Airbus, COVID-19 Koşullarında İspanya’daki Faaliyetlerinin Büyük Çoğunluğunu Askıya Aldı

Engineering
Cropped image of engineer with hardhat standing in office

İspanyol Hükümeti, 29 Mart tarihinde Covid-19 ile mücadelede yeni önlemler açıkladı. 30 Mart – 9 Nisan 2020 tarihleri arasında uygulanacak bu önlemler kapsamında ülke genelinde birinci derece önemli olmayan tüm faaliyetler durdurulacak.

Ticari Uçak, Helikopter, Savunma ve Uzay bölümlerinde güvenlik, IT, mühendislik gibi birinci derece önem taşıyan faaliyetler, Covid-19 salgınına karşı Airbus tarafından uygulanan sıkı sağlık ve güvenlik önlemleri altında asgari düzeyde devam edecektir. İspanya tesislerindeki söz konusu bölümlerdeki diğer tüm faaliyetler, kısıtlamaların sona ereceği 9 Nisan tarihine kadar durdurulmuştur.

Airbus, en son kısıtlamalar altında geçerli olan sosyal tedbirleri uygulamak için sosyal ortaklarıyla yakın bir işbirliği ile çalışmaktadır. Görevleri üretim ve montaj faaliyetleriyle bağlantılı olmayan İspanya’daki Airbus çalışanları, mevcut koşullar altında evden çalışarak Airbus operasyon devamlılığını desteklemeye devam edecektir.

Lider bir şirket olarak Airbus, küresel mücadeleye, müşterilerine ve tedarikçilerine destek olmak ve topluma katkı sağlamak için faaliyetlerine devam etmektedir.

Akkuyu Nükleer A.Ş. Koronavirüsle Mücadele Önlemlerini Artırıyor

Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaat sahasında koronavirüs (COVID-19) salgınıyla mücadeleye yönelik önleyici tedbirler artırılmıştır.

Şirket bünyesinde düzenli olarak toplantılar gerçekleştiren Salgınla Mücadele Merkezi kurulmuştur. Merkez tarafından toplantılarda alınan tüm kararlar çalışanlara bildirilmekte ve bu kararlar şirketin ilgili tüm birimleri ve yüklenicileri tarafından mutlak surette uygulanmaktadır.

Akkuyu NGS Projesi kapsamında çalışılan tüm tesislerde aşağıda sıralanan tedbirler alınmaktadır;

  • Gelişmiş tıbbi gözetim rejimi uygulamaya konulmuş olup, tüm çalışanların mutlak surette ateşi ölçülmekte, herhangi bir soğuk algınlığı belirtisinin olması durumunda eve doktor çağrılması kaydıyla çalışan derhal evine gönderilmektedir.
  • İnşaat sahasında sosyal mesafenin korunması önlemleri kapsamında, servis araçları ile taşınan çalışanların sayısının azaltılması maksadıyla inşaat sahasına getirip götüren ve saha dahilinde servis yapan araç sayıları arttırılmıştır.
  • Yemekhanelerde yemek yiyen çalışan sayısının yoğunluğunun azaltması için yerlerde işaretlemeler yapılmış, sandalye sayısı azaltılmış ve yemekhane çalışma saati uzatılmıştır.
  • Hazır yiyecekler yalnızca bireysel ambalajlarda servis edilmektedir.
  • Yemekhanelerin tüm çalışanları tıbbi maskeler ve eldivenlerle çalışmaktadır.
  • Ofis, üretim ve sosyal alanlarda dezenfektan solüsyonlarla ellerin yıkanması için temassız cihazlar kurulmuştur.
  • Ortak kullanım, yaşam ve ofis alanlarında dezenfeksiyon çalışmaları yapılmaktadır.
  • Ofis ve üretim alanlarında önleyici tedbirler ve enfeksiyona karşı korunma yolları hakkında bilgilendirici posterler yerleştirilmiştir.

İdari İşler Bölümü, İş Sağlığı Güvenliği ve Personel Koruma Birimi gibi AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’nin ilgili tüm birimleri teyakkuza geçirilmiştir.

Akkuyu NGS İnşaat Sahasında çalışan AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’nin tüm yüklenicilerine Şirket tarafından uygulamaya koyulan tüm tedbirlerin kendi bünyelerinde de uygulanması için talimat verilmiştir.

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. ve tüm yüklenici şirketlerinin çalışanlarından, tatil günleri de dahil olmak üzere sürekli bir şekilde önleyici tedbirlerin uygulanmasından sorumlu bir grup oluşturulmuştur.

