Türkiye’nin 1 Numaralı Markaları Ödüllendirildi

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) ve Akademetre Research Company tarafından her yıl gerçekleştirilen araştırma kapsamında, Türkiye’nin 1 Numaralı Markaları, Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde düzenlenen törenle ödüllerine kavuştu.

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği ve Akademetre Research Company tarafından her yıl gerçekleştirilen 1 Numaralı Markalar Araştırması’nın sonuçları, 21 Şubat Salı akşamı Zorlu PSM’de düzenlenen tören ile açıklandı.

Oyuncu ve sanatçı Kadir Çöpdemir’in sunumu ve AYD Başkanı Hulusi Belgü’nün ev sahipliğinde ile düzenlenen 1 Numaralı Markalar Ödül Töreni’ne iş dünyasının önde gelen isimleri katılım gösterdi.

Törende konuşma yapan AYD Başkanı Hulusi Belgü; “AVM’ler toplumumuz için sevdikleri ile vakit geçirebildikleri sosyal bir yaşam alanı olmakla birlikte markaları ve kullanıcıları bir araya getiren en önemli unsurlardan birini oluşturuyor. Perakende markalarımızın, edindikleri tecrübelerle gerek ülkemizde gerekse uluslararası arenada hayata geçirdikleri çalışmalar, ülkemiz için çok büyük bir gurur kaynağı. Bugün burada tüm bu başarıları tek potada eriterek Türkiye’nin 1 Numaralı Markası olmuş kurumlarımızı ödüllendirmek için bir araya geldik. Umudumuz, markalarımızın gelecek dönemde daha büyük başarılara imza atarak gerek ekonomimize ve istihdama gerekse ülkemizin uluslararası arenada bilinirliğine katkı sağlaması. Bu güzel gecede emeği geçen ve bizleri onurlandırarak katılan herkese çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

Perakende sektörüne ilişkin 15 kategoride ödüllerin sahiplerini bulduğu törende, LCWaikiki Günlük Giyim ve Çocuk Giyim kategorilerinde ödüle layık görülürken, Teknosa Teknoloji Perakendeciliği ve Anchor Mağaza Özel Ödülü’nün sahibi oldu. Törende En Beğenilen Marka Yüzü Özel Ödülü’nü ise Koton reklam kampanyası ile Fahriye Evcen aldı.

1 Numaralı Markalar

  • Kadın Giyim: Koton
  • Erkek Giyim: Kiğılı
  • Günlük Spor Giyim: LC Waikiki
  • Ayakkabı – Çanta: FLO
  • Aksesuar: Altınbaş
  • Spor Malzemeleri: Adidas
  • Çocuk Giyim: LC Waikiki
  • Bebek Ürünleri – Oyuncak: Toyyz Shop
  • Kişisel Bakım – Kozmetik: Gratis
  • Mobilya – Dekorasyon: IKEA
  • Teknoloji Perakendeciliği: Teknosa
  • Teknoloji Üreticisi: Samsung
  • Self Servis Restoran: Burger King
  • Restoran: Bay Döner
  • Kafe: Mado
  • Özel Ödül – Anchor Mağaza : Teknosa
  • Özel Ödül – En Beğenilen Marka Yüzü: Fahriye Evcen- Koton

 

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği Hakkında

AVM Sektörüne sorumlu liderlik yapmak ve sektörün sağlıklı gelişimine katkıda bulunmak amacıyla 2009 Mart ayında 16 kurucu üyeyle yola çıkan AYD, (Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği) bugün üyelerinin kontrolündeki AVM’ler ile sektörün % 70‘inden fazlasını temsil etmektedir.

AYD Türkiye’de takriben 52 milyar dolarlık yatırımı ve 400 bin nitelikli istihdamı temsil etmektedir. Özellikle son 10 yılda Türkiye ekonomisinin dördüncü büyük sektörü haline gelmiş olan Perakende Sektörü ve AVM’ler birlikte ülke ekonomisine yerli ve yabancı yatırımcılar olarak önemli katkılar sağlamaktadırlar.

AYD, Alışveriş Merkezlerinin, tüketicilere keyifli alışveriş imkânı veren, perakende sektörüne katma değer yaratan, kent ile bütünleşen ve dünya standartlarında mekânlar olmasını sağlamak amacı ile perakendeciler, tüketiciler ve sektörel çözüm ortaklıkları ile birlikte perakende sektörünün sağlıklı gelişimine katkıda bulunmak üzere çalışmalarını sürdürmektedir.

İkinci Çeyrekte Yüzde 30’luk Artış Bekleniyor

2017 yılının ikinci çeyreğinde; konut ve ofis projelerinde fiyat artışı olabileceğinin vurgusunu yapan Moment Yapı A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Uyar “İkinci çeyrekte yüzde 30’lara varan bir artış bekliyoruz” dedi.

Moment Yapı A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Uyar, Türkiye’nin 2016 yılını yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen ekonomik anlamda olumlu kapattığını kaydetti. Türk lirasının döviz karşısında değer kaybetmesi ve maliyet fiyatlarında yüzde 15’lik artış olmasına rağmen, gayrimenkul fiyatlarında bir yükseliş olmadığına dikkat çeken Turgut Uyar “Yatırım yapacak olan vatandaşlarımız, 2016 yılında olduğu gibi, 2017 yılının ilk çeyreğinde de korkmadan yatırımlarını yapabilirler ” diye konuştu. 2017’nin ikinci çeyreğinde ise; fiyatlarda yüzde 30’lara varan bir artış beklediklerinin altını çizen Uyar “Bulunduğumuz zaman diliminde yatırım yapan vatandaşlarımız karlı çıkacaktır” dedi.

