Beyin Fırtınası – Pazarlık Taktikleri

Beyin Fırtınası Müzakere Pazarlık Taktikleri

MÜZAKERE TEKNİKLERİ VE PAZARLIK BECERİLERİ EĞİTİM YAZI DİZİSİ

– > PAZARLIK MASASI ve PAZARLIK TAKTİKLERİ

“If you are not at the table, you are on the menu”.

Beyin Fırtınası – Pazarlık Taktikleri

Prof. Dr. Murat ERDALmerdal@istanbul.edu.tr
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Program Başkanı
www.muraterdal.com

Beyin Fırtınası Müzakere Pazarlık TaktikleriBeyin fırtınası, belirli konu hakkında birden fazla katılımcının bir araya gelerek, eşit söz hakkı ve saygı içerisinde eleştirilmeksizin serbestçe fikirlerini tane tane paylaşmasıdır. Kalite, ar-ge, üretim ve bilişim bölümlerinde sıklıklar başvurulur.
Beyin fırtınası iyi uygulanması halinde;

  • Bölümler ve çalışanlar arasında iletişimi güçlendirir.
  • Yaratıcılık ve problem çözme kültürünü kuvvetlendirir.
  • Sorunlarla yüzleşmeye imkan tanır.
  • Açıklık, katılımcılık ve ekip ruhu sağlar. Anlaşmazlıklar varsa çözüm fırsatı meydana getirir.
  • Katılımcıların grup içerisinde kendisini ifade etmesi önemlidir. Özgüveni yükseltir.
    Değerli hissettirir. Kurum aidiyetini kuvvetlendirir.
Makaleye tam erişim için profesyonel üyelik gereklidir. “Abonelik” sekmesinden işlemlerinizi tamamlayarak okumaya devam edebilirsiniz. Üye iseniz giriş yapınız.
Hesap Oluştur
Yöneticiler Için Müzakere Teknikleri Ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Müzakere Teknikleri Ve Pazarlık Eğitimi
Yöneticiler için Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi. İleri Seviye Eğitim Teklif Almak için: egitim@satinalmadergisi.com

Her gün mesleki gelişiminize 15 dakika zaman ayırın.

MÜZAKERE TEKNİKLERİ VE PAZARLIK BECERİLERİ – EĞİTİM YAZI DİZİSİ

PAZARLIK TAKTİKLERİ

TESTLER

 ANKET

Kitap Önerileri :

  • MÜZAKERE TEKNİKLERİ ve PAZARLIK BECERİLERİ (E-Kitap 2. Baskı), Prof. Dr. Murat ERDAL, Erişim için profesyonel üyelik işlemlerinizi tamamlamanız gerekmektedir.
  • SATINALMA ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ, Prof. Dr. Murat ERDAL, (Beta Yayıncılık),  4. Baskı.

-> ŞİRKET EĞİTİMLERİNİZ İÇİN TEKLİF ALIN -> egitim@satinalmadergisi.com 

Çalışan Deneyimi

Çalışan deneyimi (Employee Experience-EX) çalışanların çalıştıkları işletmeyle olan etkileşimlerine ilişkin algılarının tamamı olarak değerlendirilir. Aslında bir çalışanın işletmeye verdiği değerler toplamını tanımlar. Çalışan deneyimi işletmelerin en iyi yetenekleri çekmesine, bulmasına ve elde tutmasına yardımcı olan bağlılığı yüksek çalışanlar oluşturmaya yönelik bir insan kaynağı pratiğidir. İşletmelerin etkili müşteri deneyimi oluşturmadan önce etkili bir çalışan deneyimi inşa etmesi gerekir. Nitekim Apple, Starbucks, Google, Amazon gibi işletmelerin kusursuz sayılabilecek müşteri deneyimlerinin arkasında çalışan memnuniyetini içeren çalışan deneyimi bulunmaktadır.

İşletmelerin gelecekte çalışacak olan ve şu anda çalışan yeteneklere sunacakları deneyim işletmelerin başarısını doğrudan etkileyecektir. Deneyim işletmelerin online ortamlarda, web sitesinde, sosyal medyada nasıl sunduğu ile başlayıp; mülakat, işe alım, ilk günler, eğitimler, çalışma, çalışma esnasındaki olaylar vb. ile devam etmektedir.

Çalışanlar daha iyi deneyimlere sahip olarak işletmenin gönüllü avukatı ve/veya gönüllü bir marka elçisi olmaktadırlar. İşletmelerin deneyim odaklı bir İKY odağında çalışan deneyimi oluşturmaları ve sürdürülebilirliğini sağlamaları için;

  1. Güven İklimi: Çalışanlara yönelik bir güven ikliminin oluşması gerekmektedir. Çalışan deneyiminin özünde yer alan güven iklimi oldukça yüksek bir potansiyelde deneyimi inşa etmektedir.
  2. Esneklik: Çalışanların deneyimleri daha etkin yaşamaları için esnek hareket edebilmelerine ihtiyaçları vardır. Bu esneklik için de özellikle inovasyon konusunda çalışanların desteklenmesi gerekmektedir.
  3. Değerlerin İletişimi: İşletme sahip olduğu değerleri çalışanlara yansıtarak deneyimin içine değerlerin girmesini sağlamalıdır. Bu değerler deneyimi daha etkin kılmakta ve çalışanların deneyimi daha fazla benimsemelerine yol açmaktadır.

