Hayat Kimya’dan 800 milyon TL yatırımla iki yeni tesis

Hayat Kimya, Kocaeli kampüsüne eklediği 800 milyon TL değeriyle 600 kişiye istihdam sağlayan iki yeni tesis yatırımının açılışını T.C. Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla gerçekleştirdi. Bebek bezinin olmazsa olmaz ‘’non-woven’’ tekstili ve tüm ürünlerinin ambalajını üreten tesisin yanı sıra Avrupa’nın en büyük otomatik deposunu bünyesine katan Hayat Kimya, hızlı tüketim sektöründe bu kapsamda uçtan uca üretim yapan ilk ve tek şirket oldu.

Hızlı tüketim sektöründe 30. yılında Hayat Kimya, Kocaeli’ne, ilk adımını attığı günden bu yana toplam 2.7 milyar TL yatırım yaparak 2.250 kişiye istihdam sağlıyor. Açılışını yaptığı 800 milyon TL değerindeki yeni yatırımlarıyla 600 kişiye ek istihdam sağlayarak büyümeye devam ediyor.

Ev bakım, hijyen ve temizlik kağıtları kategorilerinde Bingo, Molfix, Molped, Papia ve Familia gibi bilinen toplam 12 markasını, Cezayir’den İran’a, Mısır’dan Rusya’ya pek çok farklı coğrafyada üretiyor ve 100’e yakın ülkeye ihraç ediyor. Hayat Kimya, ihracat kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük 51. ihracatçısı ve en büyük 45. sanayi şirketi konumunda.

Türkiye’nin ilk hipoalerjenik bebek deterjanını, ilk çift taraflı yumuşak tuvalet kağıdını Kocaeli’ndeki üretim kampüsünden, Madagaskar’dan Kenya’ya, Gana’dan Kazakistan’a kadar dünyada milyonlarca eve ulaştıran Hayat Kimya, hem Türkiye’de, hem de dünyada sınırları aşan başarılar elde etti. İran’da Molfix ile üst üste 3 senedir lider bebek bezi olmasının yanı sıra “En Çok Tercih Edilen Bebek Bezi Markası” seçilirken, Nijerya’da “Afrika’nın En İyi Bezi” ilan edildi.

Hızlı Tüketim Sektöründe İLK ve TEK: Kapsamlı “Uçtan Uca Üretim”

Hayat Kimya, ev bakım, hijyen ve temizlik kağıtları üretim tesisleri bulunan Kocaeli’ndeki dev kampüsüne yaptığı 2 yeni yatırımın açılış törenini, T.C. Mili Savunma Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla gerçekleştirdi.

Non-woven ve Ambalaj üretimi yapan yeni tesiste, bebek ve yetişkin bezi ile hijyenik pedlerde kullanılan, dokumasız, örgüsüz, hava geçiren çok özel bir kumaş olan Non-woven üretiliyor. Dokunmadan ve örülmeden, son teknoloji ile oluşturulan bu özel kumaş, Molfix bezler, Molped hijyenik pedler, Joly yetişkin bezleri için özel ölçülerde kesiliyor. Aynı tesiste, Bingo’dan Molfix’e, Molped’den Papia’ya kadar 12 markasının tüm esnek ambalajlarını kendi bünyesinde üretiyor. Ambalajların renk çeşitliliğinden, baskılarına kadar tüm farklı uzmanlık gerektiren iş alanlarını tek çatı altında toplayarak, uçtan uca entegrasyonda derinlemesine birikim elde ediyor. Özellikle hijyen kategorisinde, bebek bezlerinde hammaddenin özel kumaş hale getirilmesinden, tüm ürün ambalajlarının üretilmesine kadar geniş kapsamda “uçtan uca entegrasyonu” Türkiye’de ilk kez Hayat Kimya gerçekleştiriyor.

Hayat Kimya İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı, “Bu yatırımlarla, farklı coğrafyalarda tüketici ihtiyaçlarına daha hızlı, daha fazla çeşitlilikle cevap verebilecek esneklik kazandık, markalarımızın dünya çapında rekabet gücünü arttırıyoruz. Ürettiğimiz non-woven ve ambalajın %50’sini ihraç ediyoruz. Katma değerli operasyon verimliliğiyle bizi ayrıştıran bu 2 önemli tesis, sürdürülebilir büyümemizin teminatında büyük rol oynuyor.” dedi.

Avrupa’nın En Büyük Tam Otomatik Deposu, %75 alan verimliliği sayesinde 11 futbol sahasını dolduracak ürünü 4 futbol sahasına sığdırıyor

Tam Otomatik Depo’nun, 27 bin metrekare kapalı alanda, 12.600 metrekare depolama ve 14.500 metrekare operasyon alanı bulunuyor.Dikey mimariye sahip depo konvansiyonel depolara göre %75 alan verimliliği sağlıyor. İleri otomasyon teknolojisiyle birim alanda daha fazla ürün depolanabiliyor: Yaklaşık 11 futbol sahasını dolduracak ürün, 4 futbol sahası genişliğindeki alana depolanıyor. Ayrıca, depodaki yüksek teknoloji, düşük oksijen seviyesiyle, herhangi bir depoda yaşanabilecek yangın riskini minimum seviyeye indiriyor. Tam Otomatik Depo’nun ileri teknolojileriyle tek seferde doğru ve daha hızlı tedarik gücü artan Hayat Kimya, müşteri memnuniyetini yüzde 98’lere çıkartıp, aynı kampüste üretim ve depolama verimliliği sayesinde karbon ayak izini her sene yılda 200 ton azaltıyor.