‘Satışlardan umutluyuz’

Bu yıl inşaat sektöründe özellikle referandum nedeniyle kısa vadeli bir durağanlık yaşanabileceğini, ancak genel anlamda satışlardan umutlu olduklarını anlatan Turgut Uyar, “2017’nin inşaat sektörü açısından olumlu geçeceğini, hem ofis projelerine hem de gayrimenkule olan talebin yüksek olacağını düşünüyoruz. Konut ve ofis alacak vatandaşların 2017 yılının son çeyreğine kalmamalarını öneririm. Özellikle yatırım yapacakların en güvenilir ve geri dönüşü en kuvvetli yatırım aracı olan iyi ofis projelerine yönlenmeleri yerinde olacaktır” diye konuştu.

Geleceğin karlı yatırımı Moment Beştepe Ofis

Kamu ve özel sektördeki 27 yıllık tecrübe, güven ve prestiji Moment Beştepe Ofis projesi ile taçlandıran Turgut Uyar, Aralık 2017 yılında teslim edilecek Moment Beştepe Ofis projesinin şu anda en güvenilir ve en karlı yatırım olduğunun altını çizerek “ Modern mimarisi, kumandalı açılabilir camları olan Atatürk Orman Çiftliği ve şehir manzaralı yeşil teraslı ofis alternatifleri, çalışma ortamını ferahlatan ve tüm ihtiyaçlarınızın karşılandığı toplantı odaları, çalışma aralarında dinlenebileceğiniz ve huzur bulabileceğiniz sosyal olanakları ile sizi sizden daha çok düşünen Moment Beştepe Ofis, iş hayatını keyfe dönüştürüyor. Çalışanların ve iş verenlerin, çalışma aralarında dinlenip yenilenebilmeleri ve siesta yapabilmeleri için uyku odaları, çalışanların yemek ihtiyaçlarını lezzetli ve ekonomik bir biçimde karşılayabilecekleri tabldot restoranı, yoğun iş stresinden arınabilmeleri için yoga ve pilates salonu, çalışanların ve işverenlerin zihinlerini rahatlatabilmeleri için tasarlanmış zen bahçeleri, farklı bir atmosferde kahvelerini yudumlayıp eşsiz lezzetleri tadabilmeleri için ise mola sokağını ‘ofis’ yaşamına dahil eden Moment Beştepe Ofis Projesi, hem hayatınızı hem de işinizi kolaylaştırıyor.” dedi.

Sunduğu uygun faiz oranları ile yeni nesil ofis anlayışında fark yaratan Moment Beştepe Ofis, anlaşmalı bankaların garantörlüğünde avantajlı faiz oranları ile yatırımınızı garanti altına alıyor.

Projeye özel sunulan 24 aya kadar 0, 60 aya % 0,53 ve 120 aya %0,73 faiz oranları ile Türkiye’nin kalbi, Ankara’nın merkezi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin tam karşısında ofis sahibi olma imkânına sahip olabilirsiniz.

Ali Kibar: “İstihdam ettiğimiz bir kişi ile 10 kişiye iş imkanı yaratıyoruz”

Ali Kibar, Kibar Holding

“İstihdam ettiğimiz bir kişi ile 10 kişiye iş imkanı yaratıyoruz”

Alüminyumdan, otomotive, gıdadan enerjiye kadar bugün Türkiye’nin alanında lider 22 firması ile faaliyetlerini sürdüren Kibar Grubu, global arenada iddialı büyümesini sürdürüyor. Kibar Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, bugün tedarikçileri ve bayileri ile birlikte yarattıkları bir kişilik istihdamın, sahip oldukları ekosistemde 8-10 kişiye iş ve gelir imkanı sağladığını söyleyerek, üreten bir ekonomi yaratmanın önemine dikkat çekti.

Türkiye’nin önde gelen gruplarından Kibar Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, sanayiye girdikleri ilk günden bu yana, üretim odaklı bir faaliyet yapısı içinde olduklarını, katma değer yaratan ürünlerle Türkiye’yi global pazarlara taşımayı hedeflediklerini söyledi.

TRT Haber İşten İçten Sohbetler programında Elif Saygılıer’in sorularını yanıtlayan Ali Kibar, 80’li yıllarda alüminyum sektöründe tek bir döküm hattı ile yıllık 6 bin ton kapasiteyle faaliyete başladıklarını, bugünse ilave yatırımlarla yıllık 300 bin tonlar seviyesine ulaşarak Avrupa’nın 3. büyük üreticisi olmayı başardıklarını belirtti.

İş hayatında ilk tecrübelerinin 1970’lerde Kayseri’de babası Asım Kibar’ın mensucat işiyle başladığını anlatan Ali Kibar, holdingin büyüme hikayesini şöyle anlattı:

