Kurumlara ve Vatandaşa Göre Enflasyon
Hangi enflasyon verisine inanalım diyeceğim ama sizlerin kafasını karıştırmadan resmi enflasyon verisine bakalım isterseniz.
Aylık En Yüksek Artış Alkollü İçecek ve Tütün Grubunda
Nisan ayında aylık olarak en çok fiyat artışı yaşanan ana grup yüzde 9,56 ile alkollü içecek ve tütün grubu oldu. Bu grubu yüzde 4,69 ile lokanta ve oteller, yüzde 4,58 ile giyim ve ayakkabı izledi.
Aylık en düşük artış ise yüzde 1,03 ile sağlık grubunda görüldü. Sağlık grubunu yüzde 1,38 ile konut, yüzde 2,62 ile eğlence ve kültür takip etti.
Yıllık olarak bakıldığında ise en yüksek artış yüzde 103,86 ile eğitim grubunda görüldü. Eğitimin ardından yüzde 95,82 ile lokanta ve oteller, yüzde 80,39 ile ulaştırma geldi.
Endekste kapsanan 143 temel başlıktan Nisan ayı itibarıyla, 13 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 7 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 123 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.
ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE) Nisan 2024:
ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi Nisan ayında %5.02 arttı.
TÜİK ve ENAG enflasyonuna baktığımızda kafalar karışıyor. Acep hangisi doğrudur diye? Bir tanesi yanlıştır veya yanıltıcı bilgi veriyor enflasyon sonuçları konusunda. Yukarıdaki iki verinin hangisinin doğru olduğuna inanmamız gerekir? TÜİK verileri doğru ise, doğru rakamlarının ve verilerinin açıklanması ve enflasyonun muhatabı vatandaşları inandırması gerekmez mi?
Reşat’ın Enflasyonu
Bırakın TÜİK ve ENAG enflasyonunu, Reşat’ın cüzdanındaki pazaryeri enflasyonuna bakalım.
Geçtiğimiz hafta İstinye semt pazarında;
- Maydonoz : 15 TRL / demet
- Tere : 20 TRL / demet
- Kıvırcik salata : 40 TRL / 1 adet
- Domates : 35 ila 45 TRL / 1 Kg
- Kabak : 40 ila 45 TRL / 1 kg
- Taze fasulye : 110 ila 130 TRL / 1 Kg
- Baş soğan : 30.- / 35.- TRL / 1 kg
- Pirzola : 1.300.- TRL / 1 kg
- Kuzu eti : 700 – ila 850.- TRL / 1 kg
- Dana eti : 750 – 900.- TRL / 1 kg
Sürekli et aldığı kasabın duvarında asılı olan et satış fiyatlarını gösteren tabelasının resmini çekmek istedimse de, kasabım beni görürse ayıp olur düşüncesiyle fiyat tabelasının resmini maalesef utanma duygum ağır bastığından dolayı çekemedim. Anlayacağınız ben utandım ama kasabım o fiyatları tabelaya yazarken benim kadar utandı mı?
Bence utanmamıştır. Beterin beteri var demişler.. Sitemizdeki kasabın et fiyatlarını gösteren fiyat tabelasını da burada resmetsem dudaklarınız uçuklar. Fiyatlar tek kelime ile uçmuş ve sitemizdeki kasabın fiyatlarına baktığımda, Sarıyer’deki kasabın fiyatlarının çok da makul olduğunu görmeye başladım. Çaresizlikten tabii. Fiyatlar zaten uçmuş vaziyette.
Enflasyon Rakamı
Ben sadece Nisan ayı enflasyon rakamını bilgimiz oldun diye yazacaktım ancak hangi kurumun enflasyon rakamını alacağımı düşünürken Reşat’ın bayramlık ağzını açtırdınız
Enflasyon rakamını konuşmak inanın beni yoruyor. Her kafadan bir ses çıkıyor, Reşat Bağcıoğlu’nun enflasyonu ise hepsinden beter, acımasız rakamlar, insanın düşünesi geliyor; acaba Reşat Bağcıoğlu’nun yazdığı enflasyon rakamları gerçek dışı mı? Gerçek dışı ise işte dezenflasyon yasasına muhalefet ediyor demektir.
Nisan ayı enflasyonunu ortalama % 4.5 kabul edelim de hiçbir tarafın gönlünü kırmayalım.
Enflasyon Düşecek mi?
Tabi, tabii, bekleyin düşecek…
Rivayete göre yılın ikinci yarısında keskin bir düşüş gösterecekmiş. Fikirlerine ve bilgisine çok saygı duyduğum bir siyası otoritenin verdiği demeç öyle idi.
Aklıma ne geliyor biliyor musunuz: bir ayda tahmin edilen enflasyon rakamını 2 veya 3 defa yukarı yönlü revize eden otoriteler, nasıl oluyor da yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonun keskin bir düşüş göstereceğini tahmin edebiliyorlar? Yawu enflasyon düşsün de nasıl düşerse düşsün, yeter ki gerçek enflasyon yukarı doğru yükselmeye devam ederken, kağıt üzerinde çeşitli isimlendirmelerle;
“Bakın enflasyon düştü” demesinler…
İşte bu söz enflasyon gerçeğinden daha fazla vatandaşı üzer.
