Yerli ve Milli İlk Ağır Vasıta Motoru Çalıştırıldı

Yerli ve milli mühendislik kabiliyetleri kullanılarak BMC Power tarafından tasarlanan ve yine yerli ve milli imkanlarla üretilen 6 silindirli, 585 beygir gücündeki Ağır Vasıta Motoru’nun ilk çalıştırılması İTÜ OTAM laboratuvarlarında  başarıyla gerçekleştirildi.

BMC Power’ın bu başarısına binaen 19 Temmuz 2018 Perşembe günü İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlük bünyesinde bir plaket töreni düzenlendi. Törene İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Kenan Çolpan, BMC Power Genel Müdürü Dr. Osman Dur, OTAM İcra Kurulu Üyesi Ekrem Özcan ve sektörün birçok önemli ismi katılım gösterdi. İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca tarafından BMC Power adına Genel Müdür Osman Dur’a tebrik plaketi takdim edildi.

Etkinlik kapsamında konuşan İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca şunları söyledi; “İTÜ köklü tarihiyle ilklerin ve enlerin okulu. Bu tür testlerin okulumuz içerisinde bulunan OTAM’da yapılması, projelerin milli teknoloji üretimini ve kalkınmayı tetikleyecek başarıyla sonuçlanmasına önemli katkı sağlayacak. Ülkemizin önde gelen firmalarıyla yaptığımız iş birlikleri hem İTÜ’nün köklü kültürünü besliyor hem de ulusal stratejilerimiz doğrultusunda ilerlenmesini sağlıyor. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz.”

BMC Power Genel Müdürü Dr. Osman Dur ise şunları söyledi; “Biz bu motoru geliştirirken, rekabetçi teknolojileri takip ederek yeni teknolojiler geliştirecek bir ekosistem oluşturmak için çalışıyoruz. Bu amaca yönelik olarak iş birliği içinde olduğumuz üretim altyapısı olan sanayi şirketlerine alanımızla ilgili mühendislik kabiliyeti kazandırmayı, üniversitelere ise akademik güçlerini ve araştırma altyapılarını daha etkin kullanma imkânı vermeyi hedefliyoruz. Bu çalışmaları bir ekosistem çerçevesinde eşgüdümlü yürüttüğümüz sürece Türkiye’de güzel işler ortaya çıkacaktır.”

İlk prototip BMC İzmir tesislerinde tamamlandı

2017 Şubat ayında tasarımına başlanılan 6 silindirli, 585 beygir gücündeki ağır vasıta motorunun ilk prototip üretimi 2018 Haziran ayında BMC İzmir tesislerinde tamamlanarak, teste hazır hale getirildi. Motorun ilk çalıştırılması 2018 Temmuz ayında OTAM laboratuvarlarında başarıyla gerçekleştirildi.

Motor, transmisyon ve kontrol sistemlerinde uluslararası çapta güçlü bir mühendislik firması hedefiyle çalışmalarını sürdüren BMC Power, bu tecrübeyle 1000 beygir gücünde yeni nesil zırhlı araç ve 1500 beygir gücünde Altay Tankı güç grubu tasarım ve üretim çalışmalarını da sürdürüyor.

OTAM Hakkında

Otomotiv Teknolojileri Araştırma Geliştirme Merkezi (OTAM), 2004 yılında; İTÜ Vakfı, OSD ve TÜBİTAK ortaklığı ile; Üniversite-Sanayi işbirliğini güçlendirerek, otomotiv sektörünün küresel pazarlardaki rekabet gücünü artırmak amacı ile üretim öncesi Ar-Ge, test ve sertifikasyon çalışmalarını gerçekleştirmek amacıyla bir merkez yapısında kurulmuştur. 2018 yılı itibariyle, faaliyetlerini tamamen İTÜ Vakfı bünyesinde gerçekleştiren OTAM, İTÜ ARI Teknokent içerisinde yer alan Emisyon Laboratuvarı ve Mekanik Laboratuvarlarında; araç ve güç aktarma organları, titreşim ve akustik, dayanım ve ömür testleri alanlarında mühendislik çözümleri sunmaktadır.

İTÜ ARI Teknokent Hakkında

Bünyesindeki 260’dan fazla teknoloji firması, 6 bin 900’den fazla personeli ve yılda 600’den fazla proje üreten yapısıyla Türkiye’nin teknoloji alanındaki rekabet gücünü küresel ölçekte artıran İTÜ ARI Teknokent, Türkiye’nin girişimcilik ve inovasyon üssüdür. İTÜ Ayazağa Kampüsü’nde faaliyetlerini yürüten İTÜ ARI Teknokent, 10 binasıyla bugüne kadar 148’i patentli toplamda 2 bin 500’ün üzerinde başarılı Ar-Ge projesine imza atarak değer üretmiş ve ülke ekonomisine katkı sağlamıştır. İTÜ ARI Teknokent; İTÜ Çekirdek, İTÜ Magnet ve Innogate markalarını geliştirmeye çalıştığı kadar, paydaşlarının da markalarına değer ve destek vererek; her zaman “Birlikte İleriye” gitmeyi amaçlamaktadır.

Michelin’in net geliri yüzde 6’lık artışla 917 milyon Euro’ya ulaştı

Dünyanın en büyük lastik üreticilerinden Michelin, 2018 yılının ilk yarısına ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Şirket bu yılın ilk yarısında yüzde 6’lık artışla 917 milyon Euro net gelir elde etti. Bu artışta disiplinli fiyat yönetiminin yanı sıra stratejik satın almalar ve ortaklıkların etkili olduğu dikkat çekti.

Dünyanın en büyük lastik üreticilerinden biri olan Michelin, 2018 yılının ilk altı ayına ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre bu yılın ilk yarısında yüzde 6 artışla 917 milyon Euro net gelir elde edildi. 2018 yılında grup stratejisi doğrultusunda Fenner’in satın alınması, Sumitomo Corp ortaklığı ve yol dışı (OTR) endüstriyel ve tarımsal araç üreticisi Camso satınalması ile, Michelin 2018’in ilk yarısında yeni ve müşteriye yakın bir strateji izlediği dikkat çekti. Bu strateji şirketin faaliyet gelirinde sabit döviz kuru üzerinden 152 milyon Euro’luk önemli bir kazanım sağladı.

18” ve üzeri pazarda yüzde 14 artış

Michelin ilk yarıda madencilik, tarım ve inşaat lastiği pazarlarındaki öncülüğünü sürdürdü. 18” ve üzeri lastik pazarında ise satışlarını ikinci çeyrekte yüzde 14 artırarak güçlü büyümesini korudu. Binek araç lastiği için hem orjinal ekipman hem değişim pazarında yüzde 1 büyüyen Michelin, ağır vasıtada ise orjinal ekipman pazarında yüzde 6 büyüdü.

2018 yılı tamamında küresel pazar trendleri doğrultusunda satış adetlerinde artış hedeflerinitutturacağı tahmin edilen Michelin’nin 2017 rakamlarını geçmesi ve yapısal serbest nakit akışının 1 milyar 100 milyon Euro’dan fazla olması öngörülüyor.