Kayseri, Orta Anadolu’nun ticarette en faal şehirlerindendir. Tarıma elverişli toprakları olmadığı için ticaret kültürü gelişmiştir. Babam Kayseri’de mensucat işiyle uğraşırken küçük yaşlarda ben de yanına giderdim; bana kumaş kesmeyi, kumaş toplarını açmayı gösterirdi. 1970’lerde daha iyi eğitim almamız için annemin ısrarı ile babam tüm işini bırakıp bizi İstanbul’a getirdi. İstanbul’da sıfırdan yeni bir işe girişti ve demir-çelik işine başladı. Az karla yüksek ciro hedefi, müşterilere taahhütlerini zamanında yerine getirme, işini yakından takip etme prensipleri, onu işinde zamanla marka haline getiriyor. 70’lerin sonuna kadar ticaretle büyüyor ve 78’den sonra galvaniz tesisi kuruyor; 80’lerde de üretime başlıyor. O yıllarda Avrupa’da alüminyum sektör toplantılarına gittiğimizde bir hayli geride olduğumuzu, bu üretim maliyetlerimizle rekabetle nasıl başa çıkabileceğimizi düşünürdük. Önümüzde büyük zorlukların olduğu yıllardı. Zaman içinde kaliteli ürün üreterek, müşterilerimizle istikrarlı iletişimle güven tesis ederek, doğru kararla doru yatırımlar yaparak işlerimizi ilerlettik. Bu çalışma anlayışı bize yeni iş siparişleri olarak geri döndü. Alüminyumda ilave yatırımlarla bugün yıllık 300 bin tonlar seviyesine geldik. Avrupa’nın 3. büyük üreticisiyiz. Gelecek yıl yeni yatırımlarımızla folyoda da 80-85 bin ton üretim kapasitemizle Avrupa’da birinciliğe ulaşacağız.”

Kendisinin de 1983 yılından itibaren tamamen iş hayatına girdiğini söyleyen Kibar, her zaman üretim odaklı bir sanayi anlayışı izlediklerini ve çalışanlarıyla aile gibi hissetmenin önemine inandıklarını vurguladı. Alüminyumdan, otomotive, gıdadan enerjiye kadar bugün Türkiye’nin alanında lider 22 firması ile faaliyetlerini sürdürdüklerini ifade eden Kibar, her sektörde katma değeri yüksek akıllı ürünler üretmeye fokuslanmak gerektiğine inandığını söyleyerek, “Önümüzdeki yıl Sanayi Bilim ve Teknoloji Bakanlığı yerli otomobili lanse etmeyi planlıyor. Ben daha katma değer taşıyan ürünler üretmemiz gerektiğini düşünüyorum. Dünyayı iyi takip etmeliyiz. Her şeyi kendimiz yapacağız diye, kendi içimizde zaman yitirmek yerine, gelişmeleri daha yakından izleyerek, üniversite- sanayi işbirlikleriyle gelişmiş ülkelerle aramızdaki mesafeyi kısaltabiliriz. Ben buraya odaklanmak gerektiği kanaatindeyim” dedi.

“Sanayici yeni yatırımlar için cesaretlendirilmeli”

Sanayicinin yatırım şevkinin desteklenmesi gerektiğini belirten Kibar, şunları söyledi:

“Gıda sektöründe faaliyet gösteren grup şirketimiz Assan Gıda, salça ve sos pazarında liderdir. 2016’da ihracatta 4.’lüğü elde etti. Assan Gıda’nın 2 milyar 460 milyon dolarlık ihracat kabiliyeti var. Bizim tarımda da kendi geleneksel mallarımızı kaybetmememiz lazım. Eskiden bakliyat, buğday gibi ürünlerimizi ihraç eden bir ülkeydik. Bu verimli topraklarda tarımla istihdam sağlayabilir ve ülkemize daha fazla gelir yaratabiliriz. Kendi geleneksel tohumlarımıza dönüş yapabilirsek yeni nesillere de bu toprakların sağlıklı ürünlerini aktarabiliriz. Biz bugün tedarikçilerimizle, bayilerimizle sahip olduğumuz ekosistemde 1 kişi istihdam ettiğimizde, bu istihdam zincirinde 8-10 kişiye iş imkanı veya gelir yaratmış oluyoruz. Türkiye’de üretilen ürünlerin desteklenmesi bu açıdan da önem taşıyor. Bu şekilde sanayici de yeni yatırımlara cesaret eder.”

“Mevzuat süreçlerinin hızlanması verimliliği arttırır”

Kibar, sanayicinin iş yapabilme kabiliyetinin önündeki mevzuat süreçlerinin hızlandırılmasına ihtiyaç olduğunu ifade ederek, “İş yaparken bizler pek çok ruhsatlara, izinlere tabiyiz. Bu konuda merkezi otorite ve yerel otoriteler bu süreçleri ne kadar hızlandırırsa sanayi de o kadar hızlanır. Yıllardır sanayicinin önündeki en büyük engel budur. Gereken mevzuatlar en kısa zamanda devreye alındığında zaman, enerji kaybı ve finansal kayıplar azalır. Sinerji ve verimlilik esas olmalıdır. Çünkü bu kaynaklar hepimizin. En kısa, en etkin yollarla sorunları çözmek zorundayız. Bunu yapmazsak güveni de sağlayamayız” dedi.

Hertz Türkiye 2017’de hedef büyüttü

Aktif büyüklüğü 21 milyar TL’yi aşan araç kiralama sektörü, 2017 yılına umutla bakıyor. Özellikle yılın ikinci yarısında beklenen yabancı turist artışı ile ivme yakalamayı umut eden sektörün oyuncuları şimdiden yeni yatırım hazırlıkları yapıyor. Araç kiralama sektörünün öncüsü Hertz ise zincirin en iddialı halkası…

21 Şubat 2017, İstanbul;

Araç kiralama sektörü 2016 yılının ilk dokuz ayında Türkiye’de satılan yeni otomobillerin yüzde 20,2’sini yani yaklaşık 99 bin aracı filosuna kattı. Bir önceki yıla göre yüzde 10,5 büyüme kaydeden sektörün parkındaki araç sayısı 306 bin 400 adedi aştı. Ortalama 7 milyar TL’lik yeni araç yatırımı yapan Türkiye operasyonel kiralama sektörünün aktif büyüklüğü ise 21 milyar TL’yi geçti.

