Isparta Şehir Hastanesi’nin bilişim altyapısı ve sistemleri TAV Bilişim’e emanet

TAV Havalimanları’nın iştiraki olarak havalimanı bilişim çözümlerinde uzmanlaşan ve dünyanın önde gelen markaları arasına giren TAV Bilişim Hizmetleri, havalimanlarında hayata geçirdiği kritik bilişim çözümlerini sağlık sektörü ile buluşturdu. Kamu-Özel İşbirliği modeliyle inşa edilen ve 1,1 milyar liralık yatırımla hayata geçirilen 755 yatak kapasiteli Isparta Şehir Hastanesi’nin tüm bilişim altyapısı ve sistemleri TAV Bilişim tarafından kuruldu. Şirket, geçtiğimiz günlerde hizmete giren hastanenin bilişim operasyonlarını da yürütecek.

 

TAV Bilişim Hizmetleri Genel Müdürü Binnur Güleryüz Onaran, “7/24 yaşayan havalimanlarına sunduğumuz kritik bilişim çözümlerimizi ve deneyimlerimizi yine 7/24 yaşayan sağlık sektörü için kuruyor, geliştiriyor ve yaşatıyor olmamız bizim için gurur verici bir tablo. Havalimanı işletmeciliğinde geliştirdiğimiz ürünlerin ve sistemlerin üç kıtada, 31 havalimanında ve şimdi de Isparta Şehir Hastanesi’nde kullanılıyor olması bilişim alanında geldiğimiz noktayı bize gösteriyor. Havacılık sektörü dışındaki bilgi tecrübemizi sağlık alanına da aktarabiliyor olmamız, bundan sonraki farklı sektörlere vereceğimiz hizmet için bir referans olacaktır. Bu vesile ile öncelikle Türk halkının hizmetine açılan hastanenin hayırlı olmasını diliyor ve Türkiye’nin bilişim alanında ne kadar başarılı olup yol kat ettiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum” dedi.

 

Sağlık alanında konforu en üst düzeye çıkaran bu projede 20 ameliyathane, 131 yoğun bakım ünitesi, 167 poliklinik, 35 yataklı fizik tedavi ünitesi, 26 yataklı hemodiyaliz ünitesi, 35 kuvözlü yeni doğan bakım ünitesi bulunuyor.

 

TAV Bilişim Hizmetleri hakkında

TAV Havalimanları Holding’in önemli iştiraklerinden olan TAV Bilişim Hizmetleri, havacılık sektöründe yazılım ve donanım anlamında önemli bir marka olarak yerel ve global havalimanı hizmetleri ile çözümlerini üretiyor, geliştiriyor ve uyguluyor. Havalimanlarında kullanılan farklı sistemleri entegre etmek, yeni nesil teknolojiler kullanarak destek vermek, sunduğu uçtan uca çözümler ve anahtar teslimi projeler ile yolcu ve havalimanı dostu ürünlerini sektöre sunan TAV Bilişim Hizmetleri, üç kıtada, 31 havalimanına ve 21 farklı şirkete hizmet veriyor.

 

Havacılık sektörü ve teknoloji çözümleri konusunda profesyonel kadrosuyla hizmet sunan TAV Bilişim Hizmetleri, karmaşık havalimanı operasyonlarının düzenli şekilde yönetimini sağlayıp, bilgi birikimini kullanarak yeni ürünler geliştiriyor. Şirketin geliştirdiği ürünler arasında AODB, IB, FIDS, RMS, CDM, SLOT, PIS, IATA Type-B Message Parser, TAV Mobile, VIP/ CIP Operation and Reservation Suite, MIS, IMS, SHRIKE, SmartZone yer alıyor. TAV Bilişim Hizmetleri; Veri Depolama, UNIX ve Veritabanı Danışmanlık Hizmetleri, Sistem ve Altyapı Servisleri, Bilgi Teknolojileri ve Havacılık Sistemleri Danışmanlık Hizmetleri ve Kurumsal Kaynak Planlama Danışmanlık Hizmetleri alanlarında da hizmet veriyor.

