Jender (Jeneratör Sanayicileri ve Güç Sistemleri Derneği) İlk Genel Kurulunu Gerçekleştirdi

Maliyet Ve Gider Analizi Eğitimi Haber Jender (jeneratör Sanayicileri Ve Güç Sistemleri Derneği) İlk Genel Kurulunu Gerçekleştirdi

Jender (Jeneratör Sanayicileri ve Güç Sistemleri Derneği) İlk Genel Kurulunu Gerçekleştirdi

Maliyet Ve Gider Analizi Eğitimi Haber Jender (jeneratör Sanayicileri Ve Güç Sistemleri Derneği) İlk Genel Kurulunu Gerçekleştirdi12 Temmuz’da gerçekleştirilen ilk genel kurul toplantısıyla kurulan Jender (Jeneratör Sanayicileri ve Güç Sistemleri Derneği), Türkiye jeneratör imalat sanayisinin gücünü ve potansiyelini tüm dünyaya duyurmayı hedefliyor. Sektörün lider firmalarının çalışmalarıyla kurulan Jender, “Kesintisiz Enerji ve Gücün Kaynağı” olarak, 1.5 milyar dolarlık ciroya sahip ve 180’e yakın ülkeye ihracat yapan Türkiye jeneratör ve güç sistemleri imalat sektörünü temsil etmektedir.

Sektörün Gücü ve Hedefleri

Türkiye jeneratör imalat sanayisi, dünya dizel jeneratör sektörünün %6’sını gerçekleştirmekte olup, 75-375 kVA güç aralığında dünya genelinde ikinci sırada yer almaktadır. Dünyanın en büyük jeneratör üreticileri arasında bulunan Jender üyesi Türk jeneratör üreticileri, dünya genelinde rekabetçi bir konuma sahiptir. Türkiye’de 20’den fazla ana üretici, 10.000 kişiye direkt, 40.000 kişiye ise dolaylı olarak istihdam sağlamaktadır. Toplamda 1.000’den fazla üretici ve tedarikçi ile sektör, 100.000’den fazla kişiye iş imkanı sunmaktadır.

Sektörün hedefi, Türk markalı jeneratörleri dünya genelindeki 200 ülkeye ulaştırmaktır. Şu anda, global pazarda 800 milyon USD’lik yurt içi ve ihracat satışı ile %5’lik bir paya sahiptir. Türkiye’nin toplam ihracatının %2,4’ü, dizel jeneratör ihracatı ile karşılanmaktadır.

Jender’in Misyonu

Jender, Türkiye’deki jeneratör üreticilerinin küresel pazarlardaki potansiyelini ortaya çıkarmak, Türk markası algısını güçlendirmek ve bu üreticileri daha etkin oyuncular olarak konumlandırmak amacıyla kurulmuştur. Ana amacımız, yüksek ihracat potansiyeli ile ülkemizin cari dengesine pozitif katkı sağlayan jeneratör, kojenerasyon, trijenerasyon, yenilenebilir enerji bağlantılı hibrit sistemler, gazlı ve hidrojen yakıtlı güç sistemleri, elektrik depolama, alternatör, konteyner, kontrol sistemleri ve diğer güç sistemleri ana bileşenlerini üreten firmaları bir çatı altında toplayarak;

  1. Sektörün sorunlarına çözümler bulmak,
  2. Kalite ve kapasite gelişimini sağlamak, Türk malı itibarını artırıp katma değerli ürün ve hizmet sunma, net ihracat kabiliyetini geliştirmek,
  3. Sektör ile ilgili yurt içinde ve yurt dışında bulunan kamu, kurum ve ilgili diğer kuruluşlarla iş birliğinde bulunmak,
  4. Teknik ve düzenleyici mevzuat ve standartların gelişimine katkıda bulunmak,
  5. Sektörün gelişimine dair eğitim, sertifikasyon, çalıştay, kongre vb. etkinlikler düzenlemek.

Jender olarak, Türkiye jeneratör ve güç sistemleri imalat sektörünün gelişimi ve dünya pazarındaki etkinliğini artırmak için var gücümüzle çalışacağız.

Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Rıdvan Özer’in Mesajı

Maliyet Ve Gider Analizi Eğitimi Haber Jender (jeneratör Sanayicileri Ve Güç Sistemleri Derneği) İlk Genel Kurulunu GerçekleştirdiYönetim Kurulu Başkanı Sayın Rıdvan Özer, “Jender olarak, Türkiye jeneratör ve güç sistemleri imalat sektörünü dünya çapında en iyi şekilde temsil etmek ve Türk markalı jeneratörlerin kalitesini ve itibarını artırmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Hedefimiz, sektörümüzü küresel pazarlarda daha rekabetçi bir konuma taşımak ve ülkemizin ekonomik dengesine pozitif katkı sağlamaktır.” dedi.

Alım Talebi: Plastik Kırma Makinesi

Alım Talebi Plastik Kırma Makinesi

Bir firmamız için, saatte en az 500 kg. kırma kapasitesi olan, CE ve ISO9001:2008 belgelerine sahip, plastik kırma makinesi alımı yapılacaktır. Teslim yeri İstanbul – Tuzla olup, ödeme şekli vadelidir.

İlgili olan üretici ya da satıcıların, diğer teknik detaylar için aşağıdaki adımların ardından, iletişime geçmesi rica olunur.

Alım Talebi Plastik Kırma Makinesi

Teklif Vermek İçin;

  1. SATINALMA DERGİSİ’ne abone ol.
  2. Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK işlemlerini tamamla.
  3. Ödeme sonrasında FİRMA BAŞVURU FORMU’nu doldur.

https://satinalmadergisi.com/satici/

TEKLİF VERME : İhtiyacın detaylarını öğrenmek ve teklif vermek için Dergi Aboneliği sayfasından PROFESYONEL ÜYELİK (600 TL) SATIN ALMANIZ GEREKMEKTEDİR. Aboneliğiniz 1 yıl geçerli olup bir sene boyunca tüm alım taleplerine teklif verebileceksiniz.

Pazarlama Departmanı İşletmeleri Nasıl Kara Geçirir veya Geçiremez? – 1

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Pazarlama Departmanı İşletmeleri Nasıl Kara Geçirir Veya Geçiremez 1

Pazarlama Departmanı İşletmeleri Nasıl Kara Geçirir veya Geçiremez? – 1

Sabri ERGENECOŞARSatınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Pazarlama Departmanı İşletmeleri Nasıl Kara Geçirir Veya Geçiremez 1

sergenecosar@gmail.com

Pazarlama şirketleri, ürün ve hizmetlerin tüketiciye ulaştırılması için stratejik planlamalar yaparak marka bilinirliğini artırmayı ve satışları artırmayı hedefleyen kuruluşlardır. Pazarlama yatırımının bir çöp olup olmadığı konusu ise oldukça tartışmalı bir konudur. Bazıları pazarlamaya yapılan harcamaların geri dönüşümünü yeterince sağlayamadığını düşünürken, diğerleri ise doğru stratejiler ile pazarlama yatırımının karlılık getirdiğine inanmaktadır. Peki doğru ve aktif bir şekilde Pazarlama departmanımızı kullanıyormuyuz?