Yıla umutla başlayan sektörün, özellikle ikinci yarı itibariyle artması beklenen yabancı turistlerle, bireysel kiralama alanında da önemli bir ivme kazanacağı öngörülüyor. Nitekim araç kiralama şirketleri de yaptıkları yeni yatırımlarla sektörün büyüyeceğinin sinyallerini veriyor.

2017 yılında hem kurumsal hem de bireysel tüketicilerin kiralama sektörüne olan ilgisinin artacağını anlatan dünyanın ilk araç kiralama şirketi Hertz’in Türkiye Müdürü Nur Hidayetoğlu, “Kurumlar da şahıslar da hem ekonomik olması hem de sağladığı konfor nedeniyle kiralama alternatifine yöneliyor. Bu sene sektörün, yabancı turist sayısındaki artışla daha da hareketleneceğini düşünüyoruz. Hertz Türkiye olarak yeni araç yatırımlarımız devam ediyor. 2017 yılında filomuza 3 bin adet yeni araç eklenmiş olacak. 2017 yılı için minimum yüzde 15’lik bir büyüme hedefiyle çalışmalarımıza yön verdik” dedi.

Hertz, Türkiye’de yeni şubeler açacak

Şu anda yurt içinde 25 farklı ilde 40 şube ile hizmetlerini sürdüren Hertz Türkiye’nin yurt dışında ise Kuzey Irak, Erbil’de iki şubesi bulunduğunu anlatan Hidayetoğlu, “Şube sayımızı özellikle Anadolu’da arttırmak istiyoruz. Mevcut ofis ağımıza ilave en az 10 yeni şube açmayı hedefliyoruz. Üzerinde durduğumuz noktalar arasında havalimanları da bulunuyor. Araştırmalarımıza göre günlük kiralamaların yüzde 80’i havalimanlarında gerçekleşiyor. Şu anda öncelikli olarak Denizli ve Ağrı Havalimanları gündemimizde. Şehir merkezlerinde şube açmayı hedeflediğimiz öncelikli bölgeler ise Eskişehir, Kocaeli ve Mersin” dedi.

2017 yılında teknoloji ve otomasyon konusunda da çalışmalar yürütmeye devam edeceklerini anlatan Hidayetoğlu, “Gerek teknolojik gerekse dijital dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek bu alanlarda yatırım yapıyoruz. Özellikle araç kiralama hizmetinin teslim ve iade süreçlerinde müşterilerimize vakit kaybettirmeyecek hızlı ve pratik çözümler üzerine çalışıyoruz. Yakın zamanda müşterilerimiz tüm işlemlerini online yapıp, havaalanında bankoya bile uğramadan aracına binip yola çıkabilecek” dedi.

İhracatçılar mayısta İsrail’e gidiyor

İhracatçılar mayısta İsrail’e gidiyor

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, İsrail’e 15-17 Mayıs tarihlerinde büyük bir ticaret heyeti düzenleneceğini açıkladı. İsrail İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen, Türk işadamları için 3 yıllık çok girişli vize uygulamasına geçeceklerini söyledi.

Normalleşme sürecine giren Türkiye – İsrail ilişkileri ihracat dünyasında ilk meyvelerini verdi. Türk – İsrail İş Forumu’nda konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, “15 – 17 Mayıs tarihlerinde İsrail’e büyük bir ticaret heyeti düzenleyeceğiz. Ticaret heyetlerine çok uzun bir ara vermiştik. İki ülke için çok yararlı olacağını ümit ediyorum” dedi. TİM Genel Merkezi’nde düzenlenen foruma Büyükekşi’nin yanı sıra İsrail İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen ve İsrail İstanbul Ticaret Ataşesi Monir Agbaria katılarak birer konuşma yaptı.

Büyükekşi, son 10 yılda İsrail’e ihracatın neredeyse iki katına çıkarak 3 milyar dolar seviyesine; ithalatın ise yüzde 77 artışla 1.4 milyar dolara ulaştığını belirtti. Büyükekşi, şunları söyledi: “Bizim potansiyelimiz bundan çok daha yüksek. Sadece kendi ihracatımız artsın istemiyoruz. İsrail’in de bize ihracatı artsın istiyoruz. Ayrıca başta Afrika olmak üzere 3. ülkelerde işbirliği yapmak istiyoruz. Amacımız: ‘Kazan-kazan’ prensibine dayalı bir ticari ortam yaratabilmek.”

Büyükekşi, 2016’da İsrail’den Türkiye’ye 300 bin turist geldiğini, bu yıl rakamın 400 bin olmasını arzuladıklarını söyledi. İhracatçıların İsrail ile ticari ilişkilerde başlıca iki konuyu gündeme getirdiğini belirten Büyükekşi, bunların vize sorunu ve yaş meyve sebze ile kuru meyve sebzede karşılaşılan tarife dışı engeller olduğunu ifade etti. Büyükekşi, “Karşılıklı işbirliğinin geliştirilmesi için vize sorununun çözülmesi gerekiyor” dedi.

İşadamları için kolaylaştırma çalışmalarına başladık

İstanbul İsrail Başkonsolosu Shai Cohen, TİM Başkanı Büyükekşi’nin gündeme getirdiği vize sorunu için vize politikalarını kolaylaştıracak çalışmalara başladıklarını açıkladı. Cohen, “Bundan sonraki süreçlerde işadamlarına çok girişli ve uzun süreli vizeler vermeye başlayacağız. 3 yıllık ve çok girişli vize olacak” dedi. Geçmiş yıllarda politik krizler yaşanmasına rağmen 2011 – 2014 arasında iki ülke arasında karşılıklı ticaretin neredeyse ikiye katlandığını söyleyen Cohen, “Kaşıklı ilişkilerimizde normalleşme dönemine girdik. TİM’in kısa sürede İsrail’e bir heyet yollamak istemesinden çok mutlu olduk” diye konuştu. Cohen’in konuşmasının ardından İsrail İstanbul Ticaret Ataşesi Monir Agbaria bir sunum yaparak, katılımcılardan gelen soruları yanıtladı.