Alınan kararlar ile ilgili olarak Salgınla Mücadele Merkezi Başkanı, Kamu Kurumları ile İlişkiler ve Uluslararası İşbirliği Yönetici Direktörü Aleksei Frolov şunları ifade etmiştir: “Mevcut koşullarda öncelikli görevimiz, NGS inşaatında yer alan tüm çalışanların sağlığının korunması ve zorlu epidemik durumun projenin gidişatı üzerindeki etkisinin en aza indirgenmesidir. Çalışanların sağlığının korunması için elimizden geleni yapıyoruz. Ortak kullanım alanları, hizmet araçları, ofis ve üretim tesisleri, işçilerin kaldığı lojmanlar da dahil olmak üzere her yerde önleyici çalışmalar yapıyoruz. Çalışanlarımız, kısıtlayıcı önlemlere anlayışla riayet ederek sorumluluk bilinci içinde pandemiyle mücadeleye katkı sağlıyorlar. Şu anda AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’nin ve yüklenici kuruluşların çalışanları arasında COVID-19’a yakalanan hiç kimse bulunmamaktadır. Durumu kontrol altında tutuyoruz. Akkuyu NGS sahasındaki inşaat-montaj işleri, gerekli tüm güvenlik önlemleri dikkate alınarak ve mevcut takvimlere uygun olarak olağan şekilde yürütülmektedir.”

NGS inşaat sahasının epidemik güvenliğinin arttırılması amacıyla yüz yüze görüşülerek yapılan toplantılar ve personelin inşaat sahası ile Ankara, Mersin ofisleri arasında hareketleri kısıtlanmıştır.

2020/3 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ne uygun olarak, Şirkette tüm toplu etkinliklerin yanı sıra, son derece zaruri olanlar hariç olmak üzere çalışanların iş seyahatleri iptal edilmiştir. Yurtdışı iş seyahatlerinden dönen çalışanlar mutlaka en az iki hafta süreyle izole edilerek evden çalışmaları sağlanmaktadır.

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. temsilcileri, çalışanlarda COVID-19 ve diğer solunum enfeksiyonlarının belirtilerinin görülmesi durumunda hızlı müdahalede bulunabilmek amacıyla mülki amirlikler ve resmi sağlık kuruluşları ile sürekli iletişim halindedir.

AKKUYU NÜKLEER A.Ş., T.C. Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin diğer resmi makamlarının tavsiyelerini esas almaktadır. AKKUYU NÜKLEER A.Ş, Türkiye’de bu tür önlemler alınması halinde, karantina faaliyetleri de dahil olmak üzere enfeksiyonun yayılmasıyla ilgili mücadeleye yönelik önlemleri artırmaya hazırdır. AKKUYU NÜKLEER A.Ş., epidemik krizin Türkiye Cumhuriyeti’ndeki ilk nükleer santralin inşa süreci üzerindeki olumsuz etkisini en aza indirgemek ve Projedeki yükümlülüklerinin Hükümetlerarası Anlaşma’da öngörülen sürelerde tam olarak yerine getirilmesini sağlamak için gerekli tüm önlemleri almaktadır.

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu “Rosatom”, yatırımının bulunduğu tüm ülkelerde COVID-19 salgınıyla ilgili gelişmeleri yakından takip etmekte ve çalışanlarının sağlığını korumak için gerek işletmekte olduğu, gerekse inşa etmekte olduğu nükleer güç tesislerinin güvenliğini sağlamak adına gerekli tüm önlemleri almaktadır.

Koronavirüs ile ilgili Doğru Bilinen Yanlışlar Prof. Dr. Birol Baytan Cevaplıyor

Doctor wearing facemask
Doctor wearing facemask during coronavirus and flu outbreak. Virus and illness protection, home quarantine. COVID-2019

Koronavirüs  tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gündeme oturdu. İnternette ve sosyal medyada yer alan bilgi kirliliği ise, insanların kafasının karışmasına neden oluyor. Emsey Hospital’dan Prof. Dr. Birol Baytan kişisel temizliğimiz ve eşyalarımızın temizliği ile ilgili doğru bilinen yanlışlar hakkında bilgiler paylaştı. Tuzlu su, sirke ve limonun tedavide hiçbir etkisi olmadığını belirten Baytan ayakkabı terlik ve giysi temizliğinin bu süreçteki önemine değindi.

Bu dönemde giysi, ayakkabı, terlik ve kişisel temizliğimizde nelere dikkat etmeliyiz?

Covid 19 yeni bir virüs yaklaşık 4 aydır tanıdığımız bir virüs. Araştırmalarda saatlerce hatta günlerce cansız yüzeylerde kalabileceği gösterilmiş ise de hastalık oluşturma potansiyelinin cansız yüzeylerde 12 saatten uzun olmadığına dair bilgiler var. Bu dönemde en önemli temizlik önlemleri sık sık en az 20 saniye süre ile bol sabun ile elleri yıkamak ve mümkün ise kağıt havlu kullanmak. Ayakkabılar ile eve girmemek. Evde kullandığımız terlikleri dezenfekte etmek, kalabalığa girersek mont ve paltolarımızı balkonda yaklaşık 12 saat havalandırmak önemli olabilir. Ama sık sık el yıkamak ve elimizi mümkün olduğunca az yüzümüze götürmek önemli.