Hayat Kimya İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı, “Hızlı tüketim sektöründe, bu kapsamdaki entegre üretim sisteminin, Türkiye’ye ilk defa Hayat Kimya ile kazandırılmasından büyük onur duyuyorum. Hayat Kimya’nın 30. yılında, memleketimizin birikimine katkı sağlayacak yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.” dedi.

Dimes Küresel Ayak İzini Büyütüyor

Türkiye’nin ilk yerli sermayeli meyve suyu ve önde gelen içecek markası DİMES, uluslararası pazarlarını geliştirmeye devam ediyor. Japonya’nın yaklaşık 10 milyar dolar büyüklüğe sahip meyve suyu pazarında payını artırmayı hedefleyen DİMES, bu ülkenin iki önemli fuarına katıldı. Japonya’nın yıllık gıda ithalatı 60 milyar doları aşıyor.

Şubat ve Mart aylarında gerçekleştirdiği Japonya çıkartması kapsamında önce Tokyo’da düzenlenen Supermarket Trade Show etkinliğine katılan DİMES, daha sonra 78 ülkeden 82 binin üzerinde ziyaretçiyi bir araya getiren, Uzak Doğu pazarının en önemli gıda ve içecek fuarı Foodex Japan 2017’de yerini aldı.

Farklı coğrafyalarda 100’ü aşkın ülkeye ihracat yapan DİMES’in yurtdışı satışlarının, 2016 yılında 30 milyon TL düzeyinde gerçekleştiğini belirten DİMES Genel Müdürü Ozan Diren şirketin ihracatının yüzde 26’sının Uzak Doğu pazarına gerçekleştiğini söyledi.

Japonya’nın yanı sıra, Çin, Hong Kong, Malezya, Filipinler’i de içine alan Uzak Doğu pazarında güçlü bir potansiyel gördüklerini dile getiren Ozan Diren, “İşimize ve hayata farklı bakış açımızın kaynağı Doğaya ve İnsana Saygı ilkemiz, bu coğrafyada güçlü şekilde karşılık buluyor. Sağlığı ve doğallığı, yaşam tarzlarının merkezinde tutan Uzak Doğulular, hayata bizim gibi başka bakıyorlar. Yüzde 100 meyve suyu ürünlerimize artan tüketici ilgisi, bu ortak noktamızdan kaynaklanıyor” dedi.

Türk Portakalından Üretilen Yüzde 100 Meyve Suyu, Katma Değerli İhracat

Katma değerli ihracatla tarım ekonomisine katkı yapmanın DİMES’in öncelikleri arasında yer aldığını belirten Diren, “Türkiye’de yerli portakallardan %100 ve sıkma meyve suyu üreten ilk firmayız. Bunun için Aydın üretim tesisimizde özel bir üretim hattı kurduk” dedi.

Yüksek Potansiyelli, Ancak Zorlu Pazar

Meyve ve sebze ihtiyacının çoğunu ithalatla karşılayan Japonya, ülkenin güçlü ekonomik dinamiklerinin de etkisiyle, yılda yaklaşık 60 milyar dolar düzeyinde gıda ithalatı gerçekleştiriyor. Ülkenin gıda ithalatında kaliteden taviz vermeyen yaklaşımı ve kişisel tercih ve prensiplerin davranışlara yön verdiği tüketici profili, Japonya pazarında kendine özgü bir yapı oluşturuyor.

“Ağız tadı kadar akıllara ve kalplere de hitap ediyoruz”

Fidandan ürüne kaliteyi güvence altına alan dikey entegre üretim sistemi ve katkısız yüzde 100 meyve suyu ürünleriyle DİMES, bu zorlu pazarda marka yolcuğunu sürdürüyor.

Japonya’da gerçekleşen iki fuarda da yoğun ilgi gördüklerini belirten Ozan Diren, sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle yüzde 100 meyve sularından oluşan ve 700 ml cam şişede sunulan, sıkma yüzde 100 Moments ürün serimiz büyük ilgi gördü. Japon tüketiciler ve bu bölgedeki iş ortaklarımız, ürün kalitesini ve üretici felsefesini ince eleyip sık dokuyarak uzun uzun düşünüp karar veriyorlar. Öte yandan, onların güvenini kazanabilirseniz ve bu güveni sarsmadan sürdürebilirseniz, potansiyel çok büyük. Ürünlerimiz tüketicilerin ağız tadına, ürün kalitemiz ve felsefemiz de onların akıllarına ve kalplerine hitap ediyor” dedi.

Ozan Diren, Japonya’nın yanı sıra diğer bölge ülkelerinde de büyümek istediklerini ve özelikle de Foodex fuarında bu konuda önemli işaretler aldıklarını sözlerine ekledi ve “Uzak doğu tüketim alışkanlıklarına uygun ürünlerimiz ve üretim felsefemizle bölge insanının sağlık merkezli hayat döngüsünde yerimizi alacağız” dedi.

Yeni Dönem Lider Olmanın Sırlarını Anlatacak

“Cesur, barışçıl ve samimi olanlar, yeni dönem lider adaylarıdır” diyen Mac Macartney, lider olmanın sırlarını vermek üzere İstanbul’a geliyor.