Artemis Halı’dan 5. Yılda 5 Milyon Euro’luk Yatırım

Halıcılığın merkezi Gaziantep’te 2012 yılında kurulan Artemis Halı, 5. Yılını 5 Milyon Euro’luk yatırımla kutluyor. Geçen yılı yüzde 40 büyüme ile tamamladıklarını açıklayan Artemis Halı Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Batallı, “Hem yatırımlarımızla hem de istihdamla 2017’de de büyümeye devam edeceğiz” diye konuştu.

 

Türkiye’de halı evlerin vazgeçilmez aksesuarlarındandır. Geçmişten günümüzde halılar da değişti, tasarımlarla farklılaştı ve tabii markalar çeşitlendi. Artemis Halı da halı denildiğinde ilk akla gelen markalar arasında yer alıyor. Artemis Halı Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Batallı, 2012 yılında temelini attıkları şirketi için yeni ve genç bir marka tanımlamasını yapıyor. Genç olmasına rağmen hızlı ve istikrarlı bir büyüme profili çizen Artemis Halı bayileri ile birlikte 2 bin kişiyi istihdam ediyor.

 

Batallı’nın deyimi ile, ‘aşkla, emekle ve estetikle’ yılda 2 milyon metre kare halı dokunuyor Artemis’te… Batallı, Gaziantep’te 25 bini açık olmak üzere toplam 36 bin metrekarelik fabrikalarında üretim yaptıklarına söylüyor ve ardından ekliyor: “Fabrikamızdaki tezgahlarda 220 kişi çalışıyor. Ülke genelindeki 8 bölge bayimizle birlikte yaklaşık 2 bin kişi istihdam sağlıyoruz. Binbeşyüzün üzerinde noktada Artemis Halı satılıyor. Hem üretimimizle hem de istihdamımızla Gaziantep’in ve Türkiye’nin ekonomisine büyük katkı sağlıyoruz. Artemis Halı olarak her zevke, her bütçeye hitap eden koleksiyonlarla müşterimizin karşısına çıkıyoruz.”

 

2017’de Yüzde 20 Büyüyecek

Geçen yılı iki bölümde değerlendiren Batallı şunları söylüyor: “Yılın ikinci yarısında itibaren aramıza katılan yeni ana bayi ve tali bayilerimizle olmak istediğimiz, varmak istediğimiz hedeflere yaklaşmada daha hızlı adımlar attığımızı söyleyebiliriz. Artemis Halı olarak 2016’yı yaklaşık yüzde 40 büyüme ile bitirdik. Bizler genç ve dinamik ekibimizle sektörde farkındalık oluşturmak gayesini taşıyoruz. Katma değeri yüksek ürünlerle halı sektöründe kendimize yer edinmek, söz ettirmek istiyoruz. Bunu da şu ana kadar başardığımızı söyleyebiliriz.” Bayi ağlarını genişleteceklerini sözlerine ekleyen Batallı, genç bir ekip olmanın avantajını kullanarak hızlı karar aldıklarını ve uyguladıklarını vurguluyor.

 

2017’de hedeflerinin yüzde 20 büyüme olduğuna dikkat çeken Batallı, bu doğrultuda 5 milyon Euro’luk yatırım yapacaklarını açıkladı. 2020-2023 arsında halka açılmak istediklerini belirten Batallı gelecek planlarını şöyle anlatıyor: “Türkiye’de ve dünyada müşterilerinin beklentilerini tam olarak karşılayan, müşteri ilişkilerinde sonsuz güven içerisinde ve ihtiyaçların sürekli farkında olan, gelişim odaklı, kaliteyi sürekli arttıran ve son teknolojiyi yakından takip ederek farklılık oluşturan lider bir firma olarak çalışmalarımızı sürdürmek istiyoruz. Sürekli yenilenen ürün yelpazemiz ile müşteri memnuniyetini ön planda tutuyoruz. Bir yandan da ürün ve fiyat politikasını en uygun şekilde sağlamaya çalışıyoruz.”

 

Artemis Tasarımları Ünlü Halı Tasarımcısı  Van Renne’ye Emanet

Artemis, halıyı sadece yere serilen bir meta olarak değil kişinin zarafetini, beğenisini yansıtan moda unsuru olarak yorumluyor. Bu yaklaşımı göz önünde tutarak bu yıl 3 yeni koleksiyonu tüketicilerinin beğenisine sunacak. Batallı, “Amacımız sadece halı satmak değil tüketicilere kendilerini ifade edebilecekleri yeni yaşam alanları oluşturmak” diyor ve ekliyor: “Artemis Halı, tasarımlarında renklerin her tonunu sergileyecek kadar cesur, geldiği toprakların havasını yansıtacak kadar otantik, dünyanın moda trendlerini de tasarımlarına yansıtacak kadar dünyalı bir marka.” Batallı halı tasarımında fark yaratmak, Artemis farkını ortaya koymak için ünlü halı tasarımcısı Thibault Van Renne ile iş birliği yapacaklarını söyledi. Van Renne ile hazırlanacak koleksiyon için Batallı şunları söylüyor: ‘Üretilecek halılar renk tasarım ve kalitesiyle sektörde kendisinden bahsettirecek satıcılar ve tüketiciler nezdinde oluşacak beğeni bize doğru işler yapmanın gururunu yaşatacaktır. Van Renne gibi el halısı tasarımcısı ve satıcısına makina halısında bunu yaptırmak bizim için gurur verici bir süreç.  Çok özel malzemelerin kullanılacağı bu seriyi Artemis Premium olarak ülkemizde 150 noktada satışa sunacağız. Bu seri ayrıca Thibault Van Renne’nin dünya genelindeki 8 mağazasında da satışa sunulanacak. 2017 Mart ayında tüketici ile buluşacak ve el halı tasarımının makine halısına uyarlandığı bu seri için yaklaşık 900 bin Euro özel yıkama tesisi yatırımı yaptık. Bu halılarda el halıları gibi yıkama sonrası yıkanarak tüketiciye ulaşacak. Hedefimiz 5 yıl içinde 1 milyon m2″

