Kinguin Indie Valley Bağımsız Geliştiricilerle Büyümeye Devam Ediyor

Kinguin’in bağımsız oyun geliştiricilerini desteklemek amacıyla başlattığı Indie Valley, Türkiye ve Avrupa’daki yapımcıları bünyesine katmaya devam ediyor

15.05.2017 – Dijital oyun mağazası Kinguin’in geçen yıl bağımsız oyun geliştiricileri ve yayıncıları için başlattığı Indie Valley programına katılan ve aralarında Türkiye’den geliştiricilerin de yer aldığı pek çok bağımsız geliştirici oyunlarını Kinguin’de yayınladı. Proje ikinci yılına girmeye hazırlanırken, bağımsız geliştiricilere oyunlarını kolayca oyunculara ulaştırma fırsatı sunmaya devam ediyor.

Indie Valley çerçevesinde piyasaya çıkan son oyun Polonya’lı Simulation Games Studio tarafından geliştirilen ve Fat Dog Games’in dağıtımcılığını üstlendiği Inner Voices oldu. Inner Voices birinci şahıs bakış açısından oynanan ve içerisinde korku ögeleri de barındıran bir macera oyunu.

Oyuncuları pek çok bulmacayla dolu, yarı randomize yapısıyla sürekli değişen ve her biri farklı zorluk seviyelerine sahip labirentlerin içine bırakan oyun, gizemli hikâyesini parça parça sunarken, oyuncuyu muhtemel 5 sondan birine götürecek bazı zor kararlar vermek zorunda da bırakıyor. Türkçe altyazı seçeneği de olan oyun geçtiğimiz hafta Kinguin ve Steam üzerinden satışa sunuldu.

Inner Voice haricinde sayıları gittikçe artan bağımsız Türk geliştiriciler de Indie Valley’e katılıp, oyunlarını kendi belirledikleri fiyat üzerinden Kinguin.net’te satışa sunuyorlar. Carnivore Games, Core Steel Game Studio, Crania Games, Kerim Kumbasar, KNP, Phoenix Game, Rocwise ve Oldmoustache Games Kinguin’in Indie Valley programına katılan geliştiricilerimiz arasında yer alıyor. Katılımcılara Kinguin’in geniş erişim ağını ve gelişmiş ödeme sistemlerini kullanma imkânı sunan Indie Valley’nin kapıları yeni geliştiricilere daima açık.

Kinguin Indie Valley’nin geliştiricilere sunduğu imkânlar hakkında daha fazla bilgi almak ve Indie Valley projesine dâhil olmak için https://www.kinguin.net/tr/indie-valley adresini ziyaret edin.

 

​TÜGİK Genel Başkanı Erkan Güral işsizlik rakamları değerlendirmesi

Türkiye’nin gösterdiği büyüme performansının bir getirisi olarak iş gücünün de nitelikli boyutlara yükselmesi gerektiğinin altını çizen Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Başkanı Erkan Güral, “Türkiye, son 15 yılda sahip olduğu güçlü istikrar sayesinde ekonomik ve siyasi ölçekte ciddi bir ivme kazanmıştır. Devletimizin sürdürdüğü başarılı ekonomik reformlar sayesinde dünyada parmakla gösterilen ülkemizde işsizlik, içinde “meslek edinme” ve “iradi işsizlik” olgularını da içeren çok yönlü bir sorundur. Hükümetimizin bu sorunların önüne geçebilmek adına attığı adımlar sayesinde, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının da katkılarıyla, yakın vadede hedeflenen seviyelere gerileyeceğini düşünüyoruz.” dedi.

“Hedef işsizlik oranlarında tek haneli rakamları yakalamak olmalıdır”

Açıklamasında Türkiye’deki işsizlik sorunun da hedefin tek haneli rakamları yakalamak olması gerektiğini vurgulayan Güral, Türkiye’nin işgücünü meslek edindirmeye yöneltecek bir devlet politikasına sahip olduğunu ve bu yönde hükümetin girişimiyle başlatılan topyekûn istihdam seferberliğiyle çok önemli adımlar atıldığını kaydetti. Özellikle cazibe merkezleri programının istihdama büyük katkılar sunmasını beklediğini ve gençleri meslek edindirmeye yönlendirecek uygulamaların hayata geçirilmesinin kilit bir önemi bulunduğunu belirten Güral, “Bu noktada özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının da devletimizi destekleyen adımlar attığını görüyoruz. Bu gelişme ülkemiz için, geleceğimiz için çok sevindiricidir. Meslek sorunumuzu, devletimizin politikasını destekleyerek, ülkemizin tüm kesimlerinin işin içine girmesiyle nihayete erdirebiliriz diye düşünüyorum. Biz TÜGİK olarak bu konunun destekçisi ve takipçisiyiz” diye ifade etti.

Doğtaş Kelebek Mobilya en başarılı ihracatçılar arasında!

Türk mobilyasını yurtdışında da başarıyla temsil eden Doğtaş Kelebek Mobilya, İstanbul İhracatçı Birlikleri tarafından düzenlenen 2016 yılı En Başarılı İhracatçılar Ödül Töreni’nde “Mobilya Sektörünün Başarılı İhracatçısı Ödülü’nü aldı! Doğtaş Kelebek Mobilya, sektördeki gücünü ve başarısını bu ödülle bir kez daha pekiştirmiş oldu.

10 Mayıs’ta Büyük Kulüp’te düzenlenen törende, Doğtaş Kelebek CEO’su Ersin Serbes’e mobilya sektörünün 2016 yılı başarılı ihracatçısı ödülünü Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükelçi takdim etti.

Türk mobilya sektörünün öncü firmalarından Doğtaş Kelebek, her geçen yıl büyüyen, dinamik ve yenilikçi yapısıyla dikkat çekiyor. Global pazardaki konumu gittikçe güçlenen Doğtaş Kelebek, ihracata yönelik çalışmalarına da hız kesmeden devam ediyor. 2017’de yüzde 50 büyüme hedefleyen firma, yüzde 10 civarında olan yurtdışı payını da yılsonunda yüzde 15’e çıkarmak istiyor.

Ödülle ilgili açıklama yapan Doğtaş Kelebek CEO’su Ersin Serbes; “Ustalıkla tasarladığımız ürünlerimizi, yurtdışındaki yatırımlarımızı ve yaygınlığımızı artırarak, uluslararası pazarlara tanıtma gayreti içerisindeyiz. Bu yılki ihracat hedeflerimiz de yüksek. Yeni pazarlara açılarak; dünyada yayılmaya, Doğtaş ve Kelebek gibi iki değerli markamızı uluslararası arenada daha fazla duyurmaya çalışacağız. Şu anda yurtdışında 32 ülkeye aktif ihracat gerçekleştiren ve yurtdışında 50 satış noktası bulunan bir firmayız. Geçtiğimiz ay Çin’de katıldığımız fuarda, Pekin merkezli bir firmayla prensipte anlaştık ve 4 yıllık iş planı ile pazara giriş stratejimizi belirledik. Deniz aşırı ülkelerin markalarımıza yoğun ilgisi var. Yaptığımız işbirlikleriyle Türkiye’nin prestijli mobilya şirketi olma yolunda yine büyük adımlar atmak istiyoruz. Türkiye’nin başarılı ihracatçıları arasında yer alarak ödüle layık görüldüğümüz için bir kez daha gurur duyduk. Ödüller başarılarımızı pekiştiriyor. Bu motivasyonla çalışmalarımıza hızla devam edeceğiz.” dedi.

Bulut bilişim hakkında 5 efsane!

Türkiye’nin en hızlı büyüyen veri merkezi Radore, son zamanlarda sıkça

konuşulan ‘Bulut Bilişim’ kavramı hakkındaki 5 efsaneye dikkat çekiyor

Temelleri 1950’li yıllarda atılmaya başlayan bulut bilişim kavramı, büyük teknoloji şirketlerinin bu alana yaptığı yatırımlarla önemli bir yol katetti. 2008’in ortalarına gelindiğinde ise bulut bilişim, bilgi teknoloji hizmetleri sektöründe hem kullanıcılar hem de tedarikçiler arasındaki ilişkiyi değiştirebilecek potansiyel oluşturarak, dünyada yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı. IDC, 2019 yılına kadar bulut bilişim altyapısının ve kurumsal BT altyapısının toplam harcamalarının %46 oranında olacağını tahmin ediyor. Son birkaç yıldır ülkemizde de yaygınlaşan bu teknoloji oldukça hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor.

İnsanlar etrafta dolaşan bunca bilgi ve hakkında konuşulan onca detay içinde kaybolurken; Radore, doğruları ve yanlışlarıyla bulut bilişim efsaneleriyle ilgili ışık tutacak bilgiler paylaşıyor:

Efsane 1: Bulut bilişimin ne olduğunu hala bilmiyorum

Pek çok kişi günlük hayatında farkında olmadan bir şekilde bulut bilişim teknolojisini kullanıyor. Örneğin; Facebook, Office 365, Dropbox ve LinkedIn gibi sistemlerin hepsinde bulut bilişim altyapısı bulunuyor. Eğer bu platformları ve veri depolama hizmetlerini kullanıyorsanız, ne kadar kolay kullanılabildiklerini, verimliliği arttırdıklarını ve maliyet açısından pek çok avantaj sunduklarını biliyorsunuz.