AYAKKABI VE TERLİK TEMİZLİĞİNE DİKKAT EN ÇOK ZEMİNDE YAŞIYOR

Koronavirüs cansız nesnelerde, giysilerimizde terlik ve ayakkabılarımızda ne kadar süre yaşamını sürdürüyor?

Araştırmalarda saatlerce hatta günlerce cansız yüzeylerde kalabileceği gösterilmiş ise de hastalık oluşturma potansiyelinin cansız yüzeylerde 12 saatten uzun olmadığına dair bilgiler var.

Koronavirüs hangi maddelerde daha uzun süre varlığını sürdürüyor?

Metal yüzeylerde uzun kaldığı bildiriliyor ancak virüsün hastalık yapıcı etkisi de kalıyor mu bu tam bilinmiyor. Bu yüzden tedbirli olup kirli olduğunu düşündüğümüz yüzeyleri dezenfektanlarla veya 1/10 sulandırılmış çamaşır suyu ile temizlemek etkili olabilir.

Koronavirüs ile ilgili toplumca doğru bilinen yanlışlar neler?

Yaşlıları, kalp ve akciğer hastalığı olanları daha fazla etkiliyor. Fakat gençleri ve ek hastalığı olmayanları da etkiliyor ve öldürüyor.

Kolonya virüsleri öldürür mü?

Cevap: Kolonyanın içinde bulunan alkol bir dezenfektandır. Fakat etkili olabilmesi için en az %80 alkol içeriğine sahip olmalıdır.

Tuzlu su ile burnu düzenli yıkamak hastalığı önler mi?

Cevap: Hayır. Yapılan hiçbir çalışmada hastalığı önlendiği gösterilmemiştir.

Zencefil zerdeçal sarımsak hastalığı iyileştirir mi?

Cevap: Tedavide faydası yok.

Sıcaklık virüsü öldürür mü?

DSÖ’ye göre; el kurutma makineleri virüsü öldürmez. UV lambaları da elinizi sterilize etmekte kullanılmaz hatta böyle bir şey yaparsanız radyasyon cildinizi tahriş edebilir.

Koronavirüs’ten korunmak amacıyla maske ve eldiven kullanımı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Maskeleri corona virüs bulguları taşıyanların etrafındaki insanları korumak için takması gerekiyor. Hasta insanların dışında maske takması gerekenler, hasta birine refakat edenler ve tabi ki sağlık çalışanları kullanmalı. Hastanelere kalabalık ortamlara girilecek ise de maske takılabilir. Eldiven kullanımı yalancı bir güven hissi verebilir. Eldiven takmaktansa sık sık elleri yıkamak daha akılcıdır.

Koronavirüs salgını için ülkemizin durumunu nasıl yorumluyorsunuz, virüsün yayılma hızı artacak mı?

Virus salgınında ülkemize geç gelmiş olması bir avantaj en azından bazı mücadele taktiklerimiz var, Çin’in deneyimi var ama halkımız bir an önce bu durumun ciddiyetini anlayıp sosyal mesafeye dikkat etmeli ve mümkün olduğunca evde kalmalı. Yoksa önümüzde İtalya ve İspanya gibi kötü örneklerde duruyor onların durumuna düşebiliriz.

TÜMSİAD’tan 12 Maddelik Ekonomik Tedbir Paketi

Mature lady with bills noting her purchases at home
Domestic economy. Mature lady with bills noting her purchases at home, panorama

Koronavirüsün neden olduğu Kovit-19 salgını insan sağlığı tehdit altında, ülke ekonomilerine büyük zarar veriyor. TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan için 12 tedbireden oluşan bir tedbir paketi hazırladıklarını söyledi. Doğan için açıklamada, ” Salgının, insan sağlığı, ekonomik ve sosyal yönleri bulunmaktadır ve süreç kendi içinde bulunduğunuz belirsizlik barındırıyor. Bu belirsizlik içinde birlik ve beraberlik içinde olursak krizi yeneceğimize olan inancımız tam ” dedi

Sadece ülkemiz değil tüm dünya tarihte eşine benzerine rastlanmamış bir salgın ile karşı karşıya çıkıyor. Koronavirüsün neden olduğu Kovit-19 salgını insan sağlığını tehdit ediyor, ülke ekonomilerine büyük zararlar veriyor. Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Yaşar Doğan ise bu zorlu süreçle ilgili bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada, salgının olası etkilerini en aza indirmek için devletimizin nasıl tedbir kararılarını izleyin takip edip hassasiyetle yerine getirmenin; resmi kurumlar ile işbirliği içerisinde tartışmak destek etmeyi, bu hassas hareket spekülatif yaklaşımlara itibar edilmemenin ve panik içinde fevri olarak değil planlı ve itidalli hareket etmenin büyük önem taşıdığı vurgulandı.

ÖNCE İNSAN VE SAĞLIK

Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının 11 Mart’ta tespit edildiğini hatırlatan Doğan, ‘’Hükümetimizin koronavirüsle mücadele kapsamında erken müdahaleleri, muhtemel kayıpların asgaride tutulmasında büyük rol oynadı. Hem ülke, hem de dünya olarak daha önce tecrübe etmediğimiz kritik bir süreçten geçmekteyiz’’ dedi. Virüsün yayılmasını önlemek adına alınan önlemlerin yanında, hayata geçirilen ekonomik tedbirlere de vurgu yapan Doğan, ‘’Önce insan ve sağlık geliyor. Bunun yanında ülke ekonomisinin bu zorlu süreçten en az zararla çıkması için hükümetimiz çok önemsediğimiz ve sürekli güncellenen önlem paketleri açıklıyor. Açıklanan paketler, ekonomiyi arz, talep, istihdam ve vergiler açısından da en genel şekliyle ele alıyor. Ancak salgının, insan sağlığı, ekonomik ve sosyal yönleri bulunuyor ve süreç kendi içinde birçok belirsizlik barındırıyor. Bu belirsizlik ortamında birlik ve beraberlik içinde olursak krizi yeneceğimize olan inancımız tam’’ diye konuştu.

İŞTE 12 MADDE

Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’TÜMSİAD olarak yönetimi kurulumuz ve ekonomistlerimizle birlikte yaşadığımız süreci masaya yatırdık. TÜMSİAD, başta KOBİ’ler olmak üzere sanayicilerin ve işadamların sesidir. Bu sorumlulukla salgın sürecinde açıklanan ekonomik tedbirlere ek olarak 12 maddeden oluşan öneri paketi hazırladık. Bu önerileri hükümetimiz ve kamuoyunun dikkatine saygıyla sunuyoruz.’’

1.Teşvik ve Destek iadelerine öncelik verilmesi,

2.Başta KDV iadeleri olmak üzere vergi iadelerinin yüzde 90’ının 1 hafta içinde mükelleflere iadelerinin yapılması,

3.kamu idarelerinden olan alacakların bankalara ya da devlete olan borçlara karşılık bankalara/devlete devir ve temliklerin yapılıması,

4.SGK ödemelerinin 6 ay ötelenmesi,

5.Mevcut vergi, SGK, idari para cezaları vb. borçların faizlerinin silinerek, ÜFE-TÜFE oranında 9-12-18 taksitle yapılandırılması,

6.6736-7143 taksitlerini kaçıranlara ilave süre tanınması,

7.İİK hükümleri AATUHK hükümlerinin de uygulanmasının 6-12 ay ertelenmesi,

8.Mücbir Sebep Hali kapsamında olmasına rağmen listede yer almayan sektörlerin ilave edilmesi, (seyahat çantaları, valiz, bavul vb. imalatçıları gibi)

9.Mümkünse sektör ayrımının kaldırılması,

10. Gıda, giyim ve sağlık harcamalarında KDV oranının geçici olarak yüzde 1’e indirilmesi,

11.TV, radyo vb. yayın kuruluşlarının TÜRKSAT ödemelerinin ötelenmesi,

12. Bütün destek ve önlemler devletin farklı kurumlarından farklı farklı yerlerde açıklanıyor. Bir web sitesi oluşturulup hem tıbbi, hem ekonomik, hem de teşvikleri ile ilgili her şeyin tek yerden açıklanması.

Ford Otosan, Sağlık Çalışanlarına Yüz Maskesi Üretmek için Hazırlıklarını Tamamladı

????????????????????????????????????

Ford Otosan, Türkiye’nin yeni tip koronavirüsle (Covid-19) mücadelesine katkı sunmak için düğmeye bastı. Şirket, koronavirüsle mücadelenin temel dayanağını oluşturan sağlık çalışanları için tasarımını tamamladığı yüz maskelerini üreteceğini duyurdu.

Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, ilgili bakanlıklarla ihtiyaca yönelik yaptıkları görüşmelerin sonucunda; 3D (üç boyutlu) yazıcı ve basit kalıplarla komponent ve prototip üretimine başladıklarını, yüz maskelerinin seri üretimine hazır olduklarını açıkladı.

Türk otomotiv sanayinin öncü şirketi Ford Otosan, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ardından Sağlık Bakanlığı ile yapılan görüşmeler sonucunda Türkiye’nin koronavirüsle mücadelesinde kritik rol oynayan sağlık çalışanlarının güvenliğine yönelik yüz maskesi üreteceğini duyurdu.

Açık kaynaktan alınan ancak tasarımı Ford Otosan Ar-Ge Departmanı tarafından iyileştirilen yüz maskesi, benzerlerinden farklı olarak, 150 derecelik bir açıyla yüzün tamamını korurken, ön camı özel olarak geliştirilen PET veya PETG malzemeden kesilerek üretilecek.

Yenigün: “Çok kısa zaman içerisinde on binlerce maske üretebilecek duruma geldik”

Yüz maskelerinin seri üretiminin yan sanayi ile birlikte Ford Otosan’ın geliştirdiği kalıpla yapılacağını vurgulayan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, şunları kaydetti:

“Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsle mücadelede Türkiye’nin öncü sanayi şirketlerinden biri olarak, gereken her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu açıklamıştık. Bu doğrultuda, hem Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız hem de Sağlık Bakanlığımız ile bir dizi görüşmeler gerçekleştirdik. Sonrasında hızla çalışmalarımıza başladık. Açık kaynaklı bir modeli baz alarak, Sağlık Merkezi çalışanlarımızın yönlendirmeleri ve Ford Otosan Ar-Ge mühendislerinin çalışmalarıyla bu modeli yüzün tamamını koruyacak şekilde iyileştirdik. Hızla Ar-Ge sürecini tamamladık. Geldiğimiz noktada; şu an maske üretimi için 3D (üç boyutlu) yazıcı ve basit kalıplarla komponent ve prototip üretimine başladığımızın müjdesini paylaşmak istiyorum. Tasarladığımız yüz maskeleri, yan sanayimiz ile birlikte sağlık çalışanlarımızın canları pahasına verdiği mücadelede kullanılmak için seri üretime hazır. Çok kısa bir zaman içerisinde on binlerce üretebilecek duruma geldiğimiz için çok mutluyuz.”

Üretim Kapasitesinin Yarıdan Fazlası Hijyen Malzemelerine Ayrıldı

Türkiye’nin önde gelen kişisel bakım ve kozmetik üreticilerinden Giz Kozmetik, üretim kapasitesinin büyük bölümünü kolonya ve antibakteriyel malzemelere ayırdı. Toplumun bu dönemde başta kolonya olmak üzere antibakteriyel temizlik malzemelerine büyük ihtiyaç duyduğunu belirten Giz Kozmetik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Zengin, üretim tesislerinde kapasitenin yarıdan fazlasını bu ürünlere ayırdıklarını söyledi. Özellikle kötü niyetli kimselerin bu durumu fırsata çevirerek zararlı ürünleri piyasaya sürdüğünü ve halk sağlığını tehlikeye attığını dile getiren İbrahim Zengin, ilk hedeflerinin iç pazardaki talebi karşılamak ve halk sağlığını korumak olduğunu söyledi.

Dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs Salgını, toplumun hijyen ve temizlik malzemelerine olan ihtiyacını artırdı. Bütün ülkeler bu süreçte hijyen malzemelerinin ihracatına kısıtlama getirdi. Başta kolonya olmak üzere birçok temizlik malzemesi bulunamaz hale gelince piyasada oluşan temizlik ve hijyen ürünlerine ihtiyacı karşılamak yerli üreticilere düştü. Türkiye’nin en büyük kozmetik ve kişisel bakım malzemeleri üreticilerinden 2018 yılı ihracat şampiyonu Giz Kozmetik, oluşan hijyen malzemesi ihtiyacını gidermek için üretim kapasitesinin yarıdan fazlasını kolonya ve temizlik malzemelerine ayırdığını açıkladı.

İLK HEDEF İÇ PAZARDAKİ TALEBİ KARŞILAMAK

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Giz Kozmetik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Zengin şu ifadeleri kullandı: “Biz Türkiye’nin en büyük kozmetik malzemesi üreticilerinden biriyiz. Fakat ülkemiz ve dünya zor bir durumdan geçiyor. İnsanlarımız başta kolonya olmak üzere birçok hijyen malzemesine ulaşamıyor. Bir yandan stokçular ürünlerin bulunmasını zorlaştırıyor. Diğer taraftan ise kötü niyetli kimseler merdiven altı üretimlerle insanların sağlığını korumaya çalıştığı bir dönemde toplum sağlığını tehdit ediyor. Bu sebeple üretim kapasitemizin yarısından fazlasını kolonya ve hijyen malzemeleri üretimine ayırdık. Toplumun bu ihtiyacına cevap vererek Koronavirüs ile mücadelenin bir parçası olmak istiyoruz. İlk hedefimiz iç pazardaki talebi karşılamak.”