 

KUTU

Gaziantep’in halı ihracatı da 1.4 milyar dolar

Türkiye’deki halı sektörünü de değerlendiren, dünya genelinde 170 ülkeye toplam 2 milyar 16 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildiği belirten Tolga Batallı: “Türk halı sektöründe özellikle Gaziantep dünyanın en büyük halı üreticisi konumundadır. Dünyada 2 bin tezgahın yaklaşık bin 300 tanesi Gaziantep’te bulunmaktadır.  Gaziantep’in halı ihracatı da 1.4 milyar dolar civarındadır. Halı sektörü için yeni pazar arayışlarının sürdürülmesi önemlidir. 2017 yılı beklentilerimiz üretici olarak tabii ki daha yüksek… İhracatta pazar payının artırılması ve tanıtım faaliyetlerinin yanı sıra uluslararası fuarlarda daha etkin rol alınması sektörün büyümesi için çok önemli olacaktır” diye belirtti.

KUTU

Halıda bu yılın trenleri

Tolga Batallı “Eskiden halılar ömürlük olurdu ama şimdi perdeler gibi sık sık yenileniyor. Artık halılarda da kullan at dönemi var. Eskiden halıda  kırmızı, kiremit renkleri sevilirmiş. Şimdi halıda da trendler var ve insanlar bu trendleri takip ediyor. Bu yılın trend renkleri; yeşil, terra ve gri. Ayrıca eskiden salonlara 4+4m2 lik 2 parka halı serilirken bugün 6 m2 lık halılar seriliyor. Bugün en çok satılan halılar 4 ve 6m2 lik halılar” diyor.

Sabancı Holding’in Yeni Ceo’su Mehmet Göçmen

SABANCI HOLDİNG’İN YENİ CEO’SU MEHMET GÖÇMEN

19 Temmuz 2010 tarihinden bu yana Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Chief Executive Officer (CEO) olarak görev yapan Zafer Kurtul, 30 Mart 2017 tarihi itibarıyla görevlerinden ayrılma kararı aldı.

Sabancı Holding CEO’luk görevine halen Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı olarak görev yapmakta olan Mehmet Göçmen atandı.

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Topluluğumuza 1998 yılında Akbank Genel Müdür Yardımcısı sonra Akbank Genel Müdürlük görevini üstlenen, 2010 yılından bugüne kadar da Sabancı Holding CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak başarılarımıza büyük katkı yapan Zafer Kurtul’a teşekkür ediyor ve başarılar diliyoruz.

Topluluğumuzda çeşitli kademelerde 14 yıldır üst düzey sorumluluklar üstlenen ve son olarak stratejik yatırımlarımızın kümelendiği enerji sektöründeki faaliyetlerimizi başarıyla yöneten Mehmet Göçmen 30 Mart 2017 itibariyle bayrağı devralıyor.

Bu atama Sabancı Holding’i farklılaştıran kurumsal yönetim kültürümüzün sürekliliğinin bir sonucudur. Bu çerçevede CEO olarak atanan Sayın Mehmet Göçmen’in, Türkiye’nin Sabancı’sını daha yüksek hedeflere taşıyacağına ve tüm paydaşlarımıza daha fazla değer yaratmaya liderlik edeceğine inanıyoruz. Kendisine yeni görevinde başarılar diliyoruz “ dedi.

MEHMET GÖÇMEN

Mehmet Göçmen, Galatasaray Lisesi ve 1981 yılında Ortadoğu Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra 1983 yılında Syracuse Üniversitesi’nde Endüstri Mühendisliği bölümünde Yüksek Lisansını tamamlamıştır. 1983-1995 yılları arasında Çelik Halat ve Tel Sanayi’de, 1996-2003 yılları arasında Lafarge’da çeşitli üst düzey görevlerde bulunan ve 2003 yılında Akçansa’ya Genel Müdür olarak atanan Mehmet Göçmen, 01 Ağustos 2008 tarihinden bugüne Sabancı Holding’de İnsan Kaynakları Grup Başkanlığı, Çimento Grup Başkanlığı ve Enerji Grup Başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.

Otomotiv Sanayii Derneği 2016 Dördüncü Çeyrek / Dış Ticaret Raporu

Otomotiv Sanayii

Dış Ticaret Raporu

Türkiye İhracat Verileri:

Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre hazırlanmıştır.

* Aralık ayı ihracat verilerine, “İhracatçı Birlikleri Kaydından Muaf İhracat” verisi dahil değildir. Son 12 aylık dönem için ilk 11 ay TUİK, son ay TİM rakamı kullanılmıştır.