 

TAV Bilişim Hizmetleri tarafından geliştirilen anahtar teslim çözümler, TAV Havalimanları tarafından işletilen; Türkiye’de İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, İzmir Adnan Menderes, Gazipaşa-Alanya, Milas-Bodrum; Makedonya’da Üsküp ve Ohrid; Gürcistan’da Tiflis ve Batum ile Tunus’da Monastir ve Enfidha-Hammamet Havalimanları’nda kullanılıyor. Yine bu havalimanlarında bilişim ve telekomünikasyon alt yapılarının ITIL uyumlu olarak 7/24 işletimi ve desteği TAV Bilişim Hizmetleri tarafından sağlanıyor. Ayrıca Türkiye’de birçok havalimanında; Suudi Arabistan’da Riyad, Dammam ve Medine Havalimanları’nda TAV Bilişim Hizmetleri tarafından geliştirilen havacılık uygulamaları tercih ediliyor. En son Suudi Arabistan’daki sivil havacılık için önemli bir ticari ve fonsiyonel kazanım olan, uçak bakım ve onarım operasyonlarının yürütüldüğü Cidde Hangar projesinin tüm bilişim ve iletişim altyapı sistemleri ihalesini hayata geçirmeye başlayan TAV Bilişim Hizmetleri, havalimanı bilişim çözümlerinde uzmanlaşarak dünyanın önde gelen markaları arasında yerini alıyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dhabi’de kazandığı ihale ile Abu Dhabi Midfield Terminal Binası’nın altyapı sistemlerini de başarıyla gerçekleştirmeye devam eden TAV Bilişim Hizmetleri, ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi ve ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikalarına sahip bulunuyor.

Havaş ‘En Etik Şirket’ seçildi

Türkiye’nin sektör lideri yer hizmetleri kuruluşu Havaş, Etik Değerler Merkezi (EDMER) tarafından bu yıl 5’inci kez düzenlenen ‘ETİKA 2016 Türkiye’nin En Etik Şirketleri’ çalışması kapsamında ödüle layık görüldü.

Türkiye’de yer hizmetleri sektörüne yön veren kuruluşlardan olan ve uluslararası alanda da adından söz ettiren Havaş, Türkiye’de etik bilincinin oluşturulması, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla kurulan Türkiye Etik Değerleri Merkezi (EDMER) tarafından düzenlenen ‘Etika 2016 Türkiye Etik Ödülleri’nde en etik şirketler arasında yer alarak ödüle layık görüldü. Havaş; etik ve iş ahlakı farkındalığı yaratmak, etik bilincini yaygınlaştırmak ve gençlere örnek olacak şirket ve yöneticileri ödüllendirmek amacıyla her yıl düzenlenen Etika 2016 Türkiye Etik Ödülleri kapsamında, etik uygulamalarıyla öne çıkan şirketler arasına girerek ‘Türkiye Etik Ödülü’nün sahibi oldu.

 

Havaş Genel Müdürü Kürşad Koçak, ‘’Sektörümüzde ilk ve öncü kuruluş olma misyonumuz ve kurumsal değerlerimiz doğrultusunda, tüm faaliyet ve işbirliklerimizi etik çalışma anlayışımız temelinde sürdürüyoruz. Kökleri 84 yıl öncesine dayanan ve sürekli inovasyona, başarı çıtasını daha da yükseğe taşımaya odaklanan şirketimiz; çekirdek değerlerlerine bağlı, çalışanlarına, paydaşlarına ve çevreye duyarlı bir etik anlayışı, değişmez bir parça olarak kimliğinde taşımaktadır. Bu yaklaşımımızın bir göstergesi olarak, ‘Etika 2016 Türkiye Etik Ödülü’ne layık görülmekten mutluluk duyuyoruz. Etik bilincini artırmak ve gençlere bu anlamda örnek olmak açısından yaptığı çalışmalar nedeniyle Etik Değerler Merkezi’ne de teşekkür ederim’’ dedi.

EDMER’in, 64 sorudan oluşan anketine katılan ve uluslararası standartlara göre yapılması gerekenlerin %70’den fazlasını yerine getiren şirketler, ETİKA 2016 Türkiye Etik Ödülü’nü almaya hak kazandı. EDMER tarafından 2012 yılından bu yana verilen Türkiye’nin En Etik Şirketleri Ödülleri; Etik Değerler, Etik Kültür, İtibar Yönetimi, Kurumsal Yönetim, Kurumsal Sosyal Sorumluluk, Liderlik, Yaratıcılık, Önderlik ve Uyum Yönetimi kategorilerinde yer alan standartlara uyum sağlayan şirketler arasından belirleniyor.

 

