Boş Kilometreyi Azaltıyor, Karbon Emisyonunu Önlüyor!

Satınalma Eğitimi Boş Kilometreyi Azaltıyor, Karbon Emisyonunu önlüyor !

Satınalma Eğitimi Boş Kilometreyi Azaltıyor, Karbon Emisyonunu önlüyor !TruKKer Global İcra Kurulu Üyesi & Türkiye, Avrupa ve BDT Genel Müdürü Hakan Arıkan, dijital platform sayesinde boş kilometre verimsizliğini yüzde 20 azalttıklarını belirterek, “1 milyon araçlık bir filoda 200 bin aracın neden olacağı emisyon önlenmiş oluyor” dedi.
Lojistik sektöründe yük sahipleriyle kamyoncuları eşleştiren bir iş modeli yürüten dijital nakliye ağı TruKKer, sahip olduğu teknolojik altyapı ile araçların boş kilometre verimsizliğini önleyerek karbon emisyonunun azalmasına katkı sağlıyor.

TruKKer Global İcra Kurulu Üyesi & Türkiye, Avrupa ve BDT Genel Müdürü Hakan Arıkan, lojistiğin karbon emisyonuna yol açtığı için çevrecilik açısından sabıkalı bir sektör olduğunu belirterek, “Bu gerçek Türkiye’de de dünyada da aynı. Karbon emisyonuna en fazla neden olan üç sektör enerji, sanayi ve lojistiktir. Bu sektörler atmosferdeki emisyonun yüzde 85’ini oluşturuyor. Lojistik tek başına yüzde 22 ile karbon emisyonunun neredeyse 4’te 1’ine neden oluyor” dedi.

Murat Erdal Teklif Hazırlama Eğitim Kurumsal Pazarda Satış Yönetimi

Lojistiğin de yaklaşık yüzde 80’inin kara taşımacılığından oluştuğuna ve dolayısıyla en büyük kirlilik kaynağının kara taşımacılığı olduğuna dikkat çeken Arıkan, şunları söyledi: “TruKKer olarak iş modelimiz, araç sahibiyle yük taşımak isteyeni buluşturan bir platform olduğu için verimsizliği minimize ediyoruz. Buradaki en kritik nokta dünyadaki verilere baktığımızda en verimli operasyonda bile araçlar minimum yüzde 10 boş kilometre yapıyor. Bu oran bireysel nakliyecilerde yüzde 30’a kadar çıkıyor. Ülkelerin gelişmişlik seviyesi ve teknolojik alt yapı kullanmalarına bağlı olarak bu oran değişebiliyor.

“Bir milyon aracı yapay zeka desteğiyle izlemek mümkün”

Avrupa’nın en çok tır sayısına sahip iki ülkesi Türkiye ve Polonya. Polonya tır sayısında, Türkiye’yi bile geçmiş durumda. Milyonlarca aracı yönetmek ve izlemek çok önemli. Bu kadar fazla sayıdaki aracı yönetmek artık yapay zeka destekli teknolojilerle mümkün. Bir araç sahibinin hangi rotalara gitmek isteyebileceğini veya o boşaltma noktasına gittiğinde ona en yakın yükün nerede olacağını öngörmek bu sayede mümkün olabiliyor.

Yaptığımız işin odağında boş kilometre verimsizliğini minimize etmek bulunuyor. Örneğin 1 milyon araçlık filoda verimsizliği yüzde 20 azalttığınızda trafiğe 200 bin yeni aracın girmesini ve dolayısıyla bu kadar aracın salacağı emisyonun da önüne geçmiş oluyorsunuz.”

“Ticari araçların boş kilometre verimsizliğine önlem”

Kuzey ülkelerinde özellikle ticari araçların bir yerden bir yere boş gitmemeleri için planlama yapıldığına dikkat çeken Hakan Arıkan, “Mutlaka bir şekilde yük taşıyacak şekilde planlanır ve yönlendirilir. Bu sayede boş kilometre verimsizliği önlenir. Bu da trafikte daha az ticari araç anlamına geldiği için karbon emisyonuna olumlu yansır.

Teknolojinin ana vurgusu aslında sürdürülebilirlik olduğunu bunun da karbon emisyonlarını azaltmaktan geçtiğini ifade eden Arıkan, TruKKer ve dünyada benzeri dijital platformların en büyük motivasyon kaynağının verimsizliği önlemek olduğunu dile getirdi.

SATIN ALMA ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ YAZI DİZİSİ

SATIN ALMA EĞİTİM TESTLERİ

PAZARLIK BECERİ ANKETİ

Kitap Önerileri : 

  • MÜZAKERE TEKNİKLERİ ve PAZARLIK BECERİLERİ (E-Kitap 2. Baskı), Prof. Dr. Murat ERDAL, Erişim için profesyonel üyelik işlemlerinizi tamamlamanız gerekmektedir.
  • SATINALMA ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ, Prof. Dr. Murat ERDAL, (Beta Yayıncılık),  4. Baskı.

-> Eğitim Kataloğunu İndirebilirsiniz ->   https://satinalmadergisi.com/egitim.pdf

-> ŞİRKET EĞİTİMLERİNİZ İÇİN TEKLİF ALIN -> egitim@satinalmadergisi.com

 

DAVET: ’’Gümrük Kanununda Yer Alan Cezai Düzenlemeler” Konulu Webinar

Satınalma Eğitimi Davet Gümrük Kanununda Yer Alan Cezai Düzenlemelerkonulu Webinar

Saygıdeğer İş Ortaklarımız,
 
Ünsped Gelişim Akademimizin koordinasyonunda ‘’Gümrük Kanununda Yer Alan Cezai Düzenlemeler” konulu webinar gerçekleşecektir.