Yani çarşı Pazar enflasyonu gerçek anlamda yükselmeye devam ederken, kağıt üzerinde çeşitli hesaplamalarda enflasyon düşüş gösterecek. Öyle mi olacak dersiniz? Yoksa kasaptan aldığım etin fiyatı düşecek mi? Yani fakir fukara bol bol et yiyebilecek mi?
Enflasyon gerçek anlamda düşürülmez de kağıt üzerinde düşmüş gibi gösterilirse, fakirin yediği birkaç dilim ekmeğin gasp edileceği anlamı ortaya çıkar.
Enflasyonla Başladık, Döviz İle Devam Edelim
Enflasyonun her ay ortalama % 4 ila % 6 arasında yükseldiği gerçeğini göz önünde bulundurduğumuzda, üretici fiyatlarının da bu oranlara yakın yükseliyor olması gerekiyor.
Mal ve hizmet üreten üretici firmalar bu ürünlerini yurt dışında pazarlamak ve ihracat kalemlerini arttırmak durumundalar. Üretim maliyetlerinin yanında ihracatçılar ve hizmet ihraç eden firmalar kendilerini kurtaran fiyatlarını belirlerken enflasyon karşısında artan maliyetlerinin yanında yurt dışına hangi döviz kurunu esas alarak mallarını satınca başa baş maliyet veya biraz da olsa kâr edebilsinler.
Üretim maliyetleri sürekli artarken döviz kurları da aynı oranda artarsa ihracatçı bu piyasada muhtemelen para kazanabilir ve varlığını idame ettirebilir.
Ancak, üretim maliyetleri sürekli artarken döviz kurları tam tersi, bırakın aynı kalmayı veya enflasyon oranında artmasını, döviz kurları çeşitli baskılarla sürekli baskı altına alınıp, düşüşe geçtiyse, ihracatçı sihirbaz da olsa para kazanamaz. Bırakın para kazanmasını;
- varlığını idame ettiremez,
- zarar eder,
- istihdam azalır,
- çalışan iş gücünden yararlanamaz ve bir kısım çalışanlarının işine son verir
- işsizlik artar
- ihracatçı mevcut alım satım sözleşmelerini yerine getiremez
- ülkemizin ihracat rakamlarının artışı bir yana, düşüş gösterir
- İhracatçının işi düşerse / azalırsa devlete ödeyeceği vergi azalır veya ödeyemez
- Faaliyetlerini durdurma yoluna gidebilir,
- Bankalar ihracatçıya kredi kullandıramaz, ihracat kredisi kullandırsa da, ihracatçının kredi taahhüdünü yerine getirememesinden dolayı taahhüt açığı oluşacak, cezalı duruma düşecek
- Taahhütlerini yerine getiremeyen ihracatçılar, aldıkları cezadan (negatif risk kaydı)
- dolayı kara listeye girecekler
- Negatif Risk kaydı olan ihracatçı firmanın ne Türk Eximbank’dan, ne de bankalardan kredi kullanması söz konusu olamayacak.
- Kara listeye giren ihracatçının ise finansmana erişimi olanaksız hale gelecek, piyasadaki itibarı ciddi anlamda erezyona uğrayacak.
- İhraç mallarını taşıyan lojistik sektörü de bu durgunluktan nasibini alacak
Yukarıdaki sebeplerin müsebbibi dövizin baskılanmasındandır. Dövizi piyasanın gereği kadar arttırmak yerinde olur.
Döviz Bir İleri, İki Geri Gidiyor ve Ay Bazında Döviz Yerinde Kaldı Ama Enflasyon Uçtu
Kısa vadeli döviz grafiğini paylaşıyorum;
Döviz aynı yerinde kalmayıp, sürekli düşme eğiliminde sanki ülkemizde döviz bolluğu var da, dövize ihtiyacımız yokmuş gibi bir tabloyu çağrıştırıyor.
Döviz biraz başını kaldırsa da tekrar kafasına vurup, bayılttılar. Zavallı döviz..
Olan İhracatçıya Olacak
Hangi ihracatçı ile konuşursam ağzını bıçak açmıyor desem yeridir. Döviz kurları ihracatçının nefes almasını engellediği gibi şu anki döviz kurlarının baskılanması ihracatçı için sürdürülemez bir durum olarak ihracatçının adeta belini kırmaktadır.
Ülkemizde ihracatçının nefesinin kesilmesi, yukarıda saydığım nedenler çerçevesinde beraberinde pek çok sorunu canlı tutacaktır.
Döviz kurlarının baskılanarak;
- Enflasyonun,
- Maliyet unsurlarının,
- Ülkemizin döviz borçlarının Türk Lirası karşılığının artmamasını sağlamak
için belli başlı nedenlerle yapılsa da
- ithalat adete sabit ve/veya düşük kurla teşvik edildiği
- ülkemize bırakın döviz girdisi sağlanmasını, başta ithalat olmak üzere azalan ihracat rakamlarından dolayı döviz girdisi azalacak
- Dengesiz ve istikrarsız piyasamızın yabancıyı teşvik etmeyip piyasa dengelerini karıştıracaktır.
Reşat BAĞCIOĞLU
ICC Uluslararası Ticaret Odaları
Türkiye Milli Komitesi
Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi