Öncelikle banka avalli poliçenin ne olduğunu açıklamamı ister misiniz? Sizin Türkiye’de bir ithalatçı olduğunuzu varsayalım. Yurt dışından mal alıyorsunuz. Alacağınız malın bedelini hemen ödemeyip 180 gün sonra ödemeniz konusunda malın ihracatçısı ile mutabık kaldınız. Ancak malın ihracatçısı malını size teslim etmeden önce bir poliçe talep etmektedir. Bu poliçede malı alan ithalatçı olarak siz borçlu, ihracatçınız alacaklı ve sizin çalıştığınız bankanın da avalist (garantör) olması istenmiştir.
Bu şekilde mutabık kalındıktan sonra ihracatçı malını yurt dışından sizin adınıza bilinen kurallar çerçevesinde (kabul kredili vesaik mukabili ödeme şekline göre) gönderir, ihraç evraklarını da yurt dışındaki ihracatçının bankası aracılığı ile sizin çalıştığınız bankaya kurye ile gönderir. Evraklar normal vesaik mukabili işlemde bulunan evrakların aynısıdır sadece + bir adet poliçe eklenmiştir. Poliçeyi ihracatçı tanzim etmiş ve ithalatçının bankasına göndermiştir. Gümrükten malın çekilmesine yarayan evrakların bankanızdan alınabilmesi için, siz ithalatçı olarak gönderilen poliçeye borçlu sıfatı ile imza attınız ve asli borçlu konumuna geldiniz. Bankanız da sizin borcunuzun zamanında ödeneceğine dair garanti veren avalist oldu ve aval kaşesini poliçe üzerine bastı ve bankayı temsil ve ilzama ayı zamanda borç ve yükümlülük altına sokmaya yetkili kişiler tarafından imzalandıktan sonra siz ithalatçı olarak vesaikinizi bankadan alıp malınızı gümrükten çektiniz. Banka da aval verdiği poliçeyi ihracatçıya teslim edilmek üzere ihracatçının bankasına postayla gönderir. Poliçeye banka tarafından aval vermek demek, poliçe vadesi geldiğinde ihracatçı, poliçe bedelini ya borçlu ithalatçıdan, ya da ithalatçının bankasından alabilecektir. Poliçe üzerinde imzaları bulunan banka ve ithalatçı müşterek borçlu müteselsil kefil konumuna gelmiştir. Poliçe bedelinin ödeneceği banka tarafından garanti edilmiştir. Banka poliçeye aval vermekle gayrikabilirücu bir borç yükümlülüğü / taahhüdü içine girmiştir.
Aval verilen poliçe postada kayboldu. Bulunamıyor. Kargo şirketi poliçenin kaybolduğunu ve bulunamadığını da ithalatçının bankasına teyid etmiştir.
İhracatçı haklı yere mal bedelini temsil eden banka avalli poliçesini talep etmektedir. İthalatçı kendi bankasına başvurarak tekrar bir poliçe tanzim edilerek aval verilmesini talep eder. İthalatçının bankası ne cevap vermiştir sizce? Yeni bir poliçeye aval vermek demek, aynı işlem için ikinci defa riske girmek, ikinci defa borcun ödeneceğini taahhüt etmek demektir. Bu yüzden ithalatçının bankası yeni bir poliçeye aval vermeyi red etmiştir.
Sizce ithalatçının bankasının yeni bir poliçeye aval vermek istememesi doğru bir karar mıdır? Son derece doğru bir karardır. Kaybolan poliçenin yerine yeni bir poliçe tanzim edilip banka tarafından aval verilmesi doğru değildir. Çünkü ilk poliçe kaybolmuştur ama hukuken varlığını sürdürmektedir. Bir gün bir yerden sürpriz bir kişi tarafından kaybolduğu düşünülen poliçe ortaya çıkar da garantör bankaya bu poliçeni öde denildiği taktirde, garantör bankanın bu poliçeyi ödemeyi red etmesi asla söz konusu olamaz. Ödemek zorundadır. Bu bir olasılıktır. İthalatçının bankası böyle bir olasılığın her zaman var olabileceğini düşünerek yeni poliçeye aval vermek istemez.
Peki kaybolan poliçe gerçekten hiç bulunmaz ise durum ne olacak? Yeni poliçe tanzim edilip aval verilebilecek mi sizce?
Bu konuyu da gelecek haftaya bırakalım mı?