Satınalma Liderlerinin Öncelikleri – Mart 2020

Forrester tarafından ivalua işbirliği ile gerçekleştirilen satınalmada öncelikler araştırması şirketlerin kritik önemde ve öncelikli olarak gerçekleştirmeyi istedikleri faaliyetleri ortaya koyuyor. Finans, satınalma ve tedarik zinciri alanında karar verici 409 yöneticinin katıldığı araştırmada satınalma öncelikleri aşağıdaki gibi:

Sizin öncelikleriniz neler? Yorum kısmında paylaşabilirsiniz.

Satınalma-Tedarik Performans Ölçümü (Video) ve Koronavirüs Etkileri

Koronavirüs insan sağlığını etkilediği kadar piyasaları, kurumları ve iş yapış şekillerini de etkilemeye ve dönüştürmeye devam ediyor. Satınalma ve tedarik zinciri yöneticileri olarak sizlere hem koronavirüsün şirketlerdeki etkilerinin değerlendirildiği hem de satınalma-tedarik performans ölçümü konusunda çok değerli bilgilerin verildiği bir webinar video kaydı paylaşmak istiyoruz.

Video Kaydı ve Sunum için Tıklayınız.
*Sunum dosyası video açıklamasında yer almaktadır.

Yönetici Yerleştirme Programı’na Katıldınız mı?
Buyer Network ve Benson & Partners işbirliği ile düzenlenen yönetici yerleştirme programına dahil olmak için profil bilgilerinizi güncelleyip özgeçmişinizi yüklemeniz yeterlidir. Tüm yönetici ve yönetici adaylarına sektörde iş değiştirme, iş arayışlarına profesyonel destek hizmeti verdiğimiz bu hizmetten tüm üyelerimiz ücretsiz faydalanabilmektedir.

Yönetici Yerleştirme Programına Katılmak ve Özgeçmiş Oluşturmak için Tıklayınız.
Herhangi bir konuda bilgi ve destek almak için: support@buyernetwork.net adresini kullanabilirsiniz.

ESET’ten Tüm Türkiye’ye 3 Aylık Ücretsiz Güvenlik Yazılımı

Siber güvenlik markası ESET, koronavirüs nedeniyle eve kapanan Türkiye’nin, dijital olarak da güvende kalması için internet güvenliği yazılımını 3 ay boyunca ücretsiz kullanıma açtı.

Türkiye’de toplumun eve kapanması, evdeki internet kullanımını büyük ölçüde arttırdı. Aynı şekilde siber suçluların bu yoğun kullanımı kendi faydalarına dönüştürme ve koronavirüs endişesinden yararlanma çabası da arttı. Çeşitli oltalama (Phishing) ve zararlı yazılım bulaştırma yöntemleriyle kişilerin bilgisayar, tablet ve telefonlardaki hassas verilere ulaşmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin en çok tercih edilen siber güvenlik markası ESET, bu sıkıntılı dönemde internet kullanıcılarının korunmasında öncü ve yardımcı olmaya odaklandı.

 

Tüm Türkiye için siber güvenlik

ESET Türkiye, koronavirüs günlerindeki zor zamanları birlikte güvenle atlatabilmek için Türkiye’deki tüm kullanıcılara üç ay boyunca internet güvenliği yazılımını ücretsiz olarak kullanıma sundu.

ESET’in en kapsamlı yazılımlarından biri olan ESET Internet Security, ESET’in özel hazırladığı web sayfasından indirilebilir durumda. Üç ay ücretsiz kullanım, 30 Nisan 2020 tarihine kadar indirilen ESET Internet Security lisansları için geçerli.

Bilgisayar korsanlarını evinize sokmayın

ESET Türkiye CEO’su Alain Soria, “Türkiye’nin en büyük siber güvenlik kuruluşu olarak sorumluklarımızın farkındayız ve tüm internet kullanıcılarının yanındayız. İnisyatif kullanarak internet güvenliği yazılımımızı, huzurlu ve güvenli internet deneyimi için tüm Türkiye’nin kullanımına açtık. Hepimiz evde dijital cihazlarımızla çalışıyor veya zaman geçiriyorken, isteyeceğimiz en son şey, bilgisayarlarımıza ve diğer cihazlarımıza zararlı yazılım bulaşmasıdır. Korsanları evinize sokmamak elinizde” diye konuştu.