Günümüz yeni normalinde işletmelerin çalışanların deneyimlerini etkin bir şekilde kullanmaları için öncelikle çalışanların önceliklerinin değiştiğinin farkına varmaları gerekmektedir. İkinci olarak çalışanların deneyimleme alanı değişmektedir. Değişen deneyim alanı işletme içinden ev içine ve/veya uzaktan çalışmaya kısmen evrilmiş ve bu evrilme devam edecek niteliktedir. Bu evrilmeyi iyi okumak gerekmektedir. Üçüncü olarak deneyimleme şekli değişmektedir. Deneyimlemede çalışma alanı daralırken çalışma süresi uzamaktadır. Bu değişiklik haliyle çalışanın deneyimleme tarzını etkilemektedir. Bütün bu unsurların dikkate alınarak çalışan deneyimine ilişkin işletmelerin eylem planları hazırlamaları ve deneyimin haritasının çıkarılarak inşa edilmesi gerekmektedir.

Kaynak ve ayrıntılı okuma önerisi: Aşağıdaki eserl(er) konu ile ilgili kaynak ve bilgilendirmeyi artırmaya yöneliktir.

  • Sezgin, C., Erdem, J. ve Aksoy, E. D. Bildiklerinizi Unutun Çalışan Deneyimi 201. Deloiite Raporu-Mayıs 2020.
  • Maylett, T. ve Wride, M. (2017). The Exployee Experience. Wiley.
  • Baş, A. (2021). Çalışan Deneyimi ve Yeni İnsan Kaynakları Yönetimi. Ankara: Nobel.

İş Hayatında Başarının Anahtar Faktörü: Profesyonel Zekâ

İş Hayatında Başarının Anahtar Faktörü: Profesyonel Zekâ
Dr. Öğr. Üyesi Gözde MERT
Nişantaşı Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi
İşletme Bölüm Başkanı & Gözde Araştırma Şirketi Kurucusu

“Eğitim, sizin iyi bir işe sahip olmanıza katkıda bulunur. İş sahibi olmak ise size, refah sağlar. İş hayatı sizin mantıksal zekâ (IQ), duygusal zekâ (EQ) ve özellikle profesyonel zekâya (PQ) sahip olmanızı zorunlu kılar.” Dr. Gözde MERT

Profesyonel zekâ (PQ) kavramı ilk olarak Prof. Dr. Hakan Yöney tarafından 2007 yılında ortaya konmuştur. Profesyonel zekâ; iş hayatında başarıya ulaşmayı sağlayan zihinsel becerilerin bütünü olarak ifade edilmektedir (Şekil 1).

Kaynak: Mert, 2017: 93.

Profesyonel zekâ; özyönetim, beyinsel esneklik, zihinsel durum, motivasyon, zihinselleştirme, farkındalık, insiyatif, yaratıcı beyin, pozitif etkileşim ve profesyonel ben olmak üzere toplam 10 bileşenden oluşmaktadır. İş görenlerin bu özellikleri, kurumun performansını ortaya koymaktadır. Profesyonel zekâ, geliştirilebilir ve artırılabilir bir yapıdadır. Kendisinden bekleneni veremeyen ve iş ortamını olumsuz etkileyen bir kişi, PQ bileşenlerini içeren bir eğitim programıyla önemli bir derecede performans ortaya koyabilir (Şekil 2).

Kaynak: Mert, 2017: 94.

Kişilerin PQ seviyesinin artırılması, örgütün toplam zekasını artırmaktadır. İşletmenin PQ artışı ise, verimliliğin artmasına, giderlerin düşmesine, müşteri ilişkilerinin gelişmesine, krizlerin kolay geçiştirilmesi gibi önemli gelişmelere neden olmaktadır.

Kaynak: Mert, 2017: 95.

PQ’nun geliştirilmesindeki amaç, iş hayatında iş görenlerden kaynaklanacak olumsuzlukları en aza indirmek, olumlu hususların devamını sağlamaktır (Şekil 3). PQ’nın diğer amaçları ise, iş görenin potansiyelini değerlendirmek, iş ortamını daha verimli, zevkli ve sağlıklı hale getirmektir.

Detaylı bilgiler için aşağıdaki kitapları okuyabilirsiniz.

Mert, G. (2017). Organizasyonlarda Bireysel Hafıza, Artikel Yayıncılık, İstanbul. www.gozdemert.com/ebook/BH.pdf

Yöney, H. (2014). Profesyonel Zekâ, Remzi Kitabevi, İstanbul.