Dünyada yeni dönem liderlik anlayışının değiştiğini, hayal gücünün, sevincin, başkaları ve yaşamla kurulan ilişkinin, derin samimiyetin önemli olduğuna dikkat çeken, araştırmacı yazar Mac Macartney; 20-21 Nisan tarihlerinde, Tokyo’nun hemen ardından İstanbul’da gerçekleşecek olan Sürdürülebilir Markalar Konferansına (Sustainable Brands) katılıyor. Liderlik kavramını yeniden anlamlandıran, değişimin üreticisi olan, amaç, eylem ve cesareti kalbe yerleştirenlerin, sürdürülebilir şampiyonlara dönüştüğünü anlatan araştırmacı yazar Mac Macartney, Dünyanın en önemli 50 konferansı arasında gösterilen “Uluslararası Sürdürülebilir Markalar® Konferansına” katılmak amacıyla İstanbul’a geliyor. Amacını etkinleştiren, amacını hayata geçiren önemli marka yöneticilerini buluşturan konferans, değişimi yönetenlere ilham kaynağı olan gerçek bir değişim lideri ve düşünürü ağırlamaya hazırlanıyor.

Markaların, yeni yol haritalarının belirlendiği, değişimi yönetenlerin bir araya geldiği, markaların birbirinden ilham aldığı Sürdürülebilir Markalar Konferansı (Sustainable Brands), 20-21 Nisan tarihlerinde
“Amacını Etkinleştirme” (Activating Purpose) temasıyla, Swissotel The Bosphorous’ta yapılacak. Amacının peşinden koşan, dünyanın önemli projelerini hayata geçirmiş, markalara değişimin parametreleri konusunda ilham vermiş, 15’i yabancı olmak üzere 35 konuşmacı konferansa katılacak.

Konferans için İstanbul’a gelecek konuşmacılar arasında; Nike ve NASA’nın birlikte kurduğu sürdürülebilir malzeme ve inovasyon platformu ‘’LAUNCH’’ ın Nordik LideriSofus Midtgaard ;Global Lider Ahmet Bozer, , tüm sektörlerden 5000 in üzerinde marka takımı ile davranış değişikliği stratejisi çalışmaları yapan Sille Krukow; Start-up ların ve yatırımcıların buluştuğu en önemli platform olan YouNoodle’ın Kurucusu Thorsten Kolind;Creative Design&Branding Agency -Pearl Ficher Newyork CEO su Angela Hariche , Mobil Endüstride, İlham Veren Çöp Adama Dönüşümün Yaratıcısı ve Çöpü altına Çeviren Sihirli Dokunuşun Sahibi Closing The Loop Kurucusu Joost de Kluijver, Gelecek Nesil Markaların ve Liderlerin Değişiminde Yön Göstericisi ve Geleceğe Uzanan Değişim Köprüsünün Mimarı olan Jenny Andersson, dünyanın en önemli iletişim şirketlerinden Radley Yeldar Kurucularından ve “Fit for Purpose Index” Yaratıcısı Ben Richards, ,

BASF Global Sürdürülebilirlik Başkanı Andreas Kischerer, Ülker Global Pazarlama Başkan Yardımcısı Berna Akyüz Öğüt ,Loreal Türkiye CEO su Claude Rumpler, Given London Kurucusu ve Genel Müdürü Ortak Deneyim Yaratmanın Orkestra Şefi Becky Willan, , Kavramsal Psikoloji ve Davranış Ekonomisinin Sayılı Öncülerinden ‘’Innervetion’’ Kavramının yaratıcısı ve Ogilvy Change‘in Direktörü Sam Tatam, gibi isimler ile birlikte Oyuncu Şevket Çoruh, Gazeteci- Yazar Aslı Şafak, Yazar Azra Kohen, Oyuncu – Girişimci Mert Fırat,Orkestra şefi Cem Mansur katılan konuşmacılar arasında yer alıyor. Bu yıl da her yıl olduğu gibi Sustainable Brands Istanbul 2017 nin moderatörlüğünü Mr.Goodvertising Thomas Kolster yapıyor.

Dünya ekonomisini, sürdürülebilir ekonomiye dönüştürmek amacıyla geleceği şekillendiren şirketlerin oluşmasına katkı sağlayan Sürdürülebilir Markalar® Küresel Platformu (Sustainable Brands) markalar ve tüm paydaşlarını Boston, San Diego, Kopenhag, Rio de Janeiro, Buenos Aires, Barselona, Cape Town, Bangkok, Kuala Lumpur, Sydney, Tokyo ile birlikte İstanbul’da da bir araya getiriyor. Türkiye’den ve dünyadan birçok kişi ve kurumun katılacağı konferansın Sustainable Brands İstanbul Başkanı Semra Sevinç;21. yy değişen pazar dinamiklerinde, belirsizliklerin dünyasında amaçlarını harekete geçiren lider markalar karlılıklarını arttırarak ve büyüyerek başarıyla yollarına devam ediyor. Dünya çapında markaların geleceğini şekillendiren bir milyondan fazla profesyonelin buluştuğu bir platform olan Sustainable Brands, İstanbul buluşması bu yıl 5. Kez, profesyonelleri ‘amacı için harekete geçmeye çağırıyor” dedi.

Konferansın Platin Sponsorluğunu BASF – Unilever, Gümüş Sponsorluğunu; Loreal Türkiye, Schnieder Electric, Bronz Sponsorluğunu ise Tofaş, Panasonic, Prefabrik Yapı ve Philips yapıyor.

