İhracatımız, Döviz Kurları Ve Enflasyon

Döviz Kurları

Hazin bir tablo paylaşıyorum. Öyle bir tablo ki ihracatımızın önündeki üç takozdan bir tanesi.

İhracatın önündeki diğer takozlar nedir deseniz;

  • Döviz kurları,
  • Enflasyon,
  • Rekabet

Şimdi hazin tablomuza göz atalım;

Yukarıdaki tablo son 3 aya ait dövizin ne denli donuk kaldığını, adeta kurların dondurulmuş / komaya girdiğini göstermektedir. Dolar TRL kuru C/18.50, 18.60 civarında.

Bu tablo da son 6 aya ait grafik. Altı ayda enflasyon ortalama % 30 – 35 artış göstermesine karşılık döviz kurları duygusuz, duyarsız, hareketsiz, üzerine ölü toprağı atılmışçasına hareketsiz durmaktadır.

Dış Ticaret ve İhracat Rakamları

T.C. Ticaret Bakanlığı’nin sitesinden aldığım bu tabloya bakalım;

Kaynak: https://ticaret.gov.tr/haberler/2022-yili-kasim-ayi-dis-ticaret-verileri

Diyeceksiniz ki ihracatımız rekor üzerine rekor kırıyor. Bu şekilde düşünenler;  haklısınız. Rekor..

2022 yılı Kasım ayında geçen yılın aynı ayına göre;

  • ihracat %1,9 oranında artışla 21 milyar 854 milyon dolar,
  • ithalat %14,0 oranında artışla 30 milyar 655 milyon dolar

oldu.

2022 yılı Ocak-Kasım döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre,

  • ihracat %13,9 oranında artışla 231 milyar 248 milyon dolar,
  • ithalat %36,6 oranında artışla 331 milyar 98 milyon dolar

olarak gerçekleşti.

Asıl Rekor Kıran İthalatımızdır

  • ihracat %13,9 oranında artışla 231 milyar 248 milyon dolar,
  • ithalat %36,6 oranında artışla 331 milyar 98 milyon dolar,

olunca ithalat ile ihracat arasındaki alehte fark yaklaşık USD.100.000.000.- civarında

İhracatımız rekor kırmakla birlikte ithalatımız açık ara gerçek rekoru kırandır.

Donuk Döviz Kurlarının İhracatımıza Olumsuz Etkisi

Döviz kurları yukarıdaki grafiklerde de anlatıldığı üzere donuk kalmıştır. USD TRL kurları aylardır C/18.00 – 18.60 civarında ve hareketsiz kalması ile birlikte ülkemizdeki gerçek enflasyon rakamlarının da etkisi ile ihracatçımızın maliyetlerin ciddi anlamda yukarı çekmiştir. Maliyetlerin yukarı çıkması ancak döviz kurlarının düşük kalması ile ihracatçımız;

  • global pazarda USD.10.- olan bir ürün için USD.13.- , USD.14.-

vermek zorunda kalmıştır.

Global piyasada kuruşların dahi önemli olduğu fiyatlandırmada sınıfta kalıyoruz. Fiyat tutturamıyoruz. Tutturamadığımız fiyatlar dolayısıyla hem Pazar payımızı kaybediyor, hem de ihracatımızda gereken performansı gösteremiyoruz.

Artan maliyetlerle birlikte, gerçekçi dalgalı kur politikasının olmaması, kurların aynı kalması ile biz ihracatımızda ayağımıza kurşun sıkıyoruz.

Döviz Kurlarını Durdurmak Adına

Döviz kurlarını durdurmak adına;

Döviz kurlarını durdurmak adına ne kaynaklar heba ediliyor… Ülkemizde yer yerinden oynasa, mali piyasalarda deprem de olsa, döviz kurları hiç tepki vermiyor.

Döviz kurlarının eli kolu bağlandı.

Çünkü dövizin elini, kolunu, başını, parmaklarını velhasıl hareket edecek nesi varsa sıkı sıkıya bağlanmış ve markaja alınmıştır.

Döviz kurlarının bu şekilde sıkı sıkıya bağlanmasının bir maliyeti, bir külfeti olacaktı elbet.

Bunlar;

  • Dövizi aynı fiyatta tutabilmek adına döviz kaynaklarımızın gereksiz yere kullanılıp sarf edilmesi,
  • İhracatımızın belirgin bir biçimde düşmesi. Bırakalım şu “rekor” hikayesini..
  • Döviz kurlarını tutarak ithalatçılara sabit kur garantisi verilerek, kur riskinin ortadan kaldırılarak ithalatçılara cesaret verildi,
  • Enflasyon artarken döviz kurlarının sabit kalması piyasanın dengesin bozdu. Piyasanın dengesinin bozulması farklı alanlarda kendini göstermeye başladı.
  • Enflasyon fiyat artışını, fiyat artışı da maliyetleri olumsuz etkiledi. Maliyetlerin artması ile ihracat nefes alamaz oldu. Bugün nefessiz kalan ihracat yarın komaya girer
  • Kurlar artmasın derken ülkemize döviz girişinin önüne engel koyduk.