Tarih:
 02.04.2024Satınalma Eğitimi Davet Gümrük Kanununda Yer Alan Cezai Düzenlemeler1 Konulu Webinar
Saat:
 21:00-22:00

Konuşmacı:
 
UGM Yönetim Kurulu Başkanı
Sayın Remzi AKÇİN
 
Online Katılım Linki:
https://ugm.webex.com/ugm-tr/j.php?MTID=m50f7f7226efcef3f2192fde540e47747

Toplantı numarası (erişim kodu): 2367 757 8163
Toplantı parolası: 1020

 

Almanya’nın “ÇEVRE” Politikası Lojistik Rotalarını da Yeniden Şekillendiriyor

Satınalma Eğitimi Almanya’nın “çevre” Poli̇ti̇kası, Loji̇sti̇k Rotalarını Da Yeni̇den şeki̇llendi̇ri̇yor

Satınalma Eğitimi Almanya’nın “çevre” Poli̇ti̇kası, Loji̇sti̇k Rotalarını Da Yeni̇den şeki̇llendi̇ri̇yorAlmanya başta olmak üzere Batı Avrupa’daki, yüksek karbon salımına yol açan fabrikaların Doğu Avrupa’ya taşınması, lojistikte ana rotaları da değiştiriyor. Batu Logistics Genel Müdürü Efe Göktuna, Avrupa’daki mevcut lojistik rotalarının, önümüzdeki süreçte ağırlıklı olarak Doğu Avrupa üzerinden şekillenmeye başlayacağını belirtti. Göktuna, “Almanya-Türkiye hattında yoğun parsiyel taşımalar yapan bir marka olarak Doğu Avrupa rotamızı daha da güçlendirmeye başladık.” dedi.

Çevre konusunda her geçen gün yeni adımların atıldığı Avrupa’da, Almanya başta olmak üzere gelişmiş ülkelerdeki ağır sanayi üretim tesisleri, daha esnek emisyon kuralları olan ülkelere taşınıyor. Almanya’nın sıfır emisyona geçişi, 5 yıl öne alarak 2045’e çekmesi sıkı düzenlemeleri beraberinde getirdi. Sanayi tesislerinin Doğu Avrupa’ya kaydırılması, ana lojistik rotalarının da yeniden belirlenmesine ve planlanmasına neden oluyor.

Batu Logistics Genel Müdürü Efe Göktuna, Almanya ve Batı Avrupa’da yoğunlaşan mevcut lojistik rotalarının, önümüzdeki süreçte ağırlıklı olarak Doğu Avrupa üzerinden şekillenmeye başlayacağına dikkati çekti.

Ana rotalardaki değişimin, lojistikte yapılanma ve yatırımlarda da yeniden planlama gerektireceğini vurgulayan Göktuna, “Almanya-Türkiye hattında yoğun parsiyel taşımalar yapan bir marka olarak Doğu Avrupa rotamızı daha da güçlendirmeye başladık. Polonya, Macaristan, Slovakya ve Çekya’da altyapımızı büyüttük. Özellikle hızlı ve acil yükler için ideal çözüm olan Speedy Van servisimizle taleplere yanıt veriyoruz.” dedi.

Göktuna, her hafta tüm Batı Avrupa ülkeleri ve Almanya’dan Türkiye’ye düzenli parsiyel çıkışları olduğunu belirterek, “Geçen yıl kurumsal dönüşümümüzün bir parçası olarak, forwarder hizmetlerimizi müşterilerimize daha verimli olacak bir hale evirmiştik. Avrupa’da iklim dostu olmayan fabrikaların doğu ülkelerine taşınma süreci, AB’nin sıfır emisyon hedefi için karbon kaçağı riskini artırsa da kıtanın doğusu için ciddi bir lojistik ihtiyacı anlamına geliyor. Buna bağlı olarak gelecek projeksiyonlarımızı güncelliyoruz.” diye konuştu.

Yedek Parça, Kimyevi Ürün ve Kolili Tekstile Yoğunlaştı

Kara yolu taşımalarının yanında hava, deniz yolu ve talebe göre intermodal çözümleriyle de hizmet sunduklarını dile getiren Göktuna, ithalat taşımalarında kara yolu ekspres taşıma çözümlerinin çok talep gördüğünü vurguladı. Göktuna, otomotiv yedek parça, kimyevi ürün ve kolili tekstil yanı sıra hızlı tüketim ürünlerinin taşınmasında güçlü bir deneyime sahip olduklarına dikkati çekti.

Efe Göktuna, “Artık yükü yalnızca zamanında teslim etmek yetmiyor. Güçlü network bağlantılarınız yoksa, araçlarınızı istediğiniz verimde yürütemezsiniz. Şirket olarak Avrupa’da oldukça yaygın bir ağ ile çözümler üretiyoruz. Bu durum da bizi ‘aracı’ konumdan çıkartıp ‘oyuncu forwarder’ yapıyor.” görüşünü de dile getirdi.

Ölçü Kontrol ve Otomasyon Sektörünün Uzmanları 8 Mayıs’ta MCA WORLD’de Buluşuyor

Satınalma Eğitimi ölçü Kontrol Ve Otomasyon Sektörünün Uzmanları 8 Mayıs’ta Mca World'de Buluşuyor

Satınalma Eğitimi ölçü Kontrol Ve Otomasyon Sektörünün Uzmanları 8 Mayıs’ta Mca World'de BuluşuyorMCA World Ölçü, Kontrol ve Otomasyon Sistemleri Fuarı 8-10 Mayıs tarihlerinde endüstrinin teknik yetkililerini ve satın alma uzmanlarını güncel otomasyon teknolojileriyle yeniden buluşturmaya hazırlanıyor. MCA World, bu yıl da kimyası gereği yalnızca ölçü, kontrol ve otomasyon sektörünün lider teknoloji üreticilerini ve endüstride bu alanda uzmanlaşmış ölçü – kontrol, bakım, üretim, projelendirme ve satın alma birimlerini bir araya getiriyor.

Endüstriyel alanlarda teknolojik gelişmelere liderlik eden bir organizasyon olarak, her yıl düzenlenen MCA World Ölçü, Kontrol ve Otomasyon Sistemleri Fuarı’nda sektördeki son yenilikleri ve çözümleri endüstriyle buluşturuyor. 2. MCA World, Ölçü Kontrol ve Otomasyon Sistemleri Fuarı alanının uzman teknoloji üretici markaları, tedarikçileri, proje – taahhüt firmaları ve fabrikalardaki son kullanıcıları bir araya getirmek için 8 Mayıs’ta İstanbul Fuar Merkezi’nde başlıyor.

