Adana Ekonomisi “Eko Anadolu”da NTV “Eko Anadolu”, Aykan Otomotiv’in Ev Sahipliğinde Gerçekleşti

spot_imgspot_img

Adana ekonomisinin dünü, bugünü ve geleceği, İsotlar grup bünyesinde Aykan Otomotiv’in ev sahipliğinde, Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Atila Menevşe ve Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) Başkanı Bekir Sütcü’nün katılımıyla gerçekleşen panelde masaya yatırıldı.

Türkiye’yi il il gezen NTV’nin paneller dizisi Eko Anadolu, otomotiv sektörünün güçlü firmalarından Aykan’ın ev sahipliğinde, Volkswagen İncirlik tesisinde gerçekleşti.

Moderatörlüğünü Doğuş Yayın Grubu Ekonomi Grup Başkanı Servet Yıldırım’ın yaptığı, NTV Ekonomi Danışmanı Mahfi Eğilmez ve Gazeteci-Yazar Güngör Uras’ın da yorumlarıyla katkı sunduğu programı, Adana’nın önde gelen STK yönetim kurulu ve üyeleri, Çukurova ve Bilim Teknik Üniversitesi Ekonomi bölümü öğrencileri ve öğretim görevlileri ve Aykan Otomotiv müşterileri izledi. Panel öncesinde konuklara arp ile yöresel ve tasavvufi ezgileri yeniden düzenleyen “ArpAnatolia” grubunun müzik dinletisi sunuldu.

Panel öncesi konuşma yapan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, Adana’nın böylesine güzel bir programa ev sahipliği yapmasından dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirtti.

“Dünyanın küreselleştiği bir dönemde, yaşadığımız yerde tek başımıza değiliz” diyen Sözlü, son dönemde bulunduğumuz coğrafyada yaşanan olaylardan bölge ekonomisinin, Doğu Akdeniz’den Güneydoğu Anadolu’ya kadar oldukça etkilendiğini ifade etti.

1476772238_cnk_9371

“ADANA’NIN GÜÇLÜ BİR HİKAYESİ VAR”

Daha sonra panele geçilirken, panelin moderatörü Doğuş Yayın Grubu Ekonomi Grup Başkanı Servet Yıldırım, Adana’nın güçlü bir hikayesi olduğunu söyledi. Adana’nın, Türkiye’de sanayileşmenin başladığı yer olarak bilindiğine dikkati çeken Yıldırım, “Adana, Türkiye’ye sanayici ihraç eden bir yerdi. Şöyle baktığımız zaman 100 yıl önce sanayinin temellerinin atıldığı bir yer Adana. Aynı zamanda gelişmiş bir tarımı var. Bölgesel önemi var, yani Adana’da güçlü birçok hikâye var. Buna rağmen algı, Adana’nın son yıllarda bu eski lider pozisyonundan biraz geride kaldığı ve güç kaybettiği şeklinde” dedi.

“DÜNYANIN YILLIK GELİRİ 15 YILDA İKİYE KATLANDI”

Türkiye ve dünya ekonomisi üzerine açıklamalarda bulunan NTV Ekonomi Danışmanı Mahfi Eğilmez de, dünyanın ekonomik görünümünün son 15 yılda değişmeye başladığını söyledi. Eğilmez, şöyle devam etti: “1999 yılında dünyanın gayri safi yurt içi hasılası, yani bütün dünyanın 1 yıl içinde yaratabildiği gelir toplamı 32,5 trilyon dolardı. Bugün 75 trilyon dolara geldik. Yani milattan itibaren hesaplarsak dünya 1999’a kadar yıllık olarak üretebildiğini, ondan sonraki 15 yılda ikiye katladı. Dünyada birçok şey değişti. Bu yapı değişirken, gelişme yolundaki ülkelerin gayri safi yurt içi hasılası arttı. En büyük değişiklik ABD ve Çin arasında oldu. ABD’nin 1999 yılındaki payı yarı yarıya düşerken, Çin’in payı iki misli arttı. Dolayısıyla Amerika’nın yarattığı boşluğu Çin aşağı yukarı doldurmaya başladı. Dünyada böyle bir görünümde değişme var. Fakat bu değişim olurken bütün dünya inanılmaz şekilde borçlu hale geldi. Bugün 152 trilyon dolar borçtan söz ediyoruz. Aşağı yukarı 1 yılda yaratılan gelirin iki katı borçlu dünya ülkeleri. Herkes etrafa aldırmadan bol borçlanarak hızlı bir büyüme temposu yakaladı ve büyüdü. Türkiye de büyüdü bütün dünya ile birlikte. Ama Allah’tan Türkiye o kadar fazla borçlanmadı. Şimdi artık büyümeden vazgeçip borçları ödeme zamanı geldi. Bütün dünya borçlarını ödemek durumunda, çünkü sonsuza kadar borçlanmaya imkân yok.”

“ADANA’NIN SANAYİSİNDE ÇEŞİTLENME VAR”

Gazeteci-Yazar Güngör Uras ise, 1950’lerde ilk sanayileşme başladığı zaman Adana’da sanayinin pamuk ve pamuğa dayalı sanayi üretiminden ibaret olduğunu ifade ederek, “Halbuki bugün bir çeşitlenme var. OSB’de bulunan sanayi kuruluşlarının şöyle bir listesine baktım. Gıda sanayinde, kimya sanayinde, metal imalat sanayinde, mobilya sanayinde, giyim sanayinde, yani çok sayıda farklılık var, çeşitlilik var. Bir başka nokta daha var. Bütün dünyada sanayiyi tarım sektöründen gelen kaynaklar beslemiş. Bu Adana’da hala mevcut” diye konuştu.

Adana’nın Türkiye’de tarım üretimindeki toplam payının hala yüzde 8 oranında oluduna işaret eden Uras, şunları söyledi:

“Adana, Türkiye’nin toplam tarımsal üretiminden yüzde 8 pay alıyor. Buna mukabil sanayi üretiminde payı yüzde 1,2 oranında. Demek ki hala tarımsal potansiyel Adana’da sanayileşmeyi, imalat sanayiyi besleyecek bir güce sahip. 2 milyonluk Adana’da 450 bin çalışan var. 450 bin aktif çalışan. Her ay maaş alıyor bunlar. Sonra baktım sosyal güvenlik kapsamında maaş alanlar 300 bin kişi. Ekleyin birbirine 750 bin kişi. Yani 2 milyon nüfusun 750 bininin her ay eline devletten veya çalıştığı iş yerinden para geliyor.”

“ADANA’NIN İHRACATI OLMASI GEREKEN YERDE DEĞİL”

Adana Ticaret Odası Başkanı Atila Menevşe de, Adana’nın güç kaybettiği söylemini kabul etmediklerini belirtti. Menevşe, “Eğer Adana bir zamanlar sanayi şehri olarak anılıyorsa, sanayinin ilk burada inkişaf ettiği düşünülüyorsa, sanayide çok gerilerde saymıyoruz kendimizi. Şehirlerin milli gelirlerini ölçen bir metot birkaç ay önce ifade edildi. Burada Türkiye’deki şehir sıralamasında 6. sırada olduğu ifade ediliyor. Milli gelirde neredeyiz, üretimde neredeyiz bu önemli” şeklinde konuştu.

“Adana maalesef ihracatı beceremiyor” diyen Menevşe, şunları kaydetti:

“İhracatta Adana’nın potansiyeline göre çok gerilerdeyiz. Adana’nın Türkiye ekonomisindeki payı, milli gelirden aldığı pay yüzde 3’ün biraz üstünde. İhracata bakıyoruz yüzde 1,2 gibi yani ihracatta olması gereken yerde değil. Şu anda 1,7 milyar dolar civarında yıllık ihracatı görünüyor. Geçmişte 2 milyar doları yakalaşmıştık ama bir Gaziantep örneğini görürseniz; orada 6,5 milyar dolara göre çok gerilerdeyiz. Adana’da, ihracat yapmanın, talep yaratmanın kendilerine sağlayacağı faydaları değerlendirememe gibi bir durum var.”

“ADANA EKONOMİSİ KESİNLİKLE GERİ GİTMİYOR”

AOSB Başkanı Bekir Sütcü ise, Adana’nın kesinlikle geri gitmediğine vurgu yaparak, “Adana olması gereken yerde mi? Ya da Adana büyümesi gereken o hamleyi yapabiliyor mu? Ona bakmak lazım. Bir kere kesinlikle geri gitmiyor. Neden geri gitmiyor? Elimizde veriler var. Adana’da zamanında 3 bin, 5 bin kişinin çalıştığı çok büyük fabrikalarımız vardı. Bu fabrikalarımız o sebepten, bu sebepten dolayı 80’li yıllarda bir durgunluğa itilmiş. Adana, 90’lı yıllardan sonra bir kalkınma hamlesi yapmış durumda. Niye? AOSB’nin yapılanmasıyla, gelişmesiyle beraber” ifadelerini kullandı.

ADANA YONCA GİBİ

Adana’yı yoncaya benzeten Sütcü, “Yonca güzel serpilir, çok büyük bir şekilde büyür ve biçilir. Çok büyüyüp serpilen Adana’mız yonca gibi ilk ağızda biçilmiş. Ondan sonra tekrar suyu vermeyle ikinci ağız dediğimiz bir şekilde gelişmekte olan bir şehir. Bunların örneklerinden birisi organize sanayi bölgemizde sadece 450 firma var. Belki Adana’mızda daha önceki yıllardaki gibi 3 tane 5 tane 5 bin 10 bin işçinin çalıştığı fabrikalar yok ama binlerce işçi çalıştıran organize sanayi bölgemizde onlarca fabrikamız var. Şehrimizin içinde fabrikalarımız var. Peki problem ne? Adana’mızın sosyal ve ekonomik durumuna baktığımızda, hali vakti iyi olan, çok güzel paraları olan, imkânları olan sanayicilerimiz, işadamlarımız göç etmiş. Tüm varlıkları gitmiş. Nereye gitmiş, başta İstanbul ve Ankara’ya gitmiş. Peki kimler gelmiş Adana’mıza. Vasıfsız göç, işsiz güçsüz insanlar gelmiş” diye konuştu.

Adana’nın fakir memleketi olduğunu ve bu yüzden sürekli göç aldığını belirten AOSB Başkanı Bekir Sütcü, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu vasıfsız göçü nasıl ekonomiye ve sanayiye kazandırırız onu düşünmemiz lazım. Bir de Adana’daki para sahibi insanlar neden dışarı gidiyor, bunu hep beraber Adana’mızın yerel yönetimleriyle beraber, devlet büyüklerimizle beraber incelememiz lazım diye düşünüyorum.”

Şirketler için Eğitim Kataloğu

Yapay Zeka Lojistik Süreç Yazılımı

Şirketler için Eğitim Kataloğu

Yapay Zeka Lojistik Süreç Yazılımı