YYS Yıllık Faaliyet Raporu, Zorunlu Eğitimler ve YYS Sahibi Firmaların Karşılaşabilecekleri Olumsuzluklar

Yys Yıllık Faaliyet Raporu, Zorunlu Eğitimler Ve Yys Sahibi Firmaların Karşılaşabilecekleri Olumsuzluklar

Yys Yıllık Faaliyet Raporu, Zorunlu Eğitimler Ve Yys Sahibi Firmaların Karşılaşabilecekleri OlumsuzluklarYazımızın konusunu; YYS sahibi firmaların dış ticaret işlemlerinin, 4458 sayılı Gümrük Kanunu, Dış ticaret mevzuatı, Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği ve İlgili Diğer Mevzuat hükümleri kapsamında incelenerek YYS Yıllık Faaliyet Raporu’nun hazırlanması, YYS kapsamında alınması gereken Zorunlu Eğitimler ile Ticaret Bakanlığı’nca yapılacak inceleme ve denetimler sonucunda ilgili firmaların karşılaşabilecekleri olumsuzluklar ve yaptırımlar  oluşturmaktadır.

I- YYS YILLIK FAALİYET RAPORUNUN HAZIRLANMASI ÇALIŞMALARI

1) YYS Yıllık Faaliyet Raporunun; 4458 sayılı Gümrük Kanunu, Gümrük Yönetmeliği, Dış Ticaret Mevzuatı, Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği, Sonradan Kontrol Ve Riskli İşlemlerin Kontrolü Yönetmeliği, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, 5236 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, vb. ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak hazırlanması gerekir.

2) Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği hükümlerine göre; İlgili firmanın son bir yıl içinde gerçekleştirdiği ithalat, ihracat, transit, antrepo vb. dış ticaret işlemlerden her birisinin incelenmesi sırasında 50 adetten ve toplam işlem/ beyanname sayısının % 5’inde az olmamak üzere beyanname ve ilgili belgelerin incelenmesi, seçilen beyanname ve belgelerin firmanın tüm işlemlerine sirayet etmesi, tüm yılı ve ayları kapsayacak şekilde seçilerek incelenmesi, her hangi bir hata veya eksiklik tespiti halinde ise ilgili inceleme ve denetimin yaygınlaştırılması, gerekir ise  ilgili işlemlerin tarama usulü incelenmesi gerekir.

YYS Yıllık Faaliyet Raporu hazırlanırken, ilgili firmanın son bir yıl içinde gerçekleştirdiği ithalat, ihracat, transit, antrepo vb. dış ticaret işlemlerinin; Firmanın muhasebe kayıtları, mizanları, ilgili hesap ve muhasebe dökümleri (102 Bankalar Hesabı, 150 İlk Madde ve Malzeme Hesabı, 153 Ticari Mallar Hesabı, 159 Verilen Sipariş Avansları Hesabı, 280 Gelecek Yıllara Ait Giderler, 320 Yurt Dışı Satıcılar, 360 Ödenecek Vergi ve Fonlar, 750 Araştırma ve Geliştirme Giderleri, 760 Pazarlama Satış ve Dağıtım Giderleri, 770 Genel Yönetim Giderleri, vb. İthalat ve Dış Ticaretle ilgili diğer hesaplar), ithalat – ihracat dosyaları ve ekleri, Dahilde İşleme Rejimi, DİİB/Dİİ, Yatırım teşvik, Finansal kiralama, Özellik arz eden ithalat ve ihracat işlemleri, Hizmet ithalatı, Dış ticaret işlemlerine ilişkin Vergi mevzuatı, Gümrük Vergi ve Cezaları, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun bazı hükümleri (Örneğin; Zamanaşımı, Royalty, Lisans, Know How, vb. Gayri maddi haklar, Gayri Maddi Hakların Brütleştirilmesi, Stopaj ödemeleri, Serbest Meslek Kazançları, Transfer Fiyatlandırması, Hizmet ithalatı, Hizmet ithalatında kur farları vb.) ile bazı mali konular ve ilgili Mali Mevzuata bakılması gerekir. Özellikle, ilgili firmanın faydalandığı/ yararlandığı teşvikler (Yatırım teşvik tedbirleri, Dahilde işleme rejimi, Finansal Kiralama ve Geçici İthalat, Hariçte işleme, Nihai kullanım, vb.) kapsamında yapılan ithalat işlemleri, İhracat teşvik tedbirleri ve Dahilde işleme rejimi kapsamında yapılan ihracat, İhracatta Telafi Edici Vergi Kesintisi, Geçici çıkış, Geri gelen eşya, Mahrece iade, DİİB ve Dİİ kapatma işlemleri vb. incelenecek, bu işlemlerin mevzuata uygunluğu, firma belgeleri ile Ticaret Bakanlığı verilerinin uyumu, vb. yönüyle kontrol ve karşılaştırması yapılmalıdır.

YYS Statüsü kapsamında yapılan ithalat, ihracat, antrepo, transit, vb. işlemleri, rejim beyanları, 2 Nolu KDV Beyannameleri ve ekleri, Muhtasar Beyannameler ve Ekleri, stok kayıtları, alınan izinler, royalti-lisans, know how ve benzeri gayri maddi hakların ithali, hizmet ithali, vb. hususlar, gümrük rejimleri, gümrük ve dış ticaret mevzuatı, KDV ve ÖTV mevzuatı, ilgili diğer mevzuatlar, rejim, tarife, kıymet, miktar, menşe, vergilerin hesaplanması, vb. yönleriyle ayrıntılı olarak incelenip, araştırılmalı, oluşan hata ve eksiklikler tespit edilerek çözüm yolları bulunmalı, ilgili firmaya gerekli tedbirler aldırılarak kanuni ve ilgili mevzuatın gerektirdiği çözüm yolları tespit edilip firmaya rapor edilmeli, firmaya kanuni ve mevzuatın gerektirdiği gerekli öneri ve tavsiyelerde  bulunulmalıdır.

II- YETKİLENDİRİLMİŞ YÜKÜMLÜ SERTİFİKASI (YYS) ZORUNLU EĞİTİMİ

Mevzuat ve Farkındalık Eğitimi

4458 sayılı Gümrük Kanunu ve Dış ticaret mevzuatı ile Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği hükümlerine göre, YYS belgesi almak isteyen firmaların ilgili şirket personeli ve yöneticilerince alınması gerekli olan; Gümrük ve dış ticaret mevzuatı, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, Organize suçlar ve benzeri konulardaki eğitimlerin, YYS belgesi alım aşamasında alınması/ verilmesi,

YYS Belgesi alındıktan sonrada bu eğitimlerin bazılarının her yıl, bazılarının ise en az üç yılda bir tekrar alınması/ verilmesi gerekir.

Söz konusu eğitimlerle, ilgili firma yöneticileri ve personelinde bir farkındalık oluşturulması amaçlanmaktadır.

Bahse konu eğitimlerin kendisini yetiştirmiş, konusunda uzman, mevzuatı iyi bilen, mümkünse denetim deneyimine, kültürüne ve birikimi sahip kişiler ve firmalar tarafından verilmesi gerekir.