Enflasyon etkilerinin önüne geçileceğine, döviz kurlarının serbest hareket etmesini engellemek orta ve uzun vadede ülkemize kaybettirecektir.

 

Reşat BAĞCIOĞLU

ICC International Chamber of Commerce

Türkiye Milli Komitesi

Türkiye Bankacılık Komisyon Başkanlığı üyesi

Müşteri Beklentileri Yönetimi

Günümüz iş dünyasında müşteri memnuniyeti şirketler için öncelikli olan bir konudur. Ürün ve hizmet tasarımı, süreç planlaması, marka yönetimi, kurumsal sürdürülebilirlik ve diğer alanlarda planlama yapılırken müşteri her zaman odak noktasıdır. Müşteri memnuniyetini yüksek tutabilen, müşteri ilişkilerini doğru bir şekilde yönetebilen ve müşterilerin markaya ve kuruma olan bağlılığını artırabilen şirketler piyasada öne çıkabilmekte ve rekabet avantajı elde edebilmektedir. Bunları sağlayabilmenin yolu eski dönemlerde sadece doğru ürün ya da hizmeti ucuz, dayanıklı ve uzun ömürlü olarak sunabilmekten geçiyordu. Fakat günümüzde müşterilerin markalardan beklentileri farklılaşmaya ve çok yönlü olmaya başladı.

Ücretsiz Hoşgeldin Üyeliği ile bu yazının tam metnini okuyabilirsiniz.
Hesap Oluştur

Satınalma Yöneticileri Bu Zirvede Buluşuyor

Ünsped Gümrük Müşavirliği tarafından düzenlenen, satınalma yöneticilerinin buluştuğu, Stratejik İletişim ve İtibar Yönetimi Zirvesi 7 Aralık 2022 (Çarşamba) günü gerçekleştirilecek.

Günümüz dünyası yeni normal düzende imajlarını nasıl koruduklarını ve güncellediklerini, kriz durumunda stabiliteyi sağlama ve krizi telafi etme süreçlerini nasıl yönettiklerini, kurum kültürü ve değerlerini kaybetmeden kendilerini nasıl yenilediklerine dair konuları masaya yatırarak katılımcılara “kurumsal itibar yönetimi’’ konusunda farklı bir bakış açısı kazandırmayı amaçlıyor.
Bu amaç doğrultusunda; 07 Aralık 2022’de düzenlenecek olan Stratejik İletişim ve İtibar Yönetimi Zirvesi birbirinden değerli profesyonel konuşmacıları ağırlayacaktır.
Tarih: 7 Aralık 2022 (Çarşamba)
Yer: Mahmutbey Mahallesi 2655 Sokak No:1-3-21 Bağcılar/ İstanbul – Genel Merkez MHÜ Konferans Salonu
Etkinlik Programı:

Tedarik Zinciri Analitiği ve Temel Bileşenleri

Tedarik zinciri analitiği (TZA), özellikle imalat, otomotiv, perakende, bilgi teknolojileri ve hızlı tüketim malları (FMCG) sektörlerindeyseniz, işletmenizi tamamen dönüştürme gücüne sahiptir.

TZA, daha iyi kararlar alabilmeniz için tedarik zincirinizdeki verileri anlamlandırmanıza olanak tanır. Tedarik zinciri deneyimi olan profesyoneller bu veri yumağının ne ölçüde büyük olabileceğinin farkındadır. Çoğu kuruluşta tedarik zincirleri yıllar içinde büyümüş ve gelişmiştir. Her biri potansiyel olarak veri yaratan makinelerdir ve veriler her yerde ve her türden formatta olabilir.

Günümüzün iş dünyasının küresel doğası, modern tedarik zincirlerinin yalnızca birkaç on yıl önce kimsenin hayal bile edemeyeceği kadar karmaşık ve çeşitli olmasına yol açmıştır. Birçok şirket, çeşitli tedarikçileri ve ortakları birbirine bağlayan bir tedarik zinciri ağına sahiptir. Ek olarak, ortaklar arası ilişkilerin büyümesi, şirketlerin sıklıkla diğer organizasyonların tedarik zincirlerinin de bir parçası olduğu anlamına gelmektedir. Bu karmaşık tedarik zinciri ortamı, bir işletme için aşağıdakiler de dahil olmak üzere bir dizi kritik zorluk sunar:

» İş stratejisi ile uygulama arasında senkronizasyon eksikliği

İçeriğin devamını görüntülemek için Öğrenme Merkezi Üyeliği gereklidir. Üye iseniz lütfen giriş yapınız. Henüz üye değilseniz üyelik satın alarak üyeliğinizi başlatabilirsiniz.
Hesap Oluştur

 

“Yok Bunlara İş Elbisesi Falan”

Nasıl ya! Koskoca patron ne dedi az önce ?

