Zorunlu Girişimcilik ve Fırsat Girişimciliği

spot_imgspot_img

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Zorunlu Girişimcilik Ve Fırsat GirişimciliğiGirişimciler için çözüm geliştirilebilen her olumsuzluk bir fırsattır. Aksaklıklar onları yıldırmaz aksine motive eder. Peki ya çevrede birçoğumuz tarafından bu kadar olumsuz olarak nitelendirilen girişimciler için fırsat niteliğinde problemler olmasaydı? Bugün dünya umut vadeden onca başarılı girişimden mahrum olur muydu? Bu soru üzerinde az da olsa düşünebilmek adına, dilerseniz geçmişe şöyle bir kısa yolculuk yapalım. Çok değil 4 sene öncesi pandemi, ardından takip eden ve hala devam eden savaşlar, küresel ısınma ve neden olduğu iklim krizi… Evet; farkındayım. Yazıma oldukça kaotik bir başlangıç yapmış oldum. Nedeni şu: Bugün sizlere fırsat girişimciliği ve zorunlu girişimcilik türlerinden bahsetmek istiyorum.

Birçoğumuz hayatımızın belli dönemlerinde zorunlu girişimcilik hikayelerine tanık olmuşuzdur. Eşini kaybeden geçimini sağlamak için iş kuran kadınlar, savaştan kaçıp yeni bir ülkede yaşamını devam ettirmek için girişi başlatan göç eden insanlar vb… Zorunlu girişimciliğin başlangıcı biraz dramatik aslında. Ama her ne kadar dramatikte olsa bir o kadar da umut vadeden bir girişimcilik. Nedeni ise çok açık: Bu girişimcilerin başarmak dışında başka bir SEÇENEKLERİ YOK! Hayatta kalabilmek ve temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için para kazanmak zorundalar. Bunu en iyi yapabilecekleri yol ise girişimcilik. Zorunlu girişimcilik aslında tıpkı fırsat girişimciliği gibi çevreyi analiz etme ve bir fırsatı keşfetme adımıyla başlıyor. Fakat fırsat girişimciliğinden bir hususta ayrılıyor. Fırsat girişimciliğinde girişimciyi adım atmaya teşvik eden girişimcilik tutkusu iken zorunlu girişimcilikte adından anlaşılacağı gibi girişimciyi adım atmaya iten güç MECBURİYET. Her iki girişimcilikte de bir aksaklık, bir problem, bir olumsuzluk ya da bir ihtiyacın keşfedilmesiyle birlikte bunu BENZERSİZ fırsata dönüştürecek bir çözüm fikrinin geliştirilmesi durumu söz konusu… Fırsat benzersiz olduğunda başarılı olmak kaçınılmaz. Çünkü benzersizlik bir girişime ivme kazandıran en önemli unsur.

1999 yılında Amerika ve İngiltere ortak konsorsiyumu olarak çalışmalarına başlayan Global Entreprenurship Monitor (GEM)’un her sene küresel girişimcilik ekosistemine ait güncel verileri yayınladığı bir Küresel Rapor var. Bu raporda uzman görüşlerine başvurulan Girişimcilik Profesörü Jeffrey P. Shay, bahsettiğim bu iki girişimcilik türünü özetler nitelikte, pandeminin çoğu insanı işinden edip, ülkeleri ekonomik çıkmazlara sürüklerken birçok girişimci için bulunmaz nitelikte bir fırsat olduğu söyler ve doğrudur da… İnsan doğası gereği zorlandığında daha üretken ve yenilikçi olur. Baskı altında daha verimli çalışabilen bizlerin zor koşullarda üstün başarılı girişimcilere dönüşebildiğimize neden şaşılsın ki?

Kendi günlük yaşantımızı bir düşünelim. Hepimizin toplum içinde birden fazla rolü var. Kimimiz anne, öğretmen, evlat… Kimimiz eş, kimimiz bir şirketin CEO’SU… Kimimizin 4, kimimizin 5, kimimizin belki de 10 rolü var. Bütün rollerimizi kusursuz bir şekilde yönetmeye çalışırken, bazı zamanlar rol sayımız azalıyor bazen de artıyor. Rollerimiz arttığında kendimizi gözlemleyelim. Sizce her bir role ayrılan vakit daralmışken ters orantılı olarak o rolümüzde daha verimli hale gelmiyor muyuz? Hatta belki bunun farkına varıp; kendimize hayretle bu rollerin hepsini kısa zamanda başarıyla nasıl tamamlayabildim diye soruyoruzdur bile… Rolleri sadece tamamlamakla da kalmıyor, rollerden her zamankinden daha kusursuz sonuçlar elde ediyoruz üstelik. İşte tam da bu noktada size Zorunlu Girişimciliği tekrar hatırlatmak isterim. Girişimcilik alanında çalışan bir akademisyen ve bir girişimci mentoru olarak girişimcilerden en sık duyduğum serzeniştir: “Tüm bunlara nasıl yetişeceğim, vaktim yok vb.” ifadeler.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Zorunlu Girişimcilik Ve Fırsat GirişimciliğiHalbuki çoğumuz toplum olarak şunu çok net farkındayız: Biz zorlandıkça ışıldayan bir milletiz ve çetin koşullarda mücadele ederek mükemmel sonuçlara ulaşmak genetik kodlarımızda var.  Bunun bilinciyle mücadele ruhumuzu diriltmeli ve her şeyden önce bireysel menfaatlerden öte özellikle topluma katkı sunacak sosyal inovasyon niteliğinde girişimler için çabalamalıyız. Her girişimcilik çabası bir tohum ve her tohum yeni başarılı girişimlerin filizlenmesi için bir başlangıçtır. Koşullar zor değilse koşulları zorlamalı ve o başarılı girişim hikayesine günün birinde bizler de mutlaka imza atmalıyız. Bu başarıyı; aziz Türk Milleti’ne ve bu vatanı yaşatmak için canlarını feda ederek; bizlerin bu vatanda esaret altına girmeden bugün özgürce yaşamamıza vesile olan Ecdadımıza borçluyuz.

Doç. Dr.Duygu HIDIROĞLU

PAYLAŞIMLAR

Lütfen yorumunuzu girin !
Lütfen adınızı giriniz.

spot_imgspot_img
spot_img

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Satınalma Operasyonları Dijitalleşiyor !

 

 

 

 

 


 

 

 

This will close in 20 seconds