Efsane 2: Maliyetlerimi düşürmek için bulut bilişime geçmeliyim

Bulut bilişim teknolojisi, maliyetlerini azaltma konusunda şirketlere oldukça fayda sağlıyor. Ancak bulut bilişimin tek özelliğinin maliyetleri düşürmek olmadığını bilmek gerekiyor. Göz ardı edilmemesi gereken avantajları arasında güvenilirlik, ölçeklenebilirlik ve uzaktan erişim de bulunuyor.

Efsane 3: Kritik uygulamalarım var ve bulutta tutmak istemiyorum

Herkesin ve her işletmenin kendi için kritik olan uygulamaları bulunuyor. Özellikle işletmeler iş modellerinin gelişmesini desteklemesi için IT altyapılarından gün geçtikçe daha da kapsamlı bir hizmete ihtiyaç duyuyorlar. Ayrıca maliyetlerini azaltmak, hizmetlerini ve uygulamalarını daha yüksek hızda sunmak da istiyorlar. İşletmeler için son derece kritik olan bu uygulamalar için bulut bilişim hizmeti seçerken, geçiş sürecini iyi yapılandırmak ve gelecekte yaşanabilecek gelişmelere uyum açısından ihtiyaçları doğru belirlemek önem taşıyor.

Efsane 4: Bulut güvenli değil

Çoğu kişi verileri için en güvenli yerin bilgisayarları olduğunu düşünüyor. Oysa ki bilgisayarlar bozulduğunda ya da kaybedildiğinde, tüm veriler de beraberinde yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalıyor. Bulut bilişim ile artık bu dönem geride kalıyor. Buluta saklanan verilere istenilen yerden ulaşmak ve servis anlaşması ile sıkı güvenlik protokolleri sayesinde verileri güvenle saklamak mümkün hale geliyor.

Efsane 5: Bulut bilişim çok karmaşık

Günümüzde artık çok sayıda farklı bulut bilişim sistemleri bulunuyor ve hepsinin “karmaşıklık” derecesi de birbirinden farklılık gösteriyor. Yönetimi basitleştiren modeller kullanıcının kontrolüne fazla ihtiyaç duyulmadan otomatik olarak çalışabiliyor. Diğer modeller ise kontrol imkanı sunuyor ve her değişiklikte uygulamanın mimarisinin değiştirilmesi gerekebiliyor. Bu nedenle işletmelerin ve kullanıcıların kendileri için en uygun sistemi seçmeleri gerekiyor.

Kantar Media araştırmasına göre önlem alınmazsa dijital reklam sektörünün büyümesi risk altında

Kantar Media’nın yeni yayımlanan araştırması DIMENSION’a göre dijital reklam sektöründe büyüme, karşılaştırılabilir global ölçümleme standartları olmadıkça risk altında…

Kantar Media tarafından yayımlanan yeni bir araştırmaya göre; reklamcılık sektöründe, reklam kampanyalarının performansı doğru ve tutarlı bir biçimde ölçümlenemiyor. Araştırmaya göre geleneksel ve dijital kanallar üzerinde tutarlı ölçütler geliştirilmediği takdirde, reklam sektöründeki büyümenin riske gireceği belirtilirken gereğinden fazla yapılan hedeflemenin de (Over-targeting) genel olarak reklamlarla herhangi bir sorunu olmayan tüketicileri uzaklaştırdığı ve markalarla olan ilişkilerini zedelediğine dikkat çekildi.

Kantar Media, tüketici ve endüstrinin reklamcılığa karşı tutumlarına yönelik gerçekleştirdiği uluslararası araştırması DIMENSION sonuçlarını açıkladı. Araştırma, iletişim planlama ekosisteminde çalışan kimseler için hedef kitleyi anlamaya yarayacak ve reklamların verimliliğini ölçecek tutarlı, karşılaştırılabilir ölçütlerin eksikliğinin ciddi bir endişe yarattığını ortaya koyuyor.

DIMENSION Araştırması’nın sonuçlarına göre dijitalde sıklıkla tekrarlanan reklamların, markaların pazarlama çalışmalarının tüketici üzerindeki genel etkisini azaltma riski var

DIMENSION araştırmasına göre;

Markalar reklamlarının etkisini ve etkinliğini yayınlanan kanallar ve pazarlar bazında tutarlı bir şekilde ölçümleyemiyor. Araştırma, bunun da markaların tüketici ilişkilerini zedeleyebilecek bir risk yarattığına dikkat çekiyor.

Yapılan araştırmaya katılanların yüzde 68’i kendilerine aktif olarak reklam yapılmasından hoşlandıklarını ve bunu kabullendiklerini belirtiyor. Ancak dijital platformlarda gereğinden fazla tekrarlanan reklam çalışmalarının da markaların pazarlama çabalarını zayıflatabileceği ifade ediliyor.

Araştırmaya katılanların yüzde 71’i aynı reklamları tekrar tekrar gördüklerini ve bunu rahatsız edici bulduklarını belirtiyor.