Olur mu şimdi, tam üç aydır uğraşıyoruz bu işle. İş kıyafeti deyip geçmeyin;

  • Kurumsal renklere göre tasarımlar yapılmış,
  • Tasarımlara göre kumaşlar seçilmiş,
  • Kumaşlara göre üç ayrı firmaya numuneler diktirilmiş,
  • Personel ölçüleri ve adetleri yazılmış, çizilmiş, planlanmış,
  • Dağıtım içerikleri ve zamanlaması yapılmış,
  • Fiyat teklifleri alınmış,
  • Bütçesi çıkartılıp finansal onay alınmış ama tam Satınalma kararı onay toplantısına girecek iken Patron daha koridorda sana bakıp;
  • “Yok bunlara iş elbisesi falan.” diyor ve odasına kapanıyor.

Sakin, önce durum analizi yapalım…

Ücretsiz Hoşgeldin Üyeliği ile bu yazının tam metnini okuyabilirsiniz.
Hesap Oluştur

İKMİB’den Kenya’ya Kimya Sektörel Ticaret Heyeti

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) tarafından “Kimya Sektörü Kenya Sektörel Ticaret Heyeti” gerçekleştirildi. Kenya’nın başkenti Nairobi’de gerçekleştirilen heyete 21 Türk firmasından 33 temsilci katıldı. 4 gün boyunca süren etkinlik kapsamında 360’tan fazla ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi. İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, Kenya’ya en çok gübre, plastikler ve mamulleri ve anorganik kimyasallar ihracatı yapıldığını belirtti.

İKMİB tarafından kimyanın tüm alt sektörüne yönelik düzenlenen sektörel ticaret heyetlerinin ikincisi Kenya’ya gerçekleştirildi. Kimya sektörünün ihracatını artırmak, ihracat pazarlarını genişletmek ve var olduğu pazarlarda payını artırmak amacıyla düzenlenen “Kimya Sektörü Kenya Sektörel Ticaret Heyeti” 20-24 Kasım 2022 tarihleri arasında Nairobi’de gerçekleştirildi. İKMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ersin Kayalar’ın heyet liderliğinde ve ilaç-gıda takviyeleri, kozmetik-temizlik, plastik ev ve mutfak eşyaları, boya ve kimyasal hammaddeler olmak üzere 5 sektörde faaliyet gösteren 21 Türk firmasından 33 temsilcinin katıldığı etkinlikte 167 Kenyalı iş insanları ile 360’tan fazla ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi.

Adil Pelister: “Kenya’ya en çok gübre ihraç ediyoruz”

İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “İKMİB olarak ihracatçılarımızı desteklemeye devam ediyoruz. Bu kapsamda kimya sektörel ticaret heyetlerimizin ikincisini Özbekistan’dan sonra Kenya’ya gerçekleştirdik. Kenya yaklaşık 50 milyonu aşkın nüfusuyla Doğu Afrika’nın en büyük ekonomisi konumunda. Doğu Afrika’nın ekonomik, ticari, finansal ve lojistik merkezi olan ülke, önemli bir ticaret odağı ve uluslararası şirketler tarafından bölgesel merkez olarak seçilmiş durumda. Ticaret Ataşemizden aldığımız bilgilere göre, ülkede Türk menşeli ürünler giderek daha fazla yer alıyor. Plastik, kozmetik, temizlik, medikal alanlarında büyük gelişmeler kaydedildi ve buna ek olarak Türkiye, gübre konusunda Kenya’nın en büyük tedarikçisi konumuna geldi. Nitekim bunu ihracat rakamlarımızdan da görüyoruz. Bu yıl on aylık verilere baktığımızda Kenya’ya yapılan kimya ihracatında ilk sırada 9,4 milyon dolar ile gübre geliyor. İkinci sırada 8,4 milyon dolar ile plastikler ve mamulleri gelirken, onu 5,4 milyon dolar ile anorganik kimyasallar takip ediyor. Bu dönemde en çok artışın yüzde 403,61 ile organik kimyasallarda olduğunu görüyoruz. Kenya’ya yaptığımız toplam kimya ihracatı on aylık dönemde 36,9 milyon dolar. Dolayısıyla burada daha gidilecek çok yol var diyebiliriz. 12-18 Aralık 2022 tarihlerinde de Vietnam-Tayland’a yine kimya sektörel ticaret heyetimizi gerçekleştireceğiz. Yaptığımız bu tarz etkinliklerin ihracatçılarımızın pazarlarını genişletmelerine ve ihracatlarını artırmalarına katkı sağlayacağına inanıyorum.” dedi.

Kenya Pazarı Hakkında Bilgi Elde Edildi

İkili iş görüşmelerinin yanı sıra pazar ziyaretleri yapılan etkinlikte satış kanalları ve fiyat düzeyleri hakkında bilgiler elde edildi. Kimyasallar ve boya sektörü temsilcileri ülkede büyük firmalar olan Uchumi Chemicals ve Basco paints firmalarını ziyaret ederken, kozmetik-temizlik-plastik sektör temsilcileri ise pazar ziyaretleri gerçekleştirdi.

Dört gün süren program kapsamında T.C. Nairobi Büyükelçisi Subutay Yüksel ziyaret edilerek iki ülke arasındaki ticari ilişkiler ve ülkede iş yapma pratikleri ele alındı. Pharmacies&Poisons Board, KEMSA (Kenya Medical Supplies Authority) ve Mission for Essential Drugs and Supplies (MEDS) kurumları ziyaret edilerek, ilaç grubu ruhsatlandırma konusunda bilgi edinildi.