Gümrük ve Dış Ticaret Eğitimi Konuları

1- Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikasına İlişkin Sunum,

2- Genel Olarak Dış Ticaretin İşleyişi,

3- Dış Ticarette Ödeme Şekilleri,

4- Uluslararası Teslim Şekilleri,

5 -Eşyanın Tarife, Kıymet, Miktar Ve Menşe Belirlenmesi Konularında Farkındalık Eğitimi,

6- Ticari Eşyanın Lisans, İzin, Uygunluk Belgesine Tabi Olup Olmadığı Yönünde Eğitim,

7- Gümrük Vergileri Eğitimi,

8- Ticari Eşyanın Kota, Tarife Kontenjanı, İthalatta Gözetim Uygulamasına Tabi Olup Olmadığı Yönünde Eğitim,

9- Ticari Eşyamızın Çift Kullanımlı Bir Eşya Olup Olmadığı Yönünde Eğitim,

10- Ticari Eşya İthalinin Ya Da İhracının Yasak Olup Olmadığı Yönünde Eğitim,

11- Türk Ceza Kanunu, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, Kabahatler Kanunu, Gümrük Kanunu, Vergi Usul Kanunu Farkındalık Eğitimi,

12- Ticari Eşyanın Ambargoya Tabi Olup Olmadığı farkındalık eğitimi,

Bu konular hakkındaki eğitimin her yıl verilmesi zorunludur.

Tedarik Zinciri Güvenliği Eğitimleri Konuları

1- Uluslararası Tedarik Zincirinde Eşyanın Hareketleriyle İlgili Riskler Eğitimi,

2- Narkotik Maddeleri Tespiti Eğitimi,

3- Yanıcı ve Patlayıcı Maddelerin Tespit Eğitimi,

4- Nükleer, Biyolojik ve Kimyasal Maddelerin Tespiti Eğitimi,

Bu konular hakkındaki eğitimin en az üç yılda bir verilmesi zorunludur.

III- TİCARET BAKANLIĞINCA YAPILAN / YAPILABİLECEK İŞLEMLER

1- Ticaret Bakanlığı, 2022 yılı ikinci yarısında Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası (YYS) sahibi firmaların büyük bir kısmına yazı göndererek; İlgili firmaların son üç yıllık YYS Yıllık Faaliyet Raporlarında yer alan, ilgili raporlarda incelendiği belirtilen ve raporlarda tescil sayı ve tarihleri yer alan gümrük beyannamelerinin listesini istemiş olup,

Bakanlık, bir ileriki aşamada ilgili YYS yıllık faaliyet raporlarında incelendiği belirtilen bu beyannameleri tarama veya sondaj yöntemiyle (kıymet, tarife, menşe, miktar, matrah, … vb. yönleriyle) inceleyerek, herhangi bir eksiklik, vergi kaybı, sorun/ problem, … vb. tespit edilmesi halinde, firmalardan ilgili YYS yıllık faaliyet raporlarını isteyerek faaliyet raporlarında yer alan tespitlerle karşılaştıracak, çakışmayan durumlarda veya Bakanlık tespitlerinin ilgili YYS Yıllık Faaliyet Raporlarında yer almadığı/ belirtilmediği durumlarda ise Ticaret Bakanlığı; Tespit edilen vergileri faizleriyle birlikte geri isteyerek çeşitli para cezaları (Vergilerin üç katı, ilgili eşyanın gümrüklenmiş değerinin 2 katı, ilgili eşyanın gümrüklenmiş değerinin 4 katı, … vb. ceza) uygulayacak,

Ayrıca, Ticaret Bakanlığınca gerektiğinde 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu başta olmak üzere ilgili diğer kanunlara göre gereğinin yapılması için İlgili Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunulup, İlgili Firma Yetkilileri hakkında adli ve idari takibat başlatılacaktır.

Belki de firmalar açısından en önemli olumsuzluk; Bakanlıkça, ilgili firmaların YYS belgesinin/ sertifikanın geçici olarak askıya alınması, süresiz olarak geri alınması veya iptali olacaktır.

Bilindiği üzere, Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği Hükümleri ve hali hazır uygulamaya göre; YYS Yıllık Faaliyet Raporunu hazırlayan kişi veya Firmanın Yetkilisi değil, bizzat hizmeti alan/ faaliyet raporunu hazırlatan firmanın ortakları veya yöneticilerinden bir tanesi imzalamakta olup, mali, hukuki ve adli yönden tüm sorumluluk raporu imzalayan kişi ve firmaya yani ilgili mükellefe aittir.

YYS Yıllık Faaliyet Raporunu hazırlayan kişinin veya Firmanın Yetkilisinin ismi ve imzasının raporda yer almamasından ve bu kişiler raporu imzalamadıklarından dolayı, bu kişilerin mali, hukuki ve adli her hangi bir sorumlulukları yoktur.

2– YYS sahibi firmalar, YYS sertifikası düzenlendiği tarihten itibaren her beş yılda bir sertifikayı düzenleyen bölge müdürlüğü tarafından ve/veya Ticaret Müfettişleri tarafından; YYS koşulları ve bu koşulların tevsikine ilişkin belgeler ile ilgili firmanın gerçekleştirdiği dış ticaret (İthalat, ihracat, transit, antrepo, Dahilde İşleme ve diğer gümrük rejimleri, vb.) işlemleri Bakanlık veri tabanı üzerinden ön izleme ile yerinde firma merkez ve tesislerinde inceleme ve denetime, Sonradan Kontrol (firma) İncelemesine ve Yerinde İzleme vb. çeşitli inceleme ve denetimlere tabi tutulacaklar, ilgili firmalar 4458 sayılı Gümrük Kanunu, Gümrük Yönetmeliği, İthalat ve İhracat Rejimleri ve Yönetmelikleri, Gümrük ve dış ticaret mevzuatı ile Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği hükümleri başta olmak üzere ilgili diğer mevzuat hükümleri gereği ayrıntılı alarak incelenip denetleneceklerdir.

– İzleme denetimlerinin yeni bir YYS başvurusundan her hangi bir farkı olmayıp, yapılacak denetim ve inceleme süreçleri sonucunda, YYS koşullarının artık sağlanamadığı, YYS şartlarının aşındığı veya aşındırıldığının anlaşılması ve tespiti durumunda ise; Bakanlık tarafından YYS sertifikasının geçici süreyle askıya alınması veya süresiz olarak geri alınmasıyla, belgenin iptali ile karşı karşıya  kalınacaktır.

– YYS Belgesinin/Sertifikasının kaybedilmesi durumunda; Gümrük ve dış ticaret işlemlerinin uygulanması sırasında halihazırda yararlanılan avantajlar da kaybedileceğinden, ilgili firmalar açısından çok büyük vakit, nakit ve prestij kayıplarına, yüksek oranlarda maliyet artışlarına, vb. olumsuzluklara sebep olacaktır.

Ayrıca, YYS belgesinin süresiz olarak geri alınması durumunda ilgili firma en az üç yıl geçmedikçe yeni bir belge alımı için müracaatta (başvuruda) bulunamayacak, belge alım aşaması da dikkate alındığında bu süre 4 veya 5 yıla uzayacaktır.

3- Yukarıda belirtilen nedenlerle ilgili firmaların, YYS Yıllık Faaliyet Raporu hazırlanması işlemleri, YYS Yıllık Zorunlu Eğitimlerinin alınması, kendilerini Sonradan Kontrole tabi tutturmaları, kendilerini Gümrük, Dış Ticaret ve İlgili Diğer Mevzuatlar kapsamında incelettirmeleri, YYS Koşullarını hala taşıyıp taşımadıklarını kontrol ettirmeleri ve YYS Güncelleme Başvuru Dosyalarını hazırlatmaları, vb. aşamalarında söz konusu hizmetleri; Firmalarının gümrük işlemlerini yürüten, gümrük müşavirliği hizmetlerini satın aldıkları Gümrük Müşavirleri ve/veya Gümrük Müşavirlik Firmaları ile bu firmalarla ilişkili olan  denetim şirketlerinden değil,

Bağımsız olarak kurulan ve objektif olarak hareket eden, Gümrük Müşavirleri ve/veya Gümrük Müşavirlik Firmaları başta olmak üzere YYS sahibi ilgili firmayla da her hangi bir ortaklık veya hukuki bağlantısı bulunmayan, bağımsız olan, bağımsız ve objektif çalışan, işinin ehli, bu konuda uzman, kendini yetiştirmiş ve ispatlamış, mevzuatı iyi bilen, mümkünse denetim deneyimine, kültürüne ve birikimi sahip ciddi kişi ve firmalardan destek/ hizmet almaları  gerekir.