Araştırmaya göre sektör liderleri, bütün kanallarda karşılaştırılabilir müşteri bazlı etkin iletişim planları oluşturmak için, internet içeriğine erişimi denetleyen ortamlardaki verilere ulaşımları olması gereğini kabul ediyor.

Kantar Media CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Andy Brown: “Tutarlı, karşılaştırılabilir ölçütler olmadan, markalar ve reklamcılık sektörü hedef kitlelerini, pazarlama çalışmalarının etki veya verimliliğini ya da bireysel kampanyaların doğruluğunu kesin olarak ölçemezler. Bu, sektör için aşılması gereken ortak bir zorluktur. Bu tüm sektörün çözmesi gereken bir konu; ve bu problemi çözmek için birlikte çalışmadığımız sürece sektörün büyümesi de geride kalacaktır” yorumunu yaptı.

TV ve basılı yayınlar gibi geleneksel reklamlara yaklaşım daha pozitif

DIMENSION araştırmasına göre sıklıkla rastlanan olumsuz manşetlere rağmen, internete erişen yetişkinlerin yüzde 73’ü reklamcıların geçmişe oranla kendilerine ulaşma konusunda daha başarılı olduğunu düşünüyor.

Öte yandan araştırma katılanların yüzde 68’i TV ve basılı yayınlar gibi geleneksel platformlarda yapılan reklamlara, teknolojik gelişmelere rağmen online kanallarda yapılan reklamlara oranla, çok daha fazla olumlu yaklaştıklarını ifade ediyor.

Araştırmada, buna neden temel etkenin markaların reklamlarının dijital platformlarda nasıl dağıtıldığını anlayamamaları nedeniyle körü körüne, gereğinden fazla hedeflemeye yenik düşmeleri gösteriliyor.

Andy Brown araştırmaya ilişkin şunları söyledi: “Pazarlar ve medya formları arasındaki reklam ölçümleme standartlar fark gösterdiği sürece hiç kimse kazanamayacaktır. Markalar harcamalarını takip edemeyecek, ajanslar müşterilerine en iyi çözümleri sunamayacak ve eğer ulaşım kanalları akıllıca kullanılmazsa tüketiciler pazarlamaya daha az açık olacaklardır. Aşılması gereken bu ortak zorluk tüm kanal ve büyük reklam pazarlarında tutarlı, karşılaştırılabilir ölçütler olmadan çözülemez.”

Yıldız Teknopark Genç Türkiye Zirvesi’nde

Yıldız Teknopark Genç Türkiye Zirvesi’nde

Türkiye’nin öncü teknoloji geliştirme merkezlerinden biri olan Yıldız Teknopark, 12-14 Mayıs tarihleri arasında İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde 5’incisi düzenlenen Genç Türkiye Zirvesi’ne katılıyor. Yıldız Teknopark standında, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden hocaların geliştirdiği Uçan Tren, Masaüstü Paralel Robot Sistemi ve Arama Kurtarma Motoru projelerinin tanıtılacağı Zirve’de, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki konuşma yapacak

Kurulduğu günden bu yana, ileri teknoloji ve yüksek standartlara sahip çalışmaların hayata geçmesini amaçlayan Türkiye’nin öncü teknoloji geliştirme üslerinden biri olan Yıldız Teknopark, inovatif çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Yıldız Teknopark, 12-14 Mayıs tarihleri arasında İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde ‘Dijital Dönüşüm’ temasıyla bu yıl 5’incisi gerçekleştirilen Genç Türkiye Zirvesi’ne katılıyor. Yıldız Teknopark içinde faaliyet gösteren BirBileneSor, Gesk, Radarcomm, Geen, Jetract, Inovenso firmaları ve YTÜ RACING takımının YTR-02 adlı aracı stantta yer alıyor. Ayrıca, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden akademisyenlerin geliştirdiği Uçan Tren, Masaüstü Paralel Robot Sistemi ve Arama Kurtarma Motoru gibi projeler tanıtılıyor.

“Zirve’ye bu yıl da birbirinden değerli projeler katılıyor”

Zirveye ilişkin açıklamalarda bulunan Yıldız Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. Mesut Güner, “Düzenlenmesinden büyük memnuniyet duyduğumuz Zirve’ye bu yıl da teknoparkımızın başarılı firmaları ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nin birbirinden değerli projeleri katılıyor. Masaüstü paralel robot projesi, üniversitemizin hocalarından Doç. Dr. Vasfi Emre Ömürlü’nün yürütücülüğünde 2006 yılında TÜBİTAK 3501 Kariyer projesi desteği ile başlayarak, TÜBİTAK 2241A Sanayi Odaklı Lisans Bitirme Tezi projeleri, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Santez projesi kapsamında toplam 600 bin TL’ye yakın destek aldı. Sivil ve askeri uygulamalar için geliştirilen proje, uçak simülatörlerinde kullanılan hareket algı yazılımının daha küçük bir sistem üzerinde denenmesini kolaylaştırıyor ve bir ara sistem işlevi görüyor.