Mca World’de Yeni̇ Proje ve Yatırım Fırsatları

MCA World’de geçtiğimiz yılın fuarı, 42 stantlı katılımcıyı ve 19 ülkeden 3746 nitelikli ziyaretçiyi ağırlayarak sektörde bir kilometre taşı oluşturdu. Fuar, geniş bir ürün yelpazesi sunarak sektördeki boşluğu dolduran en güçlü etkinlik haline geldi. Türkiye’nin alanındaki tek fuarı olan MCA World Fair, aynı zamanda Avrupa, Ortadoğu, Türk Cumhuriyetleri ve Kuzey Afrika ülkeleriyle ticari iş geliştirme planı olan firmalar için kaçırılmayacak bir fırsat sunuyor.

Stantlı katılımcı firmaların ürün grupları, sektördeki geniş yetenek ve inovasyonu yansıtmaktadır. Akış, Seviye, Basınç ve Sıcaklık Enstrümanlarından, Big Data ve Siber Güvenlik çözümlerine, Endüstriyel Tartım ve Kontrol Cihazlarından, Online ve Offline Analizörlere, Endüstriyel Haberleşme Çözümlerinden PLC ve DCS Sistemlerine kadar geniş bir yelpaze, fuarı sektördeki önemli bir platform haline getiriyor.

Fuar, farklı endüstrilerden gelen ziyaretçi sektör gruplarını bir araya getirerek iş birlikleri ve yeni projelerin ortaya çıkmasına olanak tanımaktadır. Gıda ve İçecek Tesisleri, Kimya ve Petrokimya Tesisleri, Demir-Çelik ve Çimento Fabrikaları, Enerji Santralleri, Otomotiv ve Yan Sanayi Fabrikaları, Kağıt, Cam ve Seramik Fabrikaları, Savunma Sanayi gibi çeşitli sektörlerden profesyoneller, fuar boyunca sektördeki son gelişmeleri keşfetme ve yeni iş bağlantıları kurma fırsatı bulacaklar.

Ölçüm enstrümanları, kontrol sistemleri, endüstriyel saha iletişimi ve fabrika otomasyon sistemi ürün ve çözümlerini odağına alan fuarda 3 gün boyunca, iki ayrı salonda sektör ve proseslerine özel çözüm önerileri ve başarı hikayeleri hakkında sunumlar gerçekleşecek.

Sunum başlıkları, 14 farklı sektörden 150 son kullanıcının önerileriyle belirleniyor. Bu başlıklar, sektörün dev markalarının teknik yetkilileri tarafından yönlendiriliyor.

Endüstri̇yel Sahalarda Yaşanan Sorunlara Çözüm Bulunuyor

Global ve yerli üreticilerin güncel teknolojilerinin yakından incelenebileceği fuarda, projeler teknoloji uzmanlarının tavsiyeleri ile şekilleniyor. Sahada sıklıkla yaşanan ölçü – kontrol ve otomasyon sorunlarına köklü çözümler, plansız duruşları önleyecek sistem ve teknolojilerle tanışmak, ulusal ve uluslararası başarılı proje örnekleri hakkında bilgi sahibi olmak için son kullanıcılar ve satın alma uzmanları MCA World Fair’de buluşuyor.

Ücretsi̇z Gi̇ri̇ş için Online Kaydınızı Gerçekleşti̇rebilirsiniz

Satınalma Eğitimi ölçü Kontrol Ve Otomasyon Sektörünün Uzmanları 8 Mayıs’ta Mca World'de Buluşuyor1Fuar Tarihi: 8 – 10 Mayıs 2023 (Çarşamba – Cuma)
Fuar Yeri: İstanbul Fuar Merkezi 9 ve 10. Hollerde(Yeşilköy)
Ziyaret Saatleri: 10.00 – 18.00

 

Ölçü – kontrol ve otomasyon sistemlerine dair en güncel teknolojileri bulabileceğiniz MCA World Fair için şimdiden ücretsiz giriş için online kayıt yapılabiliyor. Online kayıt için www.mcaworldfair.com web sitemizdeki ”Ziyaretçi Kaydı / Visitor Registration” butonunu kullanabilir veya https://mcaworld.ftsonlineregistry.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz.

Nereden Nereye Geldik – Neredeyiz – Bölüm 3

7 Gündem Satınalma Dergisi Nereden Nereye Geldik Neredeyiz Bölüm 3

7 Gündem Satınalma Dergisi Nereden Nereye Geldik Neredeyiz Bölüm 3Geçmiş

Geçmişe çok takılı kalmak istemesem de, bu günümüzü, geçmiş günlerle kıyaslamaktan kendimi alamıyorum. Bu düşünce sadece bana özgü olmayıp, farklı kesim ve yörelerden tanıdığım pek çok kimse için de aynıdır.

Nerede o geçmişteki günler…

Tasarruf ve Birikim

Küçük tasarruflar yapardık kumbara hevesi ile. Kumbarada biriktirdiğimiz paralar bir işe yarardı.

Kumbara GörselParanın bereketi vardı ve ak akçe kara gün içindir misali cep harçlıklarından da olsa her birikimin bir değeri vardı.  Dün para biriktiren adeta bir nebze olsun rahat ederdi, bugün ise para biriktirenin parası enflasyon karşısındaki paranın alım gücü adeta yok derecesinde kayboluyor.

Bugün Nereye Geldik ?

Bugün nereye geldiğimize dair nereden başlayıp, nerede sözümü bitireceğimi bilemiyorum. Söylenecek çok söz var aslında.Bobby Görsel

Sitemizdeki sevimli köpek Bobi ile sözümüze devam edelim.

Bugün nereye geldik derseniz, olan sitemizin köpeği Bobi’ye oldu.

Geçmiş zamanda parasız aldığımız kemikleri Bobi’ye getiriyorduk. Ancak şimdilerde kasabımız aldığımız kemiklere her defasında daha fazla para istemeye başladı. Anlayacağınız önceleri parasız aldığımız kemikleri kasabımız para ile satınca, işler değişmeye başladı.

Et ZamBedava kemik dönemi sona ermiş meğerse. Yıllardır bedavaya aldığımız kemikleri kasabımız her gün artan bir fiyattan satmaya başladı. Sanırım bizim kasabın bu satış stratejisini diğer kasaplar da örnek aldılar ki onlar da kemikleri parayla satmaya başlamışlar.