Dövizli İşlemde Kur Belirlenmesindeki Kıstaslar

Dövizli İşlemde Kur Belirlenmesindeki Kıstaslar

Her hafta satın alma ve tedarik yöneticileri için önemli mali, vergisel veya finansal konulara dokunuyoruz. Bu haftaki yazıda, dövizle yapılan ticari işlemlerde hangi kurun baz alınması gerektiğiyle ilgili bilgiler vermek istiyorum. Bu konuda, muhasebe, operasyon ve satış birimleri arasında bazen iletişim eksikliği olabiliyor.

Yurtiçi ve yurtdışı firmalarla yapılan dövizli işlemlerde döviz kurları ve kayıtların, firmaların mali tablosuna zarar vermemesi ve vergisel riske neden olmaması adına dikkatle uygulanması gerekir.

Dövizli alım ve satımı bolca olan firmaların çokça ziyaret ettiği, istatistik ve verileri sağlıklı bir şekilde çektiği TCMB’nin bir internet sitesi bulunmaktadır. Verileri, çok sade ve güzel bir ara yüzle, doğru şekilde, bizlere sunan bu sitede tüm kurların günlük bazda, alış ve satışlarını bulabilirsiniz.

Aynı zamanda Maliye Bakanlığı her yıl, biri efektif diğeri de döviz alış olmak üzere iki kur ilan etmektedir. Peki nedir bu kavramlar? Gelin, kısaca inceleyelim;

  • Efektif alış kuru:
    • Efektif alış kurları, mükelleflerin nakit yabancı paraları için uygulanmaktadır.
    • Banka hesaplarında fiziki olarak tutulan yabancı paralar da efektif alış kuru ile değerlenmektedir.
  • Döviz alış kuru:
    • Döviz alış kurları ise nakit olmayan yabancı paralar için uygulanmaktadır.
    • Bu şekilde değerlenen yabancı paralara, yabancı para cinsinden düzenlenen mektuplar, senetler ve diğer kıymetli evraklar örnek gösterilebilir.

Genel olarak kur belirlemesindeki kıstaslar şu şekildedir;

  • Yurtiçi firmalardan yapacağınız dövize endeksli mal alımlarına istinaden düzenlenen sözleşmede döviz kurunun taraflarca belirlenmesi halinde, (avans olarak yapılan ödemeler de dahil) düzenlenecek satış faturalarında Türk lirası karşılığının gösterilmesi şartıyla, sözleşmede belirlenen döviz kuru üzerinden ilgili bedelin Türk lirasına çevrilerek defter kayıtlarına geçirilmesi,
  • Mal ithalatında, mal bedeli ile mal bedeli üzerinden Gümrük Makbuzu üzerinde hesaplanan Gümrük Vergisi ve KDV’nin hesaplanmasında 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 30. maddesinde belirtilen T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru geçerli olacağından, mal bedeli ve söz konusu vergilerin T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden Türk lirasına çevrilerek defter kayıtlarına geçirilmesi gerekir.
  • KDV’de en önemli ihtilaf konularından biri olan kur farklarında KDV konusu da diğer önemli bir konudur. En son Maliye Kanun’u değiştirerek kur farklarının da KDV’ye tabi olduğunu Kanun’a işlettirmiştir.
  • Buna göre firmalardan yapacağınız dövize endeksli mal alımlarına istinaden taraflarca mal alım sözleşmesinde döviz kurunun belirlenmemiş olması ve satış faturasında mal bedelinin T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanması durumlarında, ödeme için taraflarca döviz kuru belirlenmediğinden düzenlenecek satış faturalarındaki bedelin T.C. Merkez Bankası döviz alış kuruüzerinden Türk Lirasına çevrilerek defter kayıtlarına geçirilmesi, ayrıca fatura düzenleme tarihinden, ödemenin gerçekleştiği tarihe kadar lehinize oluşan kur farkları için şirketinizce satıcıya, aleyhinize oluşan kur farkları için ise satıcı tarafından adınıza fatura düzenlenerek, teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran üzerinden KDV hesaplanması gerekmektedir.
  • Son olarak dövizli kağıtlarda damga vergisi tarafına bakalım. 35 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Tebliğinde, vergiye tabi kâğıdın yabancı para cinsinden düzenlenmesi halinde kâğıt üzerinde yer alan dövizin, kağıdın düzenlendiği tarihtekiC. Merkez Bankasınca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre bulunacak Türk Lirası karşılığı üzerinden damga vergisinin hesaplanacağı, damga vergisi miktarının “azami tutarı” aşıp aşmadığı hususunun buna göre dikkate alınacağı belirtilmiştir.

Ticari hayatımızın her alanında kendine yer bulan dövize nasıl muamele edilmesi gerektiğini ve buna bağlı olarak nasıl bir aksiyon alınması gerektiğini çok iyi kavramamız gerekmektedir.

Konu, sadece mali işler ve denetim elemanlarını değil, alım-satım yapan, sözleşme düzenleyen, yoğun bir şekilde dövizli işlem yapan operasyon ve saha ekiplerini de ilgilendirmektedir.

Aşırı Düşük Sorguda Açıklama İstenilecek İş Kalemleri Analiz Formatına Yer Verilmemesi

Anahtar Kelimeler; aşırı düşük teklif, açıklama, sınır değer, analiz formatı

İtirazen Şikayet Konusu; ihale üzerinde bırakılan istekli tarafından sunulan aşırı düşük teklif açıklamasının bazı gerekçelerle uygun olmadığı iddia edilmiştir.