Pazarlama ile ilgili olarak burada genel bir bilgilendirme yapmamızda fayda olacaktır.

Pazarlama Stratejilerinin Başarısı için Temel Unsurlar

Pazarlama, bir işletmenin başarısının anahtarıdır. Doğru pazarlama stratejileriyle ürün veya hizmetlerinizi doğru kitlelere tanıtarak satışlarınızı artırabilir ve markanızın bilinirliğini artırabilirsiniz.

1.Pazarlama Nedir?

Pazarlamanın temel amacı: Müşteri ihtiyaçlarını karşılamak ve müşteri memnuniyetini sağlamaktır.

4P pazarlama karması: Ürün, fiyat, yer ve promosyonun birbirleriyle uyumlu olarak kullanılmasıdır.

2. Tüketici Davranışları

Tüketicilerin satın alma kararlarını etkileyen faktörler: psikolojik, sosyal ve kültürel etmenlerdir.

Pazardaki değişen trendlere göre tüketici davranışlarının analizi mutlaka yapılmalıdır.

3. Marka Yönetimi

Markalaşma süreci ve markanın önemi ile müşteri yarattığı marka algısının çağrışımlarının belirlenmesi ve planlanmasıdır.

Marka sadakati oluşturma stratejileri ve dijital platformlarda marka yönetimi farklı stratejilerdir.

4. Dijital Pazarlama Stratejileri nelerdir?

Sosyal medya pazarlaması

Arama motoru optimizasyonu (SEO)

E-posta pazarlaması dır.

6 . Fiyatlandırma Stratejileri

Fiyatlandırmanın stratejilerinin oluşturulması, doygunluk veya piyasanın kaymağını yeme stratejilerinin belirlenerek müşteriye sunulacak hedef fiyatların belirlenmesidir.

Günümüz iş dünyasında başarılı bir pazardaki yerini koruyabilmenin temel unsuru etkili bir pazarlama stratejisinin benimsemesi olduğunu söyleyebiliriz.

Genel olarak pazarlama kavramlarını yeniden gözden geçirerek doğru pazarlama nedir ve ne gibi faydalar sağlar öğrendik. Birçok işletme pazarlama departmanlarının içinde bu kadar alt başlık olduğunun farkında bile değilken yapılan pazarlama yatırımlarının geri dönmesini kıyaslamaya kalkmaktadır. Kıyaslama yapmak için önce elimizde bazı veriler olması gerekmektedir. Bu verileri aldığımız yer muhasebede ki para girişi veya kesilen fatura adedi olarak düşünürseniz yanılıyorsunuz demektir.

Tüm pazarlama stratejilerini uygulayan bir firma hangi stratejinin tam olarak nokta atışı yaptığını belirleyemez. Fakat bu stratejileri doğru şekilde yöneten bir işletme büyümeye doğru bir adım atmıştır.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Pazarlama Departmanı İşletmeleri Nasıl Kara Geçirir Veya Geçiremez 1Bir sonra ki sayıda Pazarlama ile ilgili yazımızda olumlu yönler ve olumsuz yönler gibi konuları ele almaya devam edeceğiz.

Sabri ERGENECOŞAR

sergenecosar@gmail.com

Nakliye Sigortası Dediğiniz Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası Olmasın?

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Nakliye Sigortası Dediğiniz Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası Olmasın

Nakliye Sigortası Dediğiniz Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası Olmasın?

Ömer Haluk TURANLISatınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Nakliye Sigortası Dediğiniz Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası Olmasın

Merhabalar. Bu haftaki yazımı aslında çekine çekine yazıyorum. Keza yazımın konusu aslında katıldığım bazı toplantılarda sorulan sorular olmasa, gözden kaçabileceğine kesinlikle ihtimal vermeyeceğim bir konu. Yine de lojistik ve/veya dış ticaret gibi branşlardan mezun olmakla birlikte yeterli iş tecrübesine sahip olmayan, özellikle de yeni mezun arkadaşlarımız için faydalı olabileceğini düşünerek dış ticarette sigorta konusuna değinmeye karar verdim.

Çıkış noktam yazımın başlığından da anlaşılacağı üzere, dış ticarette taşıyıcı sorumluluk sigortası ile emtia nakliye sigortasının karıştırıldığına denk gelmiş olmam.

Konuları aktarırken eğer mümkünse ağır teknik ya da mesleki terimleri değil, rahmetli Mehmet Ali Birand’ın hep söylediği gibi “sokaktaki insanın” da anlayabileceği kavramları kullanmayı tercih ediyorum. Taşıyıcı sorumluluk sigortası ile emtia nakliye sigortasının arasındaki farkı da bu şekilde açıklamaya çalışacağım.

Bildiğiniz gibi kullandığımız motorlu vasıtalar için trafik sigortası yaptırmak yasal bir zorunluluktur. Kasko sigortası yaptırmak ise tercihe bağlı olup yasal anlamda zorunlu değildir. Trafik sigortası olası bir kaza durumunda başkasına vereceğimiz hasarı karşılamak için kullanılır, kendi aracımızda oluşan hasarı ödemez. Kasko sigortası ise;

  • Karşı tarafa verdiğimiz hasarı karşılamaya trafik sigortamız yetmez ise aşan kısmı,
  • Kendi aracımızdaki hasarı,

karşılamaya yarar.

Benzer şekilde taşıyıcı sorumluluk sigortası; malın taşınması sırasında taşıyıcının üçüncü kişilere karşı sorumluluklarını kapsarken emtia nakliye sigortası ise taşınan malda oluşabilecek zarar ve kayıpları kapsamaktadır.

Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası Tablo

Dikkatli gözler, tablodaki bir detayın yukarıda yazılanlarla çeliştiği bir madde görecekler. Kapsam kısmı, “Yük Zararları ve Kayıpları” maddesinde, taşıyıcı sorumluluk sigortasının, taşıyıcı firmanın hatası veya ihmali sonucu yüklerde meydana gelen hasar veya kayıpları da karşıladığı bilgisi var. Oysa taşıyıcı sorumluluk sigortasının taşınan eşyada oluşacak hasar veya kaybı karşılamadığını belirtmiştik. Dolayısıyla bu duruma da açıklık getirmek gerekir.

Her ne kadar taşıyıcı sorumluluk sigortası mallardaki hasar veya kayıpları doğrudan karşılamıyor olsa da ilgili mevzuatlar dahilinde belirli ölçülerde malda oluşacak hasarlar için de tazminat ödenmekte olup, taşıyıcı firmanın sorumlu olduğu bu tutar, taşınan malın ağırlığı ile taşımacının üyesi olduğu ya da taşımanın tabii olduğu anlaşmanın / konvansiyonun tespit ettiği azami tutarın çarpılması ile hesaplanır. Bu rakamlar ise oldukça cüz’i miktarlar olup taşınan eşyanın gerçek değerine yaklaşmaz bile.