Örgütsel Vatandaşlık Davranışı

“Bir işletmenin değeri, finansal sermayenin ve entelektüel sermayenin insan sermayesi tarafından ne kadar iyi yönetildiğinin bir fonksiyonudur. Beşerî sermayenin bir kısmını doğru bulmalısınız.” Dave Bookbinder

Örgütsel vatandaşlık davranışı (ÖVD) kavramının temeli 1928 yılında, Chester Barnard’ın, ortaya attığı “iş birliği için gönüllülük” ifadesine dayandırılabilir. Aşağıda verilen Tablo 1’de de görüldüğü gibi, kavramın gelişiminde, aynı anlama gelen farklı ifadeler, farklı çalışmalarda yer almıştır. 1983 yılında, Bateman ve Organ, ÖVD kavramını ilk kez kullanıp literatüre kazandırmışlardır.

Ücretsiz Hoşgeldin Üyeliği ile bu yazının tam metnini okuyabilirsiniz.
Hesap Oluştur

Tüpraş’tan Stratejik Dönüşüm Planının Birinci Yılında 101 milyon Dolar Toplam Yatırım

Türkiye’nin lider sanayi şirketi Tüpraş, “Stratejik Dönüşüm Planı” yolculuğunda bir yılı tamamladı. 2021 yılının Kasım ayında açıkladığı plan kapsamında 2030 yılına kadar emisyonlarını yüzde 27 azaltmayı ve 2050 yılında karbon nötr enerji şirketine dönüşmeyi hedefleyen Tüpraş, bir yandan ülkemizin akaryakıt ihtiyacını kesintisiz şekilde karşılarken diğer taraftan ülkenin karbon taahhütlerine önemli katkıda bulunacak yatırımlarını hayata geçirmeye devam ediyor. 

Tüpraş, 2050’ye dek 10 milyar dolar yatırım hedeflediği stratejik planı kapsamında, dönüşümün ilk 9 ayında 53 milyon USD’lik kısmı sürdürülebilirliğe olmak üzere, toplam 101 milyon USD yatırım gerçekleştirdi. Yıl sonu itibarıyla ise yaklaşık yarısı sürdürülebilirliğe olmak üzere toplam 200 milyon dolar yatırım gerçekleştirmiş olmayı hedefliyor.

“Enerjimiz Geleceğe” mottosuyla, sürdürülebilir bir Türkiye için geleceğin enerjisini üretmek hedefiyle 2021 yılında Stratejik Dönüşüm Planını açıklayan Tüpraş, dönüşüm yolculuğundaki ilk yılını tamamladı. Plan kapsamında 2030 yılına kadar emisyonlarını yüzde 27 azaltacağını, 2050 yılında karbon nötr enerji şirketine dönüşüm hedefini açıklayan Tüpraş, yaklaşık yarısı sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik olmak üzere, 2022 yılı sonunda 200 milyon dolar yatırım yapmayı hedefliyor.

Türkiye’nin ulusal akaryakıt ihtiyacını kesintisiz şekilde karşılamaya devam ettiklerini belirten Tüpraş Genel Müdürü İbrahim Yelmenoğlu, bir yıl önce açıkladıkları Stratejik Dönüşüm Planıyla, Türkiye’nin de karbon taahhütlerine önemli katkıda bulunacak yatırımları hızla hayata geçirmeye devam ettiklerini söyledi. Geçtiğimiz günlerde Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda; pandeminin etkilerini henüz atlatmamış olan, jeopolitik gerilimlerle mücadele eden dünya açısından son derece önemli olduğuna dikkat çeken Yelmenoğlu, “Bizim de katılım sağladığımız 27. Taraflar Konferansı’nın (COP27) temel gündem maddesi olan iklim değişikliğiyle mücadele her geçen gün daha da önemli hale geliyor. Biz de Tüpraş olarak, üzerimize düşeni tüm enerjimizle yerine getirmek için Stratejik Dönüşüm Planımız kapsamında, ulusal ve uluslararası iş birliklerinin de gücüyle emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. 2050 yılında karbon nötr bir enerji şirketi olma hedefimiz kapsamında, rafinaj alanında enerji verimliliğimizi artırmaya ve karbonsuzlaştırma projelerine odaklanıyoruz. Aynı zamanda, sektördeki tecrübemizle odaklandığımız yeni iş alanları olan yeşil hidrojen, sıfır karbonlu elektrik ve biyoyakıt üretimine yatırım yapıyor ve hâlihazırdaki lider pozisyonumuzu geleceğin düşük karbonlu enerji piyasalarında da devam ettirmeyi planlıyoruz” dedi.