“Uçan Tren projesiyle bakım maliyetleri düşüyor, enerji tasarrufu sağlanıyor”

YTÜ Bilgisayar Mühendisliği bölümünden Doç. Dr. Sırma Yavuz öncülüğünde akademisyenlerden ve öğrencilerden oluşan bir ekip tarafından geliştirilen arama kurtarma robotu, özellikle afet durumlarında kullanılmak üzere otonom ve gerçek zamanlı çalışabilen keşif, gezinim haritalama ve konum belirleme problemlerine çözüm getiriyor. Geliştirilen robot ve yöntemler, TÜBİTAK 1001 programı kapsamında desteklenen yaklaşık 350 bin TL bütçeyle ortaya çıktı. Yrd. Doç. Dr. Kadir Erkan yürütücülüğünde, TÜBİTAK ve YTÜ BAP Koordinatörlüğü desteğiyle geliştirilen ve henüz prototip aşamasında olan Uçan Tren projesi ise, bu haliyle fabrika otomasyonunda, hastanelerde ve temiz oda uygulamalarında uygulanabilir vaziyettedir. Proje sayesinde, sürtünmenin ortadan kaldırılmasıyla bakım maliyetleri düşüyor, enerji tüketimi yüzde 40’lara yakın azalıyor” dedi.

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan Zirve’de konuşma yapacak

Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleşen Genç Türkiye Zirvesi’nde hem Türkiye’den hem dünyadan yaklaşık 3 bin genç bir araya geliyor. 2013’te ‘Lider Ülke, Genç Türkiye’, 2014’te İnovatif Düşün, Geleceği Yönet’, 2015’te ‘Girişimci Genç, Güçlü Türkiye’, 2016’da ‘Türkiye’nin Geleceği Bilgi Gençliği’ temalarıyla düzenlenen Zirve, bu yıl ‘Dijital Dönüşüm’ü odak alıyor. Türkiye’nin toplumsal sorunlarına bilimsel açıdan yaklaşmak ve gelecek hedeflerine katkı sağlamak amacıyla düzenlenen Zirve’de, bu yıl Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki konuşma yapacak.

İstanbul’da satılık konutların metrekaresi 4 bin 500 TL oldu

Hürriyet Emlak, 2017 Nisan Konut Endeksi’ni açıkladı

İstanbul’da satılık konutların metrekaresi 4 bin 500 TL oldu

Hürriyet Emlak verileri baz alınarak hazırlanan 2017 Nisan Konut Endeksi’ne göre, Türkiye genelinde* satılık konutların metrekare fiyatı bir yıl içinde yüzde 8 artarak 2 bin 742 TL oldu. Kiralık konutların ortalama metrekare fiyatı ise yüzde 6 düşüşle 17 TL seviyesine indi.

Geçtiğimiz ay konut fiyatlarında en çok değer kaybeden ilçe olan Antalya’nın Aksu ilçesi, bu ay yüzde 8,2 oranındaki artışla en çok değer kazanan ilçe oldu. Türkiye’de konutta ortalama amortisman (geri dönüş) süresi ise 13 yıl olarak belirlendi.

Hürriyet Emlak’ın 2017 Nisan Konut Endeksi’ne göre, Türkiye genelinde* satılık konutların ortalama metrekare fiyatı son bir yılda yüzde 8 oranında artış göstererek, 2 bin 742 TL’ye ulaştı. Aynı dönemde kiralık konutlardaki ortalama metrekare fiyatı ise yüzde 6 düşüşle 17 TL oldu. Amortisman (geri dönüş) süresi ise 13 yıl. Mart endeksine göre metrekare fiyatları yüzde 9 artmışken, bu oran yüzde 1’lik farkla Nisan ayında yüzde 8 oldu.

İstanbul’da satılık konutların metrekaresi 4 bin 500 TL

Hürriyet Emlak verilerine il bazında bakıldığında, İstanbul, satılık konutlardaki ortalama metrekare fiyatı ile Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde bir tablo çizdi. Son bir senedir konut fiyatları ciddi oranda yükselmeye devam ederken, İstanbul’da geçen sene 3 bin 850 TL olan ortalama metrekare fiyatı bu ay tam 4 bin 500 TL oldu. Satılık konutların ortalama metrekare fiyatında son bir yıl içinde yüzde 17 artış olurken, bu oran kiralık konutlarda yüzde 6 düştü ve 21 TL oldu.