Tüm ev kullanıcılarına açık

Öğrenci, öğretmen, doktor, sağlık personeli, emekli, avukat, serbest meslek sahibi, kim olursa olsun; çalışırken, öğrenirken, öğretirken ister Windows ister Mac OS, Linux veya Android, hangi işletim sistemi olursa olsun, ESET Internet Security, herkesin bilgisayar, tablet veya telefonunda kullanılabilir.

Dijital virüslere kapınızı kapatın

Dijital dünyada kişisel ve finansal bilgilerimizi, fotoğraflarımızı, özel hayatımızı hedef alan 1 milyarı aşkın zararlı yazılım dolaşıyor. ESET Internet Security, Bankacılık ve Ödeme Koruması, UEFI Tarayıcı, Web Kamerası Koruması, Ağ Saldırısı Koruması, İstismar Önleyici, Davranışsal İnceleme gibi onlarca katman ve Augur makine öğrenim teknolojisiyle; ev ve küçük ofis kullanıcılarının dijital cihazlarını bilinen ve hatta henüz bilinmeyen tüm siber saldırı türlerine karşı koruma altına alıyor.

Bu linkten indirebilirsiniz

Aşağıdaki linkten ESET Internet Security yazılımını indirerek, kendinizi ve sevdiklerinizi üç ay boyunca dijital dünyanın tehlikelerine karşı hiçbir ücret ödemeden koruyabilirsiniz:

https://www.eset.com/tr/covid19/

Koronavirüs’e Karşı Olmazsa Olmaz: Dayanışma ve Ambalaj

Oluklu Mukavva Sanayicileri Derneği (OMÜD) Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Sükan, “Ülkemizi etkisi altına alan küresel koronavirüs (COVID-19) salgını nedeniyle ulusal olarak dayanışma ihtiyacımızın olduğu günlerden geçiyoruz. Bu süreçte, sektörümüzün üretimi olan oluklu mukavva (Kutu, koli), toplum açısından vazgeçilmez olan endüstri, gıda, temizlik, hijyen ürünleri ve tıbbi malzemeler gibi acil öncelikli ihtiyaçların ambalajlanmasında, taşınmasında ve depolanmasında kullanılmaktadır. Bu sürecin aksamaması için sektör olarak var gücümüzle çalışıyoruz” dedi.

 

OMÜD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Sükan, “İçinde bulunduğumuz COVID-19 salgını küresel çapta bir sorun haline geldi. Bu süreci, vatandaşlar olarak hassas davranıp üzerimize düşeni yaparak ve devletimizin getirmiş olduğu ekonomik paketler ve almış olduğu önlemler ile atlatacağız. Gelinen noktada, virüsle mücadele ederken diğer taraftan da toplum düzeninin devamlılığının sağlanması çok önemli. Biz sektör olarak, toplumun acil öncelikli ihtiyaçlarının kesintisiz ve sorunsuz bir şekilde karşılanmasını, içinde bulunduğumuz krize karşı yürütülen milli mücadelemizin bir parçası olarak görüyoruz. Bu kritik süreçte gıda, ilaç, temizlik ve tıbbi malzeme gibi önemli ihtiyaçların kesintisiz olarak karşılanmaya devam edilmesi gerekiyor. Bizler oluklu mukavva sektörü olarak, bu ürünlerin ambalajlanması, paketlenmesi ve depolanması süreçlerinde faaliyet gösterdiğimiz için fabrikalarımızı açık tutarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Acil ihtiyaçların kesintiye uğramaması için çalışıyoruz. Üretim faaliyetlerimizi yürütürken de çalışanlarımızın güvenliğini ve hijyenini en önemli önceliklerimiz arasında tutuyor, tesislerimizde virüsle mücadele için dezenfeksiyon yapıyor, çalışanlarımıza eğitimler veriyor ve sağlık durumlarını düzenli olarak kontrol ediyoruz. İlaveten, Sağlık Bakanlığımızın genelgesi doğrultusunda kronik rahatsızlıkları olan çalışanlarımıza da izin verip, üretim kapasitemizi revize ediyoruz” dedi.

