Koli Bantları ve Aparatları
2014 yılında kurulan Satınalma Sosyal Ağ BuyerNetwork.net Günden Güne Büyüyor.
Girişimciler, Satınalma, Planlama, Üretim, Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi yöneticilerinin katılımı ile 6.500 üzerinde sektör çalışanı bu platformda buluştu. Tüm Türkiye’den üretim ve hizmet sektörlerinden yöneticiler mesleki platformu güçlendirdi.
Satınalma Sosyal Ağ üzerinde yöneticiler, sektörel tavsiyeler, tedarikçi yönlendirme, kişisel gelişim, mesleki paylaşımlar ve eğitim duyuruları yapılabilmektedir. Platformda şirket sayfaları ile firma haber ve duyuruları, ticari paylaşımlar, teklif alma, teklif verme ve tedarikçi arama gerçekleştirebilmektedirler.
Şirketler Arası Ticaretin (B2B) Gelişimine Büyük Katkı
Satınalma Sosyal Ağı, şirketler arası ticaretin (B2B) gelişimi noktasında Türkiye’de önemli bir eksikliği gidermektedir. Firmaların B2B pazarlama ve satış odaklı özel kampanya, indirimli ürün ve hizmet tanıtımları için fırsatlar sunulmaktadır.
Satınalma Sosyal Ağ BuyerNetwork.net İstanbul Üniversitesi öğretim üyeleri
Prof. Dr. Murat Erdal ve Adil Ünal tarafından kurulmuştur. Kurulduğu ilk günden itibaren İstanbul Üniversitesi Tedarik Zinciri Yönetimi Yüksek Lisans Program öğrenci ve mezunları ile platform zaman içerisinde hızlı bir gelişim göstermiş her yıl düzenlenen konferans, seminer ve çalıştaylarla mesleki iş çevresinin (networking) zenginleşmesine büyük katkı sağlamıştır.

Tinova Bilişim Teknolojileri A.Ş. Hakkında
Tinova Bilişim Teknolojileri A.Ş. Entertech İstanbul Teknokent bünyesinde faaliyetlerini sürdürmektedir. Satınalma Dergisi Ocak 2013’te yayın hayatına başladı. Bugün 6. yılında ve 69. sayısını yayınladı. Satınalma Cep B2B Ticaret Mobil Uygulaması 2018 yılında devreye girdi. Firma, ürün ve hizmet sayfaları, tedarikçi ve iş ortaklıkları, teklif alma, teklif verme, tedarikçi arama motoru, fırsatlar, indirimler,
e-öğrenme, satınalma check-up ile B2B ticaretin merkezi haline geldi.
ERPA Tüketim Ürünleri, gıda ve içecek ürünleri, ambalaj ürünleri,
temizlik-hijyen ürünleri, teknik kimyasallar, iş sağlığı ve güvenliği ürünleri ve medikal ürünler alanında tedarik hizmetleri sunan güvenilir iş ortağınızdır.
ERPA aşağıdaki tüm gruplarda tedarik süreçlerinizi destekleyebilir:
HORECA
EV DIŞI TÜKETİM
ENDÜSTRİYEL TEDARİK
AMBALAJ
Palet Streci ve Aparatları
Makine Streci
Palet Örtüsü
Shrink Film
Koli Bantları ve Aparatları
Balonlu Naylon
Köşebentler
Oluklu Mukavva
Ondüle Rulo Karton
Seperatör Çeşitleri
Petek Paneller
Çember ve Çember Makineleri
Çay Kahve Şeker
Bardak Grubu
Soğuk İçecekler
Kağıt Grubu
Kimyasal Grubu
Dispanserler, Hijyen ve Temizlik Aparatları
Takım tezgahı ihracatçıları, ABD ile yaşanan karşılıklı ambargoya rağmen ihracatlarını artırmayı başardı. TİAD Başkanı Hakan Aydoğdu, yılın ilk yarısında ABD’ye yapılan ihracatın yüzde 12.6 düştüğünü ancak, yeni pazarlarla bunu telafi ederek toplam ihracatı yüzde 26.5 artırdıklarını söyledi. Aydoğdu ayrıca, gelecek dönemde küresel ekonomimi en büyük oyuncuları arasında yer alması beklenen Çin, Meksika, Hindistan ve Brezilya’yı ihracat için hedef Pazar olarak belirlediklerini söyledi.
Türkiye ‘100 Günlük Eylem Planı’ kapsamında yeni bir ekonomik atağa kalktı. Yüzlerce projenin dahil olduğu eylem planı kapmasında ihracatçıların yeni pazarlar keşfetmesine olanak sağlayacak destekler de yer alıyor. Türkiye’deki makine ve takım tezgahı üreticileri de bu kapsamda yeni pazarlar bulmak adına kolları sıvadı. Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneği (TİAD) Başkanı Hakan Aydoğdu, son dönemde küresel çapta yaşanan ekonomik savaşın, krizler yarattığı gibi bazı fırsatlar da doğuracağını belirterek, “Sektörümüz oldukça güçlü durumda. Ülkeler arası yaşanan siyasi krizlerin ekonomik boyuta taşınması, kimsenin arzu ettiği bir durum değil. Ancak her türlü durumla başa çıkabilmemiz ve bunu avantaja çevirebilmemiz gerekiyor” dedi.
İHRACATIMIZ YÜZDE 26.5 ARTTI
Takım tezgahları sektöründe ABD ile karşılıklı olarak uygulanan ambargoların sektöre çok büyük bir etkisi olmadığını söyleyen Aydoğdu “2018 yılının ilk 6 ayında ABD’ye yapılan ihracatta yüzde 12.6’lık bir düşüş yaşandı. Ancak, diğer ülkelere olan ihracatın artışı ile bu düşüşün etkisi hissedilmedi. Takım tezgahlarının toplam ihracatı ilk 6 ayda yüzde 26.5 artış gösterdi. ABD’den yapılan ithalatta 2018 yılının ilk yarısında yüzde 27.8’lik bir düşüş gerçekleşti. Bu düşüş AB ülkeleri, Japonya, Kore ve Tayvan menşeili makinalarla tolere edildi. İthalatta da ihracata benzer şekilde ilk 6 aylık dönemde yüzde 24,4’lük bir artış gerçekleşti. Bu iki gösterge de Türkiye imalat sanayinin güçlendiğine ve büyüdüğüne işaret etmektedir” diye konuştu.
ÜRETİM KALİTESİ İLE AVANTAJLIYIZ
Türkiye’nin takım tezgahı üretimi konusunda avantajlı olduğunu söyleyen Aydoğdu “Hedef pazarların ihtiyacı, Türkiye’nin üretim konusunda elinin güçlü olduğu sac işleme ve şekillendirme makinaları alanında bulunuyor. Bu alanda kalite/fiyat dengesine bakıldığında Türkiye avantajlı pozisyonda” diye konuştu. ABD pazarının ambargo uyguladığı ülkelere Türk ihracatçılarının girebileceğini söyleyen Aydoğdu “ABD’nin hem AB ülkeleri ile hem de komşuları olan Kanada, Meksika ve diğer Güney Amerika ülkeleri ile olan sorunları iyi analiz edilip gerekli adımlar atılabilirse Türk makina ihracatçıları için ciddi bir avantaj sağlanabilir” açıklamasını yaptı.
ÇİN, MEKSİKA VE HİNDİSTAN
Takım tezgahları üretici ve ihracatçılarının hedef olarak gördüğü pazarlardan bahseden TİAD Başkanı Hakan Aydoğdu şunları söyledi: “İhracatta ilk 5’te yer alan Rusya, Polonya, Almanya, ABD ve Kanada’daki payımızı artırmak için çalışmalar yürütülüyor. Bu ülkelere ek olarak ülkelerin sektörel potansiyelleri göz önüne alındığında Meksika, Brezilya, Hindistan ve Çin hedef pazar olarak görüyoruz. Meksika’nın takım tezgahları tüketimi yaklaşık 3 milyar dolar civarında. Meksika’nın takım tezgahları ithalatı yaptığı ülkelere bakıldığında da en büyük payı ABD ve Japonya almaktadır. Sac işleme ve şekillendirme makineleri başta olmak üzere en büyük hedef pazarlardan biridir. Yine Brezilya, özellikle pres, abkant ve panç tezgahlarını ithal etmektedir. Takım tezgahları ithalatının yaklaşık yüzde 40’ını sac işleme ve şekillendirme makineleri oluşturmaktadır. Hindistan’ın yıllık yaklaşık 1 milyar dolarlık bir ithalat yaptığı göz önüne alındığında, özellikle yerli üreticilerimiz için ciddi bir pazar olacaktır. Çin ise bu ülkeler arasında en büyük pazara sahip olandır. Takım tezgahları ithalatında Çin’in özellikle Chongqing, Hubei ve Shaanxi bölgeleri öne çıkmaktadır.”
Şehir merkeziyle İstanbul Yeni Havalimanı arasında verilecek ulaşım hizmeti için İETT tarafından bugün düzenlenen ihalede en iyi teklifi Havaş–Altur– Free Turizm konsorsiyumu verdi. İhale kapsamında İstanbul Yeni Havalimanı’na 150 otobüsle 18 hatta yolcu taşımacılığı faaliyetini 10 yıl süreyle konsorsiyum üstlenecek.
TAV Havalimanları’nın iştiraki Havaş’ın içinde yer aldığı konsorsiyum, İstanbul Yeni Havalimanı’na yolcu taşımacılığı için açılan ihalede en iyi teklifi verdi. Gerekli onayların alınmasının ardından, havalimanının açılmasıyla birlikte hizmete başlayacak olan konsorsiyumda Havaş’ın yüzde 30 payı bulunuyor. İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen ihalede İstanbul Yeni Havalimanı ve Beylikdüzü Tüyap, Otogar, Bakırköy, Yenikapı-Sirkeci, Beşiktaş, Alibeyköy, Kadıköy, Pendik, Hacıosman, Tepeüstü, Arnavutköy, Kemerburgaz, Sarıyer, Başakşehir, Bahçeşehir, Mahmutbey, Halkalı, Mecidiyeköy arasında hatları ihaleye çıkarıldı.
Havaş Genel Müdürü Kürşad Koçak, ‘’Havaş olarak yer hizmetleri operasyonumuzla bulunacağımız İstanbul Yeni Havalimanı’na, ortaklarımızla birlikte yolcu taşımacılığı faaliyetimizi de taşımaktan memnuniyet duyuyoruz. Hali hazırda Türkiye’nin batısından doğusuna 21 havalimanında ve 38 güzergahta havalimanlarıyla şehir merkezi arasında karşılıklı seferlerimiz bulunuyor. Yolcularımıza seyahatlerini tamamlayan konforlu, kaliteli ve güvenli bir ulaşım hizmeti sunmaya odaklanarak yolcu memnuniyetini önceliğimiz olarak görüyoruz. Bu alanda 35 yılı aşkın süredir edindiğimiz deneyim ve bilgi birikimimizi konsorsiyum ortaklarımızla birlikte İstanbul Yeni Havalimanındaki faaliyetlerimize aktararak, son trend teknoloji ve donanımlara sahip 150 aracımızla 18 hatta yolcularımıza hizmet vereceğiz’’ dedi.
HSBC Grubu’nun “Eğitimin Değeri: Başarının Bedeli” raporuna göre; Türkiye’de bir üniversite öğrencisi eğitim masraflarını karşılamak için günde ortalama 4.9 saat yarı zamanlı bir işte çalışırken, derslerde günde ortalama 2 saat zaman geçiriyor.
HSBC Grubu’nun Türkiye’nin de dahil olduğu 15 ülkeden 10 binden fazla ebeveyn ve bin 500 üniversite öğrencisi ile gerçekleştirdiği araştırma, aile ve öğrencilerin üniversite eğitimi masraflarının karşılanmasına ilişkin tutum ve davranışlarına yönelik çarpıcı bulgular ortaya koyuyor. “Eğitimin Değeri: Başarının Bedeli” raporuna göre; ebeveynler çocuklarının üniversite eğitimi masraflarını karşılamak için ek işlerde çalışıyor, tatillerinden fedakarlık ediyor ve borçlanıyor. Öğrenciler ise ailelerinden aldıkları finansal desteğin yanı sıra günde birkaç saat ücretli işlerde çalışarak masrafların karşılanmasına destek oluyor.
Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin eğitim süreçleri boyunca ortalama harcama dağılımı
|
Üniversite öğrencileri günde yaklaşık 5 saat ücretli bir işte çalışıyor
Türkiye’den 502 ebeveynin ve 100 öğrencinin katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre; bir üniversite öğrencisinin okul ücreti, konaklama, faturalar ve yaşam giderleri dahil olmak üzere eğitim süreci boyunca toplam harcaması ortalama 87 bin TL. Ebeveynler ise çocuklarının üniversite eğitimi boyunca toplamda ortalama 49 bin TL harcadıklarını ifade ediyor. Araştırma sonuçları, öğrencilerin arada oluşan yaklaşık 38 bin TL’lik farkı yarı zamanlı işlerde çalışarak kapatmaya çabaladıklarını gösteriyor. Türkiye’de her 5 üniversite öğrencisinden 4’ü günde ortalama 4.9 saat yarı zamanlı bir işte çalışıyor. Derslerde ise günde ortalama 2 saat zaman geçiriyor. Yarı zamanlı işlerde çalışan öğrencilerin yarısından fazlası (%53) finansal ihtiyaçtan dolayı çalıştığını belirtirken, %38’i ise üniversite mezuniyetinin ardından iş bulmasına yardımcı olacak deneyimi kazanmak için çalıştığını ifade ediyor.
Büyükanne-büyükbaba desteğinin en yüksek olduğu ülke Türkiye
Ebeveynlerin %21’i büyükanne ve büyükbabaların torunlarının üniversite eğitimi masraflarına katkı sağladıklarını ifade ediyor. Türkiye, büyükanne ve büyükbaba katkısının araştırmanın gerçekleştirildiği ülkeler arasında (küresel ortalama %7) en yüksek olduğu ülke olarak ön plana çıkıyor.
Her 10 aileden yalnızca 1’i üniversite eğitimi için birikim yapıyor
Araştırmaya Türkiye’den katılan ailelerin %91’i çocuklarının üniversite eğitimi masraflarını günlük kazançlarından karşıladıklarını belirtirken, yalnızca %11’i belirli bir birikim veya yatırım hesabından karşıladıklarını ifade ediyor. Ebeveynlerin %68’i (küresel ortalama %49) çocuklarının eğitimi için birikim yapmaya önceden başlamış olmayı arzuluyor. %62’si daha düzenli ve daha fazla birikim yapmış olmayı, %24’ü ise çocuklarına para yönetimi hakkında eğitim vermiş olmayı diliyor.
Eğitim masrafları için en çok Türkiye’deki aileler borçlanıyor
Araştırma sonuçlarına göre; Türkiye’deki ebeveynlerin %73’ü (küresel ortalama %53) çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak için sosyal aktivitelerinden ödün veriyor. %39’u ise daha uzun saatler veya ikinci bir işte çalışıyor. Bununla birlikte; ebeveynlerin %71’i (küresel ortalama %35) eğitim masraflarını karşılamak için borçlandıklarını ifade ederken; Türkiye, araştırmanın gerçekleştirildiği ülkeler arasında ebeveynlerin eğitim masraflarını karşılama amacıyla borçlanma oranının en yüksek olduğu ülke olarak dikkat çekiyor. Ebeveynlerin %63’ü borçlanmalarının ana sebebinin okul ücretini karşılamak olduğunu ifade ederken, %38’i tablet veya dizüstü bilgisayar gibi teknolojik cihaz satın alımlarının da etkili olduğunu ifade ediyor.
Ebeveynlerin %54’ü üniversite eğitimi için gerçekleştirdikleri borçlanmalarda kredi kartını kullanıyor. %29’u uzun vadeli, %23’ü kısa vadeli kredi aldığını belirtirken, %22’si aile üyeleri veya arkadaşlarından borç aldıklarını dile getiriyor.
HSBC Türkiye Bireysel Bankacılık ve Birikim Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Ayşe Yenel, HSBC Grubu’nun küresel çapta gerçekleştirdiği araştırma ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Araştırmanın sonuçları gösteriyor ki Türkiye’de ailelerin çoğu (%83) çocuğunun üniversite eğitiminin karşılanmasına destek olmaya çalışıyor ancak toplam eğitim masrafları ailelerin öngördüklerinden ya da beklediklerinden çok daha yüksek çıkıyor. Ailelerinin desteğine rağmen pek çok öğrenci harcamalarını karşılamak için ücretli ek işlerde çalışıyor. Aileler de çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak için büyük fedakarlıklarda bulunuyor. Araştırma, Türkiye’deki ailelerin %68’inin çocuklarının eğitimi için birikim yapmaya daha önceden başlamış olmayı dilediğini de ortaya koyuyor. Ailelerin eğitim giderleri için sağlam bir finansal planlama yapması, maliyet yönetiminin aile içinde konuşulması ve olası ek harcamalara ilişkin farkındalığın arttırılması, ebeveynlerin ve çocukların üzerindeki finansal baskıyı azaltabilecekken, kısa vadeli ve plansız borçlanmadan kaçınılmasına olanak sağlayacaktır.”
Pratik adımlar
Araştırma sonuçlarında ailelerin çocuklarının eğitimini planlarken atabilecekleri pratik ve etkili adımlar şöyle sıralanıyor:
HSBC Grubu ‘Eğitimin Değeri – Eğitimin Bedeli’ Raporu Hakkında[1]:
Eğitimin Değeri, küresel eğitim trendlerine yönelik olarak HSBC Grubu’nun yürüttüğü bağımsız bir tüketici araştırma çalışmasıdır. Araştırma, dünya genelinde ebeveyn ve öğrencilerin eğitime ilişkin tutum ve davranışlarına yönelik bulguları içermektedir. Eğitimin Bedeli isimli küresel rapor, seride beşinci araştırma olup 15 ülke ve bölgedeki 10 bin 478 ebeveyn ve bin 507 öğrencinin görüşünü yansıtmaktadır. Araştırmanın yapıldığı ülkeler arasında Avustralya, Kanada, Çin, Mısır, Fransa, Hong Kong, Hindistan, Endonezya, Malezya, Meksika, Singapur, Tayvan, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri yer almaktadır. Raporda yer alan bulgular, hâli hazırda eğitim alan (veya yakın zamanda alacak) 23 yaşında veya daha küçük en az bir çocuğu olan ailelerle ve 18 ila 34 yaş arasında lisans veya yüksek lisans eğitimi almakta olan öğrenciler ile yapılan ve tüm ülkeyi temsil eden bir ankete dayalıdır. Ankete Türkiye’den 502 ebeveyn ve 100 öğrenci katılmıştır. Anket Ipsos MORI tarafından Mart ve Nisan aylarında online olarak gerçekleştirilmiştir.
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği – Birlikte Eğitim
Eğitim başvurusu için; birlikteegitim.org ve info@birlikteegitim.org
Eğitimin Amacı:
Günümüzde uluslararası pazarlarda şirketler değil tedarik zincirleri rekabet etmektedir. Tedarik Zinciri Yönetimi, kısaca sürekli ve hızlı ürün/hizmet akışlarını organize etmek ve işletme iş süreçlerini bir bütün olarak görmektir. Bu çerçevede yurtiçi ve uluslararası tedarikçilerle ilişkilerden fabrika ortamına, depo yönetiminden dağıtım planlamasına kadar bir dizi faaliyeti sürekli etkileşim halindedir.
Eğitim içerisinde işletmelerin özellikle üzerinde durduğu tedarik stratejisinin belirlenmesi, tedarik zinciri tasarımı, planlama ve operasyon konuları üzerinde durulmaktadır.
Tedarik zinciri yönetimi; tahminleme, satınalma, kaynak kullanımı, üretim planlama, akış ve süreç yönetimi, pazarlama, satış sonrası destek, hizmet, lojistik ve dolaylı olarak finans ve insan kaynakları yönetimi de dahil olmak üzere işletme bütününü ilgilendirmektedir.
Tedarik Zinciri Yönetimi eğitiminin amacı, bugünün ve geleceğin şiddetli rekabet ortamında başarının Tedarik Zinciri Yönetimi’nden geçtiğini vurgulamaktır.
Eğitimin Süresi: 2 Gün
Eğitimin İçeriği:
| EĞİTMEN Prof. Dr. Murat Erdal PROGRAM Eğitim Tarihi: 27-28 Eylül 2018 Eğitim Süresi: 2 gün Ders Saati: 09:30 – 17:30 |
| EĞİTİM ÜCRETİ 600 TL (KDV Dahil, kişi başı) |
| EĞİTİM YERİ TSPB Av. Bedii Ensari Eğitim Salonu Büyükdere Caddesi No:173 1.Levent Plaza A-Blok Kat 4 1.Levent/İSTANBUL |
| BAŞVURU birlikteegitim.org |
|
TSPB Birlikte Eğitim |