Amortisman süresinde de Türkiye genelinin üzerinde bir performans sergileyen İstanbul’da bu süre 18 yıl olarak hesaplanırken, ilde son bir ayda fiyatların en çok arttığı ilk üç ilçe, Silivri (%3,9), Gaziosmanpaşa (%3,8) ve Bakırköy (yüzde 3,3) olarak sıralandı. Aynı dönemde fiyatların en çok düştüğü ilçeler ise Beyoğlu (-%6,7), Eyüp (-%6,2) ve Beşiktaş (-%4,0) oldu. En kısa amortisman süresine sahip ilçelerde ilk sırayı 4 yıl ile Adalar alırken, Sancaktepe 15, Esenyurt ise 16 yıl ile takip etti. Yıllık bazda en çok değer kazanan ilçeler ise Gaziosmanpaşa (%31), Beykoz (%23) ve Arnavutköy (%20).

Son 1 ay İstanbul

Fiyatların arttığı ilçeler
1. Silivri %3,9
2. Gaziosmanpaşa %3,8
3. Bakırköy %3,3
Fiyatların düştüğü ilçeler
1. Beyoğlu %-6,7
2. Eyüp %-6,2
3. Beşiktaş %-4,0
En kısa amortisman süreleri
1. Adalar 4 yıl
2. Sancaktepe 15 yıl
3. Esenyurt 16 yıl

Başkentte artış yüzde 7’ye ulaştı

Ankara’da satılık konut fiyatları son bir yıllık dönemde yüzde 7 oranında artarak 1.769 TL/metrekare ortalamasına ulaştı. Kiralık konut fiyatları ise yüzde 4 artarak metrekarede 9 TL seviyesinde. 16 yıl amortisman süresi olan Ankara’da son bir ayda satılık konut fiyatlarının en fazla arttığı ilçe yüzde 3,6 ile Çubuk oldu. İkinci sırada yüzde 2,6 ile Altındağ, üçüncü sırada ise yüzde 2,5 ile Etimesgut var. Fiyatların düştüğü ilçeler arasında ilk sıralarda Kazan, Gölbaşı ve Yenimahalle bulunurken, en kısa amortisman süresine sahip ilçeler Gölbaşı (14 yıl), Etimesgut (18 yıl) ve Mamak (18 yıl) oldu. Gölbaşı, yüzde 15 artışla yıllık değişimde de ilk sırayı alırken, Polatlı ise yüzde 10 ile onu izledi.

Son 1 ay Ankara

Fiyatların arttığı ilçeler
1. Çubuk %3,6
2. Altındağ %2,6
3. Etimesgut %2,5
Fiyatların düştüğü ilçeler
1. Kazan %-1,6
2. Gölbaşı %-0,7
3. Yenimahalle %-0,5
En kısa amortisman süreleri
1. Gölbaşı 14 yıl
2. Etimesgut 18 yıl
3. Mamak 18 yıl

İzmir’in Aliağa ilçesinde konut fiyatları bir yılda %40 arttı

Hürriyet Emlak 2017 Nisan Konut Endeksi’ne göre, İzmir’de satılık konutların ortalama metrekare fiyatı son bir yılda yüzde 11 oranında artışla 2 bin 519 TL’ye ulaştı. Kiralık konutlarda ise fiyatlar yüzde 8 oranında artarak metrekare bazında 12 TL’ye yükseldi. Amortisman süresinin 18 yıl olduğu İzmir’in popüler sahil ilçesi Foça, yüzde 7,8 oranla fiyatların en fazla arttığı ilçe. İkinci sırada yüzde 3,9 artışla Karşıyaka, üçüncü sırada ise yüzde 3,1 ile Çeşme yer aldı. Tire, Çiğli ve Bergama fiyatların azaldığı ilk üç ilçe olurken, Çeşme 2 yıllık amortisman süresi ile dikkat çekti. Konak ve Çiğli de sırasıyla 16 ve 17 yıllık amortisman süreleri ile Çeşme’nin ardından sıralandı. Bir yıllık süreçte fiyatların en çok arttığı ilçeler ise şöyle: Aliağa (%40), Foça (%36) ve Güzelbahçe (%31).

Son 1 ay İzmir

Fiyatların arttığı ilçeler
1. Foça %7,8
2. Karşıyaka %3,9
3. Çeşme %3,1
Fiyatların düştüğü ilçeler
1. Tire %-2,6
2. Çiğli %-0,3
3. Bergama %-0,0
En kısa amortisman süreleri
1. Çeşme 2 yıl
2. Konak 16 yıl
3. Çiğli 17 yıl

Antalya’da Aksu ilçesi fiyat artışında ilk sırada

Satılık konut fiyatlarının son bir yılda yüzde 6 oranında artış kaydettiği Antalya’da metrekare ortalaması 1.941 TL’ye ulaştı. İlde amortisman süresi ise 18 yıl olarak hesaplandı. Kiralık konutlarda yıllık artışın yüzde 5 olduğu Antalya’da metrekare fiyatı 9 TL. Son bir ayda fiyatların en çok arttığı ilçeler arasında yüzde 8,2’le Aksu ilk sırada yer alırken, yüzde 4,9 ile Korkuteli ikinci, yüzde 3,8 ile Alanya üçüncü sırada. Kaş yüzde 3,4’e yaklaşan düşüşle fiyatların en çok azaldığı ilçe olurken, en kısa amortisman süresine sahip ilçeler Kepez (18 yıl), Muratpaşa (19 yıl) ve Konyaaltı (21 yıl) oldu. Yıllık bazda en yüksek değişim oranına sahip ilçelerde ilk sırada Korkuteli (%16) gelirken, Kumluca ve Alanya (%14) ikinci, Muratpaşa (%11) üçüncü sırada.