Not: Bu konu başta olmak üzere, YYS Yıllık Faaliyet Raporu Hazırlanması, YYS Yıllık Zorunlu Eğitimlerinin Verilmesi, YYS Revizyonları, Ön İzleme, Yeni YYS Belgesi Hazırlıkları ve YYS Belgesi Alım Süreci, İlgili Ön Zorunlu Eğitimlerin Alınması, YYS Başvuru Formlarının Doldurulması, YYS Danışmanlığı, vb. Tüm YYS Süreçler hakkında daha fazla ayrıntılı bilgiyi, Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatı konularında gerekli Hukuki ve Mevzuat Desteğini, İdari ve Adli İtiraz Süreçleri, Dava Açılması, Dava Aşamalarının Takibi, İlgili Mevzuat Ve Hukuki Açılardan Gerekli İtiraz Ve Savunmaların Yapılarak Dava Sonucunun Olumlu Sonuçlanmasına Katkıda Bulunulması, Sonradan Kontrol/ Firma İncelemesi Yaptırılması, Antrepo Açma, Antrepo Genişletme, AN6, AN7, AN8 Raporlarının düzenlenmesi, …  vb, işlemleri, Sürekli/ Düzenli, Aylık, Yıllık Gümrük ve Dış Ticaret Danışmanlığı, Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatı Eğitimleri, …  vb. konularında yardım, destek ve benzeri hizmetleri -isterseniz- Firmamız “Çoban Gümrük Dış Ticaret Denetim, Danışmanlık ve Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği A. Ş.”den alabilirsiniz.

Yys Yıllık Faaliyet Raporu, Zorunlu Eğitimler Ve Yys Sahibi Firmaların Karşılaşabilecekleri OlumsuzluklarKerim ÇOBAN

Emekli Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi

(Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviri “YGM”)

Çoban Gümrük Dış Tic. Den. Dan. ve YGM A.Ş.

www.cobangumrukdenetim.com

E Mail: info@cobangumrukdenetim.com    kerim.coban@cobangumrukdenetim.com    

k.coban0306@gmail.com   

Tel: 0505 519 88 41

Yağmur Suyu, Türkiye’nin Su Sıkıntısını Yüzde 30 Çözebilir

Satınalma Eğitimi Yağmur Suyu, Türkiye’nin Su Sıkıntısını Yüzde 30 çözebilir

Türkiye’de Susuzluk Tehdidi Büyüyor.Kuraklığın Önüne Geçebilmek için Yenilenebilir ve Sürdürülebilir Bir Kaynak Olan Yağmur Suyunu Depolamak Kritik Önem Taşıyor. Çünkü Yaşam Alanlarında Yağmur Suyunu Depolamak, Sudan Yüzde 30’lara Varan Oranlarda Tasarruf Sağlıyor.
22 Mart Dünya Su Günü Kapsamında Açıklamalarda Bulunan Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, Türkiye için Yağmur Suyu Depolamanın Önemini ve Yağmur Suyunu Güvenli Bir Şekilde Depolamak için Dikkat Edilmesi Gerekenleri Paylaştı.

Satınalma Eğitimi Yağmur Suyu, Türkiye’nin Su Sıkıntısını Yüzde 30 çözebilirTürkiye su sıkıntısı çeken ülkeler arasında yer alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan çalışmaya göre Türkiye önümüzdeki 6 yılda su kaynaklarının 5’te 1’ini kaybedecek ve su kıtlığı çeken ülkeler arasına girecek.
“Türkiye’de temiz su kaynakları her geçen gün azalıyor. Kuraklığın önüne geçebilmek için yenilenebilir ve sürdürülebilir bir kaynak olan yağmur suyunu depolamak gerekiyor” diyen Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, Türkiye için yağmur suyu depolamanın önemine dikkat çekti.

“Binaların çatılarından ve kaldırımlar, yollar gibi sert zeminlerden toplanan yağmur suyu uygun şekilde arıtıldıktan sonra; bahçe sulamada, tuvalet rezervuarlarında, araba yıkamada, işlem (proses) suyu olarak üretim tesislerinde ve tarımsal sulamada kullanılabiliyor. Geleneksel su kaynaklarına olan bağımlılığımızı azaltan yağmur suyu, sudan da yüzde 30’lara varan oranlarda tasarruf sağlıyor.

2 Bin Metrekareden Büyük Parsellerde İnşa Edilecek Binalarda Zorunlu

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da Türkiye’nin kuraklık sorununa çözüm sunması amacıyla Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde 2 bin metrekareden büyük parsellere inşa edilecek tüm binaların çatılarında “yağmur suyu toplama sistemi” yapılmasını zorunlu tutuyor. Böylece toplanan yağmur sularının bahçe sulama veya arıtılarak bina ihtiyacında kullanılmak üzere bina çatılarında depolanması amaçlanıyor.” dedi.

Osman Yağız, konuşmasında yağmur suyunu güvenli bir şekilde depolamak için yapılması gerekenleri de paylaştı:

Depo, Yağmur Suyunun Yapısını Bozmamalı

“Yağmur suyunu güvenli bir şekilde muhafaza etmek için deponun güvenlik ve sağlık kriterlerini karşılaması gerekiyor. Dış ortam şartları ile etkileşime giren betonarme depolar yağmur suyunun kimyasal yapısını bozarak, yaşamı tehdit ediyor. Betonarme su depolama yönteminin bu olumsuz etkilerini önlemek için cam elyaf takviyeli kompozit malzeme ile üretilen GRP su depolarını tercih etmek gerekiyor. Çünkü GRP su depoları, 50 yıllık kullanım ömürleri boyunca depolanan yağmur suyunu sızdırma problemi olmadan ve kalitesini bozmadan güvenli bir şekilde muhafaza ediyor. İlk yatırım maliyeti de betonarme depolara göre yüzde 40 daha tasarruflu olan GRP modüler su depoları, hızlı kurulum ve devreye alma avantajıyla da yağmur suyu depolamada önemli avantajlar sunuyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor

Satınalma Eğitimi Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) Tarafından Sahibinden.com’da Yayınlanan İlanlardan Hareketle Hazırlanan ve İkinci El Otomobil Piyasasının Genel Durumunu, Fiyatlarını, Arz ve Talep Dengesini; Araç Sınıflarına, Yaş Gruplarına ve Yakıt Türlerine Göre Analiz Eden ‘’Otomobil Piyasası Görünümü’’ Raporunda Son Dönemde Otomobil Piyasasında Yaşanan Değişimler İncelendi.  Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor.

Satınalma Eğitimi Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam EdiyorRapora göre otomobil reel fiyatında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16,6 bir önceki aya göre ise yüzde 5’lik bir düşüş göze çarpıyor. Öte yandan ortalama satılık otomobil cari fiyatının geçen yılın Şubat ayına göre yüzde 39,3 arttığı gözlemleniyor. Ancak Ocak ayında 860 bin 443 TL olan ortalama otomobil fiyatı Şubatta 855 bin 781 TL’ye gerilemiştir. Otomobil talep endeksinde ise Ocak ayına kıyasla yüzde 4’lük bir artış var. Otomobil piyasasındaki canlılık göstergesi olarak izlediğimiz satılan otomobil sayısının satılık ilan sayısına oranı 1,3 puan artarak yüzde 19 oldu. Bu göstergenin detayları incelendiğinde hem ilan sayısının hem de satılan otomobil sayısının arttığı görülüyor.

Reel Satış Fiyatları Düşmeye Devam Ediyor

Enflasyondan arındırıldığında otomobil ortalama reel fiyat sekiz aydır düştüğü görülüyor. (Şekil 1-üst panel). Reel fiyat endeksi Ocak ayına kıyasla %5 azalarak 189’a düşmüştür. Ayrıca, reel fiyatlardaki yıllık artış oranı da azalmaktadır (Şekil 1-alt panel). Mayıs ayında %47,9’a ulaşan artış oranı, takip eden aylarda sürekli olarak azalarak Şubat ayında % -16,6’ya gerilemiştir.

Şekil 1: Ortalama Otomobil Reel Fiyatı (2020 Ocak=100) (Üst panel), Ortalama Otomobil Reel Fiyatının Yıllık Değişimi (%) (Alt panel)

Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor

Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor1

Kaynak: sahibinden.com, Betam

Ortalama Otomobil Fiyatında Yatay Seyir

Otomobil fiyatları ve fiyatlardaki yıllık artış oranı düşmektedir (Şekil 2). Ocakta 860 bin 443 TL olan ortalama otomobil fiyatı Şubat’ta 855 bin 781 TL’ye gerilemiştir (Şekil 2 -üst panel). Benzer şekilde otomobil fiyatlarındaki yıllık artış oranı da düşmektedir. Ocak’ta yüzde 50,9 olan yıllık artış oranı Şubat’ta yüzde 39,3’e gerilemiştir (Şekil 2- alt panel).

Şekil 2: Ortalama Otomobil Fiyatı (TL) (Üst panel), Ortalama Fiyatının Yıllık Değişimi (%) (Alt panel) 

Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor2

Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor3

 

Kaynak: sahibinden.com, Betam

Otomobil talep endeksi önceki üç ayda olduğu gibi Şubat ayında da yükselmiştir. 2024 Şubat’ta talep endeksi önceki aya kıyasla yüzde 4 artarak 102,2 olmuştur. Benzer şekilde, talep endeksi bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 21,7 yüksektir.(Şekil 3)

Şekil 3: Talep Göstergesi (2020 Ocak=100)

Otomobil Piyasasında Fiyatlar Gerilemeye Devam Ediyor3

Kaynak: sahibinden.com, Betam

Hem Otomobil Arzı Hem de Satılan Otomobil Sayısı Arttı 

Satılan otomobil sayısının satılık ilan sayısına oranı bir önceki aya kıyasla 1,3 puan artarak yüzde 19 olmuştur. Bu artışın arka planı incelendiğinde satılık otomobil ilan sayısının yüzde 4,6, satılan otomobil sayısının ise yüzde 12,5 arttığı görülmektedir. (Şekil 4)

Şekil 4: Satılan Otomobil Sayısının Satılık Otomobil İlan Sayısına Oranı (%) (Üst panel), Satılan ve Satılık Otomobil Sayısı (Alt panel) 

Kaynak: sahibinden.com, Betam

Otomobil piyasasının bir diğer canlılık göstergesi olan kapatılan ilan yaşı önceki yedi ayın aksine Şubat’ta kısalmıştır. 2024 Şubat verilerine göre kapatılan ilan yaşı bir önceki aya kıyasla 1,8 gün kısalarak 23,3 gün olmuştur. Şubat ayında tüm göstergelerin ikinci el otomobil piyasasında canlanmaya işaret ediyor. (Şekil 5)

 Şekil 5: Satılık Otomobil Kapatılan İlan Yaşı (Gün)

Kaynak: sahibinden.com, Betam

Raporun devamına buradan ulaşabilirsiniz.

TKYB’den Tarım ve Gıda Üretim Sektörlerine 50 Milyon Dolarlık Kredi İmkânı

Satınalma Eğitimi Tkyb’den Tarım Ve Gıda üretim Sektörlerine 50 Milyon Dolarlık Kredi İmkânı

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB), Opec Fund (Opec Fund for International Development) ile T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye’nin Tarım ve Gıda Üretim Sektörlerini Desteklemek Amacıyla 50 Milyon ABD Doları Tutarında Bir Finansman Projesine İmza Attı. 

Satınalma Eğitimi Tkyb’den Tarım Ve Gıda üretim Sektörlerine 50 Milyon Dolarlık Kredi İmkânıT.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın borçlu ve TKYB’nin uygulayıcı kuruluş olarak yer aldığı projede, Viyana, Avusturya merkezli uluslararası bir kalkınma bankası olan OPEC Fund tarafından sağlanan kredi Türkiye genelindeki tarım ve gıda üretim alanında faaliyet gösteren işletmelere finansman sağlamayı hedefliyor. Kredi, 6 Şubat 2023’te yaşanan depremden etkilenen 11 ili önceliklendirerek, Türkiye’de tarım ve gıda üretimi sektörlerinde faaliyet gösteren işletmelerin yatırım ve işletme sermayesi ihtiyaçlarının finansmanı için kullandırılıyor.

Gerçekleştirilen iş birliği hakkında değerlendirmelerde bulunan Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdürü İbrahim Öztop, “OPEC Fund ile imzaladığımız bu anlaşma hem Bankamız için hem de yıllar sonra Türkiye için bir ilk olması sebebiyle büyük bir önem taşırken, Türkiye’nin tarım ve gıda üretim sektörlerinde sürdürülebilir gelişim sürecini destekleme misyonumuzu daha da pekiştiriyor. OPEC Fund ile kurduğumuz bu anlamlı iş birliğini sadece finansal bir destek olarak değil,, ülkemizin tarımsal kapasitesini ve gıda üretimini artırma yolunda atılmış değerli bir adım olarak görüyoruz. Bu vesileyle, depremden etkilenen bölgelerimizde faaliyet gösteren işletmelerin hızla toparlanmasına da katkıda bulunmayı amaçlıyoruz” dedi.

Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sağlamaktan duydukları mutluluğu dile getiren OPEC Fund Başkanı Dr. Abdulhamid Alkhalifa, “Tarım ve gıda sektörlerinin Türkiye’de ekonomik hareketlilik, istihdam ve ticarete çok büyük katkıları bulunuyor. TKYB aracılığıyla sağladığımız bu finansmanın, hem sektörün uzun vadeli sürdürülebilirliğine katkı sağlayacağına hem de depremden etkilenen bölgelerdeki işletmelerin ihtiyaçlarını gidererek ayağa kalkmalarına destek olacağına inanıyoruz. Türkiye ile iş birliğimizi daha ileri taşımaya ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasına destek olmaya hazırız” dedi.

OPEC Fund ile imzalanan bu anlaşma kapsamında Hazine ve Maliye Bakanlığı Dış Ekonomik İlişkiler Genel Müdürü Kerem Dönmez ise, “Ülkemiz tarafından uluslararası kuruluşlardan, hükümetlerden, ihracat kredi kuruluşlarından ve ticari kreditörlerden gıda güvenliği sektörü de dahil olmak üzere pek çok sektör için uygun koşullu dış finansman sağlanmasına ilişkin çalışmalara devam ediyoruz. Bu finansman ile OPEC Fund ile ilk iş birliğimiz gerçekleştirdik. 21 Mart tarihinde OPEC Fund ile Bakanlığımız arasında imzalanan bu anlaşmayla Türkiye’de ve öncelikli olarak depremden etkilenen bölgelerde faaliyet gösteren işletmelerin gıda güvenliği projelerine yatırım ve işletme sermayesi finansmanı sağlayacağız” ifadelerine yer verdi.

Türkiye’deki, Suyun Yüzde 40’ı Şebekelerde Kaybediliyor

Satınalma Eğitimi Türkiye’deki, Suyun Yüzde 40'ı şebekelerde Kaybediliyor

Türkiye’de Suyun Yüzde 40’ı Fiziki Sebeplerden Dolayı Kullanıcılara Ulaşmadan Şebekelerde Kaybediliyor. Yaklaşık 2 Milyar m³ Temiz Suya Yani Yaklaşık 30 Milyon Kişinin Bir Yıllık Su İhtiyacına Karşılık Geliyor.

Satınalma Eğitimi Türkiye’deki, Suyun Yüzde 40'ı şebekelerde Kaybediliyor22 Mart Dünya Su Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması için yapılması gerekenlere dikkat çekti.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye, yılda kişi başına düşen 1.519 m³’lük su miktarı ile ‘su sıkıntısı çeken’ bir ülke.

Pompa sektörünün yarım asırlık lider firmasıMasdaf’ın Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması konusunda yapılması gerekenleri açıkladı:

Suyun Yüzde 40’ı Şebekelerde Kaybediliyor

“Barajlarda bulunan ham su, iletim hattıyla arıtma tesislerine oradan haznelere ve şebekeler yardımıyla da evlerimize ulaşıyor. Ancak Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

Su kaynaklarını doğru yönetmek ve suyun kullanıcılara ulaşmadan kaybolmasını önlemek konusunda yerel yönetimlere önemli roller düşüyor. Çünkü yerel yönetimler, suyu evlere taşıyan şehir şebekelerini doğru sistemler ile yöneterek bu kayıpların önüne geçebilir. Bu kapsamda şebeke suyunu basınçlandırmak için kullanılan pompalar ile suyu taşıyan boruları doğru seçmek ve bakımlarını ihmal etmemek gerekiyor.

Eski Pompalar Yüzde 40 Daha Fazla Enerji Tüketiyor

İdeal verimlilik seviyesinin yüzde 20 altında çalışan eski ve yıpranmış pompalar su israfının yanı sıra enerji israfına da neden oluyor. Çünkü aynı hacimde su pompalamak için yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor. Bu nedenle eski pompa sistemlerini, yüksek verimli ve elektronik olarak kontrol edilen yeni pompalarla değiştirmek gerekiyor. Yenilenen sistem hem iki yıl içinde kendini amorti ediyor hem de yüzde 40 daha az enerji tüketiyor.

Şehir Şebekelerinde Kullanılan Borulara Dikkat !

Şehir şebekelerindeki kayıpları önlemek için yalnızca akıllı pompa teknolojileri ile suyu basınçlandırmak da yeterli değil, bir diğer önemli parametrenin de şehir şebekelerinde kullanılan borular olduğunu söyleyebiliriz. Eğer sistemdeki borular eski ve yıpranmış ise patlama veya delinme gibi sorunlar yaşanabiliyor.

Akıllı Pompa Teknolojileri ile Doğru Basınçlandırma Yapılmalı

Borularda yaşanan patlama veya delinmenin nedenlerinden bir diğeri ise uzun boru hatlarındaki kayıpları karşılamak amacıyla şebekenin çıkış noktalarına yerleştirilen pompalardaki basınçların yüksek tutulması oluyor. Bu nedenle alt yapı sistemlerini bir bütün olarak değerlendirip, mühendislik hesaplamalarını doğru yapmak gerekiyor.

Kullanım ömrü 10 yılı aşan pompaları, akıllı pompa teknolojileri ile yenileyerek doğru basınçlandırma yapmak, kaçakları tesit edip boruları yenilemek şebekelerden kaynaklı su israfını önleyecek bir çözüm olacaktır.” dedi.

Bazik Krom Sülfat Üretiminde Dünya Lideri Şişecam Hong Kong’da APLF’ye Katıldı

Satınalma Eğitimi Bazik Krom Sülfat üretiminde Dünya Lideri şişecam Hong Kong’da Aplf’ye Katıldı1

Bazik krom sülfat üretiminde dünya lideri olan Şişecam, 19-21 Mart 2024 tarihleri arasında Hong Kong’da gerçekleşen, dünyanın en önemli deri fuarlarından biri olan APLF’ye katıldı. Şişecam’ın Tankrom® ürünleri, APLF’de ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü.

Satınalma Eğitimi Bazik Krom Sülfat üretiminde Dünya Lideri şişecam Hong Kong’da Aplf’ye Katıldı1Cam ve kimyasallarda global bir oyuncu olan Şişecam, sektör profesyonellerinin önemli buluşma noktası olan APLF 2024’te yerini aldı. 19-21 Mart 2024 tarihleri arasında Hong Kong Kongre ve Sergi Merkezi’nde düzenlenen fuar; kimyasallar, deri işleme, kürk, sentetik malzemeler, tabaklama, ayakkabı makineleri ve test teknolojileri ve laboratuvarları alanında faaliyet gösteren sektör profesyonellerini bir araya getirdi.

APLF 2024’te, krom sektörünün yüksek nitelikli Tankrom® markalı ürünleriyle yerini alan Şişecam, ürünleri ve kullanım alanlarıyla ilgili ziyaretçilerine bilgi verdi. Şişecam’ın, deri kimyasalları alanındaki katma değerli ürünlerini sergilediği standı, sektör profesyonellerinin en fazla ilgi gösterdiği stantlar arasında öne çıktı.

Bireysel Kredi Kartı Borçlanmaları Yüzde 153 Arttı

Satınalma Eğitimi Bireysel Kredi Kartı Borçlanmaları Yüzde 153 Arttı

Kredi kartı kullanımına kısıtlama getirilip getirilmeyeceği tartışmaları gündemdeki yerini korurken karşılaştırma sitesi encazip.com, kredi kartı borçlanmalarının son durumunu araştırdı. Encazip.com’un derlediği verilere göre 2023’ün sekizinci haftasında 503 milyar 226 TL olan toplam bireysel kredi kartı borçlanmaları, bu yılın aynı döneminde yüzde 153 artarak 1 trilyon 274 milyar TL seviyesine yükseldi.

Satınalma Eğitimi Bireysel Kredi Kartı Borçlanmaları Yüzde 153 ArttıKredi kartı kullanımına kısıtlama getirilip getirilmeyeceği tartışmaları gündemdeki yerini korurken, encazip.com bireysel kredi kartı kullanımındaki son durumu araştırdı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) verilerine göre, bireysel kredi kartı borçlanmaları geçen yıla göre yüzde 153 arttı. Karşılaştırma sitesi encazip.com’un yaptığı araştırmada, bireysel kredi kartı borçlanmalarının, 23 Şubat’ta açıklanan verilere göre 1 trilyon 274 milyar TL seviyesine yükseldiği görüldü. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 503 milyar TL idi.

2024’te de Kredi Kartı Kullanımı Artmaya Devam Etti

Vatandaşlar yeni yılın ilk iki ayında da kredi kartı kullanımına devam etti. Ancak artan faiz oranlarına paralel olarak kredi kartı kullanımında taksitli alışverişlerin tutarındaki artış, taksitsiz kredi kartı kullanımının altında kaldı. Ancak dip toplamda hem taksitli hem de taksitsiz kredi kartı kullanımları arttı. Bu artış şubat ayı verilerine de yansıdı. BDDK verilerine göre, bu yılın sekizinci haftasında bireysel kredi kartı borçlanmaları 1 trilyon 274 milyar TL oldu. Bunun 562 milyar TL’sini taksitli, 712 milyar TL’sini taksitsiz borçlanmalar oluşturdu. 2023’te toplam borçlanma 503 milyar TL iken, bunun 258 milyar TL’sini taksitli borçlanmalar, 245 milyar TL’sini taksitsiz borçlanmalar oluşturmuştu. Yani taksitli kredi kartı kullanımları yüzde 117 artarken taksitsiz kredi kartı borçlanmaları yüzde 190 arttı.

