Tedarik Zincirinde Performans Ölçme: SCOR Modeli

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Tedarik Zincirinde Performans ölçme Scor Modeli

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Tedarik Zincirinde Performans ölçme Scor ModeliTedarik Zinciri Konseyi (SCC) tarafından 1996 yılında yayımlanan SCOR modeli tedarik zinciri süreçlerinin performansını ölçmekte kullanılan yöntemleri ve metotları tanımlamaktadır. Supply Chain Operation Reference olarak adlandırılan bu model iş uygulamalarındaki değişikliklere uyum sağlamak için düzenli olarak güncellenmektedir.

2014 yılında Tedarik Zinciri Konseyi (SCC) ve 2015 yılında Amerikan Taşımacılık ve Lojistik Derneği ile birleşen Amerikan Üretim ve Stok Kontrol Derneği (APICS) geniş bir üye tabanı, üreticiler, distribütörler ve perakendeciler de dahil olmak üzere sektörlerin geniş bir kesitini temsil etmektedir. APICS uzmanlık alanındaki eğitimlerinin ve sertifikasyon faaliyetlerinin yanı sıra SCOR modelinin geliştirilmesine ve sürdürülmesine katılan teknoloji tedarikçileri ve uygulayıcıları, akademisyenler ve resmi kurumlardan oluşmaktadır.

Modelin 12. Versiyonundaki altı ana süreç yapısı; Şekil-1 ‘de gösterildiği gibi Planlama-Tedarik-Üretim-Sevk-İade-Gerçekleştirme olarak tanımlanmıştır.

Scor Model Ana Süreçleri
Şekil-1: SCOR Model Ana Süreçleri

2022 yılında son güncelleme (Ver.14) sonrasında dijital standart olarak “SCOR DS” formatında yeni süreçler ile zenginleştirilen SCOR modeli yedi ana başlık altında tanımlanmıştır. Bunlar; Orkestrasyon (Düzenleme), Planlama (Plan), Sipariş (Order), Kaynak (Source), Dönüştürme (Transform), Gerçekleştirme (Fullfill) ve İade (Return) süreçleridir. (Şekil-2)

Scor Ds Grafiği
Şekil-2: SCOR-DS grafiği, yatay bir sonsuzluk döngüsünde Arz (Supply) ve Talep (Demand) dengesini ve dikey bir sonsuzluk döngüsünde Senkronize Etme (Synchronize) ve Yenilenme (Regenerate) gösterir.

SCOR, bir kuruluşun işini nasıl yürütmesi gerektiğini veya sistemlerini/bilgi akışını nasıl uyarlaması gerektiğini belirlemeye çalışmaz. Şekild-3’de gösterildiği gibi model, tedarik zinciri analizini birden fazla düzeyde destekleyecek şekilde tasarlanmış olup ilk üç süreç düzeyine odaklanmıştır. SCOR’u kullanarak tedarik zinciri iyileştirmeleri uygulayan her kuruluşun, endüstriye, kuruluşa ve/veya lokasyona özgü süreçleri, sistemleri ve uygulamaları kullanarak modeli en azından Seviye-4’e kadar uygulaması beklenmektedir.

SCOR metrikleri hiyerarşik bir yapıda düzenlenmiştir. SCOR; seviye-1, seviye-2 ve seviye-3 metriklerini açıklar. Şirketler, seviye 4 süreçleri olarak adlandırılan seviye 3 süreçleri içindeki faaliyetlere ilişkin standart süreç tanımları geliştirebilirler. Seviye-4 süreçleri genellikle sektöre, ürüne, konuma ve/veya teknolojiye özgüdür.

Scor Model Süreç Düzeyleri
Şekil-3: SCOR Model Süreç Düzeyleri

SCOR Referans Modeli 4 Ana Bölümden Oluşmaktadır:

  • Performans: Süreç performansını tanımlamak ve stratejik hedefleri tanımlamak için standart ölçümler
  • Süreçler: Yönetim süreçlerinin ve süreç ilişkilerinin standart tanımları
  • Uygulamalar: Önemli ölçüde daha iyi süreç performansı sağlayan yönetim uygulamaları
  • İnsanlar: Tedarik zinciri süreçlerini gerçekleştirmek için gereken bilgi ve becerilere ilişkin standart tanımlar.

Performans, tedarik zinciri sürecinin yürütülmesinin sonuçlarının ölçülmesi ve değerlendirilmesine odaklanır. Tedarik zinciri performansını anlamaya, değerlendirmeye ve teşhis etmeye yönelik kapsamlı bir yaklaşım üç unsurdan oluşur: Performans Nitelikleri, Metrikler ve Süreç / Uygulama Olgunluğu.

  • Performans Nitelikleri (Performance Attributes): Tedarik zinciri performansının önceliklendirilmesi ve iş stratejisiyle uyumlu hale getirilmesi için kullanılan tedarik zinciri performansının stratejik özelliklerini içeren göstergeler (Bkz. Tablo)
  • Metrikler: Süreç hiyerarşi düzeylerinden oluşan performans ölçümleri

Metrik, Süreçlerin performansını ölçmek için kullanılan bir standarttır. Metrikler, kullanıldıkları performans değerlendirmesinin stratejik yönüne, kapsamlarına ve amaçlarına göre kategorize edilir.

  • Süreç/Uygulama Olgunluğu: Tedarik zinciri süreçlerinin ve uygulamalarının, kabul edilen en iyi uygulama süreç modellerini ve önde gelen uygulamaları ne kadar iyi bir şekilde birleştirip yürüttüğünü değerlendirmek için bir referans aracı kullanılan objektif, spesifik açıklamalar.
Performans Nitelikleri Tanım
Güvenilirlik
Reliability

 

Görevleri beklendiği gibi yerine getirme yeteneği. Güvenilirlik, bir sürecin sonucunun öngörülebilirliğine odaklanır. Güvenilirlik özelliğinin tipik ölçümleri şunları içerir: Zamanında, doğru miktar, doğru kalite.
Karşılanabilirlik
Responsiveness

 

Görevlerin gerçekleştirilme hızı. Tedarik zincirinin müşteriye ürün sağlama hızı. Örnekler, döngü süresi metriklerini içerir.
Çeviklik
Agility

 

Dış etkilere yanıt verme yeteneği, rekabet avantajı elde etmek veya sürdürmek için pazardaki değişikliklere yanıt verme yeteneği. SCOR Çeviklik ölçümleri Uyum Sağlayabilirlik ve Genel Riske Maruz Kalma Değeri içerir.
Maliyetler
Costs

 

Tedarik zinciri süreçlerini yürütmenin maliyeti. Buna işçilik maliyetleri, malzeme maliyetleri ve yönetim ve nakliye maliyetleri dahildir. Tipik bir maliyet ölçüsü Satılan Malların Maliyetidir.
Varlık Yönetimi Etkinliği (Varlıklar)
Asset Management Efficiency (Assets)

 

Varlıkları verimli bir şekilde kullanma yeteneği. Tedarik zincirindeki varlık yönetimi stratejileri arasında envanter azaltma ve iç kaynak kullanımı ile dış kaynak kullanımı yer alır. Metrikler şunları içerir: Envanter tedarik günleri ve kapasite kullanımı.

 

SCOR İyileştirme Programı ve SCOR Yarış Pisti

SCOR Yarış Pisti Modeli, SCOR sürecini ve destekleyici metodolojileri kullanarak bir SCOR iyileştirme programının nasıl organize edileceğini açıklar. Bkz. Şekil-4

Scor Racetrack Modell
Şekil-4: SCOR Racetrack Modell

Metodoloji 5 farklı adımda açıklanmıştır:

  • SCOR Öncesi Program Adımları: Kuruluşu görev açısından kritik SCOR iyileştirme programına hazırlayın
  • Kapsamı Belirleyin: Bir SCOR iyileştirme programı için iş ortamını anlayın ve tedarik zincirinin kapsamını tanımlayın
  • Tedarik Zincirini Yapılandırma: SCOR iyileştirme programının performans ölçümlerini ve süreçlerini belirleyin
  • Projeleri Optimize Edin: Süreç kapsamını, önceliğini ve beklenen faydaları içeren proje portföyünü oluşturun.
  • Uygulama: Portföydeki projeleri uygulayın ve faydaların gerçekleştirilmesine başlayın.

SCOR Yarış Pisti modelini detaylı olarak görmek için lütfen bir sonraki sayfadaki Grafik 5’e bakınız.

SCOR modeli, APICS üyelerinin ve tedarik zinciri endüstrisi konu uzmanlarının gönüllü çabalarıyla geliştirilmekte ve sürdürülmektedir. APICS, gerekli model değişikliklerini belirleyerek, bu değişiklikleri araştırıp doğrulayarak ve önerilen değişikliklere ilişkin fikir birliğini geliştirerek tedarik zinciri yönetimini aktif olarak geliştirmektedir. Günümüzde, ASCM, şirketlerin tedarik zincirlerini optimize etmelerini, rekabet avantajlarını korumalarını ve finansal sonuçlarını olumlu yönde etkilemelerini sağlayan yeni ürünler, hizmetler ve ortaklıklar ile sektördeki yenilikçiliğe liderlik etmektedir.

SCOR Modeli’nin başarısı paralelinde 2006 yılı itibariyle tedarik zinciri yönetimiyle ilişkili ve tedarik zincirine entegre olan diğer referans modeller de yayımlanmaya başlanmıştır.

  • Tasarım Zinciri Referans modeli (DCOR: Design Chain Operations Reference Model, 2002)
  • Müşteri Zinciri Referans Modeli (CCOR: Customer Chain Operations Reference Model, 2006)
  • Ürün Hayat Döngüsü Referans Modeli (PLCOR: Product Life Cycle Operations Reference Model, 2006)

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Tedarik Zincirinde Performans ölçme Scor ModeliAyrıca öneri aşamasında, taşımacılık ve depo yönetimi hizmetleri referans modelleri üzerinde çalışmalar sürmektedir.

Bilgi için: https://scor.ascm.org/

Altay ONUR

“Enerji Verimliliğine En Fazla Harcama Yapan İlk 100 Sanayi ve İhracatçı Firma” Araştırması

E Satınalma Yazılımı Haber “enerji Verimliliğine En Fazla Harcama Yapan İlk 100 Sanayi Ve İhracatçı Firma” Araştırması

EN-VERİM 100 Araştırması Son Başvuru 20 Mayıs

E Satınalma Yazılımı Haber “enerji Verimliliğine En Fazla Harcama Yapan İlk 100 Sanayi Ve İhracatçı Firma” AraştırmasıTürk sanayicisi ve üretici ihracatçısının enerji verimliliği performansını ilk kez ölçecek olan araştırma, firmaların enerji verimliliğine ne kadar yatırım yaptığını ve gündemlerindeki ihtiyaçlarını belirleyecek araştırmaya son başvuru tarihi 20 Mayıs

Bu yıl ilk kez yapılacak olan “Enerji Verimliliğine En Fazla Harcama Yapan İlk 100 Sanayi ve İhracatçı Firma” araştırması, Türk sanayisi ve ihracat dünyasının enerji verimliliği performansını belirleyecek. Araştırma, ihracat sıralamasındaki ihracatçı ilk 1000 firmaya ve İstanbul Sanayi Odası İlk 500 ve ikinci 500 firmalarına gönderilen ankete verilen cevaplara göre gerçekleştirilecek.

Araştırma anketinin soruları, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı ile Enerji Verimliliği ve Yönetimi Derneği’nin (EYODER) öneri ve katkılarıyla hazırlandı.

Bütün dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de enerjinin; güvenilir, zamanında, kesintisiz ve çevre uyumlu temin edilmesi politikası çerçevesinde, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretimine yönelmenin yanı sıra, ağırlık verilmesi gereken temel politikalardan birisinin de enerji verimliliğinin artırılması olduğu, iklim değişikliği politikalarının ağırlığı nedeniyle çok önemli durumda.

Bu kapsamda bu araştırma sanayicilerin enerji yönetimi, verimliliği gibi verileri olmadığı sürece ülkemizin enerji verimliliğine, sürdürülebilir enerji politikalarına yönelik akıllı bir strateji yürütebilmesi mümkün değil. Keza veri olmayan yerde, bilimsel analiz yapabilmek ve akılcı politikalar yaratabilmek mümkün değil.

Bir diğer taraftan sanayicilerimiz için enerjiyi verimli kullanma gayretlerinin, kamusal ve kurumsal itibar iletişimlerinin bir parçası, bir başarı referansı olarak da örnek gösterilmesi sizler için olduğu kadar, sürdürülebilir enerji yönetimi ve enerji verimliliği kavramlarının Türkiye’de derinleşmesine katkısı çok değerli olacaktır.

E Satınalma Yazılımı Haber “enerji Verimliliğine En Fazla Harcama Yapan İlk 100 Sanayi Ve İhracatçı Firma” Araştırması

EN-VERİM 100 ARAŞTIRMASI KATILIM LİNKİ

https://turkishtimedergi.com/en-verim100/

Turizm ve Gastronomi Üzerine

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Turizm Ve Gastronomi üzerine

“Ben Şefim, Ne Mutlu Bana”

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Turizm Ve Gastronomi üzerineAkdeniz bandında ve Türkiye genelinde, yıldızlı tesisler peş peşe açıldı ve açılıyor; peki bu yıldızlı tesislerde çalışacak yıldızlı şefler var mı?

Benim görüşüm var ama ne yazık ki bu yıldızlı şefler gözükmüyor. Nedenini soracak olursanız, o kadar çok amaçsız, hedefsiz, kendinden sonra gelecek gençleri düşünmeyen, yerinde sayan şefler var ki bahsettiğimiz aranan şefler gözükmüyor.

Bu yerinde sayan, ‘’ben şefim, geleceğim en son noktaya geldim, bundan sonrası yok‘’ saplantısında olan, şefleredir bu sitemim. Arkadaşlar, Türk Mutfağını ve Türk Mutfak Şeflerini Avrupa normlarına çıkartacak isek, kabuğumuzu kırıp açılan yeni tesislerde gözlemlediğimiz değişimi, biz kendimizde de yapmalıyız.

Eski tabulardan kurtulmalıyız. Mutfağımızda değişim yapmalıyız. “Ben bunu böyle gördüm ustamdan. Mutfakta bu giyilmez, bu konulmaz, bu renk olmaz” saplantılarını bırakmamız gerekir.

Yeni neslin çok iyi geldiğini, okullu geldiğini unutmayalım. Ben yapacağımı yaptım, bizden geçmiş felsefesini bırakalım.

Bu tarz davranışların, Avrupalı Şeflerde olmadığını ve devamlı kendilerini yenilediklerini, çağa ayak uydurduklarını buradan hatırlatmak isterim.

Şunu unutmayalım, hayat dediğimiz en değerli hazinemiz, bizim ona verebildiğimiz kadardır. Aynı yankı gibi ne verir isek onu alırız. Ne olur, şefler olarak yerimizde saymayalım. Devamlı bir hedefimiz, bir amacımız olsun ve bunu da yetiştirdiğimiz çıraklarımıza, öğrencilerimize aşılayalım.

Şu ilkeden vazgeçmemek gerekir “dayanışma, destek, eğitim, çağdaşlık” Bunu yaptığımızda önümüz devamlı açık olacaktır.

‘’Sevdiğim Sözler‘’

Köylerden birinde köylüler köy odasında bir araya gelerek köylerinin geleceği açısından şu kararı almışlar.

Köyün meydanına bir havuz yaptırılacak ve her köylü gece bu havuza bir kova süt dökecek.

İmece olarak bu birikmiş olan bu süt satılarak, parası ile köyün yararına yatırımlar yapılacak.

Bütün köylüler elbirliği ile çar çabuk havuzu yaptılar ve akşamına hadi hayırlısı olsun edaları ile evlerine çekildiler.

İlk günün heyecanı ile ertesi günün sabahında köylüler havuzun başına gelerek havuzun kapağını açtıklarında bir de ne görsünler:

İçi su ile dolu bir havuz!!! “Bir havuz dolusu süt, bir kova suyu götürür, ben süt dökmesem de olur’’ düşüncesi, bütün köylüde olunca karşılarına bu manzara çıkmış.

Evet, dostlar yapılacak işlerde hep birlikte ve canı yürekten inanarak yapmak dileği ile.

İyilikle kalın.

“Yanlış Anlamak

İçin Tetikte Bekleyene,

Doğruyu Anlatamazsın…”

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Turizm Ve Gastronomi üzerineAli Rıza DÖLKELEŞ

Limak Cyprus Deluxe Hotel / Food EDİTÖR

chefard@hotmail.com

Tükenmişlik Sendromu

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Tükenmişlik Sendromu

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Tükenmişlik SendromuBir insan neden ve nasıl tükenir? Tükenmişlik sendromu nedir? Sürdürülebilir bir enerjik yaşam mümkün müdür?

Bu sendromu en çok hizmet sektöründe ve sürekli aciliyet isteyen işlerde çalışan kişilerde görüyoruz. Bu kişilerin bir özelliği de sorumluluk duygularının yüksek olmasıdır. Sorumluluk duyguları yüksek olduğu için kimseye hayır diyemezler ve ben yapamam başarısızlığına tahammül edemezler.

İşte tükenmişlik sendromu yaşayanların hikâyesi;

Saat çalmadan 10 dk önce uyanmak için nelerimi vermezdim? En nefret ettiğim uyanma şekli alarmla olanı. Uykumu kandığım için doğal olarak uyanmayalı uzun zaman oldu.

Sanki yorgunluktan ölüyorum. Ruhum kalkmak istiyor, ama vücudum direniyor. Bazen de tam tersi oluyor.

Zihnim çok dolu. İşteki sorunlar, evdeki ihtiyaçlar hiç bitmiyor. Kendimi en huzurlu hissettiğim anlar TV karşısında koltuğa uzandığım zamanlar oldu.

Duygularım karmakarışık. Mutlu olmayı ve gerçekten, içten samimi olarak gülmeyi özledim. Stresle baş etmeyi biliyorum aslında öğrenmiştim ama uygulayamıyorum artık.

Adeta üst üste sağlı solu yumruk yemiş boksör gibiyim, dağıldım ve yere yığıldım sanki. Serseri mayın gibi ordan oraya savruluyorum. Birisi damarıma bassa dağıtacağım ortalığı..

Kendini kapana kıstırılmış fare gibi hissediyorum. Yusuf gibi dipsiz, derin bir kuyuya atıldığımı düşüyorum. Beni de yoldan geçen bir kervan alıp sahiplenir mi acaba?

“Ben yapamam, ben beceremem, bu iş beni aşıyor, bittim tükendim artık’ diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Halbuki geçmişte ne kadar büyük ve acil işlerin üstesinden gelmiştim.

Bence bütün bu duyguların kaynağı rutin bir yaşam sürmek ve konfor alanından çıkmamakta direnmek.

Yeniden doğmak için rutinin dışına çıkmak gerekiyor. Sürekli belirli bir rutin içinde yaşamak yorar insanı. Bıkkınlık, usanma, umutsuzluk ve bitkinlik verir.

Yeni bir arkadaş ve çevresi, yeni bir dua rutini güne başlarken ve günün sonunda, yeni bir alışkanlık ve hobi edinme, daha sakin bir hayat, kalabalıklar içinde sadece etrafı ve insanları gözlemleyerek gezinme, doğayı dinleyerek bir yürüyüş yapma, kısa ve günübirlik yakın çevre gezileri iyi gelebilir diye düşünüyorum.

Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgâr fayda etmez ya o yüzden hayata dair yeni hedefler, yeni gayeler edinmek lazım.

Uzaklarda aramaya gerek yok, bazen burnunun dibindekini, en yakınındakini görmek gerekir. Bazen en yakınımızdadır aslında taa uzaklarda aradığımız mutluluk.

Bazen de orijinal değişiklikler ve faaliyetler sokmak lazım hayatımıza.

Mesela bir gün kendi çocuğunuzu da yanınıza alıp oyuncakçıya gidin, kız ve erkek çocuklara uygun değişik onlarca oyuncaklar alın. Sonra aracınızla mahallenizde veya köyünüzde yola çıkın. Yol boyunca rastladığınız çocukların başını okşayıp birer oyuncak vererek oyuncakları tüketin. Bakın nasıl da oyuncaklar tükenirken sizin tükenmişlik sendromunuz sonlanıyor, içiniz huzurla doluyor. Tabi bu size sadece bir günü kurtarıyor. Etkisinin de 3 gün sürdüğünü kabul edersek 4 gün eder. Bu tip olayları kurumsal hale getirebilirseniz bir ömür boyu. Artık bu sizin hayal gücünüze bağlı.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Tükenmişlik SendromuNietzsche’nin güzel bir sözüyle bitirelim yazımızı: ‘Öldürmeyen darbeler güçlendirir.’

Cavit SOY

Yarının Şirketlerinin Gündemi: Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilir Satınalma Ve Tedarik Zinciri Eğitimi Haber Yarının şirketlerinin Gündemi Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilir Satınalma Ve Tedarik Zinciri Eğitimi Haber Yarının şirketlerinin Gündemi SürdürülebilirlikBSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Gelişen Pazarlar Bölgesi CEO’su Gökhan Sığın, Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde yaptığı konuşmada “Asıl hedefimiz insanların yaşam kalitesini artırmak, bunu bazen ürünlerimizle, hizmetlerimizle bazen de koyduğumuz hedeflerle hayata geçiriyoruz” dedi.

BSH Ev Aletleri’nin oturum sponsoru olduğu Uludağ Ekonomi Zirvesi, bu yıl, “Sorumlu ve Duyarlı Liderlik: Teknoloji ve Yapay Zekâ Çağında Gezegen ve İnsanlıkla Uyumlu Bir Sisteme Öncülük Etmek” temasıyla 25-28 Nisan 2024 tarihleri arasında Sapanca’da gerçekleştiriliyor. Zirve boyunca iş dünyasının gündemindeki büyüme, sürdürülebilirlik, teknolojik dönüşüm, yeni nesillerin eğitimine ve geleceğine yatırım gibi konuların gelecekte nasıl şekilleneceği ele alınıyor.

Gökhan SığınZirvenin “Liderlerin Gelecek Vizyonu: Yarının Şirketi İçin Yenilikçi Yaklaşımlar, Yatırımlar ve Hedefler” konulu panelinde yerini alan BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Gelişen Pazarlar Bölgesi CEO’su Gökhan Sığın, bugün olduğu gibi geleceğin şirketlerinin odağında da “insan” olduğuna dikkat çekti. BSH olarak insanların yaşam kalitesini artırmak üzere çalışırken her alanda sürdürülebilirlik prensiplerine sadık kaldıklarını aktaran Sığın, “2020’den beri karbon nötr olarak faaliyet gösteriyoruz. 2030’a kadar bunu daha da iyileştirmeyi hedefliyoruz. Asli amacımız ise insanların yaşam kalitesini artırmak. Bunu bazen ürünlerimizle, hizmetlerimizle bazen de koyduğumuz hedeflerle hayata geçiriyoruz” dedi.

Sığın konuşmasında, Türkiye’den yaklaşık 130 ülkede 4,6 milyar insanı kapsayan bir coğrafyayı yönettiklerini belirtirken “BSH Türkiye toplumsal, çevresel ve yönetişim başarılarıyla bu büyük coğrafyaya öncülük ederken bölgenin geleceğinin şekillenmesinde önemli bir rol üstleniyor” diye konuştu.

Yarının Odağında “insan” Var

Sürdürülebilir Satınalma Ve Tedarik Zinciri Eğitimi Haber Yarının şirketlerinin Gündemi SürdürülebilirlikBSH’nin odağında her zaman “insan” olduğunu vurgulayan Sığın, çocuklar ve gençleri geleceğe hazırlamak üzere 2015’ten bu yana Geleceği Kodlayanlar programı kapsamında 5500’den fazla kişiye kodlama, elektronik, robotik, 3D tasarım, mobil uygulama geliştirme ve algoritmik düşünce alanlarında atölyeler sunduklarını hatırlattı. İstihdamı artırmaya ve toplumsal refahı yükseltmeye yönelik adımlar attıklarını belirten Sığın, “Geleceğe en büyük yatırımımız yarının bilim insanlarını yetiştirmek. Geleceği Kodlayanlar atölyelerimizden faydalanan çocukların ileride bir buluş yapma ihtimali bile bizi çok heyecanlandırıyor” dedi.

Teknik Şartnameye Uygunluğun, Yeterlilik Kriteri Olarak Belirlenmemesi ?

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Teknik şartnameye Uygunluğun, Yeterlilik Kriteri Olarak Belirlenmemesi

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Teknik şartnameye Uygunluğun, Yeterlilik Kriteri Olarak Belirlenmemesiİtirazen Şikayet Konusu;  İtirazen şikâyet dilekçesinde özetle, ………………….. Tıbbi Ürün İth. İhr. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından teklif edilen Maglumi marka kitlerin Teknik Şartname’nin 7 ve 27’nci madde düzenlemelerine uygun olmadığı, teknik şartnameye uygunluğun yeterlik kriteri olduğu gözetildiğinde anılan firmanın değerlendirme dışı bırakılması gerektiği iddialarına yer verilmiştir.

04.04.2024 tarihli ve  2024/UH.I-549  sayılı Kamu İhale Kurulu kararına göre;

Yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; başvuruya konu ihalede İdari Şartname’nin 7’nci maddesinde katalog ya da teknik dokümanların yeterlik kriteri olarak belirlenmediği, anılan maddede demonstrasyon işleminin ihale komisyonunca gerek görülmesi halinde istenebileceğinin düzenlendiği, ancak mevcut durumda komisyon tarafından demonstrasyon işleminin yapılmadığı anlaşılmıştır.

İhalelerde, doğruluğu teyit edilmek üzere, ihale konusu mal veya hizmetin teknik bilgilerinin yer aldığı katalog vb. teknik dokümanları, teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman ile fotoğrafların ayrı ayrı veya birlikte istenebileceği, teklif edilen mal veya hizmetin idarece istenen teknik kriterlere uygunluğunu belirlemek amacıyla sunulan katalog ile Teknik Şartname’ye cevapları ve açıklamaları içeren doküman üzerinden ilgili teknik kriterlerin karşılanıp karşılanamadığının tam olarak anlaşılamaması halinde,

ihale dokümanında öngörülmüş olmak kaydıyla numune değerlendirmesi veya demonstrasyon yapılarak teklif edilen malın ilgili kriterler bakımından Teknik Şartname’ye uygun olup olmadığının tespit edilebileceği, bu konudaki takdir yetkisinin idarelere ait olduğu, tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında ürünün teknik değerlendirmesinin yapılacağının öngörülmesi halinde bu hususun ihale dokümanında düzenlenmesinin zorunlu olduğu görülmekte olup, ayrıca bu değerlendirme hangi aşamada yapılırsa yapılsın mal veya hizmetin teknik şartnamede yer alan düzenlemelere uygun olup olmadığı yönünde yapılan değerlendirme neticesinde alınan kararlara ilişkin nihai sorumluluğun da idareye ait olduğu anlaşılmaktadır.

Başvuru sahibinin ihale üzerinde bırakılan istekli olarak belirlenen …………………. Tıbbi Ürün İth. İhr. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin sunduğu kitlerin Teknik Şartname’nin 7 ve 27’nci maddelerini karşılamadığı yönündeki iddialarına ilişkin olarak yapılan inceleme neticesinde, Teknik Şartname’nin anılan maddelerinde yer alan düzenlemenin isteklilerce karşılanıp karşılanamayacağına ilişkin değerlendirmenin yapılabileceği teknik dokümanların işbu ihalede yeterlik kriteri olarak belirlenmediği, ancak İdari Şartname’nin 7’nci maddesinde idare tarafından gerek görülmesi halinde isteklilerden demonstrasyon istenebileceğinin düzenlendiği, bu madde kapsamında gerek görülmesi halinde demonstrasyon yapılıp yapılmamasında ihale komisyonunun takdir yetkisi bulunduğu ve ihale komisyonu tarafından demonstrasyon yapılmaksızın ihalenin karara bağlanmasının mümkün olduğu anlaşılmakta ise de somut durumda olduğu gibi katalog veya broşür üzerinden yeterlik değerlendirmesi yapılmaması ve teklif edilen cihazların ihalede istenilen koşullara uygun olmadığına ilişkin idareye yapılan şikayet başvurusu bulunması halinde başvurunun sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılması adına,

iddiaya konu hususlar bakımından demonstrasyon yapılabileceğine ilişkin düzenleme esas alınarak başvurunun neticelendirilmesi gerektiği, dolayısıyla ihaleye teklif veren istekliler tarafından teklif edilen cihazların demonstrasyon değerlendirmesine tabi tutularak ihalenin sonuçlandırılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Teknik şartnameye Uygunluğun, Yeterlilik Kriteri Olarak BelirlenmemesiMehmet ATASEVER

S.B. Strateji Geliştirme E. Bşk.

KİK E.  Üyesi

 

İşçi Çalıştırmaya Başlama ve İşyeri Tescili

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem İşçi çalıştırmaya Başlama Ve İşyeri Tescili

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem İşçi çalıştırmaya Başlama Ve İşyeri TesciliSosyal Güvenlik mevzuatı açısından, işçinin çalıştığı ve işini yaptığı her yer işyeri olarak tanımlanmıştır. Bu durumda herhangi bir işçinin veya işçilerin çalıştığı ev, ofis, imalathane veya ticarethane gibi tüm yerler sosyal güvenlik mevzuatı açısından işyeri kapsamına girmektedir. İşyerinde işçiyi çalıştıran kişi veya tüzel kişiler ise sosyal güvenlik mevzuatı açısından işveren olarak tanımlanmıştır. Herhangi bir şekilde işçi çalıştıracak kişi veya tüzel kişiler öncelikle Sosyal Güvenlik Kurumuna işyeri tescil başvurusu yaparlar. Sosyal Güvenlik Kurumu ise tescil başvurusu yapan işyerlerine, işyeri sicil numarası ile e-bildirge şifresi verir, bu şekilde tescil işlemi tamamlanan işyerleri çalıştırdıkları işçilerini sigortalı olarak bildirmeye başlarlar.

Peki; İşyeri tescilinde süreç nasıl işler?

İşçi çalıştırmaya başlayacak işyeri yetkilisi öncelikli olarak elektronik ortamda işyeri tescil bildirgesini doldurarak Sosyal Güvenlik Kurumuna iletmelidir. İşyeri Tescil Uygulamasına e-Devlet üzerinden T.C. kimlik numarası ile giriş yaparak erişim sağlanabilmektedir. Elektronik ortamda başvurusunu tamamlayan işyeri yetkilisi (7) yedi gün içerisinde bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik Merkezine işyeri tesciline ilişkin belgeleri teslim etmek zorundadır.

İşyeri tescili için gerekli evraklar;

“-İşyeri adresini gösteren yerleşim belgesi (Kira kontratı veya Tapu),

-Vergi Levhası fotokopisi,

-İşyeri sahiplerinin kimlik fotokopisi,

-İşyeri tüzel kişilik ise Ticaret Sicil Gazetesi

-Gerçek kişinin veya tüzel kişiliğin temsilcisinin imza sirküleri,

-Adi ortaklık var ise noter tarafından onaylanmış iş ortaklığı sözleşmesi,

-İş Sağlığı ve Güvenliği belgesi,

-İhale söz konusu ise, bu işin sözleşmesi ya da iş akdini belirleyen idareden alınan yazı,

-İnşaatları kapsayan iş yerlerinde, yapı ruhsat fotokopisi ve varsa inşaat yapımına ilişkin sözleşme,

-İşyeri bildirgesinin çıktısı” dır.

Şimdide işyeri tescilinde dikkat edilmesi gerek hususlar ve yasal zorunluluklar nelerdir? bu hususlara değinelim;

5510 sayılı Kanun ile, İşyeri Bildirgesinin verilme süresi “en geç işçisinin/sigortalının işe başlayacağı tarih” olarak belirlenmiştir. Bu durumda ilk defa işçi çalıştıracak işyeri, işçinin çalışmaya başladığı gün veya öncesinde İşyeri Tescil Bildirgesi başvurusunu yapmalıdır. Tescil başvurusu yapan işyerleri yine 5510 sayılı Kanunun hükmü gereği, ilk defa sigortalı çalıştırmaya başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde işe alacakları sigortalılara ilişkin işe giriş bildirgelerinin en geç ilk defa sigortalı çalıştırmaya başladıkları tarihten itibaren bir aylık süre içinde, Sosyal Güvenlik Kurumuna elektronik ortamda iletmeleri gerekmektedir. İlk bir aylık süreden sonra işe alınacak sigortalıların işe giriş bildirimleri ise işçinin işe başlamasından en az bir gün öncesinde Sosyal Güvenlik Kurumuna elektronik ortamda gönderilmelidir.

Bu konuyu şöyle özetleyelim; ilk defa 17/03/2024 tarihinde sigortalı çalıştırmaya başlayacak olması nedeniyle işyeri bildirgesini Kuruma vererek işyeri dosyası tescil ettirmiş bir işveren tarafından, 17/03/2024 ile 16/04/2024 tarihleri arasında işe alınacak sigortalılara ilişkin işe giriş bildirgelerinin en geç 16/04/2024 tarihine kadar Sosyal Güvenlik Kurumuna elektronik ortamda gönderilmesi halinde işe giriş bildirgeleri süresi içinde gönderilmiş sayılacaktır. Yine aynı işyeri tarafından 19.04.2024 tarihinde işe başlatılacak işçinin, işe giriş bildirgesi ise en geç 18.04.2024 tarihinde kadar verilmesi gerekmektedir.

İşyeri tescilini yasal süresinde bildirmeyen işverenler, gerek yasal süresi dışında kendiliğinden başvuruda bulunması, gerekse yapılan denetimlerle tespit edilmesi halinde, idari para cezasına maruz kalacaklardır. Yine işe başlatılan işçi veya işçilerin işe giriş bildirgesinin yasal süresinde bildirilmemesi halinde de ayrıca idari para cezalarına maruz kalacaklardır. Ancak, işyeri bildirgesinin süresi dışında verilmiş olması veya işyerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından re’sen tescil edilmiş olması, ilk bir aylık süre içinde işe alınan sigortalıların işe giriş bildirgelerinin verilme süresini değiştirmeyecektir ve dolayısıyla işveren işyeri tescilinden idari para cezasına maruz kalsa bile işe giriş bildirgeleri açısından idari para cezasına tabii tutulamayacaktır.

Örnek olarak, Sosyal Güvenlik Kuruma tescil işlemini yaptırmayan bir işyerinde 15/11/2023 tarihinde yapılan denetim sonucunda (A) sigortalısının 10/11/2023 tarihinde, (B) sigortalısının ise 13/11/2023 tarihinde çalışmaya başladığının tespit edilmesi halinde, işyeri bildirgesinin ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan 10/11/2023 tarih itibariyle verilmemiş olması nedeniyle idari para cezasına maruz kalınacaktır. Buna karşın, ilk defa 10/11/2023 tarihinde sigortalı çalıştırmaya başladığı tespit edilen işveren tarafından 10/11/2023 tarihinde çalışmaya başlayan (A) sigortalısına ve 13/11/2023 tarihinde çalışmaya başlayan (B) sigortalısına ait işe giriş bildirgeleri 09/12/2023 tarihine kadar Sosyal Güvenlik Kurumuna verildiği takdirde yasal süresi içinde verilmiş sayılacak dolayısıyla işe giriş bildirgeleri açısından idari para cezasına maruz tutulamayacaktır.

Sonuç itibariyle, işçi çalıştırmaya başlayan işyerinin en geç ilk işçinin işe başladığı güne kadar Sosyal Güvenlik Kurumuna işyeri tescil başvurusunda bulunulmasının yasal zorunluluk olduğu bu hususa riayet edilmemesi halinde idari para cezasına maruz kalınacağı, ayrıca ilk defa sigortalı çalıştırmaya başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde işe alacakları sigortalılara ilişkin işe giriş bildirgelerinin en geç bir aylık süre içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna iletmeleri gerektiği, İlk bir aylık süreden sonra işe alınacak sigortalıların işe giriş bildirimleri ise işçinin işe başlamasından en az bir gün öncesinde Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderilmesi gerektiği ve bu hususlara riayet etmeyenlerin de idari para cezasına maruz kalacağı bilinmelidir.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem İşçi çalıştırmaya Başlama Ve İşyeri TesciliŞerafettin YILDIZ

Sosyal Güvenlik Denetmeni

Dijital Dönüşüm Yolculuğunuzu Yapay Zekâ ve Veri Analitiği ile Hızlandırın

Dijital Dönüşüm Yolculuğunuzu Yapay Zekâ Ve Veri Analitiği Ile Hızlandırın

Dijital Dönüşüm Yolculuğunuzu Yapay Zekâ Ve Veri Analitiği Ile HızlandırınYapay zekâ ve veri analitiği üretim sektöründe sadece süreçleri iyileştirmekle kalmıyor, kalite sorunlarının temel nedenlerinin belirlenmesinde, şirketlerin verimlilik hedeflerine ulaşmalarında da önemli rol oynuyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri EMEA Başkanı Hartmut Pütz, yeni dijital endüstri ortamında öne çıkabilmek ve pazarın sürekli değişen ihtiyaçlarına hızla uyum sağlayabilmek isteyen üreticilere yapay zekâ ve veri analitiğinden etkin biçimde yararlanmaları önerisinde bulunuyor.

Her alanda hayatımızı dönüştüren yapay zekâ üretim sektörünü de yeniden şekillendiriyor. Karmaşık durumları çözme, karar alma süreçlerini kolaylaştırma ve üretim süreçlerine dair eksiksiz bir genel bakış sunma gücüne sahip yapay zekâ destekli araçlar, hızlı veri artışıyla birlikte her geçen gün daha gerekli hale geliyor. Tahmin yöntemlerini daha güvenilir hale getirerek şirketlerin talepteki hızlı değişimlerle başa çıkmalarına yardımcı olan veri odaklı teknolojiler sayesinde üreticiler verimli, fazla özelleştirilmiş ve kişiselleştirilmiş üretim yapabiliyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri EMEA Başkanı Hartmut Pütz, yapay zekâ ve ‘daha akıllı’ operasyonların, daha verimli ve uygun maliyetli fabrika operasyonlarına olanak tanıdığını vurguluyor.

Bir fabrikadaki unsurları ‘akıllı’ hale getirmenin ve darboğaz uygulamalarına odaklanmanın üretkenliği ve verimliliği büyük ölçüde artırabildiğini kaydeden Pütz, yapay zekânın kestirimci bakımdaki önemli rolü ile üreticilerin operasyonel maliyetlerde de önemli tasarruf elde etmelerine yardımcı olduğunu anlatıyor. Örneğin yapay zekâ; maliyetli, beklenmedik ekipman arızalarını ve acil durum kapanmalarını önleyerek fabrikaların karşılaşılabilecekleri olası büyük riskleri bertaraf etmelerine yardımcı oluyor.

Fabrika otomasyonunun verinin gücüyle gelecekte daha da gelişeceğini kaydeden Pütz, dijitalleşen endüstriyel ortamda üreticilerin öne çıkabilmek ve pazarın sürekli değişen ihtiyaçlarına hızla uyum sağlayabilmek için veri kullanımını ve yönetimini optimize etmeleri ve yapay zekâyı benimsemeleri gerektiğini ifade ediyor. Üretim sektörünün geleceğini veriye dayalı operasyonlar şekillendirecek olsa da, çoğu veri hâlâ yeterince etkili bir şekilde kullanılmıyor. Hartmut Pütz, bu sorunu çözmek için de fabrikalara verilerin daha iyi kullanılması gerekliliğine dayanan ve üretimin iyileştirilmesi için Kaizen yöntemi gibi küçük adımları kullanan “Kaizen Düzeyinde Akıllı Üretim” (SMKL) modelini öneriyor.

Alım Talebi: Bozuk Para Sayma Makinesi

Alım Talebi Bozuk Para Sayma Makinesi

Bir firmamız için 15 adet bozuk para sayma makinesi alımı yapılacaktır. Tasnif özellikli, en az 5 farklı madeni para tipine uyumlu ve en az 5 adet bozuk para toplama gözü olması istenmektedir. Teslim yeri İstanbul Üsküdar olup, Ödeme şekli nakittir (peşin).

İlgili olan üretici ya da satıcıların, diğer teknik detaylar için aşağıdaki adımların ardından, iletişime geçmesi rica olunur.

Alım Talebi Bozuk Para Sayma Makinesi

Teklif Vermek İçin;

  1. SATINALMA DERGİSİ’ne abone ol.
  2. Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK işlemlerini tamamla.
  3. Ödeme sonrasında FİRMA BAŞVURU FORMU’nu doldur.

https://satinalmadergisi.com/satici/

TEKLİF VERME : İhtiyacın detaylarını öğrenmek ve teklif vermek için Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK (600 TL) SATIN ALMANIZ GEREKMEKTEDİR. Aboneliğiniz 1 yıl geçerli olup bir sene boyunca tüm alım taleplerine teklif verebileceksiniz.

Önleyici Hukuk, Davaların Önüne Geçiyor, Maliyetleri Azaltıyor

Satınalma Eğitimi Önleyici Hukuk, Davaların Önüne Geçiyor, Maliyetleri Azaltıyor

Satınalma Eğitimi Önleyici Hukuk, Davaların Önüne Geçiyor, Maliyetleri AzaltıyorAdliyelerin iş yükü bir yandan arabuluculuk mekanizmasıyla hafifletilmeye çalışılırken diğer yandan şirketler, duruşma salonlarından uzak kalmanın yolunu “önleyici hukuk”ta buluyor. Ticari faaliyetlerde riskleri önceden analiz etmeyi ve önlem almayı amaçlayan bu metot, olası uyuşmazlıkların önüne geçiyor, iş ilişkilerinin bozulmasını engelliyor ve maliyetleri azaltıyor. Avukat Seda Yılmaz, “Önleyici hukuk sayesinde, dava ve tazminat masraflarının önüne geçilirken, firmaların itibar ve güvenilirlikleri de artıyor.” dedi.

Hastalıkları önlemeyi ve genel sağlığı iyileştirmeyi amaçlayan “önleyici tıp” gibi, riskleri önceden analiz edip gerekli önlemlerin alınmasını sağlayan “önleyici hukuk” yaklaşımı da gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Arabuluculuk mekanizmasının başarısı da önleyici hukukun yaygınlaşmasını destekleyen bir başka faktör. Adalet Bakanlığı verilerine göre arabuluculukta müzakeresi tamamlanan 4 milyona yakın dosyanın yüzde 69’u anlaşma ile çözüme kavuşturuldu.

Önleyici hukuk sayesinde şirketler ve iş insanları, olası hukuki sorunlara karşı korunarak ticari faaliyetlerini daha güvenli ve verimli bir şekilde yürütebiliyor. Ticari faaliyetlerinin her aşamasında proaktif bir şekilde hukuki danışmanlık hizmeti alabiliyor.

Önleyici hukuk hakkında bilgi veren Avukat Seda Yılmaz, “Ticari anlaşmalar, iş sözleşmeleri, insan kaynakları yönetimi gibi hemen her alanda risklerin en baştan hesap edilmesi gerekiyor. Özellikle şirketlerin, yeni faaliyet göstermeye başladığı sektörlerde yasal düzenlemelere uyumu da oldukça önemli. Önleyici hukuk sayesinde, dava ve tazminat masraflarının önüne geçilirken, sorunsuz hukuki destekle çalışan firmaların itibar ve güvenilirlikleri de artıyor.“ dedi.

Sorunlar çıkmadan önleniyor, sözleşmeler titizlikle yazılıyor

Geleneksel hukuki danışmanlık modelinde ticari bir sorunla karşılaştıktan sonra avukatların devreye girip dava süreçleri ile ilgilendiğini hatırlatan Yılmaz, “Önleyici hukukta ise öncelik risk analizi ve yönetiminde bulunuyor. Şirketin faaliyet alanıyla ilgili olası riskler analiz edilip bu riskleri minimize edecek önlemler sözleşmelere ekleniyor. Şirketin faaliyetlerinin, ilgili mevzuata uyumunun sağlanması için danışmanlık hizmeti de veriliyor. Özellikle yurt dışı mevzuata uyum, uluslararası faaliyet gösteren firmalarımız açısından çok önemli.”  diye konuştu.

Maliyetleri azaltıyor, verimliliği artırıyor

Yılmaz, önleyici hukukun, fikri mülkiyet hakları, veri koruma ve yurt dışı yatırımlar gibi konuları da kapsadığını belirterek, şunları kaydetti:

“Lojistik, antrepo, pvc üretim, tekstil, otomotiv yan ürünleri, inşaat, mobilya, elektronik, elektrik taahhüt, giyim, eksantrik mil, metal sanayi, optik, savunma teknolojileri, enerji, mimarlık gibi birçok sektörden firma artık önleyici hukuk danışmanlığı hizmeti alıyor. 

Önleyici hukuk mekanizmasında sözleşmeler imzalanırken ve devamında, süreç ‘karşı tarafın’ avukatlarıyla yürütüldüğü için olası uyuşmazlık konuları büyümeden hatta daha ortaya çıkmadan çözülüyor. Önleyici hukuk hizmeti alan markalar böylece zaman ve maliyet avantajı kazanıyor. Stres ve riskleri azalan firmalar, iş ilişkileri bozulmadan güven duygusu içinde hareket ettiklerinden verimliliklerini de artırıyor.”

Satınalma Operasyonları Dijitalleşiyor !

 

 

 

 

 


 

 

 

This will close in 20 seconds