Son 1 ay Antalya

Fiyatların arttığı ilçeler
1. Aksu %8,2
2. Korkuteli %4,9
3. Alanya %3,8
Fiyatların düştüğü ilçeler
1. Kaş %-3,4
2. Kemer %-0,2
En kısa amortisman süreleri
1. Kepez 18 yıl
2. Muratpaşa 19 yıl
3. Konyaaltı 21 yıl

Bursa’da ciddi oranda değişim

Nisan 2017 itibariyle Bursa’da satılık konut fiyatlarının ortalama metrekare fiyatı 1.824 TL seviyesine ulaştı. Satılık konutta yıllık fiyat artışının yüzde 16 olduğu Bursa’da kiralık konutlardaki artış oranı yüzde 15. Kiraların metrekare bazında ortalama 8 TL olduğu ilde amortisman süresi ise 18 yıl. Bursa’da geçtiğimiz bir aylık dönemde fiyatlar en çok yüzde 6,8 ile İnegöl’de arttı. İkinci sıradaki ilçe yüzde 3,6 artışla Yıldırım, üçüncü sıradaki ilçe ise yüzde 3,3 ile Mudanya oldu. Merkez ilçelere kıyasla diğer ilçelerdeki artış daha çok dikkat çekti. Aynı dönemde fiyatların en çok düştüğü ilçe yüzde 2,0 ile Orhangazi oldu. En kısa amortisman süresine sahip ilçeler ise 18’er yıl ile Osmangazi ve Nilüfer. Kestel (%39), Yıldırım (%29), Mudanya ve Osmangazi (%21) son bir yıl içinde en yüksek değişimin yaşandığı ilçeler.

Son 1 ay Bursa

Fiyatların arttığı ilçeler
1. İnegöl %6,8
2. Yıldırım %3,6
3. Mudanya %3,3
Fiyatların düştüğü ilçeler
1. Orhangazi %-2,0
En kısa amortisman süreleri
1. Osmangazi 18 yıl
2. Nilüfer 18 yıl

*Türkiye geneli: 5 ilin (İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya) ortalama değerleri alınarak hesaplanmıştır.

Doğru hava uzmanı Daikin’den yeni sezona yeni reklam kampanyası

HyperFocal: 0

Doğru hava uzmanı Daikin’den

yeni sezona yeni reklam kampanyası

‘Doğru hava uzmanı’ mottosu ile ısıtma, soğutma ve havalandırma sektöründeki iddiasını ortaya koyan Daikin, yeni reklam kampanyasında temiz ve sağlıklı havanın önemine dikkat çekiyor. “Her klima serinletir, Daikin doğru hava verir” sloganı ile iç mekan hava kalitesinin önemini vurgulayan marka, havadaki bakteri, toz ve kokuyu süzen, ideal nem dengesini ayarlayan teknolojisini ön plana çıkarıyor.

İklimlendirme sektörünün Japon devi Daikin, doğru havaya dikkat çektiği yeni reklam kampanyası ile yaz sezonunun açılışını yaptı. Dünya klima sektöründeki 94 yıllık başarısına, Avrupa’nın ve Türkiye’nin yeni nesil çevreci gaz R32 ile çalışan ilk klimalarını da ekleyen Daikin, yeni reklam kampanyasında iç mekan hava kalitesine dikkat çekiyor.

Mottosunu ‘Doğru hava uzmanı’ olarak belirleyen Daikin, yeni reklam filminde klimaların tek işlevinin soğutma olmadığının vurgusunu yapıyor. Yeni reklam kampanyasında “Her klima serinletir, Daikin doğru hava verir” sloganı ile bir klimadan daha fazlasının beklenmesi gerektiğini vurgulayan Daikin, bu konudaki uzmanlığının altını çiziyor. Gode tarafından hazırlanan ve yönetmenliğini Turgut Akaçık’ın yaptığı yeni kampanyada, havadaki bakteri, toz ve kokuyu süzen ve ideal nem dengesini ayarlayan Daikin teknolojisi ön plana çıkıyor. Yeni reklam kampanyası ile “Neden Daikin” sorusuna yanıt vermeyi amaçlayan Daikin, dış havadaki nemi kullanarak iç ortamı doğal olarak nemlendiren, titanyumla güçlendirilmiş yapısıyla havadaki toz, mikrop ve virüsleri yok eden, oda sıcaklığını düşürmeden ortama kuru hava vererek nem dengesini ayarlayan, A enerji sınıfı ürünleriyle sürekli temiz ve sağlıklı hava solunmasını sağladığını gözler önüne seriyor.

