Şartlı Muafiyet Sistemi ve Serbest Bölgeler İlişkisi

şartlı Muafiyet Sistemi Ve Serbest Bölgeler İlişkisi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Şartlı Muafiyet Sistemi ve Serbest Bölgeler İlişkisi

şartlı Muafiyet Sistemi Ve Serbest Bölgeler İlişkisi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemŞartlı Muafiyet Sistemi: Dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında ihracı taahhüt edilen işlem görmüş ürünün elde edilmesinde kullanılan (belge/izin sahibi firma ve/veya yan sanayici firma tarafından) ve serbest dolaşımda bulunmayan hammadde, yardımcı madde (katalizör olarak kullanılanlar dahil), yarı mamul, mamul ile değişmemiş eşya, ambalaj ve işletme malzemesinin, Türkiye Gümrük Bölgesinde (Serbest bölgeler hariç) yerleşik firmalarca, ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmaksızın, vergileri teminata bağlanmak suretiyle bedelli ve/veya bedelsiz ithal edilmesi ve ihracat taahhüdünün gerçekleştirilmesine müteakip, alınan teminatın iade edilmesidir.

Serbest bölgeler: Türkiye Gümrük Bölgesinin parçaları olmakla beraber;

a) Serbest dolaşımda olmayan eşyanın herhangi bir gümrük rejimine tabi tutulmaksızın ve serbest dolaşıma sokulmaksızın, gümrük mevzuatında öngörülen haller dışında kullanılmamak ya da tüketilmemek kaydıyla konulduğu, ithalat vergileri ile ticaret politikası önlemlerinin uygulanması bakımından, Türkiye Gümrük Bölgesi dışında olduğu kabul edilen,

b) Serbest dolaşımdaki eşyanın, bir serbest bölgeye konulması nedeniyle normal olarak eşyanın ihracına bağlı imkânlardan yararlandığı, yerlerdir.

  1. Serbest bölgelerin sınırları ile giriş ve çıkış noktaları gümrük idarelerinin gözetimine tabidir.
  2. Bir serbest bölgeye giriş veya çıkış yapan kişiler ve nakil araçları gümrük idaresi tarafından kontrol edilir.
  3. Gümrük idareleri, serbest bölgeye giren, burada kalan veya çıkan eşyayı muayene edebilirler. Muayenenin yapılmasını sağlamak üzere eşyaya giriş veya çıkışlarda eşlik etmesi gereken taşıma belgesinin bir nüshasının gümrük idaresine verilmesi veya tetkike hazır tutulması gerekir. Muayene gerektiği takdirde, eşya gümrük idarelerine sunulur.
  4. Gümrük idareleri, Gümrük Kanununda yer alan hükümlere uyacağı hususunda ciddi şüphe uyandıran kişilerin serbest bölgeye girişine izin vermeyebilir.

– Serbest dolaşımda olan veya olmayan her türlü eşya serbest bölgelere konulabilir. Ancak, parlayıcı ve patlayıcı veya bir arada bulundukları eşya için tehlikeli olan veya korunmaları özel düzenek veya yapılara gerek gösteren eşya serbest bölgelerdeki bu niteliklere uygun yerlere konulur.

– Eşyanın serbest bölgelerde kalabileceği süre sınırsızdır.

Bir serbest bölgeye konulmuş serbest dolaşımda olmayan eşya;

1- a) Serbest dolaşıma giriş rejimi kapsamında ve Gümrük Kanununun 161.maddesinde belirtilen koşullar altında, serbest dolaşıma girebilir.

b) İzne gerek olmaksızın mutat elleçleme işlemlerine tabi tutulabilir.

c) Dahilde işleme rejimine tabi tutulabilir.

d) Gümrük kontrolü altında işleme rejimine tabi tutulabilir.

e) Geçici ithalat rejimine tabi tutulabilir.

f)maddeye göre gümrüğe terk edilebilir.

g) İlgili kişinin, gümrük idarelerince gerekli görülen tüm bilgileri vermesi şartıyla imha edilebilir.

Eşyanın (c), (d) ve (e) bentlerinde belirtilen rejimlerden birine tabi tutulması halinde, serbest bölgelerin işletilmesine ve gümrük gözetimine ilişkin koşullar da göz önünde bulundurularak, ilgili rejimin gerektirdiği düzenlemeler yönetmelikle belirlenir.

2- Normal olarak ihracata bağlı olanaklardan yararlanan tarım politikası kapsamındaki eşya, yalnızca mutat elleçleme işlemine tabi tutulabilir. Bu işlemler izin alınmaksızın da yapılabilir.

1 Serbest Bölgelerde Yapılan Masraflar Eşyanın -Gümrük- Kıymetine Katılır mı?

Cevap: 1-a) Serbest dolaşımda olmayan eşya için bir gümrük yükümlülüğü doğduğunda, bu eşyanın gümrük kıymetinin serbest bölgede kalış süreleri içinde depolanma ve muhafaza edilme masrafları ile mutat elleçleme masraflarını da içeren fiilen ödenmiş veya ödenecek fiyata dayandığı hallerde ve söz konusu masraflar bu fiyattan (fiilen ödenen veya ödenecek fiyattan) ayrı olarak gösterilmeleri/ gösterilebilmeleri şartıyla gümrük kıymetine dahil edilmez.

Ancak; Eşyanın serbest bölgedeki depolanma masrafları ve serbest bölgede kaldığı süre içinde muhafaza edilme masrafları ile mutat elleçleme masrafları, 3065 sayılı KDV Kanunu’nun 21.maddesi gereği ithal edilen eşyanın (İthalatta) KDV Matrahına eklenerek ilgili gümrük idaresine beyan edilip KDV ve varsa ÖTV’nin ithalat sırasında ödenmesi gerekir.

Şayet; Söz konusu masraflar, fiilen ödenen veya ödenecek fiyattan ayrılamıyorsa, fiilen ödenen veya ödenecek fiyatın içine katılmış, bu fiyatla birlikte gösterilmiş ise ilgili eşyanın Gümrük kıymetine katılır.

b) Serbest bölgede mutat elleçlemelere tabi tutulan eşyanın gümrük vergilerinin hesaplanmasında, söz konusu eşyanın dikkate alınacak niteliği, gümrük kıymeti ve miktarı; beyan sahibinin talebi ve söz konusu elleçlemelerin yapılmasına izin verilmiş olması kaydıyla, bu eşyanın maddede belirtilen tarihte,

[ 193/1.madde: Bu Kanunla konulmuş aksine hükümler ve 193/2.madde hükümleri saklı kalmak kaydıyla, bir eşyaya uygulanacak ithalat veya ihracat vergileri tutarı, bu eşyaya ilişkin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihteki vergi oranları ve diğer vergilendirme unsurlarına göre belirlenir.  … ]

söz konusu elleçlemelere tabi tutulmamış gibi dikkate alınacak niteliği, gümrük kıymeti ve miktarıdır. Bu hükme Cumhurbaşkanınca istisna getirilebilir.

2- Serbest bölgede üçüncü ülke menşeli girdiler kullanılarak üretilen eşyanın serbest dolaşıma sokulmak istenilmesi durumunda beyan sahibinin talebi halinde Kanunun 161’inci maddesi, talep olmaması halinde ise aynı Kanunun 15.maddesi hükümlerine göre gümrük vergileri hesaplanır.

3- Normal olarak ihracata bağlı imkânlardan yararlanan tarım politikası kapsamında yer alan serbest dolaşımda bulunan eşyanın serbest bölgeye konulması halinde, ilgili mevzuatta öngörülen bir işlem veya kullanıma tabi tutulması zorunludur.

4- Üçüncü fıkrada belirtilen eşyanın Türkiye Gümrük Bölgesinin bir başka yerine geri getirilmesi veya üçüncü fıkrada belirtilen bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması halinde gümrük idaresi ilgili mevzuat hükümlerine göre gerekli tedbirleri alır.

2 Türkiye Gümrük Bölgesi Dışında Veya Serbest Bölgelerde Yapılacak İşleme Faaliyeti:

1) Şartlı muafiyet sistemi çerçevesinde, dahilde işleme izin belgesi kapsamında işlem görmüş ürünün veya değişmemiş eşyanın tamamı ya da bir kısmı, hariçte işleme rejimi hükümleri çerçevesinde daha ileri düzeyde işlenmek üzere Türkiye Gümrük Bölgesi dışına veya serbest bölgelere geçici olarak ihraç edilebilir.

2) Birinci fıkra hükmü çerçevesindeki işlem görmüş ürünün ithaline, bu ürünlerin ithalat vergileri tutarından, geçici ihracat eşyasının en son işleme faaliyetine tabi tutulduğu Türkiye Gümrük Bölgesi dışı veya serbest bölgeden aynı tarihte ithal edilmesi halinde uygulanacak vergi tutarının indirilmesi suretiyle hesaplanan tutar kadar teminat alınarak izin verilir.

Örnek 1: Afyonkarahisar’da konfeksiyon üzerine faaliyet gösteren Cooban firmasının sahip olduğu DİİB kapsamında iplik ithalatı ve boyanmış kumaş ihraç taahhüdü bulunduğunu varsayalım. Cooban firması, DİR  çerçevesinde ve DİİB kapsamında ipliği ithal eder, ithal ettiği iplikleri işleyerek Türkiye’de kumaş haline getirir/kumaş elde eder. Bilahare söz konusu kumaşları boyanmak üzere Serbest Bölgeye veyahut Türkiye Gümrük Bölgesi dışına geçici olarak ihraç eder, bahse konu kumaşlar boyandıktan sonra tekrar Türkiye’ye ithal edilir ve işlem görmüş ürün olarak rejim kapsamında ihraç edilir.

Vergi uygulaması ise:  Birinci fıkra hükmü çerçevesindeki işlem görmüş ürünün ithaline, bu ürünlerin ithalat vergileri tutarından, geçici ihracat eşyasının en son işleme faaliyetine tabi tutulduğu Türkiye Gümrük Bölgesi dışı veya serbest bölgeden aynı tarihte ithal edilmesi halinde uygulanacak vergi tutarının indirilmesi suretiyle hesaplanan tutar kadar teminat alınarak izin verilir. Boyanmış kumaşın ithalat vergilerinden, boyanmamış kumaşın ithalat vergileri düşülerek kalan kısım kadar teminat alınır ve nihayetinde işlem görmüş ürünün (boyanmış kumaşın) ihracı ve DİİB’in kapatılması akabinde teminat çözülerek iade alınır.

3Serbest Bölgelere Gerçekleştirilen İhracat:

Şartlı muafiyet sistemi çerçevesinde, belge süresi içerisinde serbest bölgeye ihraç edilen işlem görmüş ürünün aynen/değişmeden, veya serbest bölgede yeniden işleme faaliyetine tabi tutularak vasfının değişmesi (8’li bazda GTİP, madde adı, vb.) suretiyle en geç belge süresi bitiminden itibaren 3 (üç) ay içerisinde; serbest bölgeden başka bir ülkeye satışının yapılması, serbest bölgelerde bulunan tesislerin yapımında kullanılması, serbest bölgelerde bulunan tesislerde makine-teçhizat, demirbaşa kayıtlı eşya veya bunların parçası olarak kullanılması, serbest bölgelerde yerleşik gemi inşa faaliyetinde bulunan firmalara gemi inşasında kullanılmak üzere tesliminin yapılması, serbest bölgelerden gümrüksüz satış mağazalarına satışının yapılması veya serbest bölgelerden kara, deniz ve hava taşıtlarına kumanya olarak tesliminin yapılması durumunda, Serbest Bölge Müdürlüğünden veya Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğünden alınacak  bu durumu tevsik edici yazıya istinaden  belge ihracat taahhüdü kapatılır.

DİİB sahibi firmanın bir serbest bölgeye çıkardığı eşyanın, başka bir serbest bölgeye (ikinci bir serbest bölgeye) veya antrepoya satışının yapılması halinde, ikinci bir serbest bölgeye veya antrepoya satışı yapılan eşyanın ilgili DİİB taahhüdünün kapatılmasında kullanılması mümkün bulunmamaktadır.

Ancak; birinci serbest bölgeden ikinci serbest bölgeye veya antrepoya satışı yapılan eşyanın, bu ikinci serbest bölgeden veya antrepodan 2008/1 sayılı Genelgenin 23 ve 24.maddeleri çerçevesinde işlemlerinin tamamlandığının tevsiki kaydıyla belge ihracat taahhüdünün kapatılmasında kullanılması mümkün bulunmaktadır.

DİİB sahibi bir firma tarafından serbest bölgeye çıkışı yapılan eşya, bu serbest bölgede tüketiliyor ise (örneğin serbest bölgeye gönderilen yağdan yemek yapılıp serbest bölgede tüketiliyor ise), bahse konu eşyanın ilgili DİİB taahhüdünün kapatılmasında kullanılması mümkün bulunmamaktadır.

DİİB kapsamında serbest bölgelere ihraç edilen eşyanın bilahare (serbest bölgeye satışı yapılan malın Türkiye’ye ithal edilmek istenmesi halinde) serbest bölgeden yapılacak ithalatında [herhangi bir başka belge (yatırım teşvik belgesi veya bir başka DİİB/Dİİ) kapsamında olmaksızın], serbest bölgeden ithal edilen eşyaya ilişkin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil edildiği tarih dikkate alınarak (bu tarih itibarıyla belgenin/iznin geçerli olması gerekmektedir), bu işlem görmüş ürünün elde edilmesinde kullanılan ithal girdiler için bu beyannameye ilişkin vergilerin, 2005/8391 sayılı Karar’ın 19.maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen şekilde ödenmiş olduğunun tespiti durumunda, belge/izin ihracat  taahhüdünün serbest dolaşıma giren eşyaya tekabül eden ihracatın gerçekleşmesi aranmaksızın kapatılması mümkün bulunmaktadır. Ancak, konuya ilişkin işlemler tekemmül ettirilirken, 2005/8391 sayılı Karar’ın 19.maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen diğer işlemlerin de (varsa) tamamlanması gerekir.

Örnek 2: Şartlı muafiyet sistemi kapsamında, belge süresi içerisinde bir serbest bölgeye ihraç edilen işlem görmüş ürünün aynen veya serbest bölgede işleme faaliyetine tabi tutularak vasfının değişmesi (8’li bazda GTİP, madde adı, vb.) suretiyle en geç belge süresi bitiminden itibaren 3 ay içerisinde; serbest bölgeden başka bir ülkeye satışının yapılması, serbest bölgelerde bulunan tesislerin yapımında kullanılması, serbest bölgelerde bulunan tesislerde makine-teçhizat, demirbaşa kayıtlı eşya veya bunların parçası olarak kullanılması, serbest bölgelerde yerleşik gemi inşa faaliyetinde bulunan firmalara gemi inşasında kullanılmak üzere tesliminin yapılması, serbest bölgelerden gümrüksüz satış mağazalarına satışının yapılması veya serbest bölgelerden kara, deniz ve hava taşıtlarına kumanya olarak tesliminin yapılması durumunda, Serbest Bölge Müdürlüğünden veya Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğünden alınacak ve bu durumu tevsik edici yazıya istinaden belge ihracat taahhüdü kapatılır.

Diğer tafartan; DİİB sahibi firmanın bir serbest bölgeye çıkardığı eşyanın, başka bir serbest bölgeye (ikinci bir serbest bölgeye) veya antrepoya satışının yapılması halinde, ikinci bir serbest bölgeye veya antrepoya satışı yapılan eşyanın ilgili DİİB taahhüdünün kapatılmasında kullanılması mümkün değildir.

Not: Bu konu başta olmak üzere, YYS Yıllık Faaliyet Raporu Hazırlanması, YYS Yıllık Zorunlu Eğitimlerinin Verilmesi, YYS Revizyonları, Ön İzleme, Yeni YYS Belgesi Hazırlıkları ve YYS Belgesi Alım Süreci, YYS Başvuru Formlarının Doldurulması, YYS Danışmanlığı, vb. Tüm YYS Süreçleri hakkında daha  fazla ayrıntılı bilgiyi, Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatı konularında gerekli Hukuki ve Mevzuat Desteğini, İdari ve Adli İtiraz Süreçleri, Dava Açılması, Dava Aşamalarının Takibi, İlgili Mevzuat Ve Hukuki Açılardan Gerekli İtiraz Ve Savunmaların Yapılarak Dava Sonucunun Olumlu Sonuçlandırılması,  Sonradan Kontrol/ Firma İncelemesi Yaptırılması, Antrepo Açma, Antrepo Genişletme, AN6, AN7, AN8 Raporlarının düzenlenmesi, … vb, işlemleri, Sürekli/ Düzenli, Aylık, Yıllık Gümrük ve Dış Ticaret Danışmanlığı, Olay (Konu) Başı Gümrük ve Dış Ticaret Danışmanlığı, Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatı Eğitimleri, … vb. konularında yardım, destek, danışmanlık ve benzeri hizmetleri -İsterseniz- Firmalarımız “Çoban Gümrük Dış Ticaret Denetim, Danışmanlık ve Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği A. Ş.”den veya “Çözüm Denetim Gümrük Dış Ticaret Ve Danışmanlık A. Ş.”den alabilirsiniz.

4 Serbest Bölgelerde Yerleşik Firmaların Demirbaşına Kayıtlı Eşyanın Tamir ve Bakıma Tabi Tutulmak Üzere Türkiye’ye İthali ve Yeniden İhracında Aşağıda Belirtilen Hususlara Dikkat Edilir:

4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 108.maddesi, 2005/8391 sayılı Dahilde İşleme Rejimi Kararı ile 2006/12 Sayılı Dahilde İşleme Rejimi Tebliği’nin 14 ve 15.maddelerinden hareketle;

1) Serbest bölgelerde yerleşik firmaların demirbaşında kayıtlı eşyanın tamir ve bakım amacıyla dahilde işleme rejimi kapsamında geçici ithal edilmek istenmesi halinde, sözlü beyana tabi tutulması ve söz konusu sözlü beyan formunun tescilinin dahilde işleme izni hükmünde sayılarak, izne ilişkin tüm işlemlerin sözlü beyan formu üzerinden gerçekleştirilmesi,

2) Kamu alacağının güvence altına alınmasını teminen, ilgili Gümrük Müdürlüklerinde dahilde işleme rejimi kapsamında yapılacak işlemlere ilişkin teminatın, ilgili serbest bölge işleticisi tarafından verilecek toplu teminat kapsamında da gerçekleştirilmesi, serbest bölge işleticisinin vereceği teminattan yararlanacak firma/firmaların, yine işletici tarafından ilgili Gümrük Müdürlüğü’ne bildirilmesi, bu bildiri kapsamı firmalardan işleticinin vereceği teminat dışında ayrıca bir teminat aranmaması, işleticinin vereceği teminat kapsamında yer almayan firma/firmalara ilişkin teminat işlemlerine ise mevcut haliyle devam edilmesi,    3) Tamir ve bakım işlemi yapılan söz konusu eşyanın ülkemizden serbest bölgeye yeniden ihracında sözlü beyanda bulunulması,

Şeklinde işlem tesis edilir.

Örnek 3: Serbest bölgelerde yerleşik firmaların demirbaşında kayıtlı eşyanın tamir ve bakım amacıyla DİR kapsamında Türkiye’ye geçici ithali durumunda, sözlü beyana tabi tutulması ve söz konusu sözlü beyan formunun tescilinin dahilde işleme izni hükmünde sayılarak, izne ilişkin tüm işlemlerin sözlü beyan formu üzerinden gerçekleştirilmesi, gümrük vergilerinin teminata (Bölge işleticisinin vereceği teminata) bağlanması, tamir ve bakım işlemi yapılan söz konusu eşyanın ülkemizden serbest bölgeye yeniden ihracında sözlü beyanda bulunulması, alınan teminatın iade edilmesi, şeklinde işlem yapılması gerekir.

Devam Edecek.

Sevgi ve Muhabbetle, Sağlıcakla Kalınız.

şartlı Muafiyet Sistemi Ve Serbest Bölgeler İlişkisi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemKerim ÇOBAN

Emekli Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi

(Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviri “YGM”)

Çoban Gümrük Dış Tic. Den. Dan. ve YGM A. Ş.

www.cobangumrukdenetim.com

www.cozumdenetim.net

E Mail: info@cobangumrukdenetim.com

kerim.coban@cobangumrukdenetim.com

k.coban0306@gmail.com

Kaynakça:

  • 4458 Sayılı Gümrük Kanunu.
  • Gümrük Yönetmeliği.
  • 2005/8391 Sayılı Dahilde İşleme Rejimi Kararı.
  • İhracat 2006/12 Sayılı Tebliğ.
  • Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2008/1 ve 2016/16 Sayılı Genelgeleri.

Mobbing Uygulayan Kişilerin Ortak Özellikleri Nelerdir?

Mobbing Uygulayan Kişilerin Ortak özellikleri Nelerdir Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Mobbing Uygulayan Kişilerin Ortak Özellikleri Nelerdir?

Lütfi İNCİROĞLU

Mobbing Uygulayan Kişilerin Ortak özellikleri Nelerdir Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündemİş yerinde Mobbing kavramı ilk kez Alman Çalışma Psikoloğu Heinz Leymann tarafından 1980’li yıllarda ortaya atılmıştır. Leymann’ın, İsveç ve Almanya’da yaptığı araştırmalar sonucunda taciz ve yıldırma olaylarının iş dünyasında da geniş boyutta yer aldığı ortaya çıkmıştır. Leymann’a göre Mobbing, çalışanlar ile işveren/işveren vekili arasında ya da çalışanların kendi aralarındaki psikolojik şiddeti ifade eden bir kavramdır[1].

İş kaynaklı psiko-sosyal bir risk olarak kabul edilen ve kişinin iş arkadaşları veya yönetim tarafından sistematik bir şekilde damgalanarak başkalarının yanındayken haksızlıklara uğratılması olarak tanımlanan mobbing, çalışma yaşamında bir meslek hastalığı olarak kabul görmektedir.

Uygulamada işyerinde mobbing, işveren veya işveren vekillerinin işçilere, işçilerin diğer işçilere veya işçilerin işverenlere karşı sistematik bir biçimde, psikolojik, duygusal ve sosyal saldırı gerçekleştirdikleri yaygın olarak bilinen bir gerçektir. Elbette ki her olay mobbing olarak nitelendirilemez. Bir olayın mobbing olarak nitelendirilebilmesi için süreklilik göstermesi ve belli aralıklarla sık sık tekrarlanması gerekir. Aksi halde, ara sıra münferit olarak meydana gelmiş birkaç haksız, kaba, nezaketsiz veya etik dışı davranış mobbing olarak nitelendirilemez. İşyerinde mobbing uygulaması genellikle, işveren veya işveren vekillerinin işçiyi işyerinden uzaklaştırmaya yönelik özel bir kast içeren davranışlar sergileyerek haksız eylemleriyle gerçekleşmektedir. İşçiler de çoğu zaman maruz kaldıkları bu tür davranışları ispat etmekte güçlük çekmektedirler.

Psikolojik taciz (mobbing) özellikle işyerlerinde işçisini tazminatsız işten çıkarmayı planlayan bazı işverenlerce sıkça başvurulan bir yöntemdir. Örneğin işçiyi iş arkadaşları yanında küçük düşürücü sözlerle azarlamak, yal­nızlaştırmak, dışlamak, diğer işçilere verilen haklarda eşit davranmamak, iş vermemek ya da aşırı iş vermek gibi söz, hal ve davranışlar işçiyi yıldırarak işten kendisinin ayrılması için uygulanan politikalardan bazılarıdır. Ancak psikolojik tacize uğrayan kişinin sistematik olarak bu duruma maruz kalması gerekir. Başka bir anlatımla işvereninden bir kez azar işiten kişiden ziyade, sürekli tekrarlanan hakaretler, sistematik bir biçimde devam eden baskılar, işçiyi görmezlikten gelme, onu yok sayma gibi davranışların sürekli işçi üze­rinde yinelenmesi hali psikolojik tacizi oluşturur[2].

Yapılan bilimsel araştırmalarda, göre, mobbing davranışlarını uygulayanların temel kişilik özellikleri şunlardır; Sosyal becerileri azdır. Küçük çıkarları için politik oyunlarla mobbing uygulamaktadırlar. Mobbing uygulayıcıları aynı zamanda narsist kişilik özelliği de taşımaktadırlar. Kendilerini yüceltmek, kendilerini daha üstün görmek ve göstermek için başkalarını kullanırlar. Başkalarının duygu ve düşüncelerine, gereksinimlerine empati göstermezler. Diğer bir patolojik kişilik özelliği de paranoid kişilik özelliğidir. Paranoid kişilikler; kuşkuculuk, aşırı kıskançlık, alınganlık, aşırı gururluluk, geçimsizlik, kindarlık, kendini üstün görme gibi paranoid eğilimleri taşırlar.

Mobbing davranışlarını uygulayan kişi aynı zamanda sosyopat olarak nitelendirilmektedir. Sosyopatın temel amacı, karşısındaki kişinin moralini sabote etmek, üretkenliğini ve örgütsel bağlılığını azaltmak ve kişinin kendisini yetenekli bir çalışan olarak görmesini engellemektir.

Mobbing Uygulayan Kişilerin Ortak özellikleri Nelerdir Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemYapılan araştırmalarda, mobbing uygulayan kişilerdeki ilgi eksikliği, övgüye muhtaçlık nedeniyle kendi eksikliklerini gidermek için başkalarını ezmeye çalıştıkları tespit edilmiştir. Taciz edenlerin güçsüz, özgüveni düşük ve korkak kişilikli insan oldukları, çatışmacı, sevgisiz, otoriter ve fiziksel cezalandırmayla yetiştirilen kişiliğe sahip oldukları tespit edilmiştir[3].

Lütfi İNCİROĞLU

 

Kaynakça:

[1] YILMAZ, Abdullah/ERGUN ÖZLER, Derya/MERCAN, Nuray, Mobbing Ve Örgüt İklimi İle İlişkisine Yönelik Ampirik Bir Araştırma, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/70075 Erişim tarihi: 20.05.2025.

[2] İNCİROĞLU, Lütfi, İşyerinde Psikolojik Taciz (Mobbing) Konusunda İşverenle­rin Sorumluluk ve Yükümlülükleri, Kamu-İş-(İş Hukuku ve İktisat Dergisi), Nisan 2013, C:13; KUTSAL SAVAŞ, Burcu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu Hükümleri Doğrultusunda İşyerinde Psikolojik Taciz, İş Hukukunda Yeni Yaklaşımlar I, İstanbul 2017, s.260 vd; Y22HD.16.01.2019 T., E.2016/3654, K.2019/1020 Legalbank.

[3] YILMAZ/ERGUN ÖZLER/MERCAN, Mobbing Ve Örgüt İklimi İle İlişkisine Yönelik Ampirik Bir Araştırma, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/70075 Erişim tarihi: 20.05.2025.

Satın Almada Bilişsel Yanlılıklar: Karar Verirken Beynimizin Bize Oyunları

Satın Almada Bilişsel Yanlılıklar Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Satın Almada Bilişsel Yanlılıklar: Karar Verirken Beynimizin Bize Oyunları

Satın Almada Bilişsel Yanlılıklar Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemSatın alma profesyonelleri olarak her gün onlarca karar veriyoruz. Hangi tedarikçiyle çalışmalı? Hangi ürünü ne zaman ne kadara almalı? Riskleri nasıl öngörmeli, fırsatları nasıl değerlendirmeli? Bu kararlar bize rasyonel gibi gelse de aslında beynimiz sık sık kestirme yollara (heuristic) başvurur. Bu da farkında olmadan bizi bilişsel yanlılıklara sürükler. Ve ne yazık ki, bu yanlılıklar milyonluk kararları gölgede bırakabilir.

Bu yazıda beynimizin bize oynadığı o görünmez oyunları keşfediyor; satın alma kararlarını daha bilinçli, daha stratejik vermenin yollarını birlikte inceliyoruz.

Bilişsel yanlılık, karar verirken zihnimizin hatalı kısa yollar kullanmasıdır. Beynimiz her veriyi analiz etmek yerine geçmiş deneyimlere, alışkanlıklara, hatta duygulara dayanarak kestirme yollara başvurur. Bu da çoğu zaman hatalı ya da eksik değerlendirmelere neden olur.

Ve burada önemli olan şu: Bu yanlılıklar sadece bireysel değil, ekip kararlarını da etkileyebilir. Özellikle satın alma gibi stratejik işlerde, fark edilmediklerinde uzun vadeli zararlara yol açabilirler.

Satın Alma Sürecinde En Sık Karşımıza Çıkan 6 Bilişsel Yanlılık

  1. Onay Yanlılığı (Confirmation Bias)

Bir tedarikçi hakkında olumlu bir görüşümüz varsa, onunla ilgili sadece olumlu verileri arar, olumsuzları görmezden geliriz. Örneğin geçmişte başarılı teslimatlar yapan bir firmayla ilgili olumsuz bir yorum duysak bile, bunu “istisna” olarak algılarız. Çünkü zihnimiz, mevcut fikrimizi destekleyecek bilgileri sever.

Ne yapabiliriz?

Her karar öncesi “Aksi bir görüş ne söylerdi?” sorusunu kendimize sormayı alışkanlık haline getirmeliyiz. Satın alma toplantılarına “şeytanın avukatı” rolüyle bir ekip üyesi atanabilir.

  1. Çapa Yanlılığı (Anchoring Bias)

İlk duyduğumuz fiyat ya da bilgi, sonraki tüm değerlendirmemizi etkiler. Bir ürün için ilk olarak 50.000 dolar duyduysak, 47.000 dolara pazarlık yaptığımızda iyi iş çıkardığımızı sanırız. Oysa gerçek değer belki de 40.000’dir.

Ne yapabiliriz?

Pazarlığa başlamadan önce iç referans değerlerimizi ve alternatif teklifleri netleştirmeliyiz. İlk duyduğumuz değeri sorgulamayı öğrenmeliyiz.

  1. Statüko Yanlılığı (Status Quo Bias)

Mevcut durumu sürdürme eğilimindeyiz. Yeni bir tedarikçiyi denemek, sistemi değiştirmek risk gibi görünür. Oysa değişim, gelişimin ön koşuludur.

Ne yapabiliriz?

Her yıl tedarik zincirini gözden geçirecek “Kör Nokta Taraması” uygulamaları geliştirilebilir. Belirli aralıklarla “bugün sıfırdan başlasak bu tedarikçiyi seçer miydik?” sorusu sorulmalı.

  1. Sonuç Yanlılığı (Outcome Bias)

Bir kararın sonucuna bakarak, sürecin iyi ya da kötü olduğunu varsayarız. Oysa doğru karar kötü sonuçlar da doğurabilir (örneğin doğru bir tedarikçi zamanında teslimat yapamayabilir).

Ne yapabiliriz?

Karar süreçlerini belgeleyip ekip içinde değerlendirerek, sadece sonuca değil sürece de odaklanmalıyız. “Kararı nasıl aldık?” sorusu “Ne çıktı?” kadar kıymetlidir.

  1. Maliyet Yanılgısı (Sunk Cost Fallacy)

Bir karar için zaman, para veya emek harcadıysak, o kararı değiştirmek zor gelir. Bu yüzden aslında zarardayken bile aynı tedarikçide kalmaya devam ederiz.

Ne yapabiliriz?

“Bugün başlıyor olsaydım, bu kararı yine alır mıydım?” sorusu satın alma profesyonelleri için hayat kurtarıcı olabilir.

  1. Grup Düşüncesi (Groupthink)

Tüm ekip aynı düşünüyorsa, farklı görüş belirtmek zorlaşır. Bu da hatalı fakat “uzlaşıyla alınmış” kararların artmasına yol açar.

Ne yapabiliriz?

Ekip toplantılarında “sessizlerin sesi”ni duymak için anonim geri bildirim yöntemleri ya da ters akıl yürütme oturumları düzenlenebilir.

Bilişsel Yanlılıklar ile Nasıl Başa Çıkabiliriz?

Farkındalık Eğitimi:

Satın alma ekipleri için “bilişsel yanlılık eğitimi” düzenlemek, karar süreçlerini daha şeffaf ve dengeli hale getirebilir.

Veriyle Güçlendirme:

Kararların içgüdüyle değil, analizle desteklenmesi için dijital karar destek sistemleri kullanılabilir.

Çeşitli Ekiplere Güven:

Farklı uzmanlıkları olan kişilerin birlikte karar vermesi, kör noktaları azaltır.

Yavaşlatılmış Karar Modeli:

Özellikle stratejik kararlarda “24 saat kuralı” gibi bir yavaşlatıcı uygulamayla düşünce süreci derinleştirilebilir.

Kararlarımız ne kadar mantıklı görünse de zihnimizin bizi yönlendirdiği o görünmeyen patikalar başarıyla başarısızlık arasındaki farkı yaratabilir. Satın alma profesyonelleri olarak içgörüyle, farkındalıkla ve stratejik bir bakışla hareket ettiğimizde sadece tedarik değil; değer de satın alırız. Hep aklımızda olsun ki bilinçli farkındalık, stratejik satın almanın başlangıcıdır.

Satın Almada Bilişsel Yanlılıklar Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemM. Efsun YÜKSEL TUNÇ

Eğitmen ve Yönetim Danışmanı

Yaşam ve Yönetici Koçu

efsun@indus.com.tr

https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/

Instagram @indusefsun

İhracat İşlemlerinde Yaptığımız Hatalar – Bölüm 3

İhracat İşlemlerinde Yaptığımız Hatalar Bölüm 3 Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

İhracat İşlemlerinde Yaptığımız Hatalar – Bölüm 3

Reşat BAĞCIOĞLU

Uluslararası Ticarette Karşı Tarafa Güven

Uluslararası ticarette ihracat yapalım ama malımızı satmak istediğimiz kişiyi ne kadar tanıyoruz? Karşı tarafa duyduğumuz güven konusunda bir tereddütümüz var mı?

Güven Ve Mal Mukabili İhracatımız

İhracat İşlemlerinde Yaptığımız Hatalar Bölüm 3 Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemMal mukabili ihracat işlemi, global piyasalarda var olduğu kabul edilen en riskli ödeme şekillerinden bir tanesidir. Mal mukabili ödemeye dayalı ihracat işlemlerinde karşı alıcının mutlak istihbaratı yapılmalı, yapılan istihbarat sonuçlarına göre dış ticarette ithalatçıya duyabileceğimiz güveni şekillendirmemiz gerekir.

İthalatçı hakkında gerekli istihbari çalışmalar yapılmadan sadece malımızı satalım düşüncesinde olmamız, bizi geri dönülmez hatanın içerisine sokacaktır. Hele hele bu işlem mal mukabili ödeme işlemi ise…

Dış Ticarette İthalatçıya Güven Sorunu

Ihracatta Güven GörselUluslararası ticarette güven.

Bir tarafta alıcı: ithalatçı, bir tarafta da satıcı; ihracatçı. İthalatçı ve ihracatçı farklı dilleri konuşan, farklı örf adetleri olan, farklı kültürleri olan ve farklı ülkelerde yaşayan kesimlerde önemli ve tek sorun; güven sorunudur. Muhtemelen birbirlerini hiç görmemiş ve sadece sanal ortamda tanışmış ve konuşmuş olsalar da birbirlerine iş ve parasal konuda güven etmeleri zor görünmektedir.

Uluslararası kuralların geçerli olmadığı iş yapma yöntemleri olan peşin ve mal mukabili ödeme şeklinde bir tarafın, diğer tarafa tamamen güven etmesi gerekmektedir.

  • Peşin alımlarda; İthalatçı parasını malı teslim almadan satıcıya gönderir,
  • Mal mukabili alımlarda ihracatçı önce malını gönderir nice sonra parasını ithalatçıdan alır

Gerek mal mukabili, gerekse peşin alımlarda ya ithalatçının ihracatçıya, ya da ihracatçının ithalatçıya güven etmesi gerekir. Anlayacağınız  bir taraf kendisine güven edilmesini sağladığı zaman, diğer tarafın güven açığı söz konusu olmaktadır. Uluslararası ticarette hata yapmamamız en büyük etkenin güven olduğu bir gerçektir. Bir dış ticaret işleminde en fazla hayanın mal mukabili ve peşin ödemelerde yapıldığı, en fazla paranın bu iki ödeme şeklinde kaybedildiği bir gerçektir.

Her mal mukabili işlemde ihracatçılar para mı kaybediyor sorusu aklımıza gelebilir. Mal mukabili ödeme şeklinde ihracatçının kendisini güvenceye alması durumunda, mal mukabili ödemeli ihracat işlemi korkulu rüya olmaktan çıkar. İhracatçının en büyük hatası, mal mukabili ödeme şekline göre yaptıkları ihracat işlemlerinde alacaklarını garantiye alamayışlarından kaynaklanmaktadır.

Dış Ticarette Yapılan Her Hata İhracatçıya Kayıp ve Zarar Olarak Dönüş Yapar

Ihracat Kar Zarar GörselMadem ki uluslararası ticarette rol alıyoruz, oyunun kurallarını iyi bilmemiz gerekir. Risksiz Dış Ticaretin Kurallarını bilmek hata yapmamızın ve bunun sonucunda para ve zaman kaybetmemizin önüne geçer.

İhracatçının yapacağı her hata, kayıp, zarar ve yitirilen sermaye anlamına gelir.

İhracat İşlemlerinde Yaptığımız Hatalar Bölüm 3 Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

 

Reşat BAĞCIOĞLU

ICC Uluslararası Ticaret Odaları

Türkiye Milli Komitesi

Türkiye Bankacılık Komite Başkanlığı Üyesi 

Cerrahi İşlem Öncesi ve Sonrasında Medikal Malzeme Yönetiminin Hasta Bakım Süreçlerine Etkileri

Cerrahi İşlem öncesi Ve Sonrasında Medikal Malzeme Yönetiminin Hasta Bakım Süreçlerine Etkileri Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Cerrahi İşlem Öncesi ve Sonrasında Medikal Malzeme Yönetiminin Hasta Bakım Süreçlerine Etkileri

Kadir HANÇER

Cerrahi İşlem öncesi Ve Sonrasında Medikal Malzeme Yönetiminin Hasta Bakım Süreçlerine Etkileri Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemSatınalma Dergisi’nin değerli okurları, yazıma geçmeden önce, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızı kutlarım.

Cerrahi işlem öncesi ve sonrasında medikal malzeme süreçlerinin doğru yönetilmesi, hasta bakım süreçlerinin verimliliği, güvenliği ve sonuçları üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Cerrahi müdahaleler, hasta sağlığı açısından kritik olduğundan, bu süreçlerin doğru şekilde yönetilmesi, komplikasyon risklerini azaltmak ve cerrahiden elde edilen sonuçları iyileştirmek için oldukça önemlidir. Medikal malzeme yönetiminin doğru yapılması, cerrahi sürecin her aşamasında yüksek kaliteli bakımın sağlanmasına olanak tanır.

  1. Cerrahi Öncesi Dönem

Cerrahi işlem öncesinde malzeme yönetiminin doğru yapılması, sürecin başarılı olabilmesi için temel bir adımdır. Cerrahiden önceki hazırlık aşamaları, uygun malzemelerin tedarik edilmesi, temizlik, sterilizasyon ve doğru envanter yönetimi gibi önemli adımları içerir.

  • Hasta Güvenliğinin Sağlanması

Steril malzeme temini: Cerrahi süreçte kullanılan tüm malzemelerin steril olması gerekir. Yetersiz sterilizasyon veya yanlış malzeme kullanımı enfeksiyon riskini artırabilir. Bu nedenle sterilizasyon süreçlerinin doğru yönetilmesi, hastanın enfeksiyon kapmamasını sağlar.

Gerekli malzemelerin tam zamanında temini: Cerrahi işlem öncesinde hastanın ihtiyaç duyacağı tüm malzemelerin eksiksiz bir şekilde hazır bulunması gerekir. Malzeme eksiklikleri veya hatalı tedarik, cerrahi sürecin aksamasına ve hasta bakımının olumsuz etkilenmesine yol açabilir.

  • İyi Planlama ve Organizasyon

Envanter yönetimi: Cerrahi malzemelerin iyi bir şekilde planlanıp takip edilmesi, herhangi bir malzeme eksikliği yaşanmasını engeller. Cerrahinin gereksinimlerine uygun malzemelerin zamanında tedarik edilmesi, işlem öncesinde yaşanacak aksaklıkların önüne geçer.

Önceden yapılan hazırlıklar: Malzemelerin cerrahiden önce uygun şekilde organize edilmesi, cerrahların ve hemşirelerin ihtiyacı olan tüm araç gereçleri kolayca ulaşabilecekleri şekilde yerleştirmeleri, cerrahinin daha verimli olmasını sağlar.

  1. Cerrahi Süreç (İşlem Sırası)

Cerrahi işlem sırasında doğru malzeme yönetimi, operasyonun sorunsuz geçmesi için kritik öneme sahiptir. Bu aşamada medikal malzemelerin zamanında ve düzgün bir şekilde temin edilmesi ve kullanılması gerekir.

  • İşlem Sırasında Verimlilik ve Etkinlik

Hızlı ve doğru malzeme temini: Cerrahi ekip, işlemin her aşamasında doğru malzemelere hızlıca ulaşabilmelidir. Bu, cerrahın veya diğer sağlık profesyonellerinin işlem sırasında fazla zaman kaybetmeden ihtiyacı olan malzemeyi almasını sağlar. Gereksiz zaman kayıpları, hasta için komplikasyon riskini artırabilir.

Malzeme organizasyonu: Malzemelerin doğru bir şekilde düzenlenmesi, cerrahların gereksinim duyduğu ekipmanlara kolayca ulaşmalarını sağlar. Bu, cerrahi müdahale sırasında hastanın güvenliğini artırır ve sürecin düzgün bir şekilde ilerlemesini sağlar.

  • Hasta Güvenliği

Doğru malzeme kullanımı: Her cerrahi işlem için belirli malzemeler gereklidir (örneğin, cerrahi eldivenler, dikiş iplikleri, aletler). Malzeme yönetiminin doğru yapılmaması, yanlış malzeme kullanımına veya eksik malzeme teminine yol açabilir, bu da komplikasyonlara neden olabilir. Doğru malzeme kullanımı, cerrahinin başarısını doğrudan etkiler.

Hijyen ve sterilite: Malzeme ve ekipmanların doğru sterilize edilmesi, cerrahi alanın hijyenik olması büyük önem taşır. Steril olmayan malzemeler veya ekipmanlar, enfeksiyon riskini artırabilir, bu da hasta sağlığını tehlikeye atar.

 

  1. Cerrahi Sonrası Dönem

Cerrahi işlem sonrasında, malzeme yönetiminin doğru yapılması, iyileşme sürecini doğrudan etkileyebilir. Ayrıca, bu dönemde hasta bakımını desteklemek amacıyla kullanılan malzemelerin doğru yönetilmesi kritik önem taşır.

  • İyileşme Süreci ve Hasta Konforu

İzlem ve bakım malzemeleri: Cerrahi sonrasında hastaların iyileşme sürecinde kullanacakları malzemelerin doğru yönetilmesi gereklidir. Örneğin, yara bakım malzemeleri, dikiş malzemeleri, ağrı kesici ilaçlar ve diğer iyileşme destekleyici malzemeler doğru şekilde temin edilmelidir. Bu, hastanın iyileşme sürecini hızlandırır ve hasta konforunu artırır.

Erken müdahale gereksinim: Cerrahi sonrası komplikasyonları önlemek için bazı medikal malzemeler erken dönemde kullanılmalıdır. Örneğin, enfeksiyon öncesi tedavi için kullanılan ilaçlar veya yara bakım malzemeleri, hastanın iyileşme sürecine katkı sağlar.

  • Hasta Takibi ve İzleme

Düzgün takip ve raporlama: Cerrahi işlem sonrası hastanın izlenmesi gereken süreçte doğru malzeme yönetimi, hasta durumunun doğru şekilde izlenmesini sağlar. Örneğin, vital bulgular monitörleri, gerekli tıbbi kayıtlar ve yara bakım malzemeleri kullanılarak hasta iyileşme süreci izlenebilir. Ayrıca, hastanın post-operatif komplikasyonlarının erken fark edilmesi de daha kolay hale gelir.

Enfeksiyon ve komplikasyon risklerinin azaltılması: Post-operatif dönemde, uygun malzemelerin ve ilaçların kullanımı, enfeksiyon riskini ve diğer komplikasyonları azaltabilir. İyi planlanmış malzeme yönetimi sayesinde, hastaların post-operatif süreci daha sorunsuz ve güvenli geçirebilir.

  1. Genel Olarak Hasta Bakımına Etkisi

Hasta Güvenliği ve Memnuniyeti: Cerrahi işlemlerde medikal malzemelerin doğru yönetimi, hem güvenliği hem de hasta memnuniyetini artırır. Bu, hastanın daha kısa sürede iyileşmesine, daha az komplikasyon yaşamasına ve genel bakım kalitesinin artmasına olanak tanır.

Verimlilik ve Zaman Yönetimi: Doğru malzeme yönetimi, cerrahların ve sağlık profesyonellerinin süreç içinde verimli çalışmasını sağlar. Zaman kaybını engellemek, cerrahinin daha etkin bir şekilde yapılmasını mümkün kılar. Bu da hastanın daha hızlı iyileşmesini sağlar.

Cerrahi İşlem öncesi Ve Sonrasında Medikal Malzeme Yönetiminin Hasta Bakım Süreçlerine Etkileri Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemSonuç olarak cerrahi işlem öncesi ve sonrasında medikal malzeme süreçlerinin doğru yönetilmesi, hasta bakım sürecine büyük katkı sağlar. Sterilizasyon, doğru envanter yönetimi, malzeme organizasyonu, zamanında malzeme temini ve cerrahi sonrası bakım malzemelerinin doğru kullanımı, komplikasyonların önlenmesine, iyileşme süreçlerinin hızlanmasına ve hasta güvenliğinin artmasına yardımcı olur. Sağlık hizmetlerinde bu süreçlerin dikkatli bir şekilde yönetilmesi, genel bakım kalitesini iyileştirir ve hastaların daha iyi sonuçlar elde etmesini sağlar.

Kadir HANÇER

Liderlerin Yapay Zeka Algısı ve Geleceğin İş Dünyası

Liderlerin Yapay Zeka Algısı Ve Geleceğin İş Dünyası Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Liderlerin Yapay Zeka Algısı ve Geleceğin İş Dünyası

Dr. Umut KÖKSAL

Liderlerin Yapay Zeka Algısı Ve Geleceğin İş Dünyası Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemSatınalma Dergisi’nin değerli okurları, yazıma geçmeden önce, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızı kutlarım.

İş hayatının geleceği, yapay zekanın (AI) hızla benimsenmesiyle yeniden şekilleniyor. Rutin idari görevlerin otomatikleştirilmesinden veri odaklı karar alma süreçlerine kadar, yapay zeka kurumsal operasyonların temel bir bileşeni haline geliyor. İşletmeler, müşteri hizmetleri (örneğin chatbot uygulamaları), satış tahmini ve tedarik zinciri optimizasyonu için yapay zeka destekli araçları giderek daha fazla kullanıyor.

Bu neyi ortaya çıkarıyor? Operasyonel verimlilik artışları, satınalma ve müşteri davranışlarına ilişkin daha detaylı içgörüler, ürün, hizmet deneyiminin daha fazla kişiselleştirilmesi üzerine odaklanması.

Burada dikkat çeken, safkan yapay zeka uygulamalarından ziyade hiperotomasyon tarzı, yapay zeka ile yetkinlikleri geliştirilmiş sistemlerin odağa alınmasıdır. Yapay zeka, insan çalışanların yerini almak yerine onların yeteneklerini artırıyor. Örneğin, insan kaynaklarında yapay zeka araçları özgeçmişleri tarayarak ve aday uyumunu tahmin ederek işe alımları kolaylaştırabilirken, pazarlamada kampanyaları gerçek zamanlı olarak optimize edebiliyor.

Bu eğilim, duygusal zeka, empati, eleştirel düşünme, analitik düşünme, yaratıcılık, problem çözme ve stratejik düşünmenin, yapay zekanın hızı ve analitik gücü ile tamamlanan insan gücü olarak kaldığı hibrit insan-yapay zeka işbirliğine doğru bir kaymaya işaret ediyor.

Etik hususlar ve işgücünün uyarlanabilirliği, yapay zekanın tüm potansiyelinden yararlanmak için çok önemli olacaktır.

İşletmelerin, çalışanlarını yapay zeka ile entegre ortamlara hazırlamak için sürekli öğrenme ve yeniden beceri kazandırma programlarına yatırım yapmaları gerekecektir.

Üst yönetimin yapay zeka stratejisine yaklaşımı, gelişen iş yerinde kurumsal başarının kritik bir belirleyicisi haline geliyor. Yöneticiler, yapay zekanın sadece teknik bir araç değil, uzun vadeli iş hedefleriyle stratejik uyum gerektiren dönüştürücü bir güç olduğunun giderek daha fazla farkına varıyor.

Liderliğin etkili Yapay zeka stratejileri, benimseme için net öncelikler belirlemeyi, etik yönetişimi sağlamayı ve bir inovasyon ve uyarlanabilirlik kültürünü teşvik etmeyi içerir.

Yapay zeka iş rollerini, iş akışlarını ve karar alma süreçlerini yeniden şekillendirmeye devam ederken, ileri görüşlü liderler, kuruluşlarını insan yeteneklerinin ve yapay zeka sistemlerinin üretkenliği, yaratıcılığı ve rekabet avantajını artırmak için iş birliği yaptığı hibrit bir geleceğe hazırlamak için iş gücünün yeniden beceri kazanmasına ve değişim yönetimine yatırım yapıyor.

Dr. Umut KÖKSAL

UK Danışmanlık Kurucusu, Dijital Dönüşüm Lideri

Tek Tabanca Satınalmacı

Tek Tabanca Satınalmacı Cavit Soy

Tek Tabanca Satınalmacı

Cavit SOY

Satınalma yapmak zordur bilirim; bir de tek tabanca iseniz çok fena. O zaman alımlarınız çok çeşitlenir. Bazen aynı gün içinde o kadar birbirinden uzak, alakasız şeyler talep edilir ki sizden gerçekten ne yapacağınızı şaşırırsınız.

Ekip olanların işi nispeten daha kolaydır. Ekip liderinin gözetiminde kategorik olarak paylaşırlar yükü. Her biri ayrı bir veya birkaç kategoriyi takip eder ve o alanlarda uzmanlaşır. Ama zannediyorum ki ülkemizdeki firmaların büyük çoğunluğu orta ölçekli kobilerden oluştuğu için birçok arkadaşım benim gibi yalnız çırpınır ve baş eder alımlarla.

Ordan, burdan, alttan, üstten, içerden, dışardan, aşağıdan, yukarıdan, depodan, ustadan, mühendisten, çıraktan, muhasebeden, idari işlerden, patrondan, insan kaynaklarından, danışmadan, müdürden, ustabaşından…. Velhasıl her taraftan talepler (birçoğu da acil)  sağnak sağnak yağar.

Tek Tabanca Satınalmacı Satınalma Dergisi Cavit Soy

Durumu size örneklendireyim.

Sıradan bir gün;

M33 kılavuz utucu pens talebi: Diş açma makinası için istendi. Tedarik ettik ama makinamıza uymadı. Tedarik ettiğimiz yer çözüm bulamayınca iade ettik. Ufacık bir şey ama 4.000 TL fiyatı var yaklaşık. En sonunda makinamızın ekranından satıcının telefonuna ulaştık. Sağolsun acelemiz olduğunu söyleyince bizi kırmadı, ertesi gün kendi getirdi.

Renkli ve beyazlar için deterjan talebi: Fabrikada bir oda yaptık. Bir arkadaş orada kalıyor. Ona yaşam ortamı oluşturmuştuk. Her şeyi var. Şofbeninden, çamaşır makinasına, televizyonundan internetine kadar… Çamaşırlar için deterjan talep edildi. Alo’nun hem renkli hem de beyazlarda kullanılan deterjanı varmış. Almışken kaliteli marka alayım dedim.

Pnömatik silindir talebi: Önceki aldığımız silindirin stroku kısa kaldı. Mecburen yenisini sipariş ettik.

PYROMETRE PYROSPOT talebi: Bir ısı ölçme cihazı. Fırının içinden belli mesafeden ölçme yapacak. Onun için önce teknik bilgi aldık. Sonrasında işimizi göreceğini anlayınca indirim talep edip siparişi geçtik. Ayrıca beraberinde quartz cam da istendi. Şimdilik araştırıyorum.

Pyrometers

NPU-NPI-HEB-Lama, profil, köşebent çelik malzeme talebi: Yeni projemizin çelik listesi mühendis arkadaşlardan geldi. Teklifleri toplayıp siparişi geçtim. Bir kısmı elimize ulaştı.

46 no hidrolik yağ talebi: Yaklaşık 17 varil yağ siparişimiz bugün geldi. Yanında pompa makinası da getirdiler. Varilleri yaklaşık 3 tonluk depoya aktaracağız. Pres kuruyoruz kendimize. Hidrolik güç ünitesi için lazım..

Hareketli kablo kanalı talebi: Geçen hafta verdiğimiz siparişimiz geldi. Bazı kablolar gidip geldiği için hareketli kablo talep etmişlerdi.

Hareketli Kablo Kanalı

Kulaklık, kaynak camı, oto fırçası, tiner, temizlik parça bez gibi sarf malzeme talepleri: Sağ olsun birkaç tedarikçimiz hırdavat konusunda. Getir diyorsunuz aynı gün getiriyorlar. Fiyatları da birbirine yakın. Allah’tan güvenilir firmalar da bu konuda fazla vakit harcamıyorum. Bana teknik ve maliyeti yüksek alımlar için düşünme fırsatı vermiş oluyorlar.

Ayçiçek yağı ve grafit tozu talebi: Bu talebi bir arada hiç denk gelmemiştim. Dökümhane olunca fabrikada çok enteresan talepler gelebiliyor. Daha neler göreceğiz bakalım? Bu arada grafit tozunu 2 kg bedelsiz olarak KGD Grafit firmasından temin ettim.

Gördüğünüz gibi aynı gün içinde aldığım birbirinden apayrı özellikte malzemeler. Tek tabanca olunca kırtasiyeden gıdaya, temizlikten çeliğe, hidrolikten otomasyona, pnömatikten motora, gazdan redüktöre, cıvatadan fittingse, paslanmazdan, hırdavata, izolasyondan elektriğe, rulmandan kesici takımlara, kaynaktan sanayi tüplerine kadar çok geniş yelpazede ürün alabiliyorsunuz. Tabi yıllar içinde hepsi hakkında en asgarisinden teknik bilgiye sahip oluyorsunuz.

Sonuç olarak bu çeşitlilik içinde dinamizm, hareketlilik ve heyecan barındırıyor. Monotonluktan uzak olmak iyi geliyor. Sürekli aynı şeyleri alsaydım herhalde çok sıkılırdım. Hiç bana göre olmazdı. Aksiyonu seviyorum sanırım.

Tabii ifadelerim yanlış anlaşılmasın, tek tabanca derken sadece satınalma konusundan bahsediyorum. Yoksa çalıştığım yerde tek başıma değilim. Yöneticilerimden, patronumdan, mühendis arkadaşlardan ve ustalardan her konuda destek alıyorum.

Tek tabanca çabalamak zordur ama özgürlüktür bence.

Cavit SOY

Alım Talebi: Fındık ve Ceviz Kırma Makinesi

Alım Talebi Fındık Ve Ceviz Kırma Makinesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Alım Talebi: Fındık ve Ceviz Kırma Makinesi

Bir firmamız için, motorlu endüstriyel fındık ve ceviz kırma makineleri alınacaktır. Saatlik ortalama en az 50 kg. ürün işleme kapasitesi olması beklenmektedir. Aynı makinelerden toplamda 5 adet alınması hedeflenmektedir. Teslim yeri Sakarya – Adapazarı olup, ödeme şekli nakit (peşin) dir.

İlgili olan üretici ya da satıcıların, talep edilen makinelerin teknik detayları, spekleri vb. gibi diğer detayları için aşağıdaki adımların ardından, iletişime geçmesi rica olunur.

Alım Talebi Fındık Ve Ceviz Kırma Makinesi Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Teklif Vermek İçin;

  1. SATINALMA DERGİSİ’ne abone ol.
  2. Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK işlemlerini tamamla.
  3. Ödeme sonrasında FİRMA BAŞVURU FORMU’nu doldur.

https://satinalmadergisi.com/satici/

TEKLİF VERME : İhtiyacın detaylarını öğrenmek ve teklif vermek için Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK (750 TL) SATIN ALMANIZ GEREKMEKTEDİR. Aboneliğiniz 1 yıl geçerli olup, bir sene boyunca tüm alım taleplerine teklif verebileceksiniz.

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Demonstrasyon İşlemlerinin Hatalı Yapılması?

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesi Mehmet Atasever

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesinde Demonstrasyon İşlemlerinin Hatalı Yapılması?

Mehmet ATASEVER

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesi Mehmet Ataseverİtirazen Şikayet Konusu; Başvuru sahibinin dilekçesinde özetle; İdari Şartname’nin 7.7.2’nci maddesinde “Teklif edilen ve halihazırda laboratuvarda kullanılmayan cihazlar için ihale komisyonu gerekli gördüğü takdirde demonstrasyon isteyecektir.” düzenlemesine yer verildiği, demonstrasyonun yeterlik kriteri olarak belirlendiği hallerde demonstrasyonun hangi usul ve esaslara göre yapılacağı varsa ihale dokümanı içeriğine göre yoksa da teknik şartname maddelerine göre yapılması gerektiği, başka bir ifadeyle ihale dokümanında açık bir hüküm yoksa demonstrasyon değerlendirme işleminde isteklilerin teklif etmiş olduğu ürünlerin teknik şartnamede istenen özelliklere sahip olup olmadığının incelenmesi gerektiği; idarece yapılan demonstrasyon değerlendirme işlemlerinde teklif ettikleri cihazın teknik şartnamede istenen özelliklere sahip olduğunun görüldüğü, ancak teknik şartnamede bulunmayan iki hususun gerekçe gösterilerek tekliflerinin değerlendirme dışı bırakıldığı,  demonstrasyon değerlendirme işlemi sırasında teknik şartnamede yer almayan özelliklerin cihazda bulunmadığı gerekçesiyle tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılmasının mevzuata aykırı olduğu, iddialarına yer verilmiştir.

Emsal Kamu İhale Kurulu Kararına Göre;

Yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhale ve ön yeterlik dokümanının içeriği ve idari şartnamede yer alması zorunlu hususlar” başlıklı 27’nci maddesinde “… İdari şartnamede ihale konusuna göre asgari aşağıdaki hususların belirtilmesi zorunludur: … e) İsteklilerde aranılan şartlar, belgeler ve yeterlik kriterleri. …” hükmü, Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman ve demonstrasyon” başlıklı 43’üncü maddesinde “(1) Teklif edilen malın teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygunluğunu belirlemek amacıyla numune, teknik bilgilerin yer aldığı katalog, teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman ile fotoğraf istenebilir ve/veya demonstrasyon yaptırılabilir. Özel imalat süreci gerektiren mal alımları hariç, teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman istenmesi durumunda katalog istenmesi zorunludur. Katalog istenen ihalelerde, teknik şartnamede teknik kriter olarak düzenlenen ancak katalogda yer almayan hususlara yönelik kanıtlayıcı belge ve/veya açıklamalar aday veya istekliler tarafından başvuru veya teklifleri kapsamında sunulur.

(2) Numunelerin sunulması ve bunların değerlendirilmesine yönelik yapılan düzenlemelerde aşağıdaki hükümler esas alınır:

a) İdare tarafından hangi kalem/kalemler için ve kaç adet numune isteneceği, numunenin hangi aşamada ve kimler tarafından sunulacağı, numunelerin değerlendirilmesinde hangi yöntemin kullanılacağı ile diğer hususlara, ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede yer verilir. Son başvuru tarihi/ihale tarihi ve saatinden önce numunelerin idareye sunulacağına ya da bu tarih ve saatten önce numune değerlendirmesi yapılarak sadece numunesi uygun görülenlerin başvuruda bulunabileceğine veya teklif sunabileceğine ilişkin düzenleme yapılamaz.

b) Numune sunulması istenen kalem/kalemler için uygun sayı ve nitelikte numune alınması idarenin sorumluluğundadır. Malın niteliğinin birden fazla numune değerlendirmesi yapmaya uygun olup olmadığı ile malın kullanım ömrü dikkate alınarak en az bir adet numunenin idarede muhafaza edilmesi gerekir. Kurul ya da yargı kararları üzerine yeniden değerlendirme, muhafaza edilen numune üzerinden yapılır.

c) Numune değerlendirmesi, ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede düzenlenen aşağıdaki yöntemlerden biri vasıtasıyla yapılır: 1) İhale komisyonu, numuneyi doğrudan inceleyerek, üyelerinin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebilir. 2) İhale komisyonu, uzman üyelerinin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebilir. 3) İhale komisyonu, uzman üyelerinin tamamı ile alıma konu malı/malları kullanacak personel arasından görevlendirilen kişi veya kişilerin tamamı tarafından düzenlenen numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde değerlendirme yaparak karar verebilir.

ç) Ön yeterlik şartnamesi veya idari şartnamede istenen sayıda ve nitelikte numune, şartnamede yapılan düzenlemeler çerçevesinde idareye teslim edilir. Teslim edilen numunenin üzerinde; ihale bilgileri, numune sunulan kalem bilgileri ve aday veya istekli bilgilerine yer verilir. İdare tarafından numune bir tutanak ile teslim alınır ve talep edilmesi halinde tutanağın bir sureti aday veya istekliye verilir.

d) İdare tarafından gerekli görülen hallerde, numune değerlendirmesinin yapılacağı yer, tarih ve saat bilgisi aday veya isteklilere bildirilir. Numune değerlendirmesinde numunenin fiziksel nitelikleri ile teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygun olup olmadığı kontrol edilir. Yapılan inceleme sonucunda düzenlenen numune inceleme raporunda/tutanağında numunenin uygunluk durumu belirtilir ve uygun bulunmaması durumunda buna ilişkin gerekçelere yer verilir. Numune inceleme raporu/tutanağı çerçevesinde numunelere yönelik nihai değerlendirme ihale komisyonu tarafından yapılır ve bu değerlendirmelere ihale komisyonu kararında yer verilir. (3) Demonstrasyon işlemine yönelik yapılan düzenleme ve değerlendirmelerde ikinci fıkradaki hükümler esas alınır. …” hükmü,

Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Tekliflerin alınması ve değerlendirilmesi” başlıklı 16’ncı maddesinde “…16.9. Katalog, kılavuz, çizim, fotoğraf vb. belgeler ve/veya numune istenen ihalelerde, tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında bu belgelerden ve/veya numune üzerinden teknik şartnameye uygunluk değerlendirmesi yapılır. Tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında anılan belgeler ve/veya numune üzerinden teknik değerlendirme yapılmasının öngörülmemesi halinde ise bu durumun ihale dokümanında belirtilmesi koşuluyla istenen belgelerin ve/veya numunenin sadece teklif ekinde sunulup sunulmadığına bakılır.” açıklaması yer almaktadır.

İdari Şartname’nin “İhalenin karara bağlanması” başlıklı 36’ncı maddesinde “…36.1.1. Aşırı düşük teklif sorgulamasının yapıldığı ihalelerde, aşırı düşük teklif sahibi tüm isteklilerden; aşırı düşük teklif açıklamaları ile birlikte yeterlik bilgileri tablosunda beyan ettikleri bilgi ve belgelerden EKAP veya diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının internet sayfası üzerinden sorgulanamayanlar ile teknik şartnameye cevaplar ve açıklamalara ilişkin tevsik edici belgeleri sunmaları ve ihale dokümanında öngörülmesi halinde numune/demonstrasyon işlemlerine ilişkin ürün örneklerini vermeleri/kurulumlarını yapmaları istenir. Beyan edilen bilgi/belgeler ve teknik şartnameye cevaplar ve açıklamalara ilişkin tevsik edici belgeleri sunmayan istekliler ile numune ve/veya demonstrasyon işlemlerine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmeyen veya aşırı düşük teklif açıklaması sunmayan isteklilerin teklifleri değerlendirme dışı bırakılır. Sunulan bilgi ve belgeler ile aşırı düşük teklif açıklamaları çerçevesinde, yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilen katılım ve yeterlik kriterlerine ilişkin şartları sağlamadığı anlaşılan veya numune ve/veya demonstrasyon değerlendirmesi başarısız sonuçlanan isteklilerin teklifleri değerlendirme dışı bırakılır. Yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilen katılım ve yeterlik kriterlerine ilişkin şartları sağladığı anlaşılan ve numune ve/veya demonstrasyon değerlendirmesi uygun görülen isteklilerin aşırı düşük teklif açıklamaları incelenir ve açıklamaları uygun görülmeyenlerin teklifleri reddedilir. Aşırı düşük tüm tekliflerin değerlendirme dışı bırakılması veya reddedilmesi halinde, teklif fiyatı aşırı düşük bulunmayan ekonomik açıdan en avantajlı birinci ve ikinci teklif olması öngörülen teklif sahiplerine ilişkin olarak 36.1. inci maddedeki esaslar çerçevesinde değerlendirme yapılır. Aşırı düşük teklifler arasından geçerli en az iki teklif kalması ve bu tekliflerin ekonomik açıdan en avantajlı birinci ve ikinci teklif olarak belirlenmesinin öngörülmesi halinde, yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilen bilgi ve belgeler ile teknik şartnameye cevaplar ve açıklamalara ilişkin tevsik edici belgeleri sunmaları veya ihale dokümanında öngörülmesi halinde numune/demonstrasyon işlemlerine ilişkin ürün örneklerini vermeleri/kurulumlarını yapmaları yeniden istenmeksizin ihale işlemlerine devam edilir. Aşırı düşük teklifler arasından tek geçerli teklif kalması ve bu teklif sahibinin ekonomik açıdan en avantajlı teklif olarak belirlenmesinin öngörülmesi halinde bu istekliden yeterlik bilgileri tablosunda beyan edilen bilgi ve belgeler ile teknik şartnameye cevaplar ve açıklamalara ilişkin tevsik edici belgeleri sunması veya ihale dokümanında öngörülmesi halinde numune/demonstrasyon işlemlerine ilişkin ürün örneklerini vermesi/kurulumlarını yapması yeniden istenmez. İhalede ayrıca ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibinin belirlenmesinin öngörülmesi halinde ise, bu isteklinin tespitinde 36.1. inci maddedeki esaslar uygulanarak ihale işlemlerine devam edilir. Bu işlemlere, ekonomik açıdan en avantajlı birinci ve belirlenecek ise ikinci teklif sahibi tespit edilinceye kadar devam edilir.” düzenlemesi,

Teknik Şartname’nin “C-Kitler İle Birlikte Kullanılcak Olan Tam Otomatik Sistem Özellikleri” başlıklı maddesinde “…14. Teklif edilen cihazın teknik şartnamede istenilen özelliklere sahip olup olmadığının saptanması ve performansının değerlendirilmesi için ihale süresi içinde ilgili uzmanlar tarafından hastanede demonstrasyonları ve deneme çalışmaları yapılması istenebilir. Bu çalışmalar sırasında harcanan bütün malzemeler ve diğer giderler firma tarafından karşılanacaktır.” düzenlemesi, Anılan Şartname’nin “E-Eğitim” başlıklı maddesinde “E.1. Cihazı kullanacak personelin eğitimi firma tarafından sağlanacaktır. Eleman sayısının belirlenmesine, eğitimin kimlere verileceğine ve eğitimin yeterli olup olmadığına kurum karar verecektir. E.2. Cihazın kullanım özellikleri, günlük ve aylık bakım kuralları ile teknik özellik ve uyarılarını kapsayan Türkçe yazılmış bir kılavuz olmalı, bu kılavuz yazılı ve elektronik ortamda laboratuvara teslim edilmelidir.” düzenlemesi, Anılan Şartname’nin “H-Tekliflerin Hazırlanması” başlıklı maddesinde “…H.3 Teklif edilen ve halihazırda laboratuvarda kullanılmayan cihazlar için ihale komisyonu gerekli gördüğü takdirde firmadan demostrasyon isteyebilecek ve en geç 10 gün içerisinde cihaz kurulumu gerçekleştirilerek demonstrasyonu yapılacaktır.” düzenlemesi yer almaktadır.

Başvuruya konu ihalenin …… Üniversitesi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen “6.109.550,50 Puan Karşılığı Kan Transfüzyon Merkezi Hizmeti Alımı” işi olduğu, bahse konu ihalenin 21.01.2025 tarihinde açık ihale usulü ile e-teklif alınarak gerçekleştirildiği, ihaleye 2 isteklinin katıldığı, 07.03.2025 onay tarihli ihale komisyonu kararı ile başvuru sahibi ……. Tıbbi Malz. San. Tic. Ltd. Şti.nin teklifinin “Yeterlik Bilgileri Tablosunda verilen bilgilerin ve yapılan numune demonstrasyonun ayrıntılı olarak incelemesi sonucunda; …… Tıbbi Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti Firmasının teklif ettiği cihazlar ve ürünler; ……… ….. cihazı insan kanı ile çalışılan test kartlarını kapalı sistem olmayan, açık sistemle cihazın dışına konulan ağzı açık kapağı olmayan bir kabın içine atmaktadır. Bu sistem; Ulusal Kan ve Kan Bileşenleri Hazırlama, Kullanım ve Kalite Güvencesi Rehberi 2016 (S. 219-226) Genel Biyogüvenlik, Çalışan Sağlığı, Personelin Korunması, Kaza ve Meslek Hastalıklarının Yönetimi, Dökülme/Saçılma Kazaları, Göze Sıçrama, Solunum Yolu ile Bulaşma Rehberine ve maddelerine göre; Biyogüvenlik önlemlerini karşılamamakta ve çalışan sağlığı açısından risk oluşturmaktadır. Ayrıca ………. cihazı menüsü Türkçe olmadığı için personel eğitimi, cihaz kullanımı açısından zorluk ve zaman kaybı oluşturmaktadır.” gerekçesiyle değerlendirme dışı bırakıldığı, bunun akabinde ihalenin ……….Tıbbi Ürünler San. Tic. A.Ş.nin üzerinde bırakıldığı görülmüştür. Başvuru sahibi ………..Tıbbi Malz. San. Tic. Ltd. Şti.nin yeterlik bilgileri tablosu incelendiğinde; “Mesleki ve Teknik Yeterliğe İlişkin Bilgiler” sütununun “Sicil, İzin, Ruhsat ve Faaliyet Belgeleri: Satış Merkezi Yetki Belgesi” satırında “İstekliye Ait Tıbbi Cihaz Satış Merkezi Yetki Belgesi” ile “İstekliye ve Ürünlere Ait Üts Bilgileri”nin EKAP’a yüklendiği bilgisine, yine “Diğer Belgeler” sütununun “Teknik Şartnameye Uygunluk Belgesi” ve “Cihazlar ve Kitler” satırlarında “EKAP’a yüklenen belgedir.” bilgilerine yer verildiği görülmüştür.

İdare tarafından başvuru sahibi istekliye 05.02.2025 tarihli ve “Beyan edilen bilgileri tevsik eden belgelerin sunulması ve/veya numune/demonstrasyon işlemlerine ilişkin ürün örneklerinin verilmesi/kurulumların yapılması/aşırı düşük teklif açıklamalarının sunulması” konulu yazının gönderildiği, anılan yazıda “2025 Yılı Kan Transfüzyon Merkezi Hizmet Alımı işine ait ihalede tekliflerin değerlendirmesi sürecine geçilmiş olup, beyan ettiğiniz bilgi ve belgeleri tevsik eden ve EKAP veya diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının internet sayfası üzerinden sorgulanamayan aşağıdaki belgeleri ekleri ile birlikte, İdari Şartnamenin 7.9. maddesine uygun olarak, 10.02.2025 tarihine kadar İdaremize sunmanız, numune/demonstrasyon değerlendirmesi için teklif ettiğiniz ürüne/ürünlere ilişkin örnekleri 10.02.2025 tarihinde saat 11:00‘te …………..ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ KAN BANKASI BİRİMİ adresinde hazır bulunmanız … gerekmektedir.” ifadelerine yer verildiği, Bunun akabinde, ihale komisyonunda yer alan 2 uzman üye tarafından 17.02.2025 tarihli demonstrasyon değerlendirme tutanağının düzenlendiği, söz konusu değerlendirme tutanağında “2025 Yılı ……Üniversitesi Hastanesi Kan Transfüzyon Merkezi Hizmet Alımı İhale Kayıt Numarası (İKN) ………… ile yapılan ihale sonucunda, …….. Tıbbi Malzemeler San. ve Tic. Ltd. Şti. firması tarafından demonstrasyon, denemece personel eğitimi için ……….. cihazı 10.02.2025 tarihinde Transfüzyon Merkezimize kurulmuştur.

1-………… cihazı insan kanı ile çalışılan test kartlarını kapalı sistem olmayan, açık sistemle cihazın dışına konulan ağzı açık kapağı olmayan bir kabın içine atmaktadır. Bu sistem; ULUSAL KAN VE KAN BİLEŞENLERİ HAZIRLAMA, KULLANIM VE KALİTE GÜVENCESİ REHBERİ 2016 (S. 219-226) GENEL BİYOGÜVENLİK, ÇALIŞAN SAĞLIĞI, PERSONELİN KORUNMASI, KAZA VE MESLEK HASTALIKLARININ YÖNETİMİ, Dökülme / Saçılma Kazaları, Göze Sıçrama, Solunum Yolu ile Bulaşma Rehberine ve maddelerine göre; Biyogüvenlik önlemlerini karşılamamakta ve çalışan sağlığı açısından risk oluşturmaktadır.

2- …………. cihazı menüsü Türkçe olmadığı için personel eğitimi, cihaz kullanımı açısından zorluk ve zaman kaybı oluşturmaktadır.

Bu sebeplerden hizmet alımı için uygun görülmemiştir.” gerekçelerine yer verilerek anılan isteklinin getirmiş olduğu cihaza ilişkin demonstrasyon değerlendirmesinin başarısız sonuçlandığı anlaşılmıştır. Ayrıca başvuru sahibinin idareye yaptığı şikâyet başvurusunun “…Şartnamede belirtilmemiş olsa bile Transfüzyon Merkezimiz Kan ve Kan Ürünleri Kanunu, Kan ve Kan Ürünleri Yönetmeliği ve Ulusal Kan ve Kan Ürünleri Rehberlerine göre kalite yönetimini, kalite güvencesini validasyonlarını, biyo güvenlik önlemlerini ve çalışan sağlığı açısından risk yönetim prosedürlerini belirlemekte ve işleyişini sürdürmektedir. …………. cihazı, katı atık sistemi biyo güvenlik ve çalışan sağlığı açısından risk oluşturmaktadır. Ayrıca sistem dilinin ingilizce olması ve yetişmiş personelin yeterli düzeyde İngilizce bilmemesi hata oranını artıracaktır.” şeklindeki gerekçelerle reddedildiği görülmüştür.

Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinden, idareler tarafından isteklilerce teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’yi karşılayıp karşılamadığına yönelik değerlendirmenin tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında yapılması isteniliyor ise bu hususa ilişkin kriter ya da kriterlerinin İdari Şartname’de belirtilmesi gerektiği, teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’de düzenleme altına alınan teknik kriterlere uygunluğunu belirlemek amacıyla, ihaleye konu edilen ürünlerin numuneleri, teknik bilgilerin yer aldığı katalog, teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman ile fotoğrafların ayrı ayrı veya birlikte istenebileceği, teklif edilen ürün/ürünlerin Teknik Şartname maddelerinde istenilen koşullara uygun olup olmadığı hususunun idareler tarafından tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında demonstrasyon, numune değerlendirilmesi, katalog kapsamında yer alan bilgilerin değerlendirilmesi ve/veya Teknik Şartname’ye uygunluk beyanı yoluyla yapılabileceği, ayrıca numune değerlendirmesinde numunenin fiziksel nitelikleri ile teknik şartnamede yer alan teknik kriterlere uygun olup olmadığının kontrol edileceği, sunduğu belgeler ile katılım ve yeterlik kriterlerine ilişkin şartları sağlayamayan istekliler ile numune ve/veya demonstrasyon değerlendirmesi başarısız sonuçlanan isteklilerin tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılacağı anlaşılmıştır.

Şikâyete konu ihaleye ait İdari Şartname’nin 7.5.4’üncü maddesinde isteklilerce teklif edilen ürünlerin Teknik Şartname’ye uygunluğunun tespitine yönelik ihaleye katılımda yeterlik kriteri olarak; Teknik Şartname’ye cevapları içeren teknik şartnameye uygunluk belgesinin ve teklif edilen cihaz ve kit ile ilgili tüm teknik dokümanların istenildiği, yine İdari Şartname’nin 7.7.2’nci maddesinde ihale komisyonunca gerekli görülmesi halinde teklif edilen ve halihazırda laboratuvarda kullanılmayan cihazlar için demonstrasyon istenebileceği,

 – Yukarıda aktarılan Teknik Şartname düzenlemelerinden ise iddia konusu hususlar ile ilgili olarak, teklif edilen cihazın Teknik Şartname’de istenilen özelliklere sahip olup olmadığının saptanması ve performansının değerlendirilmesi için ihale süresi içinde ilgili uzmanlar tarafından hastanede demonstrasyonları ve deneme çalışmalarının yapılmasının istenebileceği, ayrıca istekli tarafından getirilen cihazın kullanım özellikleri, günlük ve aylık bakım kuralları ile teknik özellik ve uyarılarını kapsayan Türkçe yazılmış bir kılavuzun olması gerektiği anlaşılmıştır.

Yapılan incelemede, ilgili mevzuat hükümleri uyarınca demonstrasyon değerlendirme işlemlerinde teklif edilen cihazın ihale dokümanı kapsamında yer alan Teknik Şartname’de belirtilen koşulları sağlayıp sağlamadığı yönünden değerlendirme yapılarak bu hususa ilişkin demonstrasyon değerlendirilmesine ilişkin belgelerin düzenlenmesi gerektiği; mevcut durumda ihale işlem dosyası kapsamında başvuru sahibinin teklif ettiği cihaza (…………) yönelik olarak ihale komisyonunda yer alan 2 uzman üye tarafından demonstrasyon değerlendirme tutanağının düzenlendiği görülmekle beraber, teklif edilen cihaza ilişkin söz konusu demonstrasyon değerlendirme işleminin Teknik Şartname’de belirtilmeyen koşullar (cihazın biyogüvenlik önlemlerini karşılaması ve cihaz menüsünün Türkçe olması gerektiği) üzerinden yapıldığı, nitekim idarenin şikayete cevap yazısında da “…Şartnamede belirtilmemiş olsa bile…” şeklinde belirtildiği, dolayısıyla teklif edilen cihazın Teknik Şartname’de belirtilen koşulları sağlayıp sağlamadığı yönünden değerlendirme yapılarak demonstrasyon işlemlerinin yeniden gerçekleştirilmesi ve tutanak altına alınması gerektiği anlaşılmış olup, bu hususta idare tarafından yapılan işlemlerin ihale dokümanı ve mevzuata uygun olmadığı sonucuna varılmıştır.

Laboratuvar Hizmet Alım İhalesi Mehmet AtaseverMehmet ATASEVER

Simdata Danışmanlık Y.K. Başkanı
Sağlık Bak. SGB E. Bşk./KİK E. Üyesi
Mhatasever@gmail.com

Mehmetatasever.org

Akreditiflere Dair

Akreditiflere Dair Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem

Akreditiflere Dair

Ömer Haluk TURANLI

Akreditiflere Dair Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemDeğerli okuyucular, bu yazımda biraz akreditifli işlemlerden bahsetmek ve kendi gözlemlerim üzerinden aksadığını düşündüğüm yönlerini sizlerle paylaşmak istedim.

Bilindiği üzere dış ticaret işlemlerinde kullanılan çeşitli ödeme enstrümanları mevcuttur. Bunlardan teorik olarak en güvenilir olanı ise akreditiflerdir.

Akreditifler yapıları itibariyle üzerinde çok da mutabık kalınamayan ve temkinle yaklaşılan bir ödeme şekli olarak ön plana çıkmaktadır. O yüzden yukarıda “teorik olarak” ifadesine yer verdim. Keza bu kadar güvenilen ve bu kadar koruma sağlayan bir ödeme şeklinin dünya ticaretinde en az %50 oranında kullanılıyor olması beklenir. Fakat durum böyle değil. İşin aslı global ölçekte akreditif kullanım oranı %12-15 civarında kalıyor. Türkiye’nin verilerine baktığımızda da durum pek değişmiyor. TÜİK verilerine göre 2025’in ilk üç ayında yapılan akreditifli ithalat işlemleri tüm ödeme şekilleri içinde %5,65’te kalırken ihracat için bu oran sadece %3,81 olarak gerçekleşmiş durumda. Özellikle ihracatta en riskli ödeme şekli olan mal mukabili ödemenin bu süre zarfında %67,90 oranında gerçekleşmesi oldukça ilginç bir durum bence.

Peki o kadar güvenli olan akreditiflerin kullanımı neden bu denli düşük? Bunun bence en büyük sebebi akreditif işlemlerinin “Kullanıcı Dostu” olmaması. Evet, akreditif yoğun prosedürü ve iki ayrı kaynağın bir arada bilinmesini gerektiren ağır mevzuatıyla (UCP 6001 ve ISBP 8212) kesinlikle güçlü bir uzmanlık gerektiren ve akreditiften asıl fayda sağlayacak olan ihracatçı ve ithalatçının (lehtar ve amir) kolaylıkla yönetebileceği bir ödeme yöntemi olmamasıdır.

Bu zorluktan başka aşağıdaki olumsuzluklar da akreditif kullanımının düşük kalmasına sebep olmaktadır;

  • Pahalıdır, bankalar işlem başına komisyon alır, ayrıca değişiklikler, rezervler gibi sair masraflar da tahsil ederler ki bunlar hem ithalatçı hem de ihracatçı için yük oluşturabilir. Uygulamada evraklardan birer adet fotokopi çekilmesini isteyen ve fotokopi çekilmezse ekstra ücret isteyen bankalar bile mevcuttur.
  • Belgeye bağımlıdır, küçük bir belge hatası bile ödemenin reddine ya da gecikmesine yol açabilir.
  • Zaman alabilir, akreditifin açılma safhası, belgelerin hazırlanması ve doğrulanması süreci uzatabilir.
  • Bürokratik süreçlidir, çok fazla belge ve prosedür gerektirir.
  • Öngörülemeyen riskler karşısında etkisiz kalabilir, akreditif şartlarını çok dikkatli oluşturmak gerekir.
  • Akreditifler işlemin her ayrıntısını kapsamayabilir ve bu da hata olasılığına yol açabilir

Ayrıca “Kabul Kredili Banka Avalli” vesaik ve mal mukabili ödeme yöntemleri de var ve bunlar akreditif kadar olmasa da ona yakın derecede korumayı daha ucuza ve daha basit bir süreçle sağlıyorlar.

Akreditifin bir özelliği de asıl eylemden bağımsız olmasıdır. Yani açılan akreditif, akreditif amiri ile akreditif lehtarı arasındaki ilişkiden bağımsız olduğu gibi, akreditif amiri ile amir banka arasındaki ilişkiden de bağımsızdır. Akreditif amiri, amir bankaya vermiş olduğu talimatlardaki ticari sorumluluğunu yerine getiremese dahi, amir banka ya da teyit bankası akreditif lehtarına karşı olan ödeme yükümlülüğünü yerine getirmekle mükelleftir.

Akreditifin asıl eylemden bağımsız olmasıyla birlikte bir de ibraz edilen belgeler üzerinden çalışması prensibi vardır. Yani akreditif nezdinde ibraz edilen belgeler hatasız ise evraklar asıl eylemle ilgisiz olsa dahi amir banka ödeme yapmak zorunda kalır. Bu konuya bir örnek vermek için sizi 2020 yılına götüreyim. Hatırlayanlarınız olacaktır, 2020 yılının yaz aylarında Türkiye’de faaliyet gösteren Bietsan Bakır ve Pirinç San. Tic. A.Ş. isimli firma, Çin’de faaliyet gösteren İsviçre merkezli Mercuria Energy Trading SA. isimli şirkete bakır külçeler yerine kaldırım taşı göndermişti. Gerçi orada süreç daha farklı çalışmıştı ve ödeme şekli akreditif değildi ama o olayı akreditife uygulamak mümkündür. Şöyle ki, bu bir akreditif işlemi olsaydı bakır külçeler yerine kaldırım taşı yüklendiği halde bankaya ibraz edilen evraklar eğer hatasız ise amir banka ve varsa teyit bankası ihracatçıya parasını ödemek zorunda kalırdı. Burada tabi eşyanın varış yerine evraklardan daha geç ulaşması gerekiyor. Yoksa eşyanın satışa konu eşya olmadığı ödemeden önce anlaşılırsa mahkeme üzerinden ihtiyari tedbir kararı çıkartarak bankanın ödemeyi durdurması sağlanabilir. Dikkatinizi çekerim, ithalatçı doğrudan gidip bankaya “beklediğim eşyadan farklı eşya geldi, ödeme yapmayın” diye talimat veremiyor, mahkeme üzerinden yasal işlem başlatması gerekiyor. İşte asıl eylemin hileli olduğu böyle bir durumda bile evraklar düzgünse amir banka asıl eylemden bağımsız bir şekilde ödeme yapmak zorunda kalır. Durum ödeme yapıldıktan sonra anlaşılırsa o zaman artık konu mahkemeye taşınmış olacaktır ve ödeme yapan bankanın bir kusuru söz konusu değildir, ödemenin iadesi için ödeme yapan bankaya rücu edilemez.

Peki gelişen teknolojiye rağmen niye akreditiften daha verimli, daha kullanıcı dostu bir alternatif üretil(e)miyor? Hele de yapay zekâ hayatımıza bu denli girmişken ve şaşırtıcı derecede üretken bir hal almışken akreditif işlemlerini insan denetiminden bağımsız hale getirmek bu kadar mı zor?

Aslında ta 2010 yılında deneme sürüşü yapılan ve 2013 yılında Uluslararası Ticaret Odası tarafından yayınlanan 725 nolu yayın ile resmiyet kazanan Banka Ödeme Yükümlülüğü (BÖY) adında oldukça pratik ve akreditif süreçlerinin insan eli değmeden yürütülebildiği bir ödeme yöntemi mevcut ama bir türlü hakkettiği kullanım seviyelerine ulaşamıyor. Özellikle yapay zekanın dahliyle BÖY’ün önünün hızlıca açılması gerektiğini ve dış ticaret dünyasında hak ettiği yeri bulması gerektiğine inanıyorum. BÖY’e geçilmesi için gereken alt yapı yatırımlarının her bankanın altından kolaylıkla kalkamayacağı ve örneğin Ortadoğu ve Afrika ülkelerindeki bankaların sisteme entegre olamayacağı gibi açıklamalar yapılsa da bence asıl sebep daha farklı.

Akreditiflere Dair Satınalma Dergisi 7 Gün 7 GündemÖzetle dış ticaret işlemlerinde güvenli alışveriş için aslında çok önemli bir enstrüman olan akreditif aslında oldukça zahmetli kullanımı ve maliyetli yapısı dolayısıyla kullanılması gerektiği kadar kullanılamamakta ve özellikle de yapay zekanın süratli gelişimiyle gerek akreditifli işlemlerin yapay zekâ tarafından yürütüleceği bir sistem gerek yapay zekâ tabanlı tamamen farklı bir sistem kullanmak suretiyle bu durumun değişmesi gerekmektedir. Keza istatistiklerin de söylediği gibi daha riskli ödeme yöntemleri daha fazla kullanılmakta ve bu da dış ticaretin güvenilirliğine sekte vurmaktadır.

Ömer Haluk TURANLI

Kaynakça:

1Uniform Customs and Practices For Documentary Credits : Akreditiflere İlişkin Birörnek Usuller ve Uygulama Kuralları

2International Standart Banking Practices: Uluslararası Standart Bankacılık Uygulaması