Kamu İhale Kurulu Kararı Özeti; 08.07.2021 tarihli ve  2021/UY.II-1389 sayılı Kurul kararına göre; İdare tarafından teklifi sınır değerin altında kalan istekliye gönderilen aşırı düşük teklif sorgulama yazısı incelendiğinde, açıklama istenilen 65 adet iş kalemi, açıklama istenilen ve istenilmeyen analiz girdileri ile nakliye cetveline yer verildiği ancak açıklama istenilecek iş kalemlerine ilişkin analiz formatlarına yer verilmediği görülmüştür.

İdarece yaklaşık maliyet hesaplamasına dayanak teşkil eden belgeler incelendiğinde ise, açıklama istenilecek iş kalemlerine ilişkin analiz formatlarının düzenlendiği, söz konusu analiz formatları incelediğinde idarenin kamu kurum ve kuruluşlarına ait analiz formatlarını esas aldığı, ancak bazı analiz formatlarına yeni girdiler eklenilerek içeriğinin değiştirildiği yukarıda belirtildiği üzere aşırı düşük teklif sorgulama yazısı ekinde yer almayan analiz formatlarına isteklilere gönderilen ihale dokümanında da yer verilmediği görülmüştür.

Aşırı düşük teklif açıklamalarının sağlıklı şekilde yapılabilmesi ve bu açıklamanın mevzuata uygunluğunun incelenebilmesi için idarece aşırı düşük teklif sorgulamasının tam ve doğru yapılması önem arz etmektedir.

Kamu İhale Genel Tebliği’nin 45.1.4’üncü maddesinin son fıkrasından, yapım işi ihalelerinin aşırı düşük teklif açıklamalarında kullanılmak üzere, idarelerce açıklama istenilen iş kalemleri için analiz girdi ve miktarlarının yer aldığı analizlerin hazırlanarak ihale dokümanı kapsamında veya aşırı düşük teklif açıklama isteme yazısı ekinde verilmesi gerektiği, ancak başvuru konusu ihalede açıklama istenecek 65 adet iş kalemi için mevzuata uygun hazırlanacak analizlere ihale dokümanı kapsamında ya da isteklilere gönderilen aşırı düşük teklif açıklama isteme yazısı ekinde herhangi bir analiz formatına yer verilmediği tespit edilmiştir.

İdare tarafından açıklama istenilen analiz girdileri listesi ve açıklama istenilmeyen analiz girdileri listesinin oluşturulduğu, ancak açıklaması istenilen 65 adet iş kaleminin analiz formatının aşırı düşük teklif açıklama isteme yazısı ekinde yer almadığı, bu durumda söz konusu iş kalemlerine ilişkin analizler olmadığından isteklilerce sunulan açıklamaların uygunluk denetimlerinin gerçekleştirilemeyeceği, idarece açıklaması istenilen iş kalemlerinin temel girdilerine (malzeme, makine, işçilik, diğer) kadar ayrıştırılmış şekilde analiz girdi cinsi ve miktarlarına yer verilmek suretiyle ve Tebliğ’in 45’inci maddesinde yer alan açıklamalara uygun şekilde analizlerin hazırlanarak yeniden aşırı düşük teklif sorgulaması yapılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Eş Yazar: Sinan Özesen

Sinan ÖZESEN, Özel sektörde çalışmasının ardından kamuda 2013 yılında Sosyal Güvenlik Kurumu’nda inşaat mühendisi olarak çalışmaya başlamış, 2014 yılından beri Kamu İhale Kurumu’nda kamu ihale uzmanı olarak çalışmaktadır. Kamu ihale mevzuatı eğitimi vermektedir. Kamu İhale Dünyası dergisinde yayımlanmış makaleleri bulunmaktadır.

E-Ticarette Omni Kanal Sipariş İşleme Stratejileri

İmalat ve hizmet sektöründeki işletmelerden farklı olarak ticaret sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin tedarik zincirlerine bakışı büyük oranda farklılaşmaktadır. Ticaret işletmelerinde satınalma/tedarik faaliyetleri üretimi desteklemek (buy to manufacture) amacıyla yapılmamaktadır. E-ticaret faaliyeti yürütüldüğünü de varsayarsak işletmenin tedarik zinciri yönetiminden beklentisi üretim işletmelerinin beklentilerine göre çok tabii olarak değişecektir.

E-ticaret işletmeleri satmak için satınalma (buy to sell) amacıyla ürün satın alımı yaparak ilgili satınalma kategorisinde hem karlılık amaçlamakta hem de tüketici ve endüstriyel alıcıların istek ve ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Bu ihtiyaçların yani alınan siparişlerin işlenmesi noktasında teknolojinin de getirdiği bazı imkanların kullanılarak verimlilik artışı sağlanması mümkündür. Klasik fiziksel satış mağazaları veya noktaları kanalıyla satışı yönlendiren işletmeler,  internet mağazası, mobil kanalı ve çağrı merkezi kanallarını da eklediklerinde her bir kanal için ayrı bir sipariş işleme stratejisi yerine omni-kanal (omni-channel) sipariş işleme stratejisi olarak tanımlayabileceğimiz stratejiyi uygulayabilirler.

Fiziksel mağazacılığa ilave olarak çok kanal üzerinden faaliyet gösteren işletmeler, lojistik ve tedarik zinciri yönetimi süreçlerini, her bir kanal için siparişleri ayrı ayrı yerine getirmek yerine tümünü entegre etme (çok kanallı sipariş karşılama) yoluna gidebilmekteler.

Omni-kanal sipariş işleme olarak belirtebileceğimiz bu strateji ile pazarlama literatüründe sıkça vurgulanan omni kanal pazarlama stratejileri ile karıştırılmamalıdır. Pazarlama, müşteriye farklı kanallardan erişim yollarını araştırırken, tedarik zincirinde omni-kanal sipariş işleme stratejileri ürünün zincirin ve stok noktalarının hangi aşamasında hazırlandığı ve teslimatının şekli ile ilgilenmektedir. Bu ancak şirket genelinde tüm kanallar boyunca envanterin tek ve bütün bir şekilde görünümünün (single view of inventory) mümkün kılınmasına bağlı olmaktadır.


E-Ticaret Tedarik Zinciri ve Omni-Kanal Sipariş İşleme konusunda detaylı bilgi için akademik araştırmamıza katılabilir ve 3 aylık Buyer Network öğrenme merkezi üyeliği ile E-Ticaret Sektör Raporunu 2020-2021 indirebilirsiniz.

E-TİCARET TEDARİK ZİNCİRİ ARAŞTIRMASINA KATILMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Omni-kanal sipariş işleme stratejilerini aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz:

OMNİ-KANAL SİPARİŞ İŞLEME
İnternetten Satın Al, Mağazadan Teslim Al Stratejisi:

Müşterilerimiz internet üzerinden verdikleri siparişleri, satış mağazamızdan teslim alabilirler. Sipariş mağaza içinde, mağaza stoğu kullanılarak hazırlanır.

İnternetten Satın Al, Mağazaya Teslim için Gönder Stratejisi:

Müşterilerimiz internet üzerinden verdikleri siparişleri, satış mağazamızdan hazır bir şekilde teslim alabilirler. Sipariş depo veya dağıtım merkezimizde hazırlanır. Müşterinin teslimatı alması için mağazaya için hazır bir şekilde gönderilir.

İnternetten Satın Al, Mağazadan Eve Teslim Stratejisi:

Müşterilerimizin internet üzerinden verdikleri siparişleri, müşteriye yakın mağazamızda hazırlanıp müşteriye teslim edilmektedir.

Omni-Kanal Dağıtım Merkezi Stratejisi:

Dağıtım merkezimiz hem mağazalarımıza ürün gönderimi yaparak mağaza stoklarımızı besler hem de doğrudan müşteri siparişlerini karşılar.

Omni-Kanal Stoksuz Satış Stratejisi:

Müşteri siparişleri stoksuz satış (drop shipping) stratejisi ile karşılanmaktadır. Ayrıca, tedarikçi stok bilgisinin alınamaması veya tedarikçinin elinde stok bulunmaması durumuna karşı bir miktar stok dağıtım merkezimizde ve mağazalarımızda bulundurulur ve siparişler karşılanır.

İnternetten Satın Al, Mağazaya İade Et Stratejisi:

Müşterilerimiz internet üzerinden verdikleri siparişleri mağazamıza teslim edebilirler. Mağaza ürünü yeniden mağaza içinde satışa sunabilir veya dağıtım merkezine gönderebilir.

İnternetten Satın Al, Teslimat Noktasından Teslim Al Stratejisi:

Müşterilerimiz internet üzerinden verdikleri siparişlerini belirlemiş oldukları uygun teslimat noktasından (üçüncü parti mağaza, teslimat dolapları vb.) teslim alabilirler.

 

E-Ticaret Tedarik Zinciri süreçlerine önümüzdeki yazılarda devam edeceğiz,

Keyifli Okumalar,

Adil ÜNAL
İstanbul Üniversitesi

Hafta ve genel tatil günlerine rastlayan mazeret izinleri nasıl kullandırılmalıdır?

İşçilere verilen mazeret izinleri daha önce ücretsiz iken, 4 Nisan 2015 tarihli ve 6645 sayılı yasada yapılan değişiklik sonucunda, 4857 sayılı İş Kanunu’nun Ek-2’nci maddesi ile ücretli hale getirilmiştir. Buna göre, işçiye; evlenmesi veya evlat edinmesi ya da ana veya babasının, eşinin, kardeşinin, çocuğunun ölümü hâlinde üç gün, eşinin doğum yapması hâlinde ise beş gün ücretli mazeret izni, verilir. Ayrıca, işçilerin en az yüzde yetmiş oranında engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisinde, hastalık raporuna dayalı olarak ve çalışan ebeveynden sadece biri tarafından kullanılması kaydıyla, bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar ücretli izin verilir.

4857 sayılı Kanunda ücretli hale getirilen mazeret izinleri iş günü olarak değil,  gün olarak düzenlendiğinden hafta ve genel tatil günleri ile çakışması halinde, tatil günleri mazeret izin günlerinden düşülmez. Örneğin, cuma günü eşi vefat eden işçiye verilen üç günlük mazeret izninin bir gününün tatil gününe (pazar) rastlaması durumunda, hafta tatili günü mazeret izin gününü uzatmaz. Mazeret izin süresi pazartesi günü sona erer.

Diğer taraftan, mazeret izinleri olaya bağlı bir hak olup, kural olarak doğduğu anda kullanılması gerekir. Nitekim Yargıtay’a göre, “Mazeret izinleri kural olarak doğduğu anda kullanılması gerekir. Kullanılmadığı taktirde yıllık ücretli izin gibi ücrete dönüşmez. Kaldı ki dosyada davacının açıkça bu izni kullanmayacağına dair beyanı mevcut olup nikah izin ücreti talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır” denilmek suretiyle ücretli mazeret izinlerinin kullanılmadıkları taktirde yıllık ücretli izne dönüşmeyeceğine de hükmetmiştir[1].

Ayrıca, 4857 sayılı İş Kanunu’nda açıklık olmamakla birlikte, yıllık izin süresine rastlayan evlenme, ölüm, doğum, doğal afetler, seminer ve diğer nedenlerle işçiye verilmesi gereken diğer izinler de yıllık ücretli izin günlerinden sayılmamalıdır. Bu izinlerin ücretli ya da ücretsiz olmasının bir önemi de yoktur[2].

Sonuç olarak, 4857 sayılı Kanun’un Ek 2’nci maddesinde ücretli mazeret izinleri, iş günü olarak değil, gün olarak düzenlenmiştir. Bu nedenle işçiye; evlenmesi veya evlat edinmesi ya da ana veya babasının, eşinin, kardeşinin, çocuğunun ölümü hâlinde üç gün, eşinin doğum yapması hâlinde ise beş gün ücretli mazeret izni verilir. Ücretli mazeret izinlerinin hafta ve genel tatil günlerine rastlaması halinde, tatil günleri mazeret izin günlerinden düşülmez. Ayrıca mazeret izin günleri kural olarak doğduğu anda kullanılması gerekir.

 

[1] Y9HD.9.3.2016 T., E.2014/30441, K.2016/5377 Legalbank.

[2] İNCİROĞLU, Lütfi, Sorulu Cevaplı İş Hukuku Uygulaması, İstanbul 2020, s.291.

Dövizin Fiyatı 9 Aydır Yerinde Sayıyor

DÖVİZİN FİYATLAMASI

Dövizin fiyatlaması piyasa dinamiklerine ve beklentilerine göre göre şekillenir. Bu dinamikler arasında;

  • Ülkemiz riskinin ne olduğu,
  • TCMB’nin net kullanılabilir döviz rezervleri
  • Ödemeler dengesi, dış borç stoklarımız
  • İthalat ve ihracat rakamları, dış ticaret açığımız
  • TCMB’nin uyguladığı para politikası ve faizler. Dövizin ve Türk Lirası’nın fiyatını etkileyen faktörler
  • Ülkemizdeki enflasyon rakamları

faktörlerini saymamız mümkündür.

Ülkemizdeki dövizin fiyatları yukarıdaki etkenler çerçevesinde kendisine yön bulmaktadır. En azından dövizin fiyatlarındaki artış seyri enflasyon oranından aşağı olmayacak şeklinde artış göstermesi piyasanın dengelenmesi açısından önemlidir.

DÖVİZİN FİYATLAMASININ İTHALAT VE İHRACAT RAKAMLARINA ETKİSİ

Kuşkusuz ki devlet teşviklerinin yanında, ihraç mallarının üretiminin maliyetleri çok önemlidir. Üretimin maliyetinden daha düşük bir fiyatla malların yurt dışına satılamayacağı aşikardır. Üretici – ihracatçı firmalar üretim maliyeti ile başa baş gelecek bir fiyatlama ile ürünlerini yurt dışına satmaya çalışıp, dövizdeki yükselişinden elde edeceği kur farkı gelirleri ile yetineceği de olabildiği zamanlar olabilmektedir. İhracatçı istese de arzu ettiği yüksek fiyatlama ile ürününü yurt dışına satma olanağı bulamaz zira global piyasalarda fiyata ve alternatif ürüne erişmek oldukça kolaydır. Yüksek fiyatta malını satmayı arzu eden ihracatçının Pazar kaybına uğrayacağı ve ürününün elinde kalacağı tartışılmaz.

Yukarıdaki iki grafiğe göz atıldığında, her iki grafiğin birbirini teyid ettiği görülmektedir. Haziran 2021 ayında üretim maliyetleri % 42.89 artmış Bu rakamlar TÜİK’e ait olup  TCMB sayfasından alınmış verileridir. Piyasanın rakamları öyle mi acaba? Üreticiler maliyetlerini en azından bu listedeki rakamlara göre şekillendirdiklerinde maliyetleri ortalama % 42.89 arttığına göre, yurt dışına verilecek ihracat fiyatlaması da o kadar artacak demektir. İmalatçı – ihracatçı ihraç ürünlerine % 42.89 maliyet zammını koyduğu taktirde, ihracatçımızın yurt dışına malını satamayacağı kesindir. Enflasyonist ülkede maliyetler bire bir ürün maliyetlerine yansıtıldığında pazar kaybolur, bu malı almak isteyen ithalatçı alternatif ürünlere yönelir. Global piyasalarda ürün fiyatlamasına ulaşmak hiç de zor değil.

Bunun yerine üretici ihracatçılar üretim maliyetlerini kendileri sübvanse ederek, aynı süre zarfında döviz kurlarındaki artışından para kazanma yoluna giderler. Tabii buradaki önemli husus; kurların normal seyrinde artış göstermesi ve kur artışının ihracatçıyı üzmemesi. Kurların artışının bir garantisi olmadığı gibi artış gösteren kurların yerinde kalmayacağı da ihracatçının riskleri arasında yer almaktadır. İhracatçıların kur dalgalanmalarına karşı kendilerini korumaları (hedging) tavsiye edebileceğim en güzel bir yoldur.

Kurların normal seyrinde hareket etmesi halinde piyasa dengeleri kendiliğinden oluşur, ihracatçı bu koşullarda fiyatlaması yapar, ithalat ise belli bir dengede kalır.

İmalatçı – ihracatçı firma üretim maliyetlerinin altında yurt dışına fiyatlama yapıp da, dövizin yükselmesinden bir medet beklemesi halinde, kurların yükselmesi ihracatçı bir nebze olsun kurtarır. Ama kurlar iki ileri – bir geri hareketlerle oynaklık içerisinde olması halinde ihracatçının;

  • Zor duruma düşeceği,
  • İhracatında süreklilik olmayacağı, olsa da ihracat rakamlarının azalacağı,
  • Bilançosunda beklenmedik zararlar olacağı,
  • Üretimini, ihracatını azaltıp, istihdamı da olumsuz yönde etkileyecek
  • Azalan ihracat ülkemiz döviz girdisini olumsuz etkileyecek,
  • Kazanamayan veya ihracat yapamayan ihracatçı devletimize daha az vergi ödeyecek, hem firma hem de ülke olarak kaybeden taraf olacağız.

Kasım 2020 ile Temmuz 2021 ayları arasındaki dolar grafiğini sizlerle paylaşmak istedim. Umutlarını dövizdeki kur artışına bağlayan imalatçı – ihracatçı firma, hele hele malını vadeli satmış ise tam bir hüsran yaşayacaktır. Kasım 2020 tarihinde Dolar Türk Lirası fiyatlaması C/8.5100 iken tam 9 ay sonra Dolar Türk Lirası fiyatlaması C/8.5500 civarındadır.


DÖVİZ KIVIRTIP DURMUŞ

Anlayacağınız döviz sahnede kıvırtıp durmuş, göbek atmış ancak ihracatçıya hüsran yaşatmıştır.


Dövizin neden bir arpa boyu yol kat edemediğini gayet iyi biliyorum. Nedenlerini bu yazımda ele almayacağım. Ancak dövizin yukarıdaki grafikte seyrettiği üzere bir ileri – iki geri oynaklık göstermesi ihracatçının canını yakacağı gibi burada asıl göbek atması, sevinçten ağızları adeta fiyonk olması gereken kişilerin ithalatçılar olduğunu söylemekten üzüntü duymaktayım. İthalatçı adeta 9 aylık süre zarfında aynı kurdan ithalat yapmaya devam etmektedir.

İHRACATIMIZ VAR AMA YA İTHALATIMIZ?

İşte dış ticaret rakamlarımız…

İhracatımız var ama ithalatımız daha fazla var. İthalatın daha fazla, ihracatın daha az olmasının nedenlerinin oldukça fazla olduğu gerçeğinin yanında, ihracatçıyı can elinden vuran önemli etken de ülkemizde belli bir enflasyon, üretim maliyetleri olmasına karşın, döviz kurların yaklaşık 9 aydır yerinde sayması, umutlarını döviz kurlarının enflasyon oranında yükselmesine bağlayan ihracatçılar için bir darbe, ithalatçılar için ise bir fırsattır.

REŞAT BAĞCIOĞLU

Komiser Columbo – Pazarlık Taktikleri

Komiser Columbo Müzakere Pazarlık Taktikleri
Komiser Columbo-Pazarlık Taktikleri

MÜZAKERE TEKNİKLERİ VE PAZARLIK BECERİLERİ EĞİTİM YAZI DİZİSİ

– > PAZARLIK MASASI ve PAZARLIK TAKTİKLERİ

“If you are not at the table, you are on the menu”.

Komiser Columbo Müzakere Pazarlık Taktikleri
Komiser Columbo-Pazarlık Taktikleri

Komiser Columbo – Pazarlık Taktikleri
Prof. Dr. Murat ERDAL
merdal@istanbul.edu.tr
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Program Başkanı
www.muraterdal.com

Müzakere teknikleri ve pazarlık becerilerinde bu hafta Komiser Columbo adı ile anılan pazarlık taktiğini inceleyeceğiz.

Amerika’da 1970’lerde ülkemizde ise 1980’li yıllarda televizyonda oynamış efsane detektiflik dizisi “Komiser Columbo”. Güçlü senaryoları ile baştan sona tüm izleyicileri ekrana kilitleyen bir dizi. Peter Falk tarafından canlandıran dizi müzakere literatürüne de çeşitli yönleri ile girdi.

Komiser Columbo’nun alışılmadık yönü karmaşık cinayetleri sakin bir yöntemle çözmesiydi. Moda sert polis karakterleri genelde uzun boylu, yakışıklı, karizmatik, kuvvetli ve silah kullanma becerisi ile ön plandaydı. Kirli Harry karakteri (Dirty Harry – Clint Eastwood) bu tipin en önemli temsilcisiydi. Yıllar sonra çekilen Seven filminde Detektif Mills (Brad Pitt) akıldan çok girişkenlik ve çatışmacı tutumuyla dikkat çekerken emeklilik aşamasında Detektif Somerset (Morgan Freeman) tecrübe, araştırma ve analizci yaklaşımları temsil ediyordu. Komiser Columbo dizisinin modern anlamda yakınlıkları ile Monk ve Sherlock Holmes verilmekle birlikte her bir karakter ve kurguların belirgin farklılıkları da taşıdığını kabul etmeliyiz.

PAZARLIK TEKNİKLERİ

Komiser Columbo karakteri ile başlayalım.

Makaleye tam erişim için profesyonel üyelik gereklidir. “Abonelik” sekmesinden işlemlerinizi tamamlayarak okumaya devam edebilirsiniz. Üye iseniz giriş yapınız.
Hesap Oluştur

Dizide sıklıkla görülen diğer pazarlık taktiklerini; eğer öyle ise, beyin fırtınası vb. ilerleyen haftalarda ele alacağım. Görüşmek üzere,

Yöneticiler Için Müzakere Teknikleri Ve Pazarlık Becerileri Eğitimi Müzakere Teknikleri Ve Pazarlık Eğitimi
Yöneticiler için Müzakere Teknikleri ve Pazarlık Becerileri Eğitimi. İleri Seviye Eğitim Teklif Almak için: egitim@satinalmadergisi.com

Prof. Dr. Murat ERDAL
merdal@istanbul.edu.tr

Satınalma dergisi içerisinde sektör çalışanlarının müzakere teknikleri ve pazarlık becerilerinin gelişimi için düzenli yer ayırmaya gayet ediyoruz. Dergi içerisinde çok sayıda makaleye ve ödüllü pazarlık vakalarına yer verdik. Geçmiş tüm sayılara online erişebilmek için https://satinalmadergisi.com/dijital-islem-merkezi/  sayfamızı ziyaret ediniz.

Bütün bu çalışmalar devam ederken satinalmadergisi.com web sitemiz içerisinde kısa kısa, günlük konuşma diliyle pazarlık yönetimi yazılarını bir seri halinde yayınlama kararı aldık. İlginizi çekeceğini umuyoruz.

Komiser Columbo Müzakere Pazarlık Taktikleri
Komiser Columbo-Pazarlık Taktikleri

Amacımız, farklı sektörlerde faaliyet gösteren işletme çalışanlarına rehberlik edebilmektir. Diğer taraftan sizlerin yönlendirmesine de ihtiyacımız var. Etkileşim bizim için çok kıymetli. Sahadan gelen bilgi ve tecrübe aktarımı bu sayfaları daha güçlü kılacaktır. Öneri, görüş ve yazılarınızı benimle editor@satinalmadergisi.com paylaşın. Sizleri yazarlarımız arasında görmek isteriz.

Her gün mesleki gelişiminize 15 dakika zaman ayırın.

MÜZAKERE TEKNİKLERİ VE PAZARLIK BECERİLERİ – EĞİTİM YAZI DİZİSİ

PAZARLIK TAKTİKLERİ

TESTLER

 ANKET

Kitap Önerileri :

  • MÜZAKERE TEKNİKLERİ ve PAZARLIK BECERİLERİ (E-Kitap 2. Baskı), Prof. Dr. Murat ERDAL, Erişim için profesyonel üyelik işlemlerinizi tamamlamanız gerekmektedir.
  • SATINALMA ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ, Prof. Dr. Murat ERDAL, (Beta Yayıncılık),  4. Baskı.

-> ŞİRKET EĞİTİMLERİNİZ İÇİN TEKLİF ALIN -> egitim@satinalmadergisi.com 

Kayıt Formu

Kayıt için Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası ve 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) Usul ve Esasları Uyarınca Kişisel Verilerinizin Korunması Hakkında Müşteri Aydınlatma Metnin okunması ve kabul edilmesi gereklidir.