İş Dünyası Liderleri Açısından Siber Güvenlik ve Temelleri

İş Dünyası Liderleri Açısından Siber Güvenlik Ve Temelleri Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

İş Dünyası Liderleri Açısından Siber Güvenlik ve Temelleri

Dr. Umut KÖKSAL

İş Dünyası Liderleri Açısından Siber Güvenlik Ve Temelleri Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİş dünyası dijitalleşiyor…. Büyüğünden küçüğüne şirketler, dijitalleşme, dijital dönüşüm projelerini epey uzun zamandır gündemlerine almış durumdalar. Bu süreçte şirket liderlerinin, üst düzey yöneticilerinin gözden kaçırmamaları gereken bir alan var: Siber Güvenlik

Bugünün modern iş dünyasında, dijitalleşmeden bahsederken, şunu da net ortaya koymakta fayda var: Siber Güvenlik sadece Bilgi Teknolojileri departmanlarının gündemi değil, yönetici, liderlerin de odaklanmasını gerektiren kritik bir iş önceliğidir.

Siber güvenlik tehditleri, ciddi mali, itibar kayıplarına yol açarak, müşteri memnuniyetini, güvenini, operasyonel mükemmeliyet ve en önemlisi iş sürekliliğini olumsuz yönde etkiler.

Şirket yöneticileri, şirketleri genelinde organizasyonun en alt seviyesinden en üst seviyesine başlayarak siber güvenlik farkındalığı, bilinci oluşturmak adına stratejiler geliştirmelidirler.

Siber güvenliğin, bir şirketin tüm seviyelerinde paylaşılan bir sorumluluk alanı olduğu, veri kalitesi, veri güvenliği, operasyonel altyapının etkin şekilde korunması, güvence altına alınması açısından reaktif değil, proaktif stratejiler geliştirilmesi gereken bir öncelik alanı olduğu bilinmelidir.

Güçlü siber güvenlik kültürü, top-down yani yukarıdan aşağıya ilerler, şirket liderleri siber güvenliğin güvence altına alınması adına güvenlik uygulamalarını, politika, strateji ve taktiklerini oluştururlar.

Bunun yapılması için, yapılandırılmış, sistematik siber güvenlik amaçlı risk analizleri, çalışanların siber güvenlik konusundaki bilinçlerini artırıcı eğitimler ve teknik, teknolojik diğer uygulama, projelerin hayata geçirilmesi gerekir.

Bilgi Teknolojileri Departmanı Yönetim ve Takımları ile sinerji oluşturmak, işbirliği içerisinde süreci takip etmek, şirket liderlerinin aynı zamanda şirketin çalışan, müşteri verilerine olan hassasiyetinin, şirketin genel güvenlik duruşunu gösteren de bir mekanizmadır.

İş dünyası liderleri, siber güvenlik farkındalığı ve hesap verebilirlik kültürünü teşvik ederek kuruluşlarını gelişen tehditlerden koruyabilir ve giderek dijitalleşen bir dünyada uzun vadeli başarı sağlayabilirler.

Şirketlerin dijitalleşme çabaları, finans ayırdıkları, insan kaynağı tahsis ettikleri, dijital teknolojilere yatırım yaptıkları bir durumda, siber güvenliğin; dijital dönüşüm projelerinin merkezinde yer almaması mümkün değildir.

İş Dünyası Liderleri Açısından Siber Güvenlik Ve Temelleri Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemPeki Sizce, Siber Güvenlik bilinci şirketlerde, şirket çalışanlarında yeterince var mı?

Dr. Umut KÖKSAL

UK Danışmanlık Kurucusu, Dijital Dönüşüm Lideri, Öğretim Üyesi

Gıda Marka Tercihleri ve Tüketici Etnosentrizmi

Gıda Marka Tercihleri Ve Tüketici Etnosentrizmi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Gıda Marka Tercihleri ve Tüketici Etnosentrizmi

Dr. Ulduz AZAD

Gıda Marka Tercihleri Ve Tüketici Etnosentrizmi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemGıda alanında teknik ve ticari, birçok bilgi kirliliği bulunmakta, ağızdan ağıza iletişim önem arz etmekte ve tüketim tercihlerini etkilemektedir. Tüketici etnosentrizmi kavramını, tüketicilerin kendi ülkesi dışında üretilen ürünleri satın almalarının uygunluğuna ve ahlakiliğine yönelik inançları olarak tanımlamıştır (Shimp ve Sharma 1987). Bu bakış açısıyla, etnosentrik eğilimi yüksek olan tüketiciler, yerel ürünlere karşı daha olumlu bir yaklaşım sergilerken, menşei yabancı olan ürünleri ise negatif değerlendirip, bu ürünlerin değerini daha düşük olarak görebilmektedirler. (Kaynak ve Kara, 2002).

Ülkemizde il bazında yapılan akademik araştırmalar, orta derecede etnosentrik eğilim olduğunu göstermektedir. Araştırma sonuçları, gıda tüketimindeki alışkanlıkların küçük yaşlardaki ev yaşamı ve aile ile olan yakın ilişkisini açıklamaktadır. Pazar araştırmalarına göre global gıda firmalarına karşı yapılan birçok anti propagandaya rağmen, yabancı markaların kalite standartlarını vurgulayan pazarlama faaliyetlerinin tüketici marka tutumuna olumlu yansıdığı söylenebilir.

Etnosentrizm Boyutları

Sizce yukarıdaki faktörlerden hangisi gıda satın alma tercihlerinde öne çıkıyor olabilir?

Global markaların yüksek kalite ve standartları sağladığı ifade edilmektedir. Global marka tutumunun, “Bilinç” ile ilişkili olduğu göz önüne alındığında, yabancı gıda markalarına etnosentrizm ve sosyal mesaj içeren kampanyalar yerine kalite odaklı kampanyalar yapması önerilebilir.

Araştırma verilerine göre, etnosentrik eğilim önceliği istihdam ve ülke ekonomisidir ve yerli ürünlerin desteklenmesi bireye kendini iyi hisettirir. Bu doğrultuda yerli markaların etnosentrizm odaklı pazarlama faaliyetlerinde aile ve toplumsal yararlılık vurgusu pazarlama faaliyetleri yapması, istihdam ve ülke ekonomisi ile ilgili mesajlar vermesi önerilebilir.

Dr. Ulduz AZAD

Tamir Amaçlı İhracat

Tamir Amaçlı İhracat Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Tamir Amaçlı İhracat

Ferit İNAL

Tamir Amaçlı İhracat Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemKüresel ticarette ülkeler hedef pazarlarına daha iyi ürün üretebilmek adına üretim tesislerine makine, alet ve cihazlar almaktadır. Ya da bu makine, alet ve cihazları satmaktadır. Zamanla bu cihazlar arızalandığında tamir edilmesi gerekmektedir. Garanti kapsamında tamir veya ülke içinde tamir imkanının olmaması sebebiyle tamir amaçlı ihracat yapılabilmektedir. Bu işlemler için bir dizi kurallar oluşturulmuştur.

Tamir amaçlı ihracatı üç başlık altında inceleyeceğiz.

a- Hariçte işleme rejimi kapsamında

b- Standart değişim sistemi kapsamında hariçte işleme rejimi

c- Önceden ithalat ile standart değişim sistemi kapsamında hariçte işleme rejimi

Hariçte İşleme Kapsamında Tamir

Hariçte İşleme Rejimi, serbest dolaşımdaki eşyanın hariçte işleme faaliyetlerine (eşyanın üretilmesi, montajı, işlenmesi, yenilenmesi, tamir edilmesi ile benzeri işlemleri) tabi tutulmak üzere Türkiye Gümrük Bölgesinden geçici olarak ihracı ve bu faaliyetler sonucunda elde edilen ürünlerin ithal vergilerinden tam veya kısmi muafiyet suretiyle yeniden serbest dolaşıma girişine ilişkin hükümlerin uygulandığı rejimdir.

Tamir amaçlı hariçte işleme izninin verilebilmesi için, eşyanın tamir edilebilir durumda olduğunun gümrük idarelerince tespiti gerekir. Gümrük idaresince, eşyanın tamir edilebilir olduğunun tespit edilememesi halinde, söz konusu eşyanın bakım ve onarımı ile sorumlu yetkili servisinden alınacak teknik rapor veya sanayi odası veya ticaret ve sanayi odasından alınacak belgenin gümrük idaresine ibraz edilmesi gerekir.

Ekspertiz raporu için Gümrük Müşavirliği firması tarafından Sanayi Odasına tek pencere sisteminden (1058 kodlu TPS-TOBB-Ekspertiz Raporu) başvuru yapılması gerekmektedir. Online başvuruya dilekçe, ihracat faturası, ekspertiz ücretinin yatırıldığına dair banka dekontu eklenecektir.

Başvurunun firma deposundayken yapılması önem arz etmektedir. Eşyanın liman benzeri gümrüklü alanlara girdikten sonra rapor alınmak istendiğinde ilgili alanlara giriş prosedürleri zaman kaybına yol açarken ek maliyetlere neden olacaktır.

Sanayi odasınca atanan eksper eşyanın fiziki muayenesini gerçekleştirecektir. Ekspertiz raporu alım süreci 1-2 iş günü sürmektedir. Bu süre odanın yoğunluğuna göre 1 haftaya kadar uzayabilir. Bu itibarla taşıma organizasyonu planlanırken ekspertiz raporu için ihtiyaç duyulacak süre göz önünde bulundurulmalıdır.