Ford Otosan’ın “Bal Arıları Mühendis Oluyor” projesine TİSK’ten İyi Uygulama Ödülü

Ford Otosan’ın Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği ile T.C. Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle 81 ilde yürüttüğü “Bal Arıları Mühendis Oluyor” projesi, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından düzenlenen Kurumsal Sosyal Sorumluluk Ödülleri’nde “İyi Uygulama Ödülü”ne layık görüldü.

Türkiye otomotiv sektörünün öncü kuruluşu Ford Otosan’ın, Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği ile birlikte yürüttüğü “Bal Arıları Mühendis Oluyor” sosyal sorumluluk projesi önemli bir ödüle daha layık görüldü. Proje, son olarak Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) geleneksel Sosyal Sorumluluk Ödülleri’nde, “Büyük Ölçekli Şirketler” kategorisinde İyi Uygulama Ödülü’nü almaya hak kazandı.

Toplam 55 şirketin başvurduğu ve 24 şirketin sosyal sorumluluk projelerinin finale kaldığı yarışmanın seçici kurulunda medya, siyaset ve iş dünyasından etkin isimler yer aldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun katılımıyla düzenlenen törende, Ford Otosan’ın ödülü şirketin İnsan Kaynakları Direktörü Nursel Ölmez Ateş’e takdim edildi.

Ölmez Ateş: “Türkiye sanayisine daha fazla kadın mühendis kazandırmak için yola çıktık”

“Bal Arıları Mühendis Oluyor” projesinin toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine odaklanan bir proje olduğunun altını çizen Ford Otosan İnsan Kaynakları Direktörü Nursel Ölmez Ateş, ödül töreninde şunları söyledi:

“Bundan iki yıl önce Türkiye’nin 81 iline ulaşmak için bir yola koyulduk. 81 okulda toplumsal cinsiyet eşitliği kavramını kız ve erkek öğrencilere anlatarak, Türkiye sanayisine daha fazla kadın mühendis kazandıralım istedik. Bugüne kadar 55 ili ziyaret edip, kız çocuklarımıza toplumsal cinsiyet eşitliği kavramını anlattık ve siz de mühendis olabilirsiniz dedik. Bu projeyi yaparken kadın ve erkek mühendislerimiz bizimle beraber okullara gelip, ‘Biz yaptık siz de yapabilirsiniz’ diyerek çocuklarımıza rol model oldular. Bu ödülü, Ford Otosan’ın gönüllü çalışanları, gönüllü bayileri ve projeye emek veren tüm çalışma arkadaşlarım adına alıyorum.”

Proje ile bugüne kadar toplam 12.064 öğrenciye ulaşıldı

Meslek seçiminde cinsiyet ayrımcılığına dikkat çekmek, kadınların iş ve mesleklere katılımının önemi hakkında kamuoyunda farkındalık yaratmak amacıyla geliştirilen ve bugüne kadar 12 binden fazla öğrenciye ulaşılan “Bal Arıları Mühendis Oluyor” kurumsal sosyal sorumluluk projesiyle 81 ilde eğitim gören kız öğrenciler mühendis olma yolunda teşvik ediliyor. Ayrıca, proje kapsamındaki okullarda eğitimini tamamlayarak üniversitelerin mühendislik bölümlerini tercih eden kız öğrencilere Ford Otosan tarafından staj imkanı da sunuluyor. 24 ay sürecek projenin saha uygulaması, Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği’nin organizasyonu ve uzman desteğiyle gerçekleştiriliyor ve saha çalışmalarında Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği uzmanları ile Ford Otosan’ın gönüllü mühendislerinin desteği alınıyor. Proje gönüllüsü olan mühendisler, rol model olarak mühendislik mesleğini, çalışma koşullarını ve kendi deneyimlerini öğrencilere ve ailelerine aktarıyor.

“Bal Arıları Mühendis Oluyor” projesi kapsamında bugüne kadar toplam 55 il ziyaret edilerek, 7069’u kız öğrenci olmak üzere 12064 öğrenciye ulaşıldı.

Uluslararası Ulaşım Sektörü, Mayıs Ayında Intertraffic İstanbul 2017’de Buluşuyor

Intertraffic İstanbul 9. Uluslararası Altyapı, Trafik Yönetimi, Yol Güvenliği ve Park Sistemleri Fuarı, 24-26 Mayıs 2017 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde 90’dan fazla ülkeden ziyaretçi ve 200 firmanın katılımı ile gerçekleşecek…

UBM NTSR tarafından düzenlenen Intertraffic İstanbul, akıllı ulaşım sistemleri, trafik güvenliği, trafik yönetimi ve planlaması, park sistemleri, ulaşım altyapı sistemleri alanında faaliyet gösteren sektör profesyonellerinin 3 gün boyunca uluslararası bağlantılar kurmasına olanak sağlayacak.

Intertraffic İstanbul 2017’yi, başta T.C. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma, Özel İdareler, Belediyeler, Müteahhit, Proje ve Danışmanlık Firmaları ve ulaştırma alanında faaliyet gösteren tüm üreticiler katılacaklar.

