaferler kazanmış, yokluğu da varlığı da görmüş geçirmiştir. Toprağına sahip çıkmış, nice şehit ve gaziler vermiştir bayrağı ve dini uğruna. Bizim ezanımız, kandillerimiz, büyüğe saygımız, küçüğe sevgimiz Dünya’ya örnektir. Ekmeğe basmayız, karıncayı incitmeyiz ama yeri gelince, milli ve manevi değerlerimize saldırılınca aslan gibi kükrer, birlik ve beraberlik içinde hareket ederiz. Bileğini bükemediğimizin elini öpmekten gocunmayız.
İtirazen Şikayet Konusu; İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle; Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü tarafından 17.04.2024 tarihinde açık ihale usulü ile ihale edilen 2024/381931 İhale Kayıt Numaralı “Karayolları 15. (Kastamonu) Bölge Müdürlüğü Sınırları İçerisindeki Muhtelif Yollarda Mıcır Temini, Yıkanması, Mıcır Sericiye Nakli ve Alttemel, Temel Yapılması” ihalesinde, ihale üzerine bırakılan ……….Taah. İnş. Pet. Nak. Turz. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve ………… İnş. Nak. Turz. Taah. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından anlaşmalı teklif verildiği, irade birliği içinde hareket edildiği, anılan isteklilerin aynı binada faaliyet gösterdiği, tekliflerin aynı IP adresi üzerinden verildiğinin değerlendirildiği, yetkilileri arasında birinci derece akrabalık bağı bulunduğu, ………… Ltd. Şti.’nin müdürü ……………’nun, geçmişte ………… Ltd. Şti.’nin ortaklarından biri olduğu gözetildiğinde ……….. Ltd. Şti. ve ………. Ltd. Şti. arasında organik bağ bulunduğu, ………. Ltd. Şti. ………. Ltd. Şti. ve ………………….’ın birbirleriyle birinci derece akrabalık yanı sıra ticari birliktelik ilişkisinin olduğu, bu durumun hayatın olağan akışına göre şirketlerin birbirinin tekliflerinden haberdar olduğuna kuvvetli karine teşkil ettiği, ……. Ltd. Şti. ve ……… Ltd. Şti.nin bankacılık uygulamaları nezdinde grup şirketler olup aralarında çapraz kefalet ilişkisi bulunduğu, ihale tarihi itibariyle ve hala …….. Ltd. Şti. ve ……. Ltd. Şti.’in aktif hesaplarının bulunduğu Halk Bankası Kastamonu şubesi nezdinde grup şirketi olarak tanımlandığı ve aralarında çapraz kefalet ilişkisi olduğu, ayrıca bu ilişkinin Türkiye Bankalar Birliği tarafından oluşturulan “TBB Risk Merkezi-https://www.riskmerkezi.org/tr” veri tabanında da Bankacılık Kanunu gereği kayıt altında tutulduğu somut bilgisinin sunulduğu, isteklilerin tamamına yakınının tekliflerinin anlaşmalı ve sıralı teklif niteliğinde olduğu, söz konusu ihalenin ……….. Ltd. Şti.’nde kalması için tüm tekliflerin birlikte bir arada özenle hazırlandığı, ortalamayı tutturma gayretlerinin olduğu, ihaleye teklif veren isteklilerin anlaşmalı olarak sıralı teklif verilmesi sonrasında sınır değerin 113.854.027,69.-TL olarak tekliflerle ayarlama usulüyle belirlendiği, bu birlikteliğin sonucu olarak da …………Ltd. Şti.’nin kendi aralarında tespit ettikleri sınır değerin hemen üzerinde teklif sunarak 114.950.025,00.TL ile ihalenin anlaşmalı olarak kendilerinde kalmasının sağlandığı, ayrıca isteklilerin tümünün geçici teminat aldıkları bankaların bir çoğunun aynı olduğu ve incelenmesi aşamasında aynı bankadan sıralı teminat aldıkları, bu firmalar arasında da çapraz kefalet ilişkisinin olduğu, söz konusu firmaların bölgedeki diğer kurum ve kuruluşların diğer tüm ihalelerinde de benzer teklif tarama usulüyle ayarlamaların yapıldığı, geçmiş ihaleler incelendiğinde firmalar arasındaki birlikteliklerin aynı olduğunun görüleceği, açıklanan gerekçelerle, ihale üzerine bırakılan ………. Ltd. Şti.’nin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu‘nun “Yasak fiil veya davranışlar” başlıklı 17’nci maddesinin (b) bendindeki yasak fiil ve davranışları gerçekleştirdiği değerlendirildiğinden, teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasını gerektiği iddialarına yer verilmiştir.
Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarına olan yatırımını artırarak hidroelektrik enerji kapasitesinde Avrupa’nın lideri konumuna geldi. 2023 yılı boyunca 399 megavatlık yeni hidroelektrik santrali (HES) kapasitesini devreye alarak, bu alanda Avrupa’da birinci sıraya yerleşti. Türkiye, bir önceki yıl 558 megavatlık yeni kapasite kurulumuyla Avrupa’da üçüncü sırada yer almıştı.
1. gün- Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Yönetimi

Akdeniz’in önde gelen limanlarından Mersin Uluslararası Limanı (MIP), İstanbul’daki Haliç Tersanesi’nde, 2 Temmuz 2024 tarihinde T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından üçüncüsü düzenlenen Türkiye Denizcilik Zirvesi’nde “En Çok Yük Elleçleyen Liman” ödülünü aldı.
1 Haziran’dan itibaren Afrika üzerinden gelen sıcak havanın etkisi altına giren Türkiye’de hava sıcaklıkları mevsim normallerinin 5 ile 10 derece üzerinde seyrediyor. Açık havada güneşe maruz kalarak çalışan tüm işçilerin can güvenliği tehlike altında. Emek yoğun sektörlerde inşaat, tarım, yol, ulaşım, liman, tersane gibi dış mekânda uzun süre güneş ışınlarına ve yüksek ısıya maruz kalmak, kapalı ortamlarda yeterli havalandırma/soğutma sistemlerinin bulunmadığı ortamlarda yoğun çalışmak, sıcak çarpması, kas ağrısı-kas yıkımı, sıcak baygınlığı, isilik gibi sağlık sorunlarını tetikliyor.