Türkiye Gümrük Bölgesi dışında tamir ettirilmek istenen eşyaya ilişkin hariçte işleme izni, ilgili gümrük idaresi tarafından verilir. Gümrük idaresi tarafından onaylanan beyanname hariçte işleme izni hükmündedir. Ayrıca izin belgesi düzenlenmez dense de pratikte beyannameyi tescil edebilmek için öncelikle TPS-GTB-1006-Hariçte İşleme İzni (Ticari Tamir Amaçlı) ile başvuru yapılması gerekmektedir.

Hariçte işleme rejimi kapsamında Türkiye Gümrük Bölgesi dışına geçici ihracı yapılan eşyanın işlendikten sonra ithal edilecek eşyanın bünyesinde kullanılıp kullanılmadığının tespiti yani ayniyet tespitinin yapılabilmesi ile mümkündür. Ayniyet tespitinin yapılabilmesi içinde alınacak olan Hariçte İşleme İzni TPS belgesine ve gümrük beyannamesinin 44 no.lu kutusuna 2013-15 sayılı genelge kapsamında aşağıda belirtilen kodlardan en az bir tanesi yazılmalıdır.

(Kod-1) Numune alınması,

(Kod-2) Fotoğrafının eklenmesi ya da ayrıntılı teknik tanımının yapılması

(Kod-3) Ekspertiz raporunun ibrazı

(Kod-4) Laboratuvar analizi

Standart Değişim Sistemi Kapsamında Hariçte İşleme Rejimi

Üretim yapan firmalarda makinelerin bozulması ve tamir edilmesi gereken durumlarda tamir olacak ürünü yurtdışına gönderip tamir olup dönmesini beklemek zaman ve üretim kaybına neden olurken ek maliyetler yüklenmelerine neden olabilir. Bu gibi durumlarda standart değişim sistemi uygulanabilir.

Standart Değişim Sistemi, Türkiye Gümrük Bölgesi dışında tamir edilmek istenen eşyanın yerine, tamir işlemi tamamlanarak gümrük bölgesine geri getirilinceye kadar geçen süre içerisinde kullanılmak üzere, serbest dolaşımda olmayan eşyanın geçici olarak ithal edilerek kullanılmasına denmektedir.

Bu sistem uygulanacak ise geçici ihracat eşyası ile ikame eşyanın gümrük işlemleri aynı gümrük müdürlüğü tarafından yapılması gerekmektedir.

Standart değişim sistemi kapsamında tamirata konu geçici ihraç eşyası yerine geçici ithali yapılan ikame ürünün, geçici ithalat rejimi altında kalabileceği süre 6 aydır.

İkame ürünlerin, tamirata konu olan geçici ihracat eşyası ile aynı tarife pozisyonuna girmesi, aynı ticari nitelikte ve aynı teknik özelliklere sahip olması gerekir.

Geçici ihracat eşyasının ihracattan önce kullanılmış olması halinde, ikame ürünlerin de yeni olmamaları ve kullanılmış olmaları gerekir. Ancak, ikame ürünün satış sözleşmesindeki garanti hükümleri uyarınca veya kanuni bir yükümlülük ya da bir imalat hatası nedeniyle bedelsiz olarak verilmesi halinde, kullanılmış eşya yerine yeni eşya getirilebilir.

Önceden İthalat İle Standart Değişim Sistemi Kapsamında Hariçte İşleme Rejimi

Serbest dolaşımdaki bir eşyanın tamiri söz konusu olduğunda ikame eşyanın ithalat vergileri tutarını karşılayan bir teminat verilmesi halinde, ikame ürünlerin geçici ihracat eşyasının ihracından önce ithal edilmelerine izin verilir.

İkame ürünlerin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescili tarihinden itibaren 2 aylık süre içinde geçici ihracat eşyasının ihraç edilmesi gerekir. Geçici ihraç eşyasının serbest bölgeye alınması veya antrepoya konulması halinde 2 aylık süre şartı yerine getirilmiş sayılacaktır.

Fatura Düzenlenmesi

Hariçte işlem rejimi kapsamında yurt dışına geçici olarak gönderilen eşyanın kesin satışı veya mülkiyet devri söz konusu olmadığından, hariçte işleme rejimi kapsamında geçici ihraç edilen eşyanın çıkış gümrük işlemlerinde, geçici çıkışı yapılan eşyanın; cinsini, miktarını, gümrük işlemlerine esas olacak kıymetini ve ayniyatına ilişkin bilgileri ihtiva eden bedelsiz faturanın düzenlenmesi mümkündür. (2014-14 sayılı genelge)

Düzenlenecek olan faturada ürünlerin tamir için gittiğinin belirtilmesinde fayda vardır.

A.TR Dolaşım Belgesi Düzenlenmesi

Tamir amacı ile geçici olarak AB ülkelerine gönderilecek eşyalar için A.TR Dolaşım belgesi düzenlenmesinde herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. Nitekim Gümrükler Genel Müdürlüğü 75540667 sayılı tasarruflu yazısında ‘eşyanın AB’ye geçici ihracatı kapsamında A.TR Dolaşım Belgesi düzenlenmesinin önünde bir sakınca bulunmadığının değerlendirildiği ve ülkemizden AB’ye bu kapsamda gerçekleştirilecek ihracatlarda A.TR Dolaşım Belgesinin düzenlenmesinin uygun bulunduğunu’’ ifade etmektedir

İzin Süresi ve Ek süreler

Hariçte işleme izninin süresi azami 12 aydır. Gerekçeli talep üzerine hariçte işleme iznine ek süre verilebilir. Süre sonu ise izin süresi bitiminin rastladığı ayın son günüdür.

Mücbir sebep ile fevkalade hallerin izin süresi içerisinde meydana gelmesi halinde, hariçte işleme iznine ilave süre verilebilir. Mücbir sebep ve fevkalade hal süresi dikkate alınarak ek süre belirlenir.

Mücbir sebep ile fevkalade haller aşağıdaki gibidir;

a) Deprem, sel, don, fırtına, kasırga vb. tabii afetler ve yangın (İlgili ülke nezdinde bulunan yurt dışı temsilciliklerimizden veya ilgili serbest bölge müdürlüğünden alınacak yazı ile tevsik edilir.),

b) İthalatçı ülkede veya serbest bölgede devletçe konulan yasaklar, harp ve abluka hali (İlgili ülke nezdinde bulunan yurt dışı temsilciliklerimizden veya ilgili serbest bölge müdürlüğünden alınacak yazı ile tevsik edilir.),

c) İzin sahibi firmanın faaliyetinin kamu otoritelerince kısıtlanması, durdurulması veya firmaya el konulması (İlgili kamu kurumundan alınacak yazı ile tevsik edilir.),

ç) İzin sahibi firmanın iflası ya da konkordato ilan etmiş olması (Mahkeme kararı ile tevsik edilir.),

d) Grev ve lokavt (İlgili ülke nezdinde bulunan yurt dışı temsilciliklerimizden veya ilgili serbest bölge müdürlüğünden alınacak yazı ile tevsik edilir.)

İzinde öngörülen ihracat ve ithalat işlemlerinin izin süresi ve ek süreler içerisinde gerçekleştirilmesi gerekir.

Hariçte işleme iznine verilen süre ve ek sürelerin belirlenmesinde, Gümrük Kanunu’nun 168. maddesinde belirtilen 3 yıllık süre dikkate alınır.

Geçici ihracı yapılan eşyanın ekonomik gereklilik nedeniyle üç yıllık sürenin üzerinde Türkiye Gümrük Bölgesi dışında kalmasının talep edilmesi halinde, ekonomik nedenlerin belgelendirilmesi ve verilen süre içerisinde başvurulması durumunda, ilgili gümrük idaresince yeteri kadar ek süre verilir.

Tamir için gümrük idaresinin verdiği süreler ve verilen ek süreleri geçirip cezai yaptırımlarla karşılaşmamak adına firmaların hem depo hem de dış ticarete departmanları aracılığı ile kullanılan kurumsal yönetim çözümleri sistemleri (SAP, ERP vb.) programlar aracılığı ile takip edilmesi gerekmektedir.

Tamir Edilen Eşyanın Geri Gelişi

Tamir amacıyla geçici ihraç edilen eşya, tamiratın garanti nedeniyle sözleşmeye bağlı olarak veya kanuni bir yükümlülüğe dayanarak ya da bir imalat hatası nedeniyle, bedelsiz yapıldığının kanıtlanması halinde, serbest dolaşıma ithalat vergilerinden tam muaf olarak girer. Ancak, söz konusu eşyanın serbest dolaşıma ilk girişi sırasında kusurlu olduğunun dikkate alınarak işlem yapılmış olması halinde, bu hüküm uygulanmaz.

Eşyanın tamir amacıyla geçici ihraç edildiği ve tamiratın bedel karşılığında yapıldığı hallerde, ithalat vergileri, gümrük kıymeti olarak tamir masraflarına eşit bir tutar dikkate alınarak, işlem görmüş ürünlerin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil edildiği tarihte, bu ürünlere uygulanacak vergi oranı ve diğer vergilendirme unsurlarına istinaden belirlenir. Türkiye Gümrük Bölgesine gelişinde ödenen navlun, sigorta ve Türkiye Gümrük Bölgesi dışında tamir sırasında ödenen diğer masraflar da dikkate alınır. Ancak, izin hak sahibinin tamir masrafları dışında başka bir ödeme yapmamış olması ve bu ödemenin izin hak sahibi ile faaliyeti yapan kişi arasındaki ilişkiden etkilenmemesi gerekir.