En hijyenik ve çevreci ambalaj malzemesi: Oluklu Mukavva

Hijyenin daha fazla önem kazandığı günümüzde ambalaj malzemesi tercihlerine dikkat çeken Sükan, “Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınından korunmak için ambalaj ürünlerinde açık ara en hijyenik ve çevreci malzemenin oluklu mukavva olduğunu belirti. Yenilenebilir kaynaklardan üretilen ve geri dönüşebilir nitelikteki oluklu mukavva Türkiye’deki her üç üründen birini taşıyor. Hatta bu oran ilaç, gıda, hijyenik ürünlerde daha da yüksek. Ayrıca, hem tek kullanımlık olduğu için hem de hammaddesi kağıt olduğu için güvenli ve hijyenik bir ambalajlama sistemi sunuyor. Çünkü bir kez kağıt üretimi sırasında, iki kez de oluklu mukavva üretimi sırasında olmak üzere, en az üç kez 200°C sıcaklığa maruz kalıyor. Kullanımdan sonra ise ambalaj geri dönüşüm aşamasında yine 200 °C’nin üzerinde sıcaklığa tabi tutuluyor. Maruz kaldığı yüksek sıcaklık ve buhar uygulamaları sonucunda ise mikroorganizmaların hayatta kalmalarına imkan kalmıyor. Yaşamış olduğumuz bu süreç oluklu mukavvanın hijyenik yapısının önemini bir kez daha ortaya koymuştur” dedi.

Bitdefender Total Securıty Koronavirüs Nedeniyle 3 Ay Boyunca Ücretsiz!

Dünya’da 500 milyondan fazla kullanıcıyı koruyan Bitdefender Antivirüs, Koronavirüs tedbirleri nedeniyle zamanlarının büyük bir çoğunluğunu evde geçirmek durumunda kalan kullanıcıların internette daha güvenli olmalarını sağlayacak yeni bir kampanya başlattı. Kampanya kapsamında kullanıcılar 3 ay boyunca Bitdefender Total Security 2020 ürününü ücretsiz kullanabilecek.

Dünyada 500 milyondan fazla kullanıcıyı koruyan Bitdefender Antivirüs, Koronavirüs salgını nedeniyle evden çalışma sistemine geçen çalışanların, uzaktan eğitime başlayan öğrencilerin ve evden çıkmama kararı alan kullanıcıların internette daha güvenli zaman geçirmeleri için güvenlik yazılımlarını 3 ay boyunca ücretsiz sunacak. Bitdefender Türkiye Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, Koronavirüs nedeniyle sosyal teması azaltmak için evden çıkmayan kullanıcıların, internette kişisel cihazlarıyla daha fazla zaman geçirdiklerini ve dolayısıyla tehditlere daha açık olduklarını belirterek bu kararı aldıklarını söyledi.

Evden Çalışanlara ve Uzaktan Eğitim Alan Öğrencilere Ücretsiz Antivirüs Desteği!

“Dünyada ve ülkemizde etkisini gösteren Koronavirüs salgınına karşı sosyal teması azaltmak adına zamanının önemli bir bölümünü evde geçiren kullanıcılarımızın internette güvende kalmaları amacıyla yeni bir kampanya başlatıyoruz.” ifadelerinde bulunan Bitdefender Türkiye Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, evden çalışma ve uzaktan eğitim gibi tedbirlerin alındığı bu dönemde, Bitdefender Total Security 2020 ürününü 3 ay boyunca ücretsiz indirme imkanı sunduklarını belirtti. Akkoyunlu, “Bu kapsamda dünyada 500 milyondan faza kullanıcıyı koruyan ve güvenlik teknolojilerinin %37’sinde imzası bulunan Bitdefender Antivirüs’ü tüm müşterilerimize sunarak evdeki cihazlarını ve ev internetini daha güvenli hala getirmelerine yardımcı olmayı amaçlıyoruz.” açıklamasında bulundu.