Intertraffic İstanbul’un, Asya ve Avrupa kıtalarını birleştiren ve stratejik konumu ile bölgesinde ticaretin merkezi olan İstanbul’da iki yılda bir düzenlendiğini ifade eden Intertraffic İstanbul Proje Müdürü Buket Ilıcalı Soytürk, “Ulaşım sektörünü 24-26 Mayıs 2017 tarihleri arasında İstanbul’da buluşturuyoruz. Başta Avrupa, Asya, Balkan ve Körfez ülkeleri pazarlarına ulaşmak isteyen sektör profesyonelleri, Türkiye’nin ulaşım ile ilgili uluslararası tek organizasyonu Intertraffic İstanbul 2017’de yerlerini alacaklar. Akıllı ulaşım sistemleri, trafik güvenliği, trafik yönetimi ve planlaması, park sistemleri, ulaşım altyapı sistemleri alanında faaliyet gösteren 90’dan fazla ülkeden ziyaretçi ve 200 firmanın fuarımıza katılım sağlamasını bekliyoruz. Sektörün en önemli hedef pazarları arasında yer alan başta Avrupa ülkeleri olmak üzere İran, Irak, Suudi Arabistan, Katar, Rusya, Türki Cumhuriyetleri’nden (özellikle Türkmenistan, Azebaycan ve Kazakistan) önemli bir ziyaretçi katılımı bekliyoruz. Ayrıca, Türkiye’deki dev projelerde imzası bulunan Kore’den önemli firmalar ikili görüşmeler ve yatırımlar yapmak üzere Intertraffic Istanbul’da olacaklar. Ülkemizin yeni işbirlikleri geliştirmek adına hedeflediği Mozambik, Madagaskar ve Tanzanya gibi yeni pazarlardan gelecek ziyaretçilerimiz de sektöre sunacağımız fırsatlar arasında yer alıyor”” dedi.

İlk kez ‘Intertraffic Istanbul İnovasyon Ödülleri’ Verilecek”

Sektörün fuarda yer almasının ve ziyaret etmesinin en önemli nedenlerinden biri de Intertraffic İstanbul’un ulaşıma dair en yeni teknoloji ve hizmetlerin ilk kez sunulduğu bir platform olması. Fuar, bu nedenle 2017 yılında ilk kez ‘Intertraffic İstanbul İnovasyon Ödülleri’ düzenleyerek sektöre ilham veren yenilikçi projeleri seçecek. Ödüller, fuar kapsamında düzenlenen törenle sahiplerine takdim edilecek.

Fuar ticari işbirlikleri kurulmasına aracılık etmesi ve sektörü en son teknoloji ile buluşturmasının yanında konferans, sempozyum, Interaktif çalıştaylar, sunumlar, yuvarlak masa oturumları gibi zengin içerikli ve kapsamlı etkinliklere de evsahipliği yapacak. Ulaştırma Bakanlığı’nın destekleri ile gerçekleşecek etkinliklerde Karayolları Genel Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü Belediyeler ve özel sektör yer alacak.

“Intertraffic Istanbul 2017’de Mobilite Çözümleri Ön Plana Çıkacak…

‘Kişisel Mobilite Hizmetleri’, ‘Özerk – Ortak Sürüş’, ‘ Sürücü Yardım Sistemleri’, ‘Bağlı Araba Verileri – Hizmetleri’ , ‘Akıllı Şehirlerde Ulaşım Çözümleri’, ‘Entegre Biletlendirme ve Akıllı Ödeme Sistemleri’ , ‘Elektrikli ve Hibrid Araçlar’, ‘Ekolojik Sürüş’, ‘Şarj Sistemleri’, ‘Sürdürülebilir lojistik ve Kentsel Dağıtım’ gibi mobilite çözümleri bu yıl fuarda ön plana çıkacak konular arasında yer alıyor.

Aytemiz En Yeni Ürün ve Hizmetleri ile Petroleum İstanbul Fuarı’na Damga Vurdu

Akaryakıt sektörünün en hızlı büyüyen markası Aytemiz, en yeni ürün ve hizmetlerini sergilediği 13. Petroleum Istanbul Uluslararası Petrol, LPG, Madeni Yağ, Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı’nda, hem bayilerin hem de müşterilerin en çok ilgi gösterdiği stantlardan biri oldu.

Aytemiz, Optimum Yakıtları, Castrol Madeni Yağları, yeni istasyon ve market konseptinin yanı sıra; akaryakıt sektöründe bir ilki temsil eden Motorcu Dostu İstasyon Projesi’yle de fuara damga vurdu. Ayrıca yeni açılacak anlaşmalı Aytemiz istasyonlarında yer verilecek D&R köşesi de ilk kez fuarda sergilendi.

Türkiye’nin en hızlı büyüyen akaryakıt markası Aytemiz, alanında dünyanın en büyük ve en çok ziyaret edilen fuarı 13. Petroleum Istanbul Fuarı’nda en yeni ürün ve hizmetlerini sergiledi. 1997 yılından bu yana her iki yılda bir düzenlenen ve enerji sektörünün en önemli buluşmalarından biri olan Petroleum İstanbul 2017 Fuarı’ndaki Aytemiz standı, bayi ve tüketiciler tarafından yoğun ilgi gördü. Ziyaretçiler, Aytemiz yöneticileri, satış, pazarlama ve teknik ekibinden markanın gelecek proje ve hedefleri ile ilgili olarak bilgi aldı. Stantta ayrıca Aytemiz’in büyüyen yapısını, Optimum Yakıtlarını, Aytemiz Gaz’ı ve markanın genel konsepti olan ‘Hizmetinizdeyiz’ mottosunu anlatan görsellere ve filmlere de geniş yer verildi. Öte yandan operasyonel iyileştirme hedefi çerçevesinde bayi çalışanlarının eğlenceli ve öğretici şekilde eğitim almasını sağlayan teatral skeçlerin mimarı Umut Oğuz ve Kurumsalhane ekibi de fuarda ziyaretçilerle bir araya geldi.

AYTEMİZ’DE YENİLİKLER DÖNEMİ

2010 ve 2015 yıllarında akaryakıt bayileri tarafından en çok tercih edilen marka olan Aytemiz, Optimum Yakıtları, müşterilerin araçtan inmeden ödeme yapmalarını sağlayan Aytemiz Kart – Araçtan Öde / Motordan Öde ve Castrol Madeni Yağları fuarda ziyaretçilerle buluşturdu. Aytemiz’in fuardaki en önemli yeniliklerinden birisi de yeni istasyon ve market konseptini de ilk kez fuar kapsamında ziyaretçilere tanıtan Aytemiz, artık anlaşmalı istasyonlarında D&R köşesine yer vererek, akaryakıt sektöründe müşterilerinin diledikleri an kültür ve eğlence dünyasına ulaşabilmesini sağlayacak. Mevcut bayiler ise istek üzerine istasyonlarında D&R ürünlerine yer verebilecekler.

MOTORCU DOSTU İSTASYON

Aytemiz’in fuardaki bir diğer sürprizi ise akaryakıt sektöründe bir ilki temsil eden Motorcu Dostu İstasyon Projesi oldu. Sektörde bir ilke imza atarak “Motorcu Dostu İstasyon” projesini hayata geçiren Aytemiz, Petroleum İstanbul 2017 Fuarı’nda yeni projesi ile ilgili olarak hem bayilerini hem de müşterilerini bilgilendirdi. Standa yerleştirilen iki motosiklet ile Motorcu Dostu İstasyonlar’da kullanılan kaymaz zemin çalışması ziyaretçilere gösterildi. Aytemiz’in, motosiklet kullanıcılarının istek ve taleplerini tespit ederek geliştirdiği Motorcu Dostu İstasyon projesi, hizmet konusunda fark yaratan önemli bir yeniliği temsil ediyor. Tespit edilen ihtiyaçlar doğrultusunda motosiklet kullanıcılarının hayatını kolaylaştırmayı hedefleyen Motorcu Dostu İstasyon projesi, motosiklet kullanıcılarının desteği ile Türkiye geneline yayılarak büyümesini sürdürecek. Motorcu Dostu İstasyon projesi motosiklet kullanıcılarının trafikteki algısını yükseltmeyi ve emniyetlerine katkıda bulunmayı hedefliyor.

500 metrekare alana yayılan Aytemiz standı, 30 Mart – 2 Nisan 2017 tarihleri arasında TÜYAP Kongre ve Fuar Merkezi’ndeki 12’nci salonda ziyaretçilerini ağırlayacak.

Kış Lastiği Dönemi Bitiyor

CO PremiumContact 6 Key visual,

Dünyanın en büyük uluslararası lastik ve orijinal ekipman tedarikçilerinden Continental, kış mevsiminin sona ermesiyle birlikte, güvenli sürüş ve araç performansı açısından mevsimine uygun lastik kullanımına dikkat çekiyor. Continental, tüm sürücülere baharla birlikte kış lastiklerini rafa kaldırarak, yaz lastiklerini kullanmaları yönünde tavsiyede bulunuyor.

Mevsiminde lastik kullanımı hem güvenli sürüş hem de araç performansı açısından büyük önem taşıyor. Havaların ısınması ile birlikte mevsimine uygun lastik kullanımı hakkında sürücülere önemli tavsiyelerde bulunan Continental, araca ve mevsimine uygun olmayan lastik kullanımı sonucunda yaşanabilecek olumsuzluklara da dikkat çekiyor.

Yaz mevsiminde kış lastiği kullanmaya devam edersek ne olur?

Birçok sürücünün aklındaki bu soruyu Continental Türkiye Binek Lastikleri Satış Müdürü Mehmet Akay şöyle yanıtlıyor; “Bizimle iletişime geçen ve neden lastik değiştirmeleri gerektiğini sorgulayan sürücülerimize gerekçeleri anlatmadan evvel, kışın sandalet, yazın ise bot giyip giymeyeceklerini soruyoruz. Yazın kış lastiği kullanmak lastikleri çabuk yıpratacağı gibi, araç performansını, yol tutuşunu ve fren mesafesini olumsuz etkiler. En önemlisi de yazın kış lastiği kullanmanın fren mesafesine olan etkisi. Yapılan testlerde görüyoruz ki, yazın kış lastiği kullanmak fren mesafesini artırıyor ve bu fark, beklenmeyen ani olaylarda hayati önem taşıyabilir. Bu yüzden yazın yaz lastiği kışın ise kış lastiği kullanmak gerekir.” diyor.

Neden iki farklı lastik seti?

Akay konu ile ilgili, “Otomobilimizi 100.000 km kullandığımızı varsayarsak 2 takım yaz lastiği ile bu 100.000 km mesafeyi almak yerine; aynı bütçeyi ayırarak 1 takım yaz lastiği 1 takım da kış lastiği ile hem yaz şartlarında maksimum performans elde ederek hem de kış şartlarında üst düzey güvenlik sağlayarak lastiklerimizi kullanmış oluruz” açıklamasını yaptı.

Continental, yazın kış lastiği kullanımının sonuçlarını şöyle özetliyor;

Çabuk yıpranır

Yaz koşullarında kullanılan kış lastikleri; yaz lastiklerine göre daha uzun bir fren mesafesinde durmanıza neden olur ve buna ilave olarak lastikleriniz daha çabuk aşınır.