Vergilendirme yapılırken navlun ve sigorta maliyetleri de dikkate alınacağından bu kavramı biraz daha incelemekte fayda var. İlk bakışta sadece navlun ve sigorta tutarları anlaşılsa da bu kavramın içinde aşağıdaki gider ve maliyetlerde dahildir.

  1. Satın alma komisyonu dışındaki komisyon ve tellaliye tutarı
  2. Geçici ihracat eşyasına dahil olmayan konteynerlerin giderleri
  3. İş gücü ve malzeme dahil olmak üzere ambalajlama giderleri
  4. Eşya nakliyesi sırasında ortaya çıkan işlemlerden doğan masraflar
  5. Eşyanın yüklenmesi, nakliyesi ve sigortalanmasından doğan giderler

Örneğin;

X firması daha önce Almanya’dan 2.000.000 TL ‘ye aldığı makine bozulduğu için tamir için tekrar Almanya’ya gönderecektir. Garanti süresi bittiği için tamirat bedelli yapılacaktır. Tamir masrafı 250.000 TL navlun 50.000 TL sigorta 5000 TL ve ambalajlama gideri 15000 TL ‘dir.

Tamir dönüşü düzenlenecek olan beyannamede gümrük kıymeti 320000 TL olacaktır. 6121 rejim kodlu beyanname tescil edilirken beyannamenin 22 no.lu kutusuna toplam mal bedelinin (işçilik bedeli dahil) 2.320.000 TL beyannamenin 42 ve 46 no.lu kutusuna ise vergiye tabi olan yaratılan katma değer olan 320.000 TL girilir.

Söz konusu ürün için vergilendirme eşyanın GTİP’inde uygulanan vergi oranları 320.000 TL tutar üzerinden yapılması gerekmektedir. Ayrıca tercihli rejimi kanıtlayıcı bir belge olması (A.TR, EUR-1, Menşe Beyanı vb.) durumunda bu belgede kullanılabilir.

Tamir için gönderilen eşyanın tamiri bazen mümkün olmamaktadır. Bunun yerine tamir için gönderilen eşya ile aynı teknik özelliklere sahip yeni bir eşyanın gönderilmesi durumunda, bahse konu eşya için garanti kapsamında olsun ya da olmasın serbest dolaşıma giriş rejimi hükümleri uygulanır. Yani gelecek olan eşya için var ise ticaret politikası uygulanır. İthali için öngörülmüş işlemler tamamlanması ve vergilerin ödenmesi gerekecektir. Ancak, Türkiye Gümrük Bölgesinde serbest dolaşıma girmiş bulunan eşyanın teslimi esnasında veya kullanımı sonrasında ortaya çıkan kusurların giderilmesi ya da ithaline esas teşkil eden sözleşme hükümlerinin yerine getirilmesi amacıyla eşyanın bedelsiz olarak yabancı ülkedeki satıcısına geri gönderilmesi durumunda, satıcı tarafından, eşyanın kusurlarının giderilememesi ya da tamir edilmesinin ekonomik olmaması nedeniyle eşyanın yabancı ülkedeki satıcısında kalması durumunda ithalinde ödenen gümrük vergileri geri verilir veya kaldırılır.

Ticaret Politikası Önlemlerinin Uygulanması

Serbest dolaşıma giriş rejiminde uygulanan ticaret politikası önlemleri standart değişim sistemi de dahil olmak üzere tamir gören eşyaya, hariçte işlemeyi müteakip serbest dolaşıma girişi veya yeniden ithali halinde uygulanmaz.

Süresi İçerisinde Getirilmemesi ve Cezai Yaptırımlar

Tamir için alınan izinde verilen süre içerisinde getirilmesi esastır. Süresi içerisinde getirilmeyecek ise ek süre başvuru yapılır. Verilen süre ve ek sürelerin belirlenmesinde 3 yıllık süre dikkate alınır. Geçici ihracı yapılan eşyanın ekonomik gereklilik nedeniyle üç yıllık sürenin üzerinde Türkiye Gümrük Bölgesi dışında kalmasının talep edilmesi halinde, ekonomik nedenlerin belgelendirilmesi ve verilen süre içerisinde başvurulması durumunda, ilgili gümrük idaresince yeteri kadar ek süre verilir.

Geçici ihracat eşyasının gümrük idaresince verilen süre ile varsa verilen ek sürelerin veya gümrük idaresince verilen böyle bir süre yoksa üç yıllık süre ile varsa verilen ek sürelerin bitiminden önce, geçici ihracatın kesin ihracata dönüştürülmek istenmesi halinde, kesin ihracata ilişkin gümrük beyannamesinin düzenlenir. 2100 rejim kodu ile açılan geçici ihracat beyannamesinin yeni açılacak olan 1021 rejim kodlu beyanname ile ilgili rejim sonlandırılır.

3 yıllık süre aşılmaksızın, ek süreler dahil verilen sürelerin aşılarak geri getirilmesi halinde, Kanunun 241. maddesinin üçüncü fıkrasının (ı) bendi uyarınca 2025 yılı için (1191 TL) iki katı usulsüzlük cezası tatbiki ile gümrük vergileri tahsil edilmeden serbest dolaşıma sokulur.

3 yıllık süreyi veya üç yıllık sürenin üzerinde gümrük idaresince uzatılan süre varsa bu süreyi aşarak geri getirilmesi halinde, Kanunun 241. maddesinin üçüncü fıkrasının (ı) bendi uyarınca 2025 yılı için (1191 TL) iki katı usulsüzlük cezası tatbiki ile gümrük vergileri tahsil edilerek serbest dolaşıma giriş rejimi hükümleri uygulanır.

Sonuç

Tamire gönderilecek eşya için hangi yönetmenin en uygun olacağı önceden tespit edilmelidir.

Üretim yapan firmalarda makinelerin bozulması ve tamir edilmesi gereken durumlarda tamir olacak ürünü yurtdışına gönderip tamir olup dönmesini beklemek zaman ve üretim kaybına neden olurken ek maliyetler yüklenmelerine neden olabilir. Bu gibi durumlarda standart değişim sistemi uygulanabilir.

Ekspertiz raporu için yapılacak başvurunun firma deposundayken yapılması önem arz etmektedir. Eşyanın liman benzeri gümrüklü alanlara girdikten sonra rapor alınmak istendiğinde ilgili alanlara giriş prosedürleri zaman kaybına yol açarken ek maliyetlere neden olacaktır.

Tamir için gönderilen eşyanın tamiri bazen mümkün olmamaktadır. Bunun yerine tamir için gönderilen eşya ile aynı teknik özelliklere sahip yeni bir eşyanın gönderilmesi durumunda, bahse konu eşya için garanti kapsamında olsun ya da olmasın serbest dolaşıma giriş rejimi hükümleri uygulanacaktır. Yani gelecek olan eşya için var ise ticaret politikası uygulanır. İthali için öngörülmüş işlemler tamamlanması ve vergilerin ödenmesi gerekeceği unutulmamalıdır.

Tamir Amaçlı İhracat Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemGümrük idaresince verilen sürelere dikkat edilmelidir. 3 yıllık süreyi aşarak geri getirilmesi halinde uygulanacak usulsüzlük cezası yanında gümrük vergileri tahsil edileceği gibi serbest dolaşıma giriş rejimi hükümleri uygulanacaktır.

Ferit İNAL

 

 

Kaynakça

Gümrük Kanunu

Gümrük Yönetmeliği

Hariçte İşleme Rejimi Kararı – 2007/11864

Hariçte İşleme Rejimi Tebliği (İhracat: 2007/5)

Gümrük Genel Tebliği (Hariçte İşleme-Geçici İhracat) (Seri No: 1)

Genelge (2013/15) Hariçte işleme rejimine konu eşyanın ayniyet tespiti

Genelge 2014/14 (Hariçte İşleme Rejiminde Fatura Kullanımı)

Hariçte İşleme Rejimi Vergilendirme 26.03.2021 /62720018 tarih ve sayılı tasarruflu yazı

Tamir Amaçlı Geçici İhracatta A.TR Dolaşım Belgesi 14.06.2022 / 75540667 tarih ve

sayılı tasarruflu yazı

Sağlık Kurumlarında Konsinye Ürün Yönetimi

Sağlık Kurumlarında Konsinye ürün Yönetimi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Sağlık Kurumlarında Konsinye Ürün Yönetimi

Kadir HANÇER

Sağlık Kurumlarında Konsinye ürün Yönetimi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemSağlık kurumlarında, tıbbi malzeme veya ekipmanların bir tedarikçi tarafından hastaneye veya sağlık kuruluşuna teslim edilmesi yalnızca kullanıldıkça ödeme yapılması şeklinde işleyen bir tedarik yöntemidir. Bu süreç, genellikle yüksek maliyetli tıbbi malzemelerin (örneğin, cerrahi ekipmanlar, implantlar, özel ilaçlar) temini için tercih edilir. Konsinye süreçleri, sağlık kurumlarının malzeme stoklarını daha etkin yönetmelerine, tedarik zinciri süreçlerini iyileştirmelerine ve maliyetleri kontrol altında tutmalarına yardımcı olabilir.