Bitdefender Total Security 2020 içerisinde yer alan ebeveyn kontrolü ile anne babalar, uzaktan eğitim sürecinde internet kullanımı artan çocuklarını dijital tehlikelere karşı koruyabilirken, evden çalışanlar ise Wi-Fi koruması sayesinde şirket verilerini riske atmadan işlerini güvenle sürdürebilecek.

#EvdeGüvendeKal Diye Yılın Güvenlik Ürünü 3 Ay Ücretsiz

Cihazlarını siber tehditlere karşı güvenli hale getirmek isteyen kullanıcılar, https://bitdefender.com.tr/guvendekal/ linkine tıklayıp formu doldurduktan sonra Bitdefender Total Security 2020 ürününü indirerek 3 ay boyunca ücretsiz kullanabilirler. Koronavirüs salgını nedeniyle ücretsiz sunulan Bitdefender Total Security ürünü, bağımsız antivirüs test kuruluşu AV-Comparatives’in en büyük ödülü olan “Yılın Ürünü” ödülünü kazanmış ve Bitdefender, son 10 yılda ‘Yılın Ürünü’ ödülünü en çok hak kazanan güvenlik yazılımı şirketi olmuştu.

Leon Fast Food Zinciri, Koronavirüs Salgını Nedeniyle, Restoranlarını Mağazalara Dönüştürüyor

İngiltere’de faaliyet gösteren fast food zincirlerinden Leon, koronavirüsten finansal olarak etkilenmemek için 65 şubesini restorandan mağazaya dönüştürme kararı aldı.

Yediğimiz yemeklerin yaklaşık yarısının işteyken veya okuldayken yediğimizi belirten, Fast food zinciri Leon’un kurucusu ve genel müdürü John Vincent’a göre, restoranların kapatılması süpermarketlerin% 50 kapasiteden % 130’a kapasiteye çıkmak zorunda kaldıklarını belirtti.

İngiltere’deki sokağa çıkma yasağı ile birlikte, Çarşamba gününden itibaren internetten sipariş ve mağazadan teslim alma yöntemiyle yemek satışına geçeceklerini belirtiyor.

Şu anda mağazadaki kutularda servis edilen yemekler, soğutulmuş ve evde ısıtılabilen, saklanabilen veya dondurulabilen hazır yemek tipi plastik torbalara yerleştirilebilir olarak sunulacak.

Kurucu John Vincent, bu hamle ile sadece Leon’un kendisini kurtarmakla kalmayıp, aynı zamanda finansal olarak sıkıntılı günler geçiren gıda üreticilerine ve tedarikçilerine önemli bir yaşam çizgisi vermesini umduğunu belirtiyor.

Vincent: “İngiltere’de gıda tedariğinde iki ana motor var. Birincisi süpermarketler, ikincisi ise restoran ticareti. İkisi birbirinden oldukça bağımsız.”

Vincent, tedarikçilerinin çoğunun operasyonlarını küçültmeye ve işçileri eve göndermeye hazırlandığını ve bu da İngiltere’deki Leon için üretilen toplam gıda miktarını azaltacağını belirterek, planın kalbinde ticari çıkarların olduğunu itiraf etti, ve sözlerini uçaklardaki acil durum örneğini vererek yaptıkları bu hamleyi “acil durumdaki diğerlerine yardım etmeden önce kendi maskeni takmaya” benzeterek sürdürdü.

Vincent sözlerine şöyle devam etti: “Sektördeki birçok insan pes ediyor ve dükkanını kapatıyor. Ancak bu şekilde mağazalarımızın % 60’ını açık tutabileceğimizi ve gıda üretimini devam ettirebileceğimizi düşünüyoruz.” Vincent restoran ve bar sektöründe 1 milyon işin yok olduğunu, 1 milyon işin güvende olduğunu belirterek ortadaki 1 milyonu kurtarmaya çalışmalıyız diyerek sözlerini sonlandırdı.

Kaynak: BBC

Koronavirüs Sonrası Ekonomi Senaryosu!