KAMPANYA KÜNYESİ

Reklamveren: Daikin Türkiye

Reklam Ajansı: Gode

Yönetici Yaratıcı Yönetmen: Tarkan Barlas

Yaratıcı Yönetmen: Evren Aşık

Yaratıcı Ekip: Tuğrul Üçyiğit, Burak Gündüz, Eylül Dalgalı

Reklamveren Yetkilileri: Murat Kurt, Roza Sarı

Grafiker: Hakan Büyükyazıcı, Özgür Akgül

Müşteri Direktörü: Eda Altaras Atay

Müşteri Süpervizörü: Sinem Göçer Şahin

Strateji: Sinan Demirez

Prodüksiyon Şirketi: Kala Film

Yönetmen: Turgut Akaçık

Fotoğraf Çekimi: Asitane

Fotoğrafçı: Tamer Yılmaz

Medya Ajansı: Speed Medya

Simit Sarayı ‘Uluslararası Yükselen Yıldız’ Oldu

Global marka olma yolunda yatırımlarını sürdüren Simit Sarayı, başarılarını 2017 Küresel RLI Ödülleri’nde elde ettiği “Rising Star Of The Year / Yılın Yükselen Yıldızı” ödülüyle taçlandırdı.

Yurt içi ve yurt dışında açılışlarına büyük hızla devam eden lezzet tutkunlarının vazgeçilmez buluşma noktası Simit Sarayı; dünya perakende ve eğlence sektörünün en prestijli ödülleri arasında yer alan ve Dubai’de düzenlenen “12’nci Global RLI Awards” töreninde “Rising Star Of The Year” kategorisi’nde ödül kazandı.

Simit Sarayı, aldığı bu ödülle, “Rising StarOf The Year” kategorisinde ödül alan en yaygın ilk ve tek Türk gıda markası oldu.

RLI ödülleri, perakende ve eğlence sektörünü kapsayan tek gerçek küresel dergi olan ‘Retail&Leisure International’ tarafından düzenleniyor ve 18 kategoride ödül veriliyor. 12’nci RLI Küresel Ödülleri ile bu yıl dünya çapında en yaratıcı, yenilikçi ve heyecan verici perakende ve eğlence projeleri onurlandırıldı.

Simit Sarayı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kavukcu, konuyla ilgili olarak “Türkiye ve sektör adına böylesine önemli bir organizasyonda Simit Sarayı olarak bu ödülü almış olmaktan dolayı gururluyuz, 15. yılımızda “Türkiye’nin global tadı” olarak dünyada büyümeye, ihracatımızı arttırmaya ve yatırım yapmaya devam edeceğiz.” dedi.

Sabancı Altın Yaka Ödülleri’nde Aksigorta’ya Üç Ödül Birden

Sabancı Topluluğu’nun şirket ve çalışanlarının başarılarını ödüllendirmek ve iyi uygulamaların karşılıklı paylaşılmasını teşvik etmek amacıyla düzenlediği ve sekizinci kez gerçekleştirilen Sabancı Altın Yaka Ödülleri’nde Aksigorta, üç farklı kategoride ödüle layık görüldü. Aksigorta, “İş’te Eşitlik” kategorisinde üçüncülük, “Sinerji” ve “Dijitalleşme” kategorilerinde mansiyon ödülü aldı.

Aksigorta, “İş’te Eşitlik” kategorisindeki üçüncülük ödülünü, 2013 yılından bu yana yürüttüğü kadın erkek çalışan dengesini koruyarak iş hayatında deneyimli ve yetkin kadın çalışanların yer almalarına destek olmayı amaçlayan çalışmaları ile aldı.

Çalışanlarının iş kapsamından rutin operasyonları çıkararak onları daha katma değerli işlere yönlendirmek, operasyonel verimlik, kolaylık, erişilebilirlik ve müşteri memnuniyeti sağlamak üzere başlattığı Robot Dönüşüm Projesi ile de “Dijitalleşme” kategorisinde mansiyon ödülü alan Aksigorta, diğer mansiyon ödülünü de “Sinerji” kategorisinde kazandı. CarrefourSA işbirliği ile sunduğu, CarrefourSA’dan alınan elektronik cihaz ve beyaz eşyaların mevcut garanti sürelerini 1-3 yıl daha uzatan “CarrefourSA Uzatılmış Garanti Paketi” Altın Yaka Ödülleri’nde bu yıl Aksigorta’ya üçüncü ödülü getirdi.