Örnek vermek gerekirse; Almanya’dan karayolu ile baz model bir Porsche Taycan 4S getirdiğimizi düşünelim. Bu aracın yaklaşık değeri (piyasa fiyatı değil, bayiye olan maliyeti) 3.500.000,00₺ ve ağırlığı ise 2325 kg. Bu aracın yolda tamamen kullanılamaz hale geldiğini varsayalım. CMR konvansiyonuna göre nakliyecinin sorumluluğu kilo başına yaklaşık olarak 365,00₺’dir (23.07.2024 tarihi kurları itibariyle).  Buradan hareketle araç sahibinin nakliyeciden alabileceği tutar yaklaşık olarak 812.000,00₺’dir.

Aynı şey 1 Kg ağırlığında külçe altın’ın başına gelse (yaklaşık değeri 2.550.000,00₺) nakliyeciden alabileceğiniz bedel sadece 365,00₺ olacaktır.

Bu hesaplamaları örnek olarak verdim ama kullandığım birimlerin ve terimlerin kaynağından bahsetmedim. Örneğin kilo başına 365,00₺’lik birim nereden çıktı, nasıl hesaplandı, CMR nedir, vb. Gelin bu soruların cevabını arayalım.

Uluslararası taşımacılıkta farklı taşıma modları ve birden fazla sözleşme/konvansiyon mevcuttur. Örneğimde kullandığım CMR Konvansiyonu (Convention Marchandise Routier) Avrupa ülkeleri arasında karayolu taşımacılığı için yapılan uluslararası bir anlaşmadır ve bu anlaşma gereğince nakliyeciler taşıdıkları malın hasar görmesi riskine karşı kilo başına 8,33 SDR (Special Drawing Right/Özel Çekme Hakkı) ödemek durumundadırlar (23.07.2024 itibariyle 1 SDR = 43,65₺).

Peki nedir bu SDR? SDR, küresel ekonomik dengesizlikleri yönetmek ve uluslararası ticarete istikrar sağlamak için, Uluslararası Para fonu (IMF) tarafından 1969 yılında meydana getirilmiş faiz getirisi sağlayan, Özel Çekme Hakkı olarak adlandırılmış uluslararası bir rezerv varlığıdır. Dolayısıyla teknik olarak bir para birimi değil beş büyük rezerv para biriminin sepetinden oluşan bir varlık ölçütüdür. Bu sepeti oluşturan para birimleri ve SDR’deki ağırlıkları şu şekildedir (en son 2022 güncellemesi itibariyle):

ABD Doları (USD): %43,38Sdr Tablo

Euro (EUR): %29,31

Çin Yuanı (CNY): %12,28

Japon Yeni (JPY): %7,59

İngiliz Sterlini (GBP): %7,44

Diğer taraftan yukarıda bahsettiğim birden fazla taşıma modu ve aynı taşıma modunda bile mevcut olabilen birden fazla sözleşme/konvansiyonun varlığı, tarafların anlaşma yaptıkları nakliyecinin, bu konvansiyon/sözleşmelerden hangisi kapsamında taşıma yaptığını da bilmelerini gerektirmektedir. Aşağıdaki tablo ne demek istediğimi özetleyecektir.

 

Sdr Sözleşme Tablo

Belirtmek gerekir tabloda belirtilen konvansiyon/sözleşmelerin dışında da ülkelerin birbirleri arasında imzalamış oldukları farklı sözleşmeler de kullanılabilmektedir.

Taşıyıcı sorumluluk sigortası konusunu açıkladığımıza göre şimdi de ne yapılması gerektiğini söyleyelim. İster ulusal ister uluslararası olsun ticaret konusu malın sevki sırasında sigortalanmaması ticari hayatın olağan akışına aykırı bir durum olacağından söz konusu da olamaz. Dolayısıyla taşınan malın doğrudan, emtia nakliye sigortası ile garanti altına alınması gerekir.

Emtia nakliye sigortası da tek tip olmayıp çeşitlilik arz etmektedir. Dolayısıyla nasıl bir sigorta yaptırdığımıza dikkat etmeli, sigorta kapsamını dikkatlice kontrol etmeli, ya da uluslararası kuruluşlarca oluşturulmuş yeknesak ve genel kabul görmüş poliçeler tercih edilmelidir (örneğin içeriği The Institute of London Underwriters tarafından belirlenmiş olan Institute Cargo Clauses A – All Risks). Keza gözden kaçan her detay bizi hiç tahmin etmediğimiz bir zarara uğratabilir. Örneğin Tam Ziya şartlı bir sigorta yaptırırsak tazminat alabilmemiz için sigortalanan eşyanın tamamen yok olması, örneğin yanması, hurda haline gelmesi, tamamen kullanılamaz ve onarılamaz hale gelmesi gerekir, aksi taktirde hasarınız tazmin edilmez. Bir başka örnek olarak Free of Particular Average (Özel Avarya Muafiyeti) klozu olan bir sigorta poliçesinde taşınan eşyanın tam ziya ya da neredeyse tam ziya olacak şekilde hasar görmesine ek olarak geminin de zarar görmesi gerekir yoksa hasar tazmin edilmez. Bu konuda da bir farkındalık sağlayabilmek amacıyla, sigorta ve poliçe çeşitleri ile ilgili temel kavramlara yer vermek ihtiyacı hissettim.

  1. Geniş Teminat (All Risks): Poliçe Genel Şartlarında istisna bırakılan haller haricinde yaşanabilecek her türlü fiziksel hasar ve kayıplara (tüm rizikolara) karşı taşınan malzemeyi güvence altına alan teminat türüdür.
  2. Dar Teminat: Nakliyatı gerçekleştiren aracın kaza geçirmesi, yanması, infilak etmesi gibi kısmi rizikoların güvence altına alındığı teminat türüdür. Bu rizikolar içine yükleme, aktarma, boşaltma esnasında oluşacak hasarlar ve hırsızlık, malın ıslanması gibi bazı büyük rizikolar dahil değildir.
  3. Adlandırılmış Riskler Sigortası (Named Perils Insurance): Yalnızca poliçede açıkça belirtilen (adlandırılmış) risklere karşı koruma sağlar. Bu sigorta, sigortalı varlığın yalnızca poliçede listelenmiş belirli tehlikeler veya olaylar sonucunda zarar görmesi durumunda tazminat ödemeyi taahhüt eder. Adlandırılmış riskler dışındaki herhangi bir olaydan kaynaklanan hasarlar bu sigorta kapsamına girmez.
    • Belirli Kapsam: Sigorta kapsamına giren riskler ayrıntılı olarak belirtilir. Bu riskler arasında yangın, hırsızlık, fırtına, deprem, su baskını gibi olaylar yer alabilir. Poliçede adlandırılmayan herhangi bir risk sigorta kapsamı dışında kalır.
    • Sınırlı Kapsam: Genellikle kapsamlı sigorta poliçelerine göre daha uygun maliyetlidir çünkü yalnızca belirli riskleri kapsar. Bu, sigortalının ihtiyaçlarına göre belirli risklere odaklanmasına olanak tanır ve gereksiz kapsamların maliyetinden kaçınılmasını sağlar.
  4. Tam Ziya (Total Loss): Taşınan yükün nâkil vasıtası ile birlikte tamamen yok olması halinde teminat sağlamaktadır.
    • Fiili Tam Ziya (Actual Total Loss): Sigortalı malın tamamen yok olduğu veya bulunamayacak şekilde kaybolduğu durumları ifade eder.
    • Hükmi Tam Ziya (Constructive Total Loss): Sigortalı malın, onarım veya kurtarma maliyetinin, malın değerinden daha yüksek olması durumunda oluşan kayıptır.
  5. Kısmi Zarar Sigortası: Sigortalı bir varlığın veya malın kısmen zarar görmesi durumunda tazminat ödemeyi amaçlayan bir sigorta türüdür. Bu sigorta, tam ziya (total loss) olarak değerlendirilemeyecek durumlarda devreye girer, yani sigortalı mal tamamen yok olmamış ancak hasar görmüş veya değer kaybetmiştir.
  1. Müşterek Avarya (General Average): Ortak tehlike durumlarında geminin veya diğer malların kurtarılması için yapılan fedakarlık ve masrafların tüm yük sahiplerine paylaştırılmasıdır. Müşterek avaryanın gerçekleşebilmesi için aşağıdaki şartların mevcudiyeti aranır;
    • Tüm yolculuğun tehlikede olması
    • Tehlikenin gerçek ve yakın olması
    • Eylemin kasıtlı ve gönüllü olması
    • Hareketin makul ve ihtiyatlı olması
    • Fedakarlığın veya harcamanın doğası gereği olağanüstü olması

7. Özel Avaryadan Muaf Klozu (Free of Particular Average): Deniz yoluyla yapılan nakliyatlarda kullanılan bir terimdir. Bu tür sigorta, sadece poliçede belirtilen belirli büyük çaplı olaylar özellikle gemiyle birlikte malın da ağır hasar gördüğü durumlar sonucu meydana gelen tam ziya veya neredeyse tam ziya (constructive total loss) durumlarında tazminat ödemeyi taahhüt eder.

8. Flotan Poliçe: Nakliyatı yapılacak emtianın, yükleneceği araç bilgileri, tarihi kesinlik kazanmadan aradaki belirsiz süreyi teminat altına alan poliçe türüdür. Flotan Poliçe, mevcut bilgi ve belgeler ile yapılan geçici bir poliçe olup, araç bilgileri ve yükleme tarihi kesinleştikten sonra kati sigorta poliçesi kapsamına girmektedir.

9. Kati Poliçe: Nakliyat ile ilgili sevk tarihi, sefer, değer ve araç verilerinin mevcut olduğu durumlarda düzenlenir.

10. Abonman Poliçe: Sigortacı, belli bir zaman dilimi içinde taşınacak yükle ilgili detayların belirlendiği sözleşme düzenler. Bu sözleşme dahilinde sefer bazlı Nakliyat Sigorta Poliçesi düzenlenir.

11. Blok Abonman Poliçe: Abonman poliçeye benzemekle birlikte, yıllık olarak düzenlenen poliçe türüdür. Sigortacıya bildirilen yıllık taşıma cirosu temel alınarak bir yıl içerisinde yapılacak tüm taşımalar için toplam prim hesaplanır. Bu sayede yapılan taşımalar herhangi bir ihbar yükümlülüğü olmaksızın teminat altına alınır.

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Nakliye Sigortası Dediğiniz Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası OlmasınFaydalı olması dileklerimle.

Saygılar.

Ömer Haluk TURANLI

Kraljic’in Satınalma Portföy Matrisi: Ne Zaman ve Nasıl Kullanılmalı?

Kraljic Satınalma Portföy Matrisi

Kraljic‘in (1983) satın alma portföy matrisi, maliyetler ve riskler arasındaki dengeyi optimize ederek ürünler (veya hizmetler) için yeterli bir satın alma stratejisi belirlemek amacıyla kullanılır.

Tedarik kalemlerini ikiye ikilik bir matriste kategorize ederek, çeşitli tedarikçilerle ilişkileri yönetmek için uygun yöntemler bu matristen çıkarılabilir. Kraljic bu modeli BASF firması için şirket içerisinde kullanıcılacak bir araç olarak geliştirmiştir. Ancak model, 1983 yılında Harvard Business Review’da yayınlandıktan sonra uygulayıcılar tarafından tanınmış ve popülerliği artmıştır.

Kraljic’in “satın alma modelinin genel fikri, ‘arz kırılganlığını en aza indirmek ve potansiyel satın alma gücünden en iyi şekilde yararlanmaktır.” Model, ürünleri iki boyuta göre sınıflandırmıştır: birinci boyut finansal etki ve diğer boyut ise tedarik riskidir.

Matriste, her biri ayrı bir satın alma stratejisi gerektiren dört çeyrek bulunmaktadır (Şekil 1).

🔒

Bu içeriği görmeniz için üye girişi yapmalısınız.
Henüz üye değilseniz
Üyelik Seçenekleri için: TIKLAYINIZ.
Hesap Oluştur

Kraljic Satınalma Portföy Matrisi

 

[/pc-pvt-content]

Bosch, Johnson Controls ve Hitachi’den Konut ve Hafif Ticari İklimlendirme Birimlerini Satınaldı

Satınalma Eğitimi Bosch, Johnson Controls Ve Hitachi’den Konut Ve Hafif Ticari İklimlendirme Birimlerini Satınaldı1

Satınalma Eğitimi Bosch, Johnson Controls Ve Hitachi’den Konut Ve Hafif Ticari İklimlendirme Birimlerini Satınaldı1Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Stefan Hartung: “Bosch tarihindeki en büyük satın alma işlemi ve 2030 kurumsal stratejimize ulaşmak için önemli bir kilometre taşı”
Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Christian Fischer: “Bu satın alma Home Comfort’u son derece cazip bir sektörde güçlendirecek ve Bosch’un ana işinin parçası haline gelecek.”

ABD ve Asya’daki Varlığımız Genişliyor

Alternatif enerjiye geçiş ve küresel ısınma ile mücadeleye destek için yenilikçi ve enerji verimli çözümler
Bosch Home Comfort Group cirosu yaklaşık 5 Milyar Euro’dan 9 Milyar Euro’ya yükselecek
Entegre edilen birimin 26.000’in üzerinde çalışanı ile ısıtma ve soğutma arasındaki arayüzde tamamlayıcı bir portföyü olacak
Stuttgart, Almanya – Teknoloji ve servis sağlayıcısı Bosch, büyümesini stratejik bir satın almayla sürdürüyor. Bosch Grubu, faaliyet gösterdiği Enerji ve Bina Teknolojileri sektöründe, küresel konut ve hafif ticari binalar için iklimlendirme çözümleri işini Johnson Controls’den satın almayı planlıyor. Bu işlemin bir parçası olarak Bosch, Johnson Controls-Hitachi Klima (JCH) ortak girişiminin- Hitachi’nin %40 hissesi dahil olmak üzere- %100’ünü satın almayı planlıyor. Bosch hissedarları ve Denetim Kurulu işlemi onayladı. Satın almalara yönelik bağlayıcı anlaşmalar bugün taraflar arasında imzalandı. İşlem, anti-tröst onaylarına tabidir. Satın alma fiyatı 8 Milyar Dolar. (7.4 Milyar Euro). Satın alma işleminin 12 ay içinde tamamlanması bekleniyor.

Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Stefan Hartung “Bu işlem, Bosch tarihindeki en büyük satın alma olması itibarıyla, 2030 stratejimizin uygulanmasında önemli bir kilometre taşını oluşturuyor. Bosch’un güçlü gelişimine dinamik olarak devam ediyoruz ve bu satın alma ile büyüyen iklimlendirme pazarında küresel lider konumuna yükseleceğiz. Bu adımı atarak ayrıca, ABD ve Asya’daki varlığımızı güçlendirecek ve sektörlerimiz arasında daha iyi bir denge sağlayacağız. Bu da stratejimizin bir parçası. Böylelikle, daha fazla büyüme fırsatı yaratacak ve şirketimizi bir bütün olarak daha sağlam bir temel üzerine oturtacağız.” dedi.

Bosch’un satın almayı hedeflediği işler, JCH ile birlikte, 2023 yılında yaklaşık 4 Milyar Euro ciro elde etti ve dünya genelinde 12.000 çalışana istihdam sağladı. Satın alma, 30’dan fazla ülkede 16 üretim tesisini ve 12 mühendislik merkezini kapsıyor. Ürün portföyü, konut ve hafif ticari binalar için tüm iklimlendirme çözümleri ile Bosch’un uzun süreli lisanslarına sahip olacağı ABD’de York ve Coleman, Asya’da ise Hitachi gibi çok iyi bilinen markaları da içeriyor.

Bosch Grubu’nun stratejik büyüme girişimlerinden ve planlanan bu satın almadan da sorumlu olan Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Christian Fischer ise şunları söyledi: “Bu satın alma ile, Bosch büyümesini hızlandıracak ve iklimlendirme pazarındaki cirosunu hemen hemen ikiye katlayarak yaklaşık olarak 9 Milyar Euro’ya ulaştıracak. Satın alma sonrası gelecekteki iş arkadaşlarımızla birlikte, pazarın sunduğu büyük fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek yeni birimimizi daha da büyütmek istiyoruz.” Şirket, teknolojik ilerlemeler, iklim değişikliği ile mücadele ve yeni düzenlemelerin yön verdiği küresel iklimlendirme pazarının 2030 yılına kadar %40 büyümesini bekliyor. Fischer: “Satın alınan işler Bosch’un ana işinin bir parçası haline gelecek ve bu da müşterilere, kurulum ortaklarına ve çalışanlara fayda sağlayacak.” dedi ve ekledi: “Markaları başarılı bir şekilde işimize entegre ettiğimizi, yatırımlarla bu markaları daha da ileriye taşıdığımızı ve güçlendirdiğimizi geçmişte de birçok kez kanıtladık.”

Johnson Controls CEO’su George Oliver da: “Lider konut ve hafif ticari işimiz ve birinci sınıf ekibi Bosch portföyünü mükemmel şekilde tamamlıyor. Bosch’un liderliğinde, bu başarılarına ve müşterilerine yenilikçi ürün ve hizmetler sunmaya devam edeceğine inanıyoruz. Başarılarının devamını görmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.” dedi.

Hitachi Başkan Yardımcısı, İcra Başkanı Temsilcisi ve Bağlantılı Endüstriler Bölümü Genel Müdürü Jun Abe: “Küresel klima işini kurmak üzere Bosch ile gerçekleştirilen bu yeni ortaklık çok önemli bir adım. Klima pazarı, dinamik ve gelişen bir pazar. Avrupa’daki güçlü konumu ve ısıtma alanında uzun yıllara dayanan deneyimi ile Bosch gibi global bir tedarikçinin, köklü Hitachi markasının küresel klima işini daha da büyütmesi için en uygun ortak olduğundan son derece eminim.” dedi.

Küresel Isınma İle Mücadele ve Alternatif Enerjiye Geçişte Yenilikçi ve Enerji Verimli Çözümler

İklimlendirme çözümleri alanında teknolojilerdeki ve pazar koşullarındaki mevcut dönüşüm, küresel ısınma ile mücadele ve alternatif enerjiye geçişte yenilikçi ve enerji verimli çözümlerin arzı için çok büyük fırsatlar sunuyor. Isıtma teknolojisi petrol ve gaz gibi fosil yakıtlardan uzaklaşıp ısı pompaları ve hibrit ısı pompa çözümlerine yöneliyor. Aynı zamanda, klima teknolojisi hem Avrupa hem de dünya genelinde giderek daha fazla önem kazanıyor. Enerji ve Bina Teknolojileri sektörü, Bosch Home Comfort Grubu ve yeni birimin entegrasyonundan sorumlu Bosch Yönetim Kurulu Üyesi Frank Meyer: “Bosch’un amacı, büyüyen ve yenilikçi enerji ve bina teknolojileri pazarının şekillenmesinde aktif bir rol oynamak ve küresel olarak lider bir konuma sahip olmak. Bu satın alma ile, özellikle klima işinde pozisyonumuzu güçlendiriyoruz. Aynı zamanda, ısı pompası işimizi küresel çapta büyütebilecek ve daha fazla ölçek ekonomisi sağlayabileceğiz. Sahip olduğumuz teknoloji ve ürünlerimizle, küresel ısınmanın ışığında, enerji verimliliğine daha fazla katkı sağlamak ve çok sayıda kişi için daha fazla konfor ve daha iyi yaşam kalitesi sunabilmek için birlikte çalışabiliriz. Bu da tam anlamıyla ‘Yaşam İçin Teknoloji’” dedi.

Tamamlayıcı Portföy, Oturmuş Markalar ve Güçlü Bir Ekip

Bosch satın alınan işleri Home Comfort Grubu’na entegre etmeyi hedefliyor. Bosch Home Comfort Grubu’nun mevcut 14.600 çalışanı 2023 yılında yaklaşık 5 Milyar Euro ciro elde etti. Home Comfort; ısıtma, ısı pompaları ve ısı pompası ve azami yükte fosil yakıtla çalışan kazandan oluşan hibrit ısı pompası çözümleri pazarlarının ana faaliyet alanlarında güçlü şekilde konumlanıyor. Satın alma işleminin ardından, yeni iş biriminin 26.000’den fazla çalışanının yanı sıra ısıtma ve soğutma arayüzünde tamamlayıcı bir portföyü olacak ve ölçek ekonomisinden önemli ölçüde faydalanabilecek. Bosch Home Comfort Grubu Başkanı Jan Brockmann: “Avrupa’daki başarılı ısıtma teknolojimizle, halihazırda güçlü bir ekibimiz ve sağlam bir temelimiz var. Şimdi ise küresel konumumuz için cesur bir adım atmak için doğru zaman. Klima çözümlerindeki talep özellikle hızlı artıyor.” dedi. Bosch, 2030 itibarıyla örnek olarak ABD’de %50’den fazla, Avrupa’da ise yaklaşık %30’luk güçlü büyüme bekliyor. Brockman: “Birlikte, güçlü ve oturmuş markaların üzerine inşa etmeye devam edeceğiz. Gelecekteki çalışma arkadaşlarımız, onların fikirleri ve yenilikleri ile Bosch Home Comfort Grubu’nun geleceğini şekillendirmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.” diye ekledi.

Bosch’un Johnson Controls’den satın almayı planladığı iklimlendirme işi özellikle ABD ve Asya’da güçlü bir konuma sahip. ABD’daki portföy havanın merkezi bir noktadan kanallar aracılığıyla yönlendirilerek tüm odaların eş zamanlı olarak ısıtıldığı veya soğutulduğu kanallı çözümlere odaklanıyor.

Asya’da ise iç ünitelerin her odayı ayrı ayrı ısıtıp soğutabildiği esnek kanalsız çözümler ve değişken debili soğutucu akışkan (VRF) sistemlerine sahip modern klima sistemleri sunuyor. Bu teknoloji, perakende mağazaları gibi hafif ticari tesislerden otel ve hastane gibi büyük projelere kadar uzanan ticari uygulamalarda kullanılıyor. Bu bölgelerdeki portföy, Johnson Controls’ün Avrupa’da da sunduğu hava-su ısı pompaları ile de destekleniyor.

Tüketicilerin Yaklaşık %71’İ Ambalajın Sürdürülebilirliğine Dikkat Ediyor !

Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Eğitimi Tüketicilerin Yaklaşık ’i̇ Ambalajın Sürdürülebilirliğine Dikkat Ediyor

Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Eğitimi Tüketicilerin Yaklaşık ’i̇ Ambalajın Sürdürülebilirliğine Dikkat EdiyorTüketicilerin doğaya karşı daha bilinçli hale gelmesiyle beraber birçok sektör sürdürülebilirlik ve çevre bilinci üzerinde yoğunlaşıyor. Geçtiğimiz sene yapılan The Buying Green Report araştırmasına göre tüketicilerin yaklaşık %71’i satın alma esnasında ambalaj sürdürülebilirliğine dikkat ediyor. Yeşil dönüşümü benimseyerek çevre dostu paketleme seçenekleri sunan markalar tüketicilerin güvenini kazanarak uzun ömürlü bir müşteri sadakati elde ediyor. Sürdürülebilir ambalajın geleceğin dünyasında önemli bir yeri olduğunu vurguluyor.

Çevresel farkındalığın giderek arttığı günümüzde, birçok işletme sürdürülebilir üretim anlayışını benimsiyor. Çevre dostu ürünlere olan talep arttıkça ambalaj endüstrisi de doğru oranda ivme kazanıyor. Günlük yaşamlarında sürdürülebilir alışkanlıklara sahip olan yeni nesil tüketici, satın alma davranışlarını ürünlerin ekolojik etkilerine göre şekillendiriyor. Geçtiğimiz sene yapılan The Buying Green Report araştırmasına göre tüketicilerin yaklaşık %71’i satın alma esnasında ambalaj sürdürülebilirliğini göz önünde bulunduruyor. Ambalajlama sektöründeki dönüşüm, yalnızca teknolojik ilerlemenin yanı sıra endüstrinin çevre dostu bir yaklaşıma olan bağlılığını vurguluyor.

Şirketler, çevresel ayak izlerini azaltmak ve daha sürdürülebilir paketleme çözümleri sunmak için Ar-Ge çalışmalarına ve yenilikçi teknolojilere yatırım yapıyor. Bu dönüşüm süreci, karbon emisyonunu minimum seviyeye indirirken tüketicilerin beklentilerini karşılamalarına olanak tanıyor. Markaların inovasyona olan bağlılıklarını sürdürmeleri gerekmekte, gelecek nesle sürdürülebilir ambalaj seçenekleri sunmanın önem taşıdığını vurguluyor.

Markaların Sürdürülebilir Tasarım Süreçleri Aracılığıyla Sektöre Öncülük Etmeleri Gerekiyor

Markaların sürdürülebilirlik yolculuklarını hızlandırmaları gerektiği ve  “Sürdürülebilirlik yalnızca bir trend değil, geleceğimizin yapı taşlarından biri. Bu nedenle tüm markaların çevre dostu uygulamaları benimsemesi ve bu yönde adımlar atması gerekiyor. Özellikle ambalajlama endüstrisinde, yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler geliştirmek, çevre dostu bir dünyanın temelini oluşturuyor.

Bu noktada geri dönüştürülebilir malzemelerin kullanılmasına ve atıkların minimize edilmesine dikkat etmek büyük önem taşıyor. Ambalajlama teknolojilerindeki yenilikler, sadece çevresel etkileri azaltmakla kalmıyor, tüketicilerin güvenini kazanmaya da yardımcı oluyor. Gelecekte de çevreye duyarlı markaların rekabet avantajı elde edeceği ve tüketici tercihinde öncelikli olacağı bir gerçek. Bu nedenle markaların sürdürülebilir tasarım süreçlerine yatırım yaparak inovatif çözümlerle sektöre öncülük etmeleri gerekiyor.

Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Eğitim Programları 

Standart eğitim programı Sürdürülebilirlik Tedarik Zinciri Yönetimi
 2 gün ve Genişletilmiş Sürdürülebilirlik Eğitim Programı ise 6 tam gün üzerinden gerçekleştirilmektedir.

Sustainability Supply Chain

 

1. gün- Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Yönetimi
2. gün- Döngüsel Stratejiler ve KPI’lar
3. gün- Kurumsal Sürdürülebilirlik
4. gün- Etik ve Davranış Kuralları
5. gün– Sürdürülebilirlik Raporlaması
6. gün- Sürdürülebilir Pazarlama

 

Eğitim Koordinatörü: Prof. Dr. Murat ERDAL
merdal@istanbul.edu.tr

Satınalma ve Tedarik Zinciri Eğitim Kataloğu
Eğitim kataloğunu indirmek için https://satinalmadergisi.com/egitim.pdf

Şehir dışı eğitimlerde uçak ve otel konaklama organizasyonu eğitim alan firma tarafından karşılanmaktadır.

Eğitim Gün Planı: 9:30 – 12:30, 1 saat öğle arası, 13:30 – 16:30

Şirketiniz için en doğru teklifi egitim@satinalmadergisi.com üzerinden alabilirsiniz.

EİB’ten 2024’ün İlk Yarısında 200 Ülke ve Bölgeye İhracat

Tedarik Zinciri Danışmanlığı Ei̇b’ten 2024’ün İlk Yarısında 200 ülke Ve Bölgeye İhracat

Tedarik Zinciri Danışmanlığı Ei̇b’ten 2024’ün İlk Yarısında 200 ülke Ve Bölgeye İhracatEge İhracatçı Birlikleri’nin (EİB), 2024 yılının Ocak-Haziran döneminde ihracatı 9 milyar 21 milyon dolar oldu.Egeli ihracatçılar, 2024’ün ilk yarısında 200 farklı ihraç pazarına ulaşarak, 108 ülke ve bölgeye ihracatını artırmayı başardı.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği, ABD ve Çin rekabetiyle mücadele etmek, küresel sahnede daha iddialı bir AB vizyonunu oluşturmak için Yeşil Mutabakat ile “Buy European” stratejisini güçlendiriyor. 2024’ün ilk yarısında AB 4,6 milyar dolarla ihracatımızın önemli bir bölümünü oluşturdu. 6 aylık ihracatımızda Avrupa kıtasının payı yüzde 51 olarak kayıtlara geçti. Amerika ülkelerine yüzde 8 artışla 1,1 milyar dolar, Orta Doğu ülkelerine 979 milyon dolar, Afrika ülkelerine yüzde 2 artışla 689 milyon dolar, Eski Doğu Bloku ülkeleri 579 milyon dolar, Serbest Bölgelere yüzde 12 artışla 183 milyon dolar, Türk Cumhuriyetlerine 178 milyon dolar ihracatımız var. Almanya 912 milyon dolar, ABD yüzde 3 artışla 791 milyon dolar, İtalya 517 milyon dolar, İspanya 507 milyon dolar, Birleşik Krallık yüzde 8 artışla 461 milyon dolar, Hollanda’ya yüzde 9 artışla 383 milyon dolar, Fransa’ya 365 milyon dolar, Rusya’ya 256 milyon dolar ihracatla ilk sıralarda yer alıyor.” dedi.

2024’Ün İlk Yarısında Çin’e İhracatta Yüzde 66 Artış

Başkan Eskinazi, 2024 yılı Ocak-Haziran döneminde en fazla ihracat artışı gösterdiği Asya-Okyanusya ülkelerine yüzde 17 artışla 637 milyon dolar ihracat yaptıklarına değindi.

“Ticaret Bakanlığımızın Uzak Ülkeler stratejisiyle belirlediği 18 ülkenin 11’ine ihracatımızda belirgin artışlar yaşadık. EİB olarak Uzak Doğu ülkeleriyle ihracatımız incelendiğinde; artık sadece tekstil ve tüketim malları dışında elektrikli otomobilden, yenilenebilir enerji endüstrisine, hammadde piyasasına, birçok gelecek teknolojisi ve stratejik ürünün her bir segmentine hakim durumda olan Çin’e yüzde 66 artışla 211 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Japonya’ya yüzde 28 artışla 77 milyon dolar, Güney Kore’ye 26 milyon dolar, Hong Kong’a 11 milyon dolar, Tayvan’a 9 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Güney Asya’da ihracatımızı Hindistan’a yüzde 3 artışla 56 milyon dolar, Pakistan’a yüzde 48 artışla 27 milyon dolar, Bangladeş’e yüzde 39 artışla 20 milyon dolar büyüttük. Asya Pasifik bölgesinde ise Vietnam’a 32 milyon dolar, Malezya’ya 20 milyon dolar, Tayland’a yüzde 35 artışla 11 milyon dolar, Filipinler’e 8 milyon dolar, Singapur’a yüzde 15 artışla 8 milyon dolar ihracat yaptık.”

Ege Bölgesi’nde mobilya kağıt orman ürünleri ve mamulleri sektörünün ihracatında birinci ülke; yüzde 60 artışla 28 milyon dolarla ABD oldu. Demir çelik sektörü 2024’ün ilk yarısında en fazla ihracatı 149 milyon dolarla Almanya’ya, deri ve deri mamulleri sektörü 11 milyon dolarla Almanya’ya, hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü 144 milyon dolarla İspanya’ya, hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü yüzde 89 artışla 84 milyon dolarla Cezayir’e, kuru meyve ve mamulleri sektörü 26 artışla 76 milyon dolarla Birleşik Krallık’a, maden sektörü yüzde 167 artışla 153 milyon dolarla Çin’e, yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri sektörü 95 milyon dolarla ABD’ye, su ürünleri ve hayvancılık mamulleri sektörü yüzde 8 artışla 96 milyon dolarla İtalya’ya, tekstil ve hammaddeleri sektörü 21 milyon dolarla Çin’e, tütün sektörü yüzde 16 artışla 62 milyon dolarla Irak’a, zeytin zeytinyağı sektörü 80 milyon dolarla İspanya’ya ihracat gerçekleştirdi.

İzmir ve Manisa’nın ihracatında Almanya, Denizli’nin ihracatında Birleşik Krallık, Aydın’ın ihracatında İtalya, Muğla’nın ihracatında Rusya, Balıkesir’in ihracatında ABD, Kütahya’nın ihracatında İtalya, Uşak ve Afyonkarahisar’ın ihracatında ABD birinci sırada yer aldı.

Yapay Zeka, Normal Hayatta Ne İşimize Yarayacak Hocam?

Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yapay Zeka, Normal Hayatta Ne İşimize Yarayacak Hocam

Yapay Zeka, Normal Hayatta Ne İşimize Yarayacak Hocam?

Zafer URFALIOĞLUSatınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yapay Zeka, Normal Hayatta Ne İşimize Yarayacak Hocam

Sevgili Chat GPT,
Yapay Zeka örneği olarak yaklaşık iki ay önce bana senden bahsettiler. https://chatgpt.com/
Girdim baktım; Ama ne olduğunu anlamadım.
Araştırdım; Ama bir sonuca ulaşamadım.
Sordum; Ama bizim kuşak tarafından duyulmamış, gençlerin dediğinden de ben anlamadım.
“İyi de hocam, normal hayatta bu ne işimize yarayacak” diye bile düşündüm.
Bir süredir zaten vakit bulup yazı yazamıyorum, bari kafamdaki bu soruyu yine sana mı cevaplatsam dedim.
Kusura bakma sayın Chat GPT Hocam,
İşte makalenin konusu: Chat GPT Normal Hayatta Ne İşimize Yarayacak? Cevaplarsan sevinirim.
Acele etme 1-2 gün içinde yazarsan mutlu olurum.
En derin sevgi ve saygılarımla.
Yeni Dostun Zafer
0,10 saniye içinde (daha da kısa süre olabilir, ben fark edemedim çünkü) gelen cevap bu:

Chat GPT gibi yapay zeka modelleri, normal hayatta birçok farklı şekilde işimize yarayabilir. İşte bazı kullanım alanları:

  1. Kişisel Asistanlık: Chat GPT, günlük yaşamda insanlara yardımcı olabilir. Randevu planlama, hatırlatıcılar oluşturma, alışveriş listesi hazırlama gibi görevleri yerine getirebilir.
  2. Eğitim ve Öğrenim: Öğrenciler ve öğretmenler için Chat GPT, ödevlerde yardımcı olabilir, konu anlatımı yapabilir veya belirli konularla ilgili ek bilgi sağlayabilir.
  3. Yaratıcı İşler: Yazarlar, şairler, sanatçılar gibi yaratıcı profesyoneller, Chat GPT’yi fikir üretimi, hikaye geliştirme veya şiir yazma gibi süreçlerde kullanabilirler.
  4. Müşteri Hizmetleri: Şirketler, Chat GPT’yi müşteri hizmetleri departmanlarında kullanarak kullanıcı sorularını yanıtlayabilir veya temel destek sağlayabilirler.
  5. Sağlık Hizmetleri: Chat GPT, sağlıkla ilgili bilgi sağlamak veya belirli sağlık sorunları hakkında genel rehberlik sunmak için kullanılabilir. Ancak tedavi ve ya teşhis koyma gibi konularda daima bir uzmanın gözetiminde kullanılmalıdır.
  6. Dil Çevirisi ve İletişim: Farklı dillerde iletişim kurma ihtiyacı olanlar için Chat GPT, temel çeviri hizmeti sunabilir veya iletişim engellerini aşmalarına yardımcı olabilir.
  7. Hobi ve İlgi Alanları: Chat GPT, kullanıcıların hobi ve ya ilgi alanlarıyla ilgili bilgi sağlayabilir, önerilerde bulunabilir veya belirli konular hakkında tartışabilir.
  8. Öneri ve İnceleme Sistemleri: Alışveriş siteleri veya medya platformları, kullanıcıların tercihlerine göre ürün veya içerik önerileri yapmak için Chat GPT’yi kullanabilirler.