Kemik fiyatları da az uz bir fiyat değil, bayağı yüksek fiyata kemik satılıyor. Düşündüm de acaba benim param mı kıymetli de harcamaya mı kıyamıyorum ?

Hem Bobi’ye kolaylık olsun, hem de bize destek olması açısından kasaptan para ile almak zorunda olduğum kemikleri doğrudan Bobi’ye vermemeye başladım.Kemik Kaynatmalık

Satın aldığım kemikleri eve getirdim, kısık yanan ocakta uzun süre kaynattım. En azından kemik suyu bize..

Kasaptan para ile satın aldığımız kemikleri direk olarak kendisine vereceğimizi düşünen Bobi, kemikleri tencereye koyup kaynattığımızı görünce şaşırdı. Benim için aldığınız kemikleri neden siz kullanıyorsunuz der gibi yüzümüze hayretle baktı…

Bobi GörselEeee Bobiciğim, her şey dünde kaldı. Bugün ise durumlar değişti. Kemiğin suyunu biz alalım, sana da kemiklerini veririz. Ekonomik şartlar böyle oldu.

 

Bugün Kazandığımız

Ücretlerimize ne kadar zam yapılırsa yapılsın, gördüğüm şudur ki ele geçen paranın / maaşın her zaman reel enflasyonun altında kaldığı gerçeğidir. Dün kazandığımızdan tasarruf ederken bugün ise kazandığımız ile ay sonunu nasıl getiririz diye düşünüp duruyoruz.

Marul GörselÜcretli bugünkü koşullarda bir Pazar alışverişine gittiğinde gördüğü fiyatlar karşısında, nereden nereye geldik yahuu demeye başlıyor.

Dün bu kıvırcık salatanın yüzüne bakmaz belki de çöpe atardık. Bugün çöpe atılacak bu kıvırcık salatanın fiyatına bakın. İnsaf.

SalatalıkDün 5 veya 10 liraya aldığımız salatalık bugün TRL.95.90 Umarım TUİK bu fiyatı değerlendirmeye alıyordur.üzüm Görsel

Üzüm de sudan ucuz. Gerçi mevsimi değil ama bu kadar da olmaz ki.

 

 

Pat Soğan RekorAnlayamadığım şey; bizler patates ve soğanı bir – iki sene önce 1 liraya almıyor muyduk ? Aynı patatesin 20 ila 30 liraya çıktığını kime nasıl anlatırsınız? Veya biri bana anlatsın lütfen, hem enflasyon yüksek değil diyeceksiniz, hem de gıda fiyatları / patates, soğan fiyatları şimdiye kadar gördüğü en yüksek fiyata erişecek. Patates yiyemez olduk.

Neyse ki yeni hasat patates ve soğan ürünü yetişti, hasat yapılacak ve eski patates / soğanlar elden çıkartılmaz ise çimlenecek. Gerçi esnafımız kıvrak zekalıdır; çimlenen patates ve soğanların çimlenen filizlerimi temizleyerek tezgahlara konuldu. İnsanlarımızın bu ayrımı yapacak mali takadı kalmadı.

Yazmaktan Hicap Duysam DaFakirlik

Nereye geldiğimiz konusunda bu resimler içimi acıtsa da ülkemizdeki çoğu kesimin geldiği yerin resmini açıkça ortaya koymaktadır.

Kilolarca meyve ve sebze satın alırken, bugün geldiğimiz yer; domates ve meyve dahil olmak üzere tane ile almaya başladık.

Parça LahanaHayatım boyunca çeyrek veya yarım adet lahana almadığım bugün geldiğimiz noktada ise maalesef çeyrek lahanayı insanlarımız almaya başladı.

 

çeyrek KarpuzYa karpuza ne diyeceksiniz ? İnanın çeyrek karpuz alırken ben utanıyorum. Benim gibi pek çok insanımız aynı duyguda değil midir ?

Nereden, nereye geldik yahuu…

7 Gündem Satınalma Dergisi Nereden Nereye Geldik Neredeyiz Bölüm 3Reşat BAĞCIOĞLU

ICC Uluslararası Ticaret Odaları

Türkiye Milli Komitesi

Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi

Türkiye’nin Sınai Haklar Haritası Çıktı !

Satınalma Eğitimi Türkiye’nin Sınai Haklar Haritası çıktı !

Satınalma Eğitimi Türkiye’nin Sınai Haklar Haritası çıktı !Türk Patent ve Marka Kurumu 2023 yılına ait sınai haklar verilerini açıkladı. Verileri değerlendiren Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz; “Yabancı başvuru ve tescil sayılarındaki yükseliş dikkate değer. İller bazında her zamanki gibi şampiyon İstanbul olurken; Bayburt, Ardahan, Erzincan ve Bitlis illerimize ilişkin veriler, Sınai Haklar hakkındaki bilinçlendirilme çalışmalarının arttırılması gerektiğini gösteriyor. Bu veriler ışığında, ülkemizdeki bazı bölgelerin sınai haklar yönünden gelişmesi için yerel yönetimlerin ve kamu idarecilerinin daha fazla katkı koyması gerektiği görülmektedir” dedi.

Yerli Yabancı Toplam Patent Başvurularında %3,64’ lük Artış!

2023 yılında Türk Patent ve Marka Kurumuna yerli ve yabancı 16.433 patent, 3.400 faydalı model, 183.149 marka ve 58.076 tasarım olmak üzere üzere toplam 261.058 başvuru yapıldı. Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz; “Ülke ekonomisindeki ticari aktörlerimiz artık marka, patent, tasarım, faydalı model tescili gibi kavramların önemini daha iyi kavradı ve buna göre hareket ediyor. Vekil firma olarak yıllar içinde gösterdiğimiz çaba neticesinde bu farkındalığı oluşturmayı başardığımızı görüyoruz. TÜRKPATENT verilerine göre 2023 yılında yerli yabancı toplam patent başvurularında %3,64’ lük yaşandı. Dünya genelinde her geçen gün ihracat fırsatlarının, markalara, AR-GE’ye yapılan yatırımların artması şirketlerin daha inovatif ve öncü olmalarını zorunlu kılıyor. Bu da aslında hem ülkemizde hem dünyada sektörümüzdeki pazarın büyüdüğünü kanıtlıyor” dedi.