“Satın almalar ivmeyi artırdı”

Michelin’in açıkladığı finansal rakamları değerlendiren Genel Müdür Jean-Dominique Senard “Tüm ekiplerin gösterdiği bağlılık ve özveri sayesinde Michelin, 2018’in ilk yarısında yalnızca yeni ve müşteriye daha yakın bir kuruluşa dönüşmekle kalmadı, aynı zamanda faaliyet gelirinde sabit döviz kuru üzerinden 152 milyon Euro’luk önemli bir iyileşme kaydetti. Fenner’ın satın alınması, Sumitomo Corp. ortaklığında Kuzey Amerika’nın önde gelen perakendecilerinden birinin oluşturulması ve yol dışı hareketliliğinde dünya lideri olma hedefini gerçekleştirecek Camso’nun satın alınması ile birlikte grup stratejimizin yayılması 2018’de hız kazandı” açıklamasında bulundu.

Türkiye Hızlı Tüketim Ürünleri ve Perakende Araştırması

Nielsen Türkiye Genel Müdürü Didem Şekerel Erdoğan hızlı tüketim ürünleri pazarının 10 yıllık gelişimine bakıldığında, modern kanalın 2017 sonu itibarıyla %41’e yükseldiğini ve 40 milyar dolarlık bir pazarda bu değişim bile yeterince çarpıcıyken, sigara ve alkol hariç analizlerde değişimin çok daha dramatik olduğunu söyledi. Şekerel Erdoğan“Bu değişimde ve 10 yıllık büyüme temposunda, modern kanalın katkısı çok yüksek. Modern kanal nokta sayısının son 10 yılda neredeyse 4 katına çıkarak 28 bin mağaza seviyelerine geldiği gözlemleniyor. Modern kanalın bu büyümesinde, indirim marketleri faktörü de oldukça önem taşıyor. Öte yandan, modern kanalın indirim marketleri haricindeki bölümüne bakıldığında, mağaza sayısını yaklaşık olarak ikiye katladığı anlaşılıyor.”  şeklinde konuştu.

Modern kanallar yükseliyor, hipermarketler ağırlık kaybediyor…

Nielsen Perakende Hizmetleri Lideri Tamer Gülsaç “Modern kanal, büyümeyi yukarıya çekici rolünü artırarak sürdürüyor. Özellikle 400 metrekare altı formatta ciddi bir büyüme hızı (%26) gözleniyor. Aynı şekilde parfümerilerde çok önemli bir büyüme söz konusu… Burada da zincir parfümerilerin katkısının belirleyici olduğu anlaşılıyor. Hipermarket kanalı ise, 2017 yılında ciro daralması yaşayan tek kanal durumunda. Tüm dünyada büyük formatların, küçük formatlar karşısında ağırlık kaybettiklerini söylemek mümkün.” dedi.

İçecek kategorileri ağırlıklarını arttırıyorlar…

Nielsen Müşteri Hizmetleri Direktörü Yankı Yalçın “10 yıl önceye nazaran içecek kategorilerinin ağırlıklarını artırdıklarını gözlemliyoruz. Sağlıklı yaşam trendiyle birlikte maden suyu ve soda, kahve zincirlerinin yarattığı kahve akımının etkisiyle kahve ve sektöre yönelik yeni yatırımların sonucu olarak da buzlu çay ve enerji içecekleri kategorileri özellikle öne çıkıyor. Bunun yanı sıra tüketicinin hızlı ve pratik çözüm ihtiyacına yanıt veren dondurulmuş gıda ve atıştırmalık kategorileri de büyümeleri ile dikkat çekiyor. Kişisel bakım ve ev temizliğinde ise daha çok kategori penetrasyon artışlarının etkisi göze çarpıyor. Deodorant, cilt bakım ürünleri ve bulaşık deterjanları buna verilecek örnekler arasında yer alıyor.” açıklamasını yaptı.

Alışveriş Arabasından Alışveriş Sepetine…

Nielsen’in araştırması, alışverişçi yapısındaki büyük değişimi de gözler önüne seriyor. Nielsen Genel Müdürü Didem Şekerel Erdoğanson yıllardaki alışverişçi davranışlarını incelediğimizde alışverişçilerin daha küçük bir sepet ortalamasıyla, daha sık ve daha farklı mağaza tercihleri ile daha küçük formattaki mağazalardan alışveriş yapmakta olduklarını ifade etti. Didem Şekerel Erdoğan“Nitekim bu durumun sonucu olarak da hipermarket sayısının ve hızlı tüketim ürünleri içindeki ciro payının düşmekte olduğu gözlemleniyor.” dedi.

Tüketiciler yerel, doğal ve organik ürünlere yöneliyor… 

Sağlık, son dönemde alışverişçi davranışlarına en çok etki eden faktörler arasında yer alıyor. Nielsen Müşteri Hizmetleri Direktörü Yankı Yalçın,global ölçekte yürütülen bir çalışmanın sonuçlarına göre, “Mümkün olduğunca yerel, doğal ve organik ürün alternatiflerini tercih ederim” diyenlerin oranı global ortalamada %76 iken, Türkiye’de bu oranın %91 olduğunu açıkladı. Nielsenperakende paneli satış verileri incelendiğinde; çiğ kuruyemiş, kuruyemiş bar, kefir, probiyotik/meyveli yoğurtlar gibi adeta sağlıkla özdeşleşen kategorilerin, gıda ortalamasının çok üzerinde bir performans gösterdikleri ortaya çıkıyor. “Sağlıklı” konumlamasıyla özdeşleşen bir diğer kategori olan “Organik” ürünlere yakından bakıldığında da gıda ortalama büyümesinin iki katı kadar bir büyüme yaşadığını görmek mümkün. En çok büyüyen organik kategorilerinde ise işlenmiş et, bisküvi ve kek, tereyağı, sıvı yağ, bakliyat ve yumurta öne çıkıyor.

Uzman mağazalar ve yerel zincirler avantaj kazanacak…

Nielsen Perakende Hizmetleri Lideri Tamer Gülsaç’ın ifadesine göre Dünya Ekonomik Forumu’nun, perakendenin yakın geleceğine ilişkin 8 öngörüsünden biri de uzman mağazaların önemlerini koruyacakları yönünde. Yerel zincirler de taze ürün kategorilerindeki uzmanlıklarıyla öne çıkıyor. Yerel zincirlerin bu avantajı koruyup geliştirmelerinin, yakın gelecekte kendileri için önemli bir rekabet avantajı yaratacağı öngörülüyor.

 

OECD’nin dijital ekonomi konulu son raporuna göre 3 çocuktan 2’si bugün bilinmeyen mesleklere sahip olacak

Türkiye Vodafone Vakfı, dijital geleceğe hazır nesillerin yetiştirilmesi hedefiyle, Habitat Derneği işbirliği ve Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’nın desteği ile hayata geçirdiği “Yarını Kodlayanlar” projesi kapsamında, Sivas İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Sivas Belediyesi’nin yerel desteği ile Sivas’ın köy ve kasabalarında kodlama eğitimi verdi. Eğitim Tırı’nda düzenlenen eğitimlerle, yaşları 7-14 arasında değişen yaklaşık 250 Sivaslı çocuğa kodlama öğretildi.

4 Ağustos 2018 – Toplumsal değişim ve gelişimin öncüsü olma hedefiyle faaliyet gösteren Türkiye Vodafone Vakfı, dijital geleceğe hazır nesiller yetiştirilmesi hedefiyle Habitat Derneği işbirliği ve Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’nın desteği ile hayata geçirdiği “Yarını Kodlayanlar” projesi kapsamında Sivas’ın köy ve kasabalarında kodlama eğitimleri düzenledi. Sivas İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Sivas Belediyesi’nin yerel desteği ile Yarını Kodlayanlar Eğitim Tırı’nda düzenlenen eğitimlerle, yaşları 7-14 arasında değişen yaklaşık 250 Sivaslı çocuğa teknolojinin dili kodlama öğretildi. Sivaslı çocuklar, programlama hakkında fikir sahibi olurken, yaratıcılıklarını ortaya çıkaracak çalışmalar yaptı.

Tüketen değil üreten bir nesil istediklerini belirten Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel, şunları söyledi:

“Yarını Kodlayanlar projemizle çocuklarımızı kod yazmaya özendirerek geleceğin teknoloji üretenleri olmalarını hedefliyoruz. Projemizin ilk yıl sonuçlarına göre, çocuklarımızda önemli ve olumlu yönde değişimlerin olduğunu gözlemledik. ‘Scratch ile kendi oyunumu yapabiliyorum’ diyen çocuklarda yüzde 31’lik, ‘Bir yazılım problemini çözmek için daha zor ve uzun programlar yazabilirim’ diyenlerde ise yüzde 35’lik artış gördük. Aldığımız bu sonuçlarla, projemizi geliştirmeye ve yaygınlaştırmaya devam ediyoruz. Yeni dönemde, eğitimde fırsat eşitliğini yakalamak amacıyla, kodlama eğitimine ulaşmakta zorluk çeken, sosyoekonomik anlamda dezavantajlı bölgelerdeki çocuklarımıza bu fırsatı sunmak üzere Yarını Kodlayanlar Eğitim Tırı ile yola çıktık. Amacımız, mümkün olduğunca çok sayıda çocuğumuza ulaşmak. Bunun için eğitim tırımızla köy köy, kasaba kasaba dolaşıyoruz.”

Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır ise şunları kaydetti:

“Habitat Derneği olarak 20 yıldır toplumsal dönüşüm ve bilişim odaklı kalkınma alanlarında çalışmalar yürütüyoruz. Sürdürülebilir kalkınma alanında çalışan bir sivil toplum kuruluşuyuz. Yarını Kodlayanlar ile bilişim odaklı dönüşümüzü çocuklar aracılığıyla gerçekleştirmek istiyoruz.

Kodlama bilmek artık okuma yazma bilmek kadar önemli. Bütün Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de kodlamanın ders olarak yer almamasının önündeki en büyük engel bunu verecek yetişmiş insan gücünün olmaması. Bunun için bizde projemiz kapsamında gençleri eğitiyoruz ve onlarda aldıkları eğitimi çocuklara ulaştırıyorlar. Şimdi yola çıkan Yarını Kodlayanlar Kodlama Eğitim Tırımız ile birlikte ülkemizin dezavantajlı bölgelerinde bu teknoloji eğitimlerine ulaşamayan çocuklara ulaşmayı hedefliyoruz.”

20 bin çocuğa daha ulaşılacak

“Yarını Kodlayanlar” projesiyle Türkiye’nin dört bir yanında yaşları 7-14 arasında değişen çocuklara kodlama eğitimi veriliyor. Projeyle, Ağustos 2016’dan bu yana 30 ilde 12 bini aşkın çocuğa ulaşıldı. Üçüncü yılına giren “Yarını Kodlayanlar” projesi kapsamında 20 bin çocuğa daha kodlama eğitimi verilecek. Böylece Nisan 2019 sonuna kadar tüm Türkiye’de toplam 60 ilde 30 binin üzerinde çocuk kodlama ile tanışmış olacak.

Eğitim tırı 7 ayda 2.500 çocuğa ulaşacak

Türkiye Vodafone Vakfı’nın Habitat Derneği ortaklığında kodlama eğitimlerini ülkenin dört bucağına taşıma hedefiyle yola çıkardığı Yarını Kodlayanlar Eğitim Tırı, yaklaşık 7 ayda 6 bin km’nin üzerinde yol kat ederek 12 ilde 2.500 çocuğa ulaşacak. Ziyaret ettiği illerde şehir merkezlerinin yanı sıra köy ve kasabalara da giden Yarını Kodlayanlar Eğitim Tırı’nda çocuklara 1 hafta süreyle her gün 2 ayrı seansta 4’er saatlik Scratch eğitimleri veriliyor.

MIT’nin programı kullanılıyor

“Yarını Kodlayanlar” projesi kapsamında, çocuklara gönüllü eğitmenlerin yönetiminde programlamaya giriş, uygulama yapma, hikâye oluşturma ve oyun yapma gibi konularda teorik ve uygulamalı eğitim veriliyor. Kodlama eğitimlerinde dünyanın en iyi teknik üniversitesi olarak tanınan MIT’nin (Massachusetts Institute of Technology) çocuklara yönelik geliştirdiği temel kodlama programı Scratch kullanılıyor.

Geleceğin meslekleri kodlamaya dayanacak

Dijital dünyanın lisanı olarak kabul edilen kodlama, çocukların yaratıcılıklarını geliştiriyor ve onlara yenilikçi düşünmenin kapılarını açıyor. OECD’nin dijital ekonomi konulu son raporuna göre 3 çocuktan 2’si bugün bilinmeyen mesleklere sahip olacak. Gelecekte robot veterinerliği, holoportasyon uzmanlığı, etik hacker’lık, duygu tasarımcılığı, bilgi madenciliği, yapay organ imalatçısı ve rüya gerçekleştiriciliği gibi meslekler ortaya çıkacak. Kulağa ütopik gelen bu meslekler 20 yıl içinde şirketlerdeki yerini alacak. Bu yeni mesleklerin temelinde ise kodlama olacak.

ABD, Kimya Sektörü İhracatında Zirvede

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine göre; Temmuz ayında kimya ihracatı 2017 yılı Temmuz ayına göre yüzde 24,25 artarak, 1 milyar 482 milyon dolar olarak gerçekleşti. Temmuz ayında en çok ihracat gerçekleştirilen ülkeler sıralamasında zirvede 171 milyon 424 bin dolarlık rekor ihracat rakamıyla ABD yer alırken, Irak 77 milyon 485 bin dolarlık ihracatla ikinci, Almanya 75 milyon 39 bin dolarlık ihracatla üçüncü oldu.

Türkiye’nin en çok ihracat gerçekleştiren üçüncü sektörü konumundaki kimya sanayi ihracatında, Temmuz ayında ABD zirveye oturdu. Son dönemdeki yaptırım ve zorlamalara rağmen kimya sanayinin ABD’ye ihracatı, 2017 yılı Temmuz ayına göre yüzde 173,18 artışla 171 milyon 424 bin dolar olarak gerçekleşti. 2018 yılı yedi aylık dönemde ise ABD’ye yapılan ihracat, 568 milyon 782 bin dolar ile Almanya’yı geçerek birinciliğe yükseldi.

Kimya ihracatında Temmuz ayında ilk onda yer alan ülkeler ABD, Irak, Almanya, Çin, Mısır, İtalya, Hindistan, İngiltere, Fransa ve İsrail olurken, sektörün Temmuz ayı ihracatı 1 milyar 482 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Temmuz ayında en fazla ihracat yapılan ülke ABD oldu

ABD, Temmuz ayında en çok ihracat yapılan ülke oldu. Çoğu sektörün kayıp yaşadığı ABD’ye yapılan kimya ihracatı 2017 yılının Temmuz ayında 62 milyon 752 bin dolar iken; 2018 Temmuz ayında yüzde 173,18 artışla 171 milyon 424 bin dolar olarak gerçekleşti ve son 5 yılda ABD’ye yapılan en fazla ihracat rakamına ulaşılarak rekor kırıldı. 2018 yılı yedi aylık dönemde ABD’ye en çok mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler, organik kimyasallar, barut, patlayıcı maddeler ve türevleri, kauçuk, kauçuk eşya ve anorganik kimyasallar ürünleri ihraç edildi. Sektörün ihracatında ABD’den sonra ilk onda yer alan diğer ülkeler ise; Irak, Almanya, Çin, Mısır, İtalya, Hindistan, İngiltere, Fransa ve İsrail oldu.

Kimya alt sektörlerinde en çok “plastikler ve mamulleri” ihracatı gerçekleştirildi

Alt sektörlerde plastik ve mamulleri ihracatı kimya ihracatının itici gücü olmaya devam ediyor. Temmuz ayında en fazla ihracatı gerçekleştirilen plastikler ve mamulleri, 504 milyon 472 bin 599 dolarlık ihracatla birinci sırada yer aldı. İkinci sırada 251 milyon 878 bin 809 dolarlık ihracatla mineral yakıtlar, yağlar ve ürünleri yer alırken, anorganik kimyasallar ihracatı 167 milyon 601 bin 327 dolarla üçüncü sırada yer aldı. Anorganik kimyasalları takiben ilk onda yer alan diğer sektörler ise; ‘kauçuk, kauçuk eşya’, ‘uçucu yağlar, kozmetikler ve sabun’, ‘eczacılık ürünleri’, ‘boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları’, ‘muhtelif kimyasal maddeler’, ‘organik kimyasallar’ ve ‘yıkama müstahzarları’ oldu.

Sektörün yedi aylık ihracat performansına bakıldığında ise Ocak – Temmuz döneminde 2017 yılı aynı dönemine göre ihracatın yüzde 8,66 artışla, 9 milyar 914 milyon dolara ulaştığı görüldü. Bu dönemde en çok ihracat yapılan ülkeler; ABD, Almanya, Mısır, Irak, İspanya, İtalya, İngiltere, Hollanda, Yunanistan ve Çin olarak sıralandı.

Kimya sektörünün Temmuz ayı performansını değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, stratejik öneme sahip kimya sektörünün ihracatında, bu ay ABD’nin zirvede olduğunu dile getirerek şunları söyledi: “Bildiğiniz üzere son dönemde ABD ile Türkiye arasında üzücü bir gerilim söz konusu. Gerek ABD’nin Çin’e karşı yaptırımları, gerekse de Türkiye’ye uygulamaya çalıştığı yaptırım sonucu birçok sektörümüzün ihracatında kayıplar yaşanırken kimya sanayide, Temmuz ayında 2017 Temmuz ayına göre 173,18 artışla 171 milyon 424 bin dolar ile en çok ihracatı ABD’ye gerçekleştirdik. Bu rakam aynı zamanda ABD’ye gerçekleştirilen son 5 yıldaki en fazla ihracat rakamı ile rekor oldu. Ayrıca 2018 yılı yedi aylık döneme baktığımızda da yine ABD’nin Almanya’yı geçerek, 568 milyon 782 bin dolar ile en çok kimya ihracatı gerçekleştirilen ülke konumuna yükseldiğini görüyoruz. Bu durum kimya sektörümüz adına sevindirici olsa da, ülkemizin ABD ile yaşadığı son kriz bizleri endişelendiriyor. Dost ve müttefik iki ülkenin uzun yıllara dayalı ticari ilişkilerinin de olumsuz etkilenmemesi için, ABD yönetiminin ve Türkiye’nin atacağı adımlar çok önemli. Krizin uzamadan, karşılıklı saygı çerçevesinde çözüme kavuşmasını diliyorum. Bununla birlikte ABD dışında, bir önceki yılın aynı dönemine göre kıyasladığımızda Temmuz ayında Hindistan’a yapılan kimya ihracatının yüzde 420,48 gibi yüksek bir artış göstermesi de dikkat çekici bir gelişme.”

www.ikmib.org.tr

2018 yılı Temmuz ayı en fazla kimya ihracatı yapılan ülkeler

S. NO Ülke TEMMUZ 2017 DEĞER ($) TEMMUZ 2018 DEĞER ($) DEĞİŞİM DEĞER (%)
1 ABD 62.752.024,06 171.424.093,29 % 173,18
2 IRAK 68.970.973,89 77.485.749,25 % 12,35
3 ALMANYA 68.273.956,97 75.039.999,06 % 9,91
4 ÇİN HALK CUMHURİYETİ 24.889.266,70 62.271.384,65 % 150,19
5 MISIR 28.423.064,47 61.595.148,73 % 116,71
6 İTALYA 44.399.542,12 44.354.498,18 % – 0,10
7 HİNDİSTAN 7.914.704,83 41.194.303,98 % 420,48
8 İNGİLTERE 33.375.771,01 40.998.241,22 % 22,84
9 FRANSA 31.134.829,78 38.441.234,75 % 23,47
10 İSRAİL 29.206.014,58 36.450.628,47 % 24,81

2018 yılı Temmuz ayı kimya sektörü ihracatı

2017 -2018
TEMMUZ 2017 TEMMUZ 2018 %FARK
ÜRÜN GRUBU DEĞER ($) DEĞER ($) DEĞER
PLASTİKLER VE MAMÜLLERİ 434.640.124 504.472.599 16,07
MİNERAL YAKITLAR,MİNERAL YAĞLAR VE ÜRÜNLER 198.194.627 251.878.809 27,09
ANORGANİK KİMYASALLAR 96.538.748 167.601.327 73,61
KAUÇUK,KAUÇUK EŞYA 96.488.085 106.969.086 10,86
UÇUCU YAĞLAR,KOZMETİKLER ve SABUN 94.631.179 100.946.149 6,67
ECZACILIK ÜRÜNLERİ 59.991.751 77.503.428 29,19
BOYA,VERNİK,MÜREKKEP VE MÜSTAHZARLARI 59.910.582 72.396.724 20,84
MUHTELİF KİMYASAL MADDELER 38.829.250 58.917.614 51,74
ORGANİK KİMYASALLAR 52.095.850 47.761.013 -8,32
YIKAMA MÜSTAHZARLARI 36.500.826 39.311.227 7,70
GÜBRELER 7.105.006 37.557.986 428,61
YAPIŞTIRICILAR, TUTKALLAR, ENZİMLER 16.925.978 15.935.675 -5,85
FOTOĞRAFÇILIK VE SİNEMACILIKTA KULLANILAN ÜRÜNLER 987.194 851.977 -13,70
BARUT,PATLAYICI MADDELER VE TÜREVLERİ 684.548 844.199 23,32
GLİSERİN,BİTKİSEL MAMÜLLER,DEGRA,YAĞLI MADDELER 46.445 28.301 -39,07
İŞLENMİŞ AMYANT VE KARIŞIMLARI,MAMÜLLERİ 9.126 19.589 114,64
TOPLAM 1.193.579.320 1.482.995.704 %24,25

2018 aylık bazda kimya ihracatı

AY 2017 DEĞER ($) 2018DEĞER ($) FARK (%)
Ocak 1.234.212.906,45 1.353.958.888,29 % 9,70
Şubat 1.348.669.776,14 1.265.733.603,26 % – 6,15
Mart 1.530.865.081,94 1.567.597.951,19 % 2,40
Nisan 1.221.501.265,52 1.353.675.636,45 % 10,82
Mayıs 1.326.799.763,89 1.467.800.776,71 % 10,63
Haziran 1.269.252.737,07 1.423.221.590,16 % 12,13
Temmuz 1.193.579.320,30 1.482.995.703,79 % 24,25

HUAWEI 2018 Yılının İlk Yarısında Gelirlerini Yüzde 15 Artırdı

HUAWEI 2018’in ilk yarı finansal sonuçlarını açıkladı. Yılın ilk altı ayında HUAWEI, gelirlerini geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 arttırarak 48 milyar Amerikan dolarına yükseltti. Şirketin 2018 yılı ilk yarısındaki operasyonel kar marjı yüzde 14 olarak açıklandı. [1]

Yıldan yıla hiç durmadan büyüyen ve iş ortaklarını da kendisi ile birlikte büyüten HUAWEI’nin farklı iş birimleri, bu finansal başarının elde edilmesinde kritik rol oynuyor. HUAWEI Taşıyıcı Birimi, uçtan uca 5G çözümlerinde gücünü arttırdı, bulut veri merkezlerinin yanı sıra LTE’nin de sürekli evirilmesini sağladı ve böylece taşıyıcıların operasyonel zorlukları aşmalarına destek oldu.

HUAWEI, sunduğu çevik dijital operasyonlar ve uçtan uca deneyim yönetimi çözümleri ile taşıyıcıların insanlar, evler ve kuruluşlar için daha iyi bir bağlantı deneyimi sunmasına yardımcı olurken, taşıyıcıların, video, nesnelerin interneti, ev içi genişbant internet hizmeti, bulut ağ sinerjisi gibi alanlara yönelik hizmetler geliştirmelerini de sağladı.

HUAWEI Kurumsal Birimi, müşterilerine entegre, yenilikçi ve açık dijital platformlar oluşturmak için kararlılıkla çalışmaya devam ediyor. Bu platformlar, kamu kuruluşlarının ve sektördeki tüm işletmelerin daha çevik ve verimli bir şekilde yenilik yapmasına, dijitalleşmesine ve günlük operasyonlarını daha akıllı hale getirmesine olanak sağlıyor. HUAWEI, bulut bilişim, nesnelerin interneti, yapay zeka ve büyük veri dahil olmak üzere gelişmiş BT alanlarında yenilik yapmaya devam ediyor. HUAWEI’nin veri merkezi, kurumsal kampüs, Intent-Driven Network (IDN) çözümü, flaş depolama, eLTE ve kurumsal iletişim çözümleri; kamu kurumları, enerji, ulaştırma, finans ve üretim gibi sektörlerde yaygın olarak kullanılıyor.

HUAWEI dijital dönüşümü desteklemek için de etkin şekilde çalışıyor. HUAWEI; açık BT, OpenLab, eğitim ve hizmetler için platformlar kurarak, günden güne çok daha fazla ortaklığa imza atıyor, ortak inovasyon gerçekleştiriyor ve ortak müşteri hizmetleri etrafında bir ekosistem kuruyor.

HUAWEI Tüketici Birimi, yarı yıl icraatları

HUAWEI P20 serisi, fotoğrafçılıktaki yenilikler ve yapay zeka teknolojisini kullanarak akıllı telefon fotoğrafçılığını bir adım ileriye taşıdı.

GPU Turbo, HUAWEI’nin EMUI işletim sistemi, akıllı telefon GPU’ları ve CPU’lar arasındaki işlem darboğazlarını ortadan kaldıran devrim niteliğinde bir grafik hızlandırma teknolojisi olarak öne çıktı. GPU Turbo, güç tüketimini azaltırken grafik işlem verimliliğini önemli ölçüde arttırdı. Performans ve güç tüketimi arasındaki dengeyi optimize eden GPU Turbo, kullanıcı deneyimini etkin şekilde iyileştiriyor.

Bulut bilişim ve yapay zeka

Yapay zeka alanında HUAWEI Cloud, EI Intelligent Twins’i hayata geçirdi ve belirli endüstriyel senaryolarda yapay zekanın pratik uygulamasını mümkün kılmak için derin öğrenme, görüntü arama ve EI akıllı video dahil bir dizi hizmeti sunduğunu duyurdu. HUAWEI Cloud, tüm hizmet ve düğümleri için Ödeme Kartı Sektörü Veri Güvenliği Standardı’na (PCI-DSS) uygunluğu doğrulayan PCI-DSS sertifikası aldı. Bu sayede, HUAWEI Çin’de bunu sunan ilk bulut hizmeti sağlayıcısı oldu. HUAWEI Cloud, Çin’deki Kamu Güvenliği Bakanlığı düzenlemelerine uygun olarak Seviye 4 Sınıflında Siber Güvenlik Koruması için gerekli tüm derecelendirme değerlendirmelerini de geçti. HUAWEI ayrıca, saniyede on milyonlarca veri paketini iletme performansını artıran bir bulut sunucusu olan C3ne’yi piyasaya sürdü.

HUAWEI, tam bağlı ve akıllı bir dünya yaratmak amacıyla her bireyi, evi ve organizasyonu dijitalleştirmek için kararlılıkla çalışmaya devam ediyor. Şirket, müşterileri için değer yaratmak, toplumun dijitalleşmesini ve akıllı teknolojilere geçmesini ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için BT altyapısına ve akıllı cihazlara odaklanan stratejisini uygulamaya devam edecek.

[1] Açıklanan veriler Uluslararası Finansal Raporlama Standardına göre derlenmiş ve HUAWEI denetçisi tarafından incelenmemiştir; Haziran 2018 sonunda döviz kuru: US$ 1.00 = CNY6.6392 (kaynak: Bloomberg).

Yaş meyve sebze sektöründe ortak akıl toplantıları meyvelerini vermeye başladı

Nisan ayında yapılan genel kurul sonrasında işbaşına gelen Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu’nun 3 aylık süreçte 5 üretim bölgesinde yaptığı “Ortak Akıl Toplantıları” meyvelerini vermeye başladı.

Ege İhracatçı Birlikleri’nde düzenlenen “EİB Yönetim Kurulları Ortak Toplantısı”nda konuşan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, 3 aylık süreçte Kemalpaşa, Alaşehir, Ödemiş, Selçuk ve Ortaca’da “Ortak Akıl Toplantıları” yaptıklarını dile getirdi ve toplantılar sonucunda alınan mesafeyi özetledi.

Yaş meyve sebze üretiminin yoğun olduğu yörelerde “Ortak Akıl Toplantıları”na önümüzdeki dönemde devam edecekleri mesajını veren Uçak şöyle devam etti; “Bu toplantılar sonrasında sorunlardan bazılarını kısa dönemde çözüme kavuşturma imkanımız oldu. İhracatın yoğun olduğu dönemlerde gümrüklerde hafta sonu personel bulunamadığı için ihracatta aksamalar oluyordu, bunun için Gümrük Müdürlüğü ile görüştük talebimizi uygun buldular, hafta sonu personel mesaiye kalmaya başladı. Buna paralel olarak Tarım İl Müdürlüğü ile görüştük hafta sonu laboratuvarları nöbetleşe açık bulundurdular, firmalar istediği zaman analize numune verebilir hale geldi. İzmir yüzölçümü olarak büyük bir yer olduğu için Tarım İl Müdürlüğündeki personelin uzak noktalardaki fabrikalara gitmesi zaman alabiliyordu, bizim talebimiz ile Gıda ve Kontrol Genel Müdürümüz bir talimat verdi, ilçe tarım müdürlükleri mühendisleri pilot ilçelerde firmalara giderek kontrol yapabilir hale geldi. Bu uygulamanın önümüzdeki dönemde İzmir genelinde yaygınlaşması için çaba göstereceğiz. Bu süreçte bizim taleplerimizi yerine getirmek için gece gündüz çalışan Ticaret Bakanımıza, Tarım ve Orman Bakanımıza, Gıda ve Kontrol Genel Müdürümüze, Gümrük ve Tarım Müdürlükleri bürokratlarımıza ve bu iklimin oluşmasının mimarı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkürlerimizi sunuyoruz.”

Kendileri için en önemli konunun üye memnuniyeti olduğunu ifade eden Uçak, “Üyelerin sorunlarını çözdüğümüz takdirde bölgemiz ihracatı da kendiliğinden artacaktır diye düşünüyoruz” dedi.

İhracatımızda hava kargonun payını arttırmak istiyoruz

Yaş meyve sebze ürünlerinin hızlı nakliyesinin ürünlerin bozulmasının önüne geçtiğine dikkati çeken Uçak bu amaçla, yaş meyve sebze ihracatında hava kargonun payını arttırma çabalarının devam ettiğini, bu amaçla Turkish Cargo ile toplantı yaptıklarını anlattı.

Vietnam’a yaş meyve sebze ihracatının yolu açıldı

İhracatta gelişen pazar konumundaki Uzakdoğu pazarına yönelik çalışmaları hakkında da bilgi veren Uçak, “Yine uzak pazarlarımızdaki hedeflerimiz doğrultusunda Çin’e açılan bir kapı olarak gördüğümüz Vietnam’a yaş meyve sebze ihracat izninin verilmesi konusunda önemli girişimlerimiz oldu, nihayetinde ihracat izni çıktı, ihracatçılarımız için önemli bir ihraç kapısı açıldı. Destek konusu zaten sürekli çantamızda olan bir konu. Nereye, hangi bakanlığa gitsek destek talebimizi dosya halinde sunuyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

Piyasalar reformlara odaklandı

KPMG Türkiye’nin yılın her üç aylık dönemine ilişkin hazırladığı Bakış’ın yeni sayısında yılın ilk yarısına ilişkin makro veriler değerlendirildi. Bakış’a göre yılın ikinci yarısı için dünyada sıkı para politikası sinyalleri var. Türkiye’de ise seçimlerin ardından tüm dikkatler hükümetin yapısal reform performansına çevrildi.

KPMG Türkiye’nin dünya ve Türkiye ekonomisinde makro ekonomik gelişmeleri değerlendirdiği Bakış, 2018’in ilk altı ayının nabzını tuttu. Bakış’taki değerlendirmeye göre 2018 ikinci çeyreğe ilişkin öncü veriler ekonomik büyümede yeni bir döneme girildiğine işaret ediyor. Uzun vadeli ekonomik istikrarı korumak için ekonominin direncini artıracak yapısal reformların hızla hayata geçmesi gerekiyor.

Bakış’ın yeni sayısından yansıyan dünya ve Türkiye ekonomisine dair başlıklar şöyle:

FED faiz artırmaya devam edecek

  • 2018 ilk çeyrekte olduğu gibi ikinci çeyrekte de küresel ticarete yönelik kaygılar ve jeopolitik gerilimler ön planda yer aldı. Artan korumacı ve popülist anlayış sonucunda ortaya çıkan gümrük duvarları şimdilik küresel ticaret hacmi üzerinde olumsuz etki yapmamış olsa da görünümü olumsuz etkilemeye başladı. Bu nedenle ikinci çeyrekte finansal piyasalarda oynaklık yüksek seyretti.
  • Avrupa Merkez Bankası’nın da (ECB) bu yıl sonundan itibaren para politikasında normalleşmeye başlayacağına yönelik mesajları, küresel finansal koşulların önümüzdeki dönemde daha da sıkı olabileceği beklentilerini destekledi. Bu da genel olarak ABD Doları’nın değer kazanmasına ve dış finansman ihtiyacı yüksek gelişmekte olan ekonomilerin finansal varlıklarında satış baskısına yol açtı.
  • ABD ekonomisindeki devam eden güçlenme, Fed’i daha şahin bir duruş konusunda cesaretlendirirken, faiz artırımlarının yılın ikinci yarısında da aynı patikada sürmesi bekleniyor. Bununla birlikte, finansal piyasalardaki çalkantının derinleşmesi ve küresel ekonomide yaşanabilecek bir yavaşlamanın Fed’in daha yavaş hareket etmesine yol açabileceği düşünülüyor.

Satınalma Dergisi tüm içeriği ile Satınalma Cep’te !
Satınalma Cep
Akıllı Satınalma Asistanını aşağıdaki butonlar yardımıyla ücretsiz indirebilirsiniz. Tüm sektörlerden en yeni gelişmeler, mesleki yayınlar, kolay teklif toplama, fırsat ve kampanyalar, tedarikçi arama, e-öğrenme, dergi ve haber içerikleri, satınalma check-up ve hediyeler uygulama içerisinde sunulmaktadır.


Para politikaları sıkılaşıyor

  • İkinci çeyreğe ilişkin öncü veriler, gelişmekte olan ekonomilerin genelinde yavaşlamaya işaret ederken, enflasyon dinamiklerinde de bir miktar bozulmayı ortaya koydu. Hatta bazı gelişmekte olan ülkelerin merkez bankaları, enflasyondaki ve finansal istikrardaki bozulma nedeniyle ikinci çeyrekte para politikalarını agresif bir şekilde sıkılaştırmak zorunda kaldı.

Ticaret savaşları, sermaye çıkışına yol açıyor

  • ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşları karşılıklı olarak devam ediyor. ABD’nin Rusya ve İran’a yönelik yaptırım kararları, yatırımlara yönelik sınırlama söylentileri ve hemen her ülkenin ABD mallarına gümrük vergisi kararları ile dünya ticaretinin görünümü üzerindeki riskler artıyor. Yaygınlaşan ticaret savaşlarının etkileri henüz reel verilerde görülmese de bunların tetiklediği riskten kaçış eğilimi, ikinci çeyrekte küresel sermaye hareketlerini olumsuz etkilemeye başladı. Bu doğrultuda, ilk çeyrekteki 58,7 milyar dolarlık net girişin ardından, Nisan-Mayıs döneminde gelişmekte olan ekonomilerin hisse senetleri ve tahvillerinden 12,6 milyar dolarlık çıkış gerçekleşti. Haziranortalarından bu yana ise sermaye akımlarında bir miktar toparlanma gözlense de küresel ticarete yönelik olumsuz haber akışı nedeniyle kırılganlıklar devam ediyor.

Türkiye’de büyümede yeni dönem

  • Türkiye’de ise 2018 ilk çeyrek verileri, 2017 ikinci yarıda yakalanan momentumun sürdüğüne işaret ediyordu. İkinci çeyreğe ilişkin öncü veriler ise sınırlı bir yavaşlamayı gösteriyor. Yurtiçi finansal koşullardaki sıkışıklık, özel sektör tüketim ve yatırım harcamalarını yavaşlatabilecek olsa da hükümetin aldığı bir dizi önlem ve teşvikler büyüme görünümü üzerindeki aşağı yönlü riskleri kısmen dengeliyor. Bununla birlikte, otomotiv ve beyaz eşya gibi sektörlerde yaşanan iç talep düşüşü, yıl genelinde yüzde 5-6 seviyelerine gelmesi beklenen büyümenin tüketim tarafında olumsuz etki yapabileceğini gösteriyor.
  • Döviz kurları ve uluslararası enerji fiyatlarındaki artışlarla başlayan enflasyondaki bozulma, ikinci çeyrekte fiyatlama davranışında genele yayılan bir bozulmaya neden oldu. Enflasyondaki mevcut ivme ve olası zamlar, enflasyonda yükselişin devam edebileceğine işaret ediyor. Hem mal hem de hizmet sektöründe görülen yüksek fiyat artışları ve maliyet baskısı, önümüzdeki dönemde TCMB’nin para politikasını daha da sıkılaştırması gerekebileceğine ilişkin beklentileri destekliyor.

Turizm hızlı toparlanıyor

  • 2018 yılına güçlü bir başlangıç yapan turizm sektöründe toparlanma ikinci çeyrekte de devam ediyor. Önümüzdeki dönemde ekonomik aktivitenin hızına bağlı olarak dış ticaret açığında genişleme hız kesebilir. Bu sayede de cari açıktaki artış duraksayabilir.
  • Bankacılık sektöründe kredi büyüme ivmesi yavaşlamaya devam etse de TCMB’nin faiz artırımı sonrasında faizler hızlı yükseldi. Bu nedenle sektörün karlılığı ve büyümesi kısa vadede olumsuz etkilense de orta vadede aktif kalitesinin sürmesi pozitif bir unsur olarak öne çıkıyor.

Büyüme gücünü koruyor

  • Büyümenin bir miktar yavaşlamakla birlikte gücünü koruması, sermaye akımları açısından pozitif bir unsur olarak görülüyor. Bununla birlikte cari açık ve enflasyon tarafındaki zorluklar ile yeni ekonomi yönetimine ilişkin beklentiler, küresel riskten kaçış dönemlerinde Türk finansal varlıkların satış baskısı altında kalmasına yol açıyor. Bu nedenle uzun vadeli ekonomik istikrarı korumak için ekonominin direncini artıracak yapısal reformların hızlı bir şekilde hayat geçmesi büyük önem taşıyor.
  • Türkiye’deki parlamenter sistemin 24 Haziran seçimleri sonrasında değişmesi ile yürürlüğe giren ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’, ekonomi yönetimini de yeniden şekillendirdi. Hazine ve Maliye, Sanayi ve Teknoloji ile Gümrük ve Ticaret bakanlıkları birleştirilirken; Türkiye’nin ekonomi politikalarına yön verecek 9 kurul oluşturuldu. Yeni dönemde, ekonomi yönetiminin atacağı adımlar ve özellikle Eylül ayında açıklanması beklenen yeni Orta Vadeli Plan’da (OVP) yer alacak hedefler, gerek uluslararası yatırımcılar gerekse piyasa oyuncuları tarafından yakından izlenecek.

Satınalma Dergisi Ağustos 2018 Çıktı

Satınalma Dergisi Yıl:6 Sayı:68

Değerli Yöneticiler,

Yaz dönemi yoğun bir iş temposunun ardından kısa bir tatil ile dinlenme fırsatı bulduğumuz bir dönem. Uzun tatil yapanlar ise çok şanslı. Birçok işletme tarafında, özellikle fabrikalarımız için ise bu zamanlar tamir-bakım operasyonları ile geçiyor. Fabrikalar da rehabilite oluyor diyebiliriz. Yeni dönem için güç topluyoruz.

Bu sayımızda yine ilginizi çekecek konu ve gündemleri dikkatinize sunuyoruz. Yazıları ile katkı veren değerli yönetici ve akademisyenlerimize teşekkür ediyorum.

Satınalma Cep Ekosistemi

Dünya ticaret savaşlarının yaşandığı bugünlerde tüm ekonomiler kendi sektör ve firmalarını koruyucu politikaları arka arkaya devreye sokuyor. Önlemler alınıyor programlar açıklanıyor. Yurtiçi tedarikçilerimizin dünya ile rekabet avantajını yükseltmesini amaçlayan “yerli ve milli satınalma” anlayışı daha da kuvvet kazanıyor. Bizler de bu dönemde iş hayatı için akıllı asistan uygulaması Satınalma Cep’i devreye aldık. Telefonlarınıza indirip ücretsiz alım taleplerinizi kolaylıkla oluşturabilirsiniz.


Satınalma Dergisi tüm içeriği ile Satınalma Cep’te !
Satınalma Cep
Akıllı Satınalma Asistanını aşağıdaki butonlar yardımıyla ücretsiz indirebilirsiniz. Tüm sektörlerden en yeni gelişmeler, mesleki yayınlar, kolay teklif toplama, fırsat ve kampanyalar, tedarikçi arama, e-öğrenme, dergi ve haber içerikleri, satınalma check-up ve hediyeler uygulama içerisinde sunulmaktadır.


Teklif Almak İstiyorum

Uygulamada Teklif Almak İstiyorum başlığını tıkladığınızda ürün/hizmet ihtiyacınızı, miktar, vade, ödeme koşulları ve teslim tarihini bir dakikada girebilirsiniz. Teklif alımlarınızdan başlayarak işin tamamlanmasına kadar tüm aşamalarda sistemde geribildirim imkanı mevcuttur. Tedarikçilerin performansını değerlendirebilir, yorumlar yapabilirsiniz.

Teklif Vermek istiyorum

Alım talepleri kadar bu tekliflere uygun, doğru ve zamanında tekliflerin hazırlanması da bir o kadar önemli. Satınalma Cep uygulamasını teklif verme, tüm sektörler için indirim, fırsat kampanyaları ile pazarlama ve satış amaçlı kullanabilirsiniz. Tedarikçi ve iş ortaklığı üyelik işlemleri hakkında bilgiyi Uygulamanın ana sayfa alt kısmında bulabilirsiniz.

Dergi Bizden Kargo Sizden Kampanyası

Satınalma Dergisi zengin paydaşları ile çok büyük bir camia. Sanayi ve ticaret firma yöneticileri, akademisyenler, kamu ve özel sektör temsilcileri ile tüm Türkiye’ye hitap ediyor.

Ağustos ayı ile birlikte “Satınalma Dergisi Bizden, Kargo Sizden” Kampanyasına başladık. Kampanyamız iş hayatına yönelik geliştirdiğimiz asistan uygulaması Satınalma Cep Tedarikçi Arama Motoruna kayıt yaptıran işletmeler için geçerlidir. Kayıt bir dakika sürüp ücretsizdir.

Kampanyayı iş çevrenizle paylaşabilirsiniz.

Tedarikçi Arama Motoru Kayıt Linki:
https://satinalmadergisi.com/ucretsiz-kayit/
Kampanyaya katılan yeni firmalarımızın kayıt sonrası anlaşmalı kargo firma bilgilerini bizimle paylaşmaları gerekmektedir. Dergiler ücret alıcılı gönderilmektedir.

21 Kasım 2018 Satınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi Ödülleri

“Büyüyen Ekonomilerde Satınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi” konferansımızın hazırlıklarını sürdürüyoruz.

Firma ve kamu kurumlarımızla bilgilendirme toplantıları yapıyoruz. Alanlarında başarı gösteren firma ve yöneticilerimize ödüllerini de vereceğiz. Konferans programı ve ödül kategorileri için Tedarik Zinciri sayfalarımızıhttp://www.tedarikzinciri.org/egitimler/konferans_2018/ inceleyebilirsiniz.

Hediye Kitap Yağmuru Devam Ediyor

Alım taleplerini Satınalma Cep Mobil Uygulama üzerinden geçen arkadaşlarımıza çeşitli hediyeler veriyoruz. Her ay şanslı kullanıcılarımıza iş ortağımız Beta Yayınevi’nden 4 farklı kategoride (Pazarlama, Yönetim, Başarı Hikayeleri, Konteyner ve Liman İşletmeciliği) toplam 20 kitap armağan ediyoruz. Diğer taraftan uygulama içerisinde Check-up tamamlayanlara iseSatınalma ve Tedarik Zinciri Yönetimi kitabımızı gönderiyoruz.

Yeni sayımızda görüşmek ümidiyle.

EDİTÖR

PROF. DR. MURAT ERDAL

www.muraterdal.com

EİB’nin yıllık ihracatı 13 milyar doları aştı

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), 2018 yılı sonu için belirlediği 13 milyar dolar ihracat hedefine 5 ay önce ulaştı. EİB’nin son bir yıllık ihracatı yüzde 17.5’lik artışla 13 milyar 83 milyon dolara yükseldi.

Ege İhracatçı Birlikleri üyeleri, 2018 yılı Temmuz ayında ise; 1 milyar 86 milyon 906 bin dolarlık dövizi Türkiye’ye kazandırdı. 2017 yılı Temmuz ayında 925 milyon 166 bin dolarlık ihracatı kayda alan EİB’nin ihracatı Temmuz ayında yüzde 17.48’lik artış gösterdi.

Ege’nin ihracatını sanayi ürünleri sırtladı

Temmuz ayında Ege Bölgesi’nden yapılan ihracatı sanayi ürünleri sırtladı. EİB’nin Temmuz ayında kayda aldığı sanayi ürünleri ihracatı yüzde 24’lük artışla 522 milyon dolardan 646 milyon dolara yükseldi.

Tarım ürünleri ihracatı yüzde 11’lik artışla 324 milyon dolardan 359 milyon dolara çıkarken, Madencilik sektörünün ihracatı yüzde 3’lük gelişimle 78 milyon 420 bin dolardan 80 milyon 816 bin dolara çıktı.

Ege İhracatçı Birlikleri çatısı altında faaliyet gösteren 12 ihracatçı birliğinden 9 tanesi Temmuz ayında ihracatını arttırmayı başarırken, 3 ihracatçı birliği 2017 yılı Temmuz ayı performansının gerisinde kaldı.

Hazırgiyim ihracatı zirveyi geri aldı

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, 134 milyon 151 bin dolarlık ihracatla Temmuz ayında 6 ay aranın ardından en fazla ihracat yapan birlik oldu. 2018 yılına hızlı giriş yapan Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği ise; Temmuz ayında yüzde 79’luk ihracat artışıyla 120 milyon 22 bin dolarlık ihracatı hanesine yazdırmasına karşın ikinci sıraya düşmekten kurtulamadı.

Tütün ihracatı yüzde 44 arttı

Temmuz ayında ihracatını yüzde 44 geliştirmeyi başaran Ege Tütün İhracatçıları Birliği 88 milyon 371 bin dolarlık ihracat rakamıyla zirvenin üçüncü sırasında yer aldı. Ege Maden İhracatçıları Birliği ise; 80 milyon 816 bin dolarlık dövizi Türkiye’ye kazandırdı.

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği uzun zaman sonra ihracatta yüzde 4’lük düşüş yaşadı ve 76 milyon 31 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Temmuz ayında ihracatı düşen bir diğer birlik ise; Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği oldu. Yaş meyve sebze ihracatı yüzde 11’lik azalışla 60 milyon 542 bin dolara indi.

Kuru meyve ihracatı yüzde 21 yükseldi

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği yüzde 21’lik ihracat yükselişi sağladı ve 51 milyon 748 bin dolar ihracat rakamına ulaştı. Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ise; yüzde 9’luk artışla 45 milyon 510 bin dolarlık ihracatı hanesine yazdırdı.

Tekstil ihracatındaki artış yüzde 32 oldu

Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği, Temmuz ayında yüzde 32’lik ihracat gelişimi ile 25 milyon 296 bin dolara çıkarken, Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin ihracatı ise yüzde 23’lük yükselişle 23 milyon 285 bin dolara tırmandı.

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Temmuz ayında 13 milyon 191 bin dolarlık ihracat gerçekleştirirken, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği 11 milyon 442 bin dolarlık ihracata imza attı.

Eskinazi; “2018 yılı hedefimize 5 ay önce ulaştık”

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, 2018 yılı sonu için belirledikleri 13 milyar dolar ihracat hedefine 5 ay önce ulaşmanın mutluluğunu yaşadıklarını, 2018 yılının geride kalan 5 ayında benzer bir ihracat artış hızı yakalayarak 2018 yılı sonunda 14 milyar dolara ulaşmayı arzu ettiklerini kaydetti.

Türkiye’de 24 Haziran seçimleri sonrasında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modeline geçildiğini ve Olağanüstü Hal Uygulamasının kalkması ile hayatın normalleşme sürecine girdiğini anlatan Eskinazi, “Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği, Çin ve Rusya’nın attığı adımlarla hararetlenen ticaret savaşları dünya genelinde ithalat maliyetlerini arttıracak, bu da dünya genelinde korumacılık önlemlerini beraberinde getirecek. Bu gelişmeler biz ihracatçıları tedirgin ederken,Türkiye ve Hollanda’nın ilişkileri normalleştirme kararı alması, Avrupa Birliği’nin lokomotifi Almanya’nın Türkiye ile ilgili olumlu açıklamaları da geleceğe ilişkin umutlarımızı yeşertiyor. 7 gün 24 saat katma değerli ürün ihracatı yaparak Türkiye’nin refahına ve sosyal barışına katkı sağlamaya devam edeceğiz” diye konuştu.