Bu örnekler, Chat GPT gibi yapay zeka modellerinin günlük hayatta nasıl kullanılabileceğine dair genel bir fikir vermektedir. Ancak her kullanım durumunda, yapay zeka teknolojisinin sınırlamaları ve etik sorumlulukları dikkate alınmalıdır.

Ben şok!!!!
Madde madde yazdı bir de sonuna açıklama cümlesi ekledi.
Soruyu ne ara anladı, ne zaman araştırma yaptı, nasıl yorumladı ve ne kadar da hızlı yazdı anlamadım.
Satınalma Dergisi 7 Gün 7 Gündem Yapay Zeka, Normal Hayatta Ne İşimize Yarayacak HocamYıllardır bu sorunun sorulmasını mı bekliyordu?
Hürmetler Saygılar.
Zafer URFALIOĞLU

Otomobil Piyasası Görünümü Raporuna Göre: Bayram Dönemi Etkisiyle Birlikte Reel Fiyatlarda Düşüş Devam Ediyor

Satınalma Eğitimi Otomobil Piyasası Görünümü Raporuna Bayram Dönemi Etkisiyle Birlikte Reel Fiyatlarda Düşüş Devam Ediyor

Satınalma Eğitimi Otomobil Piyasası Görünümü Raporuna Bayram Dönemi Etkisiyle Birlikte Reel Fiyatlarda Düşüş Devam EdiyorBahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından sahibinden.com’da yayınlanan ilanlardan hareketle hazırlanan ve ikinci el otomobil piyasasının genel durumunu, fiyatlarını, arz ve talep dengesini; araç sınıflarına, yaş gruplarına ve yakıt türlerine göre analiz eden ‘’Otomobil Piyasası Görünümü’’ raporunda son dönemde otomobil piyasasında yaşanan değişimler incelendi.

Rapora göre otomobil talep endeksi Mayıs’a kıyasla yüzde 13,8; geçen yılın Haziran ayına kıyasla ise yüzde 14,8 daha düşüktür. Otomobil piyasasındaki canlılık göstergesi olarak izlediğimiz satılan otomobil sayısının satılık ilan sayısına oranı da 3,1 puan azalarak yüzde 14,9 olmuştur.  Bu göstergenin detayları incelendiğinde hem ilan sayısının hem de satılan otomobil sayısının azaldığı göze çarpıyor. Otomobil piyasasında bir diğer canlılık ölçütü olarak kullanılan satılık otomobil ilanlarının ne kadar süre yayında kaldıklarını gösteren “kapatılan ilan yaşı” ise geçen aya kıyasla 0,9 gün uzayarak 23,7 gün oldu.

Reel Satış Fiyatları Düşmeye Devam Ediyor 

Enflasyondan arındırıldığında otomobil ortalama reel fiyatının 12 aydır düştüğü görülüyor (Şekil 1-Üst panel). Reel fiyat endeksi Mayıs’a kıyasla yüzde 2,2 azalarak 171,8 olmuştur. Reel fiyatlardaki yıllık artış oranı da düşmektedir (Şekil 1-Alt panel). 2023 Mayıs’ta yüzde 47,9’a ulaşan artış oranı takip eden aylarda sürekli azalarak 2024 Haziran’da  yüzde -41,4’e gerilemiştir.

Şekil 1: Ortalama otomobil reel fiyatı (2020 Ocak=100) (Üst panel), ortalama otomobil reel fiyatının yıllık değişimi (%) (Alt panel)

 

Ortalama Otomobil Fiyatında Ilımlı Azalış

Ortalama otomobil fiyatları bir miktar düşmüştür (Şekil 2). Mayıs’ta 875 bin 959 TL olan ortalama otomobil fiyatı Haziran’da 871 bin 156 TL olmuştur  (Şekil 2 -Üst panel). Otomobil fiyatlarındaki yıllık değişim oranındaki düşüş de devam etmektedir. Mayıs’ta yüzde 12,6 olan yıllık artış oranı Haziran’da yüzde 0,6’a gerilemiştir. (Şekil 2- Alt panel)

 

Şekil 2: Ortalama otomobil fiyatı (TL) (Üst panel), ortalama fiyatının yıllık değişimi (%) (Alt panel)

 

2023 Kasım – 2024 Mart arasında sürekli artan otomobil talep endeksi 2024 Nisan’da uzun süren bayram tatili sebebiyle belirgin bir düşüş göstermişti. Talep endeksi Nisan ayının aksine Mayıs’ta yükselse de, Haziran’daki uzun bayram tatili sebebiyle belirgin bir düşüş göstermiştir. Otomobil talep endeksi bir önceki aya kıyasla yüzde 13,8; bir önceki yılın aynı ayına kıyasla ise yüzde 14,8 düşüktür. (Şekil 3)

 

Şekil 3: Talep göstergesi (2020 Ocak=100)

 

Hem Otomobil Arzı Hem De Satılan Otomobil Sayısı Azaldı

Satılan otomobil sayısının satılık ilan sayısına oranı bir önceki aya kıyasla 3,1 puan azalarak yüzde 14,9 olmuştur. Bu azalışın arka planı incelendiğinde satılık otomobil ilan sayısının yüzde 7,8; satılan otomobil sayısının ise yüzde 23,5 azaldığı görülmektedir. (Şekil 4)


Şekil 4: Satılan otomobil sayısının satılık otomobil ilan sayısına oranı (%) (Üst panel), satılan ve satılık otomobil sayısı (Alt panel) 

Otomobil piyasasının bir diğer canlılık göstergesi olan kapatılan ilan yaşı geçen ayın aksine uzamıştır. 2024 Haziran verilerine göre kapatılan ilan yaşı bir önceki aya kıyasla 0,9 gün uzayarak 23,7 gün olmuştur. (Şekil 5)

 

Şekil 5: Satılık otomobil kapatılan ilan yaşı (Gün)

Raporun devamına buradan ulaşabilirsiniz.

Kayıt Formu

Hoşgeldin Üyeliği (Ücretsiz)
Kayıt için Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası ve 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) Usul ve Esasları Uyarınca Kişisel Verilerinizin Korunması Hakkında Müşteri Aydınlatma Metnin okunması ve kabul edilmesi gereklidir.