Yakıt tüketimi ve CO2 salınımı artar

Mevsimine uygun lastik kullanmamak yakıt tüketimini artırır. Yaz lastiklerinin dönme direnci kış lastiklerine oranla daha düşüktür. Bu nedenle yazın yaz lastikleri daha az yakıt harcar ve daha az aşınır.

Aracın performansı düşer

Yaz lastiklerinin yüksek performans sağlayabilmesi için diş derinliğinin 3 mm altına düşmemesi gerekir. Hızlı girilen keskin virajlarda, yumuşak lastik yanaklarının etkisi ile araç savrulma riski ile karşı karşıya kalır ve bu durum sürücüleri öngörülmeyen bir direksiyon hareketi refleksine iter. Bu aşırı toparlama hareketi aracın takla atmasına dahi neden olabilir.

Fren mesafesi uzar ve gürültü seviyesi artar

Kış lastikleri, yaz mevsiminde +7 derecenin üstündeki hava koşullarında daha uzun fren mesafesine neden olur. Yaz lastikleri deseni ve sırt hamurunun özelliği nedeni ile kış lastiğine göre daha sessizdir. Özellikle sıcak havalarda ABS ile frenlemede yapılan yaz ve kış lastikleri karşılaştırmasında yaz lastikleri kış lastiklerine göre yüzde 40’lara varan oranlarda daha kısa mesafede durur.

TÜGİK Genel Başkanı Erkan Güral: “Bugün açıklanan büyüme rakamları AB’ye en güzel cevaptır”

TÜİK tarafından bugün açıklanan büyüme rakamlarının, referandum sürecine ve dünya ekonomilerinde yaşanan siyasi gerginliklere rağmen, Türkiye’nin son 15 yıldır yakaladığı istikrarlı büyüme performansını sürdürdüğüne işaret eden TÜGİK Genel Başkanı Erkan Güral, “Türkiye, ulusal birlik ve beraberlikten aldığı gücü bir kez daha kanıtlamıştır” dedi.

Erkan Güral, şu değerlendirmede bulundu:

“Son 15 yıllık süreçte istikrar ve sürdürülebilir ekonomik kalkınma trendine kavuşan ülkemizde sağlanan güven ortamı, ekonomik istikrarı da beraberinde getirmiş ve ekonomisi her geçen gün büyüyen bir Türkiye doğmuştur. Bugün açıklanan büyüme rakamları referandum nedeniyle ülkemizde kaos oluşturmak isteyen AB’ye en güzel cevaptır.

Hükümetimizin hayata geçirdiği yapısal reformların yanı sıra iş dünyası tarafından atılan dev adımlar, ekonomimize ivme kazandırmıştır. Özellikle dış güçler tarafından oluşturulmak istenen karışıklıklarla ekonomisine darbe vurulmaya çalışılan bir ülke olarak, Türk iş dünyasının göstermiş olduğu performans takdire şayandır. Bu süreçte karşılaşmış olduğumuz olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye bu başarılı büyüme performansını sergileyebiliyorsa, dış etkenlerden uzak, tamamen büyüme ve gelişmeye odaklanmış bir Türkiye ekonomisinin sergileyeceği performansı tasavvur etmek bile gerçekten kolay değil! Bunun farkında olan AB’ye inat, Türkiye, birlik ve beraberliğinden aldığı güçle, büyümesini ve gelişmesini sürdürecektir.

FLO’nun yeni reklam filmi canlı renkleri ve sevilen markalarıyla baharın coşkusunu müjdeliyor!

FLO’nun yeni reklam filmi canlı renkleri ve sevilen markalarıyla baharın coşkusunu müjdeliyor!

Kaliteli, güncel moda ve geniş bir ürün yelpazesini ulaşılabilir fiyatlarla sunan FLO, 2017 ilkbahar sezonundaki moda coşkusunu yeni reklam filmine de yansıttı. Baharın gelişini canlı renkler, en sevilen markalar ve yüzlerce yeni model ile kutlayan FLO’nun yeni reklam filmine yine akıllardan silinmeyecek bir FLO şarkısı eşlik ediyor.

Türkiye’nin en büyük ayakkabı perakende markası FLO, zihinlerde yer edinecek yeni bir reklam filmi ile 2017 ilkbahar sezonuna iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Baharın gelişini canlı renkler, en sevilen markalar ve yüzlerce yeni model ile kutlayan FLO, birbirinden farklı seçenekleriyle yeni sezondaki moda coşkusunu reklam filmine de yansıttı.

Canlı renklerin, dinamik bir anlatım ve etkileyici bir görsel dünya ile buluşturulduğu reklam filmine yine akıllardan silinmeyecek bir FLO şarkısı eşlik ediyor. Çok sevilen “Herkesin Ayakkabıcısı O” jingleının yeni yorumunda; “bak seni bekliyor FLO, renk renk çeşit çeşit” sözleriyle yeni sezonun mesajı veriliyor.

Ayrıca filmde, animasyon görüntüleri özellikle dikkat çekiyor. Çekimleri Stüdyo Aplus’ta, Toygun Başıdinç yönetmenliğinde, 50 kişilik bir ekip tarafından gerçekleştirilen film, Vietnam 2.0 imzasını taşıyor.

