HSBC Global Yaşam Kalitesi Raporu: Geleceği Planlamak Önem Kazanıyor
HSBC 2024 Yaşam Kalitesi Raporu gelecek planlamasının kapsamlı olarak ele alınmasının önemini ortaya koyuyor. Rapora göre eğitim, sağlık, sosyal çevre ve kişisel özgürlüklerini önceliklendirerek finansal geleceğini planlayanlar, refah seviyesi yüksek bir gelecek inşa ediyorlar. Bu bütünleşik bakış açısına sahip kişilerin yaşam kalitelerinden, ortalamaya kıyasla %50 daha memnun olduklarına dikkat çekiliyor.
HSBC ve Intuit Research iş birliği ile hazırlanan “HSBC Yaşam Kalitesi Raporu 2024”, 11 farklı ülkede 100 bin dolar ila 2 milyon dolar arasında yatırıma dönüştürülebilir varlığa sahip 11 bin 230 kişi arasında gerçekleştirildi. Finansal planlama ve yaşam kalitesi arasındaki ilişkiyi ele alan raporda, bireylerin gelecek planlamalarının ekonomik güvence hedefi ile sınırlı kalmadığı, sağlık, eğitim, sosyal yaşam, çevre kalitesi ve bireysel özgürlüklerini de kapsayan geniş bir perspektiften konuyu ele almayı tercih ettikleri görülüyor. Araştırmaya katılanların %60’ı yaşam kalitesini fiziksel, zhinsel sağlık ve finansal zindelik olmak üzere üç boyutlu olarak ele alıyorlar.
25 – 69 yaş aralığında ele alınan araştırmada finansal güvenlik tüm kuşaklar için öne çıkıyor. Bireylerin doğru planlama yapması finansal güvenliğin sağlanarak yaşam kalitesinin biçimlendirilmesinde önemli rol oynuyor. Araştırma, sigorta kapsamında emeklilik planlamasının Y Kuşağı, X Kuşağı ve Baby Boomers için öncelikli olduğuna işaret ediyor. Ancak Baby Boomers kuşağındaki her 10 kişiden 3’ü emeklilik hedeflerine uzak olduklarını dile getiriyor. Y Kuşağı’nın ise erken yaşlardan itibaren daha fazla yatırım yaptığı gözlemleniyor.
HSBC Yaşam Kalitesi Raporu 2024 araştırma sonuçları, finansal geleceğini planlayarak daha konforlu bir gelecek inşa etmenin mümkün olduğunu ortaya koyuyor.. Varlık birikimine yönelik planlama kriterlerini yerine getiren grupta; fiziksel, ruhsal ve duygusal şartların korunması (%77) kişilerin en hazırlıklı olduğu konu iken bunu Varlık Birikimi (%61) ve Emeklilik (%35) bunları takip ediyor.
Raporun Ana Bulguları:
- Finansal Güvenlik tüm kuşaklar tarafından önemseniyor.
- Araştırmaya katılan bireyler, yaşam hedeflerine yönelik ana tehditlerin artan yaşam maliyeti ve sağlık kaygıları olduğuna işaret ediyor. Genel Yaşam Kalitesi Endeksi 76 seviyesinde gerçekleşirken kalırken, birçok pazarda finansal refahta düşüş kaydediliyor.
- Bireylerin finansal planları büyük ölçüde yaşam kalitelerini de biçimlendirebiliyor.
- Bireylerin sigortaya sahip olma konusundaki farkındalıkları artıyor ancak bu konuda kendilerini güvence altında hissetmiyorlar. Neredeyse her varlık sahibi 4 kişiden 1’inde bu güven kaybı gözlemleniyor. Sigorta kapsamında güvende hissetme ihtiyacı Y kuşağı, X kuşağı ve Baby Boomers için en önemli önceliklerden biri olarak konumlandırılıyor.
- Global olarak portföy çeşitliliği artıyor. Varlıklı yatırımcıların %33’ü portföylerini yurt dışına çeşitlendirmeyi planlıyor. Teknoloji ve sürdürülebilirlik gibi temalar, yatırımcıların ilgisini çeken başlıca alanlar.
- Varlık sahibi her 10 kişiden 8’i miras planlamasının kendilerini ilgilendirdiğini düşünüyor ancak yalnızca 4’ü bir vasiyet hazırlıyor.
- Ebeveynlerin çoğu çocuklarının eğitimini yurtdışında finanse etmeyi düşünüyor ancak yalnızca yarısının somut bir planı bulunuyor.
HSBC Türkiye Bireysel Bankacılık ve Birikim Yönetimi’nden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cem Muratoğlu konuyla ilgili olarak şu görüşleri dile getiriyor: “ Finansal güvence, yaşam kalitesinin yalnızca bir yönü. HSBC’nin raporu, refahın çok boyutlu olduğunu vurguluyor ve yaşam kalitesini finansal refahın yanı sıra fiziksel sağlık ve zihinsel sağlık unsurlarının oluşturduğunu gösteriyor. HSBC olarak, Premier müşterilerimize bu geniş perspektifi sunmayı ve onların hayatlarını daha iyi hale getirmek için çalışmayı önemsiyoruz. Bu alandaki uzmanlığımızla ve uluslararası yetkinliklerimizle müşterilerimize ve ailelerine geleceklerini planlama süreçlerinde kılavuzluk ediyor, onlara uygun Birikim Yönetimi, Nitelikli Sigorta Ürünleri ve Bireysel Emeklilik çözümleri ile yaşam tarzlarına hitap eden seyahat, sosyal yaşam, kültür sanat alanlarında ayrıcalıklı deneyimler sunuyoruz.”
Yaşam Kalitesi Kim için Ne Anlama Geliyor?
- Yaşam Kalitesi 2024 Raporu kapsamında katılımcılara iyi bir yaşam kalitesi olarak neyi tanımladıkları da soruldu.
- Rapor, Yaşam Kalitesinin üç boyutu olan fiziksel ve zihinsel sağlık ile finansal zindelik arasındaki etkileşimin birbiriyle oldukça ilişkili olduğunu gösteriyor. Fiziksel sağlık, iyi bir Yaşam Kalitesi için en önemli faktör olmaya devam ederken ardından zihinsel sağlık ve finansal zindelik geliyor. Bu üçü birlikte, varlık sahibi kesim için iyi bir Yaşam Kalitesinin %60’ını oluşturuyor.
- Mali açıdan sağlıklı olanların fiziksel sağlıkta yüksek puan alma olasılığı 1,2 kat daha fazla. Fiziksel sağlıkta yüksek puan alan kişilerin mali açıdan sağlıklı olma olasılığı ise 1,6 kat daha yüksek. Fiziksel sağlıkta yüksek puan alanlar yaşam kalitesinden 2 kat daha fazla memnun. Bu kişilerin ortalamanın üzerinde zihinsel sağlık sergileme olasılığı 10,3 kat daha fazla. Mental sağlıkta ortalamanın üzerinde puan alan kişilerin fiziksel sağlıkta yüksek puan alma olasılığı da 3,7 kat daha fazla.
- Yaşam kalitesinin önemli göstergeleri arasında “sosyal Eeenlik” de yer alıyor. Sosyal esenlikte yüksek puan alanlar, yaşamkKalitelerinden düşük puan alanlara göre 2,3 kat daha memnun olduklarını dile getiriyor. Sosyal esenlik, zihinsel sağlığın belirlenmesinde önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
- Depresyon/anksiyete konusunda endişe duyan katılımcıların yüzdesi kuşaklara göre şu şekilde sıralanıyor: Z Kuşağı (%40, 25-27 Yaş), Y Kuşağı (%32 28-43 Yaş), X Kuşağı (%29, 44-59 Yaş), Baby Boomers (%23, 60-69 Yaş).
- Oxford Üniversitesi Refah Araştırma Merkezi Direktörü Profesör Jan-Emmanuel De Neve, konuyla ilgili olarak şunları dile getiriyor: “Sosyal bağlantıların kalitesi, belki de zihinsel sağlığımızın en az önemsenen etkenleri arasında. Ancak HSBC araştırmalarının da ortaya koyduğu gibi, bu bağlantılar yaşam boyu esenlik açısından kesinlikle kritik öneme sahip. Bu sonuç, her yıl Dünya Mutluluk Raporu’na da yansıtılıyor. Toplumlar arasındaki refah farklılıklarını açıklarken büyük fark yaratan şey, sosyal destek, güven ve güvenilecek insanlara sahip olma düzeyleri olarak öne çıkıyor.”
Raporun tamamına ulaşmak için lütfen aşağıdaki linke tıklayınız:
https://internationalservices.hsbc.com/quality-of-life/2024/









Dijital olgunluk, bir işletmenin dijital teknolojilere entegrasyon düzeyini, dijital çözümleri benimseme kapasitesini ve bu çözümlerle nasıl değer ürettiğini ölçen bir kavramdır. Dijital dönüşüm, teknolojinin kullanımı ile iş süreçlerinin yeniden yapılandırılmasını içerirken, dijital olgunluk bu sürecin ne kadar ileriye taşındığını ve işletmenin teknolojiye ne ölçüde adapte olduğunu gösterir. Bir işletmenin dijital olgunluk seviyesinin yüksek olması, teknolojiyi sadece kullanmakla kalmayıp, aynı zamanda rekabet avantajı sağlamak için stratejik bir araç olarak kullanabileceğini ifade eder.
ZES, yenilenebilir enerji sektörünün büyümesine ivme kazandıracak önemli bir anlaşmaya imza attı. Dünyanın en büyük üçüncü solar inverter üreticisi Solis ile yerli üretim anlaşması yapan ZES, Solis solar inverterlerini Zorlu Grubuna ait Vestel’in Manisa’daki fabrikasında üretecek.
Dünya genelinde en büyük üç inverter markasından biri olan Solis, güvenilirliği ve pazar payı ile tanınıyor. Sözleşme ile ilgili görüşlerini aktaran ZES Solar Genel Müdürü Evren Evcit; Türkiye’deki yerli üretimle birlikte ZES’in hem yerel hem de global pazarda rekabet gücünü artırdığını ifade ederek şunları söyledi: “Sektördeki liderliğimizi sürdürebilmek için yenilikçi ve sürdürülebilir enerji çözümleri sunmaya devam ediyoruz. ZES olarak bir süredir distribütörlüğünü yürüttüğümüz Solis inverterlerini artık kardeş şirketimiz Vestel ile Manisa’da yerli olarak üretecek olmamız birçok açıdan önemli bir değer yaratacak. Öncelikle yapacağımız üretimi optimum maliyetle gerçekleştirirken yerel ekonomiye katkı sunacağız. Bu üretim enerji bağımsızlığımız açısından da çok anlamlı. Türkiye’de yenilenebilir enerjide; özellikle güneş enerjisindeki; potansiyelimizi değerlendirmek, yerli kaynakları kullanarak enerji bağımsızlığımızı güçlendirmek adına önemli bir adım olacak. Hem üretim hem de distribütörlük bacağında böyle bir yatırımın ülkemizin sınırları içerisinde yapılması hem yerel hem de ulusal ekonomiye pozitif girdi sağlayacak.Ürettiğimiz inverterlerin ihracatını da yine ZES olarak biz gerçekleştireceğiz.”

Uygulamada işin niteliğinden kaynaklanan bazı işlerde 12 saat çalışma 24 saat dinlenme; 24 saat çalışma 24 saat dinlenme ve 24 saat çalışma 48 saat dinlenme gibi çalışma biçimlerinin uygulandığı bilinmektedir. İşin niteliğinden kaynaklanan bu tür çalışma biçimleri özellikle benzin istasyonları, radyolink istasyonları, yangın kuleleri ve free shop gibi 7/24 saat işletilen işyerlerinde yaygın olarak görülmektedir.
Otomotiv mühendisliği dünyasının en prestijli etkinliklerinden biri olan Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı (IAEC), bu yıl 9. kez kapılarını açıyor. 7-8 Kasım 2024 tarihlerinde Bilişim Vadisi’nde düzenlenecek etkinlikte, “Mobilite ve Ötesi” temasıyla sektördeki en yeni teknolojiler ve gelişmeler masaya yatırılacak. Dünyanın önde gelen isimleri ve en yeni teknolojiler, IAEC’de buluşacak.
Otomotivde dünya çapında yaşanan değişim ve dönüşüm, sektörün tüm paydaşları için yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Otomotivin hızla “mobilite” kavramına dönüştüğü bu süreçte, üretim teknolojileri ve araç yapısında köklü değişiklikler yaşanıyor. IAEC 2024, sektördeki bu dönüşümü ve geleceği şekillendirecek yenilikleri, uzman konuşmacılar eşliğinde detaylı bir şekilde ele alacak. Konferansın öne çıkan temaları arasında “Akıllı Mobilite”, “Yapay Zekâ /Otonom Sürüş”, “Alternatif Yakıtlar” ve “Üretimde Dijital Dönüşüm” gibi dikkat çekici konular yer alıyor.
Hızla büyümeye devam eden küresel sınır ötesi e-ticaret pazarının 2030 yılına kadar 7,9 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. DHL eCommerce’ün Sınır Ötesi Alışveriş Raporu’na göre; dünya genelinde alışveriş yapanların yarısından fazlası diğer ülkelerdeki online satış kanallarını tercih ediyor. Sınır ötesi alışverişlerde Hindistan başı çekerken, Türkiye’de ise online alışveriş yapanların yüzde 15’i haftada en az bir kez yurt dışından alım yapıyor.
DFDS, 26 Ekim’de Marmara Ereğlisi’ndeki Martaş Limanı’ndan İtalya’daki Trieste Limanı’na haftada 2 seferle yeni Ro-Ro hattını başlatıyor.


Sıcak paranın aşkına döviz kurlarının enflasyon kadar artmamasının faturası ihracat rakamlarında kendini göstermiştir. İhracatçı yüksek maliyetlerle ürettiği malını yurt dışına pazarlamak isterken maalesef mevcut pazarını farklı ülkelere kaptırmış durumda. Tekstil sektörünü başta Mısır olmak üzere uzak doğu ülkelerine kaptırmış duruma geldik.
Kâr marjının oldukça sınırlı olduğu tekstil sektöründe maliyetlerin artması ancak bunun yanında döviz kurlarının yeterince artmamasından dolayı tekstil sektörü başta Mısır olmak üzere işgücü maliyetlerinin bizden daha rekabetçi olan ülkelere kaçmış durumda.
Schneider Electric, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlikte dijital çözümler sunma konusundaki liderliğini Innovation Summit İstanbul’da bir kez daha gözler önüne serdi. İki gün süren zirvede, 65+ konuşmacı, 40+ oturum ve panelde enerji profesyonelleri ve sektör liderleri ile buluştu. 2.500’den fazla katılımcının ilgi gösterdiği etkinlikte, Schneider Electric’in 1.500 metrekarelik inovasyon alanı büyük ilgi topladı. Katılımcılar, enerji yönetimi ve otomasyonun geleceğini şekillendiren en son teknolojileri deneyimleme fırsatı buldu.