Havaş hakkında

Merkezi İstanbul’da bulunan ve Türkiye’nin en büyük ve en köklü yer hizmetleri kuruluşu olan Havaş; TAV Havalimanları’na bağlı olarak hizmet sunuyor. Airport Service Association (ASA) ile IATA Ground Handling Council (IGHC) üyesi olan Havaş’ın başlıca faaliyetleri arasında; yolcu ve bagaj işlemleri, ramp, uçak temizlik, yük kontrolü ve haberleşme, kargo, uçuş operasyon, ulaşım, temsil ve gözetim hizmetleri yer alıyor. Türkiye, Letonya, Almanya ve Suudi Arabistan olmak üzere 4 ülkedeki 31 istasyonda 200’den fazla havayolu şirketine yer hizmetleri sunan Havaş; kargo, posta ve antrepo hizmetleri ile İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa ve İzmir Adnan Menderes Havalimanı’daki toplam 9 bin 300 metrekare alanda yer alan antrepolarıyla da havayolu şirketlerine hizmet sunuyor. Havaş ayrıca, Batum Havalimanı’na bağlantı sağlayan, Hopa Yolcu Terminali’ni Aralık 2007’den bu yana işletiyor. Şirket, kendi ağı içerisinde yaklaşık 360 bin uçuş ve 330 bin ton kargo hizmeti verip 27 milyon bagaj taşıyarak yılda 49 milyonun üzerinde yolcuya hizmet veriyor. Havaş ayrıca, 19 ilde havalimanı ile şehir merkezi arasında, havayolu taşımacılığı ile aynı konfora sahip otobüsleri ile yolcu taşımacılığı hizmeti de sunuyor.

Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) Kullanımı Yükselişe Geçti

2016 yılında yüzde 85’lik bir büyüme ile 200 bin hesaba ulaşan Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) sektörü, 2017 yılında da hızlı büyümesini sürdürdü. Şubat ayında toplam KEP hesabı sayısı 215 bini aşarken TÜRKKEP ise bireysel kullanıcılar tarafında yüzde 40’lik pazar payına ulaştı.

Her türlü ticari, hukuki yazışma ve belge paylaşımlarınızı gönderdiğiniz biçimde koruyan, alıcının kim olduğunu kesin olarak tespit eden, içeriğin kesinlikle değişmemesini ve içeriği yasal geçerli ve güvenli, kesin delil haline getiren Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) kullanımı giderek artıyor. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından KEP Hizmet Sağlayıcı olarak yetkilendirilen, güven kurumu TÜRKKEP’in Yönetim Kurulu Başkanı M. Kurtuluş Nevruz, KEP sistemindeki son rakamları değerlendirdi. KEP adresi sayısının hızla arttığına değinen Kurtuluş Nevruz, “BTK verilerine göre toplam KEP adresi sayısı 2014 yılında 92 bin iken bu rakam 2015 yılında yüzde 15 artarak 106 binin üzerine çıktı. Büyüme 2015 senesi boyunca devam ederken yüzde 85’lik artış oranı ile 2016 senesi ağustos ayında bu rakam 197 bine ulaştı. 2016 yılının son aylarındaki rakamlara baktığımızda ise toplam KEP hesap sayısının 201 bine yükseldiğini görüyoruz” dedi. Hesap sayısındaki hızlı yükselişte KEP’in sunduğu yasal avantajların etkili olduğunu belirten Kurtuluş Nevruz, “Hesap sayısının hızla artmasında, KEP’in senet hükmündeki deliller oluşturması, alıcı ve gönderisinin kimlik doğrulama ile KEP adres sahibi olmaları ve içeriğin kesinlikle değişmemesini garanti etmesinin büyük bir payı var. Yani KEP içeriğin; yasal, geçerli ve güvenli olmasını sağlayan önemli bir sistem” dedi.

Canlı Bombalara Dur Diyecek Sistem Türkiye’de

Kamu kuruluşları ve özel sektör firmalarına güvenlik ve savunma alanlarında yenilikçi çözümler sunan AKBA Teknoloji ve Savunma Sanayi dünyaca ünlü Apstec Systems™ ile iş birliğine giderek, ezber bozan tarama ve algılama çözümü olan “İnsan Güvenliği Radarı”nı Türkiye’ye getirdi. Sistem, 9-12 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek IDEF’17 Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı’nda ilk defa canlı gösterimlerle yetkililere sunulacak.

Günümüzde artan terör olaylarıyla beraber, kentlerdeki kalabalık alanların güvenliği dünyanın her yerinde büyük bir sorun haline gelmeye başladı. Dünyanın sadece belli alanları değil artık tüm şehirler terör örgütlerinin saldırı hedefinde. Mevcut geleneksel güvenlik önlemlerindeki boşluklar, terörle mücadelede yenilikçi çözümlerin uygulamaya konması ihtiyacını doğuruyor. Müşterilerinin güvenlik ve savunma alanındaki ihtiyaçlarına yönelik özelleştirilmiş niş çözümler üreten AKBA Teknoloji ve Savunma Sanayi ve dünyaca ünlü Apstec Systems™, gerçekleştirdikleri iş birliğiyle İnsan Güvenliği Radarı (Human Security Radar-HSR®)’nı Türkiye’ye getirdi. Kalabalık alanlardaki güvenliği önemli ölçüde artırarak günümüzün tehditlerine karşı koruyacak olan İnsan Güvenliği Radarı, terörizme karşı verilen mücadeleye de büyük katkı sağlayacak.

Videoları izlemek için;

HSR Demo –> https://www.youtube.com/watch?v=ohQ-eXyKJMk&t=24s

 

Apstec Systems –> https://www.youtube.com/watch?v=ziPjkIaZ9L0&t=3s

 

HSR Airport –> https://www.youtube.com/watch?v=5IaM7uQ_ybk

Türkiye’yi de kapsayan bölgenin siber tehdit trendleri açıklandı

Kaspersky Lab, Ortadoğu, Afrika ve Türkiye’yi kapsayan bölgede siber suçluların, bilgisayarlardaki tüm verileri yok eden ve wiper adı verilen silici yazılımlara yöneldiğini açıkladı.

Kaspersky Lab, her yıl düzenlediği Cyber Security Weekend etkinliği kapsamında Ortadoğu, Türkiye ve Afrika’dan (META) iş dünyasının temsilcileri ile bünyesinde çalışan siber güvenlik uzmanlarını Viyana’da bir araya getirdi. Küresel ve bölgesel siber tehditler ve güvenlik alanındaki trendlerle ilgili bilgiler paylaşan uzmanlar, öncelikli olarak sanayi ve finans sektörleri olmak üzere, bölgedeki iş dünyasını etkileyen başlıca tehdit vektörleri hakkında bilgiler verdi. Bireylerin, iş dünyasının ve hükümetlerin akıllı şehirler kapsamında kullandığı internet bağlantılı cihazların korunması ise özellikle üzerinde durulan bir konu oldu.

Kaspersky Lab Küresel Araştırma ve Analiz Ekibi’nden Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Ghareeb Saad, “2017’nin ilk çeyreğinde siber suçluların dikkatinin wiper adı verilen silicilere ve özellikle de finansal suçlara kaydığını gözlemledik. Tespit edilmeyi neredeyse imkansız hale getiren ve adli araştırmaları zorlaştıran dosyasız zararlı yazılımlar, hem hedefli saldırılar düzenleyen failler, hem de siber suçluların geneli tarafından kullanıldı. Etkinliğimizde ATMitch olaylarında kullanılan böyle bir ‘görünmez’ saldırı örneğini yeniden canlandırdık. Bu tür tehditler düzgün güvenlik çözümlerinin, güvenlik istihbaratının ve dikkatli bir şekilde yönetilen olay müdahale süreçlerinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.” dedi.

Etkinlikte ayrıca Kaspersky Lab’ın büyük şirketlere yönelik gelişmiş tehditleri ve hedefli saldırıları tespit etmekte kullanılan Kaspersky Anti Targeted Attack Platform çözümünün yenilenmiş sürümü tanıtıldı. İleri makine öğrenimi algoritmalarını, tüm dünyadan gelen eyleme geçirilebilir tehdit istihbaratı ve müşteri altyapısına uyumluluk becerisiyle harmanlayan çözüm, en karmaşık ve en zararlı saldırıları dahi gelişimlerinin herhangi bir aşamasında tespit etmek konusunda büyük şirketlere yardımcı oluyor.

2017 yılı birinci çeyreği özelinde etkinlikte paylaşılan Kaspersky Security Network (KSN) istatistiklerine göre, yerel tehditlerden (yerel ağlar, USB bellekler, CD’ler, DVD’ler aracılığıyla yayılan zararlı yazılımlardan) etkilenen en yüksek kullanıcı sayısına sahip ülke %66,5 ile Cezayir oldu. Ardından ise Fas (%59), Tunus (%57,9) ve Mısır (%52,8) geldi. Ortadoğu’da ise listenin başını Umman (%54,6), Suudi Arabistan (%53,1) ve Katar (%49,8) çekti.

Ocak-Mart 2017 sürecinde en yüksek sayıdaki çevrimiçi tehditlere de yine Cezayir (KSN kullanıcılarının %38,1’i), Tunus (%32,4), Fas (%26,1) ve ardından Mısır (%23,5) olmak üzere, Afrika’nın aynı ülkelerinde rastlandı. Ortadoğu’da en fazla tehditle karşılaşan ülkeler ise Katar (%29,7), Suudi Arabistan (%24,2) ve BAE (%23,6) oldu. Güney Afrika, META bölgesinde siber tehditlerden etkilenen kullanıcı sayısı en düşük ülke olurken (%46,8 yerel ve %12,9 çevrimiçi tehditler), Türkiye’deki KSN kullanıcılarının %18,8’i çevrimiçi tehditlerden ve %47,1’i ise yerel tehditlerden etkilendi.

Bölgedeki fidye yazılımı tespitleri, bir önceki yılın ilk çeyreğine göre %36 artış gösterdi ve Kaspersky Lab uzmanlarına göre, fidye yazılımlarının siber suç ekosisteminde hizmet olarak yazılım modeliyle yayılıyor olması sebebiyle artmaya da devam edecek. Kaspersky Security Network, yine 2016’nın aynı dönemine kıyasla iki kattan daha fazla bankacılık Truva atı tespit etti (%121 artış). Kaspersky Lab ürünleri tarafından engellenen mobil saldırı girişimleri ise 1,5 kat artış gösterdi.

Etkinliğin özel konuğu olarak bir açılış konuşması yapan CYBERPOL Siber Terörle Mücadele Birimi Başkanı Shehab Najjar, şu yorumda bulundu: “Siber suç mevzuatı gerek dünya çapında, gerek META bölgesinde hala geliştirilmeye devam ediyor. Aynı zamanda, bilgi teknolojilerindeki ilerlemeler sebebiyle hem bireysel kullanıcılar hem de iş dünyasını hedef alan daha çok tehdit vektörüyle karşılaşıyoruz. Bu sebeple, Kaspersky Security Weekend etkinliğinde olduğu gibi, genel bilgilendirmeler ve tavsiyeler aracılığıyla siber güvenlik farkındalığını artırmak, interneti daha güvenli bir ortam haline getirmek konusunda önemli bir rol oynuyor.”

TürkTraktör, Kocaeli’ndeki kız öğrencileri üretim ve ağır sanayi istihdamında yer almaya davet ediyor

TürkTraktör, “Filizlerin Mucizeleri” Projesi’nin kız öğrencileri mezuniyetleriyle birlikte otomotiv alanında çalışmaya teşvik eden eğitim ayağı kapsamında

11 Mayıs’a kadar Kocaeli’ndeki okullara bilgilendirme ziyaretleri yapacak.

KOCAELİ, 2 Mayıs 2017 – TürkTraktör, Türkiye’de tarım ve otomotiv alanında kadın işgücünün artırılmasını desteklemek üzere başlattığı Filizlerin Mucizeleri Projesi’nin eğitim alanındaki çalışmaları için Kocaeli’nde bulunan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerini ziyaret etmeye başladı.

Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri Okuyan Kız Öğrencilere yönelik yapılan ziyaretlerde Türk Eğitim Vakfı’nın (TEV) eğitimleri verildikten sonra, TürkTraktör çalışanlarından oluşan gönüllüler ekibi de katılımcılara deneyimlerini anlatıyor. Eğitimlerin tamamlanmasıyla birlikte ise katılımcılar ve öğrenciler projenin anısı olarak okullarının bahçelerine 5’er adet ağacın dikimini gerçekleştiriyor.

Kocaeli ziyaret programında toplam 14 okul ve 1.203 öğrenci bulunuyor

TürkTraktör Yetenek Yönetimi ve İnsan Kaynakları Müdürü Ceren Ertem projeyle ilgili şu bilgileri verdi: “Tarım ve otomotiv alanında kadın işgücü ve girişimciliğinin artırılmasını desteklemek üzere hayata geçirdiğimiz ‘Filizlerin Mucizeleri’ projemizi Eğitim, Tarımsal Üretim ve İstihdam olmak üzere 3 farklı konuyu sahiplenecek şekilde tasarladık. Projemizin eğitim tarafındaki çalışmalarının bir parçası olarak 11 Mayıs 2017 tarihine kadar Kocaeli’ndeki okullarımzın ziyaretlerini yapacağız. Ziyaretlerimizde temel amacımız kadın istihdamının geleceği olan kızlarımıza, üretim ve ağır sanayi alanına sağlayabilecekleri katma değeri anlatmak ve hayatın her alanında olduğu gibi, bu alanlarda da kadın gücünün önemini kendilerine örneklerle göstermek.”

Ceren Ertem, proje çalışmaları dahilinde, yapılan okul ziyaretleri için otomotiv sektörünün önemli üretim merkezleri olan Sakarya, Bursa, Kocaeli, Ankara ve Eskişehir’deki Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri’nin belirlendiğini söyleyerek; “Ziyaretlerimizde, kız öğrencilerimize ağır sanayide çalışmaları için rol model olup mentorluk yapıyor, öğrencilerle birlikte ailelerine ve öğretmenlere de toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalıklarını artıran seminerler veriyoruz. Aynı zamanda, bu okullarda öğrenim gören kız öğrencilerin meslek seçimi ve alan-dal tercihleri üzerinde nelerin olduğunu ve eğitimini gördükleri mesleğe dair algı ve tutumlarını da araştırıyoruz. Projemiz kapsamında 2017 yılı içerisinde toplam 58 okulda öğretmenler, veliler ile yaklaşık 3 bin kız öğrenci ile bir araya geleceğiz. Ziyaret programımızda yer alan Kocaeli ise, belirlenen 14 okul ve görüşülecek 1.203 kız öğrenci ile en yoğun programlardan birine sahip” diye açıkladı.

Okulların, makine teknolojisi, motorlu araçlar teknolojisi, metal teknolojisi, elektrik elektronik teknolojisi, ulaştırma hizmetleri, tarım teknolojisi alanlarında eğitim gören 100 öğrenciye Türk Eğitim Vakfı (TEV) koordinasyonunda eğitim bursu da verdiklerini ifade eden Ceren Ertem “Tüm bunlara ek olarak, kontenjan sayılarımız ve ilgili kriterlerimiz kapsamında öğrencilerimiz TürkTraktör’de staj yapma imkanına ve mezun olduktan sonra ise, istihdam önceliğine sahip olacaklar. Bu anlamlı ve hayatlara dokunmayı amaçlayan projemizde emeği geçen ve desteklerini sağlayan tüm proje ortaklarımıza, TürkTraktör adına tekrar teşekkür ederim” diyerek sözlerini tamamladı.

Nisan ayı ziyaret programında yer alan okullar:

  • Derince Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • İMKB Darıca Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • İzmit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • Deniz Yıldızları Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • Gölcük İhsaniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • Gebze Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • GOSB-TADIM Jale Yücel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)
  • Gebze STFA Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Tamamlandı)

Mayıs ayı ziyaret programında yer alan okullar:

  • Fevziye Tezcan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
  • Başiskele Selim Yürekten Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
  • TOKİ Şehit Can Duyar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
  • Hatice Bayraktar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
  • Mürsel Gazi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

-*-

Selva Buğday Ruşeymine Uluslarası Büyük Altın Madalya

Selva Gıda, dünyanın en itibarlı kalite enstitülerinden biri olarak kabul edilen Monde Selection’da 8 gramlık pratik Buğday Ruşeymi ile Diyet & Sağlık Ürünleri Kategorisinde ‘Büyük Altın Madalya’ (Grand Gold Award)’ ödülüne lâyık görüldü.

Selva Gıda, ‘Sağlıklı Yaşam Ürünleri’ kategorisinde tüketicileriyle buluşturduğu, buğdayın en hayati besin deposu olan ruşeym ile yarım yüzyılı aşkın süredir faaliyet gösteren Monde Selection’ın tüketici ürünleri testlerinden geçerek Diyet & Sağlık Ürünleri kategorisinde ‘Büyük Altın Madalya’nın (Grand Gold Award) sahibi oldu.

Monde Selection, kalite düzeylerini belirleyen bağımsız ve uluslararası bir kalite enstitüsü olarak oluşturduğu tadım, test metodolojileri ve izlediği yasal kurallar ile bilimsel analiz güvenilirliğini sağlamış bir kurumdur. Bu yıl, 84 ülkeden 2 bin 938 ürünün, bilim adamı, uzman, beslenme ve sağlık danışmanları, gurmeler ve prestijli aşçılık kuruluşları şeflerinden oluşan 70 kişilik jüri tarafından değerlendirildiği Monde Selection’da Selva Gıda’nın, 8 gramlık pratik Buğday Ruşeymi yüzde 90’ın üzerinde skor elde ederek bu ödülü almaya hak kazandı.

Konuyla ilgili açıklama yapan Selva Gıda Genel Müdürü Özkan Koyuncu; “29 yıldır, Konya ovası başta olmak üzere Anadolu’da yetişen en kaliteli durum buğdaylarından ürettiğimiz ürünleri müşterilerimize sunuyoruz. Bu topraklarda kurulan bir marka olarak ülkemize uluslararası alanlarda ödüller kazandırmak bizim için büyük bir onur… Monde Selection’da ödül alabilmek için ürettiğiniz ürünün mevcut gıda ürünlerinden açık ara farklı olması, beslenme ve sağlık ile ilişkisi olması gerekiyor. Biz de Selva Gıda olarak pratik Buğday Ruşeymi ürünümüzle en büyük ödülü almanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ruşeym, yüksek miktarda besinsel lifler, vitamin E, folik asit, ve B1 kompleksi vitaminlerine, kalsiyum, fosfor, potasyum ve çinko gibi minerallere, doymamış esansiyel yağ asitlerine, doğal şekerlere, yumurta, et ve süt kalitesinde proteinlere sahip çok yoğun ve zengin bir besin maddesi olarak kabul ediliyor. Ayrıca bu ödül ile ürünümüzün hem sağlık hem de diyet ürünü olduğu uluslararası platformlarda onaylanmış oldu” dedi.

Selva Gıda ürünlerinin hiçbir kimyasal ya da koruyucu katkı maddesi içermemesi, gerçek gıda üretimi için sürekli Ar-Ge çalışmaları yapılması, helal gıda sertifikasına sahip olması gibi özellikleri de ürünün üstün yönleri arasında yer alıyor.