Toplum sağlığıyla birlikte ekonomiyi de etkileyen Koronavirüs salgını, etkisini yitirdiğinde dünyayı yeniden şekillendirecek. Bugünlerde karantina ve salgın konuşulsa da perakende dünyasında yeni bir çağ başlayacak. Yeni nesil araştırma ve perakende teknolojileri şirketi REM People’a göre Koronavirüs sonrası gelecekte üretim, istihdam, ithalat ve perakende satış stratejileri ve uygulamaları mecburen değişecek…

Dünyayı saran Covid-19 (Koronavirüs) salgını bu yıl gerçekleşecek hemen her şeyi yeniden şekillendirdi. Karantina kararları, Çin’in kapılarını kapatması, küresel taşımacılığın durması ve sosyal mesafe ekonomiyi de dönüştürüyor. Yeni nesil araştırma ve perakende teknolojileri şirketi REM People’a göre bu salgınla birlikte Türkiye ve dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Uluslararası markalara 43 ülkede perakende analitiği hizmeti veren REM People’ın CEO’su Bülent PEKER, Koronavirüs sonrası senaryoda üretim, istihdam, ithalat ve perakendede yaşanması muhtemel gelişmeleri şöyle anlattı:

Çin’in düşüşü mü?:

Çin geçtiğimiz 20 yılda dünyada hemen her şeyin lider tedarikçisi oldu. Ancak Koronavirüs sonrası birçok üretici karantina nedeniyle kapandı. Dünyanın büyüme motoru iki aylık bir uykuya daldı. Bu durum birçok kuruma Çin pazarının ne kadar öngörülemez olabileceğini gösterdi. Koronavirüs sonrası üretimle ilgili birçok alanda Çin pazarı liderliğini korusa bile bazı yerel alternatiflerine (rakiplerine) karşı güç kaybedeceğine kesin gözle bakılıyor.

Stok politikası değişecek:

Modern şirketlerin övündüğü en önemli eğilim ‘tam zamanında’ ürün politikasıydı. Yani ihtiyaçları karşılamak için mümkün olan en düşük stoğu muhafaza etmekti. Ancak karantina gibi tedarik zincirindeki olası sorunlar bu sistemi çökertiyor. Artık kurumlar, belirsizliklere karşı envanterlerini yeniden ayarlayacak ve daha fazla stok tutma eğiliminde olacaklar.

Yerel ürünler artacak:

Uluslararası nakliye ve seyahat kısıtlamaları insanlar gibi ürünlerin de bir noktadan diğerine ulaşmasını engelliyor. Bu durum bağlantılı küresel bir ekonomide büyük sıkıntılar yaratabiliyor. Koronavirüs sonrasında ürünlerin satılacağı ülke içinde üretilmesine dikkat edilmesi bekleniyor.

Toplantılar dijitalleşecek:

Dünyada hemen hemen her yerde büyük toplantıların yılın ikinci yarısına kadar erteleneceği bir gerçek. Ancak şirketlerin satış ziyaretleri, küçük toplantılar, seminerler ve sunumlar dijital iletişim kanallarına kaymaya devam edecek. Koronavirüs salgını bitse bile uzaktan çalışma (remote work) ve dijital platformlarda gerçekleşen toplantılar artık hayatın daha büyük bir parçası haline gelecek.

Evden çalışma dönemi:

Evden (uzaktan) çalışma sisteminin verimliliği üzerindeki tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Bu dönem evden çalışmanın gerçekten mümkün olup olmadığını ya da verimliliğini tüm şirketlere göstermek üzere. Salgın sonrası dönemde birçok şirket ofis alanlarına yapılan yatırımların ne kadar anlamlı olduğunu sorgulamaya devam edecek. Özellikle evden/uzaktan çalışma konusunda yepyeni bir dönemin başlangıcında olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Değişime açık olmak:

Koronavirüs pandemisi son 100 yılın en önemli olayları arasında yerini aldı bile. Bundan sonraki süreçte başta devletler olmak üzere, birçok kamu ve özel kurumun benzer olaylara karşı acil eylem ve alternatif kaynak yönetim planının olması gerekecek.