ZAM YOK, YENİ ÜRÜNLER İÇİN AR-GE SÜRECİ TAMAMLANDI

Bu dönemde hiçbir ürüne zam yapmadıklarının altını çizen İbrahim Zengin, internet satış kanalı yoluyla Türkiye’nin her yerinden gelen talepleri de karşıladıklarını ifade etti. Ar-Ge çalışmalarına ağırlık verdiklerini belirten Zengin, piyasadaki kolonyaların kalitesi konusunda da vatandaşları uyardı ve şunları söyledi: “Giz Kozmetik olarak Dhose markamızla çikolata, okyanus esintili, gardenyalı ve mandalina esanslı kolonya üretimi gerçekleştiriyoruz. Ayrıca limon kolonyası üretimine de başladık. Tüm kolonya çeşitlerimiz ideal olan 80 derecedir. Yaşadığımız bu zorlu günlerde, toplumun ihtiyacını gözeterek dezenfektan ve antibakteriyel sıvı sabun üretimi için harekete geçtik, Sağlık Bakanlığı’ndan onay beklemekteyiz. En kısa sürede bu 2 yeni grupta üretime başlayacak, Koranavirüs’e karşı gerçekleştirilen mücadelede, yüzde 100 yerli bir üretici olarak üzerimize düşen görevi yapacağız. Bu ürünlerimiz LEA kataloğu, www.leaint.com ve www.isabelledupont.com üzerinden satışa sunuluyor. Bu kanallar sayesinde ürünlerimizi Türkiye’nin her yerine ulaştırabiliyoruz. İnsanlar evinden çıkmadan ve riske edilmeden ürünlere ulaşabiliyor.”

Migros, Online Ticarete Yeni Kulvar Açtı

Migros online platformlardaki çalışmalarını bir üst seviyeye taşıyor. Migros’un yaptığı yeni uygulamayla müşteriler, Migros Sanal Market’in web sitesi ya da mobil uygulama aracılığıyla siparişlerini verip, Migros mağazalarından teslim alabiliyor. Böylece “Mağazadan Teslim” uygulaması, teması en aza indiriyor.

Sanal Market’ten alışveriş yapan 65 yaş ve üzeri müşterilerine destek olabilmek için teslimatta 9:15-12:15 saat aralığını sadece onlara ayıran Migros, bu yaş dilimindeki müşterilerin alışverişlerini kapılarına kadar teslimat ücreti almadan ulaştırıyor.

Migros, ayrıca mağazalarında ve sipariş teslimlerinde aldığı en üst seviyedeki hijyen tedbirlerine bir yenisini ekleyerek tüm çalışanlarında “Siperlik” uygulamasını başlattı.

Migros, yaşamın olağan akışının kesintisiz devam etmesi için mağazaları ve online kanalları üzerinden sunduğu hizmetlere, ayrıcalıklı uygulamalarla devam ediyor. Bu kapsamdaonline ticarette yeni bir kulvar açan Migros, “Mağazadan Teslim” seçeneği ile market alışverişinde teması azaltan kolaylık dönemini başlatıyor.

Müşteriler, Migros Sanal Market’in web sitesi ya da mobil uygulaması aracılığıyla siparişlerini verip, seçecekleri Migros mağazasından ürünlerini teslim alabiliyor. Hızla yaygınlaştırılması için çalışılan “Mağazadan Teslim” uygulaması sayesinde alışverişte temas en aza indirilmiş oluyor. Ürünler Sanal Market web sitesi ya da uygulamasından seçildikten sonra, online olarak ödeme yapılıyor. Son adımda ise yakın bölgelerdeki “Mağazadan Teslim” seçeneği bulunan marketler sıralanarak, müşterilerin siparişlerini teslim alacağı mağazayı ve saat aralığını seçmesi isteniyor.

Müşteriler, seçecekleri saat aralıklarından 1 saat öncesine kadar sipariş verilebiliyor. Sipariş teslim edilene kadar paketli ürünler özel hijyenik kasalarda, soğuk ürünler ise 0-4 derece arasında muhafaza ediliyor. İlk etapta Afyon, Amasya, Ankara, Bolu, Çankırı, Çorum, Eskişehir, İstanbul, Karabük, Kayseri, Kırşehir, Konya, Nevşehir, Tokat ve Zonguldak’ta başlatılan uygulamanın kısa zamanda tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılması hedefleniyor. “Mağazadan Teslim” seçeneğinin bulunduğu mağazaların listesine Migros Sanal Market web sitesi ve mobil uygulamasından erişilebiliyor.