Stratejik Dönüşüm Planı hedeflerine doğru ilerlerken, 2022 yılında yaklaşık yarısı sürdürülebilirlik yatırımlarına olmak üzere toplamda 200 milyon dolar yatırım gerçekleştirmeyi hedeflediklerini  kaydeden Yelmenoğlu, “Sıfır karbonlu elektrik üretimi konusunda önemli bir adım olan Entek hisselerinin devralınması başta olmak üzere çeşitli yatırımlar gerçekleştirdik. Sürdürülebilir havacılık yakıtı üretimine yönelik olarak Honeywell UOP ile lisans anlaşması imzalanması, Avrupa hidrojen pazarının lider paydaş kuruluşu Hydrogen Europe üyeliği, İklimle Bağlantılı Finansal Beyanlar Görev Gücü (TCFD) katılımı ve Tüpraş Enerji Girişimleri A.Ş.’nin kurulumu bunlardan birkaçı” dedi.

Tüpraş’ın Stratejik Dönüşümünde Bir Yılın Satır Başları

Başarılı gelişmelerin bir sonucu olarak Bloomberg’in 2022’de “İzlenmesi Gereken 50 Şirket” listesinde yer alan tek Türk şirketi olduklarını da hatırlatan Tüpraş Genel Müdürü İbrahim Yelmenoğlu, “Türkiye’nin en büyük sanayi şirketi konumunu güçlendirmeye devam ederken, ülkemizin temiz enerji dönüşümüne de öncülük etmenin gururunu yaşıyoruz” diyerek bir yıllık süreçte gerçekleştirdikleri yatırım ve çalışmalar hakkında şu bilgileri aktardı:

“Sürdürülebilir havacılık yakıtı üretiminde Ecofining™ teknolojisinin kullanımı için dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden Honeywell UOP ile imzaladığımız lisans anlaşması kapsamında kurmayı planladığımız tesisimizde, stratejik dönüşüm planımızın bir parçası olan biyoyakıt iş alanına yönelik adımlarımızı sürdüreceğiz. İzmir rafinerimizde çalışmalara başladık. İhtiyacımız olan bio bazlı atık hammaddeyi temin edebilmek için iş birliği görüşmelerimiz de sürüyor.

Yine dönüşüm planımızda yer alan ve şirketimizin gelecekte odaklanacağı dört stratejik iş kolundan biri olan ‘Sıfır Karbonlu Elektrik’ alanında önemli bir yatırım gerçekleştirdik. Koç Holding ve Aygaz’ın iştiraki, sekiz hidroelektrik, bir rüzgâr ve bir doğal gaz çevrim santrali bulunan, toplamda 442 MW kapasiteli Entek’in hisselerinin Tüpraş tarafından devralınmasıyla önemli bir hamle yaptık. Bu birliktelik şirketimizin stratejik dönüşüm yolculuğundaki üretim portföyüne güçlü bir katkı sunarken, ülkemizin temiz enerji geleceğine de ivme kazandırmayı hedefliyor. Entek’in Tüpraş bünyesine katılması ile 2030’da 1 GW ve 2035’te 2,5 GW sıfır karbonlu kurulu güç hedefimize ulaşma anlamında önemli bir aşama kaydederek ilerlemeye devam ediyoruz. Entek’in, yenilenebilir enerji alanındaki birikimi ve uzmanlığı ile son derece yetkin insan kaynağının da Tüpraş ailesine katılması, sadece sıfır karbonlu elektrik üretimimizde değil stratejik dönüşüm planımızın hayata geçirilme süreçlerinde büyük bir sinerji oluşturmaya başladı. Entek geçtiğimiz hafta yayımlanan Elektrik Piyasasında Depolama Faaliyetleri Yönetmeliği kapsamında, EPDK’ya depolama tesisi kurmak taahhüdü ile mevcut kapasitesine ilave olarak 150 MW GES ve 854,5 MW RES olmak üzere toplamda 15 proje ile 1.004,5 MW ilave kapasite için ön lisans başvurusu yaptı. Başvuruların olumlu değerlendirilmesi durumunda ön lisans almaya hak kazanacağız. Şirketimiz yenilenebilir alandaki güçlü büyüme hedeflerine depolama tesislerini de ilave ederek geleceğin enerji dünyasında önemli bir oyuncu olma hedefinde güçlü bir şekilde ilerliyor. Bununla birlikte rafineri sahalarımızda da sıfır karbonlu elektrik üretimine yönelik yatırımlarımız devam ediyor. Bu kapsamda, Kırıkkale Rafinerisi’nde Haziran 2023’te devreye alınması planlanan 12,6 MW kapasiteli Güneş Enerjisi Santrali yapım sözleşmesini Eylül ayında imzaladık ve ilave 54,4 MW kapasite için de başvurumuzu tamamladık.

Diğer yandan, bio bazlı ürünler, yeşil hidrojen, sıfır karbon elektrik, karbon yönetimi gibi öncelikli konular ve bu konularla ilgili yan sektörler başta olmak üzere, akıllı bilişim teknolojileri, yeşil enerji, enerji verimliliği, çevre ve geri dönüşüm, atık yönetimi, robotik çözüm teknolojileri alanlarındaki yurt içi ve yurt dışı teknoloji girişimlere yatırım amacıyla Eylül 2022’de Tüpraş Enerji Girişimleri A.Ş. “Tüpraş Ventures’ı” 100% Tüpraş iştiraki olarak kurduk.