 

Uluslararası Patent Başvurularında %25 Artış!

“TÜRKPATENT’in açıkladığı güncel verilere göre Türkiye’de faaliyet gösteren yerli firmalar 2023 yılında 155’i PCT (uluslararası patent başvurusu), 234’ü EPC (Avrupa patent başvurusu) olmak üzere toplam 389 uluslararası patent başvurusu yaptı. 2022 yılında başvuru sayısı toplam 312 idi. Buna göre 2023 yılı başvuruları yaklaşık yüzde 25 (dörtte bir) oranında bir artış gösterdi. Bu da Türkiye’de yükselen fikri ve sınai haklar bilincinin küresel ölçekte yansımasını gösteriyor.”

Patent Başvurularının Zirvesinde Yine İstanbul Yer Alıyor.

TÜRKPATENT’ e göre geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi İstanbul tüm başvurularda ilk sırada. Patent başvurularında 3.526, başvuru ile ilk sırada yer alan İstanbul’u yine büyükşehirler takip ediyor. Patent başvurularında ikinci sırada 1.327 başvuru ile Ankara, üçüncü sırada 509 başvuru ile Bursa, dördüncü sırada 429 başvuru ile İzmir ve beşinci sırada 415 başvuru ile Kocaeli yer alırken; Hakkari, Sinop ve Kilis, sadece 1’er patent başvurusuyla listenin en sonlarında yer alan illerimiz oldu. Bayburt ise 2023 yılında hiç patent başvurusu yapılmayan tek il olarak dikkat çekiyor.

 

Satınalma Eğitimi Türkiye’nin Sı (1)

Marka Başvurularında İstanbul Liderliğini Sürdürüyor.

Marka başvurularının illere göre dağılımına baktığımızda ise; 71801 başvuru yapan İstanbul’u 14.368 marka başvurusuyla Ankara, 11.378 başvuruyla İzmir, 7.412 başvuruyla Bursa ve 6.179 başvuruyla Antalya izliyor. Ardahan ise 15 başvuruyla son sırada yer alıyor.

Tasarım Başvurularında ise Bir Önceki Yılın Verilerine göre Sıralamalarını İlerleten İller Kayseri ve Antep

Tasarım başvurularında ise 20623 başvuru ile İstanbul başı çekerken; Bursa 4.650 başvuru ile ikinci, Ankara 3.709 başvuru ile üçüncü, Kayseri 3.464 başvuru ile dördüncü, Gaziantep ise 2.754 başvuru ile beşinci sırada yer aldı. Erzincan ise 2023 yılında hiç tasarım başvurusu yapılmayan tek il oldu.

Satınalma Eğitimi Türkiye’nin Sı

Faydalı Modelin Dikkat Çekeni ise Konya

Faydalı model başvurularında 931 başvuru ile İstanbul başı çekiyor; 403 başvuruyla Ankara, 262 başvuruyla Bursa ve 246 başvuruyla İzmir izlerken, Konya’nın 174 başvuruyla beşinci sıraya yerleşmesi dikkate değer bir unsur oldu. Bitlis ve Ardahan ise 2023 yılında hiç faydalı model başvurusu yapılmayan iller olarak listenin son sıralarına yerleşti.

Yerli Patent ve Faydalı Modelde En Çok Başvuru Yapılan Alan: Motorlu Kara Taşıtı

TÜRKPATENT NACE kodu verilerine göre 2023 yılında yerel patent ve faydalı model başvurularında motorlu kara taşıtı, römork ve yarı römork imalatı, büro makineleri ve bilgisayar imalatı, mobilya imalatı; başka yerde sınıflandırılmamış diğer imalatlar, tıbbi ve cerrahi teçhizat ile ortepedik araçların imalatı ve eczacılık ürünlerinin, tıbbi kimyasalların ve botanik ürünlerinin imalatı ilk beş sırada yer alıyor. Yurt dışından Türkiye’ye gelen yabancı patent ve faydalı model başvurularında ise; eczacılık ürünlerinin, tıbbi kimyasalların ve botanik ürünlerinin imalatı, diğer özel amaçlı makinelerin imalatı, ana kimyasal maddelerin imalatı, tıbbi ve cerrahi teçhizat ile ortepedik araçların imalatı ve genel amaçlı diğer makinelerin imalatı yer alıyor.

İhracatta yenilikçi Atılımlar için Katma Değerli Ürünlerle Markalaşma Şart!

Marka, patent ve tasarım sayılarının ülkemiz sanayisinin gelmiş olduğu gelişmişlik düzeyi ile doğru orantılı olmadığını belirten Yamankaradeniz; “daha fazla katma değerli ürün üretimi, daha yüksek teknolojili üretim anlamına gelmektedir. Bu nedenle, bu yenilikleri patentle veya faydalı model başvuruları ile koruma altına almak ve değer oluşturmak, ülkemizi ve firmalarımızı zenginleştirir. Böylece, ihracaattaki tonaj rakamları aynı kalsa bile birim fiyatı artacağından yapılan toplam ihracaat rakamımızda artış olacaktır. Bu da cari açığın daha az oluşması ve enflasyon rakamlarının aşağıya doğru gelmesine olumlu katkı sağlayacaktır. Dolayısıyla, bu yeni teknolojilerle dünya pazarlarına açılan markalarımızın Türk malı dolaşım miktarının artması, uluslararası markalaşmanın çok olumlu yansımaları olacaktır” dedi.

Satınalma Eğitimi Türkiye’nin Sı (3) Satınalma Eğitimi Türkiye’nin Sı (2)

Teksti̇l Sektöründe Yerli̇ Ham Madde Üreti̇mi̇ Mali̇yet Avantajı Sağlıyor

Satınalma Eğitimi Teksti̇l Sektöründe Yerli̇ Ham Madde üreti̇mi̇ Mali̇yet Avantajı Sağlıyor

Satınalma Eğitimi Teksti̇l Sektöründe Yerli̇ Ham Madde üreti̇mi̇ Mali̇yet Avantajı SağlıyorHefa Group, tekstil sektöründeki güncel gelişmeleri ve yaşanan zorlukları değerlendirdiği bir açıklama yaptı. Firma, yerli ham maddeye yönelmek ve sürdürülebilirlik odaklı çözümler sunmanın maliyet avantajı sunduğunun altını çizdi.