Sanal Market’ten alışveriş yapan 65 yaş üstü müşteri sayısı katlandı

Sanal Market’te 9:15-12:15 teslimat saati aralığını sadece 65 yaş üzeri müşterileri için ayıran Migros, online olarak alışveriş yapan bu yaş dilimindeki müşterilerin alışverişlerini kapılarına kadar teslimat ücreti almadan ulaştırıyor. 21 Mart’ta yayınlanan genelgeyle 65 yaş ve üstü için uygulamaya konulan sokağa çıkma yasağı sonrasında Migros Sanal Market’ten alışveriş yapan bu yaş dilimindeki müşteri sayısı yaklaşık 3 kat arttı.

Mağaza büyüklüğüne göre içerideki müşteri sayısı belirlenecek

Müşteri ve çalışan sağlığı, ürün güvenliği ve mağazalarındaki hijyen ortamını daima en öncelikli konu olarak ele alan Migros; Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, İç İşleri Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonuyla çalışmalarını devam ettiriyor. En üst seviyedeki hijyen tedbirlerinin yanı sıra tüm çalışanlarında “Siperlik” uygulamasını başlattı. Migros, tüm mağazalarında sıradaki müşteri ve kasa ile mesafeyi ölçen şeritleri “1,5 metre sosyal mesafe hepimizi korur” uyarısıyla uyguluyor. İçişleri Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeye göre metrekaresi baz alınarak mağaza içindeki müşteri sayısı sınırlandırılıyor. Aynı anda mağazada kaç müşteri olabileceği mağaza girişlerinde yer alan yönlendirmelerde belirtiliyor.

Çalışanlar Prestiji Değil, Esnek Çalışmayı Tercih Etti

Global Workplace Analytics tarafından yapılan ve ABD’de 12 yıl süren araştırmaya göre, evden çalışmak, bir şirkete çalışan başına ortalama yılda 11 bin Dolar tasarruf etme olanağı sunuyor.

Günümüzde dijitalleşme, işlerin istenilen her an ve her yerden yönetilebilmesine olanak sağlıyor. Yapılan araştırmalar, mobilitenin çalışan algısında olumlu bir yer edindiğini gösteriyor. FlexJobs tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre, çalışanların yüzde 76’sı, esnek çalışma olanağı sağlanması durumunda işverenlerine bağlılıklarının artacağını ifade ediyor.

Şirketlerin yüzde 77’si esnek çalışma modeline geçme eğiliminde

İsviçre merkezli araştırma şirketi IWG tarafından yapılan araştırmada çalışanların yüzde 83’ünün esnek çalışma imkânı sunmayan bir işte çalışmak istemediğini ortaya koyuyor. Araştırmaya katılan kişilerin üçte biri, esnek çalışmayı daha prestijli bir pozisyona tercih ettiklerini söylüyor. IWG verilerine göre, işletmelerin yüzde 77’si esnek çalışma sistemine uyum sağlayarak yetenekli çalışanları bünyelerinde tutmayı hedefliyor.

Kurum kültürünün ve dijitalleşmenin önemi artacak

Mobil çalışma ve çalışanlar arasındaki iletişimin önemine değinen Great Place to Work® Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak, takım ruhunun ön planda tutulması gerektiğine şu sözlerle dikkat çekti “Çalışmaların ev ortamında sürdürülmesi, iletişimin kısıtlanması anlamına gelmiyor. Aksine bu durumda takım ruhunun önemi daha ön planda. Teknolojinin sağladığı tüm avantajları kullanarak iş akışını ve sürekliliğini sağlamak mümkün. Global Workplace Analytics tarafından yapılan araştırmaya göre, evden çalışmak, bir şirkete çalışan başına ortalama yılda 11 bin Dolar tasarruf etme olanağı sunuyor. Yakın ve orta vadede kurum kültürünün ve dijitalleşmenin işlere olan katkısı daha da artacak.”

Siber COVID-19’a Dikkat

Diverse computer hacking shoot
Diverse computer hacking shoot

Küresel COVID-19 salgınına paralel olarak siber saldırılar arttı. Siber suçluların insanları en savunmasız oldukları anda hedef aldığını belirten KPMG Türkiye Bilgi Teknolojileri Danışmanlığı Direktörü ve Siber Güvenlik Hizmetleri Lideri Servet Gözel, “Son haftalarda COVID-19’ ve ‘Coronavirus’ alan adı alımlarındaki artış dikkat çekiyor. Phishing saldırılarıyla, e-maillerle suiistimal sayısı yükseliyor. Salgının siber güvenlik etkisine dikkat edilmeli” dedi

Siber saldırganlar Koronavirüs salgınını fırsat bildi. İlk Koronavirüs vakalarının doğrulanmasından sonra ‘Coronavirus ve COVID-19’ alan adı alımlarındaki artış geçen haftalarda zirveye çıktı. KPMG Türkiye’den Servet Gözel bunların çok büyük bölümünün dolandırıcılık amaçlı olduğunu kaydetti, “Korku ve endişe gibi duygu durumlarından beslenen siber suçlulara karşı uyanık olmayı öneriyoruz” dedi.