PLAT Derneği: “Paniğe Gerek Yok, İhtiyacımız Kadar Ürün Alalım”

Koronavirüs salgını ile birlikte temizlik ürünlerinden gıdaya pek çok ürüne talep arttı. Uzmanlar virüse karşı alınabilecek önlemler arasında ellerin su ve sabunla sık sık yıkanmasını tavsiye diyor. Su ve sabun olmayan durumlarda dezenfektan etkisi olan kolonya ve el temizleme jelleri ile hijyen sağlanabileceğine dikkat çekiliyor. Evlerimiz ve toplu yaşam alanlarının temizliğinde ise en etkili çözüm olarak çamaşır suyu öne çıkıyor. PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı M. İmer Özer, bir açıklama yaparak gıda, kişisel hijyen ve temizlik ürünlerine talebin artışa geçtiğini ancak panik yapacak bir durum olmadığını belirtti. Özer, üretimin kesintisiz devam ettiğine ve herkesin ihtiyacı kadar ürün almasının önemine dikkat çekti.

Market raflarında gıdadan kişisel bakım ve temizlik ürünlerine kadar pek çok ürün kategorisinde özel markalı (Private Label) üretim yapan şirketlerin üye olduğu PLAT Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği, yaptığı açıklamada ürün tedarikinde bir sorun yaşanmadığını ve stokların yeterli olduğunu söyledi. Market raflarını boş bırakmamak için firmaların kesintisiz üretime devam ettiklerinin altı çizilen açıklamada panik yapacak bir durum olmadığı belirtilerek tüketicilerden ihtiyaçları kadar ürün satın almaları istendi.

PLAT Derneği Yönetim Kurulu Başkanı M. İmer Özer, “Un, makarna, bakliyat gibi gıda ürünlerinin yanı sıra sabun, kolonya, el temizleme jelleri, çamaşır suyu gibi hijyen sağlayan temizlik ürünlerine olan talep çok arttı. Koronavirüs riskine karşı önlem olarak bu temizlik ürünlerine normalin 10 katı talebin geldiği olağanüstü günler yaşıyoruz. Artan talep karşısında firmalarımız market raflarını boş bırakmamak için kesintisiz üretime devam ediyor. Panik yapacak bir durum olmadığının altını çizmek istiyor ve halkımızdan bu süreçte ihtiyaçları kadar ürün satın almalarını istiyoruz.” dedi.

Özer, “Uzmanların da tavsiye ettiği gibi koronavirüse karşı ellerimizin temizliğine çok dikkat etmemiz gerekiyor. Elleri su ve sabunla sık sık yıkayalım. Dışarıdaysak, su ve sabunla ellerimizi yıkama imkanımız yoksa kolonya ve antibakteriyel el temizleme jellerini tercih etmeliyiz. El temizleme jelleri sıvı sabunun jelleştirilmiş halidir ve jel etkisini carbopol adlı kimyasal sağlar. Etil alkol ve carbopol ithal ürünler. Şu an herkesin talep ettiği bu hammaddelere ulaşmak güçleşti ancak kısa süre içerisinde rayına oturacağını düşünüyoruz. Devletimiz, el temizleme jeli, kolonya gibi ürünlerin içerisinde bulunan ve dezenfektan etkiyi sağlayan etil alkolün ithalatında yaşanan sıkıntıyı çözmeye çalışıyor ve sorunun kısa sürede çözülmesini umut ediyoruz. Bazı ürünlerin ihracatına gelen kısıtlamalar ve alınan diğer tedbirler sayesinde yurtiçinde stok problemi yaşanmadan sürecin atlatılacağını öngörüyoruz. Kolonya ve el temizleme jeli gibi talebin çok arttığı çamaşırı suyunda ise hammadde konusunda ithalata bağımlılığımız olmadığı için kapasite ve tedarik konusunda herhangi bir sorun yaşanmıyor, üretim aralıksız sürüyor. Dolayısıyla öncelikle sakin olalım ve ihtiyacımız kadar ürün alalım. Ürünlerin devamı geliyor” şeklinde konuştu.