  • 2016 yılında Türkiye toplam ihracatı yüzde 1 oranında azalırken, Otomotiv Endüstrisi ihracatı yüzde 13 oranında artış gösterdi ve toplam ihracat içerisinde yüzde 16,8’lik pay ile ilk sıradaki yerini korudu.

TÜİK Verilerine Göre Dış Ticaret Dengesi:

2 GTİP 87.00 kapsamında yapılan dış ticaret; motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları; bunların aksam, parça ve aksesuarı dış ticaret verilerini, otomobil dış ticaret verileri, geniş ekonomik grupların sınıflamasına (BEC) göre 51-Binek Otomobilleri verilerini içermektedir.

  • 2016 yılında Türkiye toplam ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1, ithalatı ise yüzde 4 azaldı. Bu dönemde dış ticaret açığı 63 Milyar $ seviyesinden 56 Milyar $ seviyesine geriledi.
  • GTİP 87 kapsamında belirlenen otomotiv dış ticaret verilerine göre ihracat geçen seneye göre yüzde 13, ithalat ise yüzde 2 oranında arttı. 2015 yılında 80,9 Milyon $ olan açık kapatıldı ve 2016 yılında dış ticaret 1,96 Milyar $ seviyesinde fazla verdi.
  • Geçen seneye göre 2016 yılında, otomobil ihracatı yüzde 21, ithalatı ise yüzde 7 oranında arttı. Bu dönemde otomobil dış ticaret açığı 1,48 Milyar $ seviyesine geriledi.

Fasıllara Göre Dış Ticaret Dengesi :

  •  2016 yılında GTİP bazında dış ticaret dengesi verileri içerisinde; dış ticaret fazlası yaratan ilk 10 sektörün analizine bakıldığında, 87 GTİP’li “Motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarı” dış ticaretinin dış ticaret fazlası yaratan altıncı sektör konumunda olduğu görülmektedir.
  • Türkiye toplam dış ticaretinde dış ticaret fazlası yaratan ilk 10 sektör, dış ticaret fazlası yaratan tüm sektörler içerisinde yüzde 74 paya sahiptir.

GTİP

TANIM

61

Örme giyim eşyası ve aksesuarı

71

Kıymetli veya yarı kıymetli taşlar, kıymetli metaller, inciler, taklit mücevherci eşyası, metal paralar

62

Örülmemiş giyim eşyası ve aksesuarı

8

Yenilen meyveler ve sert kabuklu meyveler

73

Demir veya çelikten eşya

87

Motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarı

57

Halılar ve diğer dokumaya elverişli maddelerden yer kaplamaları

25

Tuz, kükürt, topraklar ve taşlar, alçılar, kireçler ve çimento

20

Sebzeler, meyvalar, sert kabuklu meyvalar ve bitkilerin diğer kısımlarından elde edilen müstahzarlar

63

Dokunabilir maddelerden hazır eşya, takımlar, kullanılmış giyim ve dokunmuş diğer eşya, paçavralar

Seramik sektörü CNR EXPO’da buluşuyor

Türk seramik, banyo ve mutfak sektörünün gelişiminde önemli rol oynayan UNICERA İstanbul, 8-12 Mart tarihlerinde CNR EXPO Yeşilköy’de düzenlenecek. Fuar, 1.000’in üzerinde markanın katılımı ve 100 bin ziyaretçi hedefiyle gerçekleştirilecek.

TİMDER Başkanı Ertan Sapankaya, “Sektör temsilcileri olarak CNR EXPO ile bir arada düzenleyeceğimiz, Avrupa’nın ikinci, Türkiye’nin en büyük ihtisas fuarı olan UNICERA ile milyonlarca dolarlık ihracat potansiyeline ev sahipliği yapacağız” dedi.

UNICERA İstanbul-Seramik Banyo Mutfak Fuarı, 8-12 Mart tarihlerinde CNR EXPO Yeşilköy’de düzenlenecek. CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık, Türkiye Seramik Federasyonu (TSF) ve Tesisat İnşaat Malzemeleri Derneği (TIMDER) iş birliğinde organize edilecek fuar, 1.000’in üzerinde markanın katılımı ve 100 bin ziyaretçi hedefiyle gerçekleştirilecek. Fuar, 160 bin metrekare alanda yapılacak.

Banyo ürünleri, zemin-duvar kaplamaları, seramik işleme teknolojileri, mutfak ürünleri, dekorasyon ürünleri, ambalajlama, depolama gibi ürün gruplarının sergileneceği fuara, ABD, Kanada, Almanya, İngiltere, Suudi Arabistan, İsrail, Fransa başta olmak üzere pek çok ülkeden profesyonel ziyaretçi bekleniyor.

“Bölgenin üretim üssüyüz”

Fuarın tesisat ve yapı malzemeleri sektöründe iç piyasayı ve ihracatı hareketlendirmek amacıyla düzenlendiğine dikkat çeken TIMDER Başkanı Ertan Sapankaya, şöyle konuştu: “Sektör temsilcileri olarak CNR EXPO ile bir arada düzenleyeceğimiz, Avrupa’nın ikinci, Türkiye’nin en büyük ihtisas fuarı olan UNICERA ile milyonlarca dolarlık ihracat potansiyeline ev sahipliği yapacağız.”