Gözel, son haftalarda dolandırıcılık amaçlı hareketlerde artış gözlemlediklerini bildirdi. “Son haftalarda ‘COVID-19’ ve ‘Coronavirus’ benzeri alan adı alımlarındaki artış çok dikkat çekici. Bunların büyük kısmının dolandırıcılık amaçlı olduğu görülüyor. Salgının yüksek oranda yayıldığı ülkelerde phishing (oltalama) saldırıları aynı ölçüde artıyor. Dünya Sağlık Örgütü, salgın sürecinde yaşadıkları siber saldırılarda iki kattan fazla artış olduğunu açıkladı. Kendilerine sağlık veya araştırma kuruluşu görünümü veren saldırganların kullanıcıları e-mail yoluyla suiistimal etmeye çalıştığı vakalar bildiriliyor” diye konuştu.

Servet Gözel, internetkullanarak gündemi takip etmeye çalışanları şöyle uyardı:

“Pandemi sırasında hem evden çalışanların hem de tüm bilgisayar kullanıcılarının sıklıkla karşılaştığı COVID-19 ile ilgili bilgilendirme içerdiği iddia edilen e-posta ve internet sitelerine dikkat edilmesi gerekiyor. Şüpheli bir durum göze çarpıyorsa, başlıkta yazım hatası varsa, bilinmeyen bir kaynaktan ya da bilinmeyen bir kişiden e-posta geldiyse içerikler kontrol edilmeden açılmamalı ve siber güvenlik uzmanlarına bilgi verilmelidir. Şirketler çalışanların sağlık ve güvenliğini takip ederken, kişisel verilerin yasal koruma altında olduğunu unutmamalı ve bu tür bilgilerin kuruluş içinde ve dışında işlenmesi ve paylaşılması konusunda gerekli önlemleri ve tedbirleri almalılar.”

Uzaktan erişim virüs kapmasın

Salgın nedeniyle tüm dünyada sahada bulunması gerekmeyen personelin evden çalışma sistemine geçtiğini de hatırlatan Gözel, Türkiye’de de COVID-19 nedeniyle evden çalışanlarının sayısının 2 milyonu aştığını vurguladı. Bilgi teknolojileri alt yapısı ve siber güvenliğin bu süreçte daha çok önem kazandığını belirten Gözel şunları söyledi:

“Evden çalışma nedeniyle uzaktan erişim alt yapılarının kullanımı yaygınlaştı. Şirketlerin kullandığı uzaktan erişim ve video/tele-konferans sistemleriyle ilgili risklerin azaltılması için tatbikat ve risk/güvenlik değerlendirmeleri daha önemli hale geldi. Sistemdeki bir zafiyet veya kesinti, kuruluşa ait önemli bilgilerin sakıncalı kişilerin eline geçmesine veya operasyonların aksamasına neden olabilir. Kurum ortak alanlarında bulunan önemli dosyalar şifrelenmeli ve yetkisi olmayan kişilerce kesinlikle açılamamalıdır. Ayrıca sistemlere giriş ve çıkışlar sürekli izlenmelidir. Sistemlerin sadece mesai saatlerinde izlenmesi siber güvenlik saldırılarından korunmak için yeterli değildir.”

Gözel, siber saldırılara karşı önerilerini şöyle sıraladı:

  • Uzaktan bağlantılar etkin ve güvenliği sağlanmış kanallar üzerinden gerçekleştirilmeli.
  • Bilgisayarların, telefonların ya da içinde kurumsal verilerin olduğu cihazların saldırıya uğrama ihtimaline karşı veri güvenliğinin sağlanması için etkili önlemler alınmalı.
  • Uzaktan bağlantıların sağlanmasında ilgili kişilere işlerinin gerektirdiği kadar erişim yetkisi verilmeli.
  • Ağ, sunucu ve sistemlerdeki yetkilerin iş gereklilikleri temel alınarak özelleştirilmesi kritik önemde.
  • Şirketlerin olası siber vakaları önleyebilmek için olay yönetimi süreçlerinin varlığından ve işlerliğinden emin olmaları gerekli.
  • Kritik dönemlerden geçerken bilgi teknolojilerine yönelik anahtar personel ve onların yedekleri teyit edilmeli.
  • Sistemlerin kullanımına devam etmek için veri merkezleri ve felaket kurtarma merkezlerinin sürekliliği sağlanmalı.