Market çalışanları ve bu süreçte üretimlerini kesintisiz sürdürmek için gece gündüz demeden çalışan firmaların çalışanlarını da alkışlamak gerektiğini belirten PLAT Derneği Yönetim Kurulu Başkanı M. İmer Özer, açıklamalarına şu sözler ile son verdi: “Sağlık çalışanlarımız yaşadığımız bu zor günlerde canla başla görev yapıyor. Hepsine teşekkürlerimizi sunuyor, alkışlıyor ve yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyoruz. Sağlık çalışanlarımız gibi bu süreçte fedakarca görev yapan market çalışanları ile halkımızın ihtiyaç duyduğu ürünleri üretmek için gece gündüz mesai yapan firmalarımızı ve çalışanlarını da alkışlamak gerektiğini düşünüyorum. Koronavirüs ile savaşta birlikte mücadele ederek başarılı olacağız.”

Perakende COVID-19 Sınavında

Perakende COVID-19 sınavında

Dünyayı sarsan COVID-19 salgını birçok sektörü derinden yaralarken perakende sektörünü ise dönüştürüyor. KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Emrah Akın, “Çok geniş bir coğrafyaya yayılmasına rağmen virüsün kontrol altına alınmasıyla birlikte tüketimin hızla iyileşeceği öngörülüyor. Sanal mağaza ziyaretlerinin arttığı, online alışverişin yükseldiği bu dönem perakende sektöründe kilometre taşı olacak, bundan sonra çok şey değişecek” dedi.

Perakende COVID-19 sınavında

KPMG Türkiye Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Emrah Akın, Koronavirüs salgınının perakende sektörüne etkisini değerlendirdi. Salgının tüketici davranışlarını önemli ölçüde değiştirdiğini belirten Akın, virüsün sektörü yeniden şekillendirdiğini vurguladı. Fiziksel mağazaların alınan tedbirler ve müşteri tercihleri nedeniyle salgından olumsuz etkilendiğini ifade eden Emrah Akın, diğer tarafta online perakendecilerin satış hacmini artırarak sürekli müşteri kazandığını kaydetti. Son dönemde online alışverişlerde yüzde 70’e varan artışların yaşandığı belirtiliyor. Tüketicilerin alışverişlerinin daha çok hijyen ürünleri, temizlik malzemeleri, kuru gıda ve kişisel bakım ürünlerine yoğunlaştığı gözleniyor. Akın, “Satış hacmini artıran online perakendeciler teslimat kapasitelerini yükseltmeye ya da bazı ülkelerdeki sokağa çıkma yasaklarını aşmaya çalışıyor. Drone’larla teslimat haberlerine daha sık rastlanıyor” dedi.

COVID-19 salgınının perakendede bir kilometre taşı olacağına dikkat çeken Emrah Akın, şöyle konuştu:

“Çin’de 2002’de ortaya çıkan SARS salgınının zirveye ulaştığı dönemde tüketici ürünlerinin toplam perakende içinde büyümesi yüzde 4,3’e kadar düşmüştü. Koronavirüs’ün, SARS’tan çok daha geniş bir coğrafyaya yayılmasına rağmen beklentiler, salgının kontrol altına alınması halinde tüketimin hızla iyileşeceği yönünde. Şirketlerin maliyetlerini kontrol altında tutması kısa vadeli bir çözüm olarak ilk sırada. Burada dikkat edilmesi gereken, tedarik zinciri operasyonlarının iyileşmeye hazır hale getirilmesi. Talep tarafından baktığımızda, salgın ilk çeyrekte perakende sektörünü ve tüketici güvenini etkiledi ve bu durumun ikinci çeyreğin başında da devam edebileceği öngörülüyor. Ancak, özellikle yılın ikinci yarısında salgının yayılması yavaşladıktan sonra talepte yaşanan azalmayı telafi edecek nitelikle bir büyüme beklendiğini belirtmek gerek. Tedarik tarafında ise Çin’de Şubat ayında faaliyetlerin durduğu göz önünde bulundurulduğunda, ülkedeki küçük ve orta ölçekli işletmeler yetersiz nakit akışı nedeniyle faaliyetlerini durdurabilir. Böyle bir gelişme iyileşme yoluna giren ekonomiyi ikinci veya üçüncü çeyrekte zorlayabilir. Bu nedenle, perakende girişimlerinin krizi yönetebilmek için proaktif bir yaklaşımla yılın ikinci yarısına yönelik üretim planlaması yapması faydalı olacaktır. Uzun vadede ise, perakende şirketlerinin risk önleme sistemleri kurması gerekir.”

Perakendeciler için teknolojik dönüşümün bu dönemde her zamankinden daha önemli olduğunu vurgulayan Akın, “Şimdi herkes görüyor ki çok kanallı pazarlama ve dijital perakendecilik alanlarına yatırım yaparak iş modellerini yenileyen öne geçiyor. Ancak birçok şirket, bir uygulama aracılığıyla sipariş verilen online üyelik programlarından verimli şekilde yararlanamıyor. Birikmiş stok sorunu ortaya çıktığında, işletmeler veri yetersizliği nedeniyle tedarik seviyelerini planlamakta zorlanıyor. Şirketler bu gibi kriz dönemlerinde teknoloji ve yetenek konusundaki eksikliklerini daha kolay tespit ediyor. Bu bir fırsat olabilir, işletmeler teknolojiye dayanan yenilikçi iş modelleri sayesinde daha çok müşteriye erişerek geleceklerini güvence altına alabilirler. Ayrıca, otomasyon veya yapay zekaya yatırım yaparak maliyetlerini azaltabilirler” diye konuştu.

Küresel Ekonomide Kartlar Yeniden Karılıyor

Asya’dan Avrupa’ya 6 kıtanın tamamına yayılan koronavirüs küresel bir salgın aynı zamanda küresel bir ekonomik etki haline geldi.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, tedarik zincirlerinde yaşanan problemlerin arz şokuna neden olabileceğini söyledi ve şöyle devam etti:

“Koronavirüs salgınının dünya ekonomisinde durgunluğa neden olacağı ve yeni bir küresel krizi tetikleyeceği endişeleri hat safhada. Piyasalarda tedirginlik hakim. Petrol fiyatlarında yaşanan tarihi düşüşün ekonomik etkisi salgından daha uzun sürebilir. Koranavirüs pandemisinin ardından küresel sistemin yeniden şekilleneceği, kartların baştan karılacağı ve dengelerin değişeceği bir döneme girdik. Uluslararası kuruluşların küresel ekonomik büyümeye yönelik projeksiyonlarında revizyonlarını görüyoruz. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın raporuna göre koronavirüs endişesi doğrudan yatırımları yüzde 15 düşürecek.”

“Çalışanlara sahip çıkalım”

Jak Eskinazi, “Tedbirlerimizi almamız lazım. Şu anki boşlukta evde otururken krizin bize etkilerini, bundan sonra neler yapmamız gerektiğini mutlaka kafamızdan geçirmemiz lazım. Sorumlu olduğumuz çalışanlarımız var. Onları kaybetmemek için elimizden geleni yapmalıyız. Farkındalık çerçevesiyle süreci tamamlamamız gerekiyor. Çalışanlarımızın fikirlerini bizle paylaşması en önemli noktalardan biri. Sorumlu kişiler olarak süreci üstlenip, çare bulmamız lazım.” dedi.

EİB ihracatçıya köprü olacak

Koronavirüs salgınının dünya ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerine karşı dayanışmanın öneminden bahseden Jak Eskinazi şunları söyledi:

“Bu sıkıntılı süreçte sektörlerin ve ihracatçıların sürekli bilgilendirilmesi gerekli. Ege İhracatçı Birlikleri olarak korona@eib.org.tr ismiyle ihracatçıların dış ticarette koronavirüs salgını nedeniyle yaşadıkları sıkıntılarını aktaracakları bir mail adresi oluşturduk. Sürecin takipçisi olup, ihracatçılarımızın sorunlarını resmi kurumlara aktaracağız ve onlara bilgi vereceğiz. Bu süreçte ihracatçıya nasıl deva oluruz ona bakmamız lazım, ihracatçılarımıza çözüme giden yolda aracı olacağız. Aynı zamanda web sitemizde online yardım hattımız var. Buradaki online destekten de tüm birimlerle iletişime geçebilirler.”