Marmara Üniversitesi Öğrencileri Monster’ın Başarı Hikâyesini İlhan Yılmaz’dan Dinledi

27 Nisan’da Marmara Üniversitesi Acıbadem Kampüsü’nde gerçekleştirilen The Tech’17, teknoloji dünyasının önde gelen şirketlerinden üst düzey yöneticileri üniversite öğrencileriyle bir araya getirdi. Üniversite öğrencilerine hitap eden Monster Notebook Genel Müdürü İlhan Yılmaz, Monster’ın teknoloji sektöründe başarıya ulaştıran unsurları dinleyicilerle paylaştı.

Marmara Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin kurduğu Marmara Industrial Engineering Society’nin (MieS) organize ettiği The Tech’17 ile üniversite öğrencileri Linkedin Eski Türkiye Bölge Direktörü ve Melek Yatırımcı Ali Rıza Babaoğlan, Microsoft Türkiye CTO’su Onur Koç ve IBM Executive IT Architect’i Kıvanç Uslu gibi teknoloji sektörünün başarı ve deneyim sahibi isimlerinin deneyimlerinden faydalanma şansını yakaladılar.

Yüksek performanslı bilgisayarları ve satış sonrası destek konusundaki tutumuyla rakiplerinden ayrılan ve kullanıcıların takdirini elde eden Monster Notebook’un Genel Müdürü İlhan Yılmaz da “Teknoloji Dünyasında Girişim” adlı oturumda üniversite öğrencilerine seslendi.

Monster’ı rakiplerinden ayıran yönleri detaylı olarak dinleyenlerle paylaşan İlhan Yılmaz, geleceğe yönelik hedeflerinden de bahsetti. Türkiye’den çıkan bir markanın dünya markası olabileceğine inandığını belirten Yılmaz, bu markanın Monster olması için gereken her şeyi yapacaklarını ifade etti.

Yılmaz’ın Monster Notebook’un kuruluşundan günümüze dek olan hikâyesi içerisinde sektördeki başarı sırlarını dinleyenlerle paylaştığı oturum öğrencilerden büyük ilgi gördü. Konuşmasında kendi tecrübelerinden yola çıkarak gençlere tavsiyelerde bulunan Yılmaz, rakiplerden farklılaşarak öne çıkmak için değişik fikirlere, görüşlere ve yeniliklere daima açık olmanın önemine vurgu yaptı. İlhan Yılmaz’ın konuşmasını https://youtu.be/muFv8EglV7w adresinden izlemek mümkün.

İTÜ Geleceğin Teknolojilerini Uluslararası Ar-Ge Zirvesi ve Fuarı’nda anlatacak

Geleceğin teknolojilerini üreten ve yaptığı bilimsel çalışmalarla adından sıkça söz ettiren İstanbul Teknik Üniversitesi,3-5 Mayıs 2017 tarihleri arasında Pullman Kongre ve Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek Ar-Ge Zirvesi ve Ar Ge Merkezleri Fuarı’na katılıyor.

Bilimsel araştırmaya, deneyselliğe ve teknoloji geliştirmeye odaklı İTÜ ARI Teknokent’e ev sahipliği yapan ve 400’ü aşkın araştırma ve geliştirme laboratuvarı bulunan İstanbul Teknik Üniversitesi, Ar-Ge faaliyetleri konusunda ulusal ve uluslararası farkındalığın oluşması ve yeni iş birliklerine zemin hazırlanması amacıyla düzenlenen Ar-Ge İş Birlikleri Zirvesi ve Fuarı’ndaki yerini alıyor. Kalkınma Bakanlığı ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı himâyelerinde “Geleceğin Üretim Sistemlerinde Ar-Ge İşbirlikleri” ana temasıyla düzenlenen Ar-Ge Zirvesi ve Ar-Ge Merkezleri Fuarı, 3-5 Mayıs 2017 tarihleri arasında İstanbul Pullman Kongre ve Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek.

Prof. Dr. Mehmet Karaca: Dünya çapında projeler yürütüyoruz

İstanbul Teknik Üniversitesi’nin yaptığı Ar-Ge çalışmalarının sergileneceği zirvede, İTÜ ARI Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren Derindere Motorlu Araçlar (DMA), Ulusal Membran Teknolojileri Araştırma Merkezi (MEM-TEK), İTÜ Sentetik Gaz Yakıtlar Ar-Ge Merkezi’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda laboratuvarında yapılan ürünler ve çalışmalar hakkında uzmanlardan bilgi alınabilecek.

İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, araştırmaların önemine dikkat çekerek şöyle konuştu:

“4. Sanayi devriminin eşiğinde İTÜ olarak bir yandan temel bilimler alanındaki araştırmalarımıza devam ediyor, diğer yandan Ar-Ge ve inovasyon üssü olarak dünya çapında projeler yürütüyoruz. 4. Sanayi devriminin hedefleri doğrultusunda tüm üniversite bileşenleri ve paydaşlarımızla birlikte çalışıyoruz.”

Türkiye hızlı adımlarla ilerliyor

10. Kalkınma Planı çerçevesinde öncelikli Ar-Ge konularının ele alınacağı zirvede, Ar-Ge alanında yeni eğilimler ve yaklaşımlar ile Ar-Ge çalışmalarının finansmanı ve ticarileşmesi, gelişmekte olan ülkelere özgü Ar-Ge politikaları, temel bilimler, sağlık, üretim, internet, uzay ve havacılık, enerji, tarım ve gıda, otomotiv, ulaştırma, yeşil teknolojiler gibi birçok nokta öne çıkacak. Kamu kurumlarındaki ve özel sektördeki Ar-Ge merkezleri ile üniversiteler, yaptıkları projeleri kendilerine ayrılan stantlarda tanıtacak. Organizasyon özellikle Ar-Ge çalışmalarının dünyada aldığı mesafeyi göz önüne alarak, Türkiye’nin bu yönde izlemesi gereken yolu belirlemeyi ve bunun için uygulanacak politikalar ile gerekli iş birliklerini masaya yatırmayı amaçlıyor.

Sütaş’a ‘Etik’ ödülü!

Sütaş, Etik Değerler Merkezi Derneği’nin (EDMER) etik ve iş ahlakı farkındalığı yaratmak, etik bilincini yaygınlaştırmak, gençlere örnek olacak şirket ve yöneticileri ödüllendirmek amacıyla düzenlediği “ETİKA 2016” yarışmasında “Türkiye’nin En Etik Şirketleri”nden biri seçildi.

Süt ve süt ürünleri sektörünün lider markası Sütaş, Etik Değerler Merkezi Derneği’nin (EDMER) etik ve iş ahlakı farkındalığı yaratmak, etik bilincini yaygınlaştırmak, gençlere örnek olacak şirket ve yöneticileri ödüllendirmek amacıyla düzenlediği “ETİKA 2016 Türkiye’nin En Etik Şirketleri” yarışmasının kazananları arasında yer aldı. Etik Değerler, Etik Kültür, İtibar Yönetimi, Kurumsal Yönetim, Kurumsal Sosyal Sorumluluk, Liderlik, Uyum Yönetimi, Yaratıcılık ve Önderlik başlıkları üzerinden yapılan değerlendirme sonucunda Sütaş, uluslararası etik standartları yerine getirerek “ETİKA 2016 Türkiye Etik Ödülü”ne layık görüldü.

Düzenlenen törende ödülü Sütaş Yönetim Kurulu Üyesi ve Etik Komitesi Başkanı Duygu Yılmaz, EDMER Kurucu Onursal Başkanı Bülent Şenver’den teslim aldı.

Duygu Yılmaz, ödülle ilgili, “Bugün, büyük ve itibarlı bir kurum, güçlü bir marka olmamızın arkasında, kurulduğumuz günden bu yana oluşturduğumuz değerlerimiz, iş yapış biçimimiz ve etik kurallarımız; kısaca Sütaş kültürümüz var. Aldığımız ödül, sürdürülebilir başarımızın güvencesi olduğuna inandığımız bu kültürün yayılması için yaptığımız çalışmaların ne kadar doğru olduğunu bizlere gösterdi. Bundan sonra da çalışanlarımıza ve toplumumuza karşı sorumluluk bilinciyle çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

SÜTAŞ Hakkında

Süt ve süt ürünleri sektörünün lider markası Sütaş, Karacabey, Aksaray ve Tire’deki Entegre Tesisleri’nde günde 3 bin 700 ton süt işleme kapasitesine sahiptir. Çiftlikten Sofralara entegre iş modeli ile faaliyet gösteren Sütaş, yatırım yaptığı her bölgede süt ve süt ürünleri üretiminin yanı sıra; bitkisel üretim yapmakta, yem fabrikaları, süt sığırı çiftlikleri, damızlık yetiştirme merkezleri, uygulamalı eğitim merkezleri, enerji ve geri kazanım tesisleri kurmaktadır. 4 bin 700 çalışanına doğrudan, başta 27 bin 500 süt üreticisi aile, 1.550 dağıtıcı ve 700 iş ortağı olmak üzere on binlerce kişiye dolaylı istihdam sağlayan Sütaş, her gün 77 çeşit ürünü, 1.550 araçlık bir filoyla Türkiye’nin dört bir yanındaki 140 bin satış noktasına dağıtmaktadır. Sütaş, İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı ‘En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu’ arasında 49. sırada yer almaktadır.