Sapankaya, gelişmekte olan ülkelerin 5 yıl içinde inşaat alanında atılım göstereceğini ifade ederek “Dünyada geri dönüşümlü ürünlere büyük eğilim var. Türk yapı ve inşaat malzemeleri sektöründe, ürün kalitesiyle dünya ile rekabet edecek konuma geldik. Şu an bölgenin üretim üssüyüz. Dış pazarlarda rekabet gücümüzü artırmak için üretim kadar üretim teknolojisine de ağırlık vermeliyiz. Türkiye’de kentsel dönüşüm projelerine bağlı olarak konut inşaatlarında artış bekliyoruz. İnşaat, tesisat ve yapı malzemeleri pazarında da 5 yıl içinde yüzde 10-12 oranında büyüme bekliyoruz” dedi.

TÜRKONFED’den Milli İstihdam Seferberliği’ne Destek

“İSTİHDAMDA SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMEYE ODAKLANIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısıyla başlayan Milli İstihdam Seferberliği’ne Türkiye’nin en büyük bağımsız iş dünyası örgütü TÜRKONFED, “işgücünün eğitim ve kalitesine” odaklanan politikasıyla destek verdi. TÜRKONFED çatısı altındaki 25 federasyon, 190 dernek, 24 bin 100 iş insanı ve 40 bine yakın şirketi istihdamda sürdürülebilir büyüme hedefiyle harekete geçireceklerini belirten TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, “Sadece işe almak yeterli değil, eğitmek ve verimli hale getirmek de önemlidir. Ülke genelinde başlayan istihdam seferberliğinde özel sektörün payının artması için tüm üyelerimizi harekete geçireceğiz. Hükümetimizin de gereken ekonomik ve yapısal reformları hızla hayata geçirmesiyle, yaratılacak istihdamın ve ekonomik getirilerinin sürdürülebilir olacağına yürekten inanıyoruz” dedi.

19 Şubat 2017 / İstanbul – Bölgesel ve sektörel iş dünyasının çatı kuruluşu olan, Türkiye’nin en büyük bağımsız iş dünyası örgütü Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde başlatılan Milli İstihdam Seferberliği’ne “iş gücünün eğitim ve kalitesine” odaklanan politika önerisiyle destek verdi. TÜRKONFED çatısı altındaki 25 federasyon, 190 dernek, 24 bin 100 iş insanı ve 40 bine yakın şirketi istihdamda sürdürülebilir büyüme hedefiyle harekete geçireceklerini belirten TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, insan odaklı büyüme sürecinin bir parçası olarak iş gücünün eğitim sürecinin önemine de vurgu yaptı.

“İSTİHDAMDA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK, YAPISAL REFORMLARDAN GEÇMEKTEDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yapılan istihdam çağrısının çok önemli olduğunu, TÜRKONFED’in de “istihdamda eğitim ve kaliteye” odaklandığını hatırlatan Kadooğlu, eleman almanın yanında mevcut çalışanların muhafaza edilmesinin ya da birkaç ay sonra istihdam edilenlerin işten çıkartılmaması için de gerekli düzenlemelerin ve desteğin verilmesinin önemli olduğunu vurguladı. “Sadece işe almak yeterli değil, eğitmek ve verimli hale getirmek de önemli” diyen Kadooğlu, ülke genelinde başlayan istihdam seferberliğinde özel sektörün payının artması için tüm üyelerini harekete geçireceklerinin belirtti.

TÜRKONFED Başkanı Kadooğlu, şunları söyledi: “TÜRKONFED olarak; özel sektörün gelişmesi, özellikle kadın ve genç istihdamının toplam istihdam içindeki oranının artırılması, bölgesel ve sektörel kalkınmanın sürdürülebilir olması için önemli çalışmalar yürütüyoruz. Bu doğrultuda, Milli İstihdam Seferberliği’nin yürüttüğümüz tüm bu çalışmaları güçlendirerek artıracağını düşünüyoruz. Ülke genelinde başlayan istihdam seferberliğinde özel sektörün payının artması için tüm üyelerimizi harekete geçiriyoruz. Hükümetimizin de gereken ekonomik ve yapısal reformları hızla hayata geçirmesiyle, yaratılacak istihdamın ve ekonomik getirilerinin sürdürülebilir olacağına yürekten inanıyoruz. Milli İstihdam Seferberliği’nde büyümenin kalitesine odaklanan, verimlilik artışını hedef alan ve bu doğrultuda insan kaynağının etkin kullanılmasını ilke edinen bir anlayış, sadece işsizlik sorunumuzun çözümünde değil aynı zamanda cari açık ve katma değerli yüksek üretimin artışında da ivme yaratacaktır.”

TÜRKONFED Hakkında: Çatısı altında 25 federasyon ve 190 dernek üzerinden 24 bin iş insanı ve 40 bine yakın şirket yer alan TÜRKONFED, üye tabanı ile toplam (enerji dışı) dış ticaretin yüzde 83’ünü, tarım ve kamu dışı kayıtlı istihdamın yaklaşık yüzde 55’ini sağlamaktadır. İstanbul, Batı Anadolu, Marmara ve İç Anadolu, Trakya, Batı Karadeniz, Orta Karadeniz, Orta Anadolu, Doğu Karadeniz, İç Anadolu, Güney Ege, Doğu Marmara, Batı Akdeniz, Doğu Akdeniz, Güney Marmara, Çukurova, Doğu ve Güneydoğu Anadolu, Güneydoğu, Zafer, Doğu, Serhat, Dicle ve Fırat Sanayici ve İşadamları Federasyonu’nun yanı sıra Sektörel Dernekler Federasyonu, Moda ve Hazır Giyim Federasyonu, Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu da TÜRKONFED üyeleridir. TÜRKONFED, Avrupalı KOBİ’lerin çatı örgütü olan ve 12 milyon firma ve 55 milyon çalışanı temsil eden Avrupa Esnaf, Sanatkâr ve KOBİ Birliği (UEAPME) üyesidir.