“Marka iletişim stratejimizi daha çok kadın müşterilerimize odakladık”

FLO Mağazacılık Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Kemal Ömerci, yeni reklam filmi ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Pazar araştırmaları gösteriyor ki, ayakkabı beğenme ve satın alma kararlarını çoğunlukla kadınlar veriyor. Yani kadın tüketiciler sadece kendileri için alışveriş yapmıyorlar, aynı zamanda eşleri ve çocukları için de ayakkabı satın alımını doğrudan belirliyorlar. O nedenle kadınların beğenisine daha çok önem vermemiz gerekliliğinden yola

çıkarak, 2017 yılından itibaren FLO marka iletişim stratejimizi daha çok kadın müşterilerimize odakladık. TV reklam filmlerimizin müziği, tarzı, tonu bu stratejinin yansıması ile planlandı, senaryolar hazırlandı, çok beğenilecek bir reklam filmi ortaya çıkardık” diye konuştu.

Reklam filmini aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz:

https://www.youtube.com/watch?v=GTAwLgp_ik4

Sağlık endüstrisi Expomed’de buluştu

Avrasya Bölgesi’nin ve Türkiye’nin en büyük medikal fuarı olan EXPOMED, 30 Mart Perşembe günü 24. kez sektör profesyonellerine kapılarını açtı. Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen fuarda; nikotin bağımlılık testi, son teknoloji ile donatılmış hasta yatakları, ışınla fizyoterapi, dünyanın en küçük taşınabilir kalp-akciğer sistemi, entegre hastaneler ve son teknoloji ile hazırlanan yeni nesil ameliyathaneler yer alıyor.

Fuar ile birlikte eş zamanlı 01-02 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek ‘Şehir Hastaneleri, Sağlık Turizmi ve Kamu Özel İşbirliği’ konulu sempozyum ise; yeni nesil şehir hastanelerine yapılan yatırımlara ve bu yolda gerçekleştirilen pek çok proje ile ilgili görüşmelere ev sahipliği yapıyor.

Avrasya Bölgesi’nin ve Türkiye’nin medikal alandaki en önemli buluşma platformu olan EXPOMED Fuarı, 50 ülkeden 1100’ün üzerinde marka ve marka temsilciliğine ev sahipliği yapıyor. Sağlık sektöründeki en yeni teknolojilerin, AR-GE ve inovasyon harikası ürünlerin sergileneceği bir platform olarak ön plana çıkan Expomed’i bu yıl 80’den fazla ülkeden 35 bin ziyaretçinin takip etmesi bekleniyor.

En son sağlık teknolojileri bu fuarda

Sağlık sektöründeki en yeni teknolojilerin, AR-GE ve inovasyon harikası ürünlerin sergilendiği fuarda; nikotin bağımlılık testi, son teknoloji ile donatılmış hasta yatakları, hasta yıkama çözümleri, hasta bakım koltukları, ışınla fizyoterapi, dünyanın en küçük taşınabilir kalp-akciğer sistemi, otomatik kalp masajı ürünleri, entegre hastaneler (PPP projeleri) ve son teknoloji ile hazırlanan yeni nesil ameliyathaneler yer alıyor.

Bu yıl fuar, ilk defa üç ana gruba ayrıldı

3 temel ürün grubuna göre salonlarını ayıran fuarda ziyaretçiler, aradıkları ürünleri ilgili salonlarda kolayca bulabilecek. 8 salonda gerçekleşen fuarda bu yıl ilk defa Ortopedi ve Sarf Malzemeleri 7-8 ve 9’uncu salonda, Elektro Medikal Ekipman ve Medikal Teknoloji ürünleri 3 ve 4’üncü salonunda yer alırken Hastane Yapı ve Tıbbi Tesis Yönetimi ise 2’inci salonda ziyaretçilerini bekliyor. Öte yandan, yerli ve yabancı sektör profesyonellerini bir araya getirme hedefiyle gerçekleştirilen fuar, dünyanın farklı noktalarında İstanbul’a gelecek olan alım heyetlerine de buluşma noktası olmayı amaçlıyor.

Sürdürülebilir sağlık yatırımları için EXPOMED

Ayrıca fuar kapsamında 01-02 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek ‘Şehir Hastaneleri, Sağlık Turizmi ve Kamu Özel İşbirliği’ konulu sempozyum, sektörün bilirkişilerini bir araya getiriyor. REED TÜYAP, Sağlık Yönetimi ve Eğitimi Derneği (SAYED) ve Kamu ve Özel Ortaklığı Derneği işbirliğiyle düzenlenecek olan sempozyum; T.C. Sağlık Bakanlığı ve bakanlık yetkililerinin yanı sıra Azerbaycan, Bahreyn, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, Pakistan, Suudi Arabistan ve Madagaskar’dan Sağlık Bakanları ve bakanlık yetkililerinin katılımıyla gerçekleşecek.

Sağlık Yönetimi ve Eğitimi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Aktaş, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı Dr. Hasan Aydınlık ve Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş açılış konuşmalarıyla başlayacak olan sempozyumda; Şehir Hastanelerinin Yönetilmesi̇, Problemleri̇ ve Çözüm Önerileri, Türkiye’de Sağlık Turizmi, Etkin Bir Finans Metodu Olarak PPP, Sağlıkta PPP Modeli Uygulama ve Aşamaları ve Geçmişten Günümüze Sağlık Yatırımı Uygulamaları ile ilgili tüm detaylar masaya yatırılacak. Ayrıca dünyanın ve Türkiye’nin farklı bölgelerinden İstanbul’a gelecek olan sektör profesyonelini de aynı açtı altında buluşturacak olan sempozyum; dünya genelindeki yeni nesil hastanelerin tam olarak yayılmasını ve bu alandaki yenilikleri paylaşmak ve farkındalık yaratmak için buluşma noktası olacak.