Yeşil hidrojen alanında da ilk hedefimiz olan 2025 yılına kadar bir demo tesisi kurma üzerinde çalışmalarımız aralıksız sürüyor. Hem enerji verimliliği hem de katma değeri yüksek yeni ürünlerin üretimi için yatırımlar da tüm hızıyla ilerliyor. Bu aksiyonları göz önüne aldığımızda kısa sürede elle tutulur, ciddi iş hamleleri gerçekleştirdik”.

“Sürdürülebilir bir dünya için değişiyoruz”

Yelmenoğlu, “Sürdürülebilirlik konusunda birçok yeni veriyi kamu ile paylaşmaya başladık. Şeffaflığa ve açık bilgi paylaşımına çok önem veriyor ve bunu daha da arttırmayı hedefliyoruz. 2021 yılında sürdürülebilirliğe yönelik çalışmalarımız sonucunda, FTSE4Good, MSCI ESG Rating, BİST SE (Refinitiv), Sustainalytics ve Vigeo Eiris, Bloomberg GEI gibi endekslerde değerlendirme skorlarımızda ortalama %22 gelişme kaydettik. Diğer yandan, 2022 yılında İklimle Bağlantılı Finansal Beyanlar Görev Gücüne (TCFD) destek veren küresel şirketler arasında yerimizi alarak, iklim risklerinin daha etkin ve bilinçli yönetilmesi ile ilgili kapsamlı tavsiyeleri şeffaf bir şekilde aktarma fırsatına sahibiz. 60 yılı aşkın köklü birikimimizden aldığımız güçle ‘Enerjimiz Geleceğe’ diyerek başlattığımız yolculuğumuzda, geleceğin enerjisini üretmek için dönüşüyor, sürdürülebilir bir dünya için değişiyoruz” ifadesini kullandı. 2050 Karbon Nötr yolculuğunda önemli bir başlık olan “Sürdürülebilir Rafinaj” alanında güçlü adımlar atmayı sürdüreceklerini belirten Yelmenoğlu, “Portföyümüzü çeşitlendirmek üzere elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz” dedi.

“İnsan Kaynakları projemiz Future Fit ile 2030 vizyonuna hazırlanıyoruz”

İnsan Kaynakları projemiz “Future Fit projesi ile organizasyonumuza daha bütünsel bakarak, gelecekte ihtiyacımız olacak yeni rol ve yetkinlikleri tanımlayarak, çalışma arkadaşlarımızı bu rollere hazırlayacak yeni beceri kazandırma programlarını devreye alıyoruz” diyen Yelmenoğlu, “Future Fit projemizin, Stratejik Dönüşüm Planımızda yer alan 2030 yılında ‘Sürdürülebilir, Rekabetçi ve Geleceğe Hazır bir Tüpraş’ hedefimizi destekleyen kültür dönüşümü için de çok önemli bir başlangıç olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca, Projemizi sürekli iyileştirme çalışmaları ve onu besleyen platform yapılanmaları ile bizi geleceğe taşıyan dinamik bir iş listesi olarak görüyoruz. Girişimcilik, inovasyon, açık inovasyon ve start-up entegrasyon ile bugünün ve yarının işlerine yönelik çalışmaları da yürütüyoruz. Aynı zamanda yerli ve yabancı girişimlerin yenilikçi teknolojilerini rafinerilerimizde deneyimleyerek iş birliği geliştirmeye devam ediyoruz” dedi.

“2022 yılından itibaren her yeni işe alımda, iki kişiden birinin kadın olmasını hedefliyoruz”

Sürdürülebilir bir dünya ve geleceğin enerjisi için dönüşümü gerçekleştirirken, sadece ekonomik büyümeye değil, toplumsal etki alanında fayda yaratmaya odaklandıklarına dikkat çeken Yelmenoğlu“Eşitlik için Enerjimiz Bitmez’ diyerek bir yola çıktık ve bu doğrultuda; kapsayıcı, adil, insan haklarına saygılı ve emniyetli bir çalışma ortamını tüm süreçlerimizin merkezinde tutuyoruz, dedi.

Mesleklerin cinsiyeti olmadığına inanan bir şirket olarak; sektörümüzde öncü bir uygulamayla, sahada kadın teknisyenler ve operatörler istihdam ediyoruz. 3 yıl önce, ilk kez Batman’da olmak üzere, İzmit, Kırıkkale ve İzmir rafineri sahalarımızda kadın operatör ve teknisyenlerimiz aramıza katıldılar. Rafineride kadın mühendislerimiz hep vardı ancak sahada vardiyalı kadın çalışma arkadaşlarımızın da işe başlaması, hem sektörümüz hem de şirketimiz adına öncü ve örnek bir uygulama oldu. Erkek egemen olduğu düşünülen bir iş kolu için bu cesur adımı atmaktan büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz. 2022 yılından itibaren her yeni işe alımda, iki kişiden birinin kadın olmasını hedefliyoruz. Diğer yandan, yetenek havuzumuzun ise yüzde 53’ünü kadın çalışma arkadaşlarımız oluşturuyor. Bugün, Mühendislik, Ar-Ge, İnovasyon, Hizmet Tasarımı ve Bilişim Teknolojileri alanlarında yüzde 24 olan çalışan kadın oranımızı, 5 yıl içinde yüzde 40’a çıkarmayı, amaçlıyoruz. Yine öncü bir uygulamayla, şirketimizde geçen yıl Çeşitlilik, Eşitlik, Kapsayıcılık (ÇEK) Komitesini kurduk ve ÇEK Politikamızı yayımladık. Komitemiz bu alandaki faaliyetlerimizi yaygınlaştırarak güçlendirmek üzere çalışmalarını sürdürüyor. Tüm bu çabalarımızla Bloomberg’in Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Endeksi’nde yer aldığımızı da mutlulukla belirtmek isterim” dedi.

Tüpraş, 2022 yılında Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Nesiller Boyu Eşitlik Forumu’nda  “Teknoloji ve İnovasyonda Kadın Programı” ile 5 yılda, 100 bin kız öğrenciye erişim taahhütlerini paylaştı  

Koç Holding’in Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Nesiller Boyu Eşitlik Forumu’ndaki küresel liderliği kapsamındaki taahhütlerine katkı sağlamak üzere, Teknoloji ve İnovasyonda Kadın Programı’nı geliştirdiklerini belirten Yelmenoğlu; yürüteceğimiz farklı eğitim projeleriyle 5 yılda, 90 bini ortaokul, 10 bini üniversite olmak üzere toplam 100 bin kız öğrenciye ulaşmayı taahhüt ettiklerini ifade etti.

Tüpraş Teknoloji ve İnovasyonda Kadın Programı ile kız çocuklarının STEM (Fen, Teknoloji, Mühendislik, Matematik) alanlarında çalışma potansiyellerini ortaya çıkartmayı ve teknoloji ve inovasyon ekosistemine erişimlerini kolaylaştırmayı amaçlıyor. Şirket, programın ilk adımını Batman Üniversitesi iş birliğiyle, “Genç Beyinlerde İnovasyon ve Kadın Girişimcilik Eğitimleri” ile başlattı. Eğitim Programı üniversitelerde girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmayı, öncelikle kız öğrenciler başta olmak üzere gençlerin teknoloji ve inovasyon ekosistemine erişimlerini kolaylaştırmayı amaçlıyor. Tüpraş, takip eden yıllarda faaliyet gösterdiği iller olan Kocaeli, Kırıkkale, İstanbul ve İzmir’deki üniversitelerle de iş birlikleriyle programı yaygınlaştırmayı hedefliyor.

KİK Şikâyet Bedelinin İadesi? 

KİK Şikâyet Bedelinin İadesi? 

26/11/2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7421 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 53 üncü maddesinde değişiklik yapılmış ve anılan Kanun’a geçici 21 inci madde eklenmiştir.

Bu düzenlemelerle, Kamu İhale Kurulu kararıyla itirazen şikâyet başvurularındaki iddialarının tamamında haklı bulunan başvuru sahiplerine;

  • 26/11/2022 tarihinden sonra alınan Kurul kararlarına yönelik olarak, kararın başvuru sahibine bildirimini izleyen günden itibaren 30 gün içinde,
  • 26/11/2022 tarihinden önce alınan Kurul kararlarına yönelik olarak ise bu tarihi izleyen günden itibaren 30 gün içinde (26/12/2022 tarihi dahil bu tarihe kadar),
Ücretsiz Hoşgeldin Üyeliği ile bu yazının tam metnini okuyabilirsiniz.
Hesap Oluştur

Uluslararası Dijital ve Yeşil Dönüşüm Konferansı | 16-17 Aralık 2022

Uluslararası Dijital ve Yeşil Dönüşüm Konferansı: Teknolojik, Sosyal ve Ekonomik Yönler”, bilimsel araştırmaları teşvik etmek amacıyla İnovasyon için Eğitim Vakfı tarafından düzenlenmektedir.

Konferans, akademisyenlerin multidisipliner konulardaki araştırma sonuçlarını İngilizce ve Türkçe olarak sundukları ve tartıştıkları çevrimiçi bir konferanstır. Konferansın ana teması “Dijital ve Yeşil Dönüşümün Geliştirilmesi için Politika ve Stratejiler“dir.

Konferans, inovasyon, teknoloji, sürdürülebilirlik, sosyal ve ekonomik gelişmeler alanlarındaki son gelişmeleri çok disiplinli bir bakış açısıyla tartışmak üzere sosyal bilimlerin farklı alanlarından akademisyenleri bir araya getirmeyi amaçlamaktadır.

Bildiri göndermek ve katılım için konferans web sitesini ziyaret edebilirsiniz:
http://icdgt2022.conferenceofdigitalandgreentransformation.org

Bilimsel tartışma ve gelişime katkı sağlayacak bu konferansa katılımınızdan onur duyacağız.
Konferans Düzenleme Kurulu

Konferansın Temaları

Akademik ve Tekno-Girişimcilik Sağlık Teknolojisi Akıllı Hizmetler ve Sistemler
Eklemeli Üretim Sağlık Turizmi Sosyal İnovasyon
Genel Amaçlı Teknolojilerdeki Gelişmeler Sağlık Yönetimi Sürdürülebilir ve Yeşil Ekonomi Politikaları
Algoritma ve Algoritmik Tasarımlar İnsan-Bilgisayar Etkileşimleri Sürdürülebilir Girişimcilik
Alternatif Enerji Kaynakları İnsan Kaynakları Sürdürülebilir ve Yeşil İnovasyon
Yapay Zeka ve Uygulamaları Endüstriyel Tasarım Sürdürülebilir ve Yeşil Yatırımlar
Yapay Sinir Ağları ve Genetik Algoritmalar Endüstri 4.0 ve Sürdürülebilirlik Sürdürülebilir ve Yeşil Pazar
Artırılmış Gerçeklik Sürdürülebilir Kalkınma için İnovasyon ve Girişimcilik Sürdürülebilir ve Yeşil Üretim
Otonom Robotlar Yenilik Yazılım Geliştirme
Büyük Veri Analitiği Savunma Sanayindeki Yenilikler Stratejik Teknoloji Yönetimi
Blok zinciri Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Tedarik Zinciri Dijitalleşmesi
Blockchain Kanunu ve Düzenlemeleri Uluslararası Yarışma Tedarik Zinciri Dönüşümü
Blockchain Teknolojisi İyi Tarım ve Hayvancılık Uygulamaları Sürdürülebilir ve Çevre Dostu Ürün ve Hizmetler
Marka Yeşil Enerji Sürdürülebilir Yeşil Teknoloji
Döngüsel Ekonomi Yeşil Üretim Sürdürülebilir Kalkınma ve Yeşil Ekonomi
İklim Değişikliği Yeşil Ambalaj Sürdürülebilir Kalkınma
Bulut Sistemleri Yeşil Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Değer Zinciri Sürdürülebilir Enerji
Ticarileştirme ve Markalaşma Yeşil Dönüşüm Sürdürülebilir ve Tüketim
Kurumsal Sürdürülebilirlik Yeşil Düzenlemeler Sürdürülebilir Yönetişim
Siber güvenlik Uluslararası Yeşil Ekonomi Hukuku Sürdürülebilir Akıllı Şehirler
Kripto para birimi Hizmetlerin İnterneti Sürdürülebilir Akıllı Uygulamalar
Veri madenciliği Nesnelerin İnterneti Sürdürülebilir Turizm ve Dijitalleşme
Tasarım ve İletişim Dijitalleşme Kanun ve Yönetmelikleri Sürdürülebilir Ticaret ve Çevre
Tasarım Yöntemleri Liderlik Sürdürülebilir Ulaşım
Tasarım Stratejileri Metaverse Sürdürülebilir Atık Yönetimi
Bilgi ve İletişim Teknolojilerindeki Gelişmeler Nükleer Teknolojiler Sağlık ve Yaşam Bilimlerinde Teknolojik Gelişmeler
Dijital Finans, Bankacılık ve Sigortacılık Çevrimiçi hizmetler Teknolojik İnovasyon
İş Dünyasının Dijital Dönüşümü: Endüstriyel Çözümler Açık İnovasyon Teknoloji ve Ticaret Dönüşümü
Dijital Dönüşüm Patent ve Bilgi Birikimi Geliştirme Teknoparklar
Dijital İkiz Performans Teknolojik Buluşları İnovasyona Dönüştürmek
Dijitalleşme Süreç İnovasyonu 3D Baskı
İşletmelerde Dijital Yönetim Ürün İnovasyonu Üniversite-Sanayi İşbirliği ve İnovasyon
Uzaktan İşletme ve Eğitim Teknolojileri Üretkenlik ve Verimlilik Kullanıcı Odaklı Tasarım
Drone ve İnsansız Hava Araçları Üretim Yöntemleri Sanal Sistemler
Ekonomi ve Endüstri 4.0 Prototipleme ve Bilgisayar Modelleme Dijital Ortamda Görselleştirme
Ekonomik Verimlilik ve Yeniliklerin Sosyal Sonuçları AR-GE Atık Yönetimi
E-Ticaret Yenilenebilir Enerji Kaynakları Gençlik ve Kadın Girişimciliği
Girişimcilik Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Değer Zinciri Dijital ve Yeşil Dönüşümle İlgili Diğer Konular
Üniversitelerde Girişimcilik ve İnovasyon Sektörel Teknolojiler ve Yenilikler
Girişimcilik ve Stratejik Yönetim Güvenlik Teknolojileri
Çevre Ekonomisi Akıllı Binalar
Çevre Dostu Teknolojiler Akıllı Şehirler
Ergonomi ve Erişilebilirlik Akıllı Şirketler
Etik Akıllı Fabrikalar
Finansal Teknolojiler Akıllı Laboratuvarlar
Yeşil Ekonominin Finansmanı Akıllı Malzemeler
Esnek Çalışma Akıllı Ürünler
Dijital Dönüşümde Bir İşletmenin İşlevsel Yönetimi
Gıda Arz Güvenliği

 

 

Kayıt Formu

Kayıt için Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası ve 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) Usul ve Esasları Uyarınca Kişisel Verilerinizin Korunması Hakkında Müşteri Aydınlatma Metnin okunması ve kabul edilmesi gereklidir.