Değişen tüketici tercihleri, sürdürülebilirlik endişeleri ve dijitalleşme gibi faktörler, firmaları yenilikçi ve rekabetçi çözümler bulmaya zorlamaktadır. Tekstil sektöründe yaşanan zorluklar hakkında açıklama yapan Hefa Group Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Şahinler, nitelikli eleman eksikliği, dış ticaret açıkları ve ekonomik dalgalanmaların önemine değindi.

“Avrupa ve Amerika gibi büyük pazarlarda stratejik adımlar çok önemli.”

Tekstil sektörü ile ilgili konuşan Şahinler: ‘Tekstil sektörü, Türkiye ve dünya genelinde büyük bir öneme sahip. Son dönemde yaşanan dış ticaret açıklarıyla birlikte sektörde zorluklar yaşandı ancak ilerleyen dönemler için umut verici perspektifler ön plana çıkıyor. İç piyasada talebin artması, sektörümüz için kritik bir faktör. Aynı zamanda, maliyetlerdeki artışlar ve global pazarlardaki değişimlere rağmen toparlanma eğilimi göstermemiz sevindirici. Ancak, özellikle Çin gibi düşük maliyetli üretim bölgeleriyle rekabet etmek zor olabilir. Bu nedenle, yerli ham madde üretimini teşvik ederek maliyet avantajı sağlamak sektör için önemli. Sektörümüzün geleceği için Avrupa ve Amerika gibi büyük pazarlarda konumumuzu korumak için stratejik adımlar atmamız gerekiyor. Aynı zamanda, uzak pazarları da göz ardı etmeden, küresel ticaretin fırsatlarını yakalamalıyız. Tekstil sektöründe sürdürülebilirlik ve teknolojik yenilikler giderek daha önemli hale geliyor. Bu trendlere uyum sağlayarak, çevre dostu ve inovatif ürünlerle rekabet avantajı elde etmemiz mümkün.

“Sektörümüzün temel sorunlarından biri ‘haksız rekabet’.”

Tekstil sektöründeki eksikliklere değinen Murat Şahinler: ’Sektörümüzün temel sorunlarından biri, ham madde fiyatlarındaki dalgalanmalar ve düşük maliyetli ürünlerden kaynaklanan haksız rekabet. Bu sorunların çözümü için politika yapıcıların hammaddelerin fiyat istikrarını sağlamak ve haksız rekabeti önlemek için adımlar atması gerekiyor. Ayrıca, nitelikli eleman eksikliği de ciddi bir sorun. Bu sorunu çözmek için eğitim kurumlarıyla iş birliği yaparak nitelikli elemanları yetiştirmeliyiz. Sürdürülebilir üretim yöntemlerine geçiş de sektörümüz için önemli bir zorunluluk. Nitelikli eleman eksikliği konusunda biz de etkileniyoruz. Bu durumu yönetmek için personel eğitim ve gelişim programları düzenliyoruz. Ayrıca, üniversitelerle iş birliği yaparak sektörün ihtiyaç duyduğu niteliklere sahip mezunlar yetiştirmek için çalışıyoruz. Üniversite-Sanayi iş birliklerimiz de bu çabalarımızın önemli bir parçası. Suni deri ve kumaş üretimi alanında faaliyet gösteren Hefa Group olarak, sektördeki genel durumu değerlendirdiğimizde, son dönemde yaşanan küresel ekonomik dalgalanmaların etkilerini gözlemliyoruz. Tedarik zincirlerinde yaşanan aksamalarham maddelerdeki fiyat artışları ve talep değişimleri sektörümüzü de etkilemekte. Ancak, bu zorluklara rağmen, esnek bir yapıya sahip olmamız ve sürekli yenilikçi çözümler geliştirmemiz sayesinde bu zorlukların üstesinden gelmeyi başarıyoruz.’ sözlerine yer verdi.

Schneider Electric ve NVIDIA, Veri Merkezlerinde Yapay Zeka ve Dijital İkiz Teknolojilerinin Potansiyelini Açığa Çıkaracak

Satınalma Eğitimi Schneider Electric Ve Nvidia, Veri Merkezlerinde Yapay Zeka Ve Dijital İkiz Teknolojilerinin Potansiyelini Açığa çıkaracak

Satınalma Eğitimi Schneider Electric Ve Nvidia, Veri Merkezlerinde Yapay Zeka Ve Dijital İkiz Teknolojilerinin Potansiyelini Açığa çıkaracakSchneider Electric ve NVIDIA, teknoloji ve deneyimlerini birleştirerek veri merkezlerini geleceğe hazırlıyor.İki şirketin iş birliğinde geliştirilecek yeni referans tasarımlar ve hizmetler, veri merkezlerinin yapay zeka uygulamalarının yarattığı talebi karşılamalarına ve performansı, ölçeklenebilirliği ve sürdürülebilirliği optimize etmelerine olanak sağlayacak.Ayrıca AVEVA ve NVIDIA çözümleri entegre bir şekilde dijital ikiz teknolojileri ile gerçek bir değer yaratacak hizmetler sunacak.

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümüne liderlik eden Schneider Electric, yapay zeka (AI) ve dijital ikiz teknolojileri odaklı yeniliklerle veri merkezi altyapısını güçlendiren çözümler geliştirmek üzere NVIDIA ile iş birliğine imza attı. Bu iş birliği kapsamında Schneider Electric, veri merkezi altyapısı konusundaki uzmanlığını ve NVIDIA’nın ileri yapar zeka teknolojilerini birleştirerek ilk halka açık yapay zeka veri merkezi referans tasarımlarını oluşturacak. Bu tasarımlar, veri merkezi ekosistemlerinde yapay zeka dağıtımı ve işletimi için kriterleri yeniden tanımlayacak ve endüstrinin evriminde önemli bir kilometre taşı olacak.

Endüstrilerde yapay zeka uygulamalarının kullanımının hızla artması, enerjiye olan ihtiyacın da katlanarak artmasına neden oldu. Yapay zekanın yükselişi, veri merkezi tasarımı ve işletiminde dikkate değer dönüşümlere ve karmaşıklıklara yol açtı. Bu nedenle veri merkezi işletmecileri, hem enerji verimli hem de ölçeklenebilir tesislerin hızlı bir şekilde inşa edilmesi ve işletilmesi gerekliliğini vurguluyor

Bu kritik ihtiyaca yanıt sunduklarını belirten Schneider Electric Secure Power Bölümü & Veri Merkezi İş Birimi İcra Kurulu Başkanı Pankaj Sharma; “Veri merkezi çözümlerindeki uzmanlığımızı NVIDIA’nın yapay zeka teknolojilerindeki liderliği ile birleştirerek, kuruluşların veri merkezi altyapı sınırlamalarını aşmalarına ve yapay zekanın tam potansiyelini ortaya çıkarmalarına yardımcı oluyoruz. NVIDIA ile iş birliğimiz, yapay zeka tarafından desteklenen daha verimli, sürdürülebilir ve dönüştürücü bir geleceğin yolunu açıyor” dedi

İleri Veri Merkezi Referans Tasarımları Geliştiriyor

Gerçekleştirilen iş birliğinin ilk aşamasında, Schneider Electric, NVIDIA’nın hızlandırılmış bilgi işlem kümeleri için özel olarak tasarlanmış, veri işleme, mühendislik simülasyonu, elektronik tasarım otomasyonu, bilgisayar destekli ilaç tasarımı ve üretken yapay zeka için veri merkezi referans tasarımları sunacak. Bu süreçte yüksek güç dağıtımı, sıvı soğutma sistemleri ve yalın devreye alma ve güvenilir işletme için kontroller sağlamaya odaklanılacak. Bu iş birliği ile Schneider Electric, veri merkezi sahipleri ve işletmecilerine, tesis altyapılarına yeni ve gelişmiş yapay zeka çözümlerini sorunsuz bir şekilde entegre etmeleri için gerekli araçları ve kaynakları sağlamayı hedefliyor.

Yapay zekanın artan iş yükünü yönetmek üzere geliştirilecek referans tasarımlar, veri merkezlerinde NVIDIA’nın hızlandırılmış bilgi işlem platformunun uygulanması için sağlam bir çerçeve oluşturacak ve performansa, ölçeklenebilirliğe ve sürdürülebilirliğe pozitif katkı sunacak. İş ortakları, mühendisler ve veri merkezi liderleri, bu referans tasarımları kullanarak hem mevcut hem de yeni nesil veri merkezlerini yapay zeka sunucularının artan yoğunluğunu yönetebilecek kapasiteye ulaştıracak.

Bu iş birliği sayesinde yapay zekanın tam potansiyelini açığa çıkarmayı hedeflediklerini belirten NVIDIA Hyperscale ve HPC Başkan Yardımcısı Ian Buck; “Schneider Electric ile iş birliğimiz sayesinde, yeni nesil NVIDIA hızlandırılmış bilgi işlem teknolojilerini kullanarak yapay zeka tabanlı veri merkezi referans tasarımları sunuyoruz. Bu, organizasyonlara yapay zekanın potansiyeline erişim için gerekli altyapıyı sağlayarak, endüstrilerde inovasyonu ve dijital dönüşümü tetikliyor” dedi.

Geleceği Bugüne Taşıyan İş Birlikleri

Veri merkezi referans tasarımlarının yanı sıra, Schneider Electric iştiraki AVEVA, dijital ikiz platformunu NVIDIA Omniverse’a entegre edecek ve sanal simülasyon ve iş birliği için birleşik bir ortam sunacak. Bu entegrasyon, tasarımcılar, mühendisler ve iş ortakları arasında sorunsuz bir iş birliği sağlayarak, karmaşık sistemlerin tasarımını ve dağıtımını hızlandıracak ve piyasaya sürme süresini ve maliyetleri azaltacak.

AVEVA CEO’su Caspar Herzberg; “Yenilikçi NVIDIA teknolojilerinin gücünü ve AVEVA’nın akıllı dijital ikiz teknolojilerinin zengin veri kaynağı ve kabiliyetlerini bir araya getirerek kullanıcılarımıza üstün hizmetler sunmaya hazırlanıyoruz. Birlikte, süreçleri simüle edebileceğiniz, sonuçları modelleyebileceğiniz ve somut bir etki yaratabileceğiniz, tamamen simüle edilmiş bir endüstriyel sanal gerçeklik yaratıyoruz. Dijital zeka ve gerçek dünya sonuçlarının bu birleşimi, endüstrilerin daha güvenli, daha verimli ve daha sürdürülebilir bir şekilde çalışmasına olanak sunuyor ve saklı bir potansiyeli açığa çıkarıyor” dedi. NVIDIA ile iş birliği içinde, Schneider Electric, endüstrilerde yeni kullanım alanları ve uygulamalar keşfetmeyi ve teknolojinin geleceğini şekillendirmeyi hedefliyor.

Küresel Kefalet Sigortaları Pazarı 2029’a Kadar 30 Milyar Dolar Prim Hacmine Ulaşacak !

Satınalma Eğitimi Küresel Kefalet Sigortaları Pazarı 2029’a Kadar 30 Milyar Dolar Prim Hacmine Ulaşacak !

Satınalma Eğitimi Küresel Kefalet Sigortaları Pazarı 2029’a Kadar 30 Milyar Dolar Prim Hacmine Ulaşacak !Dünyada ve Türkiye’de yaygınlaşan kefalet sigortalarına yönelik değerlendirmelerde bulunan IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO’su Murat Çiftçi,  “Kamu alımlarında kefalet sigortalarının kullanılabilir hale getirilmesi, taahhüt ve banka kredilerinde kefalet sigortalarının yaygınlaşması ile birlikte sektörün de hareketlenmesi bekleniyor” dedi.

Dünyada ve Türkiye’de büyümesini sürdüren kefalet sigortaları, sözleşme veya anlaşmalarda şartların yerine getirilmemesi durumunda, üçüncü bir kişinin borcu ödemeyi garanti ettiği bir sigorta türü olarak öne çıkıyor. Kamu alımlarında, banka kredilerinde, taahhüt işlerinde ve diğer birçok alanda kullanılan kefalet sigortaları, Türkiye’de son yıllarda büyüme oranlarıyla dikkat çekiyor. 2023 yıl sonu TSB verilerine baktığımızda, prim üretiminin %137,2 değişimle 349 milyon TL’den 828 milyon TL’ye ulaştığını görüyoruz. Reel değişim ise %43,9 olarak umut verici bir görünüm sağlıyor. Kefalet sigortalarının genel sektörden aldığı pay da önemli ölçüde artıyor. Kamu alımlarında kefalet sigortalarının kullanılabilir hale getirilmesi, banka kredilerinde ve taahhüt işlerinde kefalet sigortalarının kullanımının artması ile bu büyümenin önümüzdeki dönemde devam edeceği öngörülüyor.

KOBİ’lerin Kamu İhalelerine Katılımını Artıracak

IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO’su Murat Çiftçi; “Sigortacılık ve Reasürans Bilgi ve İstatistik Merkezi (SIRA) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 2023 yılında kamu ihalelerinde kefalet sigortası kullanımının yüzde 50 oranında artması öngörülüyor. Geçtiğimiz yıl hayata geçirilen yeni düzenleme ile birlikte kamu ihalelerinde bankalar tarafından düzenlenen teminat mektuplarına alternatif olarak, kefalet sigortalarının da kullanılabilmesinin önü açıldı. Daha önce, kamu ihalelerinde teminat olarak, sadece bankalar tarafından düzenlenen teminat mektupları kabul edilmekteydi. Bu durum, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için önemli bir finansal yük oluşturmaktaydı. Kefalet sigortasının kullanımına yönelik düzenlemeler, küçük ve orta ölçekli işletmelerin rekabet gücünü artırmasını ve kamu ihalelerine katılımını kolaylaştıracaktır. Bu durum, Türkiye ekonomisinin büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunacaktır” dedi.

Küreselleşme ve Uluslararası Ticaret Büyümeye Etki Ediyor

Murat Çiftçi, kefalet sigortalarının, dünya çapında yaygın olarak kullanıldığına dikkat çekerek, “ABD, dünyada kefalet sigortası pazarının en büyük olduğu ülke olarak öne çıkıyor.  Onu Japonya, Birleşik Krallık ve Almanya takip ediyor. Kefalet sigortalarının kullanımının artmasının temel nedenleri; dünya çapında ekonomik büyüme, küreselleşme ile birlikte ortaya çıkan uluslararası ticaret ve enerjiye yapılan yatırımların artması. Maximize Market Research’e göre , 2022’de 17,2 milyar dolar olarak tahmin edilen küresel kefalet pazarının, 2029’a kadar %5,8 yıllık bileşik büyüme oranıyla 25,5 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu sigortaların, önümüzdeki dönemde önemli bir büyüme göstermesi beklenmektedir. Türkiye henüz kefalet sigortası alanında yeterli ürün çeşitliliğine ve uygun regülasyonlara sahip değil ancak ilerleyen süreçte çok daha sık göreceğimiz bir sigorta olarak karşımıza çıkacaktır” dedi.

Hem Sigortalı Hem de Sigorta Ettiren için Avantajlı 

“Kefalet sigortaları, hem sigortalı hem de sigorta ettiren için önemli avantajlar sunuyor. Sigortalı için, sözleşme veya anlaşmanın şartlarını yerine getirmemesi durumunda, üçüncü bir kişinin borcunu ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırıyor. Sigorta ettiren için ise sigortalının sözleşme veya anlaşmanın şartlarını yerine getirmemesi durumunda, oluşabilecek zararı güvence altına alıyor” diyen Murat Çiftçi, şöyle devam etti: “Kefalet sigortaları yaygın olarak kamu ihalelerinde, yüklenicinin sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda, zararı karşılamak için kullanılıyor. Ayrıca banka kredilerinde, kredinin geri ödenmemesi durumunda, bankanın zararını karşılamak için kefalet sigortası devreye giriyor.  Taahhüt işlerinde de kefalet sigortası, yüklenicinin sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmemesi ihtimaline karşı talep ediliyor. Ayrıca kira sözleşmeleri, yurt dışına çıkış işlemleri, ticari ilişkiler ve diğer birçok alanda da kefalet sigortası kullanılabiliyor.”

‘Yeni ürünlerimizle pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz’

Murat Çiftçi, “IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği olarak kefalet sigortaları alanındaki farkındalığı artırmak için çalışmalar yapıyor, yeni ürün ve ayrıcalıklı hizmetlerimizle müşterilerimize destek oluyoruz. Kamu ihaleleri, banka kredileri ve taahhüt işlerine yönelik kefalet sigortası danışmanlığı, sigorta teklifi, poliçelendirme ve hasar takibi gibi uzmanlık gerektiren özel hizmetler sunuyoruz. Özellikle, 2023 yılında yürürlüğe giren kefalet sigortası düzenlemesi ile birlikte, kamu ihalelerinde kefalet sigortalarının kullanımının artması bekleniyor. Biz de bu alandaki uzmanlığımız ve global reasürans kapasitemiz ile müşterilerimize en iyi hizmeti sunmayı ve pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz” dedi.

Alım Talebi: Organik Solucan Gübresi

Alım Talebi Organik Solucan Gübresi

Bir firmamız için organik solucan gübresi alımı yapılacaktır. Alım miktarı olarak yaklaşık 200 ton hedeflenmektedir. Ödeme şekli, tutarın bir kısmı nakit, kalanı 3 ay vadeli olarak planlanmıştır. Teslim yeri Antalya Serik’tir. Dökme ürün değil, en az 20 ve 25 kg. paketler halinde alım yapılacaktır.

İlgili olan üretici ya da satıcıların, detaylar için aşağıdaki adımların ardından, iletişime geçmesi rica olunur.

Alım Talebi Organik Solucan Gübresi

Teklif Vermek İçin;

  1. SATINALMA DERGİSİ’ne abone ol.
  2. Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK işlemlerini tamamla.
  3. Ödeme sonrasında FİRMA BAŞVURU FORMU’nu doldur.

https://satinalmadergisi.com/satici/

TEKLİF VERME : İhtiyacın detaylarını öğrenmek ve teklif vermek için Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK (600 TL) SATIN ALMANIZ GEREKMEKTEDİR. Aboneliğiniz 1 yıl geçerli olup bir sene boyunca tüm alım taleplerine teklif verebileceksiniz.