Kurumsal Kredi Kartı Borçlanmaları Arttı

Sadece bireysel kredi kartı kullanımında artış yaşanmadı. Kurumsal kredi kartı borçlanmalarında da bu yıl artış yaşandığı görüldü. 2023’te 241 milyar TL olan kurumsal kredi kartı borçlanmaları, bu yıl 439 milyar TL’ye yükseldi. Bunun 185 milyar TL’sini taksitli borçlanmalar, 254 milyar TL’sini taksitsiz borçlanmalar oluşturdu. Veriler geçen yıla göre, yüzde 82 oranında bir artış yaşandığını ortaya koydu. 2023’te 241 milyar TL olan toplam borçlanmanın ise 136 milyar TL’sini taksitli borçlanmalar, 105 milyar TL’sini taksitsiz borçlanmalar oluşturmuştu.

“Vatandaşlar ihtiyaçları için kredi kartına yöneliyor” 

Bireysel kredi kartı borçlanmalarındaki bu durumu yorumlayan encazip.com kurucusu ve tasarruf uzmanı Çağada Kırım, şunları söyledi:

“Son dönemlerde kamuoyunda kredi kartında birçok ürün grubunda taksitlerin kaldırılacağı ya da azaltılacağı, asgari ödeme tutarının yüzde olarak artırılacağı ve kredi kartı limitlerinin düşürüleceği gibi konular yer alıyor. Ancak Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’in “kredi kartları ile ilgili bir sürpriz olmayacak” açıklamasının tüketiciler nezdinde etkili olduğu ve taksitli harcamaların taksitsizlerin yanında çok daha düşük kalması, tüketicilerin dedikodulara itibar etmediğini bilhassa ekonomi yönetimine güven duyduğunu göstermiş oldu. Ancak diğer taraftan kredi kartlı harcamalarının bu denli artması vatandaşların harcamalarını en azından kredi kartı ekstre süreleri kadar öteleme ihtiyacı hissettiği anlamında yorumlanabilir.”

İnşaat Sektörü Yönünü Arıyor !

Satınalma Eğitimi İnşaat Sektörü Yönünü Arıyor !

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ile bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2024 Şubat Ayı Raporu’nu açıkladı. Geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlamanın şubat ayında eşik değerin hemen üzerine kadar yükseldiğini ve Faaliyet Endeksi’nin, diğer endekslere kıyasla görece daha iyi konumda olduğunu gösteren Rapor, faaliyetteki yükselişin anlamlı olmakla birlikte yeterli olmadığına işaret etti.

Satınalma Eğitimi İnşaat Sektörü Yönünü Arıyor !Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.

Hazır Beton Endeksi 2024 Şubat Ayı Raporu’na göre, geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlama sonrası endeks, şubat ayında eşik değerin hemen üzerine kadar yükselmiştir. Faaliyet Endeksi, diğer endekslere kıyasla görece daha iyi konumdadır. Hem Beklenti hem de Güven Endeksi pozitif tarafa yaklaşmakla birlikte henüz inşaat faaliyetlerini olumlu olarak etkileyecek düzeyde görünmemektedir. 2024 yılının ilk çeyreğinde faaliyette ciddi bir yükseliş beklememe yönündeki öngörümüz devam etmektedir.

Geride bıraktığımız şubat ayında faaliyet dışındaki endeksler geçen yılın aynı ayına göre gerilemiş durumda olup en fazla daralma Güven Endeksi’nde görünmektedir. Faaliyetteki yükseliş, endeksin değerinin eşik değere oldukça yakın olduğu bilgisi ile birlikte okunmalıdır. Bu durumda faaliyetteki yükseliş anlamlı olmakla birlikte yeterli değildir. Faaliyet Endeksi’ndeki yükselme, Güven ve Beklenti’deki gerilemeyi karşılayamadığı için birleşik Beton Endeksi sınırlı da olsa gerilemiş durumdadır.

Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlama sonrası endeks şubat ayında eşik değerin hemen üzerine kadar yükselmiştir. 2024 yılının ilk çeyreğinde faaliyette ciddi bir yükseliş beklememe yönündeki öngörümüz devam etmektedir.” dedi.

Türkiye ekonomisi ve inşaat sektörüne yönelik değerlendirmelerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, “Mevcut finansal koşullar altında inşaat ve konut sektörünün ipotekli satışlar üzerinden büyümesi mümkün görünmemektedir. Hâli hazırda inşaat sektörünün dinamosu, kentsel dönüşüm ve ülkemizdeki yapı stokunun yenilenmesi olacaktır. Konut arzındaki yavaşlamadan dolayı konut fiyatlarının yeniden yükselişe geçmemesi için bir yandan ülkemizde inşa edilen konut sayısında sürdürülebilir bir büyüme rakamı yakalanırken aynı zamanda yapı stokunun depreme hazırlanması gerekmektedir. Konut talebinde en azından yılın ilk yarısında artış beklenmemektedir. Bu durumda ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele ile birlikte sürdürülebilir büyüme yaklaşımını eş zamanlı olarak nasıl hayata geçireceği önemli hâle gelmektedir.” dedi.

Hazır Beton Endeksi Hakkında

Söz konusu endekslerin oluşturulmasına esas teşkil eden anket ile firmalara 8 soru soruluyor. Her bir endeksin değeri 100’ün altında ya da üstünde olmasına bağlı olarak yorumlanıyor. 100’ün üzerinde olması durumunda önceki aya ait faaliyetin ya da gelecek döneme ilişkin beklentinin olumlu yönde geliştiği yorumu yapılıyor. Türkiye genelinde her ay hazır beton üreticileri ile gerçekleştirilen çalışmada 3 farklı endeks oluşturuluyor. Hazır Beton Faaliyet Endeksi ile hazır beton firmalarının geçmiş bir aylık faaliyetlerinin sonuçları, Hazır Beton Güven Endeksi ile hazır beton sektöründe faaliyet gösteren teşebbüslerin, ekonomi ve sektöre yönelik duydukları güven seviyesi, Hazır Beton Beklenti Endeksi ile hazır beton firmalarının önümüzdeki üç aylık dönemde faaliyetlerinin hangi seviyede olacağına ilişkin beklentiler hakkında bilgi ediniliyor. Hazır Beton Endeksi ile endekslerin tümünü içeren bileşik endeks elde ediliyor.

Türkiye Hazır Beton Birliği Hakkında

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 1988 yılından beri güvenli ve dayanıklı yapıların inşası amacıyla standartlara uygun beton üretilmesi, tekniğine uygun beton uygulamalarının yaygınlaşması ve ülkemizde kaliteli, dayanıklı, yüksek dayanım sınıflarında beton kullanılması için uğraş veren mesleki bir kuruluştur. THBB, Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (The Concrete Sustainability Council) üyesi; Beton Sürdürülebilirlik Konseyi “Bölgesel Sistem Operatörü”dür. THBB’ye üye olacak şirketlerin bütün hazır beton tesislerinde standartlara uygun üretim yapması, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) sürekli habersiz denetimlerine tabi olarak KGS Uygunluk Belgesi alması, uygun laboratuvar bulundurması, teknik, çevre, iş sağlığı ve güvenliği, yasal ve etik kriterleri eksiksiz yerine getirmesi zorunludur.

Spotify Müzik Streaming Ekonomisi ile İlgili Raporu Loud & Clear 2024’ü Yayınladı

Satınalma Eğitimi Spotify Müzik Streaming Ekonomisi Ile İlgili Raporu Loud & Clear 2024’ü Yayınladı

Bugün duyurduğumuz Loud & Clear 2024, Spotify’ın yıllık olarak yayınladığı streaming ekonomisi ile ilgili önemli haberleri paylaştığı ve dünya çapındaki hem sanatçılar hem de fanlar için önemli bir kaynak niteliği taşıyor.

Satınalma Eğitimi Spotify Müzik Streaming Ekonomisi Ile İlgili Raporu Loud & Clear 2024’ü YayınladıKim para kazanıyor? Ne kadar kazanıyorlar? Ve bu miktar yıllar içinde nasıl değişti? Spotify, sanatçıların her yıl ne kadar kazandığına ilişkin bu detayda veriyi yayınlayan tek streaming platformu olmaya devam ediyor. Loud and Clear 2024 raporunun öne çıkan 10 başlığını aşağıda bulabilirsiniz.

Spotify’dan en az 10 bin dolar gelir elde eden sanatçıların yarısından fazlası İngilizcenin ana dil olmadığı ülkelerden. Streaming’in sektöre giriş engellerini azaltması, aslında eski bir haber ancak bunun sanatçıların geçim kaynakları üzerindeki etkisi ve bu etkinin küresel anlamda çeşitliliği giderek daha net hale geliyor. Yalnızca Spotify’dan en az 10 bin dolar (ve muhtemelen tüm kayıtlı gelir kaynakları üzerinden 40 bin dolar) gelir elde eden 66 bin sanatçının yarısından fazlası İngilizcenin ana dil olmadığı ülkelerden geliyor. Geçmişte, istediği başarıya ulaşmakta zorluk çekmiş olabilecek sanatçılar artık kitlelerine daha rahat ulaşıyor. Öte yandan, günümüz müzik endüstrisi, içinde yaşadığımız dünyanın daha çeşitli ve doğru bir yansıması haline geldi. İngilizce dışındaki dillerde performans açısından İspanyolca, Almanca, Portekizce, Fransızca ve Korece öne çıkarken Hintçe, Endonezce, Pencapça, Tamilce ve Yunanca 2023’te büyük yükseliş gösterdi.

Bağımsızlar için Rekor Yılı

2023’te, bağımsız sanatçılar Spotify’da neredeyse 4,5 milyar dolar gelir elde etti. Bu, bağımsız sanatçıların, bütün müzik sektörünün Spotify’da elde ettiği toplam 9 milyar dolarlık gelirin  yaklaşık yarısını oluşturduğu ilk yıl oldu. 2023’te ilk defa, kendi imkanlarıyla çalışan sanatçıların ve bağımsız plak şirketlerine bağlı sanatçıların katalogları, Spotify’da elde edilen tüm gelirlerin yaklaşık yarısını temsil etti ve toplamda neredeyse 4,5 milyar doları buldu. Bu, 2017’den bu yana 4 kat artış anlamına geliyor ve bağımsız sanatçıların tek bir platform veya kurumdan bir yılda elde ettiği en yüksek geliri temsil ediyor.

Her Seviyede Daha Fazla Gelir

2017’den bu yana en az 1 milyon dolar, 100 bin dolar ve 10 bin dolar gelir elde eden sanatçı sayısı neredeyse üç katına ulaştı. Spotify telif hakları, sanatçıların kariyerlerini her aşamada destekliyor. Aslında, yıllık 1000 dolardan 10 milyon dolara kadar her eşikte gelir elde eden sanatçıların sayısı, 2017’den bu yana neredeyse üç kat arttı. Bu rakamlar yalnızca Spotify platformunda elde edilen geliri temsil ediyor. Diğer servisler ve kayıtlı gelir stream’lerinden elde edilen kazançlar da dikkate alındığında, söz konusu sanatçıların kayıtlı müzik kaynakları ve konser biletleri ile ticari ürünler de dahil toplamda bu gelirin 4 katını elde ettikleri tahmin ediliyor.

Beklenmedik Milyonerler 

2023’te Spotify’dan en az 1 milyon dolar gelir elde eden sanatçıların çoğu tanınmış isimler değildi ve başarılı bir yıl geçirmek için “hit” bir şarkıya ihtiyaç duymadı. Bu sanatçıların yüzde 80’inin Spotify’ın Global En İyi 50 listesine giren bir şarkısı yoktu. Streaming çağında listeler, başarıya ulaşan tüm sanatçıları kapsayacak kadar geniş değil. Öte yandan, fanların zevkleri artık daha çeşitli ve telif hakkı gelir havuzu giderek daha büyük hale geliyor (tam olarak 9 milyar dolardan fazla!). Bu da daha geniş bir sanatçı yelpazesi için daha fazla gelir anlamına geliyor. Geçen yıl Spotify’da 1 milyon dolar kazanan sanatçıları görmek sizi oldukça şaşırtabilir.

Spotify’dan Rekor Seviyede Ödemeler

Bu yıl da Spotify, tek bir platform veya kurum tarafından müzik endüstrisine yapılan en yüksek yıllık ödeme olan 9 milyar dolardan fazla bir ödeme gerçekleştirdi. Bu rakam son altı yılda neredeyse üç katına çıktı ve Spotify’ın kuruluşundan bu yana ödediği toplam 48 milyar dolardan fazla olan tutarın de büyük bir bölümünü temsil ediyor. Spotify, her yıl streaming telif hakları kapsamında giderek daha fazla para ödeyerek, sanatçılar ve şarkı yazarları adına hak sahiplerine rekor seviyede gelir ve büyüme sağladı. Söz konusu hak sahipleri arasında plak şirketleri, yayıncılar, bağımsız distribütörler, performans hakları kuruluşları ve meslek birlikleri yer alıyor.

Müzik Yayıncılığı Yeni Bir Zirveye Ulaşıyor

Spotify, son iki yılda, şarkı yazarlarını temsil eden yayıncı hak sahiplerine 4 milyar dolar ödedi. Şarkı yazarları, yayın hakları sahipleri aracılığıyla, streaming hizmetleri sayesinde  rekor seviyede gelirler elde ediyorlar. Son iki yılda, Spotify, şarkı yazarlarını temsil eden yayıncılara, performans hakları kuruluşlarına ve derneklere neredeyse 4 milyar dolar ödedi. Yayıncılar, şarkı yazarları ve onların kolektif yönetim kuruluşları (CMO’lar), Küresel Müzik Telif Değeri’ne göre, streaming döneminde (2022’de 5,5 milyar dolar), CD/satış dönemine kıyasla iki katından da fazla (2001’de 2,5 milyar dolar), yani hiç olmadığı kadar gelir elde ediyorlar.

Sayılar

Spotify olarak geçimleri en çok streaming’e bağlı olan sanatçılara, yani  2023’te yeni çıkış yapan ve de profesyonel olan 225 bin sanatçıya odaklıyız. Platforma içerik yükleyen 10 milyonun üzerindeki sanatçının en az bir adet parçası bulunuyor. Yaklaşık 8 milyon sanatçının, tüm zamanlarda, platformda 10’dan az parçası mevcut. Yaklaşık 5 milyondan fazla sanatçınının, platformdaki tüm kataloglarının dinlenme sayısı, toplamda 100’den daha az. Daha fazla sanatçı başarıya ulaşıyor ve bunun sonucu olarak da daha fazlası, “sanatçı” olmaya ilgi duyuyor. Elbette, 10 milyondan fazla sanatçının Spotify’da en az bir parçası var, ancak söz konusu olan finansal fırsatlar yaratmak olunca, odağımızda geçimleri streaming’e en çok bağlı olan, kariyerinin başlangıcında olan yeni çıkış yapan veya profesyonel isimlerden oluşan 225 bin sanatçı var.

Sanatçıların Kariyerlerindeki Büyüme 

2017 yılında Spotify’da 10 bin dolardan fazla gelir elde eden sanatçıların neredeyse yarısı şu anda 50 bin dolardan fazla gelir elde ediyor. Bu sanatçıların kayıtlı tüm gelir kaynaklarından da 200 bin doların üzerinde gelir elde ettiği düşünülüyor. Sanatçıların kariyerleri Spotify’da başlamakla kalmıyor, aynı zamanda Spotify’da büyüyor da. Yeni çıkış yapan sanatçılarla beraber profesyonel sanatçıların da, her yıl, gerçekleştirdikleri çalışmalarla sürdürülebilir şekilde bir geçim sağlayabilme modeline sahip olmaları konusunda onlara yardımcı olmaya odaklıyız. 2017’de en az 10 bin dolar gelir elde eden beş sanatçının dördü, geçtiğimiz yıl içinde de en azından bu miktarda gelir elde etti. 2017’de 10 bin dolar gelir elde eden 23 bin 400 sanatçının neredeyse yarısı 2023’te 50 bin doların üzerinde gelire sahip oldu. Kayıtlı tüm gelir kaynaklarında ise genel olarak 200 bin dolar gelir elde ettikleri düşünülüyor.

Streaming Fırsatı

Bir radyo istasyonu dinleyicilerine en iyi 40 parçayı çalar; bir plak mağazasında ise birkaç bin sanatçının müziğine erişmek mümkün olabilir. 2023’te 50 bin sanatçı, Spotify’dan en az 16 bin 500 dolar; kayıtlı tüm müziklerden ise muhtemelen 65 bin dolar gelir üretti. Bugün, streaming, daha fazla sanatçının başarıyı yakalayabilmesi için daha fazla alan sağladığı gibi müzik endüstrisinde de gerçek bir değişim gösterdi. Spotify’daki sanatçıların ezici bir çoğunluğu, şu anda CD dönemi sürüyor olsaydı, müzik mağazalarının raflarında yer alamazdı. Spotify’daki tüm sanatçıları, ne kadar gelir üretebildiklerine göre sıralayabilseydik, sıralamanın 50 binincisi dahi sadece Spotify’dan minimum 16 bin 500 dolar gelir elde ettiğini görebilirdik.

Ege İhracatçı Birlikleri EİB’den 2024’ün İlk İki Ayında 197 Ülke ve Bölgeye İhracat !

Satınalma Eğitimi Ege İhracatçı Birlikleri Ei̇b'den 2024’ün İlk İki Ayında 197 ülke Ve Bölgeye İhracat !

2024 yılına mevcudu korumak hedefiyle giren Egeli ihracatçılar, 2024 yılının ilk iki ayında yüzde 4 artışla 3 milyar 56 milyon dolarlık ihracata imza atarken, 197 farklı ihraç pazarına ulaşarak, 104 ülke ve bölgeye ihracatını artırmayı başardı.

Satınalma Eğitimi Ege İhracatçı Birlikleri Ei̇b'den 2024’ün İlk İki Ayında 197 ülke Ve Bölgeye İhracat !Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Geleneksel ticaret ortağımız ve yeşil dönüşümü küresel gündemin merkezine taşıyan Avrupa Birliği’ne ihracatımız 2024’ün ilk iki ayında 1 milyar 380 milyon dolarlık hacme ulaştı. 2024’ün ilk yarısında 16 AB ülkesine ihracatımız artarken, EİB’nin toplam ihracatında AB’nin payı yüzde 45, Avrupa kıtasının ihracatımızdaki payı ise yüzde 51 olarak kayıtlara geçti. İlk iki ayda bölgeler bazında ihracatta en fazla artış yüzde 20 yükselişle 391 milyon dolarla Amerika ülkelerine yaşandı. İhracatımızın güçlü olduğu Avrupa ülkeleri yanında, Ticaret Bakanlığımızın Uzak Ülkeler Stratejisiyle doğru orantılı olarak yönelerek sektörel ticaret heyeti gerçekleştirdiğimiz Kolombiya’ya ihracatımız yüzde 198 artış gösterdi.” dedi.

Asya ve Okyanusya ülkelerine yüzde 31 artışla 230 milyon dolar ihracat yaptıklarını açıklayan Başkan Eskinazi, “EİB olarak Uzak Doğu ülkeleriyle ihracatımız incelendiğinde; dünyanın yeşil dönüşümü için motor rolü oynayan Çin’e ilk iki ayda yüzde 58 artışla 70 milyon dolar, Japonya’ya yüzde 85 ivmeyle 31 milyon dolar, Güney Kore’ye 12 milyon dolar, Hong Kong’a 4 milyon dolar, Tayvan’a yüzde 29 artışla 3 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Güney Asya’da ihracatımızı Hindistan’a yüzde 2 artırarak 14 milyon dolara, Pakistan’a yüzde 136 artışla 12 milyon dolara, Bangladeş’e yüzde 130 artırarak 7 milyon dolara çıkardık.” diye konuştu.

Jak Eskinazi, “Güneydoğu Asya’nın en büyük ekonomisi Endonezya, araştırmalara göre 2045 yılına kadar dünyanın en büyük 5 ekonomisinden biri haline gelecek. Endonezya’ya ilk iki ayda yüzde 27 artış sağladık. Asya Pasifik bölgesinde ise ihracatımız Malezya’ya 6 milyon dolar oldu. Singapur’a yüzde 32, Tayland’a yüzde 90 arttı. Ortadoğu ülkelerine 355 milyon dolar, Afrika ülkelerine yüzde 8 artışla 239 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Eski Doğu Bloku ülkelerine 149 milyon dolarlık ürün satıldı. Serbest Bölgeler’de yüzde 28, Türk Cumhuriyetleri’nde ise yüzde 6 ilerleme kaydettik.” dedi.

Almanya, ABD, İtalya İlk Üçte

2024’nin ilk iki ayında Almanya’nın 316 milyon dolarla birinci sıradaki yerini koruduğunu açıklayan Eskinazi, EİB’nin ihracatındaki ilk 10 ülkeye değindi.

“ABD yüzde 12 artışla 278 milyon dolarla ikinci sırada, İtalya ise yüzde 3 yükselişle 180 milyon dolarla en fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz üçüncü ticaret ortağımız arasında yer alıyor. İspanya’ya 177 milyon dolara, Birleşik Krallık ihracatımızı yüzde 26 artışla 149 milyon dolara, Hollanda’ya yüzde 18 artışla 133 milyon dolara, Fransa’ya yüzde 135 milyon dolara, Irak yüzde 41 artışla 79 milyon dolar, Rusya 70 milyon dolar, Çin yüzde 58 artışla 70 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiğimiz ülkeler arasında yer alıyor.”

Ege Bölgesi’nde mobilya kağıt orman ürünleri ve mamulleri sektörü 9 milyon dolarla Mısır’a, demir çelik sektörü 57 milyon dolarla Almanya’ya, deri ve deri mamulleri sektörü 4 milyon dolarla Almanya’ya, hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü 49 milyon dolarla İspanya’ya, hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü 30 milyon dolarla Cezayir’e, kuru meyve ve mamulleri sektörü 24 milyon dolarla ABD’ye, maden sektörü 38 milyon dolarla Çin’e, yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri sektörü 43 milyon dolarla Almanya’ya, su ürünleri ve hayvancılık mamulleri sektörü 28 milyon dolarla İtalya’ya, tekstil ve hammaddeleri sektörü 14 milyon dolarla Çin’e, tütün sektörü 28 milyon dolarla ABD’ye, zeytin zeytinyağı sektörü 36 milyon dolarla İspanya’ya ihracat gerçekleştirdi.

İzmir ve Manisa’nın ihracatında Almanya, Denizli’nin ihracatında Birleşik Krallık, Aydın’ın ihracatında İspanya, Muğla’nın ihracatında Rusya, Balıkesir’in ihracatında Irak, Kütahya’nın ihracatında İtalya, Uşak ve Afyonkarahisar’ın ihracatında ABD birinci sırada yer aldı.