Konsinye Süreçlerinin Temel Özellikleri

Konsinye süreci, sağlık kurumu ve tedarikçi arasında yapılan bir sözleşme ile başlar. Bu sözleşme, hangi malzemelerin konsinye yöntemiyle temin edileceğini, ödeme koşullarını ve diğer operasyonel detayları belirler. Tedarikçi, belirli bir malzeme veya ekipmanı hastaneye teslim eder. Ancak, malzemeler fiziksel olarak hastanenin envanterine girer ama hastane, bu malzemeler kullanılmadıkça ödeme yapmaz. Genellikle tedarikçiler ile sağlık kurumları arasında yapılan anlaşmalar kapsamında, sağlık kurumlarının depolarında bulundurdukları, ancak ödeme yükümlülüklerinin yalnızca ürünlerin kullanımı gerçekleştiğinde başladığı ürünlerdir. Yani, bu ürünler hastane veya klinik tarafından teslim alındıktan sonra kullanıma girmedikçe ödeme yapılmaz. Konsinye ürünü, sağlık sektöründe özellikle cerrahi malzemeler, implantlar, tıbbi cihazlar ve tek kullanımlık malzemeler gibi pahalı ürünlerde sıkça kullanılmaktadır. Konsinye ürünlerin yönetimi, sağlık kurumları için önemli avantajlar sağlasa da, dikkatli bir envanter yönetimi ve denetim gerektirir. Bu model, ürünlerin ihtiyaç duyulduklarında hızlıca temin edilmesini sağlar, ancak doğru yönetilmediği takdirde bazı zorluklar ve riskler de barındırabilir.

Konsinye Ürün Yönetimin Avantajları

  • Maliyet Tasarrufu

Sağlık kurumları, yalnızca kullandıkları ürünler için ödeme yaparlar, bu da gereksiz stok maliyetlerinden ve fazla ürün alımından kaçınılmasını sağlar. Depolarda fazla ürün bulunmadığından, nakliye ve depolama maliyetleri de azalmış olur. Bu durum da sağlık kurumunun stoklarının fazla birikmesini engeller.

  • Envanter Yönetimi Kolaylığı

Konsinye ürünler, hastaneler için daha esnek bir envanter yönetimi sunar çünkü tedarikçiler, ürünlerin depolarda bulundurulmasını sağlar ve hastane yalnızca ihtiyaç duyduğu kadar ürünü kullanır. Bu, sağlık kurumlarının stok seviyelerini optimize etmelerine ve sadece gerekli malzemeleri elde etmelerine olanak tanır.

  • Riskin Dağıtılması

Konsinye anlaşmaları, sağlık kuruluşlarının gereksiz maliyetlere katlanmalarını engeller. Tedarikçi, kullanılan ürünler için ödeme alırken, kullanılmayan ürünler için ödeme alınmaz. Bu durum, özellikle öngörülemeyen durumlar ve acil ihtiyaçlar karşısında finansal riskleri azaltır.

  • Hızlı Ürün Temini

Sağlık kurumları, ihtiyacı olan ürünleri tedarikçiden doğrudan alabilir ve hemen kullanabilir. Bu, özellikle cerrahi operasyonlar gibi acil ihtiyaçlar için faydalıdır. Tedarikçiler genellikle düzenli olarak stokları gözden geçirdikleri için, eksik ürünler hızlıca temin edilir.

  • Daha Az Atık ve Depo Alanı

Konsinye ürünler, hastanelerin fazla ürün alıp stoklamak zorunda kalmalarını engeller. Bu da atık miktarını azaltır. Depolama alanları daha verimli kullanılır çünkü yalnızca gerçekten gerekli olan ürünler depolanır.

  • Teknik Destek ve Eğitim

Konsinye ürünleri sağlayan tedarikçiler, genellikle ürünlerin kullanımı hakkında eğitim ve destek sağlar. Bu da hastanelerin yeni cihazları veya malzemeleri etkin bir şekilde kullanmalarını sağlar. Özellikle yeni teknolojiler ve tıbbi cihazlar için bu destek önemlidir.

Konsinye Ürün Yönetiminde Karşılaşılan Zorluklar

  • Envanter Takibi ve Yönetim Zorluğu

Konsinye ürünlerin doğru bir şekilde izlenmesi gerekir. Sağlık kuruluşu, hangi ürünlerin konsinye olarak temin edildiğini, hangi ürünlerin kullanıldığını ve hangi ürünlerin ödeme gerektirdiğini net bir şekilde takip etmelidir. Envanter hataları veya yanlış izleme, ödeme hatalarına yol açabilir.

  • Sözleşme ve Anlaşmazlıklar

Konsinye anlaşmaları karmaşık olabilir ve sözleşmelerdeki küçük detaylar yanlış anlamalara yol açabilir. Örneğin, iade şartları, ödeme süreleri ve ürün geri alımları gibi konularda anlaşmazlıklar çıkabilir. İyi hazırlanmış bir sözleşme ve net anlaşmalar, bu tür sorunları önlemeye yardımcı olabilir.

  • Ürün İadesi ve Geri Alım Süreçleri

Konsinye ürünlerde, kullanılmayan malzemelerin tedarikçiye geri gönderilmesi gerektiğinde lojistik sorunlar yaşanabilir. Ayrıca, tedarikçi ile belirli bir süre zarfında iade kabul edilip edilmeyeceği konusunda düzenlemeler yapılmalıdır. Gereksiz ürünlerin iade edilmemesi veya geç iade edilmesi, sağlık kurumunun envanterini gereksiz şekilde doldurabilir.

  • Bağımlılık

Konsinye sisteminde, sağlık kurumu tedarikçisine bağlıdır. Eğer tedarikçi hizmetlerini ya da ürün tedarikini aksatırsa, bu durum sağlık kuruluşunun operasyonlarını olumsuz etkileyebilir.

Konsinye Ürün Yönetimi İçin En İyi Uygulamalar

  • Etkili Envanter Yönetimi Sistemleri

Sağlık kurumları, konsinye ürünlerin takibini kolaylaştıran yazılımlar kullanabilirler. Bu yazılımlar, stok seviyelerinin izlenmesi, kullanılan ürünlerin raporlanması ve ödeme yapılması süreçlerini otomatikleştirebilir.

  • Düzenli İletişim ve İşbirliği

Sağlık kurumu ve tedarikçi arasındaki güçlü bir işbirliği, süreçlerin sorunsuz işlemesini sağlar. Sağlık kuruluşları, tedarikçileriyle düzenli iletişim kurarak, ihtiyaçlarını ve ürün taleplerini net bir şekilde iletmelidir.

  • Performans İzleme ve Değerlendirme

Konsinye ürün yönetimi, sürekli izlenmeli ve performans değerlendirmeleri yapılmalıdır. Ürün kalitesi, teslimat süreleri ve tedarikçi hizmetleri izlenmeli, gerektiğinde tedarikçiyle işbirliği yenilenmelidir.

  • Risk Yönetimi

Konsinye sistemlerinin verimli çalışabilmesi için risklerin düzenli olarak değerlendirilmesi gerekir. Olası tedarik aksaklıklarına karşı alternatif çözümler belirlemek, sağlık kurumunun operasyonel sürekliliğini sağlar.

Sağlık Kurumlarında Konsinye ürün Yönetimi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemSonuç olarak konsinye ürün yönetimi sağlık kurumları için önemli bir tedarik zinciri yönetimi stratejisidir. Sağlık kurumlarının maliyetlerini kontrol etmelerini, verimliliği artırmalarını ve gereksiz stok birikimlerini engellemelerini sağlar. Ancak, bu sistemin etkin bir şekilde işlemesi için doğru envanter yönetimi, iyi hazırlanmış sözleşmeler ve sürekli tedarikçi ile güçlü bir iş birliği gereklidir.

Kadir HANÇER

Ekip Liderliği ve Kendini Değerlendirme Testi: Bir Ekip Lideri Olarak Ne Kadar Başarılısınız?

Ekip Liderliği Ve Kendini Değerlendirme Testi

Ekip Liderliği ve Kendini Değerlendirme Testi: Bir Ekip Lideri Olarak Ne Kadar Başarılısınız?

Değişen dünya koşulları, kaçınılmaz krizler ve artan rekabet, hem bireylerin hem de kurumların etkili ekipler ve güçlü liderlere duyduğu gereksinimi her zamankinden daha önemli hale getirmiştir. Günümüzün dinamik ve karmaşık iş ortamlarında, ekip liderlerinden yalnızca görevleri yerine getirmeleri değil, aynı zamanda ekip üyelerinin güçlü ve zayıf yönlerini doğru bir şekilde analiz etmeleri beklenmektedir. Etkili bir lider, her bir üyenin potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için onların yetkinliklerini geliştirmeli, motivasyonlarını yüksek tutmalı ve iş birliği içinde çalışmayı teşvik etmelidir. Başarılı bir ekip liderliği, bireysel başarıları bütünün yararına yönlendirerek sürdürülebilir performans ve yenilikçilik sağlayabilir.

Siz Nasıl Bir Ekip Liderisiniz?

Lütfen aşağıdaki ifadelere göre kendinizi değerlendirin. Her ifadeyle ilgili düşünce, duygu ve tutumlarınızı temsil eden rakamı işaretleyin. Testin sonunda her bir puanı toplayıp bu sayfanın en alt kısmında bulunan Puanlama Rehberi ve Yorumlar bölümünden tarzınıza ilişkin öngörüleri okuyabilirsiniz.

Rakamlar şu anlamlara gelmektedir:

1 2 3 4 5
Hiç uymuyor Az uyuyor Oldukça uyuyor Çok uyuyor Tamamen uyuyor

 

1.Ekip arkadaşlarımla geleceğe ilişkin tasarılarımı ve planlarımı her fırsatta paylaşırım.

   1   2   3   4   5

2.Aynı anda farklı görevlerin, değişen önceliklerin ve hızlı değişimin gereklerini yerine getirebilirim.

   1   2   3   4   5

3.Ekibimi işbirliğine yatkın, sorumluluk duygusuna sahip, başarı odaklı kişilerden oluştururum.

   1   2   3   4   5

4.Ekibin amaçları doğrultusunda zorlayıcı hedefler ve hesaplanmış riskler almayı severim.

   1   2   3   4   5

5.Ekip üyelerinin performansını ve kurumun iş sonuçlarını izler,geliştirmek için koçluk yaparım.

   1   2   3   4   5

6.İlkelerime ve değerlerime bağlı ve tutarlı davranır, örnek oluştururum.

   1   2   3   4   5

7.Değerlerimin kurumsal değerlerle örtüşmesine özen gösteririm.

   1   2   3   4   5

8.Ekip üyelerini içtenlikle ve dikkatle dinler, saygı gösterir, onlardan öğrenmeye ve yararlanmaya çalışırım.

   1   2   3   4   5

9.Savunduğum fikirlerin arkasında durur, verdiğim sözleri tutarım.

   1   2   3   4   5

10.Ekip üyelerine güvenir ve ekip içerisinde güven duygusunu aşılarım.

   1   2   3   4   5

11.Her durumda sonuç almaya ve başarmaya odaklanır, ekibimi de o doğrultuda yönlendiririm.

   1   2   3   4   5

12.Farklı düşünce ve birikimlere sahip kişilerle birlikte çalışmaktan zevk alırım.

   1   2   3   4   5

13.Duygularımı aklımın gücüyle dengeler, ani tepkileri denetler, zor insanlar ve gergin durumlarla başa çıkabilirim.

   1   2   3   4   5

14.Ekip üyelerine yol gösterir,onları kendi problemlerini çözmeleri yönünde cesaretlendiririm.

   1   2   3   4   5

15.İşbirliği ve ekip çalışmasını çok önemser; tasarılarımı,bilgimi ekibimle paylaşırım.

   1   2   3   4   5

16.İnsanlara fikirlerini,yaratıcı düşüncelerini ya da kendilerine has çözümlerini sunma olanağı sağlarım.

   1   2   3   4   5

17.Olumlu geribildirimler vererek çalışanların motivasyonunu artırmaya çalışırım.

   1   2   3   4   5

18.Ekip üyelerinin ihtiyaç ve beklentilerine karşı duyarlı davranırım.

   1   2   3   4   5

19.Ekip üyelerini karar alma sürecine dahil ederim.

   1   2   3   4   5

20.Kendim ve ekibimle ilgili olumlu ya da olumsuz gerçeklerle yüz yüze gelmekten kaçınmam.

   1   2   3   4   5

 

Puanlama Rehberi ve Yorumlar:

Bu bölüm sadece giriş yapmış kullanıcılara açıktır. Ücretsiz Hoşgeldin Üyeliği ile aramıza katılarak Puanlama Rehberi ve Yorumlar bölümünü görüntüleyebilirsiniz.
Hesap Oluştur

Su Yönetiminde Yeni Çağ: Sürdürülebilirlik ve Verimlilik

Su Yönetiminde Yeni çağ Sürdürülebilirlik Ve Verimlilik Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Su Yönetiminde Yeni Çağ: Sürdürülebilirlik ve Verimlilik

Asuman GÜNORTANÇ

Su Yönetiminde Yeni çağ Sürdürülebilirlik Ve Verimlilik Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemDeğerli okurlar, bugün 22 Mart Dünya su günü….

Su, gezegenimiz için en hayati doğal kaynaklardan biri. Ancak artan tüketim ve iklim değişikliği nedeniyle su kaynaklarımız üzerindeki baskı her geçen gün artıyor. Günümüzde su verimliliğine yeterince önem veriyor muyuz? Ne yazık ki çoğu zaman bu kritik konu göz ardı ediliyor. Çok geç olmadan harekete geçmeliyiz. Bu noktada Tarım ve Orman Bakanlığımız en değerli hazinemiz olan suyumuzun yönetimine dair çok önemli bir yönetmelik yayınladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yayımlanan Su Verimliliği Yönetmeliği, su kaynaklarının daha etkin kullanılmasını teşvik etmek amacıyla belirli kriterleri karşılayan işletmelere belge verilmesini öngörüyor. Yönetmelik, su verimliliği sisteminin kurulması, izlenmesi ve belgelendirilmesi ile il planlarının hazırlanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektedir. Kentsel, endüstriyel ve tarımsal su verimliliği uygulamaları için takvim açıklamış ve takvime göre yönetmeliğin tarafı olan tüm kurumların çalışmalarının yapmaları gerekmektedir. Bu çalışmalar sonucunda da Mavi, Yeşil ve Turkuaz belgelerini alabilecekler.

Nace koduna göre listelenmiş faaliyetler arasında yer alan (hayvancılık, maden, gıda, metali kauçuk, plastik, tekstil, deri, ağaç, kağıt, kimya ) ve  endüstriyel su kullanan işletmeler su verimliliği belgeleri için öncelikle; faaliyetin niteliği ve kapsamına uygun yeterli sayıda personelin görevlendirilmesi sağlanmalı, su verimliliğini artırmaya yönelik kapsamlı bir plan hazırlanmalı, su verimliliği konusunda farkındalık yaratmak ve bilinçlendirmek amacıyla eğitim çalışmaları yürütülmeli ve hazırlanan su verimliliği planları etkin bir şekilde uygulanmalı, düzenli olarak izlenmeli ve sonuçları raporlanmalıdır.

Bu çalışmalar yapılırken su verimliliği rehber dokümanlarından mutlaka faydalanılmalıdır ve geleneksel olmayan su kaynaklarının kullanımı önceliklendirilmelidir. Belgelendirme adımlarından bir diğeri de TS ISO 46001 Su Verimliliği Yönetim Sistemi ve TS EN ISO14046 Çevre Yönetimi- Su Ayak izi standardı kapsamında çalışmaların yapılması ve belgelendirme yapılmasıdır.

Su Yönetiminde Yeni çağ Sürdürülebilirlik Ve Verimlilik Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemEndüstriyel tesisler için 18 aylık uyum süreci başladı. Bu sürenin sonunda yönetmelik gereklerini yerine getirmeyen işletmeler çeşitli yaptırımlarla karşılaşabilir. Dolayısıyla zaman daralıyor ve harekete geçmek şart!

Asuman GÜNORTANÇ

İknanın Anatomisi ve Satış Taktikleri

İknanın Anatomisi Ve Satış Taktikleri

İknanın Anatomisi ve Satış Taktikleri

Göktürk ALTINBAŞ

İknanın Anatomisi Ve Satış Taktikleriİkna konusunda özellikle de satış ekipleri başta olmak üzere yöneticiler kariyerleri boyunca ciddi eğitimler alırlar ve ikna konusunda genelde “güven” oluşturmaya vurgu yapılır. İknayı, bir bireyin veya topluluğun fikir, tutum veya davranışını etkilemek, kuvvetlendirmek ya da değiştirmek amacıyla iletişim kurma şeklinde tariflemek çok da yanlış olmaz sanırım. Sıklıkla, Aristoteles’in “Ethos, Pathos, Logos” üçlemesi ikna stratejilerinin temel taşı olarak gösterilir. Ethos, konuşmacının güvenilirliğini, Pathos, dinleyicinin duygularını harekete geçirmeyi, Logos ise mantık ve delillerle ikna etmeyi içerir.

Şimdiye kadar bu konuda oldukça fazla kaynak okuduğumu ve işim gereği bilgi seviyemin de fena olmadığını söylemek isterim. Ancak, bunca kaynak içinde bir tanesi var ki, kariyerim boyunca sadece satış konusunda değil, terfi, proje ve yeni işleri alma konusunda da sıklıkla kullandığım bir başvuru aracım oldu. Bahsettiğim çalışma aslında Gary A. Williams ve Robert B. Miller tarafından yapılmış ve 2002 yılında neticelenmiş ve Harvard Business Review’da da yayınlanmış uzun soluklu bir çalışma; “Change the Way You Persuade – İkna Etme Yönteminizi Değiştirin”. Makalenin orijinaline ulaşabileceğiniz bir linki de aşağıda okumanız için iletiyorum;

“Change the Way You Persuade”

Williams ve Miller yaklaşık 2 yıl süren ve 1600 farklı yöneticinin karar alma biçimlerini inceledikleri çalışmanın sonucunda; yöneticileri karar alma tiplerine göre 5 ana başlığa ayırmışlar. Tabi bu 5 ana karakteri ikna etmenin tüyolarını da vermişler. Aşağıda size kısaca bu arketipleri özetlemeye çalışacağım ve sanıyorum ki hayatınızda birlikte çalıştığınız ya da çalışmakta olduğunuz yöneticileriniz gözünüzün önünden bir film şeridi gibi geçecek.

Karizmatikler

Anket yapılan yöneticilerin %25’ini oluşturuyor.

Özellikleri; Yeni fikirler kolayca ilgilerini çeker ve büyülenirler, ancak deneyimler onlara nihai kararları yalnızca duygulara değil, dengeli bilgilere dayanarak vermeyi öğretmiştir.  Heyecanlı, büyüleyici, konuşkan, baskın karakterlidirler.

Anahtar Kelimeler ve Araçlar; Kolay anlaşılır, kanıtlanmış sonuçlar, odak noktaları, eylemler.

İletişim Taktikleri; Karizmatik birini ikna etmeye çalışırken, onun heyecanına katılma dürtüsüne karşı savaşın. Tartışmayı sonuçlara odaklayın. Basit ve açık argümanlar öne sürün ve teklifinizin özelliklerini ve faydalarını vurgulamak için görsel yardımlar kullanın.

Düşünürler

Anket yapılan yöneticilerin %11’ini oluşturuyor.

Özellikleri; İkna edilmesi en zor yöneticiler olabilir. Verilerle desteklenen argümanlardan etkilenirler. Riske karşı güçlü bir isteksizliğe sahip olma eğilimindedirler ve karar vermede yavaş olabilirler. Beyinsel, zeki, mantıksal, akademik kişilerdir.

Anahtar Kelimeler ve Araçlar; Kalite, akademik, düşünmek, sayılar, akıllı, plan, uzman, kanıt

İletişim Taktikleri; Çok sayıda veriyi hazır bulundurun. Düşünürlerin, ilgili tüm pazar araştırmaları, müşteri anketleri, vaka çalışmaları, maliyet-fayda analizleri vb. dahil olmak üzere mümkün olduğunca fazla bilgiye ihtiyacı vardır. Belirli bir duruma ilişkin tüm perspektifleri anlamak isterler.

Kuşkucular

Anket yapılan yöneticilerin %19’unu oluşturuyor.

Özellikleri; Sunulan her veri noktasına, özellikle de dünya görüşlerine meydan okuyan her türlü bilgiye karşı oldukça şüpheci olma eğilimindedirler. Genellikle saldırgan, neredeyse kavgacı bir tarza sahiptirler ve genellikle sorumluluğu üstlenen insanlar olarak tanımlanırlar. Zorlu, yıkıcı, nahoş, isyankâr insanlardır.

Anahtar Kelimeler ve Araçlar; Hissetmek, kavramak, güç, eylem, şüphelenmek, güvenmek, talep etmek, bozmak

İletişim Taktikleri; Kazanabildiğiniz kadar güvenilirliğe ihtiyacınız var. Bir şüpheci üzerinde yeterince nüfuz sahibi değilseniz, ona sahip olmanın bir yolunu bulmalısınız. Toplantıdan önce veya toplantı sırasında size aktarılan bilgilerin güvenilirliğinden emin olmalısınız; şüphecilerin güvendiği birinden onay almak ya da onunla toplantıya girmek de faydalı olabilir.

Takipçiler

Anket yapılan yöneticilerin %36’sını oluşturuyor.

Özellikleri; Geçmişte benzer seçimleri nasıl yaptıklarına veya diğer güvenilir yöneticilerin bu seçimleri nasıl yaptığına dayanarak kararlar verirler. Riskten kaçınma eğilimindedirler. Sorumlu, dikkatli, marka odaklı, pazarlık bilincine sahip kişilerdir.

Anahtar Kelimeler ve Araçlar; uzmanlık, benzer, yenilik, önceki.

İletişim Taktikleri; Takipçiler kanıtlanmış yöntemlere odaklanma eğilimindedir; Referanslar ve rakip ya da büyük markaların deneyimleri çok önemli ikna edici faktörlerdir. Özellikle doğru kararı verdiklerinden ve başkalarının da benzer girişimlerde başarılı olduğundan emin olmaları gerekir.

Kontrolcüler

Anket yapılan yöneticilerin %9’unu oluşturuyor.

Özellikleri; Belirsizlikten ve öngörüde bulunamadıkları şeylerden nefret ederler ve bir argümanın saf gerçeklerine ve analitiğine odaklanırlar. Mantıklı, duygularını pek belli etmeyen, hassas, detay odaklı, doğru, analitik insanlardır.

Anahtar Kelimeler ve Araçlar; Ayrıntılar, gerçekler, sebep, mantık, güç, idare, fiziksel, yakala, (Just Do it) sadece yap

İletişim Taktikleri; Argümanınızın yapılandırılmış ve güvenilir olması gerekir. Kontrolcüler ayrıntıları ister, ancak bu yalnızca bir uzman tarafından sunulduğu takdirde onlar için kabul görür nitelikte olacaktır. Teklifinizi öne sürerken çok agresif olmayın. Çoğu zaman yapacağınız en iyi şey ona ihtiyacı olan bilgiyi vermek ve kendisini ikna edeceğini ummaktır.

Şimdi diyeceksiniz ki; peki ben bu bilgiyle şimdi ne yapacağım? Öncelikle satış ve yönetim ekibindeki profesyonellerde çokça gördüğüm bir tespitle başlamak istiyorum. Çoğu yönetici ve satış ekiplerinde gözlemlediğim en önemli hata; çok konuşmaları ve onlara yıllarca verilen eğitimlerde güven oluşturmak amaçlı öğretilen; iyi bir saat, iyi giyim, iyi koku, iyi bir mesleki bilgi seviyesi vb. konulara çok fazla odaklanıyor olmaları. Aslında yapılması gereken şey şu; özellikle bir müşteriyle ya da işverenle ya da partnerle ve hatta yeni bir flörtle bile ilk tanışmanızda yapacağınız en önemli şey olabildiğince onu konuşturmak ve hangi karaktere daha yakın olduğunu anlamak. Bu yazıda bahsettiğim çalışmada etkileyici bir veri daha var; çalışma bize satış sunumlarının %80’inin kuşkucular ve kontrolcülere odaklanıyor olduğunu ancak bu iki grubun, anket yapılan yöneticilerin yalnızca %28’ini oluşturduğunu da gösteriyor.

Oysa ki; karşınızdaki kişinin nasıl bir karar alma mekanizması olduğunu çözebilirseniz, o zaman aranızdaki “güven” bağını nasıl oluşturabileceğinizi de çözmüş olacaksınız zaten. Benim özellikle de ilk görüşmeler için şimdiye kadar liderlik ettiğim ekiplerde mutlaka işlettiğim iki kural var; ilk kural, ucu açık sorular sormak, ikincisi; kuracağınız her cümleye karşılık karşı tarafa en az üç cümle kurdurmadan yeni bir cümle kurmamak.

İknanın Anatomisi Ve Satış Taktikleriİş hayatında benim sıklıkla başvurduğum bu yöntemler umarım sizin için de işlerinizi kolaylaştırır.

Bir dahaki yazıda görüşmek dileğiyle.

Göktürk ALTINBAŞ

Güvenle Başlayan Mutluluk: Psikolojik Güvenlik ve Çalışanların İyi Oluş Hali

Güvenle Başlayan Mutluluk Psikolojik Güvenlik Ve çalışanların İyi Oluş Hali Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Güvenle Başlayan Mutluluk: Psikolojik Güvenlik ve Çalışanların İyi Oluş Hali

Karen KALUSTYAN

Güvenle Başlayan Mutluluk Psikolojik Güvenlik Ve çalışanların İyi Oluş Hali Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİş dünyası artık sadece hedeflerle, bütçelerle ve başarı tablosuyla yönetilmiyor. Bugünün iş yerlerinde, üretkenliği artıran, bağlılığı güçlendiren ve yaratıcılığı tetikleyen başka bir faktör daha var: Güven. Daha doğrusu, psikolojik güvenlik. İşte tam da bu noktada, çalışan mutluluğu kavramı anlam kazanıyor. Çünkü bir çalışan kendini güvende hissetmeden ne üretken olabilir ne yaratıcı ne de kurumuna aidiyet hissedebilir.

Psikolojik güvenlik, Harvard Business School’dan Prof. Amy Edmondson tarafından tanımlandığı haliyle, bireylerin cezalandırılma, dışlanma veya küçümsenme korkusu olmadan fikirlerini ifade edebildiği, hata yapmaktan çekinmediği ve açık iletişim kurabildiği bir ortamı ifade eder. Bu tür bir atmosferde çalışanlar, sadece görevlerini yerine getirmekle kalmaz, sürece katkı sunmak için inisiyatif alır, soru sorar, risk alır, yani gelişir. Psikolojik güvenliğin düşük olduğu ortamlarda ise kişiler genellikle fikirlerini saklar, hata yapmamak için yaratıcı düşünmekten kaçınır ve var olan potansiyelini ortaya koyamaz.

Çalışan mutluluğu uzun süre sosyal haklar ve fiziksel çalışma koşullarıyla açıklanmaya çalışılsa da, günümüz verileri çok daha fazlasını ortaya koyuyor. Gallup’un 2023 tarihli “State of the Global Workplace” raporu, çalışanların yalnızca yüzde 23’ünün işine bağlı hissettiğini gösteriyor. Oysa psikolojik güvenliğin sağlandığı kurumlarda bu oranlar ciddi şekilde yükseliyor. Çünkü bir çalışanın fikirlerinin önemsendiğini, hata yapabileceğini ve yine de değerli olduğunu hissettiği bir ortam, sadece üretkenliği değil, aidiyeti de besliyor. Dolayısıyla mutluluk, bir yan hak değil; psikolojik bir iklim meselesi haline geliyor.

Bu noktada farklı sektörlerde yapılan uygulamalara bakmak, konuyu somutlaştırmak açısından oldukça öğretici. Örneğin teknoloji devi Google’ın yaptığı “Project Aristotle” adlı araştırma, yüksek performanslı ekiplerin en belirgin ortak noktasının psikolojik güvenlik olduğunu ortaya koydu. Ekip içi iletişimde açıklık, fikirlerin rahatça dile getirilebilmesi ve hata yapma hakkı; başarıyı belirleyen temel unsurlar olarak öne çıktı. Benzer şekilde sağlık sektöründe, özellikle hastane ve ameliyathane ekiplerinde, çalışanların yaşanabilecek riskleri dile getirme özgürlüğüne sahip olmaları, sadece ekip dinamiğini değil, hasta güvenliğini de doğrudan etkiliyor. Bir hemşirenin ya da teknisyenin, karar verici pozisyondaki bir profesyonele fikir sunabilmesi, o kurumda psikolojik güvenliğin sağlandığını gösteriyor. Perakende sektöründe ise çalışanların müşterilerle doğrudan iletişim kurduğu göz önüne alındığında, fikirlerinin dikkate alınmadığı veya hatalarının ağır eleştirildiği ortamlarda motivasyonun düştüğü, dolayısıyla hizmet kalitesinin de olumsuz etkilendiği sıkça görülüyor.

Elbette psikolojik güvenlik bir kültür meselesi ve bu kültürü yaratmak bir liderlik sorumluluğu. Çalışanlara fikir beyan etme hakkı tanıyan, hataları cezalandırmayan, süreci öğrenme fırsatına dönüştüren liderler; ekiplerinde güven ortamını inşa eden isimler oluyor. Bir liderin “Bilmiyorum, sen ne düşünüyorsun?” diyebilmesi, sadece bir tevazu göstergesi değil, aynı zamanda çalışanı sürece ortak eden, onun uzmanlığına değer veren bir yaklaşımı temsil ediyor. Psikolojik güvenlik karşılıklıdır; verildiğinde çoğalır, yok sayıldığında kaybolur.

Kurumlar için bu konu yalnızca iç iletişim stratejilerinin ya da insan kaynakları politikalarının bir parçası değil; aynı zamanda yetenek yönetimi, işveren markası ve sürdürülebilir başarı açısından da kritik bir yatırımdır. Pandemi sonrası değişen çalışma modelleri, özellikle hibrit ve uzaktan çalışmanın getirdiği yeni dinamikler, psikolojik güvenliği daha da stratejik hale getirmiş durumda. Fiziksel olarak bir arada olunmayan ortamlarda duygusal bağ kurmak ve güven inşa etmek artık eskisinden daha çok çaba gerektiriyor.

Güvenle Başlayan Mutluluk Psikolojik Güvenlik Ve çalışanların İyi Oluş Hali Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemBir İnsan Kaynakları uzmanı olarak gözlemim şu: Psikolojik güvenliğin sağlandığı ortamlarda çalışanlar yalnızca daha üretken değil; daha yaratıcı, daha ilgili ve daha huzurlu oluyor. Fikirlerin paylaşıldığı, hataların cezalandırılmadığı ve başarının birlikte kutlandığı kurumlarda mutluluk bir yan sonuç değil, doğal bir akış haline geliyor. Bu yüzden çalışan deneyimini iyileştirmek, iş yerinde mutluluğu artırmak isteyen her kurum için ilk adım, “Bu ekipte insanlar kendilerini ne kadar güvende hissediyor?” sorusunu sormak olmalı. Çünkü çalışanların gerçekten geliştiği yer, kendilerini saklamadan var olabildikleri yerdir.

Karen KALUSTYAN

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Teknik Şartname’ye Uyumun Yeterlik Kriteri Olarak Belirlenmemesi?

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Teknik şartname’ye Uyumun Yeterlik Kriteri Olarak Belirlenmemesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Teknik Şartname’ye Uyumun Yeterlik Kriteri Olarak Belirlenmemesi?

Mehmet ATASEVER

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Teknik şartname’ye Uyumun Yeterlik Kriteri Olarak Belirlenmemesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİtirazen Şikayet Konusu; Başvuru sahibinin dilekçesinde özetle;

  • İhale üzerinde bırakılan istekli tarafından teklif edilen ürünün, Teknik Şartname’nin B.12, C.2, C.11, C.19, C.21, C.22, C.23, C.30, C.2.1 maddelerinde belirtilen koşulları karşılamadığı,
  • Aynı istekli tarafından sunulan aşırı düşük teklif açıklamasının, Kamu İhale Genel Tebliği’nin 45.1.13.1, 79.2.2.1 ve 79.2.2.7 maddelerine aykırılık içerdiği iddia edilmektedir.

Konu İle İlgili Emsal Kamu İhale Kurulu Kararına Göre;

Yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Yeterliğin belirlenmesinde uyulacak ilkeler” başlıklı 28’inci maddesinin ikinci fıkrasında “Yeterlik değerlendirmesi için istenecek belgelerin ve yeterlik değerlendirmesinde aranılacak kriterlerin, ihale veya ön yeterlik ilanı ile idari şartnamede veya ön yeterlik şartnamesinde ya da davet yazısında belirtilmesi zorunludur.” düzenlemesi yer almaktadır.

İdari Şartname’nin ikinci fıkrasında ihale konusu iş “Artvin İl Sağlık Müdürlüğü 6 Kısım Puan Karşılığı Laboratuvar Hizmet Alımı” olarak tanımlanmış olup, ihalenin başvuruya konu üçüncü kısmının “Puana Dayalı Sonuç Karşılığı Tam Otomatik ve Yarı Otomatik (Strip Okuyucu) İdrar Cihazları Test Alımı” olduğu,

Aynı Şartname’nin yeterlik kriterlerine ilişkin yedinci maddesinin “Mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler” başlıklı 7.5 maddesinde “7.5.4. İsteklinin teklifi kapsamında sunması ve/veya sağlaması gerektiği bu şartnamenin 7’nci maddesi dışındaki maddeleri ile teknik şartnamede belirtilen aşağıdaki belgeler ve/veya yeterlik kriterleri: {Belirtilmemiştir} 7.5.5 Bu Şartnamenin 7’nci maddesi dışında ihale dokümanında sayılan diğer belgeler ve/veya düzenlenen diğer yeterlik kriterleri tekliflerin değerlendirilmesinde dikkate alınmaz.” düzenlemesine,

Teknik Şartname’nin B.21 maddesinde “Satıcı firma ihale dosyasına cihazın istenilen özelliklerini özetleyen orijinal kataloğunu koymalıdır ve ihale uhdesinde kalması durumunda cihazların Türkçe yazılmış kullanım kılavuzunu muayene sırasında laboratuvar sorumlusuna teslim etmelidir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı Şartname’nin başvuruya konu maddelerinde, kullanılacak cihaz ve kitlere ilişkin muhtelif özelliklere yer verildiği görülmüştür.

Özetle, İdari Şartname’nin 7.5.5’inci maddesine göre aynı Şartname’nin yedinci maddesinde belirtilen belgeler dışındaki belgelerin tekliflerin değerlendirilmesinde yeterlik kriteri olarak dikkate alınamayacağı, Şartname’nin yukarıda yazılı 7.5.4. maddesinde Teknik Şartname’nin herhangi bir düzenlemesine atıf yapılmadığı, bu nedenle Teknik Şartname’de istenilen şartların sağlandığına ilişkin denetimin sözleşmenin yürütülmesi aşamasında idare tarafından gerçekleştirilmesi gerektiği ve ürünlerin uygun bulunmaması halinde uygulanacak yaptırımların kamu ihale mevzuatında belirtildiği anlaşıldığından başvuru sahibinin iddiasının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Teknik şartname’ye Uyumun Yeterlik Kriteri Olarak Belirlenmemesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemMehmet ATASEVER

Simdata Danışmanlık Y.K. Başkanı

Sağlık Bak. SGB E. Bşk./KİK E. Üyesi

Mhatasever@gmail.com

Mehmetatasever.org

Yapay Zekâ Stratejisi: Stratejik Yapay Zekâ Yol Haritanız Hazır Mı?

Yapay Zeka Yol Haritası Ai Adil ünal

Dr. Adil ÜNAL – aunal@istanbul.edu.tr

Yapay Zekâ Stratejisi Nedir?

Yapay Zekâ stratejisi, bir organizasyonun iş hedeflerine ulaşmak için yapay zekâyı (AI) nasıl kullanacağını belirleyen kapsamlı bir plandır. Bu strateji, yapay zekâ teknolojilerinin organizasyonel yapı içerisinde benimsenmesini ve yönetilmesini yönlendiren bir yol haritası olarak hizmet etmektedir.

Etkili bir yapay zekâ stratejisi aşağıdaki bileşenleri içermektedir:

  • Yapay Zekâ Yönetişimi 
  • Veri Yönetimi 
  • Yetenek Kazanımı 
  • Teknoloji Altyapısı 
  • Etik Hususlar

Yapay zekâ stratejisi, yapay zekanın yeniliği teşvik etmek, verimliliği artırmak ve değer yaratmak için nasıl kullanılacağını ortaya koyar. Bu süreç, mevcut yapay zekâ yeteneklerinin değerlendirilmesini, net hedeflerin belirlenmesini ve yapay zekanın organizasyonun operasyonlarına ve kültürüne entegre edilmesi için gerekli adımların tanımlanmasını içerir.

Bu stratejik yaklaşım, yapay zekâ girişimlerinin genel iş stratejisiyle uyumlu olmasını ve etkisinin en üst düzeye çıkarılmasını sağlar.

Yapay Zekâ Stratejisi Geliştirme

Yapay zekâ stratejisi geliştirmek, yapay zekâ girişimlerinin bir organizasyonun genel iş hedefleriyle etkili bir şekilde uyumlu olmasını sağlamak için önemli adımlar bulunmaktadır. Aşağıda bu adımlara sırasıyla değinilmektedir.

  1. Organizasyonun Yapay Zekâya Hazırlık Durumunun Değerlendirilmesi

Yapay zekâ çalışmalarına başlamadan önce, organizasyonun hazırlık durumunun değerlendirilmesi kritik öneme sahiptir. Bu süreç; mevcut teknoloji durumu, veri altyapısı ve çalışanların becerilerinin değerlendirilmesini içermektedir. “Şirket olarak yapay zekâya hazır mıyız?” sorusunun cevabının araştırıldığı aşamadır. (Bu konuda özel olarak hazırlanmış kontrol listesini e-posta olarak almak için egitim@satinalmadergisi.com adresine şirket e-posta adresinizi kullanarak eposta göndermeniz yeterlidir.)

Yapay Zeka Kontrol Listesi
Dr. Adil ÜNAL’ın Şirketler için Yapay Zeka Eğitiminden Alınmıştır.

Hazırlık değerlendirmesi, mevcut yetenekleri ve yapay zekâ projelerini desteklemek için ele alınması gereken boşlukları yani mevcut durumumuz ile ihtiyaçlarımız arasındaki farkları belirlemeye yardımcı olur ve şunları içerir:

  • Teknoloji Denetimi: Mevcut teknoloji altyapısını gözden geçirerek, yapay zekâ uygulamalarını destekleyip desteklemediğini belirleme aşamasıdır. Buna donanım yetenekleri, yazılım araçları ve mevcut yapay zekâ çözümleri dahildir.
  • Veri Altyapısı: Verilerin kalitesini, erişilebilirliğini ve güvenliğini değerlendirme sürecidir. Etkili yapay zeka, iyi organize edilmiş ve kolayca erişilebilir yüksek kaliteli verilere dayanır.
  • Beceri Değerlendirmesi: Mevcut iş gücünün becerilerini ve uzmanlıklarını değerlendirme faaliyetidir. Yapay Zekâ girişimlerini desteklemek için ek eğitimler veya yeni işe alımların gerekli olduğu alanları belirleme.
  • Kültürel Hazırlık: Organizasyonun kültürünü ve değişime açıklığını değerlendirme. Başarılı bir yapay zekâ uygulaması, inovasyonu ve sürekli öğrenmeyi benimseyen bir kültür gerektirir. Burada yönetimin vizyonu kritiktir. Yönetim kurulunun veya girişimcilerin yapay zekâ çalışmalarına liderlik ederek organizasyonda farkındalık oluşturması gerekmektedir.
  1. Net Hedefler Belirleme

Net ve ölçülebilir hedefler, bir yapay zekâ stratejisinin başarısı için hayati öneme sahiptir. Organizasyonlar, yapay zekanın ele alabileceği belirli iş problemlerini tanımlamalı ve ulaşılabilir hedefler koymalıdır.

Hedefler, genel iş stratejisiyle uyumlu olmalı ve yapay zekanın en büyük etkiyi sağlayabileceği alanlara odaklanmalıdır. Yapay zekâ girişimlerinin hedeflerini tanımlamak şunları içerir:

  • İş İhtiyaçlarının Belirlenmesi: Yapay zekânın ele alabileceği belirli iş problemlerini veya fırsatları belirleme. Her bir süreç, fonksiyon veya departman bazında yapay zekanın çözüm üretebileceği iş problemlerinin listelendiği aşamadır. Satınalmadan tedarik zincirine, lojistikten üretime, satış ve pazarlamadan insan kaynakları ve finansa kadar birçok süreçte yapay zeka uygulamaları ile çözüm üretilebilecek problemler belirlenmektedir.
  • Ölçülebilir Hedefler Koyma: Yapay zekâ girişimlerinin başarısını tanımlayan açık ve ölçülebilir hedefler belirleme.
  • İş Stratejisiyle Uyum Sağlama: Yapay zekâ hedeflerinin genel iş stratejisini desteklediğinden ve uzun vadeli hedeflere katkı sağladığından emin olma.
  • Girişimlerin Önceliklendirilmesi: Yapay zekâ projelerini, potansiyel etkilerine ve uygulanabilirliklerine göre önceliklendirme.
  1. Yapay Zekâ Fırsatlarını Belirleme

Yapay zekâ fırsatlarını belirlemek, iş süreçlerinin analiz edilerek yapay zekanın en büyük etkiyi sağlayabileceği yerlerin tespit edilmesini içerir. Bu süreç; rutin işlerin otomasyonu, müşteri etkileşimlerinin iyileştirilmesi veya karar verme süreçlerinin geliştirilmesi gibi konuları kapsamaktadır.

Fırsatları belirleme süreci aşağıdaki başlıkları içermektedir:

  • İş Süreclerinin Analizi: Mevcut iş süreçlerinin detaylı bir analizini yaparak verimsizlikleri ve iyileştirilebilecek alanları belirleme.
  • Kıyaslama (Benchmarking): Sektör standartlarını ve rakiplerin stratejilerini inceleyerek potansiyel yapay Zekâ uygulamalarını belirleme.
  • Paydaş Katılımı: Organizasyon genelindeki paydaşlarla etkileşimde bulunarak yapay zekanın ele alabileceği sorunları ve iyileştirme fırsatlarını belirleme.
  • Fizibilite Çalışmaları: Yapay Zekâ girişimlerinin uygulanabilirliğini ve potansiyel yatırım getirisini değerlendirmek için fizibilite çalışmaları yapma.

Etkili Bir Yapay Zekâ Stratejisinin Bileşenleri

Etkili bir yapay zekâ stratejisi geliştirmek, her biri yapay zekâ girişiminin başarılı bir şekilde uygulanması ve yönetilmesinde kritik rol oynayan çeşitli bileşenleri içeren kapsamlı bir yaklaşım gerektirir.

Yapay Zekâ Yönetişimi 

Yapay zekâ yönetişimi, diğer tüm unsurları yönlendiren temel katmandır. Bu, yapay zekanın etik ve sorumlu bir şekilde kullanılmasını sağlamak için politikalar, çerçeveler ve düzenlemeler oluşturmayı içerir.

  • Adaletin Sağlanması: Yapay zekâ sistemlerinin ayrımcılık yapmayacak şekilde tasarlanmasını ve kullanılmasını sağlama.
  • Şeffaflık: Kararların nasıl alındığını anlamalarını sağlamak için paydaşların yapay zekâ sistemleri hakkında bilgi sahibi olmasını sağlama.
  • Hesap Verebilirlik: Yapay zekânın benimsenmesi sonucunda ortaya çıkan sonuçlardan sorumlu olan bireyleri ve ekipleri belirlemek. Yapay zekâ uygulamasının sürekli izlenmesini sağlamak ve olumsuz etkilerin hızlı bir şekilde ele alınmasını sağlamak.

Veri Yönetimi 

Yapay Zekâ girişimlerini desteklemek için organizasyonlar, veri kalitesini, erişilebilirliğini ve güvenliğini sağlamak zorundadır.

  • Veri Temizleme: Hataları ve tutarsızlıkları ortadan kaldırmak için verilerin düzenli olarak temizlenmesi.
  • Veri Entegrasyonu: Farklı kaynaklardan gelen verileri birleştirerek bütünleşik bir veri seti oluşturma.
  • Veri Yönetişimi: Sağlam veri yönetimi çerçevelerinin oluşturulması.

Veri erişilebilirliği, yapay zekâ geliştirme için kolay erişimi mümkün kılan iyi yapılandırılmış bir veri altyapısı ile artırılırken, veri güvenliği şifreleme ve sıkı erişim kontrolleri ile sağlanır.

Yetenek Kazanımı ve Gelişimi 

Yapay Zekâ girişimleri, veri bilimi, makine öğrenmesi ve yapay zekâ etiği konularında uzmanlığa sahip bir iş gücü gerektirir.

  • Uzman Çekimi: Rekabetçi maaşlar ve yan haklar sunarak en iyi yetenekleri çekmek.
  • Sürekli Öğrenme: Yapay zekâ ve ilgili alanlarda sürekli öğrenme ve gelişim fırsatları sağlama.
  • Mevcut Çalışanların Yetiştirilmesi: Eğitim programları, atölye çalışmaları ve seminerler aracılığıyla iş gücünün en son yapay zekâ trendleri ve uygulamaları hakkında güncel kalmasını sağlama.
  • İnovasyon Kültürü Oluşturma: Çalışanların yapay zekâ teknolojilerini deneyebileceği ve yeni çözümler geliştirebileceği inovasyon laboratuvarları gibi girişimleri teşvik etme.

Teknoloji ve Altyapı (Technology and Infrastructure)

Doğru teknoloji ve altyapıyı seçmek, yapay zekâ modellerinin geliştirilmesi, dağıtımı ve yönetimi için uygun yapay zekâ platformlarını belirlemeyi içerir.

  • Hibrit Çoklu Bulut Ortamları: Yapay zekâ uygulamalarının artan taleplerini karşılamak için ölçeklenebilirlik ve esneklik sağlayan çözümler.
  • Yüksek Performanslı Bilgi İşlem Kaynakları: Karmaşık yapay zekâ hesaplamalarını yönetmek için gerekli olan güçlü bilgi işlem kaynakları.
  • Veri Depolama Çözümleri: Büyük miktarda veriyi yönetmek için verimli depolama çözümleri.
Yapay Zeka Kontrol Listesi
Dr. Adil ÜNAL’ın Şirketler için Yapay Zeka Eğitiminden Alınmıştır.

Kayıt Formu

Hoşgeldin Üyeliği (Ücretsiz)
Kayıt için Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası ve 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) Usul ve Esasları Uyarınca Kişisel Verilerinizin Korunması Hakkında Müşteri Aydınlatma Metnin okunması